14 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 4 MART1992 ÇARŞAMBA 14 GORÜŞLER ^BELKİ MURATBELGE Şiddet Geleneği B ugunlerde gazetelere. haberlere bakmca kasvet ço- küyor ınsana Gazetelere geçmeyen olaylan oğre- nınce kasvet daha da dennleşıyor Örneğın, Ege Bölgesı"nde, Manısa ılı ıçınde oralara gelıp yerle- şen Kurtlere baskı yapanlar Kurtlere toprak kıralayanın meyve ağaçlannı kesenler, boyle olayiar Obur tarafta Kürt bayrağı açanlar, Kapalıçarşi'ya bomba koyanlar Yetmışlerde bu ulkede gene cıddı bır durum vardı s> İlan edılmemış ıç savaş" dıyorduk Bu bıraz abartılmıştı belkı. ama o gunien yaşamak da hı<, kolay olmamıştı Nıtekım o kabus havası yuzunden 1980 darbesı dırenışle karşılaşmadı Darbeyı yapanlar, onlan bıle şaşırtacak kadar sessız ve edıl- gen bır toplum gorduler ve ıstedıklen her şeyı yaptılar O gunlerde bazı gazeteeı-yazarlarla konuştuklanmı ha- tırlıyorum "Bolunmek uzereydık, toplum çaürdıyordu, ne kadardar gonışlu ve baskıcı da olsa bu ulkeyı bır arada tu- tan güç sonuçta gene ordu oldu" dıyenler vardı Ben doğru- su hıç boyle duşunmüyordum Çunku her şeyden once dar- be o zaman toplumun belırlı kesımlennı sılahlı çarpışmaya ıten sorunlan çozmemış, sadece ertelemıştı Sıkıyonetımlı dönemlerde halkın ^ ^ _ _ _ ^ _ — _ _ _ _ ^ _ 12EylûTün yapamayacağı kesin olan şey, bu toplumun siyaset geleneğine sinmiş olan şiddet öğesini oradan çıkarıp atmaktı. ağzında gezen espnler- den bındır Komutan bıldın yayımlıyor ve "Enflasyon açığı ka- patılmıştır" dıyor. 12 Eylul'un "huzur ve gu- ven" ortamı da boyle bır şeydı Donem uzun sürduğu, bu surede butun dunyada çok "~~m "^^~^^^^~~^^^~^~ şey değıştığı ıçın sozgelışı doksanlarda aynı noktadan de- vam edılmedı Ama aynı zamanda başka tohumlar, yenı fı- deler dıkıldı Şımdı bunlann meyvelenvle yuz yuzeyız ve onlann yarattığı kasvet bulutlannın altındayız Toplum- lann sorunlannı çozerek, hafıfleterek ılerlemelendır normal olan, belırlı nedenlere bağlanan ıstısnalar olsa da Bız sankı sorunlan buyuterek, dennleştırerek yuruyoruz tanhe Bır asken mudahaleden başka turlusu beklenemezdı Başka türlu olsa, asıl o zaman denn denn duşunmek, butun bılgılenmızı değıştırmek gerekırdı Onun ıçın burada şaşa- cakbırşeyyok Şaşacakşey toplumun devletıne tabıyetını hala boyle surduruyor olması Yaşatılan bu ders türs tanhı, kendısıne venlen bu eak buzuk rolu hala kabul etmesı 12 Eylul'un yapamayacağı kesın olan şey, bu toplumun siyaset geleneğine sınmış olan şiddet oğesını oradan çıkanp atmaktı Bunu hıçbır zaman yapamazdı, çunkü kendısı şıd- dete dayanıyordu Dolayısıyİa. egemen olduğu donemdekı başlıca ıcraatı. şıddetı kendı tekelıne almak oldu Şımdı "de- mokratıkleşme" dedığımız surecın bır onemlı ozellığı, şıd- detın yenıden topluma yayılmaya başlaması Bu toplumun temel sorunu bu kısırdonguden çıkama- masıdır Çıkmasının da demokrasıyı yaygınlaştırmaktan başka yolu yoktur Bugunun sorunlannı da oncelıkle şıdde- tedayanarak çözmekte ısrar edersek, yann daha buyuk sorunlarla karşı karşıya gelınz Bızım kuşak bu korduğuşu ıçınde harcandı gıttı, ban çocuklanmızın kuşağına, ıçınde sevınçle ve keyıfle yaşanacak bır toplum bırakalım 60-30 YIL ÖNCE CUMHURİYET 1932: Halkevinde Güzel Sanatlar Halkevı Guzel San'atlarşubesı Halkevlen reısı Hâmıt Beyın nyasetınde dun ılk kongreMnı aktetmışür Inuhap temsıl esasına gore yapılmıştır Mımarlar, Faruk, heykeltraşlar. Nejat, musıkışınaslar. Rauf Yekta, Hulûsı, Seyfettın Asaf. Hasan Fent Cemal Reşıt Abdulkadır Zıya, Ressamlar, Çallı İbrahım, Samı. Refık, Alı Mahmut, tezyınatçılarda Namık Ismaıl Beylen namzet gostermışlerdır Netıcede Faruk Bey 71, Namık Ismaıl Bev 58. Nejat Bey 56, Çallı ibrahım Bev 47. Abdulkadır Zı>a Bev 26 rey kazanarak Güzel San'atlar şubesı ıdare komıtesı azası olmuşlardır Dığerdortkomısyonşuzevattanterekkupetmektedır Heykeltraşlar Hadı, Mahır Beyler \ e Sabıhe H Tezyınatçılar Hakkı, Mıthat, Kemal. Hasan Fahretün Hakkı Beyler Musıkışınaslar Hasan Seyfetun. Seyfettın Asaf, Hulusı. Cemal Reşıt, Sezaı Asaf Bey ler Ressamlar Vecıhı, Samı. Hıkmet, Nazmı Zıva Beyler ve GûzenH 1962:Cezayir'deterör Cezayır şehnnın merkezınde bulunan hukumet bınasının bodrumunda dun ıkı şıddetlı ınfilak olmu^ çıkan yangında hayaü onemı haız olduğu bıldınlen pohs makamlannın bınlerceevrakıkulolmuştur Polıskutuphanesıneyeleştınlen başka bır bomba patlamamıştır Gayet sıkı b<r muhafaza altında bulunan bına bırdenbıre yanmağa başlayınca ıtfaıye erlen korkunç alevlere karşı mücadele etmek amacıyla oksyen maskelen takarak harekete geçmışler, yangm yenne tonlarca su sıkmışlardır Bu arada bodrumda mevcut kuçuk cephane stoklan da ınfilak etmıştır DunCezayır'de26kışı oldurulmuş 75kışı\aralanmıştır Yurt çapında çıkan 50 ayn kargaşalıkta Cezayır şehnnde 16 kışı tedhışçılennkurşunlannakurbangıtmıştır Burada II Musluman ve 5 Avrupalı öldurulmuş, 2"? kışı yaralanmıştır Orandaıse 12 Musluman ve 1 Avrupah oldurulmuştur VAKA-İ VAKVAKİYE 1656'DA BU6ÜN, YBMÇER(L£R'i£StPAHİLSR,İSTAH. BUL'DA AYAKLANMlŞTt. PA&ŞAH{p.M£»M£TZ4- MANINM İMPARATORUlK,£ON OBRECE tCÖTU OU- RUMOAYOl.ŞUARADA HAZlNE PE BOŞALMtŞTt. ASKSR.İN ÜC&ETİAtCSATrUYDIZ YA PA,D£6ER/ PÜ$ÜK AKÇSLEZLE Zl KlÇfORTMALAJSIN M ÖNEMLI OB/LETMEMtlRuNUN KENDILE&NE 7BS- ÜMİUl İSTED0£R. ÇABESlZ KALAN R4DIŞAU PUBLl- MU KABULLENPİ. 8UGÜM VE IZLEYEN GUNLER /- ÇJW£, ÇOK SAYIDA KtŞI, £üL7MA//HfA/£TA4EYto- MINDAKİBİR ÇJNAR AĞAC/NA ASILACAK,OLAY Bu NEt>ENLE,A§ACA YAKlŞTtK/LAN ADiAIACA(CT7J2.. VakvakA§acıtM&y*aa Insan alan tfSan&vı brağaçfir. Universitelerde Yeni Yasaya Doğru Prof. Dr. ŞARMAN GENÇAY İTÜ Nükleer Enerjı Enstitüsü A maç, demokratık unıversıteyı gerçekleştırmek olduğuna gore Batı unıversıtelenne bak- mak, onlann yöntemlennı al- mak çok doğal ve mantıklı gorulebılır Bunun sonucu olarak "orada unıversıte yönetıalen atama ıle gelır" veya "yone- tıcı atama, ünıversıtelen demokrasıden uzaklaştırmaz, Batı'da da vardır" gıbı sozler duyulmaktadır Batı'yı amaçlar- ken yontemlen oradan aynen almak çok yanıltıcı olabılır ve bu davranış bızı taklıtçılığe, sonuçta da amacımızdan tümden sapmaya götürebılır Batı'nın gehşmış ulkelennde ünıversı- teler demokratıktır Dunyanın en ıyı eğıtım veren ve en ıyı araştıncılannı ye- tıştıren, bu demokratık unıversıtelerdır Yönetıalen seçımle de gelse, atansa da demokratık olma ozellıklennı yıtırmez- ler Çunku atama yapıldığında unıversı- tenın veya bır bınmının başına ıstenme- yen kışı getınlemez Çoğunluğun be- nımsemedığı kışmın rektör, dekan, baş- kan veya mudur olarak atanması söz konusu değıldır Demokratık yaşam bıçımını benımse- mış ve gerçekleştırmış olan bu toplum- larda, yetkılılenn ellenndekı yetkıler, ıs- tedığını yapmak anlamında değıldır Yetkıler demokratık davranma endışesı ıle bırlıkte kullanılır Demokratık toplu- mun erdemı. her zaman demokratık dayranmayı yeğlemeduygusundadır Ünıversıtelere atama yetkısı olan ma- kamlar, bunu onaylama yetkısı olarak gorur Bazı Batı unıversıtelennde seçım, bazılannda atama veya seçımle bıldın- len bırkaç kışı arasından bınnı. yetkılı- nın seçıp yonetıcı olarak ataması soz ko- nusu olabılır, fakat yukanda çızmeye çalıştığım çerçeve ıçensınde kullanılan yetkıler demokrasıyı yaralamaz De- mokratık saygı ve bıreylere venlen değer o sevıyededır kı yetkılı, atayacağı kışıyı demokratık yontemlerle saptar veya unıversıtenın seçıp bıldırdığı lıstenın en başındakı kışıyı yonetıa olarak atar Ünıversıte, bır tıcarethane veya bır fabnkadan farklı bır yerdır Belırlı, tek- duze bır ışı yapan devİet daıresı de değıl- dır Geleceğın ozgur araştırmacı ınsanı- nı yetıştırecek, bılgı uretecek, bu ulke- nın, ne yazıktır kı çok gen kaldığı ulus- lararası bılımekatkı konusunda guvenı- lır kaynağı olacaktır Orada adaletlı ve demokratık bır duzen kurulmalıdır Bı- zım toplumumuzda bunu sağlamada en önemlı adım, yonetıalenn seçtmle gel- mesıdır Şunu vurgulamak gerektığıne ınanı- yorum Batı ulkelennde koklu demok- rası geleneği nedenıyle ünıversıte yonetı- asının seçımle gelmesını sağlayan yasa maddelennın mutlaka bulunmasına ge- reksınme duyulmayabılır Bızde ıse demokratık gelenekler, atanmış kışılerle unıversıtelenmızde de- mokrasıyı yaşatacak sevıyede değıldır Tam tersıne unıversıtede yonetıaler se- çımle gelmelıdır kı Batı ulkelennde var olan demokratık geleneklenn oluşması hızlandınlabılsın Hazırlanarak Ankara'ya gÖnderilen taslak ve fikirler öğretim üyelerinin değil, atanmış kurullanndır. Uygun biryöntem geliştirilerek bu katılımın sağlanması hükümetyetkililerinden beklenmektedir. Daha da ılen gıdeceğım Bız rektor, dekan seçımının gereklı olup olmadığmı değıl, seçıme rağmen demokratık unı- versıteyı gerçekleştırebılır mıyız, yeterlı olacak mı dıye duşunmelıyız Şoyle kı vonetıcıler seçımle gelse bıle, eğer so- rumlu olduğu kurullar yoksa demokra- tık kral seçımıne donuşur Unıversıtede yetkılılenn sorumlu olduğu kurullar yoksa demokratık ünıversıte gerçekleşe- mez Rektor. senatoya karşı sorumlu ol- malıdır Benzer durum, fakultelerde de- kan ıçın oluşturulmalı ve bu konuya ozenleeğılınmelıdır Yenı bır unıversıteler yasası gereğı, uzun zamandan ben konuşulmakta ve ulkemızın gerçek bır demokratıkleşme sureane gırdığı konusundakı ıçten soz- ler ve davranışlar. oğretım uyelenmızı de demokratık ünıversıtelere İcavuşabı- leceğımız konusunda umutlandırmak- tadır Bu umutlar, hazırlanacak yasa tasla- ğıyla ılgılı olarak oğretım uyelennın fi- kırlennın alınması ve yasaya yansıtılma- sı ıle artacak kuvvetlenecektır Ancak unıversıteler, yasa taslağı konusunda oğretım uyelennın fıkırlennı almak ve katılımlannı sağlamakta ozen goster- memektedırler Hazırlanarak Ankara'ya gondenlen taslak ve fikirler oğretım uyelennın de- ğıl, atanmış kurullanndır Uygun bır yontem gelıştınlerek bu katılımın sağ- lanması hukumet yetkılılennden bek- lenmektedir Öğretım üyelennın katılımı sağlana- mazsa, yasanın beklenenı vennesı ıçın gereklı bazı nıtelıklen eksık kalabılır Orneğın, yukanda konu edıldığı gıbı kurullann yanlış oluşturulması sadece seçımle ışbaşına gelene değıl, onu seçen- lere de aşın bır guç ve keyfı davranma ozgurluğü sağlar, grup ve klık egemen- lıklenne yol açmakta devam eder Unıversıteler yasası ıçın bılımsel dene- tım de onemlı bır konudur Akademık unvanlann venlmesınde sağlam ve ob- jektıf bır yontemın belırlenmesı gerek- mektedır Unvanlar. bılımsel yeterlılığın kanıtı olacak guvenılırlığe ulaşmalıdır Bılımsel denetım, ünıversıte elemanla- nnın başlannda, ıpı kımm tarafından ve ne zaman kesıleceğı bellı olmayan bır Damokles kılıcı olmamalıdır Bazı kışı- lenn, başkalanna haksızlık etmek, engel olmak ıstemesı durumunda kullanacağı maddeler durumuna da gelmemelıdır Bu ıkı konu ıle yetennce ılgılenılmez ıse eskı bır Ankara valısının gosten ya- panlara, "Solculuk gerçkıyorsa onu da bız yapanz" demesındekı anlayışa para- lel duşünce ıle hareket edenlenn ekmeğı- ne yağ surulmuş olur Konu sağ, sol ıle ılgılı değıl, fakat demokratık ünıversıte ıle bılımsel denetımın nasıl olacağını, bu tur çok sakat anlayışta olanlardan oğ- renmek durumunda kalabılınz Aslında bılımsel denetım söz konusu olduğunda kımın kımı nasıl denetlıyece- ğı onemlı bır sorundur Yaklaşık otuz uç bın öğretım uyesının çok ufak bır bolumü uluslararası stan- dartlara uygun araştırmaa ve bılım ada- mı olarak kabul edılebılır Bu gerçek, Turkıye'nın uluslararası bılıme yaptığı katkmın azlığı ve sonuçta dunya ıstatıs- tıklennde 45-50 ulke olmasından bellı- dır. Vatandaşlık Kanunu Yrd. Doç. Dr. TURGUT TURHAN A.Ü. Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi B asından edındığımız bılgılere gore "12 Eylul Hukuku" kalıntılannı yok etmek suretıyle demokratık bır ortam yarat- mak ıddıasında olan koalısyon huku- metı, bu ıddıası çerçevesınde Türk Va- tandaşlığı Kanunu nda değıştırmek uzere çalışmalara başlamıştır Yıne basından oğrendığımız kadany- la, yurutulen bu çalışmalar, daha zıyade 12 Eylul sonrasında haklannda venlen "kaybettırme" kkrarlan nedenıyle Turk vatandaşlık bağı son bulmuş olan kışıle- nn hukukı dunımu uzennde yoğunlaş- mış bulunmaktadır Ancak eğer asıl so- run TVK'nın demokratıkleştınlerek gu- nun koşullanna uydurulması ıse bu önemlı sorunun yanında mevcut olan dığer bazı sorunlan da hatırlamak ye- nnde olacaktır Vatandaşlık ve "eylem" soruıo TYK'nm son zamanlarda en fazla eleştınlen hukumlennın, "vatana bağlı- lıkla bağdaşmayan eylemler" nedenıyle Turk vatandaşlığının son venlmesıne y ol açan hukumlen olduğu gorulmekte- dır TVK, "Vatana Bağlılıkla Bağdaş- mayan Eylemler" başlığı altında ıkı ayn muesseseye yer vermıştır Uygulanma şartlan ve ozellıkle sonuçlan bakımın- dan bırbınnden farklı olmasına rağmen, en yetkılı kışılerce bıle bırbınne kanştın- lan bu muesseselerden bınncısı "çıkar- ma (md 26)" "ıkıncısı ıse kaybettırme (md 25)"dır Vatandaşlıktan çıkarma, Turk vatan- daşlığını sonradan kazanmış olan kışıler ıçın uygulanabılen bır yoldur Dığer bır ıfadeyle, doğumla Turk vatandaşhğını kazanmış olan kışıler, "savaş halı" ol- madıkça vatandaşlıktan çıkanlamazlar (md 26) Oysa kaybettırme, doğumla Turk vatandaşhğını kazanmış kışıler ıçın de uygulanabılen bır yoldur Işte bunun farkında olan 81 kanun koyucu- su. TVK'da zaten bır çıkarma nedenı olarak yer alan "TC'nın ıç ve dış guven- lığı aleyhınde faalıvette bulunma" nede- nını aynı zamanda bır kaybettırme ne- denı olmak uzere TVK'ya eklemıştır Boylelıkle, doğumla Turk vatandaşı olmuş bulunan kışılenn de vatandaşlık bağına son venlmesı yolu açılmış ve bu yolla, yaklaşık 15 000 Türk vatandaşı- nın vatandaşlığına son venlmıştır Ustelık, getınlen değışıklık bununla da kalmamış ve haklannda bu nedenle kaybettırme karan venlen kışılenn ul- kede bulunan mallannın da sıkıyonetım ve olağanustu hallerde Bakanlar Kuru- lu karan ıle tasfiye edılebılecegı de hukme bağlanarak, bu kışılenn bır çoğunun malı tasfiye edılmıştır ARayasa leğişikliii ve vatandaşhfc 81 değışıklığmın ve bu değışıklık so- nunda ortaya çıkan uygulamanın huku- kun temel ılkelenyle ve ınsan haklanyla bağdaştığmı soyleyebılmek mumkun değıldır Zıra her şeyden once, "ıç ve dış guvenhk aleyhınde bulunduğu" ıddıa edılen kışı hakkında kaybettırme karan venlebılmesı ıgn kışının yurt dışında bulunması ve bu nedenle hakkında ka- mu davası açılamaması veya ceza ko- vuşturması yapılamaması gerekır Dı- ğer bır ıfadeyle, "ıç ve dış guvenhk aley- hınde faalıyette bulunduklan" ıddıasıy- la haklannda kaybettınne karan venl- mış olan bu kışılenn vatandaşlıklan, soz konusu fııllenn bu kışıler tarafından ış- lendığını gosteren bır yargı karan ol- maksızm venlmıştır Ote yandan hem 61 hem de 82 Anayasası, "ıdarenın her türlu eylem ve ışlemıne karşı yargı yolu açıktır(md 114, 125)" ve "vatandaşlık- tan çıkarma ıle ılgılı karar ve ışlemlere karşı yargı yolu kapatılması (md 54,66)" şeklınde hükümler ıçerdığı hal- de haklannda kaybettınne karan ven- len kışıler, "Anayasa Duzenı Hakkında Kanun"un yurürlükte kaldığı 80-83 yıl- lan arasında. bu kararlar aleyhıne yargı yoluna da gıdememışlerdır Hukukun temel ılkelenyle bağdaşmayan bu du- rum ıse ozellıkle bu kışılenn yaşadıklan ülkelerde "Turkıye'de ınsan haklannın ıhlal edıldığı" gorüşunun daha da kuv- vetlenmesme yol açmıştır Belırtmek gerekır kı bazı yetkılılenn ıfade ettığının aksıne, haklannda kay- bettınne karan venlmış olan bu kışılen, taleplen halmde, "yenıden vatandaşlığa alma (md 8)" yolu ıle çabuk bır şekılde vatandaşlığa alma sorunu kalıcı bır ço- zum getırmeyecektır Kuşkusuz kı daha akılcı yol, TVK'ya getınlecek değışıklık- ler ıçınde, bu kışılenn vatandaşlık bağ- lannın son bulmasına yol açan tüm ka- rarlann gen alındığını hukme bağlamak ve ılenye donük olarak da soz konusu hukmu yururlukten kaldırmaktır Boylelıkle, haklannda kaybettınne karan venlen bu kışıler hakkındakı ka- rarlar butun hukum ve sonuçlanyla yok olacağı gıbı soz konusu hukmun bır da- ha uygulanması da onlenmış olacaktır Kaldı kı bu kışılenn bır çoğunun "sa- nık" sıfatı kazanmasına yol açan Turk Ceza Kanunu'nun 140, 141, 142 ve 163 maddelen de artık yurürlükte değıldır Nıhayet, tam uyelık tartışmalannı sık sık gundeme getırdığımız AT uyesı ülke- lenn hıçbınnın hukuk sıstemınde boyle bır kayıp halınm bulunmadığını da be- lırtmek gerekır KÜRŞATBUMİN SEMİH BALCIOĞLU Egemenlik Kayıtsız Şartsız Milletin mi? T urkıye'de son on yıldır değer kazanan, farklı polı- tık ve toplumsal odaklann analızlennde on plana çıkan ıkı temel kavram demokrası ve hukuk devle- tı oldu DYP-SHP koalıs\onunun bu kavramlan ozellıkle vurgulamasıyla da ülkede oyle bır hava esmeye başladı kı sankı hemen herkese aynı şeyı ıfade eden bu ıkı sıhırlı sozcukle tanhsel uzlaşmamızın sarsılmaz temellen artık atılmıştır Oysa ışler bu temel konuda da hıç de -ıyı kı de- bu kadar kolay değıl Her şeyden once ulkemızdekı hâkım polıtık duşunce ve pratık demokrası ve hukuk devletını cıddıye almış bır gele- neğe sahıp değıl Tek partı donemı bunlann her ıkısıne de yabanayken Demokrat Partı ıle başlayan sureç ıçınde yal- nızca demokrası, ancak o da çok eksık, hukuku tanımayan bır "çoğunluk demokrasısı" bıcimıyle yaşandı 1961 Anayasası ıle başlayan ve yasalann anayasal dene- tımlennın mumkun kılındıgı donemın de demokrası ve hu- kuk devletını gerçekten duşünen ve uygulayan bır tanhı yok Bunun boyle olduğunun en ıyı delıllennden bınsı, 12 Eylul'de ortadan kaldınlan anayasanın Anayasa Mahke- mesı uyelennın gorev lennı yenı anayasanın kabulüne kadar şerefle surdurebılmelendır1 Ben henuz. Anayasa Mahkemesı'nm bugunku başkanı- nın nasıl olup da aynı zamanda bu mahkemenm en eskı uyesı (1980 oncesınden) olabıldığmı anlamış değılım Bır ül- kede hukuk, yüksek yargıçlara bıle ınandıncı gelmıyorsa başkalanna ne dıyebılınz'' Turkıye, demokrası ve hukuk devletı konusunda da ınsa- nı hayrete duşuren tutarsız polıtık tavırlann ortaya kondu- ğu bır ulke Lıberal demokrasıden esınlendıklennı bıze faz- laca hıssettırmeye çalı- —— Çoğunluk demokrasisinin Türkiye gibi ülkelerde daha çok "çoğunluğun tiranlığı" şeklinde anlaşıldığını da unutmamak gerekir. şan ANAP ve onun eskı Genel Başkanı Özal, Anayasa Mah- kemesının varlığı- ndan rahatsız' Kendı- sıne Jakoben-İttıhatçı- Kemalıst (bunlann bırlıkte anılması ne de- rece doğru. o ayn bır sorun) atalar bulan CHP-SHP, Anayasa Mahkemesı'nm yılmaz savunucusu' Yanı bıraz kabaca, lıberaller hukuku tanımak ıstemıyor, Jakobenler Anayasa Mahkemesı olma- danedemıyor Vedehepsınınkatıldığıortakılke "Egemen- lik, kayıtsız şartsız mılletındır" Egemenlik "kayıtsız şartsız" milletin mı olmalı'' Batı demokrasılen bırbırlenne gore anlaşılmaya çalışılır- ken bu ve benzer ılkelenn nasıl değerlendınldığı temel olçut- lerden bınsıdır Mesela lıberal demokrasılere bu ılkeyı sa- vunduramazsanız da Jakoben-cumhunyetçı gelenek kendı- sını bu ıfadeye uzak bulmayabılır Oysa bızde herkes"kayıt- sız ve şartsız"dan yana Hem ne demek ozellıkle 61 Anayasası'yla yasalann ana- yasaya uygunluğu ılkesını getırdıkten sonra "kayıtsız ve şartsız egemenlik'" 7 Egmenlık tabı. kı milletin, ancak kayıtlı ve şartlı olarak, yanı hukukun koyduğu, ondan kaynaklanan şartlar ve sı- nırlar ıçınde Eğer meşruıyetın tek kaynağı olarak sınırsız bır mıllet egemenlığını koyarsanız, sıa bekleyen -katılıma demokra- sıden vazgeçtık- temsılı demokrasının ancak, "çoğunluk de- mokrasısı ' bıçımınden başkası degıdır Bu demokrası ge- leneği de bıldığımız gıbı azınhklann hakkına ılışkın hıçbır düşunce banndıramaz Çoğunluk demokrasisinin Turkıye gıbı ülkelerde daha çok "çoğunluk tiranlığı" şeklınde anlaşıldığını da unutma- mak gerekır Bu ışm nasıl olduğu konusunda da ışte sızeeğ- lencelı bır ornek Meclıs'te "ıç guvenhk görüşmesı" sıra- sında, DYP'lı Ertekın Duruturk, Meclıs kursusunun arka- sında yer alan "Egemenlik, kayıtsız şartsız mılletındır" ılke- sını soyadının da etkısıyle "kayıtsız şartsız Turk' mılletının- dır" olarak zengınleştırerek kursüde bulunan Mahmut Ah- nak'a (yanı Demırel'ın ıfadesıyle yenı tanınan "realıte"ye) mılletvekıllennın (ve "hür basmın) büyük çoğunluğunun kayıtsız bakışlan altında saldınr Gorduğunuz gıbı sınırsız bır mıllet egemenlığı teonsı ken- dısınden başka realıte tanımaz OKURLARDAN TürkDememek İçin... Batı, ortaçağdan ılıbaren, dınsel ve ekonomık yayılmacdıgının karşısında daıma Turklen bulmuştur Bu nedenle deTurklen parçalamak ıçın her turlu çareye başvurmuştur Bu çarelenn bır bölumu bız Anadolu Turklen dışındakı Turkkre 'Turk dememek Turk kebmesıru ağza almamak" prenabıne davanır Baü bu prensıpten hareketle Buyuk Asy a Turklenne Turkık' deryaru. "turkumsu" demekür Böylece Turk kıtlesını ıkıye parçalar. bız kaynaklardan uzaklaşmış olan Turklere Turk'derde tanhımızın başlangıcından ben topraklanndan kımıkiamamış, Turk dıh ve geleneklennı çok ıyı koruyabümış olan Turklen Turkumsu' ılan eder ve bu uydurma sözcuk bılım kıtaplannageçer Ondan sonra da gazetelenmızde okursunuz. Turkı Cumhunyetlen' Baü Turk dememek ıçın Mongoloıd" der yanı 'Moğola benzer' Turk dememek ıçın boy ddlannı kullanır,'Kazak, Kırgız,YakutUzbek 'der Ama bze 'Oğuz" dcrrnz Turk der vegene Turk dunyası parçalanır Batı Türk dememek ıçın Azyanık'der Hıçbır bıhmsel dayanağt olmayan bu ad. nerede, ne zaman ve ne olduğu bılınmeyen AsyalT anlamınıvenr yanı Osmanlıcası "ne ıduğu belırsız" Tanhçılenmızdebu deyımı tartışmasız kabullenırler halbukı, bır ulus ıçın bundan daha kucultucu bır ıfade duşunulemez Baü, Turk dememek ıçın Musluman der Bulganstan Muslumaru. Orta Asy a Muslümanı, Grek Muslumanı der Pekı, Hınsüyan Turkler, Budıst Turkler, Musevı Turkler, bunlar ne olacaklar 7 .. Orneğın, Yakuüar, Hınsuyanlaşmış Turkkrdır ve bugun Türk dıhnın en saf kaynaklan Yakutçada bulunur. Turk dıh araşürmalan konusunda başvurulan ılk kaynak Yakutçadır Ikına kaynak ıse 'Orta Asya, Kırgız Musluman cumhunyetının'dıkiır Bu ulkeler Turk Cumhunyetı'' savTİmazda en ınce, en suzulmuş ve fakat en kokuşmuş Turkçeyı konuşan Anadolu Turk Cumhunyeû, sadece Türk" namına layık sayıhr Batı, Musluman cumhunyeo demekle, ayra zamanda, Turk kultur ve uygarlığını, tslam kulturundeentme sıyaseo de guder Dın, esas olarak ahnırsa, Yunanıstan yenne "Akdenız • Ortodoks Krallığı" demek gerekmez mı 9 Bu takdırde Italva "Akdenız Katolık Cumhunyetı" adını ahr. ya Fransa 9 Türk dememek ıçın uygulanan bu stratejı, tamamıyla manük ve bılım dışıdır Bazı ortamlannçıkanan uğruna Turk kıüea parçalanamaz, nasıl bır Arap, Çınlı. Hıntlı kıüesı varsa bırde Turk kıüea vardır Bukıüe,UNESCO'yagöre 1951'de 1 lOımlyondu. Bugün, bır kaynak, yer yüzundekı butun Turklen azmhkta olanlarla bırlıkte 250 mılyon olarak gostenr Bız, sağlam sayüarelde edıîınoeye kadar, 160 mıKon Turkun varbğını kabul ->i )ruz. Baü da' ırjürk kıtlesının vdrlığm. İnsan Haklan ve DcmL krası" adına kabul <*ınek mecbunyeündedır HALÎTCTARCAN Parti
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear