23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
5HAZİRAN1992CUMA CUMHURİYET SAYFA EKONOMI Altın Rehbeı*' sorunu • ANKARA (AA) - PTT Genel Müdürvekili Veli Bettemir, telefon rehberlerinin Türkiye çapında basım ve dağıtımını üstlenenıTTBilkaBilgi Kaynak Ticaret AŞ'nin faaüyetlerini durduımadığını bildirdi. Veli Bettemir, şirketin baa sorunlan bulunduğunu belirterek "Ancak ITT, Türkiye'deki faaüyetlerini sürdürecektir" dedi. Şirketin, Türkiye'de aradığı reklam potansiyeiini bulamadığını ve bundan dolayı sıkınüya düştüğünü anlatan Bettemir, şunlan söyledi: "Şirketin sorunlan bize de yansıyor. Altın Rehber'in basımı gecikiyor. 011 sistemi ıstediğjmizgibi çalışmıyor. Sorunlann çözümü için görüşmelerimizi sürdürüyoruz. Önûmüzdeki günlerde teknik konularda daha aynntılı bir görüşme yapacağjz. ITT, Türkiye'de faaliyetîerini sürdürecek." Metaş üretimde • İZMİR (AA)-Finans güçlüğü nedeniyle faaliyetine yaklaşık 2 yıl önce ara verilen Metaş'ta üretime bugün başlanacak. Metaş Metalurji Fabrikası'nın çelikhane ünitesinde deneme üretimine geçilmesi dolayısıyla bugün bir tören düzenlenecek. Haddehane ünitesinde ise makineler çabştınbp ısıtılacak. Pavarotti konserine sigorta • Ekonomi Servisi- 9 hazıran gecesi Abdi İpekçi Spor Salonunda bir konser vermek üzere dünyaca ünlü tenor Pavarotti'yi Türkiye'ye getıren Ege Seramik, her türlü ihtimalle konserin iptalini göz önüne alarak organizasyonu garantı altına aldı. Biletlerinin tamamına yakınının satılmışolmasına rağmen herhangi bir nedenle gecenin yapılamaması durumunda PFA Sigorta Ege Seramik'e 8 milyarTL ödeyecek. ANSİAD'dan turizm eleştirisi • ANTALYA (Cumhuriyet Bürosu)- Antalya Sanayici ve Jşadamlan Derneği (ANSİAD) sadece plaja dayalı turizm yapıldığı için ölü kış sezonunda bölgede kumar ve fuhuşun artüğını önesürdü.ANStAD Yönetim Kurulu Başkanı Sadık Badak, özellikle Lara bölgesinde ve Kemer'de, işletmelerin kış sezonunda boş kaldıklannı ve bu durumda doğru olmayan kazanç yollanna gittiklerini belırtti. Badak, yatırunlann tümünün turizme yönelmesının atıl kapasite yarattığını söyledi. İhracat şenliği • Ekonomi Servisi - İstanbul Teksül \e Konfeksiyon İhracatçı Birlikleri'nin (İTKİB)hazır giyim ve konfeksiyon dalındaki "Başanh İhracatçı Ödülleri" bugün yapılacak madalya töreni ve gala yemeği ile sahiplerini bulacak. İTKİB'e bağh İstanbul Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçılan Birliği'nin geleneksel ihracat ödülleri bu yıl, firmalann 1991 yılı hazır giyim ve konfeksiyon ihracatı performanslanna göre özel ödül, altın, gümüş, bronz madalya ve başan belgesi kategorilerindetoplam 360 fırmaya verilecek. "The Best ModeloftheVVorld" yanşmasının sponsorluğunu yapan İTKİB'in Gala Yemeği'inde Avrupa, Afrika. Asya, Kuzey Amerika, Uüney Amerika, Pasifik ve Akdeniz'in en iyi mankenlerinin seçimi yapılacak. Kara yoluyla hac • REYHANLI(AA)- Hatay'ın Reyhanlı ilçesindeki Cilvegözü Gümrük Kapısı'ndan, bir haftada 14 bin hacı adayı çıkış yaptı. Gümrük yetkililerinden abnan bilgjye göre adaylann kara yoluyla hacca gitmesine izin verilmesinden sonra Cilvegözü'nden I4binhaa adayı kendi araçlanyla çıkış yapülar. Orman Bakanlığı Yasası • ANKARA (AA) - Orman Bakanhğı'nın, "Tanm Orman ve Köyişleri Bakanlığı"ndan aynlarak yenıden teşkilatlanması ve bakanhğm kuruluş ve görevleri hakkındaki yasa yürürlüğegirdi. Izmir'detaleplerçatıştı İŞÇİ CEPHESI Dahaçok demokrasi HAKANKARA İZMİR - 3'üncü İktisat Kongresi'n- de işçi örgütleri daha demokrauk bir Türkiye istediler. DİSK demokratik- leşmeyi bir hedef olarak önüne koyan iktidann artık daha somut adımlar at- masını isterken, Türk-İş grev erteleme- sinin hükümetin çağdaş haklar ve de- mokratikleşme vaatleriyle bağdaş- madığını vurguladı. Hak-İş ıse son 10 yılda demokratikleşme yolunda atılan adım- lann olumlu ancak ye- tersiz olduğunu savu- narak başta Anayasa olmak üzere çağın ge- reklerine uygun yenı düzenlemelere gidilme- Türk-İş} DÎSKve Hak-IŞgenel başkanlan demokrasi çabalanna devam edilmesi gerektiğini, gelinennoktarun yeterli olmadığını belirttiter. ş Kemal Nebioğlu, işçile- ri temsil eden kuruluş- lann, Kongre'de ki ko- misyonlar ve kürsülerdc ağırlıklan oranında temsil edilmediklerini belirtti. Nebioğ- lu, ülke ekonomisinin çıkmaza sürük- lenmesinde başrolü oynayan sermaye kesiminin, gerçek çözümler önermesi- nin olası olmadığını savundu. Maüye poütikasının faturasını, iç ve dış rantiye kesimlerinin ödemesi gerektıği ve bu nedenle bir bir vergi reformunun şart olduğunu vurgulayan Nebioğlu, sözle- rini şöyle sürdürdü "12 Eylül tahri- batını yok edecek, temel insan hak ve özgürlüklerini tanıyacak bir Anayasa, işsizliğin ve enfiasyonun yok edilmesi, daha adil bir gelir dağılımı, KİT'lerde toplusözleşme görüşmelerinin günün şartlanna uygun çözümünü, tLO ilke- lerine uygun sendikal ve sosyal haklar, insanca yaşamı sağlayacak bir ücret, yasalara dayalı ışgüvencesi, 8 saatlik ış günü, 40 saatlik iş haftası ve yılda bir aybk izin hakkı, emekçilerin beslenme, konut sağlık ve eğıtim sorunlannı çöze- NOTLAR TÜREY KÖSE • 1500 kişinin katılması bek- lenen açıhş töreni 1300 kişilik Balçova Özel İdare Tesisleri sa- lonunda gerçekleştirildi. Umu- lan ölçüde bir kaülımın gerçek- leşmemesi organizasyonda gö- revli yetkilileri yer bulma so- runu konusunda rahatlatırken katılımcılar, soğutma sistemı- nin yetersizliğinden yakındılar. Kürsünün iki yanına küçük vantilatörler kondu. "Uluslara- rası bir kongre için Izmir'e ya- raşır daha dddi bir salon olma- hydı" dediler. ' • Aplışta Prof. Dr. Cem Al- par ve Prof. Dr. Kenan Mortan tarafından bir yıl önce hazırla- nan "Liberalleştinnenin Öyküsü" adlı kısa filmin adı "İşte Türki- ye" diye değiştirilirken 10 daki- kalık fılrrun ban bölümlerine Başbakan Süleyman Demirel'- in Türki cumhuriyetlerine yap- tığj geziden görüntüler sonra- dan monte edüdi. • Kongre nedeniyle İzmir trafiği felce uğradı. •Kongrede 48 tebliğ tartışı- lacak. 5 ayn konuda da panel yapılacak. Ancak tebliğlerin 1.5 yıl önce basılmış olması o tarih- te hazırlanan tebhğlerde imzası bulunan oda yöneticılerinin de- ğişmesi önemli bir aksakhk ola- rak dikkati çekti. • İktisat Kofıgresi'ne çağnJı olarak kaülan 1500 kişi, gele- bilecek her türlü olaya karşı 10 milyon TL'ye sigortalandı. Kongreye kaüJanlar için Üni- versal Sigorta AŞ'ye 1.5 milyar lirahk sigorta işlemi yapıldı. Sı- gortalama işlemi, kongre sıras- nda gerçekleşürildi. cek koşullar, sağlıklı işyerleri, korunan bir çevre, gerçek bir sosyal güvenlik, bilgi ve teknoloji üreten bir iktisadi- kültürel yapı isüyoruz". Türk-Iş Başkanı Şevket Yılmaz, "Bu hükümet de öncekiler gibi işçinin en tabi hak arama yolu olan grevleri er- telemeyi seçmiştir. Böyle bir uygulama çağdaş haklar ve demokratikleşme va- atleriyle asla bağdaşmamaktadır."- dedi. Hükümetin başta Anayasa ve te- mel yasalar olmak üzere Çalışma BakanlığYnca haarlanıp Hükümete sunulan iş güvencesi yasa tasansı ile kıdem tazminatı hakkı zedelen- meden işsizük sigortası müessesesinin bu ya- sama döneminde uygu- lamaya konulmasını is- teyen Yılmaz, işverenle- re şöyle seslendi: "Ülkemizin gebşmesi- ni muassır medeniyet se- viyesine ulaşmasını, her kesin refah içinde olmasını ve çabşma banşının tesisini gerçekten istiyorsanız, bu güzide topluluk önünde işçiler adı- na elimi uzatıyorum. Aramızda menfa- at çatışması yine olacaktır. Ama gelin. ülkemizin ortak çıkarlannda birlikte hareket edeüm. Demokratikleşme gay- retlerinde, çağdaş zihniyeti elden bırak- mayalım. Sizin de güvenceniz sayılan iş güvencesinini çıkmasına, işsizlik sigor- tasının kurulmasına yardımcı olun." Hak-İş Genel Başkaru Necati Çelik, çağı doğru yorumlamanın ilk şartının demokratikleşme olduğunu vurgu- layarak, şunlan söyledi. "Geçen 10 yılda demokratikleşme alanında yapı- lan calışmalan, sarf edilen gayretleri takdirle karşılamakla beraber yeterli bulmadığımızı. bu konuda daha işin başında olduğumuzu ifade etmek isti- yorurn. Başta Anayasa olmak üzere yenı düzenlemelere ihtiyaç vardır." İSVERENCEPHESİ Onceverimlilik ÜMİTOTAN TÎSK Başkanı Baydur,ücret- verimlilikilkesinin kurulması gerektiğini beiirterekbunun enfîasyon ve işsiziğin önüne ii d İZMİR- İşverenler, 3. İzmir İktisat Kongresi'nde uzun bir süredir belirt- tikleri düşünceleri yinelediler. İşveren temsilcileri, en çok sağbklı bir parla- menter demokrasi, serbest piyasa eko- nomisi ve çabşma banşı konulan üze- rinde durdular. TİSK Başkanı Refık Baydur, kong- rede yaptığı konuşmada, 21. yüzyılın demokrasiyle yönetilen yurtiçinde ve yurtdı- şında rekabet gücü yük- sek ve modern teknolo- ji kullanan firmalardan oluşan piyasa ekono- milerine ve evrensel pa- zarlarda rekabet gü- çüne sahip işçi- işveren ilişkilerinde olgunluk düzeyine erişmiş ülke- lerin yüzyıb olacağını bebrtti. Baydur, "Biz bir üçgen inşa etmek durumundayız. Bu üç- genin bir kenan insan haklanna dayalı demokrasiden, bir diğer kenan geüş- miş piyasa ekonomisinden, tabanı da sağbklı endüstri ılışkilennden oluşa- cak" dedi. TİSK Başkanı, sendikaları eleştirerek "İşçi sendikalannca enflas- yon bahane edilerek yapılan yüksek ücret talepieri yüzünden toplusözleş- meler kolay kolay bağıtlanamamakta, grev ve lokavtlar çabşma hayaümıa sarsmaktadır" dedi. Mevcut sorun- lann çözümlenmesi konusunda öneri- lere de yer veren Baydur, çözüm yol- lannı şöyle sıraladı: "İşçi, işveren ve hükümet kesimleri- nin işbirliğiyle ulusal bir ücret politi- kası oluşturulması, üçlü yapıda kuru- lacak Ekonomik ve Sosyal Konsey ni- teliğini taşıyacak bir kurum tarafından gerçekleştirilmelidir. Pobükanın temel ilkesi ücret-verimlilik ilkesinin kurul- ması olmahdır. Verimblik artışından doğan ve verimlilik yaralan ucret artış- lan enflasyon ve işsizlik gibi makro- ekonomik dengesizbkleri de önle- yecektir." İşadamı Vehbi Koç ise kongrede yaptığı konuşmada, hızb nüfus artışının ekonomi üzerindeki olumsuz etkisine dikkat çekti. Işadamların ver- gi vermeye çağıran Koç, vergi kaçıran- lann ağır bir şekilde cezalandınlmasını istedi. Ekonomide devletin rolünün azaltıl- ması gerektiğini belirten Vehbi Koç, devlet yatı- rımlarının altyapı işleri- ne yonelmesi gerektiğini söyledi. Özel sektörün rekabet içinde buluna- cağı hiçbir alana devletin girmemesi gerektiğini be- lirten Koç, rekabete açık sahalarda faaliyet göste- ren KİTIerin yerli ve ya- bancı özel sektöre satıl- ması, ıslahı mümkün ol- mayan KİTIerin de za- man yitirmeden tasfıye edilmesi gerektiğini vurguladı. TÜSİAD Başkanı Bülent Eczacı- başı, 21. yüzyılda iktisat biliminin karşısındaki en önemli soruların başın- da devletin ekonomideki yerinin ne olması gerektiğj sorusunun geleceğini söyledi. Eczacıbaşı, Türkiye'nin de kendi koşullan çerçevesinde kendi çö- zümlerini oluşturacağını vurguladı. Benimsenen çözüm ne olursa olsun, kamu sektörünün büyüklüğünden çok" verimlilik düzeyinin önem taşıdığının da hiçbir zaman göz ardı edilmemesi gerektiğini belirten Eczacıbaşı, "Ara- lannda büyük verim farkblıklan oldu- ğu sürece. her zaman birbirini tamam- lamak zonında olan kamu kesımi ile özel kesim, uyumlu bir bütün oJuştura- mayacaklardır. Sağbkb ve verimli bir özel kesim özlüyorsakekonomideki göreli büyüklüğü ne olursa olsun, kamu kesiminin "kalitesi' üzerindedur- mamı? gerekivor" dedi. Türki cumhuriyetler ile KKTC'den katüan liderier de Tfirk ekonomisinde son yıllarda örnek alınacak gelişmeler yaşandığını söylediler. 'Türk modelini örnek ahyoruz' İZMİR (Cumhuriyet Bürosu)- İktisat Kongresi'ndeki konuşmalannda Türki cumhuriyetler ile KKTC'den katılan liderier deTürk ekonomisinde son yıllarda yaşanan olumlu gehşmelere dikkat çekerek Türkiye'yi kendilerine model aldıklannı söylediler. Nahcivan Parlamento Başkanı Haydar Aliyev, So%">etler Birliği'nin dağılmasından sonra tüm Türİa cumhuriyetlerde ciddi sorunlar yaşandığına dikkat çekti. Aliyev, Türkiye'nin tüm Türk halklannctan ve dindaşlanndan daha ileri bir konuma ulaştığına dikkat çekti. Buyönüyle Türkiye'de uygulanan modelin kendileri için bir örnek oluşturduğunu vurgulayan Aliyev, "Hiç boşuna vaktımizi harcamayabm. Türkiye'de uygulanan bir model vardır. Yeni bir model aramaya lüzum yoktur. Türkiye'deki modeb abp uygulayabiliriz" dedi. Âzerbaycan Başbakanı Rahim Hüseyinov da Türkiye modelinin Türki cumhuriyetler açısından, "numune" olduğunu söyledi. Konuşmasına "Hürmetb Süleyman Bey" diye başlayan Hüseyinov, kendi ülkelerinde de serbest piyasa ekonomisi modelini oluşturmaya çabştıklannı anlattı. Kırgızistan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Felix Kulov, 3. İktisat Kongresi'nin Türkiye ile Kırgızistan arasındaki ekonomik ibşkilerin gelişmeleri açısından da olumlu bir etki yaratacağına inandığmı söyledi. İlk kez Türkiye'den yüksek düzeydeki yetkiblerin kendilerini ziyaret ettiğini ve bundan çok mutlu kaldıklannı vurgulay an Kulov, SSCB'deki parçalanmadan sonra yaşanan ekonomik sorunun aşılması için Türkiye deneyimini incelediklerini vurguladı. Moldavya Başbakanı Valeriu Muravscki de yeni cumhuriyetlerde totaliter eknomilerden serbest pazar ekonomisine geçişin sancılannın yaşandığına dikkat çekti. Ekonomik kalkınmanın büyük birönem taşıdığını ve bunu gerçekleştirmeye çalıştıklannı vurgulayan Muravscki, Türkiye'nin bu açıdan sağladığı deneyimlenn de kendileri için büyük bir değer taşıdığını sözlenne ekledi. KKTC Başbakanı Derviş Eroğlu da konuşmasında, Kuzey Kıbns'ın kalkınma çabalannda anavatanın "hayati" bir önem taşıdığını açıkladı. Uluslararası mab kuruluşlardan kredi desteği alınamadığını, Kuzey Kıbns'a tek mali desteğin Türkiye'den geldiğini vurgulayan Eroğlu. Tütkiye ile KKTC arasında ekonomik entegrasyonu sağlayacak poitikalann oluşturulması gerektiğini savundu. 3. IZMIR İKTİSAT KONGRESI'NDEN IZLENIMLER ANAPkongrede umduğunu bulanıadı •Özal'ın konuşmasının hemen ardından değerlen- dimıe için görüşlerine başvurduğumuz Başbakan Süleyman Demirel, gülen bir çehreyle "Durun bir canım, hele bir diğer konuşmacılan da dinleyelim ondan sonra" derken Başbakan Yardımcısı Erdal İnönü, "Her zamanki gibi konuşuyor Saym Özal, değişik bir şey yok" dedi. TUNCAY ÖZKAN İZMİR - İzmir İktisat Kong- resi'nin rengi soluk, konuşması tepkisiz Turgut Özal'ın ^alo- nun merdivenlerini. eşi Semra Özal'ın kolunda çıktı. Kendi- sinden beklenen hükümete yö- nebk ağır eleştirileri, ANAP li- deri Mesut Yılmaz'a bırakan özal, daha çok ANAP'b millet- vekillerinin oturduğu yerlerden yükselen cıbz alkış sesleriyle ye- tinmek zorunda kaldı. Cum- hurbaşkanı Özal'ın, ANAP se- çim bildirgelerinin yenilenmış şekli olan konuşması, salonda- ki baa ANAP'b milletvekille- rince "siyasi vasiyeti" olarak da yorumlandı. özal'ın konuşmasının hemen ardından değerlendirme için görüşlerine başvurduğumuz Başbakan Süleyman Demirel. gülen bir çehreyle. "Durun da- ha canım hele bir diğer konuş- macılan da dinleyehm ondan sonra" derken Başbakan Yar- dıması Erdal İnönü de gülerek "Her zamanki gibi konuşuyor Sayın Özal, değişik bir şey yok" dedi. Kongre salonunda bulunan MÇP'b Rıza Müftüoğlu ise cumhurbaşkanının konuşması- nı "Çok başanb ve abartıb bir kendi döneminin övgü metniy- di" di^e değerlendirdi. Müftü- oğlu'na göre konuşmanın en değişik yanı "lider Türkiye ve ona ılışkın sözler"den oluştu. Eski Cumhurbaşkanı Kenan Evren de Cumhurbaşkanı Tur- gut Özal'ın konuşmasını ilgjyle izleyenler arasındaydı. Konuş- ma sonrasında "'Güzel konuşu- yorlar. Ama uygun bulduğu- muz yerleri var, tasvip etmediği- miz yönleri var" diye tepkilerini dile getiren Evren'in selefıyle göz göze gelmek için protoİcol sırasında bir adım ileri atışı da dikkat çekti. Kongre öncesinde merakla beklenen hükümet-Özal kavga- sı ise salonda hiç yaşanmadı. Taraflar klasik ve birbirlerine dikkat eden konuşmalar_yapü- lar. Cumhurbaşkanı Özal'ın hükümete "•yüklenmemesi" ANAP'lılar arasında da sürpriz oldu. Kendisinden daha sert bir konuşma bekleyen ANAP'blar sonra Özal'ın oluşturmak iste- diği siyasi banştan söz ettiler. ANAP'm eski bakanlann- dan Işm Çelebi'ye göre Özal "si- yasi vasiyet" sayılabilecek bir konuşma yapü. Dünyadaki ye- ni gercekbkten Özal'ın çok etki- lendiğini belirten Çelebi, "Ba- kın çok önemli bir şey var, cum- hurbaşkanı önûmüzdeki 10 yılın hedeflerini söylüyor. Bu bir nevi siyasi vasiyetür. Çok güzel bir konuşma oldu" dedi. Bir başka eski ANAP bakanı Ercan Vuralhan ise cumhurbaş- kanının konuşmasından umduğunu bulamayanlar- dandı. Vuralhan'a göre konuş- ma güzeldi ama "biraz da sert" olabilirdi. Ercan Vural- han, Özal'ın. "siyasi yumuşa- ma havası yaratmaya özen gös- terdiğini, daha fazla konuya de- ğinmesini beklemelerine İcarşın bunun olmadığını" anlattı. Cumhurbaşkanmın eski Özel Kalem Müdürü, ANAP'ın İs- tanbul Milletvekili Fevzi İşba- ran is6 cumhurbaşkanının yeni tavnnı iki cümlede özetleyiver- di: "Artık devlet başkanı, daha aşağılara inen bir konuşma beklenmez." İşbaşafan, "Sayın Özal, ana- yasal sınırlanna mı çekiliyor" sorumuza ise gülerek "Çok bü- yük bir konuşma yaptı. hedef- ler gösterdi, bundan başkası da beklenmemebydi" yanıtı verdi. Konuşması kahkahalarla dinlenen lider ise Süleyman De- mirel oldu. Demirerin Özal'ın övündüğü 10 yıllan eleştiren gö- rüşleri alkış aldı. Cumhurbaşkanı Özal ile Başbakan Demirel'in konuş- masını kıyaslayan eski İzmir Belediye Başkanlanndan Bur- han Özfatura da şunlan söyledi: "Sayın cumhurbaşkanının konuşmasında bakın bizim Mehmet Keçeciler'in, Hasan Celal Güzel'in 1981'desöyledi- ği, daha sonra da bizim söyledi- ğimiz şeyler var. Bugün bunla- nn dışında da bir şey söylemek mümkün degil. Çünkü aklın yolu bir. Bakın Süleyman Bey de aynı şeyleri söylüyor. " Kongrenin protokol sırala- nnda sadece üç kadın oturdu. Birinci sırada cumhurbaşkanı eşinin yanında yerini alan ANAP İstanbul İl Başkanı Semra Özal, ikinci sırada Baş- bakan Süleyman Demirerin hemen arkasında oturan Dev- let Bakam Tansu Çiller, üçüncü sırada ise DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit'in yanında oturan DSP örgütte sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Rahşan Ece>it. Bu üç kadının kongreye olan ilgisi dikkat çekici idi. An- cak Semra Özal'ın amebyath eşine olan yakın ilgisi desteİc ol- mak için gösterdiği çaba gözler- den kaçmadı. IŞDUNYASENDAN MEMDUH HACIOGLU UygulanabilirEkonomik Politikalar Gelişmiş Batı demokrasilerinde, temel ekonomik hedef- lerden belki de en önemlisi tam istihdamı sağlayıcı ekono- mik politikaların uygulanabilir olmasıdır. Toplumda tam istihdam hedefine yaklaştıkça demokrasinin daha güçlen- diğini açıkça görebilmekteyiz. Bu hedeften uzak olan top- lumlarda ise, demokrasinin sağlıklı işlediğini söylemek güç olsa gerek. Türkiye, bugün belki cumhuriyet döneminin en hızlı de- mokratikleşme sürecine girmiştir. Toplumda demokratik her konu tartışılmaktadır. İnsan haklarından başlayıp tüm özgürlükler hakkında ileri adımlar atılma iradesi ortaya çıkmıştır. Siyasi iktidar bu konuda çok kararlı görünmekte- dir. Siyasi iktidann benimsediği ilkeler doğruItusunda, bir istihdam politikası uyguladığını söylemek çok güçtür. Bu- gün Türkiye'de 20 milyon çalışan insanımız, 5 milyon işsi- zimiz ve her yıl 640.000 yeni iş gücümüz mevcuttur. 1990ın son çeyreğinde başlayıp bugün halen devam et- mekte olan bir ekonomik durgunluk dönemi yaşamakta- yız. Daralan iç ve dış talep sonucunda işletmeler küçülmeye zorlanmış ve sürekli yüksek enflasyon ve yüksek kredi maliyetleri sonucunda imalat sanayii bir krizin içine gir- miştir. Bu durum işsizlik artışını kaçınılmaz hale getirmiş- tir. Hal böyle iken Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, istihdamı geliştirici ekonomik politikaları saptamak ve uy- gulamak görevlerini yerine getirme uğraşı vermesi bekle- nirken, İş Güvenliği Yasa Tasansı ile Türkiye'nin istihdam gündemini tamamen işgal etmiştir. Çok boyutlu ve grift bir önemli ekonomik soruna hukuki bazı tedbirlerle çare aranmaktadır. Dünya ekonomilerinde bugüne dek hiçbir ekonomik sorun yasa ile çözüm bulamamıştır. Ekonomik sorunlann çözümü yine ekonomi içinde bulunmuştur. Ge- lin Türkiye'nin istihdam gündemini saptırmayalım. Dünya pazarlarında rekabet edebilecek dinamik bir özel sektör imalat sanayiin güçlü varlığına ihtiyacımız vardır. Dinamik bir imalat sanayii ancak, iyi eğitilmiş, verimli ve dinamik işgücü sayesinde var olabilir. Bu konuda hem işveren, hem çalışanımız ve hem de siyasi iktidann üzerine düşen önemli sorumlulukları vardır. Dünya ile rekabet edebile- cek ekonomik ücret politikaları ve iş gücü verimlilik artışı konulannda taraflar uzlaşma zemini aramalıdırlar. Bu ko- nular tam istihdam politikalarının temel unsurları olmalı- dır. Bu konuda başlatılacak çalışmalar uzun süreli ve zor olacaktır, ama Türkiye'nin gündeminde bugün bu konular başa alınmalıdır. Tam istihdamı sağlayıcı ekonomi politi- kaları üretmek, demokrasimizin gelişmesinde en etkin çalışma olacaktır. KuLİS Kongrenin eksikleri çok ABDURRAHMAN YILDIR1M İZMİR - Türkiye Cumhuri- yeti'ni kuran askeri zaferini ekonomik alana taşımak iste- yen Atatürk, ilk iktisat kongre- şini askeri zaferin sonuçlandığı İzmir'de toplatmıştı. Kongre- nin yön verdiği politikalarla askeri zaferi Atatürk döne- minde ekonomik başanlar iz- ledi. Türkiye ekonomisinin tı- kandığı 1980'de 24 Ocak Ka- rarlan'ndan hemen sonra top- lanan İkinci İktisat Kongresi ekonomiyi dışa açan politika- lan uygulama\a koydu. Dünya ekonomisinin bü- tünleşmeye gittiği, globalleş- menin hizla yayıldığı bir dö- nemde de 3. iktisat Kongresi başladı. Kongrenin gündemi "21. yüzyıla doğru Türkiye." Ama Türkiye'nin. dünya ile ekonomik ve siyasi entegras- yonunu nasıl tamamlayacağı- na ilişkin yanıtlar noksan kala- bilir. Çünkü kongre progra- mında bazı temel konular eksik. Bunlann başında hızlı nüfus artışı geliyor. Türkiye'- nin kalkınmasının önündeki en büyük sorun, dünya ile en- tegrasyonunda zorluk çıkar- tan en önemü olay. eğitimsiz, sağbksız, niteliksiz insan gücü. Enflasyonun da önemli neden- lerinden biri olan hızlı nüfus artışına kongre programında yer verilmemiş. Buna karşıbk Cumhurbaş- kanı Özal'ın konuşmasından nüfusumuzun hızla çoğalması, sanki Türkiye'yi kalkmdıra- cakmış sonucu çıkıyor. Özal, nüfusun hızla çoğalmasını "Bi- zi 10 yıl sonra Avrur>a'da önde gelen ülke obnaya n'amzet" ve "2000'b yıllarda Avrupa'nın ikinci büyük ülkesi" yapacagı- nı söyledi. Hızb nüfus artışına çare bu- lunmasını istemek işadamı Vehbi Koç'a kaldı. Koç, Birin- ci İktisat Kongresi'nin yapıldı- ğı 1923'te 12 milyon olan nüfu- sun İkinci İktisat Kongresi'n- de 46 milyona ve bugün ise 57 milyona ulaştığına dikkat çek- ti. "Son 10 yılda 11 milyon nü- fus artışı ile Türkiye'nin insan varlığına, bir Yunanistan kadar daha nüfus eklenmiş oldu" di- yen Koç, devletin güçlenmesi, işsizbğin önlenmesi, eğitim se- viyesinin yükselmesi ve kalkın- ma hızının arttınbnası için en etkib' çözümün nüfus artış hızı- nı ekonomik gelişmeyle denge- li hale getiribnesinden geçtiğini vurguladı ve bu konunun kongrede tartışılmasını rica et- ü. İktisat Kongresi aynca enf- lasyonun düşürübnesi, vergi gebrlerinin arttınlması, belge kayıt düzeninin yerleştirilmesi, özel ticari hukuk sisteminin ele alınması gibi konulan da tar- tışma dışı bırakıyor. Türkiye ekonomisi, nüfusta- ki kalabalıklaşma sonucunda kalkınma hamlesine giremez- ken, İzmir'deki İktisat Kong- resi de 1200 kişilik salona 1500 kişinin davet edilmesinden do- layı sağbkb çabşamıyor. Sayı olarak kalabalık olmanın tek başına bir anlam ifade etmedi- ğini, hatta aleyhimize calışüğı- nı ne zaman tartışacağız, bir 10 vıl sonra mı? Çevreunutuldu HAKAN KARA İZMİR - Dünyanır. geleceği açısından tarihin en görkemli zirvesi olarak gösterilen Rio Zirvesi ve Dünya Çevre Günü ile aynı döneme denk gelen 3. İzmir İktisat Kongresi'nde çevre unutuldu. Dünyada eko- loji ile ekonominin el ele yürü- mesi gerektiği görüşü gjderek yaygınlaşiı, "sürdürülebilir kalkınma" kavramı daha sık tartışılmaya başlanırken. 2000'li yıllarda Türkiye'de u>- gulanacak ekonomik pobü- kalar ve kalkınma stratejileri- nin tartışılacağı 3. İzmir İktisat Kongresi'nde çevre konusu- nun ele alınmaması çevrecile- rin tepkilerine yol açtı. Doğal Hayati Koruma Der- neği Müdürü Nergiz Yazgan. "3. İktisat Kongresi'nde çevre konusunun ele alınması bence Tükiye'nin Rio Zirvesi'ne ka- tılmasından daha önemli bir olaydı. Çevre konusunun bu- rada ele alınmaması bir talih- sizliktir. Türkiye'de çevre ko- nusuna ne denli ciddi yak- laşıldığına ilişkin bir gösterge- dir"dedi. Çevre konusunu içermeyen bir kalkınma stratejisinin gü- nümüzde düşünülemeyeceğini belirten Yazgan. tüm ekono- mik politikalarda çevre konusunun göz önünde bulun- durulması gerektiğini vurgu- ladı. Dokuz Eylül Üniversitesi Mühendislik Mimarlık Fakül- tesi Çevre Mühendisbği Bö- lüm Başkanı Prof. Dr. Aysen Müezzinoğlu Türkiye'nin ge- leceğine ilişkin böylesi önemli bir kongrede çevre konusunun ele alınmamasını "büyük bir hata" olarak değerlendirdi. Boğaziçi Üniversitesi Çevre Mühendisliği Bölümü'nden Prof. Dr. Kriton Curi de "Gü- nümüzde doğanın korunması göz önüne ahnmadan ekono- mik gelişme stratejilerinden söz etmek artık mümkün de- ğildir. İktisat Kongresi'nde çevre konusu mutlaka ele ahn- malıydı" diye konuştu.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear