23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
27KASIM1992CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Öğretmenin rahatı için • Haber Merkezi -Eğium Vakıfian Dayanışma Konseyi Başkanı Feyyaz Tokar, "Konsey olarak 24 Kasım'm Türk öğretmeni için yalnızduygusal bir saygmkk değil. rahai yaşam koşullannın somut ömeklermi getiren yıldönümleri olmasmı isüyoruz" dedi. Eğitimin ülkelerin dışpolitikalanndan da önde ulusal mutabakat isteyen ciddi bir konu olduğunu belirten Tokar, TBMM'de konsey okullanndan merun ve her siyasi partiden 40 milletvekili bulunduğunu kaydetti. Siyasi partilerin ortak bir eğitim poliükası etraftnda buluşmalan çabasmda olduklanru söyleyen Konsey Başkanı FeyyazTokar, yaah açıklamasında şöyle devam etti: "Bu politikanın odak noktası. Atatürk'ün ışıklı hedefleridir, kaubmcı demokrasi kültürüdür, kafalan statikleşliren değil, işleten ve üretken kılan bir egiümdir. Türk öğretmeni bu yolda öncülük yapacak koşuilara sahıp kıhnmalıdır" Radikalsağda yeni paıti • ANKARA (ANK A) - Muhsin Yaacıoğlu ve arkadaşlan. ülkücü tabanda 2'nci parti>i kurmak üzere 6 aralıkta illerden gelen temsilcilerle kurultay toplayacak. MÇP"den 5 ] Temmuz 1992 tarihinde 5 ı arkadaşıileistifaederek I "Yeni oluşum" adıyla taban ! yoklama'sı yapan Sıvas J Milletvekili Muhsin ' Yaaaoğlu. yeni panikurma ', çalışmalannı tamamladı. 4 | ay içinde Güneydoğu j dışındaki tüm iîlerde ı toplantılar yapan ! Yaacıoğlu'nunöaralıktaki | kurultayına. her ilden j milletvekili sayısının üç katı j olmak üzcre b'in 500 temsilci [katılacak. AdatetBakanlığı ı • ANKARA (AA)-Ankara 1 Serbest Muhasebeci Mali MüşavirlerOdası Başkanı Mehmet Çelık. Adalet Bakanltğf'rtm yasalarrihlai iŞiiiltiüfdüÇfelik' lyaptığryazıli açıklarriada. j Adalet Bakanlığı'nın I yayımladığı bir genelge ile ' "ticari dcfterlerin tasdiki için esnaf sicil kaydı" olmadan, inoterlerin ticari defterleri Itasdik etmemelerini istedigini ihatırlatarak."Oysa Vergj [Usul Kanunu'nun ilgili |hükümleri noterlenn hiçbir îbelge talep etmeden ticari Idefterleri tasdik etmek jzorunda olduklannı ! belirtmiştir" dedi. Çelik ı açıklamasında. bu uygulamanın mükellefleri ve muhasebecileri zorduruma sokacağını da savundu. Güzel'in mal beyanı • ANKARA (ANKA)- ; Yenıden Doğuş Partisi yöneticileri arasında Genel Başkan Hasan Celal Güzel"in en fakir olduğu ortayaçıktı. Partininen zengın yöneticisinin ise mahalli idarelerden sorumlu Mahir Korkmaz YÜGeler [olduğu bildirildi. Güzel'in Malatya'da babasından kalma 162 milyon 500 bin Hra değerindeki daireyi parti kuruluşu için harcamalarda kullanmak için satmasından sonra. yalnızca Kuşadası ve 'Bodrum'da iki kooperatif 'dairesi hissesinden oluşan malvarlığıyla yardımcılanndan daha fakir olduğu ortava çıktı. maUyeti • ANKARA(ANKA)-HEP -Muş Milletvekili Muzafler Demir. Başbakan Süleyman Demirerden Kuzey Irak -operasyonunun maliyetini -sordu. Muzaffer Demir, -Başbakan Demirel'in .yanıtlaması istemiyle .TBMM Başkanhğına : sundugu yazılı soru önergesinde, Kuzey Irak. •operasyonunda Kara ve Hava •' Kuvvetleri ile Jandarma Genel Komutanhğı ve Emniyet Genel rMüdürlüğü'nün toplam 1 harcamasının açıklanmasmı ! istedi. İkinciDP kurultayı • ANKARA (AA)-DP'nin kapatılmasından sonra 22 Ocak 1975 tarihinde kurulan ikinci DP"nin açılış kunıltayı 12 aralık cumartesi günü Ankara'da yapılacak. İkinci ' DP'nin açılış kurultayına j ilişkingündemvesonbüyük j kongreüvelerininlistesi ı dünkü Resmi Gazete'de '^yayımlandı. İşçi sendikalan, ILO hükümlerinin kağıtüstünde kalmaması içindüzenlemeistedi POLTTÎKA GÜNLÜGÜ Işçidesevinç,îşverende öfkeANKARA (Cumhuriyet Bii- rosu)- İş güvencesi yasa taslağı- na dayanak olan ve memur sen- dikacıhğına ilişkin özgürlükleri güvence altına alan ILO sözleş- melerinin TBMM'de onaylan- ması. işçı sendikalannda sevinç yaratırken. işverenleri öfkelen- dirdi. Türk-İş. Hak-lş ve DİSK. ILO sözleşmelerinin onaylanmasının olumlu bir ge- lişme olduğunu. ancak bu hü- kümlerin kağıt üstünde kalma- ması için. iç hukuk düzenleme- lerinin bir an önce yapılmasını istediler. Türkiye İşveren Sen- dikalan Konfederasyonu (TİSK.) Başkanı Refık Baydur. ILO sözleşmelerinin ışçilere hoş görünmek için onaylandığını savunarak, "Çalışma Bakan- lığı'nın başına bir sünnetçi geli- rildi. Teşebbüsü. istihdamı, yatmmcıyı sünnet etmek için 1 " dedi. Çalışma ve Sosyal Güven- lik Bakanı Mehmet Moğultay, sözleşmelerin onaylanmasının büyük adım olduğunu belirte- rek, iç hukuka ilişkin düzenle- melerin cn kısa sürede Meclis'e geürileccğini söyledi. ILO'nun iş güvencesine iliş- kin 135 ve 158 sayıh. sendîkal örgüüenme ve kamu çalışanla- nnın bu haktan \ararlanması- na ilişkin 87 ve 151 savılı sözleş- melerinin öncekı gün TBMM'- ce onaylanması, işçi ve işveren kesimlerinde farklı tepkilere ne- den oldu. Türk-İş Genel Başka- •Türk-İş, Hak-İş ve DİSK, ILO sözleşmelerinin onaylanmasının olumlu bir gelişme olduğunu vurgularken, TİSK Başkanı Refık Baydur, ILO sözleşmelerinin işçilere hoş görünmek için onaylandığını savundu. Baydur, "Çalışma Bakanlığı'nın başına bir sünnetçi getirildi. Teşebbüsü. istihdamı, yatırımcıyı sünnet etmek için" dedi. Moğultay ise büyük bir adım atıldığını, sıranın iş güvencesi yasa tasansına geldiğini söyledi. nı Şevket Yılmaz. sözleşmelerin onaylanmasının sevinç verici olduğunu belirtcrek. "Tasanla- ra müsbet oy veren partilere ve milletvekillenne. Meclis' Baş- kanı'na teşekkür edıyorum" dedi. Cumhuriyet'in sorulannı yanıtlayan Yılmaz. sözleşmele- rin işveren kesimınin büyük tepkisini toplaşan iş güvencesi yasa taslağına da dayanak oluş- turduğunun anımsatılması üze- rine. şöyle konuştu: "Parlamcnler demokratik düzene inanmayan insanlann demokrasiye ınançlan da az olur. Ben. işvercnlerin ILOsöz- leşmelerine. Mcelis'in dün (ön- ceki) akşam ona\ladığı sözleş- melere karşı büyük bir şey içeri- sine gireceklerinı sanmıyorum. Tabii bunun nelıcesı iş güven- cesi >asa tasansına tesir eder diye biraz sıkınulan belkı var gibi. Bugün (dün) TOBB top- fantısında Sayın Refık Baydur bunu biraz söylemek istedi." Yılmaz. iç hukuka ilişkin dü- zenlemelerin de kısa sürede ger- çekleştirilmesi için Çalışma Ba- kanlığı'nca yürütülen çalış- malara destek vereceklerini kaydetti. Türk-İş Genel Eğitim Sekreteri Mustafa Başoğlu da, sözleşmelerin "geç de olsa"' im- zalanmış olmasının memnuni- yet verici olduğunu söyleyerek, ••Sözleşmeler ile getirilen hakla- nn uygulanabilmesi için yasal düzenlemeler yapılmalıdır. Eğec bu düzenlemeler yapıl- mazsa getirilen haklar kağıt üzerinde kalır" dedi. Hak-İş"ten yapılan açıklama- da da, sözleşmelerin imzalan- masının memnuniyetle karşı- landıâ belirtilerek, şöyle denil- di: "Ancak, çalışma hayatının sıkınülan sadece ILO sözleşme- lerinin TBMM'çten geçmesiyle bıtmemektedir. İçhukukumuz- da bu sözleşmeler paralelinde bir yasal düzenlemev e gidilme- diği sürece ILO sözleşmelerinin kabulü bir yarar getırmeyecek- ür." Açıklamada, iş güvencesi ya- sa tasansıyla kamu çahşanlan- na grevli toplu sözleşmeli sendi- kal örgütlenme hakkını sağla- yacak yasal düzenlemenin en kısa zamanda Meclis'e sevke- dilmesi istendi. DİSK Genel Başkanvekili İs- mail Hakkı önal. ILO sözleş- Sendikal hak ve özgürlüklerin üzerindeki yasaklann kaldınlması için DISK'tenbildirî dağrtmaeylemiANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Devrimci İşçi Sendikalan Konfederas- yonu (DİSK) yöneticileri. dün Kızılay"- da sendikal hak vc özgürlükler üzerin- deki \asaklann kaldınlması vönündeki istemlerinı içeren bir bildiri dağıttılar. DİSK Genel Başkanı Kemal Nebioğlu, 12 Eylül döneminin eneellemelerinı. hu- kuk içinde kalarak. aşmaya çalışük- lannı, DİSK'in, demokratikleşme mü- cadeîesi veren hükümetlerin önündeki engelleri kaldırmaya kararlı olduğunu söyledi. DİSK Genel Başkanı Nebioğlu. Ge- nel Yönctım Kurulu üyesi ve Örgütlen- me Dairesi Başkanı Ömer Çiftçi. Las- tik-İş Genel Başkanı Durmuş Ali Yalnız. Pctkım-İş Genel Başkanı Mus- tafa Karadavı, Genel-İş Genel Başkanı İsmail Hakki Önal, Tüm Ka-İş Ge- nel Başkanı Sabri Kaplan. TİS Genel Başkanı Yalçın Talaka ve DİSKe bağh sendikalann genel yönetim kurulu üye- leriyle bölge başkanlan. dün saat 12. 00de. Ankara-Kızılay"da. sendikal hak ve özgürlüklerin üzerindeki baskılann kaldınlması yönündeki istemlerini içe- ren bir bildiri dağıttılar. Eylemlerinın. 12 Eylül engellemelerini. demokratik haklannı kullanarak aşma mücadelesi- nin bir parçası olduğunu \urgulayan Kemal Nebioğlu. •"Ülkeye demokrasi- nin gelmesi ısteniyorsa. 12 Evlül'ün bü- tün lahribatının gjderilmesi gerektiğıne, bir kez daha işaret etmek istiyorum. Halkımızın tüm fertlerinin insanca ya- şaması. ancak bu yoldan geçer" diye konustu. BuaradaTBMM Genel Kurulu'nda DİSK'in malvarlıklannın iadesine ola- nak sağlayan yasa tasansı kabul edildi. TBMM Genel Kurulu'nda İLO sözleş- melerinin onaylanmasının ardından Terörle Mücadele Kanunu'nun 9. maddesine göre yapılan lasarruflar hakkındaki yasa tasansı da görüşüldü. Görüşmelerin tamamlanmasından sonra oylamaya geçildi ve tasan kabul ruz" denildi. Genel Başkan Nebioğlu ve sendika yöneticileri dün Ankara'da sendika hak ve özgür- lükleri üzerindeki yasâkların kalkması için bildiri dağütı. (Fotoğraf.RlZA EZER) melerinin onaylanmasının olumlu bir gelişme olduğunu ifade ederek anayasal değişikli- ğe gidilmeden sözleşme hü- kümlerine uygun yasal düzenle- meler yapıİabileceğjne işaret etti. Önal. sözleşmelere paralel yasal düzenlemelerin bir an ön- ce yapılması gerektiğini söyledi. TİSK Başkanı Refık Baydur ise, dün TOBB'un düzenlediği "Vergide Uzlaşma Konfe- ransf'nda yaptığı konuşmada, Çalışma Bakanlığı'mn başına bir sünnetçi getirildiğini öne sü- rerek. "Neyi sünnet etmek için? Teşebbüsü. isıihdamı, yalınm- cıyı sünnet etmek için geldi. Yakında karşınıza iş güvencesi, işe iade gelecek. Allah kolaylık \ersin" diye konuştu. Siyasal partilerin muhalefetteyken '"bol keseden attıklannı". bunu en fazla yapan partinin de SHP olduğunu savunan Baydur. ILO sözleşmelerinin "işçilere hoş görünmek amacıyla" onay- landığını öne sürdü. Baydur. "'îktidar. bol keseden atmanın ceremesinı ödeyecektir" diye konuştu. Sözleşmelerin uzun süre onaylanmaması nedenıyle isti- fanın eşiğine gelen Bakan Mo- ğultay, ILO sözleşmelerinin iç hukuk düzenlemeleri açısından ilham kaynağı olacağını söyle- di. Moğultay. Cumhuriyet'in sorulan üzerine, ILO sözleşme- lerinin meclisten çıkmasmın ardından yapacaklan çalışma- lann başında iş gü\encesi yasa tasansını Meclis'e getirmek ve geçirmek ile memur sendikala- nnın kurulmasına ilişkin yasal düzenlemeyi gerçekleştirmek olduğunu ıfade etti. Moğullay. memur sendikalannın kurul- ması için yasal çalışmülann ha- zır olduğunu, bundan sonraki aşamada, ılke olarak öğretim üyekri ve uzmanlan bir araya getirerek, konuyu tartışacakla- nnı ve daha sonra şu an kurulu bulunan bütün memur sendi- kalannı bir konferansta top- layarak. kaulımalığı sağlayıp hazırlıklan tartışacalclannı bıl- dirdi. Moğullay. çocuk işçilerin çalıştınlmasıyla ilgili olarak im- zalanan sözleşme gereği ILO- dan 40 milyon dolarlık birkredi sağlandığını. bununla ilgili ça- lışmalann devam edeceğini bil- dirdi. ILO'yla bakanlık arasın- da imzalanan bir başka sözleş- meyle de. mesleki teknik eğitim konusunda geniş çaplı bir eği- tim kampanyast başlatılacağı- nı, bunun için de 170 milyon dolarlık bir kredi ahnacağını di- le getiren Moğultay. önümüz- deki ay bu konudaki çalışma- nın pıîot bölge olarak seçilen Ankara'da, anakent belediyesi tarafından başlatılacağını açık- ladı. Moğultay. ILO sözleşme- lerinin çıkanlmasıyla büyük yol katedildiğini işçi ve işveren ta- raflarının toplusözleşme görüş- melerinde bu sözleşme hüküm- lerini toplusözleşmelerin içine koyarak dahi uygulayabilecek- lerini söyledi. Moğultay, "yo- lun yansını kateuik" dedi. ILO sözleşmelerinın çıkmasıyla in- san haklan ve çalışma yaşamı konusunda çağdaş dünyanın ortalamasına ulaşılacağını dile getiren Moğultay, "Dünyada belirli kriterler var. Bunlardan birisi de. insan haklan alanında getirilen ILO sözleşmeleridir. Bunlan ımzalamak bu alanda büyük ve önemli bir adımdır" diye konuştu. Danıştay'ın gerekçeli karan Cumhurbaşkanı^nın âtanıa karan yargıya yansıyamaz • Danıştay 5. Dairesi, İstanbul Üniversitesi Rek- törü Cem'i Demiroğlu'nun rektör seçümesi işlemi- nin iptali için verdiği karann gerekçesinde, Cum- hurbaşkanı'nm atama kararlannda idari yargı yolunun açık olduğunu bildirdi. ANKARA (Cumhuriyet Bü- re'sen imzaladığı kararlar ve rosu) - Danıştay 5. Dairesi. İs- emirler hakkında yargıya baş- tanbul Üniversitesi Rektörü vurulamayacağı anımsaula- KONUK YAZAR Prof. Dr. MESUT GÜLMEZ TODAİEÖğrelim Vyesi Cem'i Demiroğlu'nun seçim işleminin iptaline ilişkin verdi- ği karann gerekçesinde. Cüm- hurbaşkanf nın atamasına ka- dar olan işlemlet için idari yargı yolunun açık olduğunu bildirdi. Gerekçeli kararda. şöyle denildi: "Bir başka ifadeyle. bu iş- lemlerden ilk ikisinin gerek bir- birlerinden, gerek nihai işlemi oluşturan atama işleminden bağımsız olarak da. tek başla- nna yeni hukuki durumlar ve hukuki sonuçlar yaratmalan. bir sonraki tşlemle belirlenen yetkinin kullanılmasını sınırla- malan \e böylece kesin ve icrai nitelik taşımalan nedeniyle. ni- hai işlem beklenilmeksizin ve- ya nihai işlemden sonra idari dava>a konu edilebilmeleri mümkün bulunmaktadır." Danıştay 5. Dairesi'nin ge- rekçeli karannda. Ana\asanın 104. maddesine göre rektörleri seçmenin Cumhurbaşkanfnın görevleri arasında olduğu. Anayasanın 105. maddesine göre de Cumhurbaşkanı'nın rak. jju görüşlere yer verildi: " Universite rektörlerinin se- çimi konusunda. nihai işlemi Cumhurbaşkanı'nın atama iş- leminin oluşturduğu açıktvc. Bu ışlemın. idari nitelik taşı- masına karşın, anayasanın 105. ve aynı doğrultuda olmak üzere 2577 sayılı yasanın 2-3. maddesinde yer alan yasakla- \ıcı kurallar nedeniyle idari davaya konu edilememesinin bu evreye kadar olan \e \uka- nda nitelikleri açıklanan diğer işlemlerin tek başlanna veya birükte. idari dava konusu ya-' pümalanna engel oluşturma- yacağı kuşkusuzdur. Mhai işleme bağb ol- maksızm yeni hukuki durum- lar yaraıan ve icrai nitelik taşı- yan ilk iki işlem üzenndeki yargısal denetimin. Cumhur- başkam'mn adaylar arasından birisıni ilgili ünıversitenin rek- törü olarak atanması işlemiyle somutlaşan lercihini kapsayan bir vönü olmadığı, özellikle vurgulanması gereken bir hu- sustur." ILO sözleşmelerine getiriyor']ILO'nun sendikal haklara ilişkin temel norm- larını içeren sözleşmeleri sonunda parlamen- todan geçti ve onay işleminin ilk aşamasını oluşturan "uygun bulma yasası" kabul edildi. Umanm ki onayın ikinci aşaması da, Avrupa Sosyal Şartı'nda olduğu gibi iki ay beklemeksi- zin kısa sürede gerçekleştirilir. 87,135.151 ve 158sayılı sözleşmelerin onay- lanması, her şeyden önce ülkemizin utuslara- rası ınsan haklan belgelen ve ILO sözleşmelerine karşı iz- lediğı geleneksel politikada köklü bir değişıkliği sımgele- mektedtr. Çünkü Türkiye, onaylanan tüm- sözleşmelerin gerekçelerinde de açıkça be- lirtildiği gibi, ancak yürürlükte- kı ulusal mevzuat ile "ahenk- tar" ve mutabakat" içinde, onlara aykırı kurallar içerme- yen, yeni düzenleme ya da de- ğişıklikler yapma yükümlülü- ğüne getirmeyen sözleşmeleri onaylama politıkasını izleye- gelmiştir. Bu nedenle, anılan sözleşmelerin onaylanması, ıç hukukla uyumu onayın önko- şulu sayan anlayışın değışmesi yönünden son derece onemlıdır Kuşkusuz, sözleşmelerin onaylanması ile her şey bitmiş değildir. Onayın "sihirli bir sopa" olarak iç hukuktaki tum sorunlan bir çırpıda çözümlemesı beklen- memelıdir. Öncelıkle onay işleminin anayasa m.90/ son gereğt doğurduğu yükümlülüklerin yönetsel yetkılıler ve yargı yerlerince yerine getirilmesı gerekır. Çünkü onaylanan sözleş- melerin Türkiye'yi "taraf devlet" olarak bağ- ladığı, Anayasa Mahkemesı ile Danıştay'ın son kararlannda bir kez daha yurgulanmıştır. Sözleşmelerin onaylanması. ıçerdıklerı normların özel yasal düzenlemelere yansıttl- masını beklemeksizin doğrudan doğruya uy- gulanmasını gerektirmekte ise de hükümete Sözleşmeyle tüm kamu görevlileri önceden izin almadan sendika kurabilecek ve sendikaya üye olabilecekler. ve parlamentoya düşen görevler olduğu açıktır. Ancak ulusal hukukun sözleşmelere ve özellikle ILO denetim organlarının 'içtihat" nı- teliği kazanmış yerleşik kararlarına uyumunun sağlanması iledirki onayın gereklen yerine ge- tırılmiş olacaktır. 2821 ve 2822 sayılı yasalarda özellikle sendıkaların kuruluş ılkelen, etkın- likleri, temsflcı veyönetıcilerini seçmeleri. gelır ve giderleri, toplu ış sözleşmeleri bağıtlamaları ve grev hakkını kullanmaları konusunda burada sayılama- yacak kadar çok olan aykırı- lıkların giderılmesıni sağlaya- cak değışikliklerin yapılması gerekır. Aykırılıkların önemti bir bölümünün anayasada yer almış olmasına sığınıl- mamalıdır. özgür ve özerk bir sendikal ve toplu pazarlık dü- zeni oluşturulmadıkça, salt onay işlemiyle ILO denetim or- ganlan gundeminden çıkı- lamayacağı bilinmelidir. Nite- kim, Türkiye onayladığımız 98 sayılı sözleşme gereklerını yenne getirmediği için toplu sözleşme yetkisı, erteleme ve grev yasakları ile kamu görevlılerinin sendıkalılaş- ma ve toplu pazarlık haklan konularında yıllardır sorgulanmaktadır Kuşkusuz bu söz- leşmelerin onaylanmasının en önemli sonuç- larından biri, memurların sendikal haklarının "var olan" hukuksal dayanaklarına yenılerinın eklenmiş olmasıdır. Özellikle 87'nin onay- lanmasıyla, tüm kamu görevlilerının nitelikleri yönünden hiçbir ayrım gözetilmeksizin önce- den ızin almadan diledıklen sendikalan kurma ve üye olma hakkı guvenceye bağlanmıştır. Yine, işçı ve memur sendikalarının yönetıci ve temsilcilerinı özgürce seçme, yönettmmı dü- zenleme, grev hakkını da kapsamına olan et- kinliklerinı düzenleme ve eylem programları oluşturma haklan tanınmıştır. HİKMET ÇETİNKAYA Ansîklopedi Meydan Savaşı Kızıştı... Üç büyuk gazete arasında ansiklopedi meydan sava- şı' acımasız bir biçimde sürüyor. Başbakan Süleyman Demirel, ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz ve CHP Genel Başkanı Deniz Baykal. TV ekranlarında ansiklo- pedi reklamlarınaçıkıyor. Kimi işadamları ve sanatçılar da 'meydan savaşı'na görüntüleriyle renk katıyorlar. Yi- ne kimi meslektaşlarımız gazeteleri adına bu savaşa destek veriyor. Acaba dünyanın hangi ülkesinde böyle bir kıyasıya sayaş yaşanıyor gazeteler arasında? Üç gazetenin birinci sayfaları 'ansiklopedi meydan savaşına ayrılmış. Hiç yorum yapmadan bu savaşı izle- yelim isterseniz: Sabah diyor ki: "Işte gerçek..." Ve gerçeği öğreniyoruz. "Hürriyet ve Milliyet'in 'Birçok yeni bilgi yok, son ge- lişmeler bulunmuyor' dediği Meydan Larousseta Gor- baçov'un devrilmesinden Sovyetler'in dağılmasına, Berlin Duvarı 'nın yıkılmasından Körfez savaşına, AIDS'- ten son uzay çalışmalarına kadar son birkaç yıla sığan bütün bilgiler var. Oysa Milliyet'in 'çok yeni, en yeni'di- ye tanımladığt Büyük Larousse'ta bu bilgilerin hiçbirine rastlayamazsınız.BuyükLarousse'agöreGorbaçovhâlâ Sovyetler'in lideridir. Berlin Duvarı hâlâ yerli yer'inde du- ruyordur. Türkiye'den Akbulut adında bir başbakan geç- memiş, Turan Dursun adında bir yazar öldürülmemiştir. Ne Büyük Larousse'ta ne de Temel Britannica'da yep- yeni bir kavram olan 'Anakent' maddesine de rastla- yamazsınız, Nevşehir'ın, Kırşehir'in ya da Ko/ombiya'- nın, Çin'in son nüfusunu bulamazsınız. Farklılıklar sade- ce bu kadar değil. Üstelik içerik ve kalitede de kendini gösteriyor. Örneğin Meydan Larousse'ta 641 bin ayn madde işlenirken. Buyük Larousse'ta bu sayı topu topu 203 bınde kalıyor. Yine Meydan Larousse'ta bilgilerin tamamı 24 milyon 400 bin kelımeden oluşuyor, buna kar- şılık Büyük Larousse'un kelime sayısı 17 milyon 100 bin." Mıliiyet, Sabah gazetesine yanıt veriyor: "İşteasıl gerçek..." Onu da okuyup asıl gerçeği öğreniyoruz: "Yalan: Sabah, Milliyet'in yeni Büyük Larousse'unu 20 ciltmiş gibi gösterdi. Gerçek: Milliyet'in 7992 bilgitehyle donanmış Büyük Larousse'u 24cilt. Yalan: Sabah, Milliyet'in Büyük Larousse'u için "Mey- dan Larousse'un taklidi" diyor. Gerçek: Büyük Larousse, şu anda bütün dünyada satı- lan en son Larousse ansiklopedisidir. Meydan Larousse devrini tamamladı, tedavülden kaldınldı. Bunun ardın- dan Fransa'dakı Larousse müessesesi Büyuk Laro- usse'u hazırladı ve dünyaya sundu. Yalan: Sabah, Milliyet'in Büyük Larousse'unda Gor- baçov'un düşüşunun, Berlin Duvarı nın yıkılışının olma- dığını iddia ediyor. Gerçek: Bunların hepsi Büyuk Larousse'ta yerli yerin- *de... Dün cenazesi kalkan Vasii Rıza Zobu nun ötüm tari- hi bile Büyük Larousse'ta. Asıl, Sabah'ın dağıttığı Mey- dan Larousse'un 1. cildinin 359'uncu sayfasında Doğu. Almanya ve Berlin Duvarı eski haliyle yerinde duruyors Yalan: Sabah, Meydan Larousse'ta Yıldırım Afcöufûf' maddesinin olmasıyla iftihar ediyor. Gerçek: Oysa Yıldırım Akbulut, Sabah ın şu günlerde dağıtacağı birinci ciltte yok. Sabah'ın Meydan Laro- usse unda Akbulut'u bulmak için, yaklaşık 10 ay düzelt- me cildini beklemek gerekecek. Oysa Milliyet'in Büyük Larousse'unda Yıldırım Akbulut yerli yerinde, alacağı- nız ilk ciltte.' Milliyet, Sabah gazetesine soruyor: "Ya bunlara ne demeli?" Milliyet diyor ki ' Sabah 'ın Meydan Larousse 'u gazete kâğıdına basılı. Resimleri, haritaları siyah-beyaz. Cildi sıvama. 21 cildi eksikliklerle dolu olduğu için, aylar sonra verilecek ek- lerle duzeltme yapı/maya çahşı/acafc." Milliyet soruyor okurlarına: "Sabah'ın kohne ve yamalı Meydan Larousse'u mu, yoksa Milliyet'in yeni Büyük Larousse u mu? Hangisi gerçek?" Hürriyet ne yapıyor? "Hürriyet verince Britannica verir..." TV'ler üç büyük gazetenin "ansiklopedi savaşı" rek- lamlarıyla dolu... Oturup düşündüm.. "Cumhuriyet ne yapmalı?" Cumhuriyet hem ekonomik savaş veriyor hem de ga- zete. Bizler gazete vermeyi sürdüreceğiz. Belki tirajımız daha da düşecek. Ama olsun. biz yine de gazete verece- 9iz. Demokrasi, insan haklan, sendikal hak ve özgürlükle- ri mi savunalım, yoksa bizler de ansiklopedi yarışına mı katılahm? Demokratikleşmenin omurgası sayılan ILO sözleşme- leri TBMM'den geçti ve memurlara grevli, pazarlıklı sendikal örgütlenme engeli ortadan kalktı... Bu bir önemli haber Demokratikleşme yolunda önemli bir adım CMUK'tan sonra... Kaç gazetenin birinci sayfasında var bu haber şöyle bir düşünün? O zaman Cumhuriyet, bırakın sadece gazete vermeyi sürdürsün... Anayasapaketi Cindoruk'averildi ANKARA (Cumhuri>et Bü: rosu) - İktidar partilerinin ara- lannda uzlaşmaya vardıklan anayasa değişikliği paketi. dün TBMM Başkanı Hüsamettin Cindoruk'a verildi. SHP ve DYP Grup Başkamekilleri "bunun bir başlangıç olduğu- nu" söylerken.TBMM Başka- nı Cındoruk. "'Türkiye'nın bu anayasadan hızla kurtulması gerek. Bazı maddelenn yürür- lük değeri kalmadı. önsöz de- mokrasiye isyan" dedi. SHP ve DYP'nin uzlaşma- sıyla imzaya açılan 5 maddelik anayasa deeişikliei önerisi pa- keti. 180imzaylaTBMM Baş- kanı Hüsamettin Cindoruk'a sunuldu. İmzalardan l?5'inin DYPTı milktvekıUerine, 45'- inin de SHP'li milletvekillerine • ait olduğu bıldirildi. TBMM Başkanı Hüsamettin Cindo- ruk."" Bu bir başlangıç. yenisini bekliyoruz" derken. DYP Grup Başkanvekillerinden Be- kir Samı Daçe. "Çalışmalan- mız sürüyor" diye konuştu. Cindoruk da şunlan söyledi: "Benim tavsiyem önsözüyle, son sözü de düşünün. Önsöz demokrasiye isyan... Gerçekçi değil. Meclis iradesi anayasa değiştirmek yönünde, size ka- tılacaktır arkadaşlar. Bazı maddelenn yürürlük değeri kalmadı. Önsözün de yürürlük değeri kalmadı. Meclisimiz hızla demokratikleşme yönün- de çalışma yapıyor. Anayasa- nın demokratikleşmesi meclis iradesinin eseri olacaktır. Tür- kıye'nin bu anayasadan kur- lulması, hızla kurtulması ge- rek. Bu anayasa sivil iradenin eseri değil. Şimdi güzel bir baş- langıç yapıldı." Cindoruk. daha sonra gü- lümseyerek. "Okuyayım, belki bcn de imza atanm" dedi. SHP \e DYP grup başkanvekilleri gazelecilerle sohbet ederken, çalışmalann sürdüğünü, en kı- sa zamanda yeni bir pakevle geleceklerini söylediler.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear