Catalog

tf MART 1992 CUMA CUMHURİYET SAYFA EKONOMI Sırapatronlarda • AA (Ankara) - Geçen gûnlerde Türk-İş tarafmdan dûzenlenen " Akdin Feshinde "Yargı Denetimi" konulu sempozyumdan sonra işverenlerde "İş Kanunu ve Sendikalar Kanunu'nda Yapılması Düşünülen Değişikliklerin Tiirk Sanayiine Etkileri" konulu bir seminer «dûzenleyerek Çalışma ve Sosyal OüvenUk Bakanlığı tarafından tıazırlanan İş Güvenliği ve Yasa Taslağı'nı tartışacaklar. TİSKL'ten yapılan açıklamaya göre 12-13 mart tarihlerindegerçekleştirilecek seminerin açış konuşmasını TİSK Yönetim Kurulu Başkanı Refık Baydur ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mehmet Moğultay yapacaklar. Seminere Sakıp Sabana, Rahmi Koç ve Feyyaz Berkerile Asım Kocabıyık gibi işadamlannın yanı sıra İŞO Başkanı Memduh Hacıoğlu, TÜSİAD Başkanı Bülent Eczacıbaşı, TOBB Yönetim Kurulu Başkanı Rona Yırcalı ve ASO Başkanı Sözer Özel de kaulacaklar. AT'ye gümrük oyunu • ANKA (Ankara) - Tûrkiye, gümrük tarifelerinin, Avrupa Topluluğu ortak gümrük tarifelerine uyumu açısından önemli bir adım daha attı. Bakanlar Kurulu, Türkiye ile AT arasında imzalanan karma protokol gereğince, Türkiye'nin 12 ve 22 yıllık listeJerde 1982, 1988 ve 1990 yıllannda yapması gerekirken ertelediği gümrük vergisi, eş etkili vergi ve resımlerdeki indirimlerin 1 Ocakl992'denitibaren gerçekleştirilmesini kararlaştırdı. Bakanlar Kurulu'nun "Türk gümrük tarifesinin topluluk ortak gümrük tarifesine uyumu" konusundaki karan Resmi Gazete'de yayımlandı. Berlin llırizm Fuarı • AA (Ankan) - Türizm Bakanı Abdülkadir Ateş, ITB Berlin Turizm Fuarı'nın açılışına katılmak üzere bugün Almanya'ya gidecek. 7 marttaki resmi açılıştan sonra çeşitli temaslarda da bulunacak Turizm Bakanı Ateş, Berlin Belediye Başkanı Eberhar Diebgen'i ziyaret edecek ve Alman seyahat acentalan Başkanı Otto Schander'le de bir görüşme yapacak. Bazı Alman yetkililerin konuk bakanlar onunına vereceği yemeklere de katılacak Bakan Ateş, 10 martta Türkiye'ye dönecek. Turizm Bakanlıgı, dünyamn sayılı ihtisas fuarlarından biri olan ve 7-12 mart tarihleri arasında gerçekleştirilecek ITB Berlin Turizm Fuan'na kamu-ozel sektör işbirligiyle 1982 yılından bu yana katüıyor. Meşrubatkutuları • ANKA (Ankara) - Sabancı Holding'e bağh pet şişe üreticisi SASA fırmasmın bir kilo pet şişeyi 3 bin 500 liradan geri alacağıru acıklamasının ardından, alüminyum meşrubat kutulannın da üretici fırmalar tarafından geri alınması istendi. Türk-İşTükeüci Uzmanı ve Uluslararası Tükeüci Birlikler örgütü TürkiyeTemsilcisi Sinan Vargı, Amerika'dan alüminyum meşrubat ve bira kutulannın tanesinin lOsentten (600 TL) geri alınarak tekrar üretimde kullanıldığını belirtti. Vargı, Türkiye'de alüminyum meşrubat kutulannın üretici firmalar tarafından geri ahnmasını istedi. ÜPün borç kapatıyop • AA (Ankara) - Bakanlar Kurulu'nun "üreticilerin 1991 yılı hasat döneminde tanm satış kooperatiflerine teslim ettikleri ürün bedellerinden kalan alacaklanıun, bankalanna olan zirai kredi borçlanna mahsubuna dair karan" yürürlüğe girdi. Resmi Gazete'de bugün yayımlanan karar uyannca 1991 yıhnda Tarişbank'tan zirai kredi kullanan ve aynı yıla ait ürünlerini Tariş'e bağh Tanm Şatış Kooperatifleri'ne teslim ettikleri halde ürün bedellerini alamayan çiftçilerin bu borçlan vadesi gelmemişse kooperatif alacaklanyla karşılanacak. Petlas S.O.S veriyor • AA (Kırşehir) - Kırşehir'de kurulu kamuya^ait lastik fabrikası Petlas'ın Genel Müdürii Orhan Buldaç, 8 trilyona mal olan fabrikanın uçurumun kenannda olduğunu belirterek "Eğer tedbirleri çok acil almazsak Petlas kapanır" dedi. Genel müdürlük görevine yeni atanan Orhan Buldaç. yaptığı açüdamada, 1976 yıhnda inşaatına başlanan fabrikanın ancak 1990 yıhnda tamamlanarak üretime geçirilebildiğini hatırlatarak "Bu süre Petlas'ın bugün içerisinde bulunduğu birçok soruna neden ohnuştur. Hem maliyeti yükselmiş hem de teknolojik eskime ile karşı karşıya kalmıştır"dedi. İş güvenliği haftası • AA (İstanbul) - Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanhgı İşçi Sağlığı Başkanhğı. 4-10 mayıs günleri arasında düzenlenecek 'İşçi Sağhğı ve İş Güvenliği Haftası' ile ilgili olarak teşvik yanşmalan açtı. Çahşma ve Sosyal Güvenlik Bakanhgı İşçi Sağlığı Başkanhğı taranndan dört kategori halinde açılan "işçi sağhğı ve iş güvenliği" konulanndaki bilimsel eserlerin kaülabüeceği yanşmanm birinci bölümüne her işkolunda ve türünde formen, ustabaşı, usta ve işçiler kaülabilecek. Tükeüci şikâyetleri • EkonomiServia - İstanbulTicaret Odası Tüketici Şikâyetleri Bürosu'na şubat ayı süresince 52 tüketici şikâyeti geldiği bildirildi. İTO Başkanı Atalay Şahinoğlu'nun açıklamasına göre ITO'nun ocak ayından devrolan 153 şikâyetle birhkte şubat ayında takipettiği şikâyet sayısı toplamı 205'e yükseldi. Piyasa, 'Döviz dizginlenirse ramazan sonrası enflasyon düşer* görüşü hâkim Fiyat artışları doları gözlüyor BÜLENT K1ZANLIK (tstanbul) - Yılın ilk 2 aymda ortalama yüzde 17'ye ulaşan fiyat artışı piyasada "enflasyonun do- yum noktası" olarak yorumlanırken, ramazan sonrası fıyatlarda beklenen gevşemenin ancak dolardaki tırmanı- şın engellenmesiyle sağlanabileceği savunuluyor. İthalatta fon artışı fıyatlan tırmandırarak hükümete güveni sarstı. Bir büyük mağazalar ancirinin korur. Sonraki aylarda aynı oranda zamlann yapılması kolay degil. Ancak hükümetin dolan dengelemesi lazım. Döviz tutulur- sa. enflasyon da tutulur. Aksi halde hem mal ihracata yönelir, hem de buna yönelik olarak iç piyasada fı- yatlar büyük hızla artar"dedi. "En büyük korkum. üretim ya- pan, ticaret yapan kesimin bundan vazgeçıp, daha karh gördüğü dola- ra, marka kaçması" şeklinde konu- şan Rami Toptancılan Dayanışma ve Yardımlaşma Derneği Başkanı Mehmet Reis de. dolardaki büyük yükseliş nedeniyle dövize yönelişin piyasada mal sıkıntısı yaratacağını ve fıyatlann suni olarak yükselme- ye devam edeceğini savundu. Yılın üst düzey yetkilisi, ocak ve şubatta- ki fiyat artışlanyla ilgili olarak. "Her dönemde piyasada yeni gelen hükümete ilk aylannda yoklama çekilir. Bu nedenle fıyatlar olması gereküğinin üzerinde artünhr" yo- rumunu yaptı. Adının açıklanması- nı istemeyen yetkili, para ve mal arzını yükseltmenin piyasayı terbi- ye etmekte etkili bir yol olduğunu, buna karşın hükümetin daha işin başında fonlan arttırarak, et ve di- ğer gıdada fıyatlann daha da yükselmesine neden olduğunu ifa- de etti ve "Özellikle bazı gıda malla- rının fıyatı çok vüksek. Sadece ramazandaki suni talep nedeniyle mart ayında fıyatlar bu seviyesini ilk 2 ayında mercimeğin 5 binden 7 bin liraya. barbunyanın 4 bin lira- dan 8 bin liraya. baldfo pirincin de 4 bin liradan 7 bin liraya yükseldiğini ve gıdadaki artışın açıklanan enf- lasyonun çok üzerinde gerçekleşti- ğini belirten Reis. yüksek Cnflas- yonda hükümetin ANAP döne- minden süregelen yanlış politika- lan sürdürmesinin önemli payı ol- duğunu öne sürdü. Reis, "Yağ it- halatı için üçte bir oranında Trakya Bırlik'ten pahalı yağ alma zorunlu- luğu getirirsen, deterjanda fonlan arttınrsan, 500 bin tonluk tüketime rağrnen 100 bin tonluk pirinç üreti- mini arttırmak için üreticiyi destek- lemezsen. dünya fıyatlannın üzerindeki fiyatlara razı olmak zo- runda kahrsın" dedi. Düzey Pazarlama Genel Müdü- rii Ahmet Başer de, fon artışının özellikle şarküteri ürünlerinde yüz- de 5 ile vüzde 9 arasındaki zamma neden olduğunu belirterek "Top- tancı pı\asalan hareketli. ama perakende piyasalan para yokluğu nedeniyle durgun. Arz yüksek ol- masına rağmen talep düşük. Bu nedenle gelecek aylarda fiyat artış- lannın yavaşlayacağını hesaphyo- ruz" dedi. Sezon sonu indirimine giren ve şubat ayı enflasyonunu. negatif ger- çekleştiren giyim sektörü ise, ilkba- har yaz sezonu için fiyat hesapla- malan yapıyor. 1992 yılı enflasyonunu yüzde 65 olarak tah- min ettiklerini kaydeden ve geçen yıla göre fiyat artışlannı bunun 10 puan altı olan yüzde 55"lerde tut- mayı hedeflediklerini belirten Çarşı Mağazalan Genel Müdürii Selim Yekta Işık ise, bu yılki maliyetle- rinde bu hesabı yanıltacak bir artış gözlemediklerini belirtti. Işık, özel- likle ihracatla birhkte iç piyasaya da üretim yapan konfeksiyon fir- malannın dövizdeki artış nedeniyle fıyatlannı dolara endeksleme gay- reti içinde olduklannı da kaydetti. ISO'da Koç-Profilo çekişmesiEStN SUNGUR (İstanbul) - îstanbul Sanayi Odası meslek komitesi seçimleri dev holdinglerin savaş alanına döndü. Dayanıkh tüketim malı pazann- dan en yüksek payı kapmak için yıllardır mücadele içinde olan Koç ve Profilo, İSO'da iki sandıkta bir kez daha güçlerini smadılar. İki devin çar- pışmasından Koç galip çıktı. PROFİLO İSO'nun önceki gün yapılan mes- lek komitesi seçimlerinde döküm ve teshin sanayi ile demir-sac eşya sana- yi gruplannda Koç ve Profilo karşı karşıya geldi. Döküm ve teshin sana- yi komitesinde Koç grubu Türk Demir Döküm Fabrikalan önderli- ğinde liste çıkanrken Profilo, İbra- him Bodur'un desteklediği Sungur- lar Genel Makina AŞ'nin listesinde Prosen Profilo Enerji Sistemleri San. AŞ ile yer aldı. Koç'un listesinde Alarko Sanayi ve Ticaret AŞ de bu- lunuyordu. iki tarafında son ana kadar mücadeleyi sürdürdükleri se- çimde Koç'un hstesi 89 oy ahrken Profılo 32 oyda kaldı. İki holdingin karşı karşıya geldik- leri demir-sac eşya sanayii komitesin- de ise Koç grubu Arçelik AŞ ile Bo- rusan Birleşik Bonı Fabrikalan A.Ş'r nin listesinde yer aldı. Profilo grubu da Bilge Metal Sanayi ve Tuna Çelik Eşya'nın çıkardığı listeye Peg Profilo Elektrikh Gereçler San. AŞ ile girdi. Çekişmeli geçen seçimden sonra san- 4ıktan Koç listesine 83, Profilo lisıe- sine ise 64 oy çıktı. Şirketleri iki komitede Koç ile savaşan Profilo Holding'in Yönetim Kurulu Başka- nı Jak Kamhi, demir işleri ve hırda- vat sanayi grubuna tek liste ile secil- di. Profilo'yu iki sandıkta da yenen Koç grubu, makine. alet ve yedek parça imal ve tamiri komitesinde de Ibrahım Bodur'a karşı mücadele ve- rip kazandı. Söz konusu komite seçi- mine Borusan Makina İmalat AŞ ile birlikte giren Koç'un şirketi Desıek Ev Cihazlan San. ve Tic. AŞ, Bo- dur'un desteklediği Sabri Yaman ve Cemil Usta listesi karşısında zorlan- ' Son ana kadar başa baş gıden se- çimde Koç listesi 172 oyun 89'unu alırken Bodurun hstesi 83 oy aldı. 6 oyla belirlenen bu sonucun, Sabri Yaman-Cemil Usta listesine çok gü- venen İbrahim Bodur'u öfkelendir- diği belirtilı>or. Karma gıda sanayi grubunda da çekişmeli bir seçim yapıldı. Zafer Ta- ciroğlu ile Erdal Bahçıvan'ın hazırla- dığı listenin karşısına Anadolu Endüstri Holding'in şirketi Erciyes Biracıhk muhahfliste çıkardı. İSO'- nun yönetim kurulu üyesi olan Erdal Bahçıvan'ın son ana kadar sıkı bir çahşma yaptığı seçimlerde, Taciroğ- lu- Bahçıvan hstesi ezici bir çoğun- lukla zafer kazandı. Karma gıda sanayinin seçim sandığından Taci- roğlu-Bahçıvan grubuna 34 oy, Erci- yes Biracılık'a ise 10 oy çıktı. Nurul- lah Gezgin'in desteklediği Erciyes Biracıhk'ın üstesine Nuh Kuşçulu- nun da yardım ettiği öne sürülüyor. Meslek komitesi secimlerinden güçlü bir şekilde çıkan Hacıoğlu- Dinçkök ekibinin hüsrana uğradığı tek grup bakır sanayi oldu. Bu komi- tede Hacıoğlu'na yakın Mustafa Kurtoğlu, Temel Kaya karşısında yenildi. Çeşitli metal sanavınde ise Sedat Aloğlu. komite değiştirerek çe- şitli kimya sanayinden çeşitli metal sanayine gecen Ahmet Çuharoğlu karşısında 7 l"e 64 kaybetti. İSO'nun önceki gün yapılan mes- lek komitesi secimlerinden sonra oda meclisine 19 yeni ismin gireceği belir- tiliyor. Haaoğlu'na yakın kaynakla- nn verdiği bilgiye göre meclisin yeni isimlerinin 17'si Hacıoğlu-Dınçkök ekibinde yer alıyor. Meslek komitesi seçimlerine katılma oranının da yüz- de 27 olduğu bildirildi. Ukrayna notlan Göriişmelerde bekle-gör polîtikası tDRİS ADİL(Kfev-Yalta-Odessa)- Ukraynah "yan resmi" iş çevre- leri, ikili görüşmelerde temkinli da\- ranmakla birlikte satabilecekleri her- şeyi masaya koyuyorlar. Ukrayna De- niz Kuvvetleri Komutanhğı yetkihleri, bir Türk fırmasına, uçak gemisi satabi- leceklerini bildirdi. Dünün kamu görevhleri. yannın özel girişimcileri olan Ukraynah iş çev- releri, Türk işadamlanyla, Kiev, Odes- sa ve Yalta'dâ sürdürdükleri görüşme- lerde, Baü'nın gösterdiği ilgiyi de dik- kate alarak, "bekle-gör" politikasını tercih ettiler. Heyette yer alan 120'nin üzerindeki Türk işadamından yalmzca 6-7 tanesi somut bir adım atabüdi. Karadeniz'in en büyük limanı ola- rak bilinen Odessa'da yapılan ikili gö- rüşmelerde Fintraco adh Türk fır- masmın temsilcisi Servet Harunoğlu ile bir araya gelen Ukrayna Deniz Kuv- vetleri komutanlığı yetkilileri, Sovyet filosundan kendilerine kalan bir uçak gemisini satabileceklerini bildirdiler. Serhat Harunoğlu, Cumhuriyet mu- habirine yaptığı açıklamada, uçak ge- misi için 6 milyar dolar fiyat biçildiğini belirterek, Ukraynah yetkililerden dü- şünmek için süre istediklerini söyledi. Harunoğlu, Ukrayna Deniz Kuvvetleri Komutanhğı yetkılilerinin, uçak gemi- sinin özellikleri hakkında fazla bilgi vermediklerini behrtti. Ukrayna'nın çeşitli kentlerinde sü- ren ikili görüşmelerde elde edilen so- nuçlar şöyle oldu: Beta Dış Ticaret: Yalta-Sinop ara- Karadeniz'in en büyük limanı olarak bilinen Odessa'da Türk işadamlan çeşitli iş görüşmelerinde bulunduiar. Odessa'da yapılan görüşmelerden sadece 6-7 tanesinde somut adınüar atüdı. sında yolcu ve yük taşıma anlaşması yaptı. Aynca konteyner elleçleme ve terminal yapım projesi üzerinde ön an- laşma sağlauı. Cansa Ilaç Sanayi: Kiev, Odessa ve Yalta'dâ akreditif karşılığı ilaç satımı anlaşmalan yaptı. Erkal Tersanesi: Yalta ve Odessa'da gemi onanmı için anlaşmalar imza- ladı. Yalta'dâ imzalanan anlaşma 150 bin dolar, Odessa'da imzalanan 600 bin dolar tutannda. özerler Holding: Kiev'de, bir mil- yon dolar tutannda ayçiçeği ahmı an- laşması yaptı. Penta Dış Ticaret: Kiev'de bütün yıl sürecek olan Berter Trade anlaşması imzaladı. Anlaşmanın ilk etabı iki mil- yon dolar tutannda. Petro kimya konu- sunda da hammadde, yan mamül deği- şimi anlaşması sağlandı. Zihni Holding: Kiev'de, Ukrayna ile yapılan ilk Türk joint venture sözleşme- sıne imza atıp süper merket zinciri baş- lattı. Yalta'da sıhhi malzeme satışı ile il- gili 500 bin dolar tutannda, Odessa'da da gemi ve bina alımını konusunda an- laşma sağladı. Demirel: Konut mezarlan oluştu CUMHURtYET (Ankara)- Başbakan Süleyman Demirel, kooperaüfçihğin bir "sanayi" haline geldiğini belirterek, "Ülkemizin çeşitli köşelerinde neredeyse konut mezarhklan teşekkül etmiştir. Kooperatif- çilik, bir sanayi haline gelmiş- tir. Önüne gelen. elıne bir bond çanta ahnış ve koopera- tifçi olmuştur ve çok talep ge- lince devlet de bunun alündan kalkamamıştır" dedi. Başbakan Süleyman Demi- rel, Türkiye Kent Kooperatif- len Merkez Birliği (Türkkent) ve Ankara Anakent Belediye Başkanı Murat Karayalçın ve beraberindeki heyeti kabul et- ti. 5 yılda 1 milyon 878 bin ko- nut planlandığını, bu rakamın 1 yılda 360 bin konuta tekabül ettiğini anlatan Başbakan De- mirel, "Yalnız biraz geride kaldık. Aşagı yukan 250 bın- lerde kaldık. Bu biraz artınla- cak" dedi. "Eldeki kaynaklan önce yüzde 75 tamamlanmış olan bu konutlara. sonra yüz- de 6O'ı tamamlanmış olanla- ra, sonra yüzde 50'si tamam- lanmış olanlara yöneltece- ğiz." dedi. - BİR GöRL Demokrasinin Bahçeleri: Belediyeler KORKMAZ İLKORUR Türk Mitsui Bank Genel Müdür Yarduncısı ' Geçen gün yapılan bir toplantıda Ankara Büyükşehir Bele- diye Başkanı Sayın Murat Karayalçın'ı dinlerken ekono- mik ve toplumsal gelişme ile demokrasinin yerleşmesi arasında ne kadar önemli bir bağlantı olduğunu bir kez daha düşündük. Ama kafamızı kurcalayan esas konu, bu bağlantı içinde de- mokrasimızin gehşmesine ve kökleşmesine katkıda bulunacak basit bazı hususlan nasıl görmezlikten geldiğimiz ve firsatlan naşıl kolayca harcadığımız oldu. Özlü konuşmasında Sayın Karayalçın, belediyelerin hemşe- rilerine vermesi gereken hizmetlere karşıhk içinde bulundukla- n kaynak darboğazını çarpıcı rakamlar ile vurguladı. Önemli bir göç ve şehirleşme sürecinden geçmekte olan Türkiye'mizde nüfusun % 60'ı -kendisinin tabiri ile- kent olarak adlandınlan yerleşim merkezlerinde yaşamaktadır ve bu oran hızla artma eğilimindedir. Ama belediye gelirlerinin toplam kamu gelirleri içindeki payı % 9.3'tür. İşin en acı tarafı, bu oranın 1929 sene- sinde de aynı olmasıdır. Aynı oran, beraber gruplandınldıgı- mız OECD ülkelerinden Fransa'da % 20 (en düşük), İsveç'te ise % 80 (en yüksek) imiş. Sayın Karayalçın'ın vurguladığı di- ğer önemli bir husus ise yaşanılan uzun ve zorlu göç ve şehirleş- me sürecinde kent olarak adlandınlan yerleşim merkezlerine olan akının gerçekte bir siyasi sorumluluk transferini de bera- ber getirdiğidir. Bugün köyündeki diz boyu çamura sesini çı- kartmadan yaşayan ve merkezi hükümetin yatınm hareama- lanndan pay alan _ « _ « ^ _ _ _ ^ m m m m ^ m ^ m ^ l , Sayın Karayalçın, kaynak kullanunında yerei hükümetlerin merkezi hükümetlerden çok daha etkin ve \erimli olduklarını vurguladı. Kendisinin bu yargısına, özellikle belediyelerin demokrasinin gelişmesine etkileri açısmdan katılıyonız. kişi. kente geldiğinin ertesi günü çamursuz bir yaşamı yerel hü- kümetten talep et- mektedir. Kırsal yö- rede belirli bir konu- da devleti tanıyan kişi, aynı konuda şe- hirde yerel hükümeti muhatap almak- tadır. Yani. Sayın Başkan'ın tabiriyle sorumlulukta siyasi transfer var, ama kaynak transferi ^^™"~ ^ ™ ^ ^ ~ ~ m ~ m yoktur. tşte baa basit firsatlan kaçırmamız da bu tutarsızlık- tan kaynaklanmaktadır. En küçük toplum aile. sonra sınıf veya işyeri veya daha geniş bir tanımlama ile her bir birey için ilk çevresinde aynı şartlar akında yaşayan ve benzer imkân ve amaçlan ve uğraşlan pay- laşan insanlann oluşturduklan topluluklar. Kişilerin değer yargılan, başta aıle olmak üzere bu küçük topluluklarda şekil- leniyor ve benimseniyor. Demokrasi üzerine yargılar da önce bu İcüçük topluluklarda oluşmaya başhyor. İnsanlar. demok- rasi denilen sistemi kendilerine ve ilk çevresinde aynı paylaşım dızisinin içinde yer alan insanlara ne getirdiği ile değerlendiri- yor. Sistemin kendilerine ne dereceye kadar mutluluk ve refah verdiğine bakıyor. Onun faziletini ilk çevresindeki insanın mutlu yüzünde dolaysız ve hemen okumak istiyor. Onu, mer- kezi hükümetin yüz milyonlarca dolar harcanarak inşa ettirdi- ği Boğaziçi köprüsünün veya ekpres yollann ülke çapında eko- nomik aktivitenin artmasma yapacağı katkıdan ötürü belirli bir zaman içinde ona yaratacağı ekonomik faydadan ziyade akşam evine giderken daha etkin bir toplu taşımacılık sistemi- nin varlığı daha fazla etkiliyor. Hatta ülkenin bir diğer ucunda- ki kentteki vaundaşı, demokrasi konusundaki yargılannın oluşmasında İstaııbul'un Boğaziçi köprüsü hiç ilgilendir- miyor, ama kendi sokaklannın camunı çok ilgilendiriyor. Gü- nün erken bir saatinde ışine giderken kömürü soluyan insan ile sabahın taze havasmı ciğerlerine dolduran insan arasında de- mokrasiyi soluklama açısından mutlaka bir fark var. Lafı uzatmayalım: Demokrasi insanın kendi bahçesinde yeşerir. Onu yetiştirmek ve kökleştirmek için çok uzaklardaki bahçele- re gitmeye gerek yoktur. O bahçeyi güzel kılan da merkezi hü- kümetten fazla yerel hükümetlerdir. İnsanlan o bahçelerde mutlu kılmakta zor bir ış değildir. Zira insanoğlu dolaysız ken- dine yansıyan çok basit iyiliklerden ve refah unsurlanndan mutluluk yaratmayı ve onu sahiplenmeyi bilir. Sayın Karayalçın, kaynak kuÛanımında yerel hükümetlerin merkezi hükümetlerden çok daha etkin ve verimli olduklannı vurguladı. Kendisinin bu yargısına, özellikle belediyelerin de- mokrasinin gehşmesine etkileri açısından katılıyonız. O ne- denle de hem merkezi hükümetin hem de mali sektörümüzün demokrasimizin bahçesi olan belediyelere çok daha yapıcı ve bugüne kadar olduğundan daha farkh bir gözle bakarak de- mokrasinin özümsenmesi sürecinde daha kısa süre içinde, daha etkin sonuçlar ahnmasını sağlayacak fırsatlann kaçınl- maması gereğine inanıyoruz. İmar Bankası'ndan açıklama 6 Kredi kullanmadık'AA (İstanbul) - Imar Bankası tarafından, bankanın, 39 milyar lira reeskont kredisi kullandıgı- nın doğru olmadığı, aksine bü- tün bankalar tarafından kulla- nılan bu imkândan mahrum bı- rakıldığı bildirildi. İmar Banka- sı'ndan Genel Müdürvekili Hil- mi Başaran ve Genel Müdür Yardımcısı Ali Arda imzasıyla yapılan açıklamada, 1984 yıhn- da 64. madde kapsamına alınan bankanın bu madde kapsamın- dan cıkanlmasının, bankanın mali yapısının bir ürünü oldu- ğunu ve manevi açıdan değerli olduğu bildirildi. Açıklamada şu görüşlere yer verildi: " Uzun uğraş ve yazışmalar ne- ticesi T.C. Merkez Bankası atıl vaziyette duran 300 milyar lira- lık munzam karşılıklarımıza rağmen bu krediden yararlandı- rılamayışınuzm haksızlığım ka- bul etmiş ve 1991 yılı sonuna doğru sadece İS milyar liralık bir reeskont kredisi kullanınu- mıza açümıştır!' Toplam 32 milyar altın ve ziynet eşyasına sahipler Bakanlar altın zengini ANKA (Ankara) - DYP-SHP koalisyon hükümetinde yer alan bakanların altın zengini oldukları saptandı. Bakanlar Ku- rulu üyelerinin 32 milyar liralık altın ve ziynet eşyasına sa- hip oldukları belirlenirken bakanların büyük çoğunluğunun en az bir yazlık evi bulunuyor. Bakanlar Kurulu üyelerinin mal var- lıklan ile ilgili beyanlanndan yapılan derlemelere göre, bakanlann büyük ço- ğunluğu Renault ve Mercedes marka araçlan tercm ediyorlar. Bakanlann kendisi ve eşlerine ait altm ve ziynet eş- yasmın toplam değeri 32 milyar lirayı, hisse senetleri ve tahvülerinin toplam değeri de yaklaşık 5 nülyar lirayı bulu- yor. Devlet Bakanı Cavit Çağlar ise yaklaşık değeri 18 milyara varan altın ve ziynet eşyasına sahip bulunuyor. 49'uncu hükUmette yer alan bakan- lardan Ersin Faralyalı'nın toplam 89 bin metrekarelik zeytinlik ve narenci- ye arazisi, Devlet Bakanı Cavit Çağlar'- ın ise Bursa'da 7 dairesi, 13 villası, bir adet uçak, helikopter ve yatı ile yine Bursa'da 575 bin 24 metrekare arsası bulunuyor. Kabinenin en zenginleri sınıfına gi- ren Devlet Bakanı Mehmet Ali Yılmaz da İstanbul ve Marmaris'te 12 daire ve 3 villası, bankalarda 2 milyar lira na- kit, 1 milyar, 614 bin ABD Dolan, 2 milyon 018 bin Alman Markı, iki adet Mercedes oto ve bir yata sahip bulunu- yor. DYP-SHP koalisyonunun en fakir bakanının ise Ankara Batıkent ve TBMM 18'nci dönem kooperatiflerin- de bü-er hisseye sahip Devlet Bakanı İb- rahim Tez olduğu belirlendi. Fakirlik sıralamasında Turizm Bakanı Abdülka- dir Ateş ise TBMM bünyesinde kunı- lan iki kooperatif hissesi, Ankara DSİ Yapı Kooperatifı hissesi ve bir adet oto- mobili ile ikinci sırada yer aldı. ULUSLARARASI İSTANBUL Cavit Çağlar F I L M 3 Mart FESTİVALİ İSTANBUL KUUTUR V6 SANAT VAKFI