18 Aralık 2024 Çarşamba Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CUMHURÎYET/8 DIŞ HABERLER Sovyet elçiye Denktaş'tan tepki • LEFKOŞA (AA) Sovyetler Birliği'nin Lefkoşa büyükelçiliği tarafından, Sovyet sanatçılann eserlerini tanıtmak amacıyla Atatürk Kültür Merkezi'nde düzenlenen sergide diplomatik bir skandal yaşandı. Sovyet Büyükelçisi Boris Zenkov, serginin açılışında Rum ağzıyla konuşunca, KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş buna tepki göstererek, salonu terk etti. Büyükelçi Boris Zenkov, konuşmasında, "Kıbrıs'ın suni olarak bölünmesinden büyük üzüntü duyulduğunu ve bunun iki toplumun manevi değerlerine zarar verdiğini" söyledi. Daha sonra salondan ayrılan KKTC Cumhurbaşkanı Denktaş'ı Cumhuriyet Meclisi Başkanı Hakkı Atun da izledi. G. Lübnaırda ordu hâkim Çatışmalar Lübnan Savunma Bakanı Michel Murr, hükümet kuvvetlerinin Sayda kentini kontrol altına alma operasyonunun başarıyla tamamlandığını açıkladı. İsrail, Lübnan'ın güneyindeki güvenlik kuşağından çekilmek niyetinde olmadığını bildirdi. karşı savunmasız kalacaklarını beürtiyorlardı. Lübnan hükümeti ise önce Filistinlilerin silahlannı teslim etmesi gerektiği konusunda ısrar ediyordu. Tunus'taki FKÖ yetkilileri, Arap Birliği'ne cağnda bulunarak, çatışmalarda daha fazla kan dökülmesine engel olunmasını istediler. Yetkililer, Lübnan ordusunun Filistinlilere saldınsını kınadılar. Dış Haberier Servisi Lübnan ordusu ile Filistinli gerillalar arasında, Güney Lübnan'ın denetimi için iki gündür süren çatışmalar, dün Lübnan ordusunun zaferi ile sonuçlandı. AP ve AFP ajanslarının bildirdiğine göre, Filistinli gerillalan mülteci kamplanna süren Lübnan ordusu, 16 yıllık bir iç savaştan sonra Güney Lübnan'da merkezi hükümetin denetimini sağladılar. Lübnan Savunma Bakanı Michel Murr dün akşam yaptır ğı açıklamada, hükümet birliklerinin Sayda kentini kontrol altına alma operasyonunun başanyla tamamlandığını söyleyerek "Son Filistin mevzisi düştü" dedi. Filistinli gerillalar silahlarını teslim etmeden önce Lübnan hükümetinin bölgede bulunan Filistinli mültecilerin güvenlik ğini sağlayacağına ilişkin anlaşma imzalamasını istiyorlardı. Gerillalar aksi takdirde İsrail ve bu ülkenin desteklediği Güney Lübnan ordusunun saJdırılanna şilik Filistin kuvveti yer aldı. Suriye'nin desteklediği ve Devlet Başkanı Etias Hrawi'nin yönetimindeki Lübnan hükümeti, başxent Beyrut ve Kuzey LUbnan'a banş getirmeyi başardı. 16 yıllık iç savaş boyunca Lübnan'da 150 bin kişi ölürken, 200 bin kişi de yaralandı Filistinli gerillalann son mevzileri de düştü CEZAYİR 3 TEMMUZ 1991 İsrail G.Lübnan'da kalacak İsrail dün yaptığı açıklamada Güney Lübnan'da kunnuş olduğu "güvenlik kuşağında" kalmakta kararlı olduğunu bildirdi. Üst düzeydeki bir Israilli askeri yetkili, AFP'ye yaptığı açıklamada, "Biz güvenlik kuşagında kalmakta karartıyız. Lübnan'daki gelişmeler bu ka Kanlı oldu Dünkü çatışmalann kanlı olduğu, Lübnan ordusununda Filistinli gerillalar üzerine Sovyet yapımı T55 tanklan ile saldırdıkları bildirildi. Çatışmalarda 6S00 kişilik Lübnan ordusuna 3500 kişi daha kaüldı. Bu gücün karşısında ise yaklaşık 6 bin ki *n ranmızı değiştinnez" şeklinde konuştu. Yetkili şoyle devam etti: "Suriye, Lübnan'dan İsrail'e karşı terörist saldmlar düzenlemeye devam ediyor. Suri>e bu tutumunu değiştinnediği siirece, biz de Guney Lübnan'daki statümüzü değiştirmeyiz." İsrail eski Savunma Bakanı Izak Rabin de AP'ye verdiği demeçte, "Bizim gerillalara karşı en büyük güvencemiz, kurmuş olduğumuz bölgedir. Bu bölgeden ayrılamayız" şeklinde konuştu. İsrail, Güney Lübnan'da gerillalara karşı yaklaşık 1000 kilometre karelik bir Güvenlik Kuşagı kurmuş durumda. BM Güvenlik Konseyi ise, İsrail'e Güney Lübnan'dan çıkması için şimdiye dek çeşitli çağnlarda bulundu. batıya sıçradı lemciler, başkentte geçen hafta meydana gelen olaylan örnek olarak gösteriyorlar. Devlet Başkanı Şadli Bincedid'in 5 haziran tarihinde olağanüstü durum ilan etmesinin üzerine başkente yerleştirilen birlikler, geçen hafta başında geri çekilmiş ve lslamcılann hükümet aleyhinde yaptıklan ilk gösterinin ardından tekrar ortaya çıkan ordu, bu kez çok şiddetli tepki göstermişti. Başkent Cezayir'deki çatışmalann durmasına karşın, başkente 300 kilometre uzaklıktaki Mostaganem kentinde dün yeni çatışmalar baş gösterdi. Dün sabah hoparlörlerden 'cihat' çagrısı yapılan kentte İslamcılar polislerin kurduklan barikatlan yıkarak gösteriler yapmaya başladılar. Tekbir getirerek lastikler yakan İslamcılara müdahale eden polis güçlerine takviye olarak bölgeye askeri birlikler gönderildi. Riım kesiminden ftize sevkıyatı • WASHINGTON (AA) Çin ve Kuzey Kore*nin Kıbns Rum kesimi Uzerinden gizlice füze sevkıyatı yaptıklan belirlendi. Amerikan kaynakları, Sovyet "ScudC" modellerinin kopyası Kuzey Kore yapınu çok sayıda füzenin geçen ay gemiyle Güney Kıbrıs'a geldiğini, buradan küçük teknelerle Suriye'ye kaçınldığını saptadılar. VVashington Times gazetesi, marttan bu yana Güney Kıbns uzerinden Suriye'ye iki kere ScudC yollandığını bildirdi. Haziran ayında da "bir Çin gemisi, Suriye'ye iletilmek üzere bir gemi dolusu M9 füzesini Rum kesimine getirdi. Suriye'nin kısa süre önce Çin yapınu M9 füzeleri almak için bağlantı kurduğu biliniyor. ABD istihbaratı, "füze ihracatım" sürdüren Çin ve Kuzey Kore'nin, dikkatlerden uzak kalmak için Kıbns Rum kesimini "ara istasyon" olarak kullanmaya karar verdiklerini de saptadı. Dış Haberier Servisi Cezayir'in başkentinde hükümet birlikleriyle İslamcılar arasında iki haftadır tum şiddetiyle süren çatışmalar dün hafiflemeye yüz tutarken bu kez ülkenin batı kesiminde yeni çatışmalar çıktı. Geçen haftadan bu yana başkent Cezayir'in kilit noktalanna yerleştirilmiş bulunan ve İslamcılara karşı girişilen temizlik harekâtında kullanılan tanklann ve hükümet birliklerinin bir kısmının dün çekildiği göruldu. AP'nin haberine göre kentin ana caddelerindeki tanklar ve zırhlı araçlar geri çekilirken İslami Selamet Cephesi'nin (FIS) genel merkez binasını kuşatan ordu birliklerinin yerini polisler aldı. Başkentteki birliklerin bir kısmının geri çekilmesi, gözlemciler tarafından kuşkuyla karşılandı. Geri çekilmenin, İslamcılara karşı bir taktik olabileceğini savunan yabancı göz SSCB Komünist Parti içindeki reformcu kanat ile muhalefetteki aydınları çatısı altında toplayan "Demokratik Reformlar Hareketi" adlı grup, ileride partiye dönüşecek. Dış Haberier Servisi Sovyetler Birliği'nin önde gelen dokuz reformcusu, eski Dışişleri Bakanı Eduard Şevardnadze1 nin liderliğinde, Komünist Parti'ye alternatif partiye dönüşecek bir grup kurdular. Komünist Parti içindeki reformcu kanat ile muhalefetteki ünlü aydınları çatısı altında toplayan siyasal grubun adı, 'Demokratik Reformlar Hareketi' olarak belirlendi. Eylül ayında yapılacak olan kuruluş kongresinde, oluşumun 'hareket' olarak mı kalacağı yoksa 'parti' haline mi geleceği kararlaştırılacak. Ancak hareketin dokuz kurucusunun 'partileşmeden' yana olduğu ve "ulkedeki butn demokratik parlilerle hareketieri birleşlirme>i" amaçladığı bildiriliyor. Hareketin dokuz kurucusunun adları şöyle: Sovyetler Birliği eski Dışişleri Bakanı Eduard Şevardnadze, Rusya Devlet Başkanı Yardımcısı Alexander Ruskoy, Rusya Federasyonu Başbakanı Ivan Silayev, Moskova Belediye Başkanı Gavril Popov, Leningrad Belediye Başkanı Anatoli Sobçak, ekonomist Stanislav Şatalin, ekonomist Nikolay Petrakov ve SSCB Devlet Başkanı Mihail S. Gorbaçov'un iki danışmanı Arkadi Volsk ile Alexander Yakovlev. çalışmak isteyen herkese sesleniyonız" ifadesi kullanılarak, Demokrati Reformlar Hareketi'nin ideolojisinin temelini 'bireyin yeniden uyanışı'nın oluşturduğu belirtildi. Kuruluş bildirgesinde, "Halktan alınan her şe> köylüye toprağı, işçiye emeginin karşılığı, ajdına kultürel varbgı, inananlara kiliseleri ve halklara kulturleri, tarihleri ve ortak beUekleri geri verilecektir" dendi. Bildirgeye göre Demokratik Reformlar Hareketi, özel mülkiyet ve ekonomik özgürluğü destekliyor. Ancak bu sistemde başansız olanlann da devlet tarafından korunması isteniyor. Ülkenin birliğinin geleceği konusunda ise birliğe dahil olmak isteyen cumhuriyetlerin iradeane saygı duyulacağı belirtiliyor. Konıünist PartTy alternatif grup e Minçev, TÂTyi gezdi • ANKARA (AA) Türkiye'yi ziyaret etmekte olan Bulgaristan Genelkurmay Başkanı Korgeneral Radniu Minçev, F16 uçaklannın yapıldığı Türk Havaalık ve Uzay Sanayii'nin "TAİ" Mürted'deki tesislerini gezerek, yetkililerden bilgi aldı. Buigaristan Genelkurmay Başkanı Minçev ülkeler arasındaki ilişkilerde eski olumsuzluklann unutulması gerektiğini belirterek, "Başta Türkiye olmak uzere tüm komşularımızla iyi geçinmek istiyoruz" dedi. Türkiye'nin çok geliştiğini ve dinamikleştiğini belirten konuk genelkurmay başkanı, Türkiye'nin savunma sanayiine verdiği büyük önemi yerinde gördüğünü söyledi. GÜNEY LÜBNAN'DA ORDU HÂKİMİYETİ Lübnan ordusu ile Filistinli gerillalar arasında, Güney lübnan'ın denetimini ele geçinnek için geçen hafta meydana gelen çatışmalar, Lübnan ordusunun zaferiyle sonuçlandı. Filistinli gerillalan mülteci kamplanna süren Lübnan ordusu, 16 yıllık bir iç savaştan sonra Güney Lübnan'da merkezi hükümetin denetimini sağladı. (Fotograf: AFP) Yugoslavya morali SABETAY VAROL BRÜKSEL Yugoslavya olaylarının, AT'de, "ortak dış politika" oîuşturma çalışmalanna ivme kazandırması bekleniyor. Avrupa Topluluğu yerine, son zamanlarda giderek "Avrupa Birligi" ifadesi kullanılırken son AT doruğu, "Avrnpa vatandaşlığı"run artık züünlerde yer etmesi gereğini vurguladı. Bir butun olarak ele alındığında, Japonya ve ABD'yi geride bırakan ve dünyanın en önemli iktisadi gücü olan AT, bu kez "siyasef'te de var olduğunu karutlama çabasında. Topluluk, Körfez savaşı sırasında oynadığı "Amerika'nın gölgesi" rolünden Yugoslavya'da üstlendiği arabuluculuk ile çıktı. Olay AT içinde, Avrupa siyasal birliğini hararetle savunanların moralini yükseltti. Söz konusu gelişme, "ortak dış politika ve ortak güvenlik" tartışmalarını topluluk içinde güncelleştirme olasılığını ciddi olarak arttırıyor. Halen devam eden "siyasal birlik" ve "ekonomik ve parasal birlik" müzakereleri, geçen yılın sonunda Roma'da toplanan AT doruğuyla başlamıştı. Hazırlıklar, bu yıl sonunda Hollanda'nın Maastricht kentinde toplanacak AT doruğuyla sona erecek. Müzakereler boyunca dönem başkanı Lüksemburglulann kaleme aldığı bir "birlik anlaşması" taslağı ortaya çıktı. Dönem başkanlığı, pazarlıklar ilerledikçe, varılan uzlaşma noktalannı göz önüne alarak taslakta değişikliklere gidiyor. Ingilizlerin şiddetli itirazına neden olan, topluluğun "federasyon olma özelligT' ifadesi de aynı belgede yer alıyor. Taslak şimdilik dönem başkanlığının ürünü olmaktan çıkıp topluluğa mal olmuş^ değil. Ancak geçen cumartesi günü biten son doruk taslağın "esas çalışma belgesi" olarak muhafazasına karar verdi. "Avrupa savunma kimligi" konusu siyasi birlik muzakerelerinde çok onemli bir yer taşıyor. Yeni savunma kimliğinin NATO'yu "tamamlayıcı" olacağı geçen cumartesi günü sona eren dorukta bir kez daha vurgulandı. Sözü edilen savunma kimliğinin Amerika'dan bağımsız olması gerektiğini düşünenler, haziran ayında Kopenhag'da gerçekleşen son NATO dışişleri bakanlan toplantısı sırasında, en azmdan bu aşamada, tezlerini diğer ülkelere benimsetemeyeceklerini anlarmştı. öte yandan Batı Avrupa Birliği'nin (BAB) toplulukla ne tür yeni ilişkiler kuracağı belirginleşmiş değü. Nitekim Lüksemburg doruğu bu tartışmayı daha sonraya bıraktı ve bu konunun da Hollanda doruğunda netleşeceğini sonuç bildirisinde açıkça ifade etti. Ne var ki Kopenhag'daki NATO dışişleri bakanlan toplantısı, Avrupa savunma kimliğinin "AT ve BAB sahipliginde" bir süreç olduğunu da ilk kez kabul ediyordu. Bu onaydan cesaret alan son Lüksemburg doruğu bildirisinde Avrupa savunma kimliği yerine "Biriigin savunma kimligi" ifadesine yer verdi. Ancak Yugoslavya olaylarının, sürecin akışını değiştirebileceğini iddia edenler az değil... Paris, Avrupa'da bir Yugoslavya bunalımı patlak vermesi halinde, NATO'nun "yetersizlikleri"nin su yüzüne çıkacagını düşünuyordu. Fransa "Diger tüm örgüüere oranla ittifakın öncelik taşıdığı"nı teslim etme karşdığı, NATO'ya "Avnıpa savunma kimliğinin AT ve BAB'nin sahiplik ettigi bir girişim" olduğunu onaylamıştı. Fransa'nın, bu uzlaşmayı gerçekleştirirken her şeyden önce olası bir Yugoslavya problemini göz önünde bulundurduğunu bilmeyen yoktu. Gorbaçov memnun SSCB Devlet Başkanı Mihal Gorbaçov'un alternatif bir grup kurulmasını memnuniyetle karşıladığı bildirildi. Sözcüsü Vitali Igoatenko tarafından dün yapılan açıklamada Gorbaçov'un "deklarasyonu, perestroykayı destekleyen tüm demokratik akımlan işbiriigim çagıran bir belge olarak gördügü " kaydedildi. Kuruluş bildirgesi BushGorbi zirvesi Açıklamasında Bush Demokratik Reformlar Hareketi'nin kuruluş bildirgesi, ge baçov zirvesine de değinen çen cumartesi günü dokuz ku natenko, iki liderin temmuz L rucu üyenin katıldığı bir top nunda Moskova'da buluşabilelantıda imzalandı. Bildirgede, ceklerini belirtti. İgnatenko, iki "Devletimizin geleceği için kay liderin 17 temmuzda Londra'gı duyan, bireysel özgürlükleri da yapacaklan görüşmenin, her şeyin üzerinde tutan getece Moskova'da gerçekleştirilecek gini demokratik hukuk devle zirvenin önemini ortadan kalj tinde gören ve elbirligi içinde dırmayacağını söyledi. HAZIR GİYİM VE KONFEKSİYON İHRACATÇILARINA ÖNEMLİ DUYURU AT ülkelerine yönelik kısıtlamaya tabi kategorilerde 1991 Htota Dağıtım Sistemi'nde 5.7.1991'den geçerli olmak üzere getirilen değişiklikler aşağıda belirtilmektedir. 1) Serbest Kota Dağıtımına müracaat eden imalatçısanayici firmalardan talep edilen belgeler arasında yer alan "En az 5 işçiye ait ödenmiş en son sigorta primi bildirgesi" yerine, "5.7.1991 tarihinde yapılacak Serbest Dağıtımdan başlanmak üzere, dağıtımdan bir önceki 4 aylık döneme ilişkin SSK tasdikli bildirgelere göre bu dönem süresince asgari 9 sigortalı işçi çalıştırıldığını ve aynı dönem için sigorta bildirgelerinin en az 800 günü kapsadığını gösterir, SSK'dan alınacak belge" ve ayrıca çalıştırılan işçilere ait gelir vergilerinin yatırıldığını gösterir vergi dairelerince tasdikli son 4 aylık Muhtasar Beyanname suretinin ilave edilmesi gerekmektedir. Söz konusu belgelerin en geç 5.7.1991 günü III. Serbest Kota Dağıtım akşamına kadar birliğe ibrazı zorunludur. Eksik belgeli müracaatlar dikkate alınmayacaktır. 2) 5.7.1991 tarihinden itibaren serbest bölümden yapılacak ihracatlarda kayıttan sonra bir defaya mahsus olmak üzere yapılabilen alıcı değişikliğinde herhangi bir koşul aranmayacaktır. 3) 5.7.1991 tarihinden itibaren fiili ihracatı yapılacak satışlar için; gerçekleştirilmiş ihracatın izleyen yıl past performans hesabında dikkate alınabilmesi için birliklere ibraz edilmesi gereken belgelere G.Ç.B.'de görünen miktar kadar imalatçı fatura veya faturalarının da eklenmesi şartı aranacaktır. ÖNEMLİ NOT Serbest kota müracaatlarında, genel vekaletname kabul edilmez. Müracaat ya müracaat sahibi firmayı temsil ve ilzama yetkili kişilerin ya da özel vekâletnamelerle ülke ve kategori bazında yetkilendirilmiş vekillerin imzaladıkları formlarda yapılabilir. Bahse konu vekaletname başvuru formuna eklenmek zorundadır. Kürtlere Çevîk Güç son rötuşta (Baştarafı 1. Sayfada) hepimizin amaçlar konusunda görüşbirliğinde bulunmamız. Bu da koalisyon güçlerinin Kuzey Irak'tan çekilmesinden sonra Saddam Hüseyin'in veya Irak hükümetinin eski trajediyi ve durumu yaratmasını önleme amacıdır. Söz konusu gücün ne zaman konuşlandınlacağı konusunda bilgi verebilir misiniz? WOLFOWITZBu konudaki anlaşmanın ilgili hükümetlerce en üst düzeyde imzalanmasına kadar aynntılara girmek istemiyorum. Ancak, bu düzenlemeyi en kısa zamanda yürurlüğe sokmaya çahştığımız herkesçe malum. Türk hükümetinin konuya yaklaşımı nedir? WOLFOWITZTabii Türk hükümeti adına konuşamam. Ancak genel bir şekilde yanıtlayacak olursam buradaki amaç konusunda genel bir görüşbirliği olduğunu sanıyorum. Hepimiz, kaydedilen ilerlemeden de memnunuz. Bu nedenle mevcut sorunlar sadece ayrıntılarla ilgili. Yeni hükümetin güvenoyu almasından sonra bu konuda ye ; şil ışık yakmasını bekliyor musunuz? WOLFOWITZEtkin bir karara varmakta anayasal sorunlarla karşı karşıya oldukları açık. Ancak yalnız Türk hükümeti değil diğer hükümetlerden edindiğim izlenim, bu konunun oldukça iyi ilerlediği yolunda, bir demokratik ülkenin askeri güç tahsis etmesinin ne kadar ciddi bir karar olduğunu da vurgulamak isterim. Bu açıdan her zaman komplikasyonların olacağını anlamak gerekiyor. Bu nedenle sonuç almak için sadece Türkiye'yi beklemiyoruz. Öngorulen bu gücün bölgeye yönelik başka işlevi olacak mı? WOLFOWITZŞu ana kadar üzerinde durduğumuz Kuzey Irak'taki durumla, yani yeni bir mülteci sorununun önlenmesiyle ilgili. Bu gücün, Saddam Hüseyin'in diğer yaramazlıkları ile ilgisinin bulunup bulunmadığımn sorulduğunun farkmdayım. Örneğin BM müfettişlerinin nükleer tesisleri incelemelerini engellemesi gibi. En basit yanıtıyla, hayır böyle bir bağlantı yok. Böyle bir bağlantıyı da görüşmüş değiliz. Tabii başka bir alanda ciddi bir sorunun belirmesi ile bu konulan birbirinden tümüyle ayırmak mümkün olamaz. Ancak şu ana kadar sadece Kuzey Irak'taki durumun istikrara kavuşturulması üzerinde duruldu. Wolfowitz, bir soruya verdiği yanıtta da şunları söyledi: "Bölgeye giltim ve General Shalikasvili ve ittifak üyesi ülkelerin temsücileri ile göruştüm. İki ay önceki trajediye oranla elde edilen başan büyük. Tüm sorunlar çözülmedi, ama elde edilen başarı büyük ve Türkiye bunda çok büyük bir rol oynadı." ABD Savunma Bakanlığı'nın iki numaralı adı Wolfowitz, basın toplantısında, Türkiye ile ABD arasındaki iüşkilere de değindi. Wolfowitz'in bu konudaki sorulara verdiği yanıtlar da proje. Mısırlılar Türkiye'den şöyle: F16 alma kararlarından önce bize geldiklerinde bizzat Başkan Türkiye'ye gelmeden önce Bush kendilerine bunun çok manTürkAmerikan savunma ve tıkh olacağını, çünkü Türkiye'ekonomik işbiıiiği anlaşmasına de üretilen F16'lann iyi bir yeni unsurların dahil edilebile ürun olduğunu söyledi. Bize göcegini söylediniz. Bu konuyu re karışık bir bölgede bir istikaçar mısınız? rar kayası olan Türkiye'nin haWOLFOWITZBuradaki va savunmasını geliştirmesi de meselenin SEÎA'nın revize edil büyük önem taşıyor. Bu nedenle mesi ile ilgili olduğunu sanmı bu konudaki bazı ayrıntıları yorum. Mesele belki ve bu 'bel çözme aşamasındayız. Öyle saki'yi vurguluyorum, son 10 ay nıyorum ki Başkan Bush, Turdır gördüğümüz işbirliğinin içer kiye'ye geldiğinde bu konuya da diği bazı faaliyetlerin dahil edil değinecek. mesidir. Bunu Türkiye'deki göBu arada AA'nın haberine rüşmelerimde genel bir şekilde ele aldık. Fakat bu açıkçası acil göre SSCB Savunma Bakanlıbir konu değil. Bu konuyu za ğı'nın yayın organı 'Krasnaya man içinde ele alacağımızı sanı Zvezda' (Kızıl Yıldız), Batıh ülyorum. Ancak SEİA'mn şu an kelerin, Irak rejiminin olası saldaki işleyişinden memnun oldu dırılanna karşı bu ulkedeki Kürtleri koruyabilmek için ğumuzu vurgulamak isterim. Resmi görüşmelerinizde, Türkiye'nin güneyinde sürekli Türkiye ile bir stratejik işbirliği bir askeri varlık bulundurma planlannın asıl hedefinin SSCB anlaşmasının imzalanması koolduğunu iddia etti. nusunu ele aldınız mı? Gazetenin dünkü sayıstnda WOLFOWITZHayır, yeni yayımlanan kısa bir yorumda, bir anlaşmaya gerek yok, yeni Silopi'de konuşlandınlacağı ve bir ilişkiden söz etmiyoruz. Güİncirlik Üssü'nden hava destevenlik boyutu zaten guçlu olan ği alacağı savunulan bu askeri mevcut bir ilişkinin pekiştirilmegücun oluşturulması için Turk sinden söz ediyoruz. Bu çerçehükümetinin onay vermeye havede son 10 aydır içine girdiğizırlandığı öne sürüldü. miz yakın ilişki çerçevesinde siyasi ve ekonomik ilişkilerimizi Yorumda, BM'nin, Körfez güçlendirmeye çalışıyoruz. bunalımına ilişkin hiçbir kararında bu amaçla sürekli bir asF16 projesinio ikinci aşaması keri birlik oluşturulması için konusunu görüştünüz mü? kimseye yetki verilmediği belirWOLFOWrrZBu konuda tilerek "Ö>le görünüyor ki ayrıntılı gorüşmelerimiz oldu. ABD'nin uluslararası ilişkilerde Bu çok önemli bir proje, aynı bu tür davranışlanna giderek zamanda çok da başarıh bir daha sık tanık olacagız" ifadesi kullanıldı. Yorumda, Kürtleri koruma bahanesiyle Türkiye'nin Güneydoğu bölgesinde Batıh ülkelerin bir çevik müdahale gücü oluşturma niyetinin gerçek amacımn, SSCB sınırlannın hemen yakınında Baulı askeri yığmağın güçlendirümesi olduğu iddia edildi. Çevik kuvvetin kendisine üs olarak Türkiye'yi seçmesinin özellikle Iraklı Kürt örgütlerinin yöneticileri arasında kaygıyla karşılandığı bildirildi. Diyarbakır Cumhuriyet muhabirinin haberine göre Kürdistan Yurtsever Birliği üderi Celal Talabani'nin yardımcısı Ahmed Bamerni, "Bu kuvvetin kurulması için bizim görüşümüzü almadılar. Ama madem bizi korumak istiyorlar, o zaman neden Irak Kürdistan'ına degil de Silopi'yc yerleşiyorlar" dedi. New York Times'ın yonımu The New York Times gazetesinin muhabiri Alan CoweU Şam'daki Irak muhalefetine dayanarak yazdığı haberde, Türkiye'de gereğinde Irak'a müdahale etmek için Batıh birliklerin üslendirilmesi projesinin, Saddam Hüseyin ile özerklik görüşmelerini yürüten Kürt liderlerini yüreklendirdiğini ve tutumlannı sertleştirmeye yol açtığını bildirdi. New York Times muhabirine göre Kürt liderler, bu durumda Saddam Hüseyın'den yeni tavizler koparabileceklerini düşünerek tutumlannı sertleştirdiler. İSTANBUL TEKSTİL VE KONFEKSİYON, EGE, ULUDAĞ, AKDENİZ İHRACATÇI BİRÜKLERİ GENEL SEKRETERLİKLERİ
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear