Catalog

10 EYLÜL1992 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER AKTAŞörneği • ANKARA (AA) - Elektrik Mühendisleri Odası, TEKin özelleştirilmesine karşı olduklannı açıkladı. Elektrik Mühendisleri Odasf nın bildirisinde şöyle denildi: "TEK'in özelleştirilmesine 'hayır' diyoruz. Neden olarakdaAKTAŞ'ın vatandaştan trilyonlarca lira haksız kazanç sağladığı uygulamalan göstermek istiyoruz." Banka soygunu • İSTANBUL (AA)- İstanbul"da soyulan banka şubesinden, yaklaşık l milyar lira tutannda döviz ile 150 milyon lira para gaspedildi. Güneşli Matbaacılar Sitesi'ndeki Türkiye İş Bankası Güneşli Sanayi Şubesi, dün silahlı 5 kişi tarafından soyuldu. Banka müdürü, soygunculann olay sırasında ana kasada bulunan 500-600 milyon lirayı ise fark etmediklerini bildirdi. Su kesintisi • İSTANBUL (AA) — Alibey Barajı'nda DSİ tarafından yapılacak bakım onarım çalışmaları nedeniyle, kentin Avrupa yakasındaki bazı semtlere, 15 Eylül 1992 Sah gününden itibaren 3 giin süreyle su verilemeyeceği bildirildi. İSKÎ'den yapılan açıklamaya göre, 15 eylül sah günü saat 06.00'dan, 18 eylül cuma günü saat 06.00'ya kadar su verilemeyecek semtler şöyle: Kâğıthane, Çağlayan Okmeydanı, Mecidiyeköy, Kurtuluş, Feriköy, Taksim, Nişantaşı, Şişli, Levent, Gültepe, Çeliktepe, Sanayi Mahallesi, Ulus, Etiler, Sarıyer, Baltalimanı, Alibeyköy, Silahtar, Gaziosmanpaşa, Eyüp, Bayrampaşa, Esenler, Sultançitfliği, Atışalanı. Çevreci tepkisi • tSTANBUL (AA) - Kadıköy Belediyesi tarafından rıhtımda yapılmasına izin verilen yeni büfe ve çay bahçeleri çevrecilerin tepicisine yol açtı. Türkiye Çevre Koruma ve Yeşillendirme Kurumu yetkilileri, sahHin bu tür büfelerle ve bunların , kurduğu çay bahçeleriyle ). kapatılmasının yanlış i olduğunu söylediler. 'Kıırankurslarıkapatdamaz' Bakan Toptan, kurslan; kimya, fızik ve edebiyat dersleriyle iyileştireceklerini söyledi AYŞESAYTN ANKARA - Milli Eğitim Bakanı Köksal Toptan. Kuran kurslannın 8 yıllık zorunlu eğitim kapsamına ahnma- sı istemınde. bu kurslann denetim altına ahnması ve iyileştirilmesi amacını güt- tüklerini söyledi. Toptan, "Şimdiye kadar bu kurslar kapatılabilmiş mi? Bunlan hiçbir parti kapatamamış, SHP de gelse, başka birisi de gelse kapata- maz. Bunlan kapatamadığımıza göre. iyileştirmek, Mılli Eğiüm deneıimi altı- na aimak daha iyi değil mi?" dedi. Cumhuriyet'in konuya ilişkin sorula- nnı yanıüayan Toptan, "Şimdi bunlar. sürekli açılmaya devam edi>or. Halen 25 bin öğrenci var. bunlan denetim altı- na almazsak. gelecek yıl 30, ertesi ytl 40 bine çıkacak" görüşüne yer verdi. Ku- ran kurslannda şu anda yalnızca Kuran ve din eğitimi verildiğjne dikkat çeken Toptan. getirecekleri sistemle. bu kurs- lara edebiyat. kimya. fızik gibi ortaöğre- tim müfredatında yer alan dersleri koymavı hedefledıklenni bildirdi. Toptan. sözlerini şöyle sürdürdü: Üç ihtilale karşın "Şimdi DYP Grup Başkanvekili Gü- neş Müftüoğlu. din derslerinın zorunlu derslerden çıkanlması konusunda bır açıklama vaptı diye bu böyle mi olacak? Koahsyon protokolünde böyle bir şey yok. DYP adına görüşü Süleyman De- mirel açıklar. Sayın Demirel'in de böyle bir açıklaması yok. Kuran kurslan şim- di) e kadar kapatılabilmiş mi? Kapatıla- mamış. Kımsenin de kapatabileceğini sanmıyorum. Şimdiye değin 3 ihtilal ol- muş, yine kapatılamamış. Bunlan ne nim duyulan "cami görev lilerinın" yetişti- rilmesi amacını güttüklerini söyledi. Milli Eğitim Bakanı Köksal TorXan'ın da bu görüşü aynen benimseyerek, taslak üze- rinde değişiklik yapmadığına dikkat çe- ken Akyol,"Ancak Sayın Toptan'ın daha önce yapüğımız ikili görûşmelerde ifade ettiği fıkirlerden, farklı bir görüşe yöneldi- ğini görüyorum" dedi. "Bu benim buluşum" diyen Akyol, ha- arladıklan taslağın amacının. Kuran kur- SHP kapatabilir ne başka bir parti." Akyol: Bu benim buluşum Milli Eğitim Bakanlığı'nın, Diyanet İş- leri BaşkanhğYna baglı Kuran kurslann- da 3 yıl eğitim görenlerin zorunlu eğitimini tamamlamış sayılmasını öngören yasa taslağ tartışılıyor. Taslağın "miman". Es- ki Milli Eğitim Bakanı Avnı Akyol, bu düzenlemeyle Türkiye genelinde gereksi- su mezunlanna lise yolu açmak değil, tam aksine bu alanda gereksinim duyulan ele- tnanı yetiştirmek olduğunu söyledi. Bu konuda kendi partisinden bile tepki aldı- ğını belirten Akyol, "Bazı yobaz ve softa kafalar, bizim yapmak istediğimizi anla- madılar" dedi. Akyol şöyle dedi: "Gazetenizde yer alan demecinde İstan- bul il müftü vekili, "Müfredat değiştirilme- lidir' dıyor. Doğru. gerekli ve haklıdır. Kızıltoprak'taki İbrahim Öktem ilkokuiunun kapatılmasına tepki ler sürii\oı-(Fotağraf HATİCE TUNCER) Miiük öğrencilev trafiğikapattı Istanfaul Haber Servisi - Okullannın tahliye edilmesine karşı çıka- rak. geçen cuma gününden beri geoeli-jjundüzlü okulun ıçinde yaup kalkan Kızıltoprak'taki İbrahim Oktem İlkokulu'nun öğ- rencüeri ile veliler. dün de okulun önündeki caddede oturma ey- lemi yaparak yolu bir saat trafığe kapatülar. Kadıköy İlçe Milli Eğitim Müdürü Abdülkenm Denge'nin emriyle 210 kadar öğ- rencinin çevre okullara dağıulmasına karşı çıkan veliler, seslerini duyuracaklan bir yetkili bulamadıklanndan yakınarak, Milli Eğitim Bakanı Köksal Toptan'ı göreve çağırarak, tahliye karan- run geri alınmasmın sağlanmasını istediİer. EUerindeki pankart- larla caddenin onaanda bir saat kadar oturan minik öğrenciler ise uzun süre "Başka okullarda okumak istemiyoruz" biçiminde çeşitlı sloganlar atlılar. İbrahim öktem tlkokulu öğrendleri ve velilerin oturma eylemıne yoldan geçen araçlar ve çevıe sakinleri alkışlarla destek verdiler. Ben Sayın Toptan'la yaptığım ikili görûş- melerde tasan hakkmda görüşümüz doğ- rultusunda tavır aldığı izlenimi edindim. Ama gazetenizde yer alan 'ortaokul müf- redatıyla birleştireceğiz' görüşü tehbkeli- dir, doğru değildir, çok acele söylenmiştir. İki şeyi kanştırmamak lazım. Kuran kurs- lan, Diyanet eğitim merkezleri, etkinlikle- ri bu alanda ihtiyaç duyulan elemanı yetiş- tirir. Bu kapsamda, cami görevlileri yetiş- tirir ve Milli Eğitim sistemi içinde ilköğre- tim kurumlanndan birisi değildir. Bu nedenle alacaklan dersler de, bir ilköğre- tim kurumunun verdiği dersler değildir." Avni Akyol, dün de ANAP İstanbul tl Merkezi'nde çeşitji üniversitelerin fen- edebiyat fakülteleri mezunlan ile bir top- lantı yaptı. Sorunun sahibi olacaklannı belirten Akyol, Milli Eğitim Bakanı Kök- sal Toptan ile bu konuyu görüşeceğini ve yanhşliğın düzeltilmesini isteyeceğini söy- ledi. Milli Eğitim Bakanhğf- nın bazı uygulamalannı da eleştiren Akyol şöyle konuştu: "LİMMEkatledildi. 160bingençhe- der oldu. Türkiye'nin lafa değil, ara in- san gücüne ihtiyacı var. Öğretmen ye- terlilik sınavı kaldınldı, yetersizlikle eşitlik sağlandı." SiyasüeryanlışyoMa Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği Başkanı Prof.Dr. Türkan Saylan da Milli Eğitim Bakanbğı'nın taslağını eleştirerek. "Bu, laık eğitimle çelişiyor. Kuran kurslannın ortaokul düzeyine getirilmesi ve üniversite eğitimine yol açılmasını son derece sakıncah buluyo- rum" dedi. Saylan. "Anayasa çağdaş eğitimden söz ediyor. arkasından da din eğjtimi zorunludur deniliyor. Bu, büyük çelişki. Siyasilerimizın ülkemiz dışında- ki olaylara göz atmalannı istiyorum. Yanlış yoldalar" diye konuştu. Bakan değişse bile İstanbul Üniversitesi Kadın Sorunla- n Araştırma ve Lygulama Merkezi Müdürü Prof.Dr. Necla Arat da ko- nuyla ilgili olarak şu değerlendirmeyi yaptı: "Milli Eğitim Bakanı degışse de, belli yerlerdeki kişiler değişmedikçe, bir şey değişmiyor. Ben, eğitim dinselleştirile- cek gibi bir kaygı taşıyorum. Bir yandan demokratikleşeceğiz diyoruz, diğer yan- dan teokratik bir eğitimin temel eğitim basamaklannda çocuklanmıza verilme- si girişimi var. Bunun akıkn olduğunu sanmıyorum. Diyanet İşleri Başkan- lığı'nın açtığı Kuran kurslan deniyor, ama gayri resmi olanlar da belki yasal zemin bulacaklar, daha güçlenecekler. Dinciliğin militanlan bakanlık kadrola- nnda yerlerini koruyor. Çocuklanmızın laik ve çağdaş bir eğitimden geçtikten sonra, isiedikleri mesleki okula gitmele- rine kimse bir şey demiyor. Bizim 21. yüzyılda, laik ve çağdaş bir eğitimden geçmiş kuşaklara ihtiyacımız var." YILMAZ GÜ1NEY HAFTASI Izin geç gelince etkinlik bir gün sürdü Kültür Servisi - Yılmaz Gü- ney Kültür Vakffnın dü- zenlediği, 'Yıl- maz Güney Haftası' etkin- -n,.!,. „ liklerinin 'soh- bet' toplantısı, başlangjcından birkaç saat önce gelen izinle gerçekleşti. İstanbul Emniyet Müdürlü- ğü Güvenlik Şubesi'nin, sah günü, Tertip Komiteşi'nin ve üyelerinin belgelerinin eksikli- ği gerekçesiyle yasakladığı et- kinlikler. aynı saatte Karaca Tiyatro önünde anma şekline çevrilmişti. Ölümünün 8. yıldönümün- de eşi Fatoş Güney, oğlu Yıl- maz Güney, sanatçı dostlan. yazarlar ve tüm sevenleri Ka- raca Tıyatro'da bir araya gel- diler. Fatoş Güney, yaptığı açış konuşmasında, katılanlara her şe>e rağmen geldikleri için te- şekkür ederek, iki gün içindeki nnde en ağır baskılara rağmen her eylül ayında Yılmaz Gü- ney'i andıklannı, demokratik- leşmenin sıkça vurgulandığı günümüzde bu yasaklamanın utanç verici olduğunu söyledi. İnsanlann kafalannın içindeki . duvarlann uzun zaman alsa bi- le dirençle yıkılacağmı belirten Kutlar, "Fatoş'a, bugün Yıl- maz'ın anısı önünde ortak bir bilinçle bulunduğumuzu söy- lüyorum" dedi. Atıf Yılmaz, sinemaya onun yanında başlayan Yılmaz Gü- ney'in küçük kardeşi gibi oldu- ğunu söyleyerek, tüm yaşamı boyunca ona destek olan Fa- toş Güney'e teşekkür etti. Atılla Dorsay, Yılmaz Gü- ney'in sanatçı kişiliğini vurgu- layan konuşmasında, bu top- lantılara çok daha fazla Türk sinemaseverin katılması gerek- tiğini belirtti. Batılı kaynaklar- da, Türk sineması dendiği zaman. Yılmaz Güney'in 'Yol' \e Sürü' filmlerinin akla geldi- Fatoş Güney: Bugün benim için, Türk sineması için acı bir gün. Onat Kutlar 12 Eylül döneminde her eylül ayında baskılara rağmen Yılmaz Güney'i andık. Atilla Dorsay Yılmaz'ı sinemayla uğraşan ço- ğugençtammıyor. gelişmeUın anlattı. Basmda göstenlen ilgiden kaynaklana- bilecek bir gelişmeyle belgele- rin hâlâ eksik olmasına rağ- men izin alabildiklerini açıkla- yan Fatoş Güney, konuşması- na şöyle devam etti: "Yasakla- mayı doğal karşıladım. Bu türlü yasaklamalar, Türkiye'- nin ıçinde bulunduğu dönem- de, antidemokratik baskılann Yılmaz Güney Vakffna da yansımasını gösteriyor. Bugün benim için. Türk sineması için çok acı bir gün. Acıyı dirence çevirmekse bir umut. Her şe\e rağmen gerçek demokra- sinin yerini alacağına inanıyo- rum." Daha sonra Onat Kutlar, Atıf Yılmaz, Atilla Dorsay, Erdal Öz, Ataol Behramoğlu, Halil Ergün, Musa Anter, Nur 'Sürer. Hülya Koçyiğit, Hüse- >in Poyraz, Arslan Kaçar, Yıl- maz Güney'in yaşamı, sanatçı kişılığı ve ortak anılannı dile »etiren birer konuşma yaptı- Far. Onat Kutlar, 12 Eylül'den sonraki \asaklama dönemle- ğini söyleyen Dorsay, "Ne ya- zık ki dünyanın başlıca sinema ismi Yılmaz'ı sinemayla uğra- şan çoğu genç tanımıyor. Ben sanatı zaman içinde pek çok şeyi yıkacak bir güç olarak gö- rüyorum. Bugünkü çifte acım, bu umutla gidiyor" dedi. Ataol Behramoğlu, Vasili Şukşin'in köylüleri anlatan bir fılminde, bir gece kulübesin- den çıkıp amuda kalkan bir adamla kurduğu benzerliği an- latarak, Yılmaz Güney için yazdığı bir şiiri okudu. Hülya Koçyiğit, birlıkte rol aldıklan Zeyno' fılmindeki bir anısıyla, Yılmaz Güney'in si- nema terbiyesi ve insan sevgjsi- ni dile getirdi. Musa Anter de "Yılmaz Güney. tüm Anadolu halkının kalbindedir. Onun ölümüne inanmak istenmiyor" dedi. Yılmaz Güney etkinliklerinin diğer programlan, vakıf tara- fından, yasaklamanın açıklan- dığı günden sonra ilanlann geri çekilmesi nedeniyle ger- çekleştirilmeyecek. TEŞEKKÜR Değerli varlığımız HULYA'mızın ansızın aramızdan ayrılışı nedeniyle telefonla, telgrafla ya da bizzat gelerek acımızı paylaşan başta devlet büyükleri olmak üzere tüm kuruluşlara, dostlarımıza, akrabalarımıza ve Cumhuriyet gazetesi çalışanlarına teşekkür ederiz. AİLESİ •• TEŞEKKÜR Sevgili arkadaşımız • • HÜLYA AKYOL'un ansızın aramızdan ayrılışı nedeniyle çiçek göndererek, telefonla, telgrafla ya da bizzat gelerek acımıza ortak olan başta devlet erkanı olmak üzere tüm basın kuruluşlarına, reklam camiasına ve kaza sonrası tüm olanaklarını kullanarak bizlere yardımcı olan Burdur ili Gönen ilçesi Jandarma Karakolu Bölük Komutan Vekili Kd. Baş Çvş. Muhittin Aydın'ın şahsında karakol personeline, İnci Deliormanlı, İhsan Bayar, MustafaSakaryave diğer THY Antalya Havaalanı personeline, Savaş Çilingiroğlu'nun şahsında HAVAŞ'a teşekkür ederiz. CUMHURİYET