25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURIYET 3OCAK1993PAZAR OLAYLAR VE GORUŞLER Hk Medis'tengünümüzemilletvekilliğiMilietvekılliği, bir kez seçilme ile olağanüstü olanaklann, ayncalıklı birdurum ya da konumun yaşam süresince kazanılmasına yol açan bir araç niteliğine dönüşmemelidir. OSMAN ALPAY KAYNAK Emekli Hakim Albay K amuoyunun yabancı olmadığı bir konu, ge- çen haftalann günde- mınde ılk sıralara yer- Ieştı Mılletvekıllenne, çalışanlann bağımlı ol- duklan emeklılık koşullan aranmaksı- zın bu olanağı sağlayan ve "Kıyak Emeklılık adı venlen yasa TBMM'de kabul edıldı Bu konudakı haberlerde, Anayasa Mahkemesfnın daha once aynı konuda çıkanlan yasayı ıptal et- mesı olasılığı karşısında bütün sıyasal gruplann uzlaşmasıyla 'yedek bir ya- sa' çıkanldığı, böylece Anayasa Mah- kemesı bu konudakı yasayı ıptal etse bıle mılletvekıllennın aynı olanaklan elde etmelen hakkının sağlandığı, ya- sanın TBMM ae bir olup-bıttı ıle ve mılletvekıllennın çoğunun dahı anla- yamadıklan bir düzenleme sonucun- da, genel kurulda üzennde konuşma yapılmadan hızJa geçınldığı belırtılı- yordu Karşıt görüşte olan sayın rrulletve- kıllennden bınsı "olaym tartışılma- dan, haarlıksız bir şekılde genel kurul- dan geçınldığını, bu ışlem sırasında da anayasa ve ıçtüzük duzenlemelenne aykın davranıldığmı" soyluyordu(l) Bunu ızleyen gunlerde cumhurbaşka- nının yasayı veto etmesı olasılığından soz edılıyor, yasanın ıçenğıne katılma- yan başka bir mılletvekılı "kıyak emeklılık konusunda partı aynmı ol- maksızın bötun mılJetvekıllennın bir araya gekhklennı ve Çankaya'ya da 'veto edersen pariamento desteğını kaybedersm' anlamında mesaj gönde- rerek korkuttuklannı, yasanın üçüncu kez bu yöntemle çıkanldığını, cum- hurbaşkanınm dırenemedığını. bun- dan sonra da dırenmesının zor oldu- ğunu" çok dıkkate değer bir anlatımla one suruyordu (2) Bu açıklamalardan, mılletvekıllen- nın bir bölumunun yasayı ve uygula- nan yöntemı benımsemedıklen ancak cngel olamadıklan anlaşılmaktadır Sıyasal partı onderlennın ıse bu konu- dakı göruşlen kamuoyuna yansıma- mıştır Konuşmalar, açıklamalar sürdüğü sırada, bir bölüm mıfletvekılının Mec- lıs"te çığköfte partısı haben basında yer aldı. Bılındığı gıbı, ulus temsılcıle- nnın çeşıtlı konulardakı davranışlan zaman zaman basına yansımakta. ka- muoyunun ılgısını çekmekte ve bazı mılletvekıllen bu turden yayınlarla parlamentonun saygınlığına zarar ve- nldığı savıru ortaya atmaktadırlar Bu olayda da böyle oldu Bırkaç gûn once TBMM butçesı göruşülurken bazı mılletvekıllen. sözunu ettığımız haber ve yayınlarla pariamento sa\gınlığının ayaklar altma alındığını, kendılennı halkın gozunden duşürmek ıçın bası- nın kasıth davrandığını belırtmışler- dır Gecırdığımız bunca deneyımden sonra, bu ulkede yaşayan ınsanlar de- mokrasının büyük erdemını ve yarar- lannı, parlamentonun yuce yennı ve ışlevını çok ıyı bılmektedırler Basın da bunun btlıncındedır çeşıtlı guçluklere ve tehlıkelere karşın bu uğurda uğraş vermıştır ve vermeyı de sürdurmekte- dır Olay, basının kamuoyunu bılgı- lendınp ülke sorunlanna ılışkın eleştın hakkını yasal sınırlar ıçınde kuilanma- sından ıbaretür Aslında, basındakı bazı olumsuzdavranışlar vegelışmeler basın tarafındaneleştınlmektedır Ay- nca pariamento ve mılletvekıllen ıle ılgılı çeşıtlı konularda -yukandakı or- neklerde de gorülduğu gıbı- doğrudan doğruya mılletvekıllennce gayet sert eleştınler yapılabılmektedır Bu ne- denle. basın tarafından parlamento- nun saygınlığına kasten zarar venldığı yolundakı göruşlenn kabul edılebıbr bir yanı yoktur Sadece basının değıl, butün seçmenlenn, yurttaşlann bu ko- nularda duşuncelennı açıklama, eleş- tınlerde bulunma görev ve iorumJu- luklan vardır Unutmamak gerekır kı parlamento- nun saygmlığı ulusun saygınlığı ıle oz- deştır Kımsenın bu yuce kuruma saldırması, zarar vermesı duşünüle- mez Doğallıkla. pariamento saygjnlı- ğının korunmasında en büyük gorev onun uyelenne duşer Seçmenlennın guvenını kazanıp son derece onur \ en- cı bır gorev üstlenen, yurttaşlar adına ulkeyı yonetıp hızmet verme yükum- lüluğü altına gıren sayın uyelenn bu- tün davranışlannda çok dıkkatlı ve özenlı olmalan zorunludur Ülkenın buyük güçlukler, sorunlarla boğuştu- ğu donemlerde ozenlı ve duyarlı dav- ranma zorunluluğu daha fazla onem kazanır }lk Meclıs dönemınden ıtıba- ren mılletvekıllennın sayısız olumlu örnekler verdıklen bılınmektedır Ote y andan, mılletvekıllennın hıçbır bıcımde maddesel sıkıntı çekmemelen butun yurttaşlann ortak duşüncesıdır Bu nedenledır kı toplumun onemlı bır kesımının maddesel zengmhk ve gö- nenç ıçınde olmamasına karşın, paria- mento uyelenne rahat çalışıp yaşaya- bılmelen ıçın gereklı koşullar sağlan- mıştır Bununla bırlıkte uyelere genış ve zengm olanaklann venhnesı gore- vın ozelhgıne, niteliğine bağlı olduğu ıcın görev suresı ıle sınırlandınlmah- dır MıHetvekıllığı, bır kez seçilme ıle olağanüstü olanaklann, ayncahkb bır durum ya da konumun y-aşam suresın- ce kazanılmasına yol açan bır araç nı- telığıne dönüşmemelidir Ulusal bağımsızlık savaşının baş- langıanda serüvenlı bır yokculukla Istanbul'dan Ankara'ya koşan, mıllet- vekılüğı gorevının yanı sıra Ankara'- nın sesını Yenıgun ıle duyurmaya çalı- şan, bır sure sonra da Cumhunyet'ı yayımlamaya başlayan Yunus Nadı, "Ankara'nın Jlk Günlen" ve "Bınna Buyük Mıllet Meclısı" adh yapıtlann- da. o heyecan dolu gunlen. Mustafa Kemal Paşa ıle kader arkadaşlannm ınanılmaz yokluklar, maddesel sıkıntı- lar ıçınde ınançla, bıhnçle, benzersız bır özven ıle yurdun kurtulmasına ca- hştıklannı duyariı bır dılle anlaür(3) Anadolu devnmının görkemlı bır arutı olan Ulus'takı ılk Meclıs binasında da o günlenn havasını, olağanüstü etkıle- yıa ortamını gorür, yaşanz Bır mucı- zenın gerçekleşmesınde en önemlı paym sahıbı olan o büyük ınsanlann enşılmez tçtenlıklennın, yurda hızmet verme tutkulannın hepımıze ışık tut- masını dılıyoruz (l)Cumhunvct 4 12 1992 (2)M.lk>« IZ12 1992 (3) Sd Yayınbn tst 1955 ARADABIR MEHMET AYDIN Emekli Yazuı Öğretmeni Sırp Vandallığı...Guney Slavlar ülkesı anlamına gelen Yugoslavya parcalan- madan once altı federe cumhurıyet ve ıkı ozerk bolge bıçımın- de yonetılıyordu Ulke Tıto nun onderlığı ve bırleştırıcılığıyle 1946 da Federal Halk Cumhurryetı 1953 te Federal Sosyalıst Cumhurıyet ve 1963'te ıse özyönetım gıbı anayasal duzeyde bırtakım dengelı yapı değışıklıklen geçırdı 6O'lı yıllara değın Yugoslavya dan transıt olarak Avrupa ya geçen Turfcler e dev- let gorevlılerı, çok sert tavırlar takınıyorlardı Daha sonrakı yıl- larda ıkı ulke arasındakı ılışkıler her alanda dostça bır çızgıye gırdı Bu anlayış çerçevesınde ıkı cumhunyet arasında koklu kultur bağları kuruldu Böylece Turkıye den Yugoslavya ya donem donem Turk dılı okutmanları gonderıldı Iste ıkı devlet arasındakı bu sozleşmelere uygun olarak 1965-1968 yıllan arasında Belgrad Unıversıtesı nde ben de okutmanlık gorevı yaptım Okutmanlığım sırasında çeşıtlı top- lum kesımınden pek çok kımselerle tanışma olanaklan bul- dum Bu arada, Kamedonya Cumhurıyetı nı dolasarak bırçok yaslı ve genç Turklerle goruştum Genel eğttım polıtıkasında Turkler e Şıptar (Arnavut) Arna- vutlar a Turk oldukları bıçımınde ışlemler uygulanıyordu Yu- goslavya da araba kazası yapan Türk ışçtlerı, mahkemelerde doğru duoıst twr çevırmenden yoksun olarak yargılanıyorlardı Bır parlamenter bes yuz yıl egemenlığımız altında bulundur- duğumuz haklan turlu yollarla erıtemeyışımızı buyuk bır ku- sur olarak belırtırken ben bu tutumu Turklenn bır hoşgöruşü bıcımmde değerlendırmeye çalışmıştım Belgrad Akademısı nın Osmanlı tanhı uyesi olan Madam Dusanka bır soylesımızde Dûnya uluslan sız Turkler ı kımı zaman barbar olarak tanır Oysa bızım bağımsızlığırr.ızı ka zandığımız tarıhlerde yaptığı- TARTIŞMA Saym Demirel'e açık mektup D emokrası, bır ulkedekj bıreylenn kışısel duşuncelennın özgur seçım sandıklanna yansıması sonucunda oluşan parlamentonun yaptığı kışı hak veozgurlüklennı koruyan yasalar çerçevesınde, ulkenın yönetılmesı bıçımınde hısscdılır Bu yasalann ulkede vaşayan ıslısnasız herkes ıçın hukuk ılkelen doğrultusunda nasıl uyeulandığı "demokratık hukuk devletı' nın gostergesıdır 20Ekım 1991 seçımlennden sonra kurulan hukümetın ortak programının belkı decn onemlı bolumunu "hukuk devletı ve demokrasıyı tum kurum ve kurallan ıle gerçekleştırmek" oluşturmuştur Hattaher platformda yaptığınız konuşmalardd konunun önemınedeğınerek "hukuk devletının mutlaka yerleştınleceğını veherkesın hakkını alacağmı" vurg_uluyordunuz Butun vaatvesözlennıze rağmen, yuzlerce PTT vencı çalışanmın kesınleşmış mahkeme kararlannı uygulamayarak maddıve manevı mağdunvetıne neden oldnbırdevletın hukuk de\letı oiduğundan soz edılebılır mı 9 Sayın Başbakan. bılındığı gıbı 1354TRTçalışanı I989yılmda çıkanlan. 3517 sayıh \asa ıle PTTyedevredıldı Budcvır ışlemınden sonra ücretlenmız donduruldu Bırtakım ozluk haklanmızdan da yoksun bırakıldık Anayasa Mahkemesıl8 5 I990 tanhınde 3517 savılı vasayı ıptal ettı (E1989 9.K 1990,8 sayılı karar) ıptal hukmünun dolduğu26 I Î989tanhıne kadaryenı bırduzenleme yapılmadığı ıçın (hâla da yapılmış değıl) Ankara ıdare fnahkemelennde TRT aleyhıne açüğımız 894 davayı kazandık Mahkemece TRTdekı gorevımıze lademız ıle ozlük naklanmızın venbnesı temınat alüna alındı ümutla uygulanmasını bekledığımız. Anayasa Mahkemesrnın ıptal karannın uzennden yaklaşik 2 5 yıl, ıdare mahkemelennın karannın uzennden ıse bır yıldan fazla bır zaman geçtı Anayasamn 138 maddesının son fıkrası, "Yasama veyurütmeorganlan ıle ıdare, mahkeme kararlannı hıçbır surette değışüremez ve bunlann yenne getınlmesını gecıktıremez" der Nasıl oluyorda TRT ve PTT Genel Mudurluklen, anayasanm bu kesın ve açık hukmune rağmen mahkeme kararlannı uygulamıyor'' Anayasanın yargı kararlannın uygulanması ıle ılgılı bu hükmunun devletın kendı organlannca açıkça çığnendığı bır ulkede hukukun erdemınden so? edılebihr mı7 Sayın Başbakan, TMMOBnın32 Genel Kurulu'nda yapüğınız konuşmalann bır bolumunde. "İnsanlarne zaman haklannı ekmeğının uzennde tutarsa, o zaman büyük dünyaya ulaşmış oluruz" dıyorsunuz Şımdı "Sayın Demırel ısyana mı teşvık edıyor" dıyeceksınız Hayır' "Mucadelehakkınızne kadarsa, hayat hakkınız da o kadar olacaktır Buhakkıben dahıl herkese karşı kullanmaktançekınmeyın" dıyorsunuz Bu hakkı, bugüne kadar zat-ı alınızdahıl, konunun çözumüne yardımcı olabılecek her kışı ve kuruluş nezdınde kullanmava çalışuk Hukuk devletı olduğunu vurguladığınız ülkemızde hâlâ çözüm yolu bulamadık Saygılanmızla TRT'denPTTye Devredılen Personel mız vandallığı hıçbır ırk yap- mamıştır dedı Şubızcebılı- nen bır gerçektır kı o donem- de Belgrad da ıkı yuz dolayın- dakı camı yerle bır edıldığı gıbı Turk ve Muslumanlar da kıtlesel olarak kınmdan geçı- rılmışler onların çocukları ıse vattız edılerek zorla Hırıstı- yanlastınlrmslardır dıye ek- ledı Ote yandan unıversıtede askerlık hocalığı yapmış emekli bır kımse Balkan Sa- vası sırasında çocukken onu- ne gelenın, Turkıye'ye kaça- mayan yuzlerce Türk u öldur- duklerıne tanık olduğunu soyledı Şumadıye bölgesın- dekı Sapanta koyunun muhta- rı geçmışte o çevrede An Bey adındakı Turk asıllı bır çıftlık sahıbının malının yarısını kahyasına bağışladığı ve ayrı- ca kendısını dost edındığı hal- de o Sırplı kahya tarafından gızlıce arkasından vurularak oldurulmesı olayını anlatö Tıto dönemınde Yugos- lavya nın mozayık halkı, uzun yıllar oransal bır barışa kavuş- muştu Toplumda her bıreye emegını ozgurce devlete koo- peratıfe ya da bellı sınırlarla ozel gırısıme katma hakkı ta- nınmıstı Eskı kral sarayının bartçe duvarları yıkılıp, gör- kemlı kral bahcesı halka park olarak açılmışü flkoğretım her yerde sekız yıla çıkarılmış ortaoğretım ve unıversıte oğ- rencılerıne yaz tatıllennde gonullu olarak anayollaryap- tırılma yoluna gıdılmıştı Ulke- nın çeşıtlı bolgelerı kısa süre- de ağaçlandırılmış elektrık uretımı buyuk olçude arttırıla- rak neredeyse sudan ucuz bır duruma getırılmeye çalışıl- mıştı Sağlık hızmetlerı devlet- leştırılmış dılencıler tumuyle oriadan kaldırılarak ozürlüle- re ve hastalara televızyonla eğıtım bıle verılır olmustu Her kesımdekı halk genelde uy- gulamalardan memnun goru- nüyordu Trto'nun eskı sosya- lıst ulkesının şımdılerde bır cınayet arenası durumuna gelmesıne ınsan saşryor doğ- rusu Ne yazık kı halklann tanhı henuz yazılmamıştır Eğer ya- zılabılseydı kımbtlır ne dram- lar ve trajedıler ortaya çıkardı "Harcı, gozyasıyla yoğrulan yapıdan hayır gelmez ' dıyor Nâzım Dunyada dırtden, ırktan ve her değerden once vıcdan öz- gurluğüyle ınsanı değerlerın one çıkanlması gerekıyor Bosna-Hersek ve Yukan Ka- rabağ'da dokulen kanların onüne ancak boyle bırtutumla geçılebılır ,Ne var kı dunya bellı anlayışların etkısı altında, bu durumlara seyırcı kalmaya kayıtsızca devam edıyor Türkiye'de dergiciliğin sınırları değişiyor Dolaryeniytlıbekliyor... lanjuidroeve ueye şüvendi? Türkiye'de kanunların hükmü ne kadar? Tanju, hesapladığı kadar "ayrıcalıklı" çıkmadı belki... "Gümrük Kanunu'nu bir kere delmekle bir şey olmaz" dedi mi?.. Tanju, Özal'lı, Çağlariı takımın yeaeği... •MjyııyMü çtya ROM MDMf smraı Ne Cahit Aral "münferit vaka", ne Çernobil. Ama TEK uluslararası ihale açtı, Türkiye'de nükleer santral kuruluyor. Gel de korkma... . yS TÜSİAD enflasyon lobisidir. İstanbul her gün dışkı, deterjan ve DDT'ye boğuluyor. Bir iddia: Kiriilikten ölenler var\ İstanbul'u mahveden şirketlerin listesi... • "Irak1 ! Kürftarf aafamık bmn" HEP Genel Başkanı Ahmet Türk, Meclis'teki Çekiç Güç oylamasını değerlendirdi: "Çekiç Güç'e karşıyız, ama kalmasında yarar var." • MHP Kongresf'nde MÇP*nin yolu çizildi: Küçük olsun ama Türkeş'in olsun • Eniştem Somali'yi niye öptü? • Milli gelirde yen! hesaplama yöntemiyle, 1 Marfta zsngin olacaöız • Jaguar'lara, Bentley'lere, "S Class" Mercedes'lere kimler bıniyor? Trestij"m fiyatı mılyardan başlıyor. • Le Monde'un eskj yayın yönetmeni Jullen: "Karlar özelleştJrillyor, zarar sosyalleştiriliyor." • Ölüm üzerine iki film ve Hıncal Uluç'un baltası »Metropol insanının kedı aşkr • Sinead O'Connor'dan Papa, IRA ve Roger VVaters THE ECONOMIST TURKÇE : THE ECONOMIST'IN TELİF HAKLARI YALNIZ EP'DE ÖZEL EK: TASARRUF SAHİBİNİİLGİLENDİREN HERŞEY EP YATIRIMDA BUPAZARVEHERPAZARBAYİNİZDE.•• PENCERE Yafem Erez Ne Diyor?> Yalım Erez, TOBB (Türkıye Odalar ve Borsalar Bırlıği) Başkanı, TÜSlAD'dan ıstıfa ettı Nıçın? Iş dunyasının yasal organı TOBB'dır, etkılı özel organı da TUSİAD (Turk Sanayıcılerı ve Işadamları Derneği) olarak bılınıyor Bırıncısı küçuk ve orta sermayenm ağır- Itk taşıdığı bır orgutlenme. ıkıncısı yuvarlak sayıyla 20 aılenın elınde bır 'zengınlerkulubu'say\\ıyor Sermaye dünyasındakı bu surtüşmenın, sıyasal yasa- ma nasıl yansıyacağı merak edılıyor •k Yalım Erez dıyor kı 'Son yıllarda başta ABD olmak uzere, Kanada, Avust- ralya, Ingıltere ve Japonya gıbı ^nayıleşmış ulkelerde, monetanst tedavı yontemlerı beklenen sonucu verme- mıştır Serbest ve mudahaleden arındınlmış bır pıyasanın kendı aşınlıklannı ve hastalıklannı bızzat kendısımn te- davı edeceğı, serbest ve tam rekabet ekonomısınde buyume ve etkınlığı gerçekleştırecek guce sahtp olduğu goruşu olaylarla doğrulanmamıştır Sonuçta, ekonomık durgunluk, ışsızlık, devasa butçe açıkları, kamu fınansmanını felce uğratan borç stoku ve buna bağlı olarak faız odemelerının ulaştığı korkutucu boyutlar ortaya çıkmıştır Dunya ekonomısınm globallestırılmesı, dış tıcaretın serbestlestırılmesı suretryle ekonomılere canlılık ka- zandınlması gırışımlerı de sadece sozde kalmıştır Makro poltttkalann venmsızlığı hangı yenı doktrıntere ve polıtıkalara mesnet oluşturacaktır?" Bu saptama, ozel bır yaklaşım değıldır, geçen ay \z- mır'de yapılan "2'ncı Ekonomı Zırvesı"nde, Yalım Erez, TOBB Başkanı kımlığıyle konuşmuştur • TOBB Yönetim Kurulu Başkanı, bu saptamanın ardın- dan ıkı soruyu gündeme getınyor "1) Acaba dunya ekonomısınde bugun yaşanan buna- lım, devlehn roiunu kuçultmek polıtıkalarında aşınya kaçılmasmın bır sonucu mudur? 2) Devletın duzenleyıcı ve yonlendırıcı roiunu ınkâr edecek ve devlet mudahalelerını reddedecek yerde, za- manında yapılaeak ve sıstemı zedelemeyecek mudaha- lelerle bunalımtn bu denlı yaygınlaşmasının onune geçilebılır mP" 1980'lerın başında bır askerı mudahaleyte başlayan sürecın sonuna mı geldık? Dışardan aktarılan ve mılrta- rızmın ekonomık sıyasetıne donüşen şablon, bızde "özalızm"ya da "arabesk lıberalızm ' gıbı adlarla amlı- yordu Bu donemın defterı kapanmakta mıdır? Soru gundemdedır • TOBB'yı temsıl eden Yalım Erez'ın yaklaşımı, TU- SlAD'a ters duşüyor Ters duşen bır şey daha var Yalım Erez'ın yukarıda alıntlar yaptığımız konuşma- sında, anahtar sayılabılecek bırkaç tumcenın altı çızıl- melıdır; TOBB Başkanı dıyor kı "Enflasyon bır ekonomık terordur Bu terorun onlen- mesı, hukümetın kararlılığı kadar, tum kesımlenn bır bedelı odemesıne de bağlıdır Enflasyonukısa surelı bır tıbbı amelıyat şeklındekı tedbır/erle onlemeye, ekono- mımızın bugunku sağlıksız yapısı musaıt değıldır Bu nedenle radıkal çozumler yenne, uzun vadelı bır lyıleş- tırme programının uygulanmasında zorunluk vardır " Sayın Erez'ın yaklaşımı "uzun vadelı' bırçozumdeyı- ştnde vurgulanıyor, 'operasyon" yenne "lyıleştırme" yeglenıyor. € < ı ı t r # î Oyle görünuyor kı TÜSİAD ıle TOBB arasındakı çatoş- manın bır ekonomık mantığı var Koalısyon hükümetıyle TUSİAD arasındakı tartışma- mn elle tutulur nedenlerınde üç nokta önemlıdır 1) Ça- lışma yaşamındakı demokratıkleşme 2) Vergı refor- munda anlasmazlık 3) Korumacılık polıtıkasında ayrış- ma Aynşma, yalnız bu noktalarda da değıl Türkıye de polıtıkanın yenıden bıçımlendığı bir geçış sürea yaşanıyor önumüzdekı günler ılgınç gelışmelere gebe.. bilim ve sosyalizmyayınlan KİTABIN ATESU SÜLEYM ÖNSÖZ: "TARİHİN TUTANAĞI" İLHAN SELÇUK BÜTON KİTAPÇILARDA bilim ve sosyalizm yayınlan Ataç Sokak 36/2, Yenışehır-Ankara Tel 431 46 97 HUKUKSUZ DEMOKRASİ H«Ut Çeienk 3 bası 20 000 lıra (KDV ıçınde) Çağdaş Yayınlan Tttrkocağı Cad 39-41 Coğaloğlu-lslanbul ödcadi goodcrilmcz.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear