22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
24ARAUK1993CUMA CUMHURİYET SAYFA EKONOMI 11 Teletaş'dan yeni yatırım • Ekonomi Servisi - Telelaş Gürcistan Haberleşme Bakanlığı ile 6.9 milyon dolarlık yeni bir proje için sözleşme imzaladı. Bu sözleşme kapsamında Avrupayı Türkiye, Gürcistan ve Azerbaycan üzennden Orta Asya'ya bağlayacak uluslararası bir transmısyon sisteminin ilk bölümü gerçekletirilecek ve bu suretle Gürcistanın Tûrkiye üzerinden tüm dünya ile doğrudan görüşmesı sağlanacak. SökeÇimento'ya •ANKARA (ANKA)- Fransız Çiments Français, özEİleştirme yoluyla aldığı fabnkalardan Söke Çimento'nun sermayesini arturacak, adını ve merkezıni değiştirecek. Söke Çimento'nun ana sözleşmesinde söz konusu değişiklikJerin yapılabilmesi için olağanüstü genel kurula gidiliyor. 27 aralıkta yapılacak genel kurulda şirketin sermayesi 15 milyar Ûradan 75 milyar liraya çıkarüacak. Sermaye artunmının tümü nakit olarak karşılanacak. Orta ve küçük işletmeler • ANKARA (ANKA)- Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) ile Küçük ve Orta Ölçekli Sanayii Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanhğı (KOSGEB)tarafmdan düzenlenen "2000'li Yıllara Girerken Türkıye'nin Küçük ve Orta Ölçekli Işletmeler Polıükası" konferansında küçük ve orta ölçekli işletmelerin geleceği tartışılacak. Konferansta Sanayı ve Tıcaret Bakanı Tahir Köse, siyası parti temsilcileri, TOBB Başkanı YahmErezveKOSGEB Başkanı Prof. Tamer Müftüoğlu da orta ve küçük işletmelerle ilgili görüşlerini açıklayacaklar. Ülkep'den dev ortakhk •ANKARA(ANKA)- Ermenistan'a gerçekleştirdiği öne sürülen çikolata ihraayla kamuoyunun gündemine giren Ülker Grubu, Hollandah ve Lüksemburglu ikı fırmayla gıda alanında dev bir ortaklık oluşturdu. Gruba bağlı beş şırket söz konusu fımıalarla 200 milyar lira sermayeli nişasta şirketi kurdu. İstanbul'da kurulan şirkete "Pendik Nişasta Sanayi Anonim Şirketi" (PNS) adı verildi. Şirkette Ülker Grubu ile iki yabancı ortak yüzde 50'şer oranında payaldı. Tekel'den atak •ANKARA (AA) - Tekel, iki yeni ürün ile sigara piyasasına girmeye haarlaruyor. Tekel Genel Müdürlüğü yetkililerinden alınan bilgiye göre son yıllarda ülkemizde oluşan İight (hafif) tip sigara talebinin karşılanması amacıyla "Tekel 2000 Light" adı altında yeni bir sigara için deneme üretimı çalışmalan yapıhyor. Havana veTürk tütünlerinden yeni Corana tipi "Topkapı" marka puronun da önümüzdeki günlerde tüketicilere sunulacağı belirtildi. Değenli kâğrt bedelteri arm • ANKARA (AA) - Maliye Bakanlığı. "değerli kağıt" bedellerini arttırdı. Buna göre pasaportlar 250 bin, sürücü belgeleri 75 bin liradan satılacak. Maliye Bakanlığı, lOcak 1994 tarihinden itıbaren geçerli olacak "değerli kajnt" satış bedellerini tespit etti. Bu tarihten sonra kullanılacak olan kağıtlar üzerine eski ve yeni bedeller arasındaki fiyat farkı kadar damga pulu yapışünlması suretiyle kullanılabılecek. ABITIi havayolu şirketi satıhyor • WASHINGTON(AA)- ABDnin American Airlines'dan sonra ikinci büyük havayolu olan United Airlines(UAL), çalışanlanna saulıyor. Şirketin dün toplanan yönetim kurulu, hisselerinin çalışanlara satılmasını onayladı. Şirkette çalışan 83.000 kişıdenöO.OOO'i, 5.5 yıllık maaş ve sosyal haklanndan verecekleri ödünler sayesinde kurumun 5 milyar dolarlık hissesine sahip olacaklar. İSO'ya göre ekonomideki tıkanma en geç 1995'te aa reçeteyi zorunlu kılacak Sanayici 94'ü karaıılıkgörüyorEkonomi Servisi - Sanayiciler 1994"ü karanlık görüyor. 1993'ün bazı sektörlerde yaşa- nan yüksek performans nede- niyle çok kötü geçmediğini dü- şünen sanayiciler 1994'te eko- nominin kilitleneceğini ve acı reçetenin kaçımlmaz olarak ge- leceğini savunuyor. İstanbul Sanayi Odasfnda (İSO) geçen ay seçilen meclis üyeleri ilk toplanülannı dün yaptı. Yönetim Kurulu Başka- nı Hüsamettin Kavi'nin sundu- ğu çalışma programını ve yeni dönemin bütçesıni onaylayan üyeler, TBMM'de görüşmesi süren vergi paketi ile gümrük birliği konusunda tartıştılar. Kavi yönetiminden medyayla daha sıkı ilişkiler kurarak ISO'- ya etkinlik kazandırmasını iste- yen üyeler, Türkiye ekonomisi- nin geleceği konusunda karan- lık bir tablo çizdiler. 'Acı reçeteye hazırlanın' Meclis Başkanı ömer Dinç- kök ekonominin çok büyük bir hızla darboğaza gittığini vurgu- layarak sanayıcilerden 1994 veya en geç 1995'te acı reçeteye hazırlanmalannı istedi. A a re- çetenin ekonomideki kılıtlen- meden veya dönemin hüküme- tinin basıretlı davranmaya ka- rar vermesinden dolayı mut- laka uygulanmaya başlanaca- ğını savunan Dinçkök. "Ancak o zaman biz sanayiciler kendi bşi- mizi yapmaya başlayacak, uzun dönemde öniunüzü görebilece- ğiz" dedi. Dinçkök'e göre hü- kümetın içinde bulunduğu ça- resizlik nedenıyle sanayi şu anda yapması gerekeni yapa- mı>or, yaünmlan kısa dönemli fırsatlara dayanarak gerçekleş- tiriyor. Darboğazdan kurtul- manın iki yolu olduğunu söyle- yen Dinçkök, bunlan ya ciddi bir istikrar paketinin hazırlan- ması ya da ekonominin kilitle- nerek yabancı uzmanlarca gelip çözülmesı şeklinde sıraladı. Vergi tasansının hükümetin çaresizlığine deva olamayacağı- nı da savunan Dinçkök, "Vergi tasarısı yaraya belki bir mer- hemdir, ama çare değildir. KİT- lerden vazgeçen devletin bu aşa- mada sanaykiyi teşvik etmesi gerekirken bizi mesleğimizder vazgecme aşamasına getirdi" dedi. Yaptığı israfla açığa ne- den olan kamunun kendi bece- riksizliğini vergiyle kapatmaya çalıştığını savunan Dinçkök, HÜSAMETTtN KAVİ: İBRAHtM BODUR: 94'ûn 2. ÖMER DİNÇKÖK: Ekono- Artık hata yapma lüksümüz yansından sonrasmı iyi görmü- mi hızla darboğaza gküyor. yorum. Devlet, gümrük birliği- 1994'te veya en geç 1995'te nin faturasuıı bize çıkanyor. a a reçeteye hazır olun. yok. Radikal iyileştirme ka- rarlan almanın zamanı geWi. İSO ESKİ BAŞKANI NURULLAH GEZGİN'İN İTİRAFI: Reçeteye sonrakusur buluyoruz Vergı reformu tasansı sanayıcileri böldü. İSO meclisinin büyük çoğunluğu tasanyı topa tutarken Nurullah Gezgin "Reçeteyi söylüyoruz, sonra reçete gelince kusur buluyoruz" dı> erek çuvaldızı sanayiciye batırdı. "Âğaca bakıpormanı kaçırmayalun" mesajını vurgulayan Gezgin, tasannın özde doğru olduğunu, ancak aceleye getırildiğıni savundu Konuşmasına "Biz kaç y ıldır bu kürsüden sorunun karau açıkları olduğunu, kamu açıklannın da vergi gelirleri arttırılarak kapatılacağını savunmadık mı" sorusuyla başlayan Gezgin. TBMM'de tartışılan tasannın vergi arttıncı olduğunu vurgulayarak "Ancak aceley e gelmiş bir manzumedir, yanlışlan vardır. Puroya, kürke getirüen vergi eleştiriliyor. Bu, zumanın son deliğidir. Örnıanı gözden kaçırmay alırn" dedi. Gezgın'e göre gümruk birlığıne gıderken yatınm indırimınm azaltılması. tasannın yanlışlatından bin. Buna karşılık kambıyodefteri uygulaması ile ticari alışvenşteki stopajın orta vadede kaçaklan ükayacak önlemi aldığını savunan Gezgin. "Tasannın eksikleri. apolitik >e sanayiye zarar veren yönleri v ar. ama ağaca değil ormana bakmak gerektiğini unutma\alım'"dedı TUSİAD'ın Gezgin: Ağaca bakıp or- manı kaçırmayalım. vergi tasansında makabline şamil hükümler olduğuna dair görüşlerini de eleştiren Gezgin şöv le konuştu: "Bir yıl vadeli mevduata uygulanacak vergjyi makabline şamil saymak doğru değil. Aynca tasamıfun vergilendirilmesine karşı çıkmak da bunca zaman rant kesimine karşı mücadelemizle çelişir. Bankacılık lobisinin ovununa gelmeyeüm." TUSİAD'ın mesajlannın gazete manşetlerine gırdiğini hatırlatan Gezgin, aynı üyelerden oluştuğu halde 200 kişilik dernek hüvıyetındekı bir kuruluşun 7 bin 500 üyeli sanayi odasından dahaetkin olmasını eleştirdi. İSO'nunmedyada daha etkin ve saygın olması için meclis üyelerinin. düşünen ve çok sesli olarak tartışan konuma gelmesini isteyen Gezgin, "Vergi yasası. gümrük birliği vcy a özelleşrirme konusunda üyemiz olan Koç, Sabancı gibi büyük gruplar ne düşündiiğunü gelip meclistesoylesin. Rahmi KoçTL'SİAD'da konuşuyor. Burada da temsilcisi konuşsun" dedi. Başbakan Çiller'in 'denize atlayıp yüzeceğiz'sözlerinı hatırlatan Gezgin. "Rıhtımdan atlarsan yuzersin. Boğaz Köprüsü'nden atlarsan yüzemezsin" dıyerek sanavıcının denize nhümdan girmesini sağlamak gerektiğini vurguladı. "İnsanı isyan ettiren çarpıklık da zaten burada" diye konuştu. 'Hata yapamayız' "Türkiye'nin artık hata yap- ma lüksü yok" diyen İSO Yöne- tim Kurulu Başkanı Hüsamet- tin Kavi, radikal iyileştirme ka- rarlan almanın zamanının gel- diğini vurgulayarak. "Vergi re- formu tüm kesimlerin katılımıy- la derinlemesine ve ciddi ya- pılmalı. İyi düşünülmeden atila- cak bir adım kötü sonuçlar do- ğımır" dedi. Devletin savur- ganlığa artık dur demesi gerek- tiğini anlatan Kavi şu görüşleri sa\Tindu: "Maliye mekamzması değiş- meli, belge düzeni enflasyon et- kisini dikkate alarak oturtulma- h. Aksi takdirde polisiye tedbir- lere baş>iırmak gerekir ki bu da dürüst mükeüefi tedirgin eder. Türkiye ekonomisinin içinde bu- lunduğu belirsizlik ve istikrarsız- lığuı sonucu 19701i yılların so- mında ülkenin vaşadığı ekono- mik krizi tekrar yaşamamak için elimizdeki fırsatlan iyi kul- lanmak zorundayız. Demokra- tik sivil toplumun temsilcileri olarak bu konuda kendimizi gö- revli ve sorumlu görmekteyiz. Kalkınmamn. refahın ve adil ge- lir dağılımının, fiyatlarda istik- rar sağlamamn yolunun sanayi- den geçtiğinin unutulduğu gö- rüntibtuıün üzüntüsünü çekiyo- nız. Türk sanayicisi eşjt koşullar sağlandıktan sonra uluslararası rekabetten çekinmiyor. Aksine rekabete açılmasını istiyor. An- cak eşit rekabet koşullarının sağlanması ve imalat sanayünin AT ölçüsündeki teşviklerden ya- rarlandırüması gerekir." '1994 karanlık' Kedi ile kalecınin. bin tuttu- ğunu. diğeri tutamadığını yedi- ği için farklı olduğunu anlatan Halit Narin sanayicinin de An- kara'dan gelen golleri tutama- dığı ıçın yediğini belirterek, "1994 yılı karanlık görünüyor. Nüfus kağıtlarının evlerde basd- dığı Türkiye'de vergi numarası nasıl olacak" dedi. 1994 yılının özellikle ikinci yansından son- rasını "iyi görmediğini" söyle- yen İbrahim Bodur da gümrük birliğine gıderken devletin tüm faturayı özel sektörecıkardığını belirterek. "Asgari müşterekte eşitlik ve denge olmadan ortak- lık kurulamaz. AT 150 kiloluk başpehliv an, biz 50 kiloluk pehli- van. Nasıl güreş tutacağız? As- lansın, kaplansınla bu iş yürü- mez. Sağır olan Ankara'ya sesi- mizi duyuralım. Vergi tasarı- smda geçmişe dönük uygulama- lar var biınları düzeltelim" dedi. Yabancı sermayenin vergi re- formunun yapılmasını bekledi- ğini anlatan Jak Kamhi, yaban- cı sermayeyi ürkütecek madde- lerin tasanndan çıkanlmasını isteyerek. "Biz gümrük biriiğine gideceğiz bunun başka çaresi yok. Ancak önemli olan pehli- vanlann güçlerinin dengelenme- si" diye konuştu. Ahmet Arkan da 1993'ün kötü geçmediğini, ancak 1994'ün zorluklara gebe olduğunu belirtti. Akdenizli ihracatçılar, Oğuz'a dış ticaret bakanlığı kurulması için destek verdi: Başbakan Çiller'in yakasma yapışEkonomi Servisi - İhracatçı- lar. dış ticaret bakanlığı kurul- ması ve Irak'a uygulanan am- bargonun kaldınlmasını istedı. Türkiye İhracatçılar Meclısi'- nin (TİM) Mersin'de düzen- lenen bölge toplanüsında, Ak- denizli ihracatçılar, TİM Baş- kanı Okan Oğuz'a dış ticaret bakanlığı kurulması için "Baş- bakan'm yakasma yapç" dıyerek "Biz arkandayız" mesajını ver- diler. İhracatçılar. Irak pazannın ambargo nedeniyle kapanması- ndan da yakınarak, bu nedenle doğan yıllık kaybın 2 milyar dolar olduğunu vurguladılar. TİM Başkanı Okan Oğuz ise Irak pazannın kapab tutulma- sını "lüks" olarak yorumlaya- rak Akdenizli ihracatçılara "Irak pazannın acılması için ça- ba gösterelim" dive seslendi. Türkıye'nin durumunun Birleş- miş Milletler Şartı'nın 50. mad- desi kapsamına girdiğine dık- kat çeken Oğuz "Yani, Türkiye ambargodan zarar gören taraf olarak, ticaretini sürdürme hak- kma sahiptir" dedi. Okan Oğuz, Mersin'de yaptı- ğı konuşmada, sıyasi çıkarlar uğruna ekonomik çıkarlann fe- da edildığini savundu. Oğuz, "izlenen ekonomik po- litikalann yetersi/liği. oy kaygı- lan ve uygulamalann tu- tarsızlığı" nedenıvle ihracatın durakladıgını söyledı. Toplam ihracat artışının. 1993'te >üzde 1.5'te kalacağını belirten Oğuz, bu duraklama- nın gerekli tedbirler alınmadığı takdirde gerileme\e dönüşebi- leceğinedikkatçekti. Oğuz'un Kanuni benzetmesi Okan Oğuz, yıllık yüzde 20 seviyesinde ihracat artışı ger- çekleşen 1980-1987 dönemını "Kanuni Sultan Süleyman Dö- nemf'ne benzeterek "1987- 1993 arası 'Fetret Devri'ni yaş»- yoruz. İhracatımız o dönemi ha- tırlatırcasına sahipsiz kalmtştır. Acaba, önümüzdeki yılları iale' ekerek mi geçireceğiz? Eğer böyle gidecekse, Avrupa Birliği 3e gümrük birliği antlaşması da korkanz ki 'Karlofca Antlaş- ması'na dönüşecektir" dedi. Okan Oğuz. tutarlı bir dış ti- caret politıkası oluşturulması ve ihracata sahip çıkılması için dış ticaret bakanlığı kurulması- nı isteyerek hükümete şu talep- leri yöneltti: " • Enflasyonun tek haneli ra- kamlara indirilmesi umudu kay- bedildiğine göre enflasyon kay- bından korunma yollan devreye sokulmalı. bu çerçevede vergi- lendirmede 'enflasyon muhase- besf sistemine geçiimeli. • Adına 'reform' denilen yeni vergi tasarısı, son haliyle sadece büyük sermaye gruplarını kolla- maktadır. Bizler için ise 'Dağ Dünya ABD ile canlanacakEkonomi Servisi - OECD'nin 1994 yılına ilişkın değerlendir- mesinde. önümüzdeki yılda dünya ekonomisinde en önemli gelişmeyi ABD sağlayacak. Rapora göre 1994 yılında dün- ya ekonomisinin büyümesi yüzde 2.1 düzeyinde olacak. Bu rakam bu yıl yüzde 1.1'di. Araştırmada ABD ve îngjlte- re'nin ekonomik gelişiminin önümüzdeki yıl da süreceği ıd- dia edilirken, kıta Avrupası ve Japonya'nın içinde bulunduğu köklü ekonomik sorunlan aş- masının gerekliliğine dikkat çe- kildi. OECD ekonomistleri Batı Avrupa'nın, geçen yıl (büyük ölçüde Almanya'nın ekonomik veriminde meydana gelen yüz- de 1.5'lik düşüşten dolayı) yüz- de 0.2 gerileyen ekonomisinin 1994 yılında yüzde 1.5 büyüme sağlayacağını belirttiler. Sorun işsizlik Bununla beraber dünyanın ve özellikle Avrupa'nın sahip olduğu en önemli sorunun işsizlik olduğunu vurgu- layan uzmanlar. 1993 yılında Avrupa'da işgücünün yüzde 10.3'ü işsizken bu ra- kamın 1994'te yüzde 11.5'eçıkacağınıöne sürdü. Önümüzdeki yıl tüm dünyadâ işsiz ın- san sayısının 35 milyon olacağının belir- tildiği raporda, var olan çalışma kural- lannın bozulmasının. enflasyon düşürme Ihtiyatlı iyimserlik OECD'nin ekonomiye bakışı '95 OECDİIketert Büyümenin yıüık <kğişimi% Yı&k enflasyon Kavnak: OECD 3 4 3 1 2 3 4 8 2 4 S i t t f 2 S 1 1 î t programlan gibı uzun dönem çözüm ta- sanlannın kısa dönemde ülkelerin ekono- milerine zararlar verebileceği de belirtildi. Raporda Alman Merkez Bankası'nın faızleri enflasyona göre ayarlama politi- kası konusunda ısrarlı davranmasının Avrupa Döviz Kurlan Mekanızmasrna (ERM) dahil olan diğer ülkeleri 1994 yılında zor duruma sokabileceği belirtildi. OECD ekonomistleri. Almanya'nın 1994 yılında yüzde 4.1 olması beklenen yıllık enflasyon oranının yüksek düzeylerde kalmasının ERM içindeki diğer ülkelerin kredi politikalannı değiştirebileceği yoru- munu yaptı. OECD'nin değerlendirmesine göre ERM dışında kalan İngiltere 1994 yılında yüzde 2.9'luk bir büyüme yakalayacak. Bu oran geçen yıl yüzde 2 olmuştu. fare doğurmuşrur.' Adil olanı ya bütün kurumlarui aynı vergi yü- küne tabi tutulması ya da küçük ve orta büyüklükteki ihracatçı kuruluşlann kaybını telafi edici tedbirler alınmasıdır. • İhracatçılar, SSK, zorunlu tasarruf, Konut Fonu gibi bord- ro kesintisi yüklerinden muaf tu- tuhnalıdır. İşçi tazminatları ye- rine işsizlik sigortası' uygula- masına bir an önce geçilmelkür. • Hammadde, enerji, teleko- münikasyon, finansman mali- yetleri dünya fiyatları düzeyine çekilmelidir. • Gerçekçi kur potitikası uygulanması ve kur farkı gelirle- rinin vergi matrahından düşül- mesini istiyoruz. • Yeni teknoloji içeren çevTe- ye saygılı yatırımlar, düşük maliyetli kredilerle destekkn- meli. • Eximbank kredileri arttınlarak tüm ihracat sektör- lerine y ay gınlaştınlmalı." '1994 başarılı yıl olacak' Toplantıya katılan Hazıne ve Dış Ticaret Müsteşariığı yetki- hleri de ihracattakı durakİama- nın kasım ayından itibaren ter- sıne döndüğünü ve ihracatın son iki ayda hızlandığını. 1994- ün ise başanlı bir yıl olacağını söylediler. İhracat Genel Müdürü Bü- lent Şahinalp de ihracatçılara sağlanacak destekler hakkında bilgi vererek, 1994 için planla- dıklan çalışmalan şöyle sırala- dı: "•Pamuktaki pirim sistemi- nin diğer tanmsal ürünlere de yayguılaştırılması. • İhracata yönelik sektörlere dünya fiyatlarından enerji sağ- lanması. • Küçük ve orta boy işlet- melerin pazarlama faaliyetleri- nin yeniden düzenlenmesi ve dış pa/arlara açılmaları için ürerim aşamasında desteklenmesi. • Bilgi akışuun sağlanması için Hazine. İhracatçılar Meclisi ve ihracatçılar arasında bir net- vvork oluşturulması. • l çak taşımacdığmın yaygın hale getirilmesi. • Evimbank'ın finansman imkanlarının arttırılması. • Dış pazariardaki pazarla- ma faaliyetJerinde devlet deste- ğinin arttırılması." MIKRO DEVÇ TAYANÇ Yavuz Hırsızlar Su bulamayacağımı bile bile apartmana giriyorum ki kapıcımıza rastlıyorum: "Kaç ile kaç arasında verecek- sinizsuyu?" Adamcağız, yarı mahcup "Dün depo boşalmıştı. Bu- gun de hiç vermediler ki..." diyerek 'alışılmış' bültenini okuyor! Ardından, sanki dünyanın en olağan konusun- dan söz edercesine "Bu ay gene 108 bin lira su parası ödeyeceksiniz" buyuruyor... Sanırım, adamcağıza pek iyi bakmamış olacağım ki 'teselli mükafatı' verircesine ekliyor: "Gazetelere bakılacak olursa, gelecek aydan sonra su parası, elektrik gibi çarpacakmış..." 'Elektrik' lafını duyar duymaz, gün boyu dengede tut- maya çabaladığım sinirlerim boşalıveriyor. O sinirle, "Bu dönemin elektrik faturası hala gelmedi mi" diye sormak 'gafletine' düşüyorum. Kapıcımız, "Sormasan olmaz mıydı"dercesineacıya- rak bakıyor: "Gene AKTAŞ'tan geldiler. Elektrik paranızı hala ödememişsiniz. Adamı zor durdurdum. Saatinizi söküyordu..." "Elektriğe de su kaçtı" diye geçiriyorum içimden ve AKTAŞ denilen toplumsal vaka'yı başımıza dert eden özelleştirmenin adını hayırla' anıp, kapıcıyı yanıtlıyo- rum "Yahu, biz bunlara, gelmemiş faturaları için, üstelik de cezasıyla, çatır çatır para ödedik. Hem de bir ay ol- du..." Kapıcı, kölesini koruyan derebeyi hoşnutluğuyla geri- nip "Bilmezmiyim..."diyor. Kendimi savunurcasına, "Ödenti belgemin tıpkı bash mını vereyim de saatin uzerine as " diye yanıtlayıp posta kutuma yöneliyorum. Posta kutusundan çıka çıka PTT faturası çıkıyor... Ba- sın indirimine karşın mılyona yaklaşan bir rakam var üzerinde. Bir dolu şehirlerarası, ne anlama geldiğini kestiremediğim 'yazcJırmalı' görüşme bedelleri... Daha- sı, gün boyu Gazete'de elimin altındaki telefon durma- dan çalıştığından, eve geldiğimde çevirmekten de, aç- maktan da nefret ettiğim şehir içı görüşmelere ilişkin hatırı sayılır' bir rakam... Suratım oldukça ilginç bir şekle bürünmüş oimalı ki kapıcım gene lafa giriyor: "Biliyor musunuz; buradan karşı tarafı aradığınızda da konuştuğunuz süreye göre şehirlerarası tarifesi uygulanıyormuş..." "Biliyorumü!" diye yanıtlarken, bir yandan da posta kutumun boşluğunda, boşu boşuna ayrıntı faturamı arı- yorum. PTT, T'sinın ozelleştirilmesiyle o denli 'meşgul' oimalı ki, dört beş aydır ayrıntı faturası gibi bir 'ayrıntı' ile uğraşmaya 'zahmet' etmiyor... Her ay düzenli ödediğim apartman aidatı', otopark düzenlemesi, bahçenınçıçeklendirilmesi, merdivendu- varlarının boyanması gibi son derece önceliklı" işlere harcandığından, ödenek ayrılamayan ve bu yüzden de bakımı yapılamayan asansör gene bozuk. Umarsızca, 102 basamak yükseklikteki evime 'tırmanmak' için mer- divenlere yöneliyorum. Yolum uzun ya, bir yandan da düşünüyorum. "Kulla- namadığım suya zam gelıyor ve ben ödemek zorunda- yım. Ödediğim elektrığim kesilıyor ve AKTAŞ nam 'va- ka' zorla ödediğim paranın ödenmediği 'zoruyla' saati almaya kalkışıyor. Evde görüşme yapacak kadar kalma- mama, hatta evden görüşme yapmaktan nefret etmeme karşın, telefon faturam kabardıkça kabarıyor. Ustelik de her ay bedelini' ödemek zorunda bırakıldığım ayrıntı fa- turam gelmiyor (hoş, geldiği zamanlarda da nereyle ne kadar süre görüştüğüm belirtilmiyorya..) Soluk soluğa kapıya ulaştığımda, bendenizde sinir minir hak getire! O durumda kendimi koltuğa atıp, soluğumun kesildiği yerde kalan düşüncelerimi sürdürüyorum. Suya zam isteyen kim? Belediye... Yapan kim İSKİ ve de belediye.. Trilyonlara ulaşan kaçak kullanım bedel- lerini odettıremeyen' kim? Belediye ve de İSKİ... Yol- suzlukları ayyuka' çıkıp da yargılanan kim? Gene aynı- ları! Yasadışı olduğu yargı organlarınca saptanan, en yök- sek yargı kurumunun onayıyla Anadolu Yakası'ndan 'te- mizlenmesi' an sorunu konumuna gelen kim? AKTAŞ vaka'sı! T'sinin özelleştirileceğı 'masalları' ile kamuoyu uyutu- lurken, 1993'ün en yüksek zammını yapan, aynı kenti iki ayrı koda bolme uyanıklığı'yla 'çaktırmadan' Anadolu ve Rumeli yakalarını 'farklı kentler' konumuna düşüren kim? PTT! "Ödeyende kabahat" diye geçiriyorum içimden uta- narak.. Sonra utancımı yan cebıme koyup ekliyorum "Ödemeyenlere helal olsun!" Ana fikir Ev sahipleri 'bastırılmayı' kabullendikçe, ya- vuz hırsızların sayısı hızla artar. Ana fikrin ana fikri: Yavuz hırsızlar çoğala çoğala, öy- lesıne önemli konumlara, 'mevkilere' yükselebılirler ki yavuz' ve de 'hırsız' olmamak ayıp sayılabilinir. iş bu kerteye geldiğinde de, ev sahipleri için iş işten geçmiş olacaktır. Protestolu senetler yüzde 23 artb ANKARA (AA) - Bu yılın ilk 11 a>ında geçen yılın aynı dö- nemine göre protestolu senetlerin tutan yüzde 35.8oranında ar- tarken protestolu senetlerin sayısında yüzde 23 oranında azalma oldu. Merkez Bankası verilerine göre. bu > ıl ocak-kasım döneminde 12 trilyon 528 milvar 261 milyarlık 484 bin 60 senet ödenmeye- rek protesto edildi. Kasım ayı Öte yandan bu yıl kasım ayında ödenmeverek protesto gören senet sayısı 60 bin 514, tutan da 1 trilyon 779 mil>ar 233 milyon lira düzeyinde gerçekleşti. Geçen yıl kasım ayında ise 943 milyar 451 milyon liralık 66 bin 405 senet protesto edilmişti. Protestolu senetler (milyon TL) Aylar Ocak Şubat Mart Nısan Mayıs Hazıran Temmuz Ağustos Eylül Ekim Kasım Arahk Ocak-Kasım G. Toplam Adet 50410 44978 49.069 54.482 54403 57 428 65190 60.285 61814 65.723 66.405 • 72303 630.187 702.490 1992 Tutar 736525 600.244 678.485 765.860 772.208 969283 954 898 876.649 946.041 978.278 943451 1145.066 9.221.922 10.366.998 Adet 33.399 29.407 38.969 38.957 37.020 43.837 48600 47.442 53.311 52.604 60.514 - 484.060 - 1893 Tutar 765.814 619774 867.935 940.99» 982.797 1.108753 1.272720 1.233079 1.513404 1.443753 1.779.233 _ 12.528.261 -
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear