Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
saı
Cumhuriyetı:
Sahıbı: Cumhuriyet Matbaacılık ve Gazetecilik Turk Anonim Şirkeıi adına Berin \tdi Isıanbul Haberlerı: Şenay Kalkan, Dış Haberler: Ergıın Balcı, lş-Ekonomı: Şükran Keteaci, Yurt Basan ve Yayatu Cumhurıyet Matbaacılık ve Gaartecılık T.A.Ş. Turkocağı Cad.
Genel Yayın Yonetmenı: Özgen Acar • Genel Yayın Koordınalüru: Hikmct Çeürkaya Haberlerı: Mehmel Sarac, Kultur Celal Üsler, Makaleler: Sami Karaoren, Spor- Abdulkadir 39/41 Cağaloğlu 34334 tst. PK. 246 Istanbul. Tel: 512 05 05 (20 hal), Telex:
Yazı lşlerı Mudurlerı. Fıîsun Özbilgen (Sorumlu), Cetal Başlaagıc (Haber) • Gorsel Vucelman, Duzeltme. AbduUah Yazıcı 9 Muessese Mudur V.: Erol Erkut • Koordmator
Yönetraen Ali Acar • Düzenleme: MusUfa Saglamer • Ankara Temsılcısi. Cunejt Ahmet Korulsan • Muhasebe Buleot Yener • İdare: Hıiseyin Gorer • İşletme: Onder Çtlik •
Arca>orek, Haber Mudurlerı. Mustafa Balbay, Işık Kansu, İzmır Temsılcı V: Serdar Kızık, Bılgı-lşlem: Nail Inal Bılgısayar Sıstem: Munıvet Çiler • Personel. Sevgi Bostancıoglu
Adana Temsılcisı: Çeün Yie*nağlu • Reklam Reha Işıtman • Dış tlışkıler- Hul>-a Akyol
22246, Fax. (1) 526 60 72 • Burolar: Ankara: Z. Gökalp Blv. Inkılap S. No:
19/4, Tel: 433 11 41-47, Telex: 42344, Fax: (4) 433 05 65 • Izmir H. Ziya Blv.
1352 S. 2/3, Tel: 83 12 30, Telex: 52359, Fax: (51) 89 53 60 • Adana: tnönü
Cd. 119 S. No: I Kat 1, Tel: 19 37 52 (4 hat), Telex: 62155, Fax: (71) 19 25 78
TAKVİM: 12TEMMUZ 1992 Imsak: 3.40 Güneş: 5 35 Öğle: 13 14 Ikındi: 17 13 Akşam: 20.44 Yatsı. 22.30
Termik santrala
tepki
• ADANA (AA)-
Türkiye'de hidroelektrik
santrallan kurularak,
elektrik üretılebilecek
yeterli su kaynağı
bulunduğu halde. termik
santral kurmanın, insan
sağlıgını ve doğayı olumsuz
etkileyeceği bıldirildi.
Türk-!ş4. Bölge Temsilcisi
Hüseyin Kaya Elbek, AA
muhabirine yaptığı
açıklamada. "Türk-İş
olarak, ınsan sağlığını ve
doğayı olumsuz yönde
etkilediği içın termik
santrala karşıyız" dedı ve
Türkiye'nin ıhtiyacı olan
elektrik enerjisıni üretmek
için termık santral kurarak,
doğanın tahripedılmesinin
ınsan haklanna ters
düştüğü görüşünü savundu.
Çavuşesku'nun
uçakları turist
taşıyor
• İSTANBUL (AA) -
Romanya Hava Yollan,
kurşuna dizilerek öldürülen
eski Romanya Devlet
Başkanı Nikolai
Çavuşesku'nun özel
uçakları ile turist taşımaya
başladı. Çavusesku'ya ait 10
özel uçaktan AN-26 tipi 30
kişilik uçak, önceki gece
geç saatlerde 26 yolcusuyla
lstanbul'a geldi. Romanya
Havayolu yetkilileri,
Türkiye'ye haftada iki sefer
düzenleyeceklerini,
Istanbul-Bükreş arasında
artan yolcu talebini
karşılamayı hedeflediklerini
belirttiler. Yetkililer, talebe
karşı sefer sayısını
arttırabileceklerini de
kaydettiler,
İstanbuPda
hava kirliliği
• ANKARA (UBA) -
Istanbul hava kirliliğinde
Ankara'yı solladı. Devlet
Istatistik Enstitüsü'nün
(DİE) çevTe istatistiklerine
göre, Istanbul Türkiye'nin
en fazla hava kirliliği
yaşanan beş ili içerisinde ilk
sırada yer aldı. Geçtiğimiz
yıllarda hava kirlüiğinin
yoğun olarak yaşandığı
Ankara ise doğalgaz
kullanımımn
yaygınlaşmasıyla temiz
havaya kavuştu. DİE
istatistiklerine göre,
Türkiye'de hava kirliliğinin
en fazla olduğu iller,
tstanbul başta olmak üzere
Diyarbakır, Eiazığ,
Kütahya, Erzincan ve
Malatya olarak belirlendi.
Bulaşıcı
hastalığa uyarı
• ANKARA (AA)-Sağhk
Bakanlığı. mevsim
koşullannı dikkate alarak, su
ve besinlerle bulaşan
hastalıklar ıle süt ve süt
ürünleri araalığıyla
insanlara bulaşabilen
Brucella hastahğı konusunda
uyanlarda bulundu. Temel
Sağlık Hizmetlen Genel
Müdürlüğü'nce, bu amaçla
Adana, Gaziantep.
Adıyaman, Şanlıurfa,
Mardin. Diyarbakır, Siirt ve
Batman valiliklerine yazı
gönderildi. Yazıda, mevsim
koşullan ve çevre sağlığı ile
ilgili mevcut problemler göz
önüne ahndığında su ve
besinlerle bulaşan hastalıklar
açısından hassas birdöneme
girildığıne dikkat çekıldi.
Cinsel
hastalıklara
dikkat!
• ADANA (AA) - Gençlerin
cinsel ıhtıyaçlannı gizli fuhuş
yapan kadınlarla değil.
genelevlerdeki kadınlarla
gidermenın. sağhk açısından
daha emnıyetli olduğu
bildirildi. Adana
Frengi-Lepra Savaş Başkanı
Ercan Gül, AA muhabirine
yaptığı açıklamada, zührevi
hastalıklann yüzde 97'sinin
cinsel temasla bulaştığıru
bildirdi. Gizli fuhuş yapan
kadınlara da zührevi
hastalıklan taşıma ve
bulaştırmariskinindaha çok
olduğunu belirten Dr. Gül,
"Bukadınlar.polis
tarafından yakalanmadığı
sürece. hiçbir sağlık
kuruluşuna muayene ıçin
müracaat etmemektedirler.
Bu nedenle, cinsel temasta
bulunduklan kimselere
mevcut hastalıklannı
bulaştınyorlar"dedi. _
Moda yazarımız Necla
Seyhun yazılarına iki
hafta ara verecek.
Çızerımız ismaıi üul-
geç yıllık izniniıı birbö-
lümünü kullandKvndan
vizgilerini bir süre ya-
yımlayamayacağız.
Münteka Usta - Bastonlan sanat eseri. Raşit Usta- Ebnı ve vitray desenler yapıyor. Tansel Usta- L stalığı babasından devraldı. Erdoğdu Usta- Bastonlan yazma desenli. Mürvet Usta- Tek kadm baston ustasL
l-Kartal
başlı,
gümüşve
sedef
işlemeu,7
milyon lira,
2-Kemik,
baklavab
gümüş
saplı,4
milyon 500
binlira.
l-Kartal
kızılcık,
300bintira.
2- Yengec
fıgürlü
saplı.
burgulu ve
teüi,
kızılcık,
250 bin
lira.
1-Balina
Aydm'a
atfen.
Kemik
sapiı,
kızılcık,
400 bin
lira.
2-Kartal
başlı, gûl
ağacı. 500
binlira.
1-Gümüş,
taşlısapk,
kızücık,
çini
iştemeli.
250 bin lira.
2-Gümöş
saplı, çini ve
yakma
çicek
desenli,
200 bin lira.
1-Atbaşı
figûrlfi,
luzdcık.
100 bin
lira.
2-Keçi
ayağısaph,
kızılcık,
yılan
250 bin
lira.
'Devrek bastonu'dıır bu, sopa değilBastonculuk, Devrekli usîaların elinde sanata dönüştü, ustalar bastonu ressam îuvaligibi görüp işliyor
BEHZATŞAHİN
Medcilerden Ali Ziya Efendi,
askerliği sırasında Mısır'da İn-
gilizlere tutsak düşmeseydi
Devrek'in adı değil dünyada,
belki de Türkiye'de bile duyul-
mayacakü. Ali Ziya Efendi'nin
lngjüzlerden öğrendiği baston-
culuk Devrekli ustalann elinde
bir sanata dönüşünce, Devrek
de bugünkü ününe kavuştu.
Ünlü devlet adamlannın he-
men hepsinde bulunan Devrek
bastonunun yaşayan ustalan,
'zanaat'tan 'sanat'a gecışin
köprüleri. Ressamın tablosunu
işlemesi gibi 20 milimetre ça-
pındaki bastonu işleyen usta-
lar, yaraücıbklannın sınırlannı
zorlayarak, her gün bir önceki
gün yapüklanndan daha iyisini
yapmaya çabalıyor. 10-15 yıl
öncesine kadar yok olmaya yüz
tutmuş bastonculuk sanau. bu-
günkü ustalann elinde yeniden
büyüdü, gelişti ve ilerliyor.
Devrek bastonlanrun ünlen-
mesindeki etkenlerden biri de,
1984'te belediyenin öncülüğün-
de başlaülan, 1989'dan bu yana
da 'Baston ve Kültür Festivali'
olarak sürdürülen etkinlikler.
Yılan motifli geleneksel
baston
Devrek'in ustalan bastonlann karakteristik özelliklerine kendilerinden de birşeyler katıyor.
Devrek bastonu genellikle kızılak ağaandan
yapılır. Kesildikten sonra en az bir yıl
kurumay»t>ırakılan genç kızılak dalı,
tomada düzeltildikten sonra işlenir. Dallar
sonbahar ya da kış mevsitnlerinde kesilir.
Geleneksel Devrek bastonu yılan motıflidir.
Işlenmiş bastona asit sürülerek renk verilir.
Saplar tiplerine göre ortopedik, klasik,
hayvan fıgürlü, asa tipi, gümüş, yaban keçisi
ayakh, manda boynuzu ve yekpare
kızılaktan yapılır. Işlemeler, tek yılanlı, iki
yılanh, dört yılanlı, burma; baklava desenler;
oyma işlemeliler. Yine Devrek'e özgü
'Çoban çentiği' denilen bastonlann
yapıhşı şöyle: Kızılak ağaanın dallan
daha körpeyken bıçakla üzerine çentik
atılır. Bıçak yarası, ağaç geliştikten sonra
değişik görünüşler alır.
Kesilip kurutulan dal, zımparalanıp
asitlendikten sonra kullaruhr.
Her yıl temmuz ayında yapılan
ve iki gün süren etkinlikler bo-
yunca baston sergilen, paneller.
söyleşiler, yazarlann okurlany-
la buluşması ve konserler, Dev-
rek'e hareket getiriyor.
Devrek'in yaşayan ustalan
artık, Devrek bastonlanrun ka-
rakteristik özelliklerine kendi-
lerinden bir şeyler de katıyor.
Şimdi, Devrek'e özgü yılanlı,
burmah, kartal başlı, çoban
çentiği adıyla anılan bastonlar,
ustalann katkısıyla daha da çe-
şitlendi.
Devrek'in baston ustalanrun
en ünlülennden Münteka Çe-
lebi'nin bastonlanndan üçü an-
tıka müzayedesinde satışa çı-
kanlmış, üçü de Topkapı Sa-
rayı'nda sergileniyor. Kenan
Evren'e baston hediye etmesin-
den sonra adı kamuoyunca da
duyulan Münteka Usta, "60
yaşından sonra erkekler hanım
olurmuş. Hanımlann da yaşı
sonümaz" diyerek yaşını gızli-
yor. 11 yıl önce bastonculuğa
başlayan Münteka Usta, bu ışı
bir sanatçı olarak sürdürmek
ıçın çabaladığını söylüyor. Bir
çok ünlü devlet adamında da
yaptığı bastonlardan bulunan
Münteka Usta, her gün daha
iyisini yapabilmek için bir sa-
natçı duyarlılığıyla 20 milimet-
re çapındaki ağaa tşliyor.
Münteka Usta, bastonlannda
uzun liflı ağaçlar. boynuz, ke-
mik, altm, gümüş, sedef türün-
den malzemeler kullanıyor.
Bastonlannı şöyle anlaüyor.
"Devrek'teki olay baston
olayı boyutlannı aşmış, sanat
haline gelmeye başlamışür. Bir
ressamı düşünün; önünde tuval
var, ama 40x50, ama 70'e 100.
Bir yüzey var. Fırçasını eline al-
dığı zaman cizebileceği on san-
timetrekareler var. Ama bas-
ton, topu topu 20 mm. görünen
yuzeyi olan konik, yukandan
aşağı upuzun bir minare. 20
mm eninde bir şeride 2 mm'lik
sedefleri nasıl yerleştirirsin?
Oraya konan motiflerin dünya
üzerinde eşi yok. Her bastonda
yeni bir motif yapmak zorun-
dasın. Devrek bastonu bir bi-
nek bastonu değil, bir sanat
bastonudur. Devrek bastonu-
nun özelliği, ister altın, ister gü-
ntüş, ister bakır, isterse el ka-
lemiyle çizilmiş olsun, çizilen
motiflerin baston gustosuna
çok güzel uymuş olması lazım.
Yani, üzerinde bir sanat eseri
olması lazım, emek olması la-
zım. Kendinizden bir şeyler,
duygu katmış olmanız lazım."
Genç baston ustası Tansel
Işık, bastonculuğu Deyrek'in
en büyük ustalanndan biri olan
ve iki yıl önce ölen babası Fevzi
Işık'tan öğrenmiş. İktisat Fa-
Batı'daki müzik arenasının en üstüne yerleşen 1723 Stradivarius kemanlı Gidon Kremer:
6
Aşktan öııeıııli hiçbır şey olaıııaz'
MEHMET MESTÇİ
BUDAPEŞTE - Gidon Kremer de nihilistle-
rin anayurdundan planete açılmış, capcanlı,
enerjik bir efsane. Suiatoslav Richter ya da
Rostropoviç gibi müziğin gözünün yaşına bak-
mayan, bunun için de hayatını feda eden ve etti-
ğinin farkında olmadan yolunda yürüyen eski
Sovyetler takımından hakıki bir deha.
Itzhak Perlman kemandan harikulade sesler
yaratmak için geldiyse dünyaya, Kremer'in der-
di başka. O çalgjsının dışına süratle çıkıp, beste-
ciyle yüz yüze, dudak dudağa gelmek isteyen bir
usta. Muhakkak Alfred Şnitke, Denis Denisovv
gibi çağdaş müziğin tarihi olmuş bestecıler için
eşsiz bir dürtü. Ve bir gün tepeden düşer gibi şu
lafı söyleyebilir Kremer: "Aşktan daha önernli
hiçbir şey olamaz, sevdiğinizi kaybetmekten
daha beter de... Bu olduğu zaman yıllarca ke-
man çalamayacağımı düşünüyorum."
Macaristan'da yayımlanan Muzsika dergisin-
de Gidon Kremer'le yapılan konuşmaya yer ve-
riyoruz.
- Askhenazy, Rostropoviç, Vişnevskaya gjbi
(eski) Soyyetler Birliği'nden iltica ederek Baü'ya
sığman (ünlü) müzikçiler gün geçtikçe konserler
vermek üzere ülkelerine geri dönüyor. Sız de çok
futınalı bir dönemde memleketinizden ay-
nldınız. Parçalanmadan sonra ülkenizde bulun-
dunuz mu?
kültesi'ni bitirdikten sonra da
çok sevdiği bu işi bırakmamış.
26 yaşındaki Tansel Usta, şimdi
babasından devraldığı atölyede
Devrek'in geleneksel tipıne uy-
gun baston üretiyor. Devrek
bastonu özelliklenne sadık ka-
larak üzerine el aletleriyle mo-
tifler işliyor. öncelikli kaygısı,
bastonlarda Devrek'e özgü
sağlamhğı korumak. Kızılak
ağaanın yanı sıra yöreye özgü
porsuk ağaa, ardıç, yabani ki-
raz, dut, şimşir ve yüzyıl su için-
de kalmış meşe kullaruyor.
Devrek'in tek kadın baston
ustası Mürvet Okur, sanatı
Münteka Usta'nın yanında öğ-
renmiş. 1987'den bu yana bas-
ton yapan Mürvet Usta, oyma
işlemeü baston yapıyor. Hay-
van fıgürlü başlık da kullanan
Mürvet Usta, genellikle kızılak
ağaa kullanıyor. Geçinmek zo-
runda olduğu için pahalı malze-
me kullanamadığını söyleyen
Mürvet Usta, bunun yerine
bastonlanna el emeği katıyor.
Raşit Korum da dört yıldır
baston ustası. Raşit Usta bas-
tonda ilk kez ebru ve vitray kul-
lanmış. Yaban keçisinin arka
Kremer- Propaganda, onda korkunç duygular yaratıyor. Aklına Hitler ve Stalin geüyor.
- (Eski) Sovyetler Birliği'nı Batfya geçtikten
sonra da sık sık ziyaret ettim. Fakat 1980-88
yıllan arasında ülkemde hiç konser vermedim.
1988'den bu yana yılda en az bir konser vermek
üzere Rusya'ya ve Litvanya'ya gidiyorum.
- Şu anda parçalanmış Sovyetler'de olanlan
nasıl değerlendıriyorsunuz?
- Sağüklı bir yargıda bulunmam son derece
güç. Çünkü uzun zamandır Paris'te yaşıyorum.
Moskova'da, Petersburg'da ya da Riga'da bu-
lunduğum vakit misafirim ve olanlara yalnızca
dışandan bakabiüyorum. Fakat geride bıraktı-
ğım insanlann ağır koşullar altında yaşamaya
devam ettiklerini görmek tabii ki aa veriyor.
İçinde bulunduklan ekonomik durum feci. Oku-
ma, konuşma, tarüşma, hürriyeti. Tüm bu sefa-
let içinde oluşan bir kıpırdamş. 3 kuruş için tüm
güçlerini son kertede sarfeden tüm bu insanlann
hürriyeti düşünecek hali yok.
- Son yıllarda müzik uluslararası bir kavram
oldu. Festivallerde; çeşitli kültürlere ait sanatçı-
lar, iletişim zorluğu çekmeden sanatlanru icra
ediyorlar. Siz de hayatınızın en büyük bölürnü-j ayağını da sap kısmında kulla-
nü Sovyetler'de geçirdikten sonra kendinizi bir nıyor. "Atölyede çıraklan öz-
anda Batı'nın profesyonel sanat dünyası içinde
buldunuz.
- Söylediklerinize katılamıyorum. İnsanlann
hangi kültürden geldiği her zaman önemli ol-
muştur. Bu böyle geldi ve böyle gidecek. Her in-
sanın düşünce yapısına kendi tarihi biçim verir
ve bu düşünce yapısı dilde, iletişimde müzikal
oluşumda kendiîıi gösterir. Rusyasız bir Şosta-
koviç düşünebilir misiniz ya da Macaristansız
bir Bartok. Hayatımızın en güzel yıllannı nerede
geçırdiğimiz değil, yaşadığımız yerle içgüdülen-
miz arasında gidip gelen itki sayesinde neler olmaktan kurtarmak gerektiği-
yapüğımızdır önemli olan. Ve köklerimiz. Ben ni söylüyor. Yazma motiflerini
Riga'da büyüdüm. Yani Sovyet istilası alündaki
Lıtvanya'da. Fakat hayatımm en büyük bölümü-
nü orada geçırdim diye şimdi bir sanıye bile piş-
manhk duymam. Çünkü ne kazandıysam o yıl-
lara borçluyum. Coğrafi köklerimden başka ai-
levi köklerim de var tabii. Annem Alman, bü-
yükbabam İsveçliydi. Babamsa, Musevi. Ha-
yatıma renk veren çatışmalar olduysa ailemin
çok uluslu olmasına borçluyum.
gür buakıyoruz. Orada patron
yok. Hayal güçlerini kuUana-
rak istediklen işlemeyi yapıyor-
lar" diyen Raşit Usta da, basto-
nun sanat özelliği olduğunu sa-
vunuyor.
Erdoğdu Özcan, 23 yıllık öğ-
retmen. 4 yıldır baston yapıyor.
Hobi olarak başladığı baston-
culukta şimdi sayıb ustalar
arasında. Bastonu ücüncü ayak
bastona gecirerek bu sanata
yeni bir katkıda bulunmuş. Sel-
çuklu, Osmanlı motiflerinin
yanı sıra, Yörük kilimlerinin
motiflerini de işliyor.
Devrekliler bastona minnet
borçlu. Şimdi bunu, bastoncu-
luğu sanat haline getirerek ödü-
yorlar.
Nazi anılarma tiraj çelmesi takddı
EDtPEMtLÖYMEN
LONDRA- Hitler'in propa-
ganda bakanı Joseph Göbbels'-
in günlüklerini yanndan itiba-
ren yayımlamaya hazırlanan
"Sunday Times" gazetesi önce-
ki sabah ani bir celme ile karşı-
laştı. Magazin gazetesi "Daily
Mail" daha atik davrandı ve
Göbbels'in anılannı "dünyada
ilk kez" yayımlamaya başladı.
Böylece "Sunday Times"ın
Göbbels'in 92 mikrofış kutusu
dolusu 21 yılı kapsayan gün-
lüklerini, diğer gazeteleri atlata-
rak yayımlama hevesi kursa-
ğında kaldı.
Bu konudaki çalışmalannı
gayet gizli yürüten "Sunday Ti-
mes"ın günlüklerin peşine düş-
tüğünü de ilk kez "Indepen-
• Avustralyalı basın imparato-
ru Rupert Murdoch'a sürekli
çelme takılıyor. Sahibi olduğu
"Sunday Times"ı Prenses Dia-
na'ya ilişkin yayın öncesinde at-
latan "Daily Mail". dün de
Göbbels'in anılannı yayımlama
yanşında Murdoch'u bir kez
daha atlattı. Basın, kamuoyun-
da Murdoch'a d"vulan antipa-
tiyi tiraja çevirmes Hasında.
dent" gazetesi iki hafta önce oı
taya çıkartıruş, gİ2di operasyon
suya düşmüştü.
"Independent" gibi gayet
ciddi ve "Daily Mail" gibi kitle-
ye yönelik bir magazin gazetesı-
nin farklı yönlerden "Sunday
Times"ın Göbbels operasyonu-
*<u bozmaya çalışması, basit bir
ı -»betten öte. Günlükleri ya-
yın^ 'nzırlama görevini, "Ti-
mes" , *ronu Rupert Mur-
doch'un, t •> sağcı görüşleri ve
Nazi hayranı.^ı ile tanınan İn-
giliz tarihçi David Irving'e ver-
mesi, İngiliz kamuoyunda bü-
yük tepki yarattı. Öte yandan
kamuoyunda Murdoch'a yö-
nelik antipatiye de bazı gaze-
telerin tercüman olduklan gö-
rülüyor. Thatcher döneminde,
tekel niteliğindeki uydu yayın
haklannı kazanan ve İngiliz ba-
sınını Maxwell ile birlikte pay-
laşma stratejisini hiç saklama-
yan Murdoch'un, gazetelerinin
yöneticilerine, "Unutmayın,
amaomız eğlendirmektir," di-
yerek anılann yayımlanmasını
hangi açıdan değerlendirdiği,
basın çevrelerinde aktanbyor.
"Daily Mail" geçen ay da
Prenses Diana hakkında "Sun-
day Tımes'ın başlaıacagı yaym-
dan yine iki gün önce atlatma
yapmıştı.
"Daily Mail"in dün 8 sayfa
ayırdığı anılarda en ilginç bö-
lüm. Hıtler'e 1944'te yapılan
başansız suikast ardından Gö-
bels'in, "Tannya şükür ki Füh-
rer kurtuldu. Ama birden çok
çöktü ve yaşlı gözüktü. Şimdi
kendimi diktatörlük için güçlü
görüyorum. Devlet çarkının
başma geçmek ve demir bir elle
yönetim..." şeklindeki ifadesi.
Seviyorsunuz... Ama
O'nun hakkında
Arayın, Ata Nirun
^|^fca< KOÇ
^ ^ ^ H ^ k BOĞA
^ H H İKİZLER
^L. \WLM YENGEÇ
^^^J^^m ASLAN
^^m BAŞAK
^ V — TERAZİ
^M A JLV AKREP
j ^ B | ^ 7^ YAY
^ ^ ^ H H T , ' : , OĞLAK
R U I JÜJj KOVA
| ^ M ^jgg B A U K
acaba yıldızlar
ne diyor?
cevaplasın!
900900201
900900202
900900203
900900204
900900205
900900 206
900900207
900900208
900900209
900900210
900900211
900900228
T ^ J ^ ^ f i r k i y v ' n l n her yerinden seryijlerimizin 1 dakikatı 5833 TL. dır.
* ^ ^ OrtıUiMteryifHifetiS-^dalfJltadır.AloBIHiP.K. 16Taraby»ybt.