Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
CUMHURLYET/2 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER gerı kalmışlığmıza bır örnek olması acısından' Bır ekonomik model olarak ahnabılır mı 9 Evet, 'insan etkeni'nı gozardı etmek koşuluyla' Oysa, 'insan etkensiz bır ekonomik ve bır 'siyasal sistem'in irdelenemeyeceğini ya da model almamayacağını bilmek ıçın toplum bılımcı olmak gerekmez Kore kalkınmasında başı çekenler kesinkes Korelılerdır O ınsanlar kı 1960'ta başlayarak beşer yıllık kalkınma planlarını yapmışlar ve "Bize plan değil, pilav gerek" demagojısını yapmadan bu planları ödıinsuz gerçekleştırmışlerdır Ulkede, başkanlık siyasal sistemınin geçerli olmasma karşın bu planı değıştırmeye cumhurbaşkamnın bıle hakkı ve yetkısı yoktur Yol, su, elektık, telefon gıbı alt yapılar öncelıkle çözumlenmış ve sabahın beşınde çalışmaya başlayan metro sistemi'nı kuran Korelı, ışçısıne "en geç altıda ışyerınde olacaksın" dıyebılmış "En ıyı yatırım, tukenmeyen kaynak ınsana yapılandır" Konfuçyus özdeyışınden hareketle ınsana yeterlı ve gereklı yatırım ya pılmış ve iş'te usta ınsan gucu sıkıntısı hıç mı hıç çekümemış Yakın zamanlara kadar ışçı lere sendıkal haklar verılmemış ya da var gıbı gorunen sendıkalar eyleme geçırılmemış ama sağlık sıgorta parasının ışçılerıne ucret olarak verılmesını vasıyet ettıkten sonra kendını ışyen penceresınden aşağıya atarak ıntıhar eden patronlar yetıştırmış Dın, her zaman belırle yıcı bır etken olmaktan uzak kalmış, öyle kı Budıst bır buyukbaba, Katolık, Hırıstıyan bır baba, Protestan Hırıstıyan bır oğul ve Mus luman bır kızdan oluşan bır aıleye rastlamak olanaksız değil Ama herkesın dınsel ınancı ne olursa olsun, Budızm gereğı atalara şukran ve saygı gösterme günunde (yılda ıkı kez) geleneksel toren hep bırlıkte yenne getırılır Bır ıkı yıl oncesıne kadar hıçbır Korelı, gezı amaçlı yurtdışına gönderılmedı ulkeye gıren dövızı dışarıda savurtturmamak ıçın ve hıçbır ışçı, gıdeceğı yer, çalışacagı firma, doneceğı zaman ve kazandığı paranın yurda gondereceğı tuta n belırlenmeden yurtdışına gönderılmedı Hatta kımı durumlarda bu surenm bır böluğu askerlığe sayıldı Bunun tersı durumları, demokrası adına uygulananları ornek vermek ıstemıyorum Zıra, yeterınce bu konuda bız Turkler bılgı ve deneyım sahıbıyız Ancak 1985 yılında Trıpolı otelınde (Lıbya), patronu, ıstıhkakını alıp ışçılerım rehın bırakarak îsvıçre'ye kaçan bır Turk ışçısının, ağlayarak bana sorduğu soruyu, butun anlattıklarıru dınledıkten sonra ağlayarak "yapma" dıye yanıtladığımı unutamıyorum Soru "Kendimi burada denize atsam acaba olum Turkiye kıyılanna vurur mu?" ıdı Bu grup ışçıler camı ye, cuma gunlerı getınlen yemeklerı yıyerek kannlannı doyurmak ıçın gıdıyorlardı Aynı yerde bankası, doktoru, aşçısı bulunan Korelılerın ışyerıne ıse Lıbya polısı, ıçerıden bır ıhbar olmadığı takdırde gıremıyordu Güııey Kore Bîr Model Olabilir mi? Insan etkensiz bir ekonomik ve bır siyasal 'sistem'in irdelenemeyeceğini ya da medel almamayacağını bilmek ıçın toplumbilımci olmak gerekmez. Kore kalkınmasında başı çekenler kesinkes Korelilerdir. O insanıar ki 1960'ta başlayarak beşer yıllık kalkınma planlarını yapmışlar ve "Bize plan değil, pilav gerek" demagojısını yapmadan bu planları odunsuz gerçekleştirmışlerdir. Ülkede, başkanlık siyasal sistemınin geçerli olmasına karşın bu planı değiştirmeye cumhurbaşkanının bile hakkı ve yetkisi yoktur. PENCERE 3 TEMMUZ 1991 lllustratioiî'daki Haber... Prof. Dr. ALİ RIZA BALAMAN Seoul, Hankuk Yabancı Etutler Üniversitesi Öğretim Üyesı "Denize duşen yüana sanlır" atasözunde olduğu gıbı gerı kalmışlığımız, canımızı apansız yaktıkça yenı çıkış yolları aramaya gırışıyor ve sağcısı, solcusu dıkta yonetımı altındakı Guney Kore'yı ornek alma konusunda bırleşıyoruz Pekı, hanı demokrası9 Evet, Guney Kore, gerçekten de ıçınde bulunduğumuz yuzyılın en hızla kalkınan bırkaç ulkesınden bırı. Kalkınmışlık gostergelerı somut venlerle açıklanıyor Ulusal gelırden bırey başına duşen pay 5 500 Amerıkan Dolan (15 yıl önce bu sayı 150 ıdı), Gayrısafi Ulusal Gelır'ın artış oranı yıllık ortalama 8 7 Enflasyon oranı 1990 yıh 5 4 Yıllık nufus artış oranı °Io 2 5'lerden °7o l'e duşerken kentlerde oturanların sayısı gecekondusuz °7o 90'lara çıktı Dış borçlanmalara 40 mılyar dolarda "Dur" dıyen G Kore, borcunun beşte dordunu ödedığı gıbı 18 mılyar dolarlık dış yatınmla alacaklı duruma geçtı Evlere kapatılarak ılkel teknıklerle yapılan nufus sayımı yıllar var kı terk edıldı Ulkeye gıren, çıkan, ölen ve doğanlar merkeze bağlı komputurlerle hesaplanıp bu EVET/HAYIR AKBAL yucek ışıklı panolarla başkent Seoul'un belırlı yerlerınde 24 saat aralıksız duyurulmaya başlandı G Kore'nın toplam 42 rnılyon nufusunun dörtte bırı başkent Seoul'de yaşar, 125 km'lık metro ve akıllıca duzenlenmış altust geçıtler ve asma yollar aracılığıyla bır rnılyon ınsan ıkı saat ıçınde bır buyucek alanda toplanabılır ve aynı surede bırbırlerını ezmeden dağılabılırler Ülke çapında 118 unıversıte ve kolejlerde bır mılyona yakın öğrencı okur, bır şur kıtabı üç ay ıçınde 70 bın satarak en çok satılan kıtaplar lıstesıne gırebılır Yalnız Seoul'de ıkı gazetenın gunluk satışı 3 mılyondur Usta olmayan bır yapı ışçısının gunluk gelırı 40 Amerıkan Dolan, uç dolara bır şışe yerlı şarapla (makkolı) karın doyurulabılır Adım başı sıcak sulu, tuvalet kâğıtlı parasız tuvaletler, bır kent hızmetı olarak vatandaşlara sunulur vb Bu kıskanılası guzellıkler saymakla bıtmez ve konu bır makalenın satır boyut Iarını aşar Bu durumda Guney Kore ekonomısı bır model olarak ıncelenebılır mı 9 Evet, ne kadar Demokrasi, demokrasi... Orneklerın sonu gelesı turden değil Ancak dememız o kı bır ekonomik modelı seçmek ya da ıncelemek ıçın duşunmek, Kenanbey armudunu Denizli elması'na karıştınp Malarya kayısısı dıye pıyasaya surmeye benzer Kalkınma nın modelı, bırey olarak kendı ınsaruru, toplum olarak da kendı kultürunu tanımak ve bunu toplumsal moral değer olarak benımsemektır Adını "demırkırat" olarak çok ıyı bıldığımız ve de tepe tepe kullandığımız ama kendısının ne oîduğunu bır turlu öğrenemedığımız, sırası geldığınde de "demokrasılerde çözum yollan tukenmez" turunden sloganJarla havada kapıp tavada pışırerek kotarmaya çalıştığımız DEMOKRASİ ıçın de artık bır şeyler yapmalıyız Kooperatifçiliğimiz Bugun yurdumuzda kooperatifçilik zor koşullar altındadır. Tarım Satış ve Tarım Kredi Kooperatifleri yasaları değiştirilmiş ve bu kooperatifler daha da gudumlu hale gelmişlerdir. Kırsal kesimde pek çok tarımsal amaçlı koy kalkınma kooperatifi ya kapanmış ya da kapanmak uzeredir. "Bunlar olıgarşının temsılcılerı" Cumhurbaşkanı görevınde bulunan Bay Turgut Özal 'Bayram gazetesı'nde çıkan bır habere ofkelenmış, gazetecılen, en başta da Istabul Gazetecıler Cemıyetı'nı, 'Bunlar olıgarşının temsılcılerı' dıye suçlamış1 Haber gerçekten ılgınç Bay Ozal 29 Mayıs 1991 gunu Çankaya'da Genelkurmay Başkanı Orgeneral Gureş'ın sorularıyia karşılaşmış Gureş, ANAP'ın bır an once seçıme gıtmesının gereklı oîduğunu soyiemış Bayram gazetesının haberıne göre Gureş şoyle konuşmuş "Kamuoyunda buyuk bır rahatsızlık var Ekonomının durumu ortada Hukumetın yeterınce guçlu olmadığı da Meclısın çözüm bulamadığı ınancı da yaygınlaşıyor Bu yuzden bır an önce seçımın yapılmasında yarar olduğu ınancındayım Memleket artık bır seçım yapılırsa rahatlayacaktır" Bu tur sozlerı hemen her gun, her yerde yurttaşlar acık açık konuşuyor Genelkurmay Başkanı da bu ulkenın bır yurttaişı, o da goruyor duyuyor anlıyor gerçeklerı Eskı Genelkurmay Başkanı Torumtay da erken bır seçımın gereklı oîduğunu soyluyor Tek çıkar yolun erken bır seçım olduğu butun Turkıye'de yaygın bır ınanış Ne var kı ılk genel seçımde ANAP'ın uçuncu ya da dorduncu partı durumuna duşeceğı de önceden bellı1 Kıyamet koptu1 Bay Ozal "Kullıyen yalan, asparagas bır haber' dedı Sırtında denız gıysısı ıle gazetecılerın karşısına çıkıp gazetecılen ağır sozlerle suçladı 'Olıgarşının temsılcısı bunlar' dıyerek gazetecılerın 'muhtıra bılmem ne özlemı ıçınde olduklarını' soyledı' Sankı kım söylemışse söylesın yukarıdakı sözler gerçek dışı ımış gıbı1 Genelkurmay Başkanı erken bır seçımde yarar göremez mı? Ulkenın, halkın bır çıkmazda çırpındığını anlamak ıçın Genelkurmay Başkanı olmak gerekmez Herşeyapaçık Son yerel seçımde oyiarın yuzde 21'ını guçlukle alan bır partı, yüzde 36'lık bır Meclıs grubunun desteğıyle Çankaya'ya çıkmış bır 'Cumhurbaşkanı' Enflasyonun yuzde 70 lere çıktığını, bu yukselışın daha da sureceğını herkesın bıldığı bır ekonomik çökuntu1 Sayın Gureş boyle sozler sdylese de söylemese de değışen bır şey olmaz Hem bu tur durumları geçmış yıllarda yaşamadık mı? 27 Mayıs'lar, 12 Mart'lar, 12 Eylül'lerden önce de basın bu tur uyarılar yapmadı mu Gıdışın bır çıkmaza doğru oîduğunu gören yurttaşlar 'aman bır an önce seçıme gıdelım' dıye seslerını yukseltmedıler mı? Özal Bey'ın bu denlı guvenlı, bu denlı umursamaz oluşunun kaynağı nedır, anlamak guç> Turk toplumu susar susar bır anda patlar Patladı mı onune geçecek guç yoktur Bır de 'oligarşi' konusu var Gazetecıler olıgarşının temsılcılerı ımışler1 Nedır oligarşi? Sozluklere bakarsanız şu tanımlamayı bulursunuz 'Kuçuk ve zengın bır zumrenın ele aldığı yonetım ya da hukumet', siyasal gucun toplumun bır takımının elınde bulunduğu yönetım bıçımı ' Bu tanımlamalara göre gerçek oligarşi nın başında Bay Özal'ın yer aldığı ANAP oîduğunu gormek o kadar zor mudur? Karısı, Istanbul II Başkanı, bır oğlu yasadışı sayılması gereken bır TV ıstasyonunun ortağı, kuçuk oğlu borsada mılyonlar kazanmış bır delıkanlı, kızı ve eskı damadı bırkaç yılda akıl almaz servetlere ulaşmış mutlu kışıler, bıradenn bın Arap sermayesıyle ıçlı dışlı, aıle çevresındekıler ıse her zaman onemlı ışlerın başında Gerçek oligarşi, Özal'cı ANAP yonetımı değılse nedır? Sayın Gureş 'erken bır seçımın gereklı oîduğunu' söylemışse yanlış bır ış mı yapmıştır? Dıyelım kı soylememış, bırılerı uydurmuş, ne fark eder' (Genelkurmay Başkanı Orgeneral Gureş, Hurnyet'e yaptığı açıklamada 'Seçım ıstedığım şeklındekı haben, yalanlayacak kadar bıle cıddıye almıyorum Boyle bırşey mumkun değil" dedı) Turkıye'de halkın yüzde 85'ı ANAP'a, Özal'a karşı, son yerel seçım bunu kanıtlamadı mı? Halkın yuzde 85'ı erken bır seçım ıstıyor, oylarıyla ANAP ıktıdarını değıştırmeyı ozluyor Bay Özal muhalefet lıderlerının topladığı yuzbınlerce ınsanın başkaldırışını da görmuyor mu? Halkta, aydınlarda, basında başında olduğu yonetımı destekleyen kımse kalmadığını yağdanlıklar ve özel çıkarcılar dışında anlamıyor mu? Hıç kımse demokratık uygulamaya 'son' vermek ıstemıyor Özlenen, erken bır seçımle ıktıdarın değışmesı, demokrasının bütün koşullarıyla yaşama geçırılmesıdır Basını olıgarşının temsılcısı olmakla suçlayanlar gerçek anlamda 'olıgarşık yonetımın' başında olanlardır Bunu anlamayan, bılmeyen kaldı mı? Oligarşi Özal Yönetimidir MEHMET ŞAKİR ÖRS Iktisatçı Her yıl temmuz ayının ılk cumartesı gunü, tum dünyada Uluslararası Kooperatifler BırlığYnın önderlığınde 'Kooperatifçilik Gunu' olarak kutlanmaktadır Kooperatıf aktıvıstlen bu günde çalışmalannı değerlendırmekte, hareketlerının gelışıp guçlenmesı yönünde yenı yol ve yöntemler aramaktadırlar Kooperatıfçılığın bırlıktelık, dayanışma duygulan, düşuncelen, kooperatıften kooperatıfe, ulkeden ulkeye yayılmaktadır Bız de bu anlamh gunu kutlarken, kooperaüfcılığın dünyadakı ve ulkemızdekı geçmışını kısaca ıncelemeye çalışalım Dunyada kooperatifçilik Kooperatifçilik, kapıtalıst sömürünün antığı 19 yuzyılda bu sömürüye karşı bır tepkı olarak doğdu Kır ve kent emekçıle rı, yaşam koşullarını ıyıleştırebılmenın ve sömürüye karşı koyabılmenın yolunu aramaya başladılar Sanayıleşmenın beşığı olan Ingıltere'de Manchester şehnnın yakınında küçük bır kasaba olan Rochdale'de 28 dokuma ışçısı bır araya gelerek bır tuketım kooperatıfî kurdular Önculerı Charles Howarth adında bır ışçıydı Rochdalelı ışçılenn bu alçakgönullu, ama anlamh gırışımı, aynı zamanda dünya kooperatifçilik hareketının temelını oluşturuyordu Ingıltere'de tuketım kooperatıfçılığı şeklınde başlayan hareket, gıderek öbur ulkelerı de sarıyor, Fransa'da uretım kooperatıfçıhğının, Almanya'da da kredı kooperatıfçüığının başarıü örneklen görtiluyordu Rochdalelı 28 ışçının çaldığı maya tutmuştu Kooperatifçilik, kapıtalıst somuni altmda bunalan tum Avnıpa ülkelerınde, ışçıler, emekçıler, kuçük esnaf ve zanaatkârlar, köyluler ıçın bır can sımıdı olmuştu 1831'de Parıs'te dağınık halde bulunan marangozlar kooperatıfleştı 1848'de Fran sa'da kurulan kooperatıflenn sayısı 300'u buhnuştu Ahnanya'da Hermann Schulze, esnaflar ıçın 1849'da hammadde sağlama kooperatifi, 1850'de esnaf kredı kooperatıfinı kurdu 1859 yılında bu kooperatıfler, Alman Küçük Sanat ve Iktısat Kooperatıf lerı Bırlığı adı altında bırleştı 1848'de Raıffeısen'ın öncülüğünde köylülere yönelık kooperatıf kuruldu Kooperatıfçıhk gıderek öbür ülkelere de yayıldı ve 1895 yılında çeşıtlı ülkelerın bır araya gelmesıyle Ulusla rarası Kooperatıfler Bırlığı (ICA) doğdu Kırsal kesimde yığınlar, kooperatıflerde bırleşerek tekelcı polıtıkalara karşı cıktılar Italya ve Fransa'da önemlı köylu hareketlen oldu Yakın geçmış bunun zengın ömeklenyle doludur Guney Fransa'da, AET'nın tarım pohtıkasına karşı çıkan 25 bın üzümcü gösterıler yaptı 1964 başlannda Fransada üretıcıler, ellerıne geçen paranın artması ve sosyal güvence ıstemlerıyle ayaklandılar Belçıka'da 1965'te köyluler, traktörlerle yollan kesüler Süt alım fiyatının yuksek tutulmasını ıstedıler îtalya'da 1964'te, 2 mıl Sonuç yon tarım ışçısı yaşam koşullarının ıyıleştıBugun yurdumuzda kooperatıfçıhk zor rümesı ıstemıyle sokaklara çıktı Bu hare koşullar altındadır Tanm Satış ve Tarım ketler ıçınde emekçıler, kooperatıfleşmenın, Kredı Kooperatıflen yasalan değıştınlmış ve örgutlenmenın önemını daha ıyı kavradılar bu kooperatıfler daha da güdümlü hale gelmışlerdır Kırsal kesımdekı pek çok tarım Ülkemizde kooperatifçilik sal amaçlı köy kalkınma kooperatifi ya ka Yurdumuzda ılk kooperatıfleşme hareketı panmış ya da kapanmak uzeredır Koopeolarak, Mıthat Paşa'nın gınşımıyle kurulan ratıflenn fınansman sorunlanna çözum geMemleket Sandıklan'nı görüyoruz tlk tınlmemıştır Var olan kooperatıfier, koo Memleket Sandığı 1863 yıhnda Nış vılaye peratıfçılık ılkelerını uygulayamaz dunıma tımn Pırot kasabasında kurulmuştur Da gehnışlerdır ha sonra 1867 yılında hukumetce kabul edıTum bunlara karşın, ulkemız kooperatıf len yönetmelık çerçevesınde yaygınlaşmaya hareketının geleneğı yaşamaktadır Onun başlamıştır Bu yönetmelıkle, bugunku ta bmkımı, deneylerı, yenı kuşaklann dına nm kredı kooperatıfçıhğmın temelı atıhnış mızmı ıle bırleşecek ve kooperatıfçıhk ate tır Memleket Sandıkları sermayeyı, ımece şı söndurulemeyecektır Uluslararası Kooyöntemıyle orta malı toprakları ekıp bıçen peratıfçıhk Gunu'nde geleceğe umutla baköylulenn katkılanyla sağlamışlardır Da kıyoruz ha sonra da köylülere borç verme ışlemıne geçmışlerdır 1883 yılından sonra bu sandıklar, hükümetın denetımı altına gırmışler ve Menafı Sandıkları adını almışlardır Mıthat Paşa'dan sonra uzun bır sure kooperatıfçıhk hareketıne rastlanmamıştır lkıncı Meşrutıyet'ten sonra Ahmet Cevatın tuketım kooperatıfçılığı konusundakı teorık çahşmaları ve Ege Bölgesı'ndekı üretıcıler arasındakı hareketlenmeler ılgınçtır Ege Bölgesı'nın ülkemız kooperatıfçıhk tarıhınde önemlı bır yerı vardır Bırıncı Dunya Savaşı sırasında bır araya gelen ıncır uretıcılen, Aydın Incır Müstahsıll »rı Ortaklığı adı altında, ılk tanm satış kooperatıfinı kurmuşlardır Cumhurıyet dönemınde kooperatıfçıhk alanındakı önemlı gınşımler, 1935 yılında 2834 sayıh Tanm Satış Kooperatıflen ve Bır lıklerı Yasası ıle 2836 sayıh Tanm Kredı Kooperatıflen yasalannın çıkartılması olmuştur 1935'ten sonra ülkemızın dört bır yanında tanm satış ve tanm kredı koopera tıflen kurulmaya başlamıştır 1969 yıhnda çıkanlan Kooperatıfler Yasası ıle kooperatıfçılığın gehşmesı hızlanmış ve 1980 öncesı dönemde etkın ve başanü kooperatıfçıhk çalışmalan yapılmıştır 1980 sonrası dönemde, geneldekı pohtık gehşmelere koşut olarak kooperatıfçıhk gerılemeye başlamıştır 7 Mart 1925 tarıhlı haftalık Fransız dergısı 'L'lllustratıon'dî Şeyh Saıt ayaklanmasıyla ılgılı bır harıta yayınlanıyor ve şı haber yer alıyor "Elazığ, Gonç ve Bolo bolgelennde şubat sonunda başla yan ayaklanma ddukça cıddı boyutlar kazandı Ayaklanma nın elebaşısı Saıt adında bır şeyh Ayaklanmacılar Ankantntn dın karşıtı polıtıkasından rahat sızlar ve halıfelığın yenıden tesıs edılmesını ıstıyorlar Ayrıcs bır zamanlar Ermenılere aıt olan mülklere eskı Türk askerlerı nın yerleştırılmesıne ve Kemalıstierın aşırı merkezryetçılığıne karşı çıkıyorlar Turk hükumetı bolgedekı 12 ılde sıkryönetım ılan edıp bura lara bırlıklerını yollayarak duruma mudahale ettı Ankara ayak lanma alanını denızden, Erzurum'dan ve Trabzon'dan kontroı altına almak amacıyla da Fransız hukümetınden KonyaAdana demıryolunu Sunye'ye kadar kullanma ıznı ıstedı ve bu ıznı aldı" Arkadaşımız Uğur Mumcu'nun gazetemızde yayınlanan "Şeyh Saıt Ayaklanması' dızısını okurken lllustratıon'un harıtasını ve yazısını görunce bır yana not ettım • Zaman tunelıne gırıp 1923'e kadar gerıye gıdebılır mıyız'? On bır yıllık savaşlar zıncırınden sonra cumhurıyet kurulmuştur 600 yıllık padışablık ve halıfelık yıkılmış, Trablus, Balkanlar, Bırıncı Dunya Savaşı ve Kurtuluş Savaşı'nın ateşlerını yaşamış bır kadro Ankara'da kurulan devletın sorumunu ustlenmış, 1911'den berı barışı unutmuş olanlar, artık sabahleyın gozlerını savaş dışındakı Turkıye'de açıyorlar Savaş, savaş, savaş Mustafa Kemal ve arkadaşları on bır yıl boyunca keyıflerınden mı savaşmışlar'? Kolay mı ınsan öldurmek' Trablus^ tan Yemen'e, Galıçya'dan Kafkaslar'a kadar yayılan bır alanda, cepheden cepheye, ısteyerek mı koşmuş bu adamlar? Sonunda Anadolu'yu kurtarıp cumhurıyetı kurarak barışa kavuşacaklarını sanıyorlar Ne duşlem' 1924 halıfelığın kaldırılmasıdır, Doğu'da Şey Saıt ayaklanması 1925 te patlak verıyor 11 yıllık savaşlar zıncırını kırdım dıye sevınen cumhurıyetçılere kanlı bır armağan Çıldırmak ışten değil1 Mustafa Kemal, Trablus ta Italyanlaıia savaşmaya gıttığı zaman 30 yaşındaydı, 1922'de Izmır'e muzaffer başkomutan kımlığıyle gırdığınde 41 yaşına basmıştı Üç yıl sonra Şeyh Saıt'ın Doğu'da ayaklandığını haber alınca acaba yureğınden neler geçecektı 7 Şerıatın cumhurıyetı boğmasına göz yumabılır mıydı9 11 yıldan berı kan ve ateşle sınav vermış gözu kara cumhunyetçıler, ayaklanmayı gul suyuyia mı bastıracaklardı'7 Islam dunyasında 'Aydınlanma Devnmı'nı devlet duzenıne çevırenlerın laık cumhurıyetın karşısına çıkanlara acımasız davrandıkları bır gerçektır • 1923'te kurulan cumhunyet devletı, sınırtarı ıçındekı ayaklanmayı bastırmak ıçın Anadolu'da döşelı demıryolunu kullanamıyor, Parıs'ten ızın çıkması gerek lllustratıon yazıyor ' "Ankara, ayaklanma alanını ( ) kontrol altına almak amacıyla Fransız hukümetınden KonyaAdana demıryolunu Sunye'ye kadar kullanma ıznı ıstedı ve bu ıznı aldı" "1930'lar devletçılığı" dıye vermek ıstedığımız sıyasetın temelındekı gerekçeyı anladınız m ı ' Bır devlet duşunun kı ulkede çıkan ayaklanmayı bastırmak ıçın yollarını kui'anamaz durumdadır, lımanlarını kullanamaz durumdadır elbette kamulaştırmaya, mıllılestırmeye, devletleştırmeye gıdecektır Turkıye'dekı durum, Fransa'da, Ingıltere'de, Âlmanya'da olsa, Parıs, Lx»ndra ve Berlın'dekı ıktıdarlar aynı polıtıkayı uygulamaz mıydı'' • Tarıhımızı bılmeden ya datarıhsel bılıncımız ışımadan yazılacak her şey yanlıştır Mustafa Kemal ve arkadaşları gereken neyse onu yaptılar Bıze bır vatan ve bır cumhunyet bıraktılar Bugünden geçmışe dönerek söylenecek bır soz ıçın herkes dokuz kez yutkunup duşundukten sonra konuşsa, yıne az gelır AN INTERNATIONAL TELECOMMUNICATIONS COMPANY IS LOOKING FOR ACCOUNTANT • • • • Graduated from BU or equıvalent Excellent command of Englısh At least 5 years experıence as company accountant Young dynamıc and could envısage the role of prospectıve fınance dırector post • Have no mılıtary oblıgatıon (for male candıdates) CATAMARAN HOTELİ BODRUM •• BAŞSAĞLIĞI Arkadaşımız Mehmet Erdur'un ağabeyı, gazetecı, fotoğrafçı OFFICE MANAGER • • • • • Exceüent secretarıal and admınıstratıve skılls Fluency ın Englısh another language Preferably backround ın Economıcs and / or Busıness Management Dynamıc presentable cheerful Female candıdates under 36 NERMİ ERDUR'u elım bır trafik kazası sonucu kaybettık. Tum fotoğraf camıası ve aılesı ıle acısını paylaşıyoruz "her tatiC mutCa^aguzeCSir anı olaraf^almah," klımalı daımı sıcak sulu dırekt telefonlu merkezı muzık yayınlı odalarda sabah kahvaltısı ve akşam yemeklerını açık bufeden yıyerek hem ptaj hem de havuz keytıyle ÜSTELİK SADECE 70 bin TL. ÖDEYEREK Gundoğan CATAMARAN HOTEL de yanı BODRUM un denızı en temız koyu olan GUNDOĞAN da tatıl yaparak CUMHURİYET ÇAUŞANLARI TEŞEKKUR Kızım ÇİÇEK'ın "Kıfos" amelıyatını Ankara'dan gelerek buyuk başanyla gerçekleştıren Sayın Ortopedı ve Travmatolojı Uzmanı Prof. Op. Dr. All applıcatıons wı!l be treated as confıdentıal Please send your CVs ın Englısh vvıth a recent photo ındıcatıng the posıtıon you are applyıng to Teşvıkıye Caddesı 1 6 6 / 3 Nışantaşı Istanbul attentıon to Banu Barbaros MALİYE VE GÜMRÜK BAKANLIĞI MALİYE MÜFETTÎŞ YARDIMCILIĞI GİRİŞ SINAVI Malıye ve Gumruk Bakanlığı Tefüş Kunılu Başkanlığı'nca 20 08 1991 Salı gunu başlamak uzere Ankara ve Istanbul'da Malıye Müfettış Yardımcılığı Gırış Sınavı yapılacaktır I SINAVA KATILABİLME ŞARTLARI 1 Devlet Memurları Kanunu nun 48 maddesınde yazüı nıtebklen taşımak, 2 01 01 1991 tarıhınde 30 yaşını doldurmanuş olmak, 3 Unıversıtelerın Iktısat, Malıye, Işletme veya Kamu Yonetımı ko nularında en az 4 yıllık eğıtım veren Siyasal Bügıler, Hukuk, tktısat, Işletme, Iktısadı ve tdan Bılımler Fakültelen vb gıbı dallanndan ya da aynı konularda oğretım yapıp bu fakultelere denklığı Yuksek ö ğ renım Kurumu'nca kabul edılmış yerlı ve yabancı yuksek öğrenım ku rumlarının bıruıden en az lısans dıploması almış olmak, 4 Sağlık durumu Turkıye'nın her yerınde görev yapmaya, her türlu ıklım ve yolculuk koşuÜarına ve her turlu taşıt araçlarıyla yolculuk yapmaya elvenşlı olmak, 5 Askerlığını yapmış veya erteletmış olmak, 6 Malıye Mufettışlığı karakter venıtelıklennı taşımak, 7 Daha once bır defadan fazla Malıye Müfettış Yardımcılığı Gınş Sınavı'na katılmamış olmak II SINAV KONULARI Yazılı sınavlar, Matematık, lktısat, Muhasebe, Malıye, Hukuk ve Yabancı Dıl (lngılızce, Fransızca, Almanca ve Italyanca dıllennde bı n) olmak üzere 6 grupta yapılacaktır Yazılı sınavı kazananlar aynca Ankara'da sözlu sınava tabı tutulacaklardır Istekhler sınavlarla ılgılı aynntılı bılgı ıçeren broşür ve müracaat formlarını Malıye ve Gumruk Bakanlığı Teftıs Kurulu BaşkanlığY ndan ve Ankara, Istanbul ve Izmır'dekı Malıye Mufettışhklennden temın edebılırler III SON BAŞVURU TARJHI Sınavlara katılabılmek ıçın utekhlenn gereklı belgelerle bırlıkte en geç 02 08 1991 gunu mesaı saan bıtımıne kadar Malıye ve Gümruk Bakanlığı Teftıs Kurulu Baskanhg]'na bızzat veya bu tanhte Tefüş Ku rulu Başkanlığı'na ulaşacak şekıide posta ıle başvurmalan gerekmektedır Postada vakı gecıkmeler nedenıyle bu tarıhten sonra Teftıs Ku rulu Başkanlığı'na ulaşan müiacaatlar dıkkate alınmayacaktır Ilan olunur YÜCEL TÜMER'e, Sayın Prof. Op. Dr. İSA DURMAZ'a, Sayın Anestezı ve Reanımasyon Uzm Dr 6ÖZEL BİR ANI SAHİBİ OLABİÜRSİNİZ. ISTANBUL Tel BODRUM TEL Yakut Sokalc No 3 0 / 4 3 34710 Bakırkoy (1) 542 26 71 Fax (1) 572 02 74 Gundoğan Yalı Mevkıı 48400 (6144) 74 04 Fax (6144) 73 24 SAĞOLSUNLAR Ist L Rektoru Sn Prof Dr CEMİ DEMİROCLU'nun vıllardır kurup gelıştırdıgı Kardıolojı Enstıtusunun vakıf kuruluşu olan FLORENCE NIGHTINGALE HASTANESİ'NDE Bv Pass ve Mıtral Kapağı amelıyatlanraın ıkısını bırden tam bır başan ıle >apan, genç fakat buyuk hekım Göğus Kalp Damar Cerrahı ÜMİT BARUKLI'ya, aynca amehyat oncesı ve sonrası tum tedavısı ıle evdekı bakımını da ustlenerek buyuk ozverıyle surduren Sayın Ortopedı Uzm Dr Doç. Dr. BİNGÜR SÖNMEZ'e, onun amelıyat ekıbının değerlı elemanlarına, amelıyathane yoğun bakım unıtesının özverılı uzman hemşırelerıne ve jjörevlılerme, katetenzas>onumu yapan Sn Doç Dr SERVET OZTURK'e, servıs doktorlarım Sn Dr SAİDE AYKEKİN ve Sn Dr HAVVA OREN'e, I ıncı servısın pembelı beyazlı sevecen hemşırelerıne, bana >ardımlan dokunan tum hastane uzman, teknısyen hemşıre ve emekçılenne, hastalığım sırasında çeşıtlı vaklaşımlarıyla bana sevgılennı gösteren tum dostlarıma teşekkur, mınnet ve sevgılerımı sunarım 15 D o n e m I s t a n b u l Mılletvekıli BOĞAZ GEZİSİ Okulların ve şırketlerın grup gezılerı ıçın HAREM 89 gezı gemımız yemeklı yemeksız turları ıle hızmetınızde Rezervasyon ıçın Tel: 160 49 38 Fax: 159 15 10 HALUK AGUŞ'a ve rahatsızhğı suresınce gereklı bakım ve ıhtımamı gösteren Ozel Sağlık Hastanesı ve 5 kat personelıne candan teşekkuru bır borç bılırım NECDET OKMEN ve Demır Doğrama yapımında kalıte ve ekonomı yonunde oncuyuz Tel: 562 24 14 ALUMINYUM