Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
6 MART~ 1993 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA
KULTUR 11
Katunlariçin
panel
• Kühnr Senisi- Bank-Sen,
8 Mart C5ün\a Kadınlar
Günû çexçevesinde
Bank-Scn Genel Merkez
Binaa K_onferans
Salomı'nda bugün saat
13.00de birpanel
düzenliyor. Muzaffer
Ataku'kn açılış
konuşmasıyla başlayacak
olan panele Şükran Ketenci,
Füsun Özbilgen ve Gfilsüm
Akyüzkatılacak. Aynca
Songül K. arahasanoğlu ile
Yelda Özgen bir mûzık
dinletisi sunacaklar.
Flamenkocu
Montoya öldü
• Kültir Senisi - Flamenko
müziğinin tanınmış
isimlerİTvden İspanyol gitarist
Carios Montoya, gecirdiği
kalp knzi sonucu 89 yaşında
öldü. Özellıklel 950 veöO'lı
yıllarda Paramount Plaklan
ve RCA müzık fırmalan için
yaptığı kayıtiarla üne
kavuşan Montoya, caz ve
diğerçağdaşmüzik türleriyle
flamenkoyu kaynaştırarak
geleneksel kalıplann dışına
çıktı.
Hopkîns'in
açıklaması
• LONDRA(AA)-
Gösterildiği her ülkede gişe
rekorlan kıran "Kuzulann
Sessizliği" adlıfilminOscar
ödüllü aktörü Sir Anthony
Hopkins, Ingiltere'de suç
oranının özellikle genç kuşak
arasında artış göstermesi
nedeniylefilminikinci
bölümünde rol almaya istekli
obnadığını söyledi. Aktör
kendisine teklif yapıldığı
takdirde ikinci kez
Dr.Hannibal Lecter rolünü
üstlenme konusunda 'ciddi
ciddi düşünmesi' gerektiğini
belirtti.
Sermenci'nin •
öykûsü bipinci
• Kültûr Senisi- Gönen
Belediyesi ve Gönen
Kaplıcalan İşletmecesi'nce
bu yıl dördünçüsü
düzenlenen "Ömer Seyfettin
Öykü Yanşrnası"
sonuçlandı. Binncilik
ödûlünü Gal Sermenci'nin
kazandığı yanşmada
ikinciliği Gûlseren Engin,
üçüncülüğü ise Nursel
Saygmer kazandı Bugün
Gönen'de yapılacak bir
törenle ödüller sahiplerine
verilecek.
Auschvvitz'de
film
•BERLtN(AA)- Amerikah
ünJü yonetmen Steven
Spielberg, Nazi döneminde
toplama kamplanndan
Auschvvitz'de "Schindler'in
Listesi" adh yeni fılminin
çekiminebaşladı. Binlerce
Yahudiyi kamptan
kurtaımayı başaran Alman
sanayici Schindle'in
başından geçenleri konu alan
filmin kamp içinde
çekilrresini Dünya
Yahudileri Kongresi Başkan
Yardmcısı Kalman
Sulmaıik'in protesto etmesi
nedenyle çekimler kampm
dışınck oluşturulan sette
yapüı/or.
TAl'dan seminep
• Kürnr Servisi - İstanbul
Şehirriyatrolan Tiyatro
Araştnna Laboratuvan
(TAJj, Alman Kültür
MerleziveTOBAV'ın
işbiriğiyle. "Tiyatro
Pedaşojisi ve Yaratıcı
Drama"' konulannda
uyguamalı bir seminer
düzeıledi. TAL
stüdlyılannda
genaeleştirilecek seminer, 10
martdek sürecek. Seminer,
Berli: Güzel Sanatlar
Yükısk Okulu Drama
Pedaojisi bölüm öğretim
üyelo Prof. H.W.Nickel ile
Dr. ürger tarafından
yönkdecek. "Yaratıcı
Draua ve Yaşamsal Önemi"
kor»\u panel bugün
18.3<da, aynı konulu
koımirans ise çarşamba güün
ayr»jiatte Maçka İTÜ
Sosrjl Tesisleri'nde yapılacak.
Çelik Gülersoy'un koleksiyonundan oluşan 'Kitap, Kart ve Gravür'artırması yann The Marmara'da yapılacak
Istaııbııl lütaplığı'nı yaşatmak içinGÖKHANAKÇURA
Postadan bir broşür çıkü. "Ki-
tap, Kart ve Gravür AçıkArtır-
ması" yaayor kapağında, yani
bildiğimiz müzayede... Alttnda da
bir not: "Çelik Gülersoy Koieksi-
yonu." Nedir bu diye, merak et-
tim, Çelik Gülersoy'u ziyarete git-
tim.
- Çelik Be>, ne oluyor? Niçin
böyte bir tnüzayedeye gerek duydu-
nuz, diye sordıım.
- Dünyanın en ezeli ve en eski
derdi olan para sorunundan, diye
cevap verdi. Garip garip
bakuğımı anlayinca da ekledi:
- Para sonınu olan ben değilim
elbetıe, tstanbul Kitapbğı için
laam bu para. Anlamaya baş-
lamıştım. istanbul konulu kitap
ve belgeleri bir araya getiren, dün-
yanın bu tek ve ilgjnç kütüphane-
si, yani İstanbul KitaplığVnın
önünde çözüm bekleyen sorunlar
vardı herhalde.
- Evet, dedi Çelik Gülersoy. Bi-
liyorsun ki tstanbul Kitapüğını
kurduğumuzda, çok halisane duygularla yola
çıkmışük. Fakat en önemli ve büyük bir faktö-
rii göz ardı etmişiz. Enflasyon! Yakıt, sigorta,
maaşlar, peşin vergi (bir oranda da yeni yayın
alımı) derken aylık giderler 20 milyon lirayı aşı-
nca benim de nefesim tükendi. Çünkü biliyor-
sun, kitaphğın kullanımı ücretsiz. Vakfimızın
da başkaca önemli bir geliri yok.
- Giderieri kim karşılryor peki?
- Ben karşdıyorum. Nasıl rru? Evvela, Allah
raa olsun maaşım var. Sonra da biraz iyi satan
kitaplanm var.
- Kitaplar satmıyor diye şikayet eden siz değfl
miydiniz, diye araya giriyorum. Gülüyor:
- Doğru. Ama işin inceliği var. Satmayan
Tûrkçe kitaplar. Başka bir deyişle söylersek,
elini kitaba sürmeyen nüfus Türk milleti (Aziz
Nesm'in kulaklan çınlasın, diyeekliyorarada).
Büirsin, Frenkkrin çok kötü ve eski bir alı-
şkanlıklan vardır. Adamlar kitap okuyorlar.
Türkiye'ye gelmeden okumaya başüyorlar. O
pastayı, oradaki yazar ve yayıncılar yiyor. Son-
ra da üstüne krema sürer gibi biraz da burada
okuyorlar. Onu da biz satıyoruz. Ama bura-
dan gelen gelir yetmediği için böyle bir müza-
yede düzenlemeye karar verdim.
- Peki bu müzayedeye çıkanlan eserlerin kay-
nağı ne, diye soruyomm.
- Sauşa çıkan eserierin kaynağı, benim evim-
de kalmış olan ve bir nüshası daha önce tstan-
bul Kitaplığı'na konmuş bulunan çift nüsha ki-
taplardır.
- Yani diyoram, önce kitapiığı knrmak için
kûtüphanenizi seferber ettiniz. Şimdi de yaşa-
ması için geri kalanlan satışa çıkanyorsumız...
Başka ne yapabilirdim dercesine gûlümsü-
yor. Birlikte Soğukçeşme Sokağı'ndaki istan-
bul KitaplığYna gidiyoruz. Müzayedeye sunu-
lan eserler burada sergileniyor. Üç ayn kalem
var satışa sunulan. Birincisi kitaplar, ikinci
kartpostallar, üçüncüsü ise gravürler. Çelik
Gülersoy bunlar hakkmda bilgi veriyor.
- Kitaplar arasında en önemlisi fngiliz res-
sam John F. Lewis'in 25 taşbaskısı gravürünü
içeren kitabı. 1835 yülannın tstanbul'unu anla-
tan bu anıtsal eserin böylesine kusursuz bir
nüshası kolay kolay ortaya çıkmaz. Bir dığer
önemli eser, Pîerre Belon du Mans'ın 1500"lü
yıllarda basılmış "Les Obsenatkms de Pivsie-
urs" adlı kitabı. Doğu ülkeleri üzerine Baü'da
yazılmış en eski eserlerden biri bu.
Sergilenen kitaplar arasında çok şık Saray
cildiyle dikkatimi hemen çeken bir albüm
görüyomm. Büyük boy bir fotoğraf albümü
bu. İçinde fotoğrafçı Midıalitides tarafından
çekilmiş 30 adet Edirne fotoğrafı var. Ona
baküğımı görünce Çelik Bey gülerek soruyor.
- Nasrtmış dersin eski Edirne, fotoğraflar san-
ki başka bir gezegene ait değil mi?
Düşünüyorum da Çelik Gülersoy da Jstan-
bul Kitapiığı da pek bu gezegene an değiller as-
lında. Bu gezegenin gerçek sahipleri borsa, dö-
viz, altın, medya, reklam bu pb\ '•çağdaş" kav-
ramlar. Bugünün tstanbul'u ise geçmişin üstü-
ne beton atılarak yok edilen bir uygarlığın baş-
kenti. Bizansı yok sayan. ama Bizans politi-
kacilıgını herkesten iyi uygulayan bir kent.
Çeük Gülersoy'un yaptığı elbette ki çok ya-
bana ve garip bir şey. Kocaman bir binayı otel
yerine kitaplık yapıyor. Hem de sadece lştan-
bul'u içeren kitaplarla dolu bir kitaplık. Üstü-
ne üstlük kendi evinde ne var ne yoksa buraya
armağan ediyor. Yaşaması için kitaplannın ge-
lirini buraya bağışlıyor yoksa buraya armağan
ediyor. Yaşaması için kitaplannın gelirini bu-
raya bağışlıyor. Sizi bilmem ama ben, eski bir
albüme bakar gıbi hüzün ve ftayranlık duyuyo-
rum. Bakalım yann The Marmara Oteli'nde
saat 11.00'de yapılacak olan müzayedeye kaç
gerçek İstanbullu katılacak. Kentin tarihini
belgelemeye çabşan bu inanılmaz güzellikteki
kitapiığı, "tstanbul KitaplığY'nı yaşatmak gö-
revini kaç kişi içinde duyacak? Derim ki bu
amaç sizi ilgüendirmese de gelin. Eski kitap tut-
kunu, gravür meraklısı ya da kartpostal kol-
leksiyoncusu olarak gelin. Abşveriş için gelin.
Gelin ve biz değenni bilmesek de Soğukçeşme
SokağYna onur veren tstanbul Kitaplığı'na sa-
hip çıkın. tsterseniz eski bir reklam sloganına
öykünerek söyleyelim: Haydi müzayedeye!
Halit Refığ'in senaryosunu yazdığı ve yönettiği 'Yorgun Savaşçı' fılmi sıradan 'yerli dizi' düzeyinde
Zamana yeııik düsen Keıııal Tahir romanları
SEMİH GÜMÜŞ
Devletin kıyıcıhğından kurtulan
kopyasının televizyonda gösterime gi-
rişiyle, sonunda Yorgun Savaşçı'yı gö-
rebildik. Başına gelenlerin yıllarca
konuşulduğu bir filmin ansızın izleyi-
cinin karşısına çıkışının ilgi çekmemesi
düşünülemezdi. Daha ilk bölümünü
izledikten sonra Yorgun Savaşçı'yı
heyecanla karşılayanlarcfeoklu tabii.
ama düşkınkhğına ufeıayanlar da az
değildi sanınm. Buna tam bir
düşkınküğı demek de doğru değil bel-
ki. Ne bekleniyordu, neyle karşılaşıl-
dı?
Senaryosunu ve yönetimini üstle-
nen Halit Refığin Yorgun Savaşçı'ya
oldukça sadık bir yorum getireceği
kuşkusuzdu. Gelgelelim, Kemal Ta-
hir'e hayranhğını her fırsatta yinele-
yen, Kemal Tahir'i Shakespeare ile
karşılaştıran. Devlet Ana'yı çok büyük
bir roman olarak niteleyen Halit Re-
fığ'in getireceği yorumu kuşkuyla
karşılamak da başkalanmn hakkı ola-
caktı. Doğrusunu isterseniz, dizinin
ilk bölümü kuşku duyanlan haklı
çıkardı. tlkin, Kemal Tahir'in yazmsal
şematizmi olduğu gibi
yansıtılmıştı. Fethi Naci'-
nin. Yorgun Savaşçı'nın
bir roman olduğunu anı-
msatan bir polisiye olay
olarak imlediği, Ittihatçı
Dr. Reşit Bey'in sokakta
kovalanışı ve bir ağacın
altındaki intihan, ne
yazık ki bir "müsamere"
düzeyiade kalıyor; savaş
yeniği Yüzbaşı Cemil ile
Neriman'ın hemen ilk
görüntülere gelen seviş-
me sahnesinin de bir dra-
maük art-alanı olmadığı
anlaşılıyordu. Ağır ilerle-
yen, sıkıcı kurgusu; mil- Meral Orhonsay
yonlarca olduğu varsayılabilecek tele- nem Cemil'in kimliğini romanın oku-
vizyon izleyicisinin olup bitenleri kav-
ramasını olanaksızlaştıracak ölçüde
kanşık diyaloglan; Mütareke İstan-
bulu'nda şaşkın biçimde ortada kala-
kalan çaresiz İttihatçılann ikide bir
aktardıklan anlaşılmaz düşünceler de
daha ilk bölümde sıradan bir ''yerli
dizi" ile karşı karşıya geldiğimizi
arumsaüyordu.
Romanın başkişisi Yüzbaşı Cehen-
ru doğru dürüst anlayamamışü ki tele-
vizyon izleyicisi anlayabilsin! Yüzbaşı
Cemil, o kahrolası savaşın sorumlu-
lan arasında bulunan bir İttihatcı mı,
aslında Osmanlıcı mı, yoksa sonunda
Kemalizmle özdeşleşecek bir Cumhu-
riyet yanlısı mıdır; yöneüci azınbkla-
nn egemenliğinden yana mı, yoksa bir
halkçı mıdır? Bunlann bazen biri. ba-
zen öbürü, ama bütün olarak hiçbiri;
belki en doğrusu: Kemal
Tahir'in düşünce dün-
yasının kararsızlığı,
kanşıklığıdır Yüzbaşı
Cemil.
Ne Yüzbaşı Cemil ne
de romanın öbür önemli
kişisi, Dr. Münür yaa-
nsal gerçeklikleri olan ro-
majı, kişjleridjr^Pçk j^ok
|, romanın da. sözgelimj.
E)evlet Anada olduğu
gibi, Yorgun Savaşçı'da
da roman kişileri, düşü-
nür Kemal Tahir'in tari-
hi tezlerinin taşıyıcı-
landırlar. Dr. Münür'ün
ağzından Osmanh İmpa-
ratorluğu'nun yıkıhş nedenlerini
tartışır Kemal Tahir, Batı'dan
apartılmış "hürriyet" düşüncesinin
adil Osmanh ülkesi için gecersizliğini
öne sürer; Abdülhamit'i yüceltir.
Kemal Tahir'in bu iki kahramanı-
nda da "Osmaniı insanı geleneğini sür-
düren bir insan tipi" aradığı söylenebi-
lir. Sonunda ise, Devlet Ana'da daha
aşınsım yaptığı gibi. Yorgun SavaşçT-
da da kendisinin bir romancı. yazdığının
da bir roman olduğunu unutmuş, tarih-
sel olgulan kendi ideolojik-tarih yo-
rumuna uydurmuştur.
Kemal Tahir'in, Markscılığa değgın
tartışmalann belli bir yani olduğu yıllar-
da. romanlannm yazınsal değeri üstün-
de bir türlü durulamadı. Yorgun Savaşçı
da bu olıynsuzluktan payını aldı.
Sanınm ilkin şu soruyu yanıtlamak gere-
kir: Yorgun Savaşçı bugüne dek bir ro-
Tnan olarak mı okundu. yoksa ilgi çekici
• bir tarih kitabı olarak mı?
Kemal Tahir'in Yorgun Savaşçı'da
yaptığını "akılcı ekştûmeler ve yorumla-
maiar" olarak abartan Tahir Alangu'ya.
diziyi gerçekleştiren Halit Refığ ya da
şimdi gösterime giren diziyi "olağanüs-
tü" bulan ve geçmişte yazdığı yaalarda
'Kemal Tahir Romanı'na büyük değer
biçen Hflmi Yavuz'a karşın Kemal Ta-
hir'in romanlan bugün yazınsal bakı-
mdan değer yitimine uğramış, zamana
yenik düşmüştür.
Kısacası, tarih ile roman arasındaki
iüşkiyi tersyüz eden, öznel ve bugün ge-
çerliüğini büsbütün yitirmiş bir tarih an-
layışının ve yazannın özel etik ve ideolo-
jik seçimlerinin doğrulanmasını yüküm-
lenen, bir tür 'edebi tarih' yerine konabi-
lir 'Kemal Tahir romanı."
Ankara Film
Festivali
Yaşar Kemal:
Sinenıamız
zulüm gördü
ANKARA (AA)-
5. Ankara Lluslararası Film
Festivali dün akşam düzenle-
nen bir törenle başladı.
Festivalin açış konuşmasını
yapan ünlü yazar Yaşar Ke-
mal, uzun bir tarihe sahip Türk
sinemasının bu geçmişe rağ-
men başansız olduğunu söyle-
di. Başansızlığın. iktidarlann
engellemelerinden kaynaklan-
dığını ileri süren Kemal. "Be-
nim bir kitabım 600 bin sattı ve
40 dile çevrildi. Ama 25 yıl fil-
minin çekilmesi yasaklandı.
Türkiye'de sinema büyük bir
şanssızlık yaşadı. Türk sine-
ması büyük bir zulüm gördü"
dedi.
Festivalin geleneksel Emek
Ödülü, bu yıl Türk sineması-
nın emektan, 85 yaşındaki
Nubar Terziyan'a verildi.
Hülya Koçyiğit de. sinema-
ya katkılanndan dolayı Festi-
val Yüriitme Kurulu Baskanı,
Gazeteci Mahmut Tali Ongö-
ren'e SODER adına "teşekkür
plaketi" verdı.
"Yaşam Bir Kısa Filmdir"
konulu karikatür yanşmasının
jüri üyelerine de ilk kez ödül
dağıtıldı. Jüri üyelerinden Fer-
ruh Doğan. Nezih Danyal,
Kamil Masaracı ve Tan Oral,
"Am Heykelciği' adh ödülleri
Mahmut Tali Ongören'den al-
dılar.
Karikatür dalında birincili-
ğe değer görülen Muhammed
Şengöz ile dereceye giren Ah-
met Erkanlı, Bülent Karaköse,
Ümit Ögmen ve Altan Özke-
sicrye de plaket ve heykelden
oluşan ödülleri dağıtıldı.
Festivalin açılış törenine
yerli ve yabancı çok sayıda ko-
nuk katıldı.
Galeri • Atölye 232 64 26 • 23O 21 87
H«nrl •*ttntad|lan'Pont
S«tlm •Irsal/Grenob'e
AY
f irkmmnnttombui
Sarhat Klroı tttanbtıt
John talhoaı'londfo
FOıun Onur, lıfanbu'
Oımon -' Pom
Itmall Sor«y;landra
V«lr Stratmonn'Parri
10 SANATÇ110 İŞ: B:sıwın
•Nta •> faalkıbllaifc •.»» nfcII
(Olf<S"0»l -_ı_;iiR'l( »UUILM.Yı«6l»CİUİSlHSl »
MERHABA
SANAT CAUKİSİ
Gulşen A. SLEEM
Maria KIUÇUOĞLU
Mine ARASAN
Nevin ÇOKAY
NihatOARCAN
Niyazi TOPTOPRAK
SaHıACAR
26 Şubat - I I M a r t
Inıytfi C*l. Vl TejJkor S74 W il
ÜRART
SANAT GALERİLERİ
ESAT
TEKAND
4-29 Mart 1993
îl 13.1410316
MERMFTÇET1NER
Reslm Sergisi
18 Şubat - 16 Mart'93
GALERİ M
•VBALDEM
Valıkonığı CaO Alkava» Sok
No 22 Z 8O?00 Nısanlası
İSTANBUL Tel (lı 232 40 91
t i m e - m i g r a t
ı n s t a l l a t i o n - t e
sükran aziz
olıtütl lıüllır mefkııi san
on-identity"
| x t - p e r f o r m a n c e
michael timpson
l j ı İ K İ s i 3 - 2 0 atarI I 9 9 3
INCI
EVİNER
TAKSİM SANAT
GAURİSİ
Galeri Nev
Maçka Cd. 33/B 23167 63
CANAN
TOLON
Galeri Nev
Maçka Cd. 33/B 23167 63
SEVIMCE
SANAT GALERİSİ
SEYTAP PISAK
Resim Sergisi
20 Şubat-10 Mart'93
Feneryohı, Eflatun Sok. 5/2
331 53 28-336 79 30
64tri 13.00-19.00 j n » apktır.
'İkiYüzlü'nün'Scrgisi'
5 Mart-4 Nisan 1993
SEFAHATHANE
Istıklal Cad. Atlas Han
No:209 Beyoğlu 251 22 45
uran
Kültür ve Sanat Merkezi
ALİ
KOÇAK
Reslm Sergisi
1 9 Mart'a kadar uzatıimıjtır
Allurazade, Tof^ıarvlıoflu Cai
No: 56 Csi.üdar-blanhul
\il 10«l(U)Hıl1
•m--.:?.&&> ...;:.*:
Galeri • Atölye «
GALERİ
LEBRİZ
FARUK
CİJMOK:
Resim Sergisi
19 Şubat - 23 Mart
GALERİ B
20. YÜZYIL SONUNA DOĞRU I
2 3 Ş u b a t - 3 N i s a n 1 9 9 3
SABRİ BERKEL ADNAN ÇOKER TOMUR
A T A G Ö K G Ü N G Ö R T A N E R NUR
KOÇAK SEYHUN TOPUZ • FERİT ÖZŞEN
MERJÇ HIZAL MUSTAFA ATA TÜLİN
ONAT HÜSAMETTİN KOÇAN BALKAN
NACİİSLİMYELİ BUBİ YUSUF TAKTAK
B Ü N Y A M İ N Ö Z G Ü L T E K İ N HALE
ARPACIOĞLU SERVERDEMİRTAŞ
Hüsrey Gmdc Cad. Fınn Sok. No: 2/1 Tefy*ir« 227 03 «3
Puır • P tesi dtfjnda hergun 10 00 • 18 00 arası
SANAT ve KÜLTÜR GEZİLERİ
MISIR
KAHİRE -ASWAN-LUXOR
21 - 28 MART 1993
7 GECE-8 GÜN
L Ü T F E N G E Ç K A L M A Y ! N
istasyon sanat evi
ERENKOY 385 41 3 1 - 32- 33
TESVİKİYE 240 56 50 - 230 66 17
2 Mart - 20 Mart'93
ATATÜRK KÜLTÜR MERKEZİ
* Galeri
Atölye
64 26 İ
230 21 «7
Video
Production
Merkezi
Kültür Senisi - Ankara Devfct
Opera ve Balesi GetıeJ Mödürifi-
ğü'ne, Japonya Hükömeti ta-
rafından, 50 milyon Japon Yeıi
rutanndaki hibe yardımı ileu
V'i-
deo-Production" sistemi almdı.
Devlet Opera ve balesi Gend
Müdürü Rengim Gökmen, ku-
nılacak Video-Producfjon Mer-
kezi'nin. opera ve bale etkhdik-
lerinin tanıtımmın yapdmasuıda. j
büyük yararlar sağlayacağm,
opera, bale ve kooserlerin prova
ve temsilkrinin çekiminin yapda-
rak. televizyon kurulnşlarma
ulaştınlacağını söyledi. Gök-
men. bu sistem sayesinde, ger-
çekleştirilecek tüm yaponlanıı
arşivde saklanabilceğira de bfl-
dirdi. Video-Production so-
rumlusu Engin Aksan da, sistem-
hakkında şu bilgileri verdi: "Mer-
kez şu anda iki kameralı, ancak
istendiğinde dokuz kamcraya çt-
kanlabilir. Sistem ana haflan iri-
bariyle profesyonel Sony kame-
ralar ile Sony Betacam SP Re-
corder ve bunlann kontrol cihaz-
lanyla monitörden ohışuyor."
SEMPOZYUM
Ozelradyolar
ve sorunlanKültür Servişi - TÜRSAK (Türkiye Sinema ve Audiovisuel
Kültür Vakfı). İstanbul Alman Kültür Merkezi ve TÜSES (Tür-
kiye Sosyal Ekonomik, Siyasal Araştırma Vakfı) işbirliğiyle,
özel radyolan konu alan "Almanya ve Türkive'de Özel Radyo-
lann Güncel Sorunlan. Yasal, Ekonomik ve Orgütsel Temeller"
başlıklı bir sempozyum düzenlenecek.
12-13 mart günleri düzenlenecek sem-
pozyum, 12 mart cuma günü saat 13.
OO'te Kültür Bakanı Fikri Sağlar, Rad-
yo-TV'den sorumlu Devlet Bakanı
Gökberk Ergenekon ve sempozyumu
düzenleyen kuruluş temsilcilerinin ya-
pacaklan konuşmalarla başlayacak.
Saat 14.00'te başlayacak oturuma
TÜRSAK Y.K. üyesi Doç. Dr. Veysel
Batmaz başkanlık edecek ve Prof. Dr.
Ünsal Oskay, "Türkiye'de dünden bu-
güne. radyo yayınlan, son gelişmeler
ışığında çoğalmadan çoğulculuğa geçi-
şin ya da gecemeyişin beklenebilir ne-
denleri". Dr. HeüVing de "Düsseldorf
Kuzey Renvvestfalya eyalet radyo kuru-
mu örneğinde bir eyalet radyo kurumu-
nun görevi, eyalet radyo yasasının
hukuki temelleri" konusunda bildirileri-
ni sunacaklar.
Saat 15.30'da başlayacak ikinci otu-
rumda ise Htfzı Topuz "Özgür ve
bağımsız radyolar, yönetim ve prog-
ramcıhk", Dr. Brautmeir ise "Yerel rad- G. Ergenekoo
yo alanında izin, denetim ve destekle-
me" kunusunu ele alacak.
Sempozyumun ikinci günü olan 13
mart cumartesi günü saat 10.00'da baş-
layacak oturumu TÜRSAK Y.K. ba?
-
kanı Suha Ann yönetecek. J.H. Driessen
"Almanya'da yerel radyonun ekono-
mik temelleri ve yatınmcı fırmalann
rolü". Osman Ataman "Özel radyolarda
ekenomik yapı", Ale\ Erlevent "Radyo
yaymlannda teknik ve ekonomik so- =
~
runlar" konulannda konuşacaklar. 14. H l l z ı lo
Va
30'da başlayacak ikinci oturumu ise TÜRSAK Y.K. üyesi Prof.
Ersan İlal yönetecek.
Angela Rieger "Halk radyosu, olanaklar ve sorunlar, yabancı
vatandaşlar için radyo yayınlan", Av. İhsan Tellioğhı "'Radyo
yaymlannda evrensel ve çağdaş telif haklan'" ve Av. Özdeınir
Arkan da "Türkiye'de radyo yayınlannın müzik sektöril açısı-
ndan doğurduğu sorunlar ve olası çözümler" konulannda gö-
rüşlerini aktaracaklar.