14 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 16 ARAUK1993 PERŞEMBE 12 DIZIYAZI TC Dışişleri Bakanhğı 'run Struma ile Ugiti arşiv çahşması istenüne verdiğiyantt: " önemi dolaymyla Bakanlık arşivlerinde görevli personelimiz tarafmdan bu kortuda mevcut dosyalar üzerinde yapılan ayrmtüı bir inceleme sonncunda ilgide kayıtlı yazılannda sözügeçen Struma gemisiyle ilgili hiçbir belge ya da bilgiye rastlanmamışUr. Sanh Topçuoğlu Elçi Arşiv ve Ulaştvma Dairesi Başkanı îngiltere baskı yapmasa, Istanbul 769 Yahudi sığınmacıyı kucaklamaya hazırdı Tek lokmasım paylaşan Türkler Struma olayının iç yüzünü ortaya koyabil- mek için Nazi zulmünden kaçan Yahudilere karşı ilgili devletlerin o günJerdeki tutumlanna da değinmek gerekiyor. Kuşkusuz, bu ilgiü devletlerin başında Türki- ye Cumhuriyeti gelmektedir. Tfirkiye: Yahudilerin sığmağı A lmanya'da Hitkr ve "şerikTerinin ikti- dan ele alması ve baa Avrupa ülkelerinin de onlann izinden yürümeye başlamasıy- la ortaya çıkan karanlık dönemde Türkiye, Av- rupa ve Ortadoğu'da Yahudiler için sığınabile- cekleri, güvence içinde yaşayabilecekleri hemen hemen tek ülke olmuştur. Öte yandan Avrupa ülkelerinden Almanlann elinden kaçabilmeyi başaran Yahudilerin Filistin'e ulaşabilmelerini sağlayan ûlke de yine Türkiye'dir. Bu gerçeği somut bilgi ve belgelerle vurgula- mamız büyük önem taşıyor. önce şunu belirtelim: Nazilerin elinden kaça- rak Türkiye'ye sığınan ve Türkiye'de yaşam ve mesleklerini sürdüren bilim ve sanat adamlan- nın sayısı, 12O2'dir (AVRAM GALANTt, 'Türkler ve Yahudiler - Tarihi, Siyasi, Tetkik"; 2. basım, İstanbul. 1947, sa>fa 136) Sahte pasaportlar f l ok çarpıa bir uygulama ise Avrupa'daki ^ Türk konsoloslannın Yahudileri Nazi 3 toplama kamplanndan kurtarmak için onlara sahte olarak Türk pasaportu vermiş ol- malandır Vivana Başkonsolosu tsmail Hakkı Okday (ŞEFl'K OKDAY: "Osmanh'dan Cum- huriyet'e Padişah Yaveri iki Sadrazam Oğlu An- latıyor"; İstanbul, 1988, sayfa 128), Marsilya Konsolosu Necdet Kent (ÇETİN YETKİN: "Tûrkiye'nin Devlet Yaşamında Yahudiler"; İstanbul, 1992, sayfa 85) ve Rodos Konsolosu Selahattm Ülkümen (aynı yerde, sayfa 84) bu kurtancüann adlan bilinenlerindendir. Hatta bu konsoloslardan Selahattin Ülkümen'e, Ya- hudileri Alman Toplama Kamplanna yollan- maktan sahte Türk pasaportu vererek kur- tarmış olmasından dolayı İsrail tarafmdan 1990'da "Uluslararası Dürüstlük ve İnsanlık ödülü" verilmiş bulunuyor (Milliyet, 23 Hazi- ran 1990). Öte yandan STANFORD J. SHAW'un da "The Jews of the Ottoman Empire and the Tur- kish RepuMk" (Osmanh İmparatorluğu ve Türkiye Cumhuriyeti Yahudileri) adlı son kita- bında da Struma olayından söz ederken, belirt- tiği üzere Türkiye, Avrupa ülkelerinden Nazile- rin elinden kaçabilen Yahudiler'e Filistin'e Türkiye üzerinden gidebilmeleri için birçok ko- laylıklar sağlamaktaydı (New York University Press, 1991, sayfa 257). Vizesizkaçanlar T ûrkiye'nin bu konudaki tutumunu bel- geleyecek önemli bir kaynak İsrail Sa- vunma Bakanlığı'nca Ibranice olarak yayımlanan ve yazan ZEEV VANİA HA- DARİ olan "Herşeye Rağmen, İstanbul 1942- 1945" adh kitapür. Prof. Hadari. kıtabının 67-68. sayfalannda. Eylül 1939'dan 1944'ünso- nuna değin "gayri resmi olarak", başka bir de- yişle vize almaksızın (illegal-yasadışı yollardan) Türkiye'den geçerek Filistin'e ulaşan Yahudile- rin sayısının ve bu kaçışlan sağlayan örgütlerin bir dökümünü yapmış bulunuyor. Balkan Yahudileri Boğazlar'dan kaçü V erilen bılgilerden, bu tarihler arasında Karadenizde limaru olan Balkan ülkele- rinden 40 geminin Boğazlar'dan geçerek toplam 21 bin 897 Yahudi'yi Filistin'e ulaştır- mış olduğunu öğreniyoruz. Bu Yahudiler, Bul- garistan, Slovakya, Polonya, Macaristan, Yu- nanistan ve Romanya'dan kaçan mültecilerdi. Kitapta, aynca bu kaçışlan gerçekleştiren ör- gütler, sağlanan gemi ve kaçan üısan sayısıyla ilgili yandaki tabloda yer aüyor Belirttiğimiz gibi bu sayılar, illegal olarak Is- tanbul'a gelen ve Filistin'e geçirilen Yahudilerle ilgili. Bu 21 bin 897 toplam sayısına, yasal ola- rak vize alarak gelmiş olanlan da eklemek gere- kiyor. Türkiye, bu kadarla da yetinmiş degil. "Uy- gar" denilen Batılı ülkeler Nazi vahşetine du- yarsız kalırken. ülkelerinin kapılannı ölümden kaçan bu insanlann yüzlerine kapatırken ve İn- giltere ve müttefıkleri Yahudilerin Filistin'e geçmelerini engellememiz için bize baskı yapar- ken, Türkiye, Türk bayrağını taşıyan gemileriy- le de bu kaçışa yardıma olmuştur. Bu yüzden de "kimliği meçhul" denizaltılarca batınlan Türk gemileri de bulunmaktadır. Bunlann ba- şında da 1944 yılının ağustos ayında batınlan Mefkûre gelir. Türk halkı ekmek bulamazken... Z kinci Dünya Savaşı yıllannın, Türk halkı I için yokluk ve açlık yıllan olduğu çabuk I unutuldu. Halkımızın, hele o dönemde başlıca gıdası olan ekmeği ele alarak kısaca anı- Gan'na giren her trenle yüzlerce Yahudi getirdi. İstanbul Yahudilerinin bir ksmı bunlara yardım etmek için Sirkeci Garı'nda toplanırdı. Biz genç- lere de haber veriürdi. Koşar, bunları alır, gitmek istedikleri adreslere götürür, onlara vardımcı olurduk. Hiçbir zaman Türk yetkililerinin her- hangi bir engeUemesi ile karşılaşmadık." İkinci Dünya Savaşı sırasır da Türkiye'de gö- rev yapan Amerikalı üplomat IRA A. HIRSCHMANN. New York'ta 1946'da ya- yımlanan "Life Line To A Promised Land" (Va- adedilmiş Bir Ülkeye Hayat Yolu) adlı kita- bında önce; "1941'den beri BulgarisUn'dan Türkiye'ye trenle kaçtş yolu teknik olarak açıktı. Ancak trenierinin tümüyle Yahudiler tarafından doldu- nılmaması için Türkiye, Mihver Devletleri'nin (Almanya ve müttefikterinin) peyki olan her ülke 44-45). Ne var ki Hirschmann. yalnız bu yolla vize ile T'irkiye'ye kabul edilen Yahudilerin sayısını az bularak Türkiye'yi eleştiriyor. Bu arada Stru- ma'daki 769 mülteciyi Filistin'e kabul etmeyen Ingiltere'nin bu karannın bir gerekçesi olarak bu kadar insana yiyecek bulunamayacağjnı öne sürmüş olduğunu unutuveriyor (GEROLD FRANK: "The Deed" -Eylem-; New York, 1963, sayfa 110).Ekmekten, yiyecekten söz et- tik. Yeri gelmişken şunu ekleyelim: Motorla yiyecek yardımı S truma, Türk karasulanna girdiğinde İstanbul Yahudi Cemaati. yolculara bir motorla yardım olarak yiyecek göndere- cekti. 769 yolcu ve gemi çabşanlan için istanbul truma'nın limanında demirlediği İstanbul, 1941 kı- şında İkinci Dünya Savaşı'nın tüm acımasızlığını, savaşa girmemiş olmasına karşın, yaşıyordu. Kentte ekmek karneye bağlanmıştı ve sıkıntısı çekiliyordu. Ama, gene de geleneksel Türk konukseverliğinden ödün vermiyor ve dünyanın Avrupa'nın Nazi çizmeleri altmda ezilen ülkelerinden kaçan on binlerce Yahudi'yi, tüm tehditlere karşın, bağnna basmaktan gerikalmıyordu... A vrupa'daki Türk konsolosluklan, Yahudileri Nazi toplama kamplanndan kurtarabilmek için ellerinden gelen her çareye başvuru- yor, hatta sahte pasaport vermekten bile çekinmiyprlardı. Rodos Konsolosu Se- lahattin Ülkümen'e, savaşın bitiminden 45 yıl sonra, 1990'da verilen "Uluslara- rası Dürüstlük ve İnsanlık Ödülü" aslında, savaş dönemi Avrupası'ndaki tüm Türk konsolosluklanna sunulmuş bir armağan anlamını taşıyordu. o c ç g , nangeml, kaçan Insansoyısı Struma yolculanndan bir grup mutlu günlerinde. - - • • örgüt Gayriresmi liticaEnsîitüsü Betar ve Etsel Grupları Betar ve Etset grupiarından uzaklaşferılan ve gemi acenteieri tie işbirliğı yapanlar Bulgaristan'dan Baruh Konfino (Bunlar içinde 12.12.1940ta Marmara'da batan Salvador'un 220 yolcusu bulunmaktadır) ^urper Özel kuruluşlar Gemi sayısı 14 4 4 6 3 9 Insan sayısı 7.482 4 748 2654 2.353 3.651 1.009 m toate îrüreprmiî mgazete başlıkları SITUATIE JURIDICÂ HDE PtEACü UN EVREU?' EVREILOR DIN ROMÂNIA . I TESTlît DECSETUİÜI LECE Bütün işyerierinde Yahudilerin işine son veriliyor. Romanya'daki Yahudilerin hukuki durumlan. Bir Yahudi nereye gidebilir? msatalım: 21 Şubat 1941: Ekmeğe % 15 çavdar kaulma- sı kararlaştınldı. 6 Haziran 1941: Bu oran %20'ye çıkanldı ve %30 arpa katılması öngörüldü. 13 Ocak 1942: Ekmek vesikaya bağlandı. 7 yaşına kadar olan çocuklara günde 187.5, bu yaştan büyüklere 375 gram ekmek verildi. 2 Mart 1942: Artık ekmek ununa %25 mısır unu da katılacaktı. 13 Nisan 1942: Ekmeğe bakla da katılması uygulamasına geçüdi. Biz yine Hein Ziffer'i dinleyelim: "Savaş sırasında Avrupa'dan gelen ve Sirkeci için -Macaristan. Romanya, Bulgaristan- hafta- Lİk 60'ar kjşiiik bir sınırlama getirmişti" (sayfa 32). Türk Dışişleri^nin belgesi H irschmann, daha sonra 3 Mart 1944'te Türk Dışişleri Bakanlığı'nda. Türkiye"- nin Balkan ülkelennde bulunan Türk Konsolosluklanna gönderdiği yaayı görüp okuduğunu, bunda her ülkeden haftada 9 aile + her 10 günde bir 140 çocuk ve 10 yetişkin Yahudiye Türkiye'ye gelebilmesi için vize veril- mesinin yaalı olduğunu belirtiyor (sayfa Yahudileri ancak 30 ekmek bulup gönderebil- mişlerdi!.. (Arsene, 82) Ve Struma İstanbul'da kaldığı 70 gün boyun- ca Türk hükumeti. ilgili tüm ülkelere başvura- rak bu insanlann kabul edilmelerini istedi, İn- giltere ile görüşmelerde bulunarak Filistin'e alı- nmalan için çaba gösterdi, hatta eğer İngiltere daha sonra bu izni verecekse Türkiye'de karaya çıkanlacaklannı da bildirdi (Frank, sayfa 110). Ve 70 gün süreyle Türk Kıalay'ı bu insanla- nn gereksinmelerini karşıladı. YARIN: Naılımden İnglllz faşlzmlne İLAN T.C. MUSTAFAKEMALPAŞA ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ EsasNo: 1993/103 Davaa Orman Genel Müdüriüğü'neizafeten M.K.Paşa Onnan tşletme Müdürlüğü vekili tarafmdan davah Ali Temiz aleyhine açılan aîacak davasının yapılan vargıJaması sırastnda Göksun Cad. No: 8 Andıran-Kahramanmaraş'ta ikamet etmekte iken adresi meçbulde kalan ve tüm aramalara rağmen adresi tespit edilemeyen davab Ali Temiz'e ilanen tebligat yapılmastna karar venldiğinden, davah Ali Temiz'in 17.2.1994 gûnü saal 9.20'de yapılacak olan duruşmada ha- zır bulunması veya kendısini bir vekille temsil etünnesi, aksi takdirde yargılamanın yokluğunda yapılarak hüküm verileceği hususu daveti- ye yerine kaim olmak üzere ilanen tebliğ olunur. Basın: 53178 • ŞANLIURFA 2.İCRA MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN ÖDEME EMRtNtN tLANEN TEBLlĞt 1993/1665 Alacaklı: Yahya Gürdal, Ş.Urfa Borçlu: Ekrem Âksan, Ş.Urfa Borç: 260.000.000-TL. veicramas. Yukanda belirtilen borçtan dolavı ış bu ödeme emnnın ilanen teb- liği tarihinden itibaren 20 gün içinde ödemeniz, İlK'nun 74. maddesi gereğince raal beyanında bulunmanız, bulunmadığınız takdirde TCK.'nun 337. maddesi gereğince hapis ile tecave olunacağınız, 20 gün içensinde senet hakkmdakı ımzanuı size ait olmaması halinde aynca ve açıkça Jcra Tetkik Mercii Hâkimliğine müracaat etmeniz. aksi takdirde imzanın size ait olacağı, senet kambıyo niteliğıne haiz değilse, yine tcra Tetkik Mercii Hâkimlığı'ne müracaat etmeniz, et- mediğiniz takdirde hakkınızdaki icra takibinin kesınleşeceği ve cebri icra yoluna gıdileceği tebliğ olunur. 1.11.1993 Basın: 53243 İLAN KOCAELİ 3. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ HÂKİMLİĞİ'NDEN DosyaNo: 993,650 Davaa Münire Günicen vekili Av. Oğuz Ann ve Av. Selarni Çetin tarafmdan mahkememize açılan gaiplik davasının verilen ara karan uyannca; İzmit Çukurbağ Mahallesi. cilt 003/04, sayfa 25, kütük sıra no: 316'da kayıtlı 1336 doğ. Ali ve Hayriye'den olma Münire Günicen eşi Hilmi Günıcen'in 16.8.1992 tarihinde Izmit eski İstanbul yolu üzerin- de Üçtepeler köyü ile tshakçılar köyü arasında eşek meydanı olarak tabir edilen ormanlık alanda bir pıknik gezmesi sırasında kayboldu- ğunu, bugüne kadar hiçbir haber alınamadığını, gaıpliğine karar ve- nlmesı talep edıldiğinden Hilmi Günicen'in hayat ve mematı hakkın- da bilgısi olanlann bir sene içinde Kocaelı 3. Asliye Hukuk Mahke- mesi'nin 993/650 esas sayıh dava dosyasına müracaatlan ilan olunur. Basın: 53193 ANKARA NOTLARI MUSTAFA EKMEKÇİ Nurettin Sözen'le Söyleşi: (12) Yalan Çuvalları!Biz gazeteciler, dediklerimız çıktığı, yazdıklarımız ger- cekleştiği zaman çok seviniriz. Yazdıklarımız yalan çıkar- sa, işte o zaman hiç oralı olmayız. Olayın ne yapılıp edilip, unutulmasını isteriz. Böyle genelleştiriyorum, başta ken- dim sevmem yazdıklarımın yalan çıkmasını, dediklerimin tutmamasını. Bir de yazdıklarım tuttu, gerçekleşti mi keyfi- me diyecek olmaz. Günlerdir, istanbul Belediye Başkanı Nurettin Sözen le söyleşileri yazıyorum: - Sana ne kardeşim Nurettin Sözen 'den? İstanbul gazete- cisi misin? Sevmiyoruz işte Sözen'i, düşürmek istiyoruz, zorla mı tutacaksın adamı? Medyanın basını böyle diyor, böyle düşünüyor. Daha doğrusu, basın dedin mi, patronundan ayrı düşünmüyor, düşünemiyor ki! Sıkı mı, domuz eti üstüne biri bir yazı yaz- sın da görelim. Ertesı sabah zılgıtı yediğini görür. 1989 yerel seçimlerı öncesınde, gazetelerin yüzde 99'u, istanbul'da seçimleri Bedrettin Dalan ın kazanacağını ya- zıyordu. Bir-iki yazar, -Nurettin Sözen'in kazanabileceğini yazdı. Bunlardan biri de bendim. 23 Mart 1989 günü çıkan "Üç Gün Kaldı Bayrama..."başlıkh "Ankara Nof/ar/"nın so- nu şöyle bttiyordu: "İstanbul SHP adayı Nurettin Sözen'i, Seiçuk Erez'/n bir yazısında okudum. İstanbul'da olsam oyumu ona verir- dim." Nurettin Sözen'i tanımıyorum hiç. Yazının girişi de şöyle: "Seçimlere bugünle üç gün kaldı. Seçim öncesi son 'An- kara Notları'm yazıyorum. Edindiğim izlenim, bu seçimle* rin 1973 seçimlerine benzeyeceği... Seçimlerin ANAP için büyük yenilgiyle sonuçlanmaslh- da, Hacı Turgut Bey'in payı çok büyük. SHP gelmiyor ger- çekte, getiriliyor. SHP'den, DYP'den çok halk sıkıştırıyor. Herkeste artık bıçak kemiğe dayanmış gibi. Hacı Turgut Bey, halk çoğunluğunun gozunde inandırıcılığını tümüyle yitirmiş durumda. Devlet adamlığı konusunda, zaten Hacı Turgut Bey'e kimsecikler olumlu bakmıyordu..." O yazıda, Hacı Tö'ye de, Dalan'a da demediğimı bırak- mamışım. Hacı Tö, Dalan'ı seymiyor. Biliyor ki, Dalan ken- dine çalışıyor. Ama, PİAR'lı, SİAR'lı araştırmacılar, yapnk- ları araştırma sonunda, "Dalan yüzde 757e geliyor!" demişler. ANAP'ın sonu, Hacı Tö'nün de sonu olacak. Ne yapsın, Dalan'a sarılıyor, seçimi geçirinceye dek. Dalan seçimde yenılince de hemen o gün bırakb. "Uyumkent"\n yıkımı olayı, Dalan döneminde de vardı, ama Dalan, "medya"y\ gücendirmemek için uyuttu, gör- mezden geldi, Yüksek Denetleme Kurulu'nun kararlannı. Sözen öyle yapmadı. Turgut özal'ın, komutanların San- yer'deki Boğaz'ı çirkinleştıren konutlarını yıktı. Bunlardan ünlülerini bir bir yayımladım. Çıt çıkt mı? Elbette, bana da kızıyorlardırya, asıl öfkeleri Sözen'eydi. Vehbi Koç'un kızı bıle, ANAP'a, Sözen'e öfkesinden gitti. Nejat Eczactbaşı Sözen'e öfkeliydı. Halk için çalışanı "medya' sevmıyordu. Aydın Gün, Nejat Eczacıbaşı'ylaça- lışıyordu. Filiz Ali'nin ayrılmasından sonra, Sözen istanbul Festivali'ne katkıda bulunması için Aydın Gün'ü çağırdı. Aydın Gün, Eczacıbaşı'ndan ızin istediğinde, Eczacıbaşı, Aydın Gün'e demediğıni komadı. Belediyeye yardım eder- se, hemen ayrılması gerekırdı! Medyanın köşe yazarlan "Uyumkent" arpalığı elden gıttikten sonra, tam karşıya geçmişlerdi. Aaah, nerdeydi Dalan, neydi o günler? Gece- kondular açmış, susuzmuş, yolsuzmuş, umurunda mı "amigo "nun? Yazıp çizdikleri de baştan sona yalan! Birkaç örnekvereyim: İstanbul'a Nurettin Sözen'in yerine, Amerika'daki Dünya Bankası İkinci Başkanı Atilla Karaosmanoğlu'nu önerdiğini yazdı biri, yalandı. Ismet.Paşa, sağlığında "Yalanları tekzip etmeye yetişemiyorum!" derdi. Hayri Kozakçtoğlu'nun ls^' J tanbul'a SHP'den belediye başkan adayı gösterıleceğini yazdılar. Her çevreden yalanlandı. Bunlann yaptığı gazete- cilik mi, medya hacıyatmazlığı mı? Yalan çuvalları sizi! Bunlar doğruları da saptırırlar. Doğruları yalanlayıverirler. Yalan mı? Nurettin Sözen'i bir tutuklatabilseler, muratlarına ere- ceklerdı ya, olmadı. Şımdi, davanın seçimlere dek uzama- sına mı umut bağladılar ne? Dalan, mılletvekıli oldu, açıla- cak davalardan yırttı. • • • "Nurettin Sözen'le Söyleşi"\er dolayısıyla, birçok olaya eğilemedim "Ankara Notları"nda. Abidin Dinoyu yazmak isterdim. Paris'te ölen Abidin Dino, cumartesi günü Bebek Camisi'nden kaldırılarak Aşiyan Mezarlığı'nda toprağa ve- rilecek.Sevgili Dino, 10.12.1986daimzalayıpverdiğiçizgi- sine "DostEkmekçi'ye"d'\yeyazrmş. Abidin Dino'yu yitırme gibi acı bir haberin yanında, kı- vanç verıci haberler de geldi. Azlz Nesin'in, Almanya'da Uluslararası İnsan Hakları Ligi'nin verdiği büyük ödülü al- ması, sevindiricı. Mahmut Makalın yaşamöyküsü ile Köy Enstitüleri konusunda çekilen birfilm, Brüksel'de, Mahmut Makal ile basına gösterildi. Mahmut. Brüksel'den, Inci ile Doğan özgüden den selam getirdi. Kuzey Kıbrıs'ta yapılan seçimler sonucunda, şimdiye değin Türkiye'de "medya"nın büyük ölçüde dışladığı, gör- mezden geldiği Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP), iktidaror- tağı oluyor. 1990'da seçim sonuçla'rını boykot ederek, Meclis'ten çekilen özker özgür ile arkadaşları, üç yıllık aradan sonra, Meclıs sandalyelerine, bu arada bakanlık koltuklarına oturmaya hazırlanıyorlar. özker Özgür ile ar- kadaşlarının savaşımlarını, yıllardıryakından izledim, yaz- dım. Kıbrıs sorununun çözümünde, CTP'nin katkısının büyük olacağına inanıyorum. Balkan Gazetecileri Konfederasyonu'nun, "Başkanlık Konseyi"toplantısı Ankara da yapıldı, iki gün sürdü. ÇGD'- nin kurucuları arasında bulunduğu Balkan Gazeteciler Konfederasyonu'nun, basın özgürlüğünün geliştirilmesi yolunda çalışmalar yapacağına inanıyorum... BULMACA 1 2 3SOLDAN SAĞA: 1/ Lokanta. gazino gibi yerlerde ödenecek tutar ya da bu tutan gösteren hesap pusulası. 2/ Par- laklığı gecici olarak arta- rak patlayan yüdız... Yapraklan salata gjbi ye- nen kokulu bir bitki. 3/ Borç ödeme... Hayvanın bir yanındaki yük. 4/ To- humlanndan kandilyağı. çiçekierinden san boya çıkanlan otsu bir bitki. 5/ Eski bir siyasal partinin simgesi... Uzaklık işareti..._ Gü- müş. 6/ Tevfik Fikret'in, İstan- bul'a lanetler yağdırdığı ünlü şü- ri... "'Budünvadabir—'ye/Yanar içim göynür özümfYigt iken ölen- lere/Gök ekini biçmiş gjbi" (Yu- nus Emre). 7/ Toplanma... Yan memnunluk belirten bir ünlem. 8/ Bir sanat yapıtında işlenen konu... Bir devletin başka bir devlete yap- tığı bildiri. 9/ Bir tür küçük man- yat ağı. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Koku ve duman çıkarmadan, büyük bir ısı vererek yanan kömürcinsi. 2/ Bir nota... Klavyeli bircalgı. 3/ Birçeşit sinek... Yüz, çehre. 4/ Konuşulan asıl konu... Bir yağış şekli. 5/ Bir ili- miz. 6/ Müstahkem yer... İtalya'da bir yanardağ. 7/ Bir şeyi anımsamak için yazılan kısa yaa... Nazi partisinin askeri poüs örgütünü simgeleyen harfler... Yahya Kemal'in hece ölçüsüyle yazdıgı tek şiiri. 8/ Küçük ispirto ocağı. 9/ '"Ya bister-i kemhâ- da ya virânedecanver/Çün— ü geda hâke beraber girecektir" (Ziya Paşa)... Bir yapıt yaahrken başvurulan kaynak.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear