Catalog

7 AĞUSTOS 1991 EKONOMİ CUMHURİYET/11 SHKSTriYASAMDOVb ABDDotan AknaıMata Isviçre Frangı Hobnda Ftonnt i g Fransız Frangı 100 İ.Urcü SAftyai Avus. ŞKni Alış 4430 2580 2945 2275 7520 755 342 1150 364 SaOş 4440 2590 2955 2285 7580 786 350 1185 368 M.IAJKA9 riYASALJUH u Ptysası D6vc HyaBası Altm Ptyısası OrtFaiz(H) M H (MüyarTL) Ootar lapanış (Tl) işl.Hac (Myon $) Kapamş (ons/$) tştonı Hacmi (kg) 66.1 22382 4449 909 366 75 1437 Cumhuriyet 24ıyar altın 22 «yar bttaik 900 ayar gûmûş Ahş 338.000 360.000 51000 45.850 625 Satt; 343.000 375.000 51.150 50.700 652 Garanti'den faiz arttırınıı • Ekonomi Servisi — Garanti Bankası, 3 ayhk vadeli mevduatlara uyguladığı faiz oranlarını 3 puan arttırdı. Yüzde 63'e yükseltilen yeni faiz oranlan bugünden itibaren geçerli olacak. Banka 1 ay vadeliye yüzde 51, 3 ay vadeliye yüzde 67, bir yıl vadeliye ise yüzde 66 faiz vermeyi sürdürüyor. İthal nıamaya zam • KAYSERİ (AA) — Cannosan A.Ş tarafından Almanya'dan ithal edilen "Milupa" çocuk mamalannın fiyatlan, yüzde 14.3 ile yüzde 17 arasında değişen oranlarda arttırıldı. Kutusu 23 bin liradan saulan Milumil Küçük'ün fiyatı 27 bin liraya, 74 bin liraya satılan Milumil Büyük'ün fiyatı 86 bin liraya, 23.500 liradan satılan Aptamil Küçük'ün fiyatı ise 27.5000 liraya yükseltildi. Türk çiçeğine Japon yatınmı • IZMtR (ANKA) — Türkiye'de elektronik ve otomotiv alamnda yatınm yapan Japonlar şimdi de "çiçekçilik sektörüne" el attı. Merkezi lstanbul'da bulunan Japon sermayeli Mitsui Dış Ticaret LTD. lzmir'in Cumaovası (Menderes) yöresinde çiçek fıdesi yetiştirmek için yatınm karan aldı. Geçen haftalarda tzmir'e gelen Japon heyeti, îzmir Ticaret Odası'nı ziyaret ederek „ dneticilerle görüştüler. Görüşmeler sonunda Mitsui firmasının lzmir'in Cumaovası yöresinde ihracata dönük çiçek fîdesi üretim tesisi kurması kesinleşti. Japon heyetinin bu görüşmeden sonra Mitsui firmasına yatınm için hükümet adına kredi vermeyi taahhüt ettiği de bildirildi. Pamukbank'ta yangın • tSTANBUL (AA) — Pamukbank'ın Zincirlikuyu'daki levazım deposunda yangın çıktı. Büyükdere Caddesi 147 numaradaki 5 katlı Fargo Ruşensad binasının Bodrum katındaki depo, elektrik kaynağı ile yapılan bir işlem sırasında düşen kmlcımlarla tutuştu. Depoda çalışan 4 personelin yemekte olduğu s' fida çıkan yangına itfaiye lc»a surede müdahale etti. İtfaiye ekipleri yoğun duman nedeniyle kapıdan içeriye giremeyince, pencerelerdeki demir parmakhkları kestiler. Yangın fazla büyümeden kontrol altına alınarak sondürttldû. KISA KISA... • İstanbul Menkul Kıymetler Borsası eski Başkam Muharrem Karslı, Haliç Rotary Kulübü'nun bugün saat 13.00'te The Marmara Oteli'nde gerçekleştirilecek toplantısında bir konuşma yapacak. Alışveriş zor işıııişEkonomi Servisi — İstanbul'- un "alışveriş manzarası" umut vaat ediyor. İstanbul Ticaret Odası (İTO) tarafından Prof. Dr. Taner Berksoy ve Prof. Dr. Emre Kongar'a yaptınlan "tstanbul Tüketkisinin Perakende Alışve- riş Alışkanlıklan" konulu araş- tırma İstanbul halkının alışve- rişte çağdaşlaşmaya doğru yol aldığmı ortaya koyuyor. Kamar tarafından yapılan ve 1500 ki- şiyi kapsayan anket, 5 bölüm- den oluşuyor. Halk nereden alışveriş yapıyor, alımda kim karar veriyor, alışverişi kim ya- pıyor, nasıl ödeme yapılıyor ve ne sıklıkta yapılıyor? Dün düzenlenen bir basın toplantısıyla açıklanan araştır- ma sonuçlan, halk arasında "evin reisi" olarak büinen bak- kalların supermarketlere karşı etkisini yavaş yavaş yitirmeye başladığını gösteriyor. Paketle- nebilir ürünlerin alımında daha çok süpermarketkr tercih edilir- ken, bakkallann günlük acil ge- reksinimlere yarut verdiği orta- ya çıkıyor. Alışveriş konusunda ise karar alma mekanizmasında kadınla- rm egemenliği göze çarpıyor. Alışverişin nasıl yapıldığma ve- rilen yanıtlara bakıidığında, ts- tanbul halkının yüzde Hangi mallar nereden satın alınıyor? °'o Gazete-mecmua Ekmek Süt ve yoğurt Kahvaltılık Reçel. salça komp vs Kuru gıd , ur, şek , mar. Yaş sebze-meyve Et-tavuk Balık Kııruyemiş Içkı-sıgara Temızlık malzemesı Şampu. dış mac, sab Bakkal 431 59 49 6 33 23 9 25 3 2.3 - — 6.2 47 8 30.3 262 Market - 66 20 7 42 343 40 6 8.3 216 1 7 32 47 45 1 43 Ana satcı 28 1 302 17 3 2.3 1 6.3 80.2 581 Halk pazan - - - 12.8 6.8 21.8 3.9 13.6 58 3 14 5 78 7 13 9 57 8 09 - 134 77 Diief 288 42 12 4 99 34 6 53 67 25 5 11 33.6 5.5 15 1 80-90'ının peşin parayla günlük ihtiyaçlannı karşıladığı görülü- yor. Bu genel eğilime karşılık, gıda maddelerinde yüzde 7'ye varan veresiye, giyim eşyasında ise yüzde 9.8'e ulaşan bir taksit göze çarpıyor. Taksitli satışlann yaygınlaşmaya başladığı da dik- kat çekiyor. İstanbul halkımn alışveriş alışkanlıklarına yakın- dan bakıldığında çoğunluğun gıda maddelerini haftalık aldı- ğı ortaya çıkıyor. Araştırmanın sonuçlannı yo- rumlayan sosyolog Prof. Emre Kongar, lstanbul'da erkek ege- men feodal külturden sıynlındı- ğını ve aile içi ilişkilerin daha çağdaş boyutlara eriştiğini be- lirtti. Kongar, alışveriş olayının aile içinde konuşulup beraber- ce karar verilmesi ve beraber ya- pılmasının çağdaşlaşmanın bir göstergesi olduğunu vurguladı. Araştırmadan çıkan diğer bir bulgunun da, artık alıcıyla sa- tıanın arasındaki ilişkinin değiş- meye başlaması gösteriliyor. Alıcıyla satıcı arasındaki yüzyü- ze, aile turü, şahsi ilişkiden, örgut-kişi arasında gayri şahsi ilişkiye doğru geçildiği belirtili- yor. Bu arada ahşveriş yapılan yerlerde de fıziki değişim göze çarpıyor. Mekanlar supermar- ket olarak, fialk pazarlan ola- rak giderek büyüyor. Artık tü- ketici giyimini, meyve, sebze ve ekmeğini aynı yerden almayı, bu arada yine aynı yerde yeme- ğini yiyip, sinemasına gitmeyi tercih ediyor. Alışverişler de ar- tık haftalık hatta ayhk yapılı- yor.Yapılan araştırmada çıkan sonuçlardan biri de, gerek dav- ranış biçimi gerekse ürün olarak lstanbul'da evrenselleşmenin egemen olduğunu gösteriyor. Kongar, artık lstanbul'da hem alışveriş alışkanlıklanmn hem de alınan malların New York'- ta, Avrupa ülkeleriyle aynı ol- maya başladığını belirtiyor. An- cak Kongar bu konuda bir pa- rantez açmayı da eksik etmiyor. "EvrenseUeşiyoruz, ancak ev- renselleşirken de biıyiik bir be- del ödüyoruz. Bugün bir ham- burgeri biz Amerikalılardan 2 misli daha pahahya yiyoruz. Aynca evrenselleşme çok kısıt- lı bir kesimde olduğundan kü- çük azınlığa ozenen büyiik ço- gunluklar sistemi çökertiyor ve bu iki kesim arasındaki uçu- rumlar da giderek artıyor." Polly Peck, doğduğu binaya geri döndü Saltanatın sonuPolly Peck EDtP EMtL ÖYMEN Londra — Kentin en gözde iş adreslerinin bulunduğu, ortası dev ağaçlarla gölgeli, bir kena- nnda "Saatchi and Saatchi"nin parlak mermerden merkezi, pa- halı otomobil galerileri, sosye- tik gece kulübü "Annabells" ile aynı kaldınmı paylaşan Polly Peck'in zarif merkezi artık bit- ti. Polly Peck, bundan böyle Londra'daki eski adresine, ken- tin "pınltıdan ve gösterişten uzak" doğu kesimindeki mo- dern binalanna dönüyor. Polly Peck çahşanlan arasın- da kısaca "101" diye bilinen "Whitechapel" semtinde "101 Commerdal Road"daki binalar, Polly Peck'in 1970'lerde iş dün- yasına girdiği dönemde, "öncii mimari" ilkesine uygun olarak "cam ve çelikten" yapılmıştı. Berkeley Meydanı'ndaki Polly Peck merkezi, şirketin uluslara- rası faaliyetini simgelerken mo- dern mimarisine rağmen 'eski" sayılan doğu kesimindeki mer- kez, Avrupa bölgesi faaliyetinin eşgüdümlendiği adres olarak gö- rev yapmıştı. Asil Nadir'in, Polly Peck'in de aralannda yer aldığı üç şir- keti (diğerleri Wearwell ve Cor- nell Dresses), Londra'nın doğu kesiminde ardı ardına satın alı- nan ve amaca uygun inşa edilen binalarda nihayet 1983'te "Polly Peck" adıyla bir araya getiril- miş, 1985 yıhnda da kentin tam merkezinde Berkeley Meydanı 1 ndaki binaya taşınılmıştı. Polly Peck, altı yü süreyle buradan yö- netildi. Geçen yıl bu sıralarda başlayan sarsıntı sonucunda, on ay önce kayyım denetimine ge- çen Polly Peck'in, büyük bir be- ğeni ve uyumla seçilen antikala- Polly Peck altı yü sureyle bu binadan yönetilmişti. rı, Osmanlı dönemini yansıtan sanat eserleri ve tablolan, geçen şubat ayında haraç-mezat satıldı. Şirketi, Berkeley Meydaru'nı terk etse dahi Asil Nadir, mey- danı bırakmıyor. "Eski" Polly Peck binasına, çaprazlama karşı kaldınmdan bakan, Asil Nadir ve ailesinin özel yatınmlannı eş- güdümleyen "Scuth Audley Management" ofısleri, Asil Na- dir'in "yeni" çalışma mekânı. Asil Nadir'in, aralık 1990'dan beri polisin elinde olan pasaportunu geri almak ve Türkiye ve Kuzey Kıbns'a seya- hat ederek Polly Peck'in kurta- nlmasına yönelik girişimlere ka- tılmak için yaptığı başvuru, yüksek mahkeme tarafından reddedildi. Asil Nadir, geçen perşembe günkü duruşmasında da pasaportunun iadesini iste- miş, bu isteğine uç Polly Peck kayyımından ikisi de katılmış, ancak yargıç isteği reddetmişti. Asil Nadir, karara yüksek mah- kemede itiraz ettiyse de sonuç değişmedi. Bu koşullarda Na- dir'in en erken 12 eylul tarihin- deki beşinci duruşmasına kadar beklemesi gerekiyor. Geçen perşembe gunkü du- ruşmasında Asil Nadir'in avu- katı Anthony Scrivener, müvek- küinin, Polly Peck'in kurtanl- masına yönelik faaliyetleri eşgu- dümleme konusunda "bölgede nufuz sahibi olduğunu" dolayı- sıyla seyahatine fırsat tanunrsa, şirketin kurtarıhnasına yönelik girişimlere katkısı bulunacağını savunmuştu. Scrivener'in tanık olarak davet ettiği Polly Peck'- in ikinci kayyımı Richard Sto- ne da Asil Nadir'in Kuzey Kıb- ns'taki işbirliğini "şirket için hayati" diye tanımlamıştı. An- cak "Ağır Dolandınahk Büro- su", Asil Nadir'in Kuzey Kıb- rıs'a gitmesi durumunda geri gelmeyebileceğini, KKTC'nin hulfuki bir varhk olarak tanın- madığını ve Ingiltere ile arasın- da suçlulann iadesi anlaşması bulunmadığı için adalet açısın- dan "sorunlar doğacağını" sa- vundu. Yargıç, savunmayı haklı buldu. Adli tatil olmasına rağmen acil davaJara bakmayı surdüren yüksek mahkemeye giden Asil Nadir, duruşmadan sonra hiç- bir şey söylemeden aynldı. Avu- katı Peter Knight ise "Asil Na- dir, kayyımlara yardımı sürdü- recek. Bir sonraki adımımızı, bugünkü karar ışığında değer- lendireceğiz" dedi. Asil Nadir hakkında pazartesi giinü de kişisel borcu olan 9 ma- li kuruluş tarafından, borcuna sadık kalmadığı gerekçesiyle yi- ne yüksek mahkemede dava açılmıştı. Tercümaırda aıılasnıaÖnceki gün iş bırakan ve bir gün yayımlanmayan gazetede dün varılan anlaşma sonucu 500'er bin lira dağıtıldı. Yeni ödeme planını kabul eden çalışanlar eylemlerine son verdiler. Sayfa sekreteri Üzeyir Darıcı kalp krizi geçirdi. tstanbul Haber Servia — Ter- cüman gazetesi çahşanlan, dün gazetenin sahibi Kenuü Dıcak- la maaşlanmn ödenmesine iliş- kin hanrlanan planda anlaştılar. Bu plana göre 8 ağustostaki ma- aşlanndan kesilmek üzere 500'er bin lira odenen çalışanlar, ey- lemlerine son vererek işbaşı yap- tılar. Bu arada gazetedeki gergin ortam nedeniyle kalp krizi geçi- ren sayfa sekreteri Uzeyir Dan- a ve sinir krizi geçiren pikajör Murat Tunçtan'ın da sağlık du- rumlannın iyi olduğu öğrenildi. 8 aydan bu yana ücretlerini alamayan Tercüman gazetesi ça- hşanlan önceki gün işi bırakrnış ve gazeteyi çıkarmamışlardı. Dün, çalışanlarla gazetenin sa- hibi Kemal Dıcak arasında ger- çekleşen göruşmelerde bir öde- me planı belirlendi ve çalışanlar işbaşı yaptı. TGS İstanbul Şube Başkam Yavuz Şimşek'in de bu- lunduğu görüşmelerde kabul edilen ödeme planına göre çah- şanlara 8 ağustosta verilecek maaşlanna mahsuben 500'er bin Ura verildi. Çahşanlara, 8 ve 23 ağustos ile 1 eylülde normal ma- aşlan, 16 ağustosta da dün öde- nen ancak 8 ağustosta kesilecek olan 500'er bin liralar verilecek. Gazetede çalışanlarla Dıcak arasında görüşmeler sürerken sayfa sekreterlerinden Üzeyir Dancı kalp krizi, pikaj servisin- de çalışan Murat Itaaçtan da si- nir krizi geçirdi. Arkadaşlan ta- rafından hastaneye kaldırılan Dancı ve Tunçtan'ın sağlık du- rumlanrun iyi olduğu belirtildi. Bu arada AA'nın haberine gö- re dün gazeteye gelen İstanbul Bölge Çalışma Müdürlüğu mü- fettişleri, servisleri dolaşarak, gazetede bulunanlara çahşmak isteyip istemediklerini şordu. Çahşanlar da sorulara "Ücret- lerimizin verilmesini bekliyornz" yanıtını verdiler. Cumhurbaşkanlığı ve Başba- kanlık Muhabirleri Derneği, tüm basın kuruluşlanna, Tercü- man gazetesi çalışanlarına des- tek çağnsında bulundu. Cumhurbaşkanlığı ve Başba- kanhk Muhabirleri Derneği'nce yapılan yazıh açıklamada, Ter- cüman gazetesinde çahşanlann 8 aydır ücretlerini alamadıklan ve durumlannın artık dayaml- maz noktaya ulaştığı belirtildi. Açıklamada şöyle denildi: "Degerti meslektaşlanmızın bir an önce saglıklarına kavnş- malannı dilerken, her zaman basın emekçisinin yanında yer alan CBMD olarak, tüm basın kanıluşlarına destek çagnsında bulunuyonız. Öte yandan iki meslektaşımı- zın kriz geçirdikkri gazetenin patronunun eşine 400 milyon li- rasını gözünü kırpmadan veren tstanbul Gazeteciler Cemiyeti^ nin aynı duyarlılıgı, bugün kriz içinde olan başta Tercüman ol- mak üzere Günaydın, Güneş ve Tan gazetesindeki emekçi arka- daşlanmıza da göstermesini di- liyor ve hatıriatıyoruz: Mahke- me karan ile kesinleşen hakaret suçianna maddi destek oimak, hiçbir basın ilkesiyle de bağdaş- mamaktadır. Özellikle calışanlannı 8 aydır magdur eden Tercüman gazete- sinin patronunu da derhal öde- me yapmaya çagınyoruz. " TATİLE ÇIKARKEN, CÜZDANINIZI EVDE BIRAKIN! Haftalık rezervasyonlarımız da suruyor. Rezervasyonunuzu yaptınn, sonra "para"yı unutun! Ne boynunuza boncuk asın, ne de mayonuza cuzdan cebı dıkürın Gonlünuzce tatıl geçnn. C L U B T U R T L E ' S M A R C O P O L O ' D A H E R Ş E Y F İ Y A T I N İ Ç İ N D E ! HAFTA SONUNU AKDENİZ MAVİSİYLE BOYAYIN • 3 TAM GUN Cuma sabahından başlayarak • Marco Polo'nun sunduğu her şey. gıdış-donuş UÇAK BILETI ve transferler, FİYATIN İÇİNDE C L L B T l K T L E S MARCO POLO"KEMER-ÇAMYUVA/TATIL K O r u OKAN TURIZM VE SEYAHATA.J 2 Toşocoj/ Caddesı, Cevdtı iey Işham i - 8 Mecıdıyekoy 8030C ISTAN&UL TEL (1)174 68 S0-UHatTLX 27767 oktu V FAX (I) 174 83 77. (1) 174 83 49 T Ü K E T İ C İ G Ö Z Ü Y L E MERAL TAMER Tatil köyü düşlerken... Side'nin THreyen Göl mevkiindeki Turtet- Sorgun tatil köyü, anlaşılan turizm sekiörün- deki krizden etkilenmemiş. Krize rağmen gü- neyde tam kapasiteyle çalışabilen ender te- sislerimizden biri. Bu durum bizi ancak sevindirir. Ne var ki Turtel-Sorgun'da tatil geçirmek isteyenlerin bir böJümünü üzüyor. Ustelik sadece yerli tu- ristlerin hücum ettiği bayram tatillerinde de- ğil, bayram dışında da "üzüyor". Bu konuy- la ilgili olarak Şeker Bayramı'nın ertesinde "çifte rezervasyon sorunu" başlığı altın- da bir yazı yazmıştık. Konu yine Turtel- Sorgun'du. Konya-Aksaraylı okurumuz Mel- tem Ünsal Duru Turizm aracılığıyia Şeker Bayramı'nı Turtel-Sorgun'da geçirmek üzere rezervasyon yaptırıp parasını yatırmış ancak bayram günü Sıde'ye geldiğinde kendisini Turtel-Sorgun yerine hemen bitişiğindeki İber Otel'de bulmuştu. "Tatil köyünde" bayram geçirmek isteyen Meltem Ünsal ve ailesi için tatil baştan zehır olmuştu. (İber Otel'in servisinden şikâyetçi olmamalanna rağmen). Çünkü biri otel diğeri tatil köyüy- dü. Meltem Ünsal özellikle "tatil köyü" ıs- temışti. Okurumuzun bize gönderdiği mektup üze- rıne Duru Turizm'den İbrahim Temel'le bağ- lantı kurmuş ve Ünsal ailesinin ikinci bayramı bu kez gerçekten Turtel-Sorgun'da, üste- lik yüzde 50 indirimli geçirebileceği vaadini almıştık. Bu vaadin ye- rine getırikjiğini ve Mel- tem Ünsal'ın Sorgun'- un denize yakın en gü- zel odalanndan birinde yüzde 50 indirimli Kur- ban Bayramı tatili yap- tıklarını önceki gün memnuniyetle öğren- dik. Ancak bu kez Turtel-Sorgun'la ilgili bir başka okurumuzun şikâyeti var. O da Turtel- Sorgun'a gıdeceğini sanırken kendini tatil köyünde değil de Sorgun'un bitişiğindeki bir başka otelde NOVOTEL'de bulmuş. Üste- lık bayram gıbi yerli turıstin yoğun olduğu bir dönemde de değil... Ne varki Duru Turizm'- in sağladığı kolaylığı Miltur'dan göremedik. Dilerseniz önce Turtel'de "kalamayan" ikinci okurumuz Füsun Akdoğan'ın mektu- bunu, ardından da Mıltur Genel Müdür Yar- dımcısı Hakan Gençer'ın olaya yaklaşımını hep bırlikte izleyelim: '16.6.1991 günü MİLTUR Elmadağ acen- tasına gelerek Side'de Turtel - Sorgun Tatil Köyü'nde 12-21 temmuz tarihleri için 4 kişi- lik rezervasyon yaptırdım. Bu arada muay- yen zamanlarda ilgili büroya uğrayarak re- zervasyonu teyit ettirdim. Bana her defasın- da elimde bulunan rezervasyon kağıdının ye- terli olduğunu, teyide gerek bulunmadığını belirttiler. En son olarak seyahatimden bir gün önce rezervasyonumu teyit ettirerek il- gili şirketin otobüsüyle yola çıktım. 13 saatlik yolculuğun sonunda tatil köyü- ne vardığımızda rezervasyonumuzun iptal edildiğıni, NOVOTEL'e aktarıldığımızı söyle- diler. Çaresizfik içinde MİLTUR Elmadağ bü- rosundan Hakan beyi arayarak problemimi- zi ilettiğimizde yaptığım rezervasyon teyitleri konusunda yalancılıkla suçlandım ve "Ya NOVOTEL'de kalırsınız, ya da İstanbul'a gelip paranızı geri alırsınız..." gibi bir ta- vırla karşılaştık. Bu tavır nedeniyle hem Turtel-Sorgun'u, hem de birınci dereceden sorumlu olduğu- nu düşündüğüm MİLTUR'u kınıyorum. Olay müşteriye saygısızlıktır, ınsanı parasıyla re- zil etmektir. Ben kişisel olarak seçimimi tatil köyü ola- rak yapmıştım. Bir "otelde" değil, "tatil köyünde" kalmak istiyordum. Güvendiğim acenta MİLTUR ise bu rezervasyonumu de- ğışttriyor ve bana bildirme gereğini bile duy- muyor. Bu tür bir yaklaşım bence iş terbiye- sine uymuyor. MİLTUR'un çeşitli gazeteler- deki ilanlarında yazılan "TATİLDE GÜVEN- CENİZ" yazısı en azın- dan bu örnekte müşte- riye alay etmekten baş- ka bir şey değildir. MİLTUR'a 4 kişinin parası olarak peşin ya- tırdığım 4.5 milyon lira- dan hiç değilse bir bö- lümünün iade edilmesi- ni, aksi halde Turizm Bakanlığı'na başvura- cağımı bildirmeme rağ- men söz konusu firma- dan henüz bir yanrt ala- madım." Konuyu Miltur Ge- nel Müdür Yardımcısı Hakan Gençer'e akta- ran arkadaşımız Ceyil Özmen ise Duru Tu- rizm'ın gösterdiği ılgıyle karşılaşmadı. Ha- kan Gençer, "Turtel-Sorgun son 1-2 haf- tadır yabancıların yoğun talebi nedeniyle çifte rezervasyon sorunuyla karşı karşıya kaldı. Bunun üzerine bizi arayarak yerli müşterilerl daha pahalı bir başka otelde ağırlayacaklannı bildirdiler. Biz müşteri- lerimizin çoğuna haber ulaştırdık ancak bazılarına da veremedik. Füsun Akdoğan son ana kadar Sorgun'da kalacaktı. Ancak odası o sabah kendisinden önce gelen bir başka aileye verilmiş" dedi. Anlaşılan MİLTUR Genel Müdür Yardım- cısı, okurumuzun bu olayda "mağdur" du- rumda olduğunu düşünmüyor. Biz ise ken- disiyle aynı göruşte değiliz. Umarız "tatil köyü" düşüyle parasını yatırıp yola çıkan tü- keticilerin bu düşlerini hiç sorunsuz gerçek- leştirebilecekleri günler yakındır. T U K E T I C I N I N S E S I SHELL'e itirazı var...24 temmuz tarihli köşemiz- de Erzincanlı okurumuz Ay- şegül Bay, SHELL firmasının gazetelere verdiği ılanlar üze- rine eşini zorlayarak otomobil- lerine SHELL benzini aldırdı- ğından, ancak vaat edilen oto güneşliğinın kendilerine veril- mediğinden yakınmıştı. SHELL firmasının Basın ve Halkla İlişkiler Müdürü Vecdi Kızıldemir ise "bizim ilanı- mız Batı bölgelerine yönelik. Okurumuz ilanı dikkatte oku- saydı, bu güneşliğin İstan- bul, Antalya, Marmaris ve Bodrum gibi turistik bölge- lerde verildiğini görürdü" demişti. Gazetemizde bu ya- zının yer almasının ardından dikkatli okurumuz Ayşegül Bay'dan bir mektup daha al- dık. Ayşegül Bay ikinci mek- tubunda kendısinin çok titiz bir gazete okuru olduğunu be- lirttikten sonra "İlanda kesin- likle böyle bir ifade yoktu. Keşke ilanı kesip saklamıs olsaydım..." diyordu. Okuru- muzun bu titizliğı üzerine, geçmiş aylardaki gazete ko- leksiyonlarını kanstırıp SHELL ilanını bulmamız farz oldu. Ar- kadaşlarımız ilanı buldular. Gerçekten de okurumuz hak- lıydı. Gazetelerde dörtte bir sayfa yer alan bu kocaman ilanda kesinlikle oto güneşli- ğinin bazı bölgelerde verilip diğerlerinde verilmediği yer al- mıyor Üstelik ilan "80 bin li- ra ve üstü benzin alan HER- KESE SHELL'den oto gü- neşliği... " diye başlıyor. Sa- dece ilanın en altında çok kü- çük puntolarla "Bu kampan- yaya katılan SHELL istas- 80.000.-Tl vt «sM beıızîıı «km b«rk*se SbeH'faı yonlarının bulunduğu bölgeleri, istasyonlarımız- dan edinebileceğiniz bro- şürlerimizden öğrenebilir- slniz" denıyor. Bu durumda ilana bakan kişinin, oto gü- neşliğinin her ilde verildiğini, ancak SHELL istasyonlarjnın bir bölümünde bulunup bir bö- lümünde bulunmadığını dü- şünmesi çok doğal. Okurumu- zun mektubunun geldiği gün SHELL Halkla İlişkiler Müdü- rü Vecdi Kızıldemir de tele- fon etti. Kızıldemir, "Okuru- muz Ayşegül hanımın uyan- sı üzerine sadece turtstik bölgelerde değil, 80 bin lira- lık benzin alana Türkiye'nin her yerinde oto güneşliği uygulamasım başlattık" de- di. Ayşegül Bay, bu olayda bilinçli bir tüketici olarak örnek bir davranış sergiledi. Teker teker bakmadan 5 temmuz günü Teşvikiye dükkân sahibinin özürü yeri- caddesi üzerindeki Bazaar 64 ne sert çıkışlanyla karşılaştım. adlı züccaciye dükkânından Beni "tabakları evimde de- 525 bin lira ödeyerek GUZZİ- ğiştirerek kendi tabaklarımı Nİ marka desenlı 6 pasta ve vermek istemekle" suçladı- 8 yemek tabağı satın aldım. lar. O kadar para verdiğime mi yanayım, takım olarak al- Eve geldiğimde yemek tabak- mak istediğim tabakların hiç- larının 6'sının gene aynı mar- bir işe yaramayacağına mı, kanın desensiz modeli oldu- yoksa sahtekâr oarak nitelen- ğunu gördüm. Tabakları 10 dirildiğime mi? Suzan Saba- gün sonra geri götürdüğümde ner - İstanbul Du örneği, diğer okurlarımızı uyarmak açısından önemli buluyoruz. Ben kendi hesabıma en mutena yerden alışveriş yapsam bile özellikle cam ve porselen eşyada tüm parçaları teker teker incelerim. Bir çatlağı-kınğı-çentiği var mı diye bakarım. Anlayabildiğımız kadanyla okurumuz markaya ve mağazaya güvendiği için tabakları teker teker açıp inceleme gereğini duymamış, ama hayatımızın her döneminde her yaşta "öğreneceğimiz" yeni dersler vardır. Hiçbiri de bedelsiz değil... URETICIYE TEŞEKKÜR ÇARŞI'ya teşekkür Haziran ayı icerisinde Ankara ÇARŞI mağazasın- dan akjığım sandalet ayak- kabı bir hafta sonra defor- me oldu. Durumu derhal mağazaya giderek bildirdim. Uretim hatası otan ayakka- bının değiştirilmesini iste- dim. Olumlu şekikje çö- zümlenen duaım için İstan- bul Çarşı mağazası Genel Müdürü Sellm Işık'a ve Ankara mağaza müdürü Yıldır Bey'e teşekkür ede- rim. Fatma Feroğlu De- mlrdöğen - Ankara YILMAZ OPTİK'injesti 7-8 ay önce almış oldu- ğum metal gözlük çerçeve- si imalat hatasından ötürü menteşelerinden dışarıya doğru gevşedi. 1. Levent çarşısındaki Yılmaz Optik, nereden aldığımı bile araş- tırmadan, çerçeveyi tamir etti ve hiçbir ücret almadı. Bu hizmetinden dolayı Yıl- maz Optik'e teşekkür ede- rim. İnci Aşkın - İstanbul Singapur H.Y. ûzmedi On bir yaşındaki kızımın İngiltere'den Singapur Ha- va Yollan ile 2 temmuzda gelmesini bekliyorduk. Bir ay öncesinden bu tarihe yer ayırttığımız halde bir türlü biletini "corrfirme" ettiremedik. Singapur Ha- va Yollan'nı arayarak duru- mu ilettim. Genel Müdür Su P.L. Cheong gerekli yerlerle hemen temasa ge- çerek kızımın 2 temmuzda gelmesini sağladı. Yalnız seyahat eden bir çocuğa gösterdikleri ilgiden dolayı tüm Singapur Hava Yolla- n çalışanlanna teşekkür ediyorum. Hülya Polat- istanbul