18 Aralık 2024 Çarşamba Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
5 EYLÜL 1991 KÜLTÜR-SANAT CUMHURİYET/7 SİNEMA Ydmaz Güney gecesi • Költıir Servisi — Harbiye Açıkhava Tiyatrosu'nda 7 eylül cumartesi gecesi Yılmaz Guney'in anısına bir gece dûzenleniyor. Güney Filmalik'in düzenledıği gecede, sinema sanatçılan Yavuzer Çetinkaya, Hahl Ergün ve Nur Surer, Yılmaz Guney'm şıır, öyku ve mektuplarından kesıtler okuyacaklar. Gecede aynca Yılmaz Guney'in eşı Fatoş Güney ve tnsan Haklan Derneği Başkanı Ercan Kaner de birer konuşma yapacaklar. Yılmaz Guney'in kendısıyle aynı adı taşıyan oğlunun da geceye katılması bekleniyor. Yılmaz Güney gecesinde Güney Film'ın arşivinden derlenen bir "Yılmaz Guney filmleri ve fotoğraflan" dia gösterisi gerçekleştirilecek. Gecenin son etkinJığı ıse Yılmaz Guney'in kendisinm yazıp vönettiğı ve başrolünu de üstlendiği 'Arkadaş' filminin göstenmi olacak. Son anda bir terslik çıkması dunımunda, yıne yazar, yönetmen ve oyuncu olarak Yılmaz Guney'in imzasını taşıyan 'Ağıt' fılmi izlenebilecek. Yeni bir sinema forumu • Kiltür Servisi — Sinema şenlıkleri ulkesi olan Fransa'da, ARP'nın (Yazarlar-Yönetmenler-Yapımcılar Birlıği) gırişimiyle yenı bir sinema şöleni oluşuyor. Beaune kentinde tarihsel şatolarla dolu bir yörede başlayacak olan bu etkinlik, bir "forum" niteliğı taşıyor. llk kez bu yıl 17-20 ekim tarihJeri arasında düzenlenecek olan forumda, 20 Avrupa ülkesinden gelen yapımcı ve yönetmenlere, "dost bir çevre içinde" kendi sorunlannı ortaya dökme olanağı saflanacak. llk foruma çok genış bir çağnlı kıtlesınin katılması bekleniyor. Gelmesi kesınleşenler arasında Chantal Akerman, Stephen Frears, Jean-Jacques Annaud, Costa-Gavras, Jean-Luc Godard, Jean-Jacques Beineıx, Gerard Depardıeu, Just Jaeckin, Luc Besson, Bertrand Blıer, Maurice Pıalat, Eric Rohmer, Louis Malle, Volker Schlondorff, Henrı Verneuıl, Claude Lelouch, Claude Zidi gibı unlu adlar var. DERGİ Eylülde 'InsancıT I Ktıltur Servisi — İnsancıl dergısınin eylul sayısı çıktı. Bu sayıda Erdal Atabek 'Şövalyeyı ugurlamak... Nadır Nadi', Arslan Kaynardağ 'Düşunce Akımları Sorunu ve Hılmı Zıya Ülken', Mustafa Sercan 'Zaman Içınde Yolculuk', Afşar Tımuçın 'Kultür, Sanat, Muzık", Sadık AJbayrak 'Dil Arayışı', A.Necmettın Borteçın 'Çağla Gözlu Yağmur', Sibel özbudun 'Bedenimız Kozmetık Sanayiimndir!' Yusuf Çotuksöken 'Dilci, Sözluk Yazan Kemal Demıray da Sonsuzluğa Göçtu', KemaJ Demıray 'Okuma Alışkanlığının Kazanılması', Muhsin Şener 'Şıir ve Bırey', Lutfiye Aydın 'Öyku Yürekten Su fçer', Ash Erdoğan 'Unutulmuş Topraklar', îsmaıl Tanju 'Kapıtalizmi Beceremeyen Tiyatrocular Feodal Sısteme Dönüyor' Cengiz Gundoğdu 'Köy Guncesi' yazılarıyla yer alıyor. MUMIlHM MontreaFdeki '1920'len Metrvpolis Çağı'sergisi bir dönemle hesaplaşıyor Dün yanna ııasıl baktı?Tablolardan özgünbaskılara, fotoğraflardan afişlere, çaydanlıklardan sigara kutularına ve Bugatti marka bir arabaya 700 kadar yapıt ve obje, çağımıza damgasını vuran bir dönemi gözler önüne seriyor. Kiıltür Servisi — 700 kadar tablo, özgünbaskı, fotoğraf, afıs, çaydanlıklar, sigara kutu- ları, Bugatti marka bir otomo- bil... Kanada'nın Montreal ken- tindeki Güzel Sanatlar Muzesi'nde 10 kasıma kadar sü- recek dev serginin adı: "1920Ter Metropolis Ç"ğı." Çağımıza damgasını vuran bir dönem, çok değişik sanat yapıtları ve obje- lerle gözler önune seriliyor Montreal'de. Nitekün, Newswe- ek'ten Cathleen McGuigan, "Görkemli 19201er de oteki oo- yıllardan daha uzun sürmedi, ama Metropolis Çagı adlı sergiyi gördökteo soara 1920'lerin bir sonsuzlnk olduguna karar vereceksiniz" diyor. Üç büyük kentten, Berlin, Pa- ris ve New York'tan derin ızler taşıyan sergi, izleyenlere sundu- ğu imge ve nesne şölenıyle ren- gârenk bir yelpaze oluşturuyor Ne ararsamz var: Dekadans ve ütopyaolık, Dada hareketi ve Konstruktıvızm, Art Deco ve De Stijl, komumzm ve cafe hayatı. Hiçbir seyin görunduğu gibi ol- madığı bir dönem: Bir servis masası bir apartmanı andınyor, bir kokteyl karıştıncısı bir zep- line benziyor, bir kadın ise bir erkeğe. Adından da anlaşılacağı gibi serginin birleştirici öğesi, metro- polis, yani büytlk kent imgesı. Mimar Cesar Pelü, "Gökdelen- ler, gelecege duyulan eüvenin ifadcsidir" demıştı. flk kez Amerika'da yükseien gökdelen, Amerikalılar için her zaman güç ve gönenç arilarruna gelmişti. 1920'lerde Hugh Ferriss, duşsel desenJerinde ilk gökdelenlerın çekicüiğini yakaladı. Savaş vur- gunu Berlinliler için ise metro- polis, büyuk kent daha ivedi bir fanteziydi: Kargaşayı duzene dö- nüşturelim, ulusal onuruınuzu yeniden kazanalım! Georg Grosz, Max Beckmann ve Rudolf Schlichter gibi sanat- çılann gözünde, 1920'lerin baş- Iannda Almanya'da hayat kol- suz bacaksız dilencilerden, sö- mürülen isçilerden, cınsel fetı- şızmden oluşan bir "kabare"ydi. Belki de bu yuzden, bu vurgun yemiş ulkede, Wilhelm Schnar- reoberger'in 1923'te yaptığı ad- sız mimar portresi, kararlılıkla kısılrruş dudaklanyla yenı bir Alman kahramanı oldu çıktı. 1925'te, Berlinli mimar Lud- wig Hilberseimer ideal "Yıiksek Yapılar Kenti"nı önerdı: Koca- man blok yapılar, bunJan birbi- rine bağlayan yaya köprüleri ve MADAM BOUCARD VE BÜYÜK KENT — Tamara de Lempic- ka'nın "Madam Boucard" portresi. Donuk, buzsu bir bakış. Ar- ka planda buyuk kentin yuksek yapılan. sokaklann beş kat uzerinde çar- şı yerleri. Üç yü önce ise Le Cor- busier, kent yoğunluğu sorunu- nun ustesınden "Üç Milyon Ki- şi İçin Çagdaş Kent" tasanmıy- İa gelmişti. Ama yeni buyuk kent tasa- nmları yalnızca mimarlann çi- zımlerınde değıldi. Her yerdey- dı: Bunara de Lempkka'nın do- nuk Madaın Boucard portresi gibi resimle"in arka planlarında; Kazimierz Podsadecki'nin foto- montajında ya da Karl Steiner- in furunstik kolajında; Vladimir ve Georgii Stenberg'lerin ve Ed- n r d McKnigbt Kauffer'in pos- terlerinde; Edward Steichen'in zarif fotograflannda. Ne var ki buyuk kentler ko- nusunda herkes aynı yaklaşım- da değildi. Metropolis'e gör- kemliliği açısından bakmayanlaı da vardı. Fritı Lang'ın 1926'da çevirdiği "MetropoBs" adlı fılm- de, fütüristik kent ve makineler çaiışan insanı boyunduruğu aJ- tına alıyordu. Herbert Bayer, iki avuç içındeki bir çıft gözü be- timleyen ünlü gerçeküstücü fo- toğrafında, kenti bir yalnızlık ve hüzün kaynağı olarak görüyor- du. Ve en sonunda, 1920'lerin büyük modem mimarlannın en düşsel tasarımlan bile acımasız ve kısıtlayıcı kentlere dönüştü. "Yöksek Yapdar Kenti"ni tasar- ladıktan yıllar sonra Hilbersei- mer bile kendi tasarunını "Met- ropolis'ten (büyük kent) çok nekropolis'i (mezariık) andın- yor" diye yadsıyacaktı. Modernizm, farklı alanlar arasında sınır tanımadı. Mont- real'deki "19201er Metropolis Çagı" adlı sergide de resim, mı- mari ve tasarun arasındaki bağ- lan gönnek mümkün. Bazı mi- marlar sınırlan aşmışlardı; söz- gelımi Le Corbusier 1920'lerde kübist natürmortlar yapmıştı. Jean Theobald'ın gümüş çay ta- kımı gibı objeler bir gökdelen gibi biçımlendınlmişti. Newswe- ek'ten Cathleen McGuigan'a ba- kıhrsa "Modernizmi 19201er keşfetmedi, ama tasannun mo- dern düşiıncelerini deneyip sına- yan ve onlan yiizyılımızuı haya- tına yerieştiren 1920'lerdi." Ressam Füsun Püsehl-Canay, Almanya'da nasü tabelacı olduğunu arüattı Karaıını doyuramadı, tabelacı oldu Canay, yıllardır Almanya'da. Açtığı birçok sergi var. Şimdi? Şimdi tabelacı. Nasıl iş aramak zorunda kaldığını, Almanya'da Iş ve İşçi Bulma Kurulu'na nasıl başvurduğunu Canay'dan dinliyoruz. AHU ANTMEN Ressam Fusun Puschi-Canay, Nurnberg .Akademısı'nde eğıtı- mini surdurmek üzere Alman- ya'ya yola çıktığında, kuşlarını da götürmüştu bırlikte. Bu kuş- lar, 1970'lı yıllarda, sanatçı Be- yoğlu'nda Balık Sokak'ta otu- rurken daracık penceresine ko- nan guveranlerdi, onlan çiziyor- du ressam, bugunkü resımlerin- de hâlâ kuşlar var. Ama artık Canay'ın kuşlan ticarı tabelelar ya da bez aflşler uzerinde uçu- yor... Uçuyor mu? Yalnızca uçmak zorunda ka- hyor... Bu kuşlann öyküsu ya da bunun ötesınde, bir ressamın nasıl bir tabelacıya donüştuğu- nun öykusu biraz huzunlu. Gu- zel Sanatlar Akademisi Cevat Dereli Atölyesi'nden mezun ol- duktan sonra 1971'de aldığı bursla Nurnberg Akademısı'ne gıden Canay, akademide Cle- raens Fisher'ın yanında usta o|- renci (meıstercshulenn) unvanıy- la çalısmış. Sanatçı, yıllardır AJ- manya'da. Açtığı sayısız sergi var. Şimdi? Şimdi tabelacı. Fusun Puschl-Canav, "res- sarnken nasıl tabelacı oldugu- nun" öyküsünu bıraz uzulerek, biraz da gunırlanarak anlatıyor. Eşinden aynldıktan sonra resim- le "karnını doyuramadığım", dolayısıyla bir iş bulmak zorun- da kalmasını, Almanya'da îş ve İşçi Bulma Kurumu'na nasıl başvurduğunu... Bu "başvuru" da başlı başı- na bir öyku. Kurumun bilgisa- yannda Fusun Puschl-Canay'ın nitelikleri yazıyor. îkı akademi bıtirdiğı, sergiler açtığı, kaç dil bıldiğı, vb. Bunun yanında "el emegi>le ilgili her iş yapabilir" de yazılı. Sonunda değıl el eme- ğı, kol gucu gerektıren bir ış çı- kıyor Canay'a. Nitekim görüş-ı memiz sırasında bir kolunun ALMANYA'DA TEK BAŞINA — Füsun Puschl-Canay, Türki- ye'ye dönmeyi düşünmüyor. AI manya'da her şeye yeniden baş- lamış olsada 'duzenioi kurduguou' soyluvor. sargılı olduğunu göruyoruz. Canay hiçbir zaman Berlın- dekı sanatçı cemberine girme- mış. Essenbach'ta yaşıyor ve be- lediyenin düzenlediğı sergilere katılıyor. Çoğu sanatçınm aksi- ne, bağlı olduğu bir galeri de yok, bir "manager"ı da. Resimleri zaman zaman izle- nımcı, zaman zaman dışavu- rumcu bir hava taşıyor. Canay bazı simgeler de kullanıyor. Kuşlar, en başta. Maskeler, sa- atler... Tabelalardan arta kaJan zamanında resim yapan Canay- ın son çalışmaiarında, "insania- ra duyduğu korku" (boyle söy- luyor) yaptığı insan yuzlerınde ortaya çıkıyor. Aslında resımle- rinde insan yuzlerı yok. Hepsi bırer maske. Bembeyaz ve ya- muk yumuk. "Bir ara bütün in- sanlano başını kesiyordum; bu da bir tur yabancılaşmaydı" dı- yor ressam. Canay resimlerindeki öğeleri tabelalarda ve bez afişlerde de kullanıyor. Bazen bir afış ya da tabeladan arta kalanlan yeni bir resım yapmak için kullanıyor. "Don Kişot gibi savaşüğını" arüatıyor ressam. Stoacı tarafı- nın olduğunu söyluyor: "Herke- sin memnun olduğu şeyleri ben acı cekerek, birtakım şe>lere ha- yır diyerek elde ediyorum." Her yönden yalnız bırakıldjğjnı an- latıyor: "Yalnızlığım beni çok etkitedi. Kisiligimin gclismesio- de yardımcı oldu. Turkiye'de 'se- nin problemin' diye bir şey yok. Ama Almanya'da yalnızsın. Tek basınasın." Taner öykü ödülti • ÎSTANBUL (tÜHA) — Haldun Taner'in anısına gerçekleştirilen 'Haldun Taner Öykü ödülü'nün bu yıl altıncısı verilecek. Yapılan yazılı açıklamaya göre adaylann üç kısa öykü göndererek başvurabilecekleri yarışmada birinciye 3 milyon lira verilecek. Oktay Akbal, Orhan Duru, Prof. Dr. Selçuk Erez, Selim îleri, Prof. Dr. Emre Kongar, Ahmet Oktay, Prof. Dr. Şara Sayın, Demet Taner ve Prof. Dr. Tahsin Yücel'in secici kurulda yer aiacağı yarışmaya başvurular 31 Aralık 1991 tarihine kadar yapılabilecek. 'Tîyatro Üzerine Terapf • Kültur Servisi — lktisat Fakultesi Mezunları Cemiyeti'nin etkinlikleri çerçevesinde 7 eylül cumartesi gunu derneğin Taksim'deki binasında, 'Tiyatro Üzerine Kısa Bir Terapi' başbkfa bir söyleşi gerçekleştirilecek. Saat 15.00'te başlayacak soyleşiye konuşmacı olarak Tiyatro Devran, Naz Erayda ve Kerem Kurdoğlu katılıyor. tstanbıü Kitap Fuan • Kültür Servisi — Bu yıl onuncusu gerçekleştirilecek TÜYAP Istanbul Kitap Fuan, kasım ayının ilk haftasında açılacak. 2-10 kasım tarihleri arasında gerçekleştirilmesi planlanan 10. TÜYAP tstanbul Kitap Fuan'nın Istanbul Belediyesi ve Türkiye Yazarlar Sendikası'run ışbirüğiyle büyuk şenliklerje kutlanacağı bildiriliyor. BUGÜN • Müzikll konuşma Fehmi Akgün'ün 'Merhasa Sonbahar Mıizik ve Şiir Akşamları, kapsamında gerçekleştirilecek muzikli konuşması, saat 19.00'da Enka Konferans Salonu'nda. Alıştırmalı GEŞTALT GRUP ÇALIŞMALARI ^ NEVZAT ERKMEN 166 89 31 l.Ü. Hukuk Fakultesi öğrenci karnemi kaybettim, hükumsüzdür. NALAN BENER Sinema • Tiyatro • Gösteri ALEC BALDVVIN K I M BASINCER TÜRKİYE'DE İLK DEFA BÜYUK BİR YENİIİKlf SİNEMALARDA, BEKLEYİN! SOYUNUNVE SİLAHINIZA SARILIN! Leslie Nielsen Priscilla Presley Her erkeğtn b r zaafı vardır Mıtyarieı Chartey Pearf'ünkı san$ındı guzeldı ve 'EVET* demeye bayılıyordu 1 l ^ »AFAJt (Sl«»60) AK0M (tIT7BS«) tn*İ2uln (2112 si) rtOy T4 ROBERT REDFORD • LENA OLIN SIZINTININ ESRARI NINJAKAPUIMBA6AUUİ2 Ş.»«SİTE (147«»<7) -100 1330 16X-ı845 2130 Bvyojlu SİNEPOP (1*3 70 71> 2 00 14 "5-!6 30 'S45 21 00 (SK2C6OI 100 1 3 » 16 X) '8 30 21 00 0NLV7HE p a y 9 1 /2 HAFA Yön. MICHAEL PRESSMAN 6 EYLÜL'DE SİNEMALARDA 0D 146 97 38 • 132 64 26 CINEMAOSCAfl T — Avnıpa staiMtartlannda -»Amerikan hhal kottuk —Ultra stcreo ses dflzeni •"Gûmüşperde —Sûper havalaadırma ve tsıtma sJstemi •"Avrupa matzcmdcrlc vapılan O5CAR sineması 6 Eylül 1991 Cuma acılıyor Panflk PTT yn U 39008 69 70 H-A-V-A-N-A Yönetmen: SYDNEY POLLACK 6 Eylül'den ifiboren BeyoğluDUNYA(149 93 61) 1200 14 15 16 30 18 45 21 00 M BEYOĞLU'NDA Kurabiye Solal 4 » «evogh F1TAS SMMIIUS* arkaM) 149 20 19 STANDARD FİLMCİLIK JULIA ROBERTS "Pretty Woman"ın unutulmaz yıldızı yine aşık oldu.. Yön: Donald Petrie 2. HAFTA Şişli KENT 2 (141 62 03) 12 00-14 15-16 30-1845-21 30 ANNENİZE BU FİLMLERİ I KAÇIRDIĞINIZI ARTIK SÖYLEMEYİN... I MEVSİMİN SON PARLAK TOPLU GÖSTERİSİ H A R B İ Y E A S ' t a 2. HAFTA M Eylül ?.<tu ERKEKLER/C Doms 03 Erkii so(, SELAM BOMBAY/S Nc.r 04EykilÇarç AĞIT/Z Fabr 05 EyBI P«r, TANGOLAR/F Solcnos 1200-14 15-16 30-1845-21 30 Tel:147 63 15 REKLAM FİLM1DAĞIT1MINDA Ü l l l l | J|tji^ 149 5O33 KARYA SİNEMASI 5421172 Nier FİLM SUNAR AL PACINO/ NASTASSIA KINSKI REVOLUTION BahırtıBr KARYA (542 11 72) "230 14 15--6 30-19 00-21 '5 j Bir LINO BROCKA Filmi ÖZGÜRLÜK SAVAŞÇILARI "(, iirpıcı 1 ilipinler (; Beyojlu BErOĞLU (151 32 40) 12 30-14 15-16 30-19 00 21 15 KadıkSyMODA (S37 01 2») 1200 14 15-16 30-19 00-21 30 Sinema • Tiyatro Gösteri DUYURUUUUNIZ İÇİN M6 97M • 132 64 36 Şiirleri, Öyküleri, Mektuplorı ve Filmi "ARKADAŞ" YILMAZ ^ GÜNEY 7 EYLÜL 1991 S«at:20.00 AÇIK HAVA TIYATROSU •ilet Satışı: BEYOĞLU SİNEMASI Beyoğlu MODA SİNEMASI Kadıköy KARYA KÜITÜR MERKEZİ Bakırköy 20.000 TL AÇIK HAVA TİYATROSU 6 Eylül Cuma 21.00 TEK KONSER BULUTSUZLUK ÖZLEMİ 8akırtcoy KARYA 542 11 72 BayoâluDUNYA 152 01 «2 Harbry» Açık Hava 140 77 20 Vakkoremo Taktım 151 2» M Vakkorema Suadıy* 350(7 42 DEV KONSER BıletFıyatı 26 000 REKLAM AJANSINA Basın ılanlarını koordine edebilecek Müşterl Temsilcileri aranıyor 151 41 55 - 151 00 44 ÇOCUK BAKICISI ARANIYOR Taksım cıvarında, l 5 >aşında çocuğa gunduz saatiennde bakacak bayan aranıyor Tel: 156 47 80 - 155 15 14 (08.00-19.00) DERS VERİLİR Ortaokul, lise ve ÖSS-ÖYS'ye haarhk için MATEMATÎK dersi vcrilir. Tei: 326 18 62 İNGİLİZCEYİ 8 AYDA KONUŞUN Sızı Amenkalı dostlarımızla tanıştıralım 349 59 38 \*^ L \ AuPairAcentası * ', -* Inglltere Ftarsa Ispanya *, % L ^ *™ r " <a * • < * 9 1-158 53 42-161 43 87 Stj Doktordan İngılızce- Turkçe çevın 551 83 01 Nufus cuzdanımı, IU. fktısat Fakultesi ve şehır hatları vapur kimliklenmı kaybettim Hükümsuzdur. MEHMET YA VUZKAN Nufus cuzdanımı kaybemm Geçersızdır AHMET ATİLLA SAHİBİNDEN SATILIK DAİRE Acıbadem Basın Sıtesi'nde merkezi kalorifer sıstemli, hidroforlu 100 m 2 daıre satılıktır. Tel.: 325 84 25
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear