25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
14ŞUBAT1993PAZAR CUMHURİYET SAYFA Bir 11ııım, binlerce mum Kendini özgürlük, demokrasi ye alınterine adayanlar ', Atalanmızın kanı, caru ' pahasına kazanılmış bu yurdu ; emperyaJizmin sömürü alanına I dönüştürmekısteyendış güçler, ' içimizdeki din tacirleri, köşe I dönücûler, ikiyûzlüler. çanak [ yalayıcılan,döneklerve2. ; Cumhuriyetdüşçüleri; Atatürk'ün ilke vedevTİmlerini, ! özgürdüşünceyi.emeğikan] canı pahasına konıma ve koUama görevini onurluca savunmuş olan Aksoylan, Üçoklan. Dursunlan, Mumculan ve aynı düşünceyi paylaşanlan yûreklice söylemeseler ve yazmasalar da tedavisi olanaksız hastalar olarak görmektedırler. Hastabk olarak niteledıkleri ilke-devnmlerin virüsü, demokrasiden yana açık tavır Voyan her bıreyin kanına öyle bir girmişür ki. o virüsü söküp atmaya hainlenn bombalannın gücü asla yetmeyecektir. Bu zavalhlar bir mumu söndürdüklerinde binlerce meşalenin bu ülkeyi bir uçtan bir uca aydınlatabileceğini düşünemediler. Çünkü onlar özgürdüşüncenin ve sevginin düşmanıdırlar. Onlar, yarasalar gıbı karanlıktan yararlanırlar. O karanbk güçler, "Sevgiyle başlayan bir sabahta. gecenin sevdaya gebe kalacağını" unuttular. UğurMumcu. dostlannca ve okurlannca; inançlı. mücadeleci, düşüncelerini satmayan ve yüreği insan sevgisıyle dolu onurlu bir nefer olarak bilınirdi. Ya bugün, milyonlar onun savunduğu düşüncenin arkasından kara sevdalılar gibi koşuyorlar, koşacaklar. Bu, böyle biline. Yirmidört Öcak'ta Bir yürek parçalandı Karlı Şokak'ta Öyle bir yürek ki dostlar^ İnanmış Yirmidört Ocak'ta Türkiyem'de Milyonlarca yürek yanmış Yüreği parçalanan Uğur Bombayı koyan uğursuzlar Binlerce yürek parçalansa da Ata'ya ölüııı yakışmaz Yıl 1938,10 Kasım. Herkesin üzüldüğü biryasgünü. Neden?Çünkü Atatürk öldü. Ağlamalar, sızlanmalar ve acı.. Yıne de bazı ileri görüşlü kışıler "O ölmedi" dediler; "O ölmedi ve fıkirleri, inançları herzaman yaşayacak!" Bu inanç vaşadı bir süre. İnsanlar, kendilerini ölüm ve yokoluştan kurtaran eşsiz kışiyı unutmadılar. Peki ya şimdi? Terör denen bir yılan Atatürk'ü tehdit edıyor. O'nu hırpalıyor, öldürmeye çalışıyor. Bunu da iğrenç bir şekilde, ona inanan ve O"nu hâlâ ayakta tutanlan hunharca öldürerek yapıyor. Evet, bahsettığım kışilerden biri de, arabasına konan bomba sonucu ölen eşsız insan Uğur Mumcu. Peki, sona erecek mi artık bu olaylar? Hayır, bugün onlar, yann bir başka Ata'yı yaşatan insan ölecek. Bu önlenemiyor mu? Hayır. çünkü halkın büyük bir bölümü olaylann farkında degil. İstediğımiz ne? Kadmlan çarşaflı, öcüleri andıran; erkeklen fesli ve ellerinde tespihle dolaşmaktan başka işe yaramayan geri kalmış bir ülke mi? Anlamıyorum. Bu insanlarnasıl, nasıl böyle tepkisiz kalabiliyorlar? Atatürk ve Atatürkçülük öldü mü. insanlık öldü mü? Zaten sayılan az olan birkaç aydın kişiyi de terörün soğuk ellenne bırakıyoruz. Fakat bu bir yandan da normal, çünkü Atatürkçülük ve onun en önemli bir parçası olan demokrasiye karşı savaşan bu kişılen yenmek oldukça zor. Bunun icin bir kere insanlann inançlı, akıllı, ilenci, Ata'ya ve demokrasiye sadık olmalan gerekli. IşteTürkiye'debu yok. 1930'luyıllarda insanlann sahip olduklan bu gibi şeyler şimdi yerini çıkarcılık. sadakatsizlik, gericilik ve "hayvan"lığa bırakıyor. Gelin bunu önleyelim! Gelin terörle savaşalım ve bu korkak asalaklan bir tarafa bırakıp, kendimızı korkuya kaptırmayalım. Bugün Uğur Mumcu, yann başkalannın öldürülmemesi ve Türkıye'nin geleceği ıçın terörle savaşalım. 2000 ı yılında Türkıye'de demokrasinin varolması buna bağlı. Türkjye, Atatürk ve demokrasi için terörle savaşımdaelele... GökçeDemir 5 yaşındaki Sabay'ın duygulan SevgiliUğurAmca; Beş yaşında bir kız Ç çocuğuyum [J sana geldim karanfıllerle l resmine şaşkınım, neredesin? tanışmaktı, sevilmekti, okşanmakü hakkım o kocaman ellerini istiyorum UğurAmca onlar benim yannım, aydınbğım, ıstikbalim. güneşim. Tanıyıp da büyüyeceğinı çocukluğumuza, ekmeğimize, aşunıza, senin o kocaman eUerine göz koyanlan engerek yılanlaruu, çıyanlan. çakalları tanıyıp da büyüyeceğinı, tanıyıp da büyüyeceğim. Babam çok utanıyor, babam bana söz verdi seni bana anlatacak, ışığınla büyüyeceğim ben de seni kardeşlerime anlatacağım ışığın ıçimde daıma sıcak kalacak. Yann benim ellenm, senin o kocaman ellenn gibi olacak... Seni seviyorum Sabay Ayctbin Duyun bizi Demokrasiden ödün yok Bir Uğur gider, bin Uğur gelir Bu böyle biline Kendini adamış milyonlar var Özgürlüğe, demokrasiye ve( alınterine. Turan Alkaya Taşkızak Tersane Komutanlığı işçisi Atatürk ılkelerinin, demokrasinin, laikliğın ve insan haklannın yılmaz savunucusu, gazeteci-yazar Uğur Mumcu'nun bombalı bir saldın sonucu hunharca öldürülmesini şiddetle kınıyoruz. Uğur Mumcu'ya kalkan aamasız ve korkulu eller, demokrasi yolundaki yeni fılizlerin her gecen gün yayıbp, koca ormanlar yaratmasma engel olamayacaklardır. "Bir mum sönerken; Binlerce mum birden yandı." Zeytinburnu Çevre ve Kültür Derneği (ZEYÇED) adına İslam Sadıker Genel Sekreter Zeytinburm'ndan büdiriye imza verenlerin listesi Mine Ergen, Sefana Çetin Yavuz, Feride Özdemir, Necati Zendeli, H.Sedat Caner, Serpfl Erol, Asım Karahasan. Raşır Odabaşoğlu. Necmettin Şimşek, Turhan B.Karakaş. Şükrü Altın, Mehmet Karakulak. Canan Çelik, Mehmet Şahin. Ali Durbakan, -13- İbrahim Şengün. Hasan Yaşar Oğuz, Cemal Çolak. Abdullah Karagöz, Kadii Can, Turan Kaya, Rıfat Zariç. Hüsnü Kaya. Vardar.Nihat Durbakan, A$5"V\ İbrahim Polat, Musa Koçal, Rüstem Balkar. Ercan T& Doğan Taslak. Sadık Dönmez, Küçükterzi, Taner Duman. fl Yakup Yılmaz, Haydar Eroğiu, Ahmet Engin. Şafak Sordu. {j Aysel Babaç. Ketnal Çinak, Yunus karaman, Şevki Turgut Davut Tebe. Zekeriya Öğretmen, Güzide Aykanat, Özarslan, Ülkü Özdal, Metin KaçmazAGülşer Bal. Rukiye D U Ö d l M Mualla Günay, Ramazan Kaplan, Muharrem Yetişkin, Hâscyin Yıldız, Kâzım Bekir Aslan, Erol Kambak, Fadıl Lludere, Metin İbk. Sülev man Akkay a, Turguy Erkan. Murat Cengiz, İlyas Sağ. Rıza Karaca, Fatıh Sönmez. Salice Arub, Şaban Dinç, Murat Aytemir, Şevket Bayman. Salih Abca, Ab Rıza Kalayoğlu. Mehmet Çoban, Rıdvan Geçer, Hüral Çağlar, İsmail Şevket. Ebnas Koç, Rüstem Tekin, Meral Uğur, T. Harcar, F.Yürür, F.Kırcı, H.Bakkal, R. Çoban, Nursen Eroğiu, Yüksel Keleş, Sinan Souksu, Murat Taslak, Erol Bayram, Muharem etişkin. Ayhan Kırcı, Raşıt Yılmaz, . Meral Özer, Semra Pala. /UT Hüsnü Sardoğan, İsmet ^p^ Duda^ Nurettin Dönmez, Arif Baloğlu. Sevim Aksoy, İzzet T Ünal Özince, İsmail Çom. İvidik. Metin Tel, Bergüzar |j Ferhat Kav han, Oztürk Deniz, Akgün, Jale Al, Bahtüm, Sevgi Necdet Oztürk, Sinan Yayla. Aksu, Aysel Karaveli, Nuray Eyüp Cankurtaran, Hüseyin Cessur, Emel Alagöz, Berrin Ege, Hüseyin Baş, Ahmet ç A ş y Duran, Ulkü Özdal, Metin Kaçmaz, Gülşer Bal. Rukiye Duran, M. Borbaz, Mehmet Ateş, Haydar Gül. Yasemin Meriç, Nesrin Fıçıa, Fatma Varda, Fadıme Kır. Hakime Meydan, Tımuçin Çetkın, Aydın Erdoğan, Binnur Ergül, Metin DuzgeL, Yücel Günal, Zeynep BilgilL, Zeki Yaman, Servet Kırna, Ilyas Göksu, Mazhar Aykın, Hasan Çiğ, Mustafa Özdemir, Zıba Uygur, Nalan Mısırlı, Hüseyın Uysalcan, Yavuz Ergen, Ahmet Şahın. Muhammet Çelik, Serpıl Öa^ürk, Türkân Karate- YıldızSavcı. İbrahim Karateksin, Yıldız Savcı, İbrahimOztürk, Şevket, Rtza Coşkun. Şeref Karaçam, Ali D N i Dö A Başkurt, Şafak Yıidırun, Ali Görek. Şükran Birtem, Kenan Abacı. Mehmet Alpay, Cevdet Özgür, Suat Özcelık. Meral Setniz, Kezban Ce> han, Kemal Kocatürk, Eral Gölçek, Ayşegül Necipoğlu, Safıye Erenay, Gül Aytuğ, Hasan Çetıner, Tuğba Küçük, Sebme Erdoğan, Hüseyin Bircay, Serhat Uçum, Kamil Atkın, Necmet- Asiltürk. Özkan Pekgüjeç, Hüseyin Acar, Erdinç Özuarap, Mustafa Özdemir. Halit Bulu, Kemal, Nevzat Yalnız, Şaban Bal, Ergün Akçetin, Hasan Atıq, H. Nisena, Aysel Taşkın. Ali Ünal, Cemile Demir, Semra Demir, Ulker Kava, Ali Aydın, Banş Yıldınm, Şetınur Yurt, Gülbahar Kaçmaz. Birgül Civaş, Filiz Gürkan, Eren Tuğlu, Melek Akv ürek. Erol Tuğlu, Murat Al/Ülkü Kara, ÖznurOrak. Sinem Eryılmaz, Ayşen Yalçın. Esra Gezer, Zeynep Bakşi. Gönül Ataş, Şehriban Satılmış. Gülsez Yayla, Deniz Yalçın, Zeynep Akça, Gülay Kıhnçal, Necla Uçum, Rahıme Çölekoğlu, Mehmet Çölekoğlu, Gamze Gölçek. Serpil Yavuz, H.Orhan Genç, Güler Metin, M .Önder Yardıma, Aziz Yurt, Şurumert, D.LJTIT, Elvan Yurt, fiker Sevgive bilgiyüklübirbıdııtİçinde bulunduğumuz koşullar yüzünden giderek insan sevgisinden yoksunlaşan dünyamızla insan sevgisiyle yüklü bir bulut gibi yaşayan Uğur Mumcu'nun ölümü hepimizi üzerken uzun uzun da düşündürmektedır. Uğur Mumcu için yüreğımden kopan ve biryerlere yükselen his dalgalannı ve beynimin kıvnnülannda oluşan düşünceleri kaleme ve kalemden kağıtlara dökerken, böylesıne güçlü bir halk savunucusuna ağıtlar düzememenin eksıkbğini hissediyorum. Dünyada ve ülkemizdekı hızb değışmeler. bu başdöndürücü hız karşısında basınımızın değişik kurumlan hakkında yazdığun yaalan karşılaştınyorum. Tüm olumsuzluklan vurgukmaya çalışarak olumlu bir kurum olarak da. Cumhuriyet'i ve onu kuran, yaşatan, halkı savunarak olumlulukta ölümsüzleşen Uğur'u yazmışım... "l Kasun I992tarihliyazımdansatırlar aktarmak istiyorum: "Günlük gazete yazılanndan, çoğunlukla bu tür yazılann oyalayıa tekdüzebğınden kaçarak. tarih dehbzlerinde dolaşmak hoşuma gidiyor. Dünya'daki ve ülkemizdekı ışık hızı değişmeleri iyi izleyebihnemiz, bir ayağımızın bilimsel tarih araştırmalannda. bir ayağımızın bugünlerde, gözlerimizin uzayda olması gerekmektedir. Günlük gazetelenn yaşamımızda çok önemli bir yerleri var. Ancak aybk, haftalık dergiler, araşürma kitaplan. ansiklopedıler vecıddi 80"b yıllardan itibaren ilkeli aydın sayısı azalırken tekelci aydınlar ortalığı sarmıştır. Uğur Mumcu ve sayıb gazeteci, ilkelerinden sapmayan, her türlü yozlaşmaya karşı savaşım ş p p » » veren aydın-gazetecilerdir. incelemelerle derinleştırilmeyen bilgiler, y Halk dostu Mumcu'nun ölümü karişısında tüm insanlanmızın kafalannı kanşürmaktan öte bir jj halk kesimlerinin gösterdikleri tepki de bilimsel şey getirmemektedir. Yıllardır çeşıth sorunlar ıçınde çalkalanan ülkemizde, Cumhunyet gazetesi tüm kadrolanyla gerçek gazetecibğin örneklerinı sergilerken Uğur Mumcu. araşürmacı-yazarlığın en kaba örneklerini vermıştir. Uluslararası sermayeye bağlantılı haber ajanslannın ve tekellerin uzaktan kumandalı robotu olmaktan kurtulan basın kurumu ve basın ışcisi-haberci, yonımcu gazeteci sayısı fazla değildir..." Aylarca önce yazdığımız bu yaalara örnek vermeye çabştığımız zaman Cumhunyet, kurum olarak; İlhan Selçuk, Uğur Mumcu ve arkadaşlan gazeteci olarak karşımıza çıkıyorlar. Cumhunyet'in kuruluş devirlerinde bir avuç vatansever aydın ve yönetici kadrolanndan yüzbinlerce ilkeli aydın oluşmuştur. Ancak tekelci sermayenin de etkileriyle. bilhassa dürüstlüğü sürdüren aydınlara olan o büyük sevgi, saygı ve özlemleri dile getirmektedir. Dünyanm tüm mazlum milletlerine örnek olacak bir anlamb kurtuluş savaşı gerçekleşürmiş Türk halkı, Uğur Mumcu'nun önder ve ender kişilığinde âtıl doğululuktan çağdaş baübbğa geçışi özümsemediğıni belirtmiştir. Halkımız acilı kalemleri değıl, bilgıli. bilimsel araştırmalar yüklü kalemlere, insan sevgisiyle dolu kalplere değer vermektedir. Halkımız, tekelci kalemlere hayır derken "dürüstlük veçağdaşlık örneği" halkp, ulusçu yazarlara evet demiştir. Başta inanç ve düşünce özgürlükleri olmak üzere tüm insan haklannın savunucusu ve «7İ7 şehidi Mumcu; gençlerimiz seni örnek alacaklardır. Rahat uyu. Çetin Pekiner Böyle yöntemler hiçbir teze dayanmaz Cinayeti duyunca gözüme bakülar. Hemen ağlayamadım. Vücudumdan birçok parçalar koparmış olan nice cınayetler, idamlan yaşamış olan benden birkaç söz beklenıyor belb. BekJenibnemış olsa konuşması yazması daha kolay. Sınav gibi. Bir yerden başlamak gerekiyor. İşe başlamak için öncebkle şoku, paniğı yenmeb. İçte ve dışta. Yakmindaki patlamamn şok sağırbğını, toz bulutu körlüğünü yenmeli. Patlamayı uzaktan duyanlann kulak ve gözleri açıhrsa bu da bir şeydir. Herkes karşısındakinden açıklama, yeni bilgi, bir şeyler bekbyor. Kimseyalnızbğına sığamıyor. Herbirimiz diğerimize koşuyoruz. Kalababklar oluşuyor. Yağmursonrası sulann buluşup bırlikte akması gibi kendibğinden. Tenmler dia kareleri gibi düzgün geçıtler yapıyor Cinayat-ı müştereke, murder.İnc, anayet-i zahib, tedahül-ü cinayet; Cinayetlcrin tedahülü, tedahül-ü cinayat-ı müştereke: Birçok cinayetın birlikte işlenmesi. Konuşamasak da yazmak gerekiyor ki kendi _ "TT sürgünlüğumü, Sn. Özal'ın |j oylarla iktidara gelişinden sonra gözleri bağlı 9 gün arabksız sorgumu, 1984'şubat-ekim araa tutukluluğumu, Dünya însan Haklan savunuculanndan yollanan binlerce mektubu, sonra aklanmamı tarafıma tebbğ edibnemiş olsa da öğrenmiş ohnamı, askeri savanın suçlandırma belgesinde geçen "genelükle, belb ve aynı düşüncede -ki yalan- olanlan avukat olarak savunuyor olma "suçunu", Sn. Yıknaz ve hatta Sn. Demirel döneminde pasaport alamamamı, babamın vasiyeti, tarihi değerdeki silahıma ruhsat verilmeyişini, karakol araalığı ile gözaltında tutulduğumun tebbğinı... Daha nicelerini yazmadım şimdiye dek sansasyon yaraüp kışisel şöhret peşinde koşuyor. şov yapıyor denilmesin diye. Korkak lar asıl işlerini geceieri, karanbkta. gizbce görürler. Onlann gördüğü işlerin, düşlerin insanlığa da kendilenne de hayn dokunmaz. Korkaklar sonuca gitmek için cinayete başvururlar. Cinayetlerini genellikle pusu kurarak işlerler, pusulannı pusuda planlarlar. Yöntemlerinin tezi yoktur. Duymadım. Açıkça söyleyemezler. Intihar edemezler. Öldürmeye yönelirler, böylece hem kendilerini hem de karşısındakinı öldürmüş olurlar. Cinayetlerini açıklayamazlar, övünemezler. göğüslerini geremezler. Caniler ikircikb birer korkaktırlar. İtin kuyruğu gibi arka ayak arasında gezerler. Kılıkları, kimlikleri ile cıkamazlar. Düşünen. düşündüğünü yazan insanın düşündükleri, yazdıklan. yayından fırlamış oklargıbıdir. Ona cinayet. pusu düzmek, tezgahlamak, oku döndüremediği gibi, izlerinı de silemez. Fırlayan ok ya ortasından ya da yansından kalbi vurmuştur bir kez. Uğur Mumcu'ya bubi tuzağı kuranlar öldürmekten de başka bir şey kasdetmiş olmablar. Kargaşa yaratıp. gözlerin iyi görmediği, kulaklann iyi duymadığı toz bulutu gürültüsünde, seri cinayetler, karşılıklı çatışmalar sonucunda "bakın böyle özgürlükle, insan haklan ile CMUK ile demokrasi ile yürümüyor" dedirtip otonter yönetım ortamı hazırlamak ya da kendilerinin başarmış olmalan mümkün olsun olmasm bu sınırlar içinde yaşayanlann başına gelmiş geçmiş en büyük belalan yağdırmak, toprağmın toprak olmadığı, ekilmediği, fabnkalannın olmadığı. işlemediği. okullannın ya tek düze ya da okunmadığı. yoksul. geri. zavallı birortam yaratmak istemış olmalılar. Mumcu'nun biyolojik ölümlü olduğunu unutup bir gün eceb' ile rahat yatağında ölmeyecek mı sandıİar? Caniler esasında yaşamla ilgısiz cesetlerdır. Kendi cesetlerinin gömülmesıni sonraya bırakmak istemişolabilirler. Yanıldılar. Bılemedilerbir yazann öldürülemeyeceğini. Çünkü o köklü. dallı, çiçekli, yemyeşıl koca bir ağaç gibidir. Köklü. dalb. çiçekh bu ağaç bir adadır, vahadır, üstelik kıtadır. Onu yıkıp öldürmek için jeolojik. tektonik zamanlar güçler denense de bir an sarsıldığı sanılsa da kıtalardan daha kaba olduğugörülür. Canilerin birtakım fızik yıkıntılan olabibr. eserleri ise yoktur. Caniler öldürüyor, bizler hep bırlikte üzülüyor, ağbyor, dik yürüyor, bağınyor ve dağılıyoruz. Yinni beş yıldır cenazelerdeyiz. İlk kez bu durum değişiyor gibi. 60 milyon. 4 milyar aynı duygulan paylaşıyoruz. Dağıbrsak yine çok yazık olur. Özgürlükler, demokrasi. en zayıfla en güçlünün yasa önündeeşıt olduğu hukuk düzenı. laiklik, bibm ve insana doğaya yararlı ılen teknoloji ile kalkınma, kişilik kazanma yolunda yürüyelim. Bırlikte. Dağılmayın. Ali Faik Avdın - Avukat Ülkeahın. Zchra Uncu, İsmail Uncu, Cahit Gökhan. Sadık Avcı, Gülay Aydın, Seima Çetin Yavuz, Arslan Yoldaş, Nükhen Kınık, Dilek Kınık, Tayfiın Altun, Tuğba Küçük, Cemal Beltaş, HalimeGöker, Serpil Göker, Safıye Bınay, Gökçek Birtem, Tuğba Küçük, Beltan Algem, Emrah Bıçer, Hasan Karpuz, Emel Işık, Zeiiha Zor, Fatma Çetiner, Güler Küınçal, Ali Şahın. Atilla Sökmen, Şenal A., Yudn-ım Uygun, Cemal Bektaş, Ömür Asan, Mehmet Yeni, Mehmet Akdeniz, Alişan Teper, Çetin Uğurlu, Ömer Hiçkorkmaz, Nilgün Özdemir. Nilüfer Özdemir, Nejla Özdemir, Selçuk Gül, Esra Gibeici, Derya Özteker. Aydın Erdoğan, Yaşar Başaran. Rem/i Torun, Osman Şakan. İsmail Boylu, Ahmet Nun Kavruk, Cemal Koş, İlknur Örs, Mustafa Sağdem, Gökhan Kabak, Mehmet Şenay, İlyas Yönmazoğlu. Necdet Özdan, Şenel Sevaıb', Cevdet Özcan, Dursun Örnek, Orhan Karaday, İsmet Tohumat, Fatime Ann, Aiı Nazb. Adnan Siveroz, Veçdi Tadal, Selahattin Ünek, Handan Şentürk, Nusret Güven, M.AIi Özcan, Mustafa özcan, Şaban Çahşkan, Hüseyin Ertürk, Numan Tunçel, Hasan Güpür, Turgay Gülek, Remzi Turan, Hidayet Çolak. Beytullah Tûrkler, Rıza Eroğlu. Cavit Duran, Feray Baygül, Sabri Delibaş, Sabn Delibaş, Alaaddin Rençbay, Feriha Kıvrak. Metin İlik, Fikret Tel, Filiz Demiröz, Ahmet Özel. Metin özdem, Kadir Kucak, Ayşe Doğan, Sevım Şahın, Aysun Uçarlı, Ayşe Oz^ahin, Zeynep Bilgin, Fende Ozdemir, SSibel Güler, Zeki Yaman. Metin Düzgel, Adem Balova, Turhan Yılmaz, Demir Tunc. Ayşe Darlıoğlu, Süleyman Özgündüz. Ali Rıza Kava, Mehmet Özkan, Mehmet özkan, A.Müjdat Göçmen, Yalçın Akbay, Nilüfer Yılkan, H.Cahit Haberveren, G.Çetin Tunc, Ba> ram Arslan. Kezban Ekşi, Şükrü Özcan, Şahin Dilenci, Rüstem Bildiray, Alattin özgüllü, Kerim Yeniömür, Ergin Uçarlı, Hasan Yaşar Karagöz, Metin Örkmen, HabibeSeren, Emine SatUmş, Çetin Kaya, Naci Çetin Özen, Bahattin Yıldınm, Aü Çimen, Güray Görgün, Erol Öznasel, Yusuf Ateş, Nftat Han, Nusret Akyüz, Şaheser Öksüz, Hatice Tolga. Mahmut Çınar, Ercüment Çetin taş, Mehmet Seğmen, Yunus Seğmen, Ziya Erginsoy, Ahmet Özdemir, Abdullah Akgündüz, Hayal Günal, Necmiye İbişoğlu. İsmail Acar, Fevzi Işık, Yılmaz Cankurtaran, ı Ahmet Uslu, Emıne L'slu, Mehmet Uslu. Necati Gök, Recep Tol, Hasan Çığ, Halit Gülbak, Ccm Güllük, Ganiroet Rozğa, Hamdi Kalfaoğlu, İlker Yılmaz, M. Beyday. Yusuf Akçay, Mergüze Aklan, Tuncay Yavuz, Elif önder, Mualla Günay, Sc\ it Vural. Zehra Türkan, Ünzile Güreşır, NüfiyeSay, Arif Oktay, Yücel Günal, Serap Car, Hakan Büyükarslan, Şefik Yılmaz. Ebnı Güngör, Nurgül Tosun, Elif Demirsoy, Dr.Seyfullah Hayıroğlu, Hatice Orhan, Özcan Yiğenoğlu. Meral Gökçerer, Filiz Emen, Hicran Altmtaş, Ali GGül, Ertuğrul Kuaba, Nebahat Bilgin, Aysel Karaveli, Ülkü Kara. Elif Gündüz, Sevgi Aksu, Av. Betül, Av.Aü Kurmaz, Serpil Oztürk, Bircan M., Zehra Mercan, Şafak Sarav. Naci Uzun, Cemal Demirok, Bahtiyar Eyman, Akan Saygu. İJyas Göksu, Serdar K., Zübeyde Hadivent, Gülseren Coşkun, Selçuk Odabaş, Muharrem Yalçın, Murat Toraman, Halil Uğurlu, A.Rıza Demirel, N.Aktarma, C.Koç,C.Özbağcı, Muharrem Yetişkin, Muammer Dıkel, Kenan Kırca, Şevki Turgut, Kıymet Çağlar, Gülcan Kırca, Makbule Derin, Nermin Yılmaz. Habifoe Karadağ, Fati Sönmez, Sinan Souksu, Gülseren Şahin. Hatice Özcan, Muharrem Çamur, İsmail Bayraktar, Serpil Güler, Şeref Taşkın, Murat Cengiz, Fevzi Yalavuz, Şerafet Özcan, Üyas Sağ, Arzu Yeşbkaya, Haluk Uyar, Durmuş Bayraktar, Bahar Ağar, ismail Aydın, Zeytin Gazetesi, İhsan Soluk, Necati Kıhç, Fadıl Uludere, Ali Şahin, Dursun Karasmanu, EserAlıcı,Ömer Hacıömeroğlu, Coşkun Yapar Öner, Ümmühan Tekinay, Füsun Bağcı. Aysel Onaran, Fatma Bulut, Alüne Koca, Arzu Sançam, Mukadder özkan, Meral Güvercin, Ece Güvercin, Çığdem Çelik. Aznif Sanoğlu, Soner Yıldız. Melahat Turgut, Ab Şenol, Senay Tütüncû, Atille Denizcı, İsmail Özder, Talat Acarken, Avnur Soner, Afet Koşan, Gülgün Güler, Semra Kurt. Osman Hakkı. Cengiz Yeter. SÜRECEK
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear