22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
saı Cumhuriyetı: Sahıbı: Cumhuriyet Matbaacılık ve Gazetecilik Turk Anonim Şirkeıi adına Berin \tdi Isıanbul Haberlerı: Şenay Kalkan, Dış Haberler: Ergıın Balcı, lş-Ekonomı: Şükran Keteaci, Yurt Basan ve Yayatu Cumhurıyet Matbaacılık ve Gaartecılık T.A.Ş. Turkocağı Cad. Genel Yayın Yonetmenı: Özgen Acar • Genel Yayın Koordınalüru: Hikmct Çeürkaya Haberlerı: Mehmel Sarac, Kultur Celal Üsler, Makaleler: Sami Karaoren, Spor- Abdulkadir 39/41 Cağaloğlu 34334 tst. PK. 246 Istanbul. Tel: 512 05 05 (20 hal), Telex: Yazı lşlerı Mudurlerı. Fıîsun Özbilgen (Sorumlu), Cetal Başlaagıc (Haber) • Gorsel Vucelman, Duzeltme. AbduUah Yazıcı 9 Muessese Mudur V.: Erol Erkut • Koordmator Yönetraen Ali Acar • Düzenleme: MusUfa Saglamer • Ankara Temsılcısi. Cunejt Ahmet Korulsan • Muhasebe Buleot Yener • İdare: Hıiseyin Gorer • İşletme: Onder Çtlik • Arca>orek, Haber Mudurlerı. Mustafa Balbay, Işık Kansu, İzmır Temsılcı V: Serdar Kızık, Bılgı-lşlem: Nail Inal Bılgısayar Sıstem: Munıvet Çiler • Personel. Sevgi Bostancıoglu Adana Temsılcisı: Çeün Yie*nağlu • Reklam Reha Işıtman • Dış tlışkıler- Hul>-a Akyol 22246, Fax. (1) 526 60 72 • Burolar: Ankara: Z. Gökalp Blv. Inkılap S. No: 19/4, Tel: 433 11 41-47, Telex: 42344, Fax: (4) 433 05 65 • Izmir H. Ziya Blv. 1352 S. 2/3, Tel: 83 12 30, Telex: 52359, Fax: (51) 89 53 60 • Adana: tnönü Cd. 119 S. No: I Kat 1, Tel: 19 37 52 (4 hat), Telex: 62155, Fax: (71) 19 25 78 TAKVİM: 12TEMMUZ 1992 Imsak: 3.40 Güneş: 5 35 Öğle: 13 14 Ikındi: 17 13 Akşam: 20.44 Yatsı. 22.30 Termik santrala tepki • ADANA (AA)- Türkiye'de hidroelektrik santrallan kurularak, elektrik üretılebilecek yeterli su kaynağı bulunduğu halde. termik santral kurmanın, insan sağlıgını ve doğayı olumsuz etkileyeceği bıldirildi. Türk-!ş4. Bölge Temsilcisi Hüseyin Kaya Elbek, AA muhabirine yaptığı açıklamada. "Türk-İş olarak, ınsan sağlığını ve doğayı olumsuz yönde etkilediği içın termik santrala karşıyız" dedı ve Türkiye'nin ıhtiyacı olan elektrik enerjisıni üretmek için termık santral kurarak, doğanın tahripedılmesinin ınsan haklanna ters düştüğü görüşünü savundu. Çavuşesku'nun uçakları turist taşıyor • İSTANBUL (AA) - Romanya Hava Yollan, kurşuna dizilerek öldürülen eski Romanya Devlet Başkanı Nikolai Çavuşesku'nun özel uçakları ile turist taşımaya başladı. Çavusesku'ya ait 10 özel uçaktan AN-26 tipi 30 kişilik uçak, önceki gece geç saatlerde 26 yolcusuyla lstanbul'a geldi. Romanya Havayolu yetkilileri, Türkiye'ye haftada iki sefer düzenleyeceklerini, Istanbul-Bükreş arasında artan yolcu talebini karşılamayı hedeflediklerini belirttiler. Yetkililer, talebe karşı sefer sayısını arttırabileceklerini de kaydettiler, İstanbuPda hava kirliliği • ANKARA (UBA) - Istanbul hava kirliliğinde Ankara'yı solladı. Devlet Istatistik Enstitüsü'nün (DİE) çevTe istatistiklerine göre, Istanbul Türkiye'nin en fazla hava kirliliği yaşanan beş ili içerisinde ilk sırada yer aldı. Geçtiğimiz yıllarda hava kirlüiğinin yoğun olarak yaşandığı Ankara ise doğalgaz kullanımımn yaygınlaşmasıyla temiz havaya kavuştu. DİE istatistiklerine göre, Türkiye'de hava kirliliğinin en fazla olduğu iller, tstanbul başta olmak üzere Diyarbakır, Eiazığ, Kütahya, Erzincan ve Malatya olarak belirlendi. Bulaşıcı hastalığa uyarı • ANKARA (AA)-Sağhk Bakanlığı. mevsim koşullannı dikkate alarak, su ve besinlerle bulaşan hastalıklar ıle süt ve süt ürünleri araalığıyla insanlara bulaşabilen Brucella hastahğı konusunda uyanlarda bulundu. Temel Sağlık Hizmetlen Genel Müdürlüğü'nce, bu amaçla Adana, Gaziantep. Adıyaman, Şanlıurfa, Mardin. Diyarbakır, Siirt ve Batman valiliklerine yazı gönderildi. Yazıda, mevsim koşullan ve çevre sağlığı ile ilgili mevcut problemler göz önüne ahndığında su ve besinlerle bulaşan hastalıklar açısından hassas birdöneme girildığıne dikkat çekıldi. Cinsel hastalıklara dikkat! • ADANA (AA) - Gençlerin cinsel ıhtıyaçlannı gizli fuhuş yapan kadınlarla değil. genelevlerdeki kadınlarla gidermenın. sağhk açısından daha emnıyetli olduğu bildirildi. Adana Frengi-Lepra Savaş Başkanı Ercan Gül, AA muhabirine yaptığı açıklamada, zührevi hastalıklann yüzde 97'sinin cinsel temasla bulaştığıru bildirdi. Gizli fuhuş yapan kadınlara da zührevi hastalıklan taşıma ve bulaştırmariskinindaha çok olduğunu belirten Dr. Gül, "Bukadınlar.polis tarafından yakalanmadığı sürece. hiçbir sağlık kuruluşuna muayene ıçin müracaat etmemektedirler. Bu nedenle, cinsel temasta bulunduklan kimselere mevcut hastalıklannı bulaştınyorlar"dedi. _ Moda yazarımız Necla Seyhun yazılarına iki hafta ara verecek. Çızerımız ismaıi üul- geç yıllık izniniıı birbö- lümünü kullandKvndan vizgilerini bir süre ya- yımlayamayacağız. Münteka Usta - Bastonlan sanat eseri. Raşit Usta- Ebnı ve vitray desenler yapıyor. Tansel Usta- L stalığı babasından devraldı. Erdoğdu Usta- Bastonlan yazma desenli. Mürvet Usta- Tek kadm baston ustasL l-Kartal başlı, gümüşve sedef işlemeu,7 milyon lira, 2-Kemik, baklavab gümüş saplı,4 milyon 500 binlira. l-Kartal kızılcık, 300bintira. 2- Yengec fıgürlü saplı. burgulu ve teüi, kızılcık, 250 bin lira. 1-Balina Aydm'a atfen. Kemik sapiı, kızılcık, 400 bin lira. 2-Kartal başlı, gûl ağacı. 500 binlira. 1-Gümüş, taşlısapk, kızücık, çini iştemeli. 250 bin lira. 2-Gümöş saplı, çini ve yakma çicek desenli, 200 bin lira. 1-Atbaşı figûrlfi, luzdcık. 100 bin lira. 2-Keçi ayağısaph, kızılcık, yılan 250 bin lira. 'Devrek bastonu'dıır bu, sopa değilBastonculuk, Devrekli usîaların elinde sanata dönüştü, ustalar bastonu ressam îuvaligibi görüp işliyor BEHZATŞAHİN Medcilerden Ali Ziya Efendi, askerliği sırasında Mısır'da İn- gilizlere tutsak düşmeseydi Devrek'in adı değil dünyada, belki de Türkiye'de bile duyul- mayacakü. Ali Ziya Efendi'nin lngjüzlerden öğrendiği baston- culuk Devrekli ustalann elinde bir sanata dönüşünce, Devrek de bugünkü ününe kavuştu. Ünlü devlet adamlannın he- men hepsinde bulunan Devrek bastonunun yaşayan ustalan, 'zanaat'tan 'sanat'a gecışin köprüleri. Ressamın tablosunu işlemesi gibi 20 milimetre ça- pındaki bastonu işleyen usta- lar, yaraücıbklannın sınırlannı zorlayarak, her gün bir önceki gün yapüklanndan daha iyisini yapmaya çabalıyor. 10-15 yıl öncesine kadar yok olmaya yüz tutmuş bastonculuk sanau. bu- günkü ustalann elinde yeniden büyüdü, gelişti ve ilerliyor. Devrek bastonlanrun ünlen- mesindeki etkenlerden biri de, 1984'te belediyenin öncülüğün- de başlaülan, 1989'dan bu yana da 'Baston ve Kültür Festivali' olarak sürdürülen etkinlikler. Yılan motifli geleneksel baston Devrek'in ustalan bastonlann karakteristik özelliklerine kendilerinden de birşeyler katıyor. Devrek bastonu genellikle kızılak ağaandan yapılır. Kesildikten sonra en az bir yıl kurumay»t>ırakılan genç kızılak dalı, tomada düzeltildikten sonra işlenir. Dallar sonbahar ya da kış mevsitnlerinde kesilir. Geleneksel Devrek bastonu yılan motıflidir. Işlenmiş bastona asit sürülerek renk verilir. Saplar tiplerine göre ortopedik, klasik, hayvan fıgürlü, asa tipi, gümüş, yaban keçisi ayakh, manda boynuzu ve yekpare kızılaktan yapılır. Işlemeler, tek yılanlı, iki yılanh, dört yılanlı, burma; baklava desenler; oyma işlemeliler. Yine Devrek'e özgü 'Çoban çentiği' denilen bastonlann yapıhşı şöyle: Kızılak ağaanın dallan daha körpeyken bıçakla üzerine çentik atılır. Bıçak yarası, ağaç geliştikten sonra değişik görünüşler alır. Kesilip kurutulan dal, zımparalanıp asitlendikten sonra kullaruhr. Her yıl temmuz ayında yapılan ve iki gün süren etkinlikler bo- yunca baston sergilen, paneller. söyleşiler, yazarlann okurlany- la buluşması ve konserler, Dev- rek'e hareket getiriyor. Devrek'in yaşayan ustalan artık, Devrek bastonlanrun ka- rakteristik özelliklerine kendi- lerinden bir şeyler de katıyor. Şimdi, Devrek'e özgü yılanlı, burmah, kartal başlı, çoban çentiği adıyla anılan bastonlar, ustalann katkısıyla daha da çe- şitlendi. Devrek'in baston ustalanrun en ünlülennden Münteka Çe- lebi'nin bastonlanndan üçü an- tıka müzayedesinde satışa çı- kanlmış, üçü de Topkapı Sa- rayı'nda sergileniyor. Kenan Evren'e baston hediye etmesin- den sonra adı kamuoyunca da duyulan Münteka Usta, "60 yaşından sonra erkekler hanım olurmuş. Hanımlann da yaşı sonümaz" diyerek yaşını gızli- yor. 11 yıl önce bastonculuğa başlayan Münteka Usta, bu ışı bir sanatçı olarak sürdürmek ıçın çabaladığını söylüyor. Bir çok ünlü devlet adamında da yaptığı bastonlardan bulunan Münteka Usta, her gün daha iyisini yapabilmek için bir sa- natçı duyarlılığıyla 20 milimet- re çapındaki ağaa tşliyor. Münteka Usta, bastonlannda uzun liflı ağaçlar. boynuz, ke- mik, altm, gümüş, sedef türün- den malzemeler kullanıyor. Bastonlannı şöyle anlaüyor. "Devrek'teki olay baston olayı boyutlannı aşmış, sanat haline gelmeye başlamışür. Bir ressamı düşünün; önünde tuval var, ama 40x50, ama 70'e 100. Bir yüzey var. Fırçasını eline al- dığı zaman cizebileceği on san- timetrekareler var. Ama bas- ton, topu topu 20 mm. görünen yuzeyi olan konik, yukandan aşağı upuzun bir minare. 20 mm eninde bir şeride 2 mm'lik sedefleri nasıl yerleştirirsin? Oraya konan motiflerin dünya üzerinde eşi yok. Her bastonda yeni bir motif yapmak zorun- dasın. Devrek bastonu bir bi- nek bastonu değil, bir sanat bastonudur. Devrek bastonu- nun özelliği, ister altın, ister gü- ntüş, ister bakır, isterse el ka- lemiyle çizilmiş olsun, çizilen motiflerin baston gustosuna çok güzel uymuş olması lazım. Yani, üzerinde bir sanat eseri olması lazım, emek olması la- zım. Kendinizden bir şeyler, duygu katmış olmanız lazım." Genç baston ustası Tansel Işık, bastonculuğu Deyrek'in en büyük ustalanndan biri olan ve iki yıl önce ölen babası Fevzi Işık'tan öğrenmiş. İktisat Fa- Batı'daki müzik arenasının en üstüne yerleşen 1723 Stradivarius kemanlı Gidon Kremer: 6 Aşktan öııeıııli hiçbır şey olaıııaz' MEHMET MESTÇİ BUDAPEŞTE - Gidon Kremer de nihilistle- rin anayurdundan planete açılmış, capcanlı, enerjik bir efsane. Suiatoslav Richter ya da Rostropoviç gibi müziğin gözünün yaşına bak- mayan, bunun için de hayatını feda eden ve etti- ğinin farkında olmadan yolunda yürüyen eski Sovyetler takımından hakıki bir deha. Itzhak Perlman kemandan harikulade sesler yaratmak için geldiyse dünyaya, Kremer'in der- di başka. O çalgjsının dışına süratle çıkıp, beste- ciyle yüz yüze, dudak dudağa gelmek isteyen bir usta. Muhakkak Alfred Şnitke, Denis Denisovv gibi çağdaş müziğin tarihi olmuş bestecıler için eşsiz bir dürtü. Ve bir gün tepeden düşer gibi şu lafı söyleyebilir Kremer: "Aşktan daha önernli hiçbir şey olamaz, sevdiğinizi kaybetmekten daha beter de... Bu olduğu zaman yıllarca ke- man çalamayacağımı düşünüyorum." Macaristan'da yayımlanan Muzsika dergisin- de Gidon Kremer'le yapılan konuşmaya yer ve- riyoruz. - Askhenazy, Rostropoviç, Vişnevskaya gjbi (eski) Soyyetler Birliği'nden iltica ederek Baü'ya sığman (ünlü) müzikçiler gün geçtikçe konserler vermek üzere ülkelerine geri dönüyor. Sız de çok futınalı bir dönemde memleketinizden ay- nldınız. Parçalanmadan sonra ülkenizde bulun- dunuz mu? kültesi'ni bitirdikten sonra da çok sevdiği bu işi bırakmamış. 26 yaşındaki Tansel Usta, şimdi babasından devraldığı atölyede Devrek'in geleneksel tipıne uy- gun baston üretiyor. Devrek bastonu özelliklenne sadık ka- larak üzerine el aletleriyle mo- tifler işliyor. öncelikli kaygısı, bastonlarda Devrek'e özgü sağlamhğı korumak. Kızılak ağaanın yanı sıra yöreye özgü porsuk ağaa, ardıç, yabani ki- raz, dut, şimşir ve yüzyıl su için- de kalmış meşe kullaruyor. Devrek'in tek kadın baston ustası Mürvet Okur, sanatı Münteka Usta'nın yanında öğ- renmiş. 1987'den bu yana bas- ton yapan Mürvet Usta, oyma işlemeü baston yapıyor. Hay- van fıgürlü başlık da kullanan Mürvet Usta, genellikle kızılak ağaa kullanıyor. Geçinmek zo- runda olduğu için pahalı malze- me kullanamadığını söyleyen Mürvet Usta, bunun yerine bastonlanna el emeği katıyor. Raşit Korum da dört yıldır baston ustası. Raşit Usta bas- tonda ilk kez ebru ve vitray kul- lanmış. Yaban keçisinin arka Kremer- Propaganda, onda korkunç duygular yaratıyor. Aklına Hitler ve Stalin geüyor. - (Eski) Sovyetler Birliği'nı Batfya geçtikten sonra da sık sık ziyaret ettim. Fakat 1980-88 yıllan arasında ülkemde hiç konser vermedim. 1988'den bu yana yılda en az bir konser vermek üzere Rusya'ya ve Litvanya'ya gidiyorum. - Şu anda parçalanmış Sovyetler'de olanlan nasıl değerlendıriyorsunuz? - Sağüklı bir yargıda bulunmam son derece güç. Çünkü uzun zamandır Paris'te yaşıyorum. Moskova'da, Petersburg'da ya da Riga'da bu- lunduğum vakit misafirim ve olanlara yalnızca dışandan bakabiüyorum. Fakat geride bıraktı- ğım insanlann ağır koşullar altında yaşamaya devam ettiklerini görmek tabii ki aa veriyor. İçinde bulunduklan ekonomik durum feci. Oku- ma, konuşma, tarüşma, hürriyeti. Tüm bu sefa- let içinde oluşan bir kıpırdamş. 3 kuruş için tüm güçlerini son kertede sarfeden tüm bu insanlann hürriyeti düşünecek hali yok. - Son yıllarda müzik uluslararası bir kavram oldu. Festivallerde; çeşitli kültürlere ait sanatçı- lar, iletişim zorluğu çekmeden sanatlanru icra ediyorlar. Siz de hayatınızın en büyük bölürnü-j ayağını da sap kısmında kulla- nü Sovyetler'de geçirdikten sonra kendinizi bir nıyor. "Atölyede çıraklan öz- anda Batı'nın profesyonel sanat dünyası içinde buldunuz. - Söylediklerinize katılamıyorum. İnsanlann hangi kültürden geldiği her zaman önemli ol- muştur. Bu böyle geldi ve böyle gidecek. Her in- sanın düşünce yapısına kendi tarihi biçim verir ve bu düşünce yapısı dilde, iletişimde müzikal oluşumda kendiîıi gösterir. Rusyasız bir Şosta- koviç düşünebilir misiniz ya da Macaristansız bir Bartok. Hayatımızın en güzel yıllannı nerede geçırdiğimiz değil, yaşadığımız yerle içgüdülen- miz arasında gidip gelen itki sayesinde neler olmaktan kurtarmak gerektiği- yapüğımızdır önemli olan. Ve köklerimiz. Ben ni söylüyor. Yazma motiflerini Riga'da büyüdüm. Yani Sovyet istilası alündaki Lıtvanya'da. Fakat hayatımm en büyük bölümü- nü orada geçırdim diye şimdi bir sanıye bile piş- manhk duymam. Çünkü ne kazandıysam o yıl- lara borçluyum. Coğrafi köklerimden başka ai- levi köklerim de var tabii. Annem Alman, bü- yükbabam İsveçliydi. Babamsa, Musevi. Ha- yatıma renk veren çatışmalar olduysa ailemin çok uluslu olmasına borçluyum. gür buakıyoruz. Orada patron yok. Hayal güçlerini kuUana- rak istediklen işlemeyi yapıyor- lar" diyen Raşit Usta da, basto- nun sanat özelliği olduğunu sa- vunuyor. Erdoğdu Özcan, 23 yıllık öğ- retmen. 4 yıldır baston yapıyor. Hobi olarak başladığı baston- culukta şimdi sayıb ustalar arasında. Bastonu ücüncü ayak bastona gecirerek bu sanata yeni bir katkıda bulunmuş. Sel- çuklu, Osmanlı motiflerinin yanı sıra, Yörük kilimlerinin motiflerini de işliyor. Devrekliler bastona minnet borçlu. Şimdi bunu, bastoncu- luğu sanat haline getirerek ödü- yorlar. Nazi anılarma tiraj çelmesi takddı EDtPEMtLÖYMEN LONDRA- Hitler'in propa- ganda bakanı Joseph Göbbels'- in günlüklerini yanndan itiba- ren yayımlamaya hazırlanan "Sunday Times" gazetesi önce- ki sabah ani bir celme ile karşı- laştı. Magazin gazetesi "Daily Mail" daha atik davrandı ve Göbbels'in anılannı "dünyada ilk kez" yayımlamaya başladı. Böylece "Sunday Times"ın Göbbels'in 92 mikrofış kutusu dolusu 21 yılı kapsayan gün- lüklerini, diğer gazeteleri atlata- rak yayımlama hevesi kursa- ğında kaldı. Bu konudaki çalışmalannı gayet gizli yürüten "Sunday Ti- mes"ın günlüklerin peşine düş- tüğünü de ilk kez "Indepen- • Avustralyalı basın imparato- ru Rupert Murdoch'a sürekli çelme takılıyor. Sahibi olduğu "Sunday Times"ı Prenses Dia- na'ya ilişkin yayın öncesinde at- latan "Daily Mail". dün de Göbbels'in anılannı yayımlama yanşında Murdoch'u bir kez daha atlattı. Basın, kamuoyun- da Murdoch'a d"vulan antipa- tiyi tiraja çevirmes Hasında. dent" gazetesi iki hafta önce oı taya çıkartıruş, gİ2di operasyon suya düşmüştü. "Independent" gibi gayet ciddi ve "Daily Mail" gibi kitle- ye yönelik bir magazin gazetesı- nin farklı yönlerden "Sunday Times"ın Göbbels operasyonu- *<u bozmaya çalışması, basit bir ı -»betten öte. Günlükleri ya- yın^ 'nzırlama görevini, "Ti- mes" , *ronu Rupert Mur- doch'un, t •> sağcı görüşleri ve Nazi hayranı.^ı ile tanınan İn- giliz tarihçi David Irving'e ver- mesi, İngiliz kamuoyunda bü- yük tepki yarattı. Öte yandan kamuoyunda Murdoch'a yö- nelik antipatiye de bazı gaze- telerin tercüman olduklan gö- rülüyor. Thatcher döneminde, tekel niteliğindeki uydu yayın haklannı kazanan ve İngiliz ba- sınını Maxwell ile birlikte pay- laşma stratejisini hiç saklama- yan Murdoch'un, gazetelerinin yöneticilerine, "Unutmayın, amaomız eğlendirmektir," di- yerek anılann yayımlanmasını hangi açıdan değerlendirdiği, basın çevrelerinde aktanbyor. "Daily Mail" geçen ay da Prenses Diana hakkında "Sun- day Tımes'ın başlaıacagı yaym- dan yine iki gün önce atlatma yapmıştı. "Daily Mail"in dün 8 sayfa ayırdığı anılarda en ilginç bö- lüm. Hıtler'e 1944'te yapılan başansız suikast ardından Gö- bels'in, "Tannya şükür ki Füh- rer kurtuldu. Ama birden çok çöktü ve yaşlı gözüktü. Şimdi kendimi diktatörlük için güçlü görüyorum. Devlet çarkının başma geçmek ve demir bir elle yönetim..." şeklindeki ifadesi. Seviyorsunuz... Ama O'nun hakkında Arayın, Ata Nirun ^|^fca< KOÇ ^ ^ ^ H ^ k BOĞA ^ H H İKİZLER ^L. \WLM YENGEÇ ^^^J^^m ASLAN ^^m BAŞAK ^ V — TERAZİ ^M A JLV AKREP j ^ B | ^ 7^ YAY ^ ^ ^ H H T , ' : , OĞLAK R U I JÜJj KOVA | ^ M ^jgg B A U K acaba yıldızlar ne diyor? cevaplasın! 900900201 900900202 900900203 900900204 900900205 900900 206 900900207 900900208 900900209 900900210 900900211 900900228 T ^ J ^ ^ f i r k i y v ' n l n her yerinden seryijlerimizin 1 dakikatı 5833 TL. dır. * ^ ^ OrtıUiMteryifHifetiS-^dalfJltadır.AloBIHiP.K. 16Taraby»ybt.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear