Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
Cumhuriyet
Sahibı: Cumhuriyet Malbaaulık ve Gazetecilik Turk Anonim Şirketi adına
Nadir Na4t 0 Genel Vayın Mudurü: Hasan CemML Muessne Mıidûrü:
Eminc l?»lltta. Va2i İşlcri Müdürü: Okay GoiKnsin. 0 Haber Merkezi
Mudtıru: Yalçıa llt}Vf, Sâyfa Düzeni Yönelmenı: Ali Acw 0 TemsUciter
ANKARA AtaKt Tin. IZMIR: HikiKt Çfliakıya. ADANA: Çclin Yigcnotlu
U Polr.ka CAJ l u l n t K . Dij Habtrl;,
Istanbul Haberieri KraaJ Kjtcvfc. E£ıt>-n
DtfJ Yiazılar Kffva Çalçfcftı. Araj-ırma
Isier fcrtt Erfctfl 0 Mur.^fN:: Bvirıt
Hııt* Ak»«l f Idarr HMr>» Gafrr
Lrgııa lUlcı, Ekonomı C>«fia TgrUa. li SendıU Şakaa famci. Kulmr Cttol L«tr.
Vun Habcrieri: Ncctfci Dpfn. 5r*>r Danjsroa
Alpa), DturUmf- AMaNab YMKI 0 Keordmaıof A
Bulçe-PLantMiu: SOfi Omaabcfcvth 0 RekUm: .VK Tanm # Ek Yavı
letme Ö«4rf ÇHft £ Bılgı-lîlem >ıil I n l £ Per
Maiı
vıniar
ti.ıı. *',.™/ı/ Başkajr Nsdir •».*
OfcU? Afth*. Yılçu fc?w, HnM
< n ı l . Hıkmtt Çeıiaka». Okj.
Aü Sâw«. Aharı Taa
Azro/ı .f >3»0n. Cumhunyct Malbaacılık ve Cazctecilık T.A.Ş. Turkocajı Cad- 39/*l Ccfaloiiu
»1U lil Pk 2* • İMnbııl W 512 0! 05 (20 h»l>. Tck* ZlHıb, Fax: (1) ! » 60 ' 2 0
Bvmlar Ankan: Zı>a Gokatp B}v Inkılap S. Nc: 19 4. T«l: 133 ! I 41-47. Teteı: 4234i, F«x: (4) 133
0? 65 0 !™ir H Zıya Blv. 1352 S. 2/3. Trt 13 12 30, Tdcx: Î2Î59. F o : (5I> 19 53 «0
Inöng CaH. 119 S. No I Ku 1. TH: 19 37 !2 14 h»!>. T*x: 62155. Fax: ("I) 19 25 78
TAKVİM: 6 MART 199] İmsak: 5.00 Güneş: 6.24 ÖğJe: 12.20 Ikindi: 15.31 Akşam: 18.06 Yatsı: 19.25
İNSA.NLAR] GİY DİRE.N İKİLİ— Tiraney-Fowler ikilisı sadece odaiann içini değil, odadaki insanlan da dekore ediyor. Bu çiftin imzasını taşıyan koltuk ve perde desenlerine uygun kravatlar, gömlekler ragbet göriıyor.
Siyah beyaza çağrıDış Haberler Servisi — îngiJtere'de yeni parlayan bir moda ikilisi var:
'Timney and Fowler'. KraJiyet Sanat Akademisi Tekstil Bölümii'nden
mezun olan bu kan kocanın asıl uğraşı ev dekorasyonunda kullanılan
tekstil ürünleri: Perdeler, koltuk, kanep>e kumaşları, masa örtüleri ve
her türden ev kumaşı. Ancak bu ikili yalnızca odalarm içini değil,
odanın içindeki insanlan da 'dekore' etmeye çalışıyor. Koltuk ve perde
desenlerine uygun kıyafetler, gömlekler, hatta kravatlar, Frankfurter
AUgemeine gazetesinin magazin ekinde yer alan habere göre, Sue
Timney ve Graham Fowler'in imzasını taşıyınca kapış kapış satılıyor.
Üstelik yalnızca tngiltere'de değil. Çünkü bu yeni ikilinin esas pazarlan
ABD ve Japonya. Ozellikle Amerika'da zengin ve şatafatlı ev
dekorasyonu baslı başına zengin yelpazeli bir sanayi dalı. Japonya ise
iki genç Ingiliz modacısının temel kültürlerini aldıkları ülke. Tam bir
siyah-beyaz tutkunu olan Timney-Fowler ikilisi Japonya'da klasik
biçimlerin sadeliğini ve siyah beyazın değişken biçimlerdeki çeşitlilığini
âdeta yeniden keşfediyorlar. Ancak Ingiltere'ye döndükleri zaman,
yalnızca siyah-beyazla yetinmenin 21. yüzyıla koşan dünyada yetersiz
kalacağını fark edip ABD ve Japonya'ya sattıklan ürünlerin üzerine
'Avrupa kültürü'nü satan desenler yerleştirmeye başlıyorlar. Antik
çağdan, Aristo'dan, Bakhüsler'den, Atina'dan esinlenen bu desenlerde
bazen Havva da boy gösteriyor. Ya da Afrodit bir kez daha
köpükierden doğuyor. Goethe'nin renk öğretisine göre bir 'renk
yoksullugunıT yansıtan beyaz ve bir 'ışık yoksunluğunu' yansıtan siyah,
İngiliz modacıların elinde soylu bir zenginliğe dönüştürülüyor. Bu
markayı tasıyan 'dekoratif eşyaların' çok pahaiı oiduğunu söylemeye
samnz gerek yok. Yine de Timney-Fowler ikilisi yalnızca siyah-beyaza
bağlı kalmanın kendilerini sınırlayacağı endişesi taşıyorlar.
Sovyetler'e
göz tıırları
Bugün dünyada 1 milyara yakm göz hastası var.
Gözleriyle ilgili sorunları olanlar, ABD,
Ingiltere ve bu konunun merkezi kabul edilen
Sovyetler Birliği'ne giderek dertlerine şifa anyor.
MEHMET SARAÇ
1828'de ilk kez Hollanda'da
yapılan, insanlarda 1935-55 yıl-
larında uygulanmış ve 1980'Ii
yıllardan sonra Sovyetler Bir-
liği'ndeki doktorlar öncülü-
ğünde yaygınlaşmaya başlayan
'miyopinin (uzağı görememe)
cerrahi girişimine'' Türkiye'-
den de ilgi var. Ülkemizden
Sovyetler'e yapılan sağlık tur-
lan, ozellikle göz hastalıklann-
da her geçen gün artış kayde-
diyor.
Bugün dünyada 1 milyara
yakın göz hastası var ve bun-
îardan 35 milyonu hayatlarını
gönnez olarak sürdürüyor. Ay-
nca göz hastalıklan içinde 800
milyonla miyop birinci sırada.
Gözleriyle ilgili sorunları olan-
lar ABD, Ingiltere ve bu konu-
nun merkezi kabul edilen Sov-
yetler Birliği'ne giderek dertle-
rine şifa arıyorlar. Ayrıca bu
tür ameliyatiar üikemizde de
yapılıyor.
Sovyetler Birliği'ne yapılan
'sağlık turlan'nda üikemizde
tek yetkili olan Kalinka şirke-
tinin sahibi Yüraaz Dikbaş şöy-
le diyor: "Bizim yaptıgımız
hastaları organize etraek,
SSCB vizelerini almak, bura-
dan aJıp oraya götürerek ame-
liyat da dahil girip (ercüman-
lıklannı yapraak ve tekrar
Türkiye'ye getirmek."
Talebe göre ayda 20 ya da 30
kişilik iki-üç grup götürdükle-
rini söyleyen Dikbaş, "Biz se-
yahat acentesi degiliz" diyor.
Dikbaş şunlan söylüyor:
"Belli bir amaç içinde biitün
hizmetleri veren bir kuruluşuz.
Bu işi organize ediyoruz. Şim-
diye kadar 1500 kişiye konuy-
la ilgili cevap verdik. Bizim
vaıiığımızdaD babersiz olanlar
konsoiosluğa mektuplar yazı-
yorlar. İnsaniar olaydan haber-
siz. Biz ilk önce onlan bu ko-
nuda bilinçlendiriyoruz ve her
isteyeni de hemen alıp götür-
müyonız."
SSCB'ye herhangi bir göz
hastahğından dolayı gitmek
için 10 günlük otel-hastane,
Moskova turu hizmetleri kar-
şılığı 3000 dolar artı uçak pa-
rası aldıklannı söyleyen Dik-
baş, yaptıkları işi şöyle özetli-
yor:
"İlk önce hastayı kendi göz
doktorumuza gönderiyoruz.
Gelen yanıtları Sovyetler'e
gönderip yanıl bekliyoruz.
'Gelsin ya da gelmesin' yanıtı-
na göre işlemlere başlıyonız.
Hastalar refakatçi de götürebi-
liyorlar. ••
Hastalannın dörtte birinin
miyop oiduğunu belirten Dik-
baş, gözleri 8 derecenin altın-
da olanlann 'göz sıfııianması'-
nın çok yiiksek oiduğunu söy-
lüyor ve yine bu konuda Türki-
ye'deki doktor kontrolünün
çok önemli oiduğunu belirti-
vor.
S5yıldır müzikle iç içe olan Özdemir Erdoğan, son kasetinin kapağında çırılçıplak
Erdoğan, düşünmeye soyundu
Usanmadan ümit etmeyi
öneriyor Özdemir
Erdoğan. "Ümidini
usanmadan koru.
Felekten, yani bize çizilmiş
yol karşısmda felekten ya
da kaderden alacağımız en
güzel intikam, ümidi son
ana kadar kaybetmemek.
İşte bunu bu şekilde
söylemek, bence üst düzey
yaşam felsefesi ' diyor.
REFÎK DURBAŞ
Parçalanmış yüzler... Bomba-
lar... Kesik bir kol... Orak çekiç,
gamalı haç, Amerikan bayrağı...
Sıkılı bir yumruk... Stalin,
Churchill, Roosevelt... Elinde
asasıyla Humeyni... James
Bond... Bir otomobil yarışçısı...
Bir boks maçından görüntiiler...
Ve bütün bunların dışında üze-
rinde incir yaprağından başka
giysisi olmayan çırılçıplak bir
Özdemir Erdoğan... Korkmuş
gibi, ürpermiş gibi, şaşırmış gi-
bi, bütün bunlar sanki kendi dı-
şındaymış gibi olan bitenlere ba-
kıyor bir köşeden...
Bu "kıni" cümlelerle çizme-
ye çalıştığun "resioı" Özdemir
Erdoğan'ın son kaseti "Düşiin-
ceii Şarkı)ar"ın kapağında yer
alıyor. Yılların sanatçısı Erdo-
ğan, kasetini "iist düzey bir ya-
şam felsefesi" alt başlığıyla su-
nuyor. Bu "felsefe" şimdilik bir
kenarda dursun, Erdoğan, "dü-
şünceli şarkılar"ı hazırlama sü-
recini anlatsın:
"Bu isimde bir kaset yapma-
yı 1985 yılında Deniz İzgi'yle
yapmayı planlamışlık. Ismi
Hiciv' de olabilirdi. O sıralar
ÖZDEMİR ERDOĞAN ÇIRILÇIPLAK — Özdemir Erdoğan, yeni kas«tioin kapağında çırılçıp-
lak bakıyor dünyamıza. 'Düşünceli Şarkılar'da bütün malzeme sanatçının kendisine ait.
böyle bir şey için ortamı pek uy-
gun bulmadım. Geçen yılın
ekim-kasım ayına kadar geldik.
O zaman da kriz çıktı, bu da ti-
cari açıdan iyi değildi. Ama bir
başka açıdan da işte körfez'e
petrol akması, kuslann ölmesi
vermek istediğim mesajla tam
çaiuşıyordu. Ne ohırsa olsun de-
dim ve kaseti çıkardım. Ama
korka korka çıkardım, hatta ilk
elde 15 bin bastırdım. Çünkü
bu, çok özel bir işti. Fakat dü-
şündüğüm gibi olraadı, kaset
biiyük bir ilgi gördiı, görüyor."
"Düşünceli Şarkılar"da bütün
"malzeme" Özdemir Erdoğan'a
ait. Sözlerinin hepsini kendisi
>
r
azmış, muziğini kendisi yap-
mış. Aslında bu kaset de Erdo-
ğan'ın daha önce yaptıklarının
bir uzant/sı. Örneğin kendi de-
yişiyle Türkiye'de ilk caz kaseti
onun imzasını taşıyor. Caz ol-
masına karşın 45 bin satmış.
"İkinci Bahar" adlı kaseti Türk
sanat müziği. "Yonımcu"da ör-
neğin Kibariye'nin çok tanınmış
bir arabeks şarkısını Arjantin
tangosu biçiminde söyiemiş.
Şimdi diyonım, "Düşünceli Şar-
küar"da...
"Bunda adından da belli, dü-
şünce boyutunda şarkılar var.
Müzikal bir iddiası yok bu şar-
kılann. Söz daha ağırukta. Bun-
da da yüzyılın başındaki gerçe-
küstücülük sanatının ya da ne
bileyim belki de okuduğum ki-
taplann bir etkisi söz konusu
olabilir. Örnegin 'Ölü Gözüyle
İzlenimler' adlı bir şarkı var.
Öien bir adamın öidükten son-
ra cesedinin etrafında dönen
olaylar anlatılıyor. Bunlar Tür-
kiye'de denenmiş şeyler değii.
Bu kaseti alıp rakı filan içilmez."
— "Üst düzey yaşam felsefe-
si" diyorsunuz, biraz da bunu
açsanız?
— Her türlü levazunun dışın-
da ben ilklerin adamıyım der-
ken, gerçekten Tiirkiye'de bazı
şeyleri ilk kez yapan kişiyim. Ör-
neğin ilk kez Türkiye'de başka
boyutta bir Türk hafif müziği
besteleri yaptım ve bunları yılın
albümü seçilen "Canım Senle
Olmak Istiyor" adlı albümde
topladım. 1976'da o albümün
Müshil gazozunun ücretini devlet ödemeyecek
Memurlar, kabız olmaymANKARA (ANKA) — Sağlık
BakanlıgVnca "ruhsata tabi"
olarak üretimine izin verilen
peklik (kabızlık) tedavisinde
kullanılan "müshil gazozu" ve
benzeri türdeki "ûbbi gazodar"
bundan böyle doktor tarafından
önerilse bile ücreti devlet tara-
fından ödenmeyecek. Bazı vita-
min ilaçları ile diş hekimlerinin
yazdığı "gargara" ve ağız-diş
sağlığının korunmasında kulla-
nıiarr solüsyon ve süspansiyon-
ların da ücretinin yüzde 50'si
memurun kendisi tarafından
ödenecek.
Maliye ve Gümrük
Bakanhgı'nın 1991 :ııali yılı büt-
çe uygulama talimatına göre
doktor tarafından gerekli görül-
se dahi her türlü sabun ve şam-
puanın bedeli devlet tarafından
ödenmeyecek. Yine kepeklen-
meye karşı kullanılan ve saç dö-
külmesini önleyen ilaçların da
bedeli tamamen devlet memur-
larınca ödenecek.
Aralannda bağırsaklan te-
mizleme ve kabızlığı giderme
amacıyla önerilen "müshil gazo-
zu"nun da bulunduğu, Sağlık
Bakanhğı'nca "ilac ruhsatı" ve-
rilen ilaçlann da bedeli devlet ta-
rafından ödenmeyecek.
657 sayılı Devlet Memurları
Yasası'nın 205'inci maddesi dev-
let memurlannın ilaç giderleri-
nin yüzde 20'sinin ödemesini
öngörmesine karşın, bütçe uy-
gulama talimatı bu vasa hüküm-
Ieriyle çelişen unsurlan içeriyor.
Buna göre supradayn, unicap,
engran ve plivital gibi ticari ad-
larla satılan "polivitamin" ve
"polimineral" grubu ilaçların
bundan böyle yüzde 50'sini me-
murun kendisi ödeyecek. Yine
diş hekimlerince yazılan "garga-
ra", "solüsyon" ve "suspansi-
yon"Iann da bedelinin yüzde
50'si memurlar tarafından öde-
necek.
arkasına şunu yazmışım: Kim-
seyle yanşmıyorum, kavgam za-
manla. Bunlar o zaman yapılan
hafif müzik ölçüüerinin çok dı-
şındaydı. Şimdi Kavahan'ın bes-
telerini izJiyonım da ben 15 yıi
önce bunlann temelini atmışım.
Gelelim üst dü2ey >aşam fel-
sefesine... Bu, şöyle bir olay: Iç-
lerinde örneğin bir şarkı var, 5.
Şarkı: "Korkacak Bir Şey Yok."
Diyor ki: "Özgürlük mü, tevek-
kül mü mutlulugun anahtan /
Usanmadan ümit et, al felekten
intikam." Şimdi yıllardır diişü-
nüyonım. Mutlu olmak için salt
özgürlük mü, yoksa tevekkül
mü gerekli ya da ikisinin orta-
sında bir şey mi? Ben öyle yap-
mıyor, bir sonuç getiriyorum bu
soruya. Usanmadan ümit et di-
yonım. Ümidini usanmadan ko-
ru, felekten, yani bize çizilmiş
yol karşısmda felekten ya da ka-
derden alacağımız en güzel in-
tikam, ümidi son ana kadar
kaybetmemek. İşte bunu bu şe-
kilde söylemek bence bir üst dü-
zey yaşam felsefesi."
Özdemir Erdoğan, şimdilerde
"Düşünceli Şarkılar"ın heyeca-
nı içinde. Bestecilik yaşamı
1970'lerin ilk yıllannda başla-
mış, ama tam 35 yıldır müziğin
içinde.
Erdoğan'ın geleceğe ilişkin
düşünceleri ne, neler yapmak is-
tiyor? Söz Erdoğan'da:
"1968-70 yıllanm kayıp. O
ydlarda neler vapdm, onlan top-
İamak istiyorum önce. Yani şim-
diye kadar neler yaptım, hepsi
bilinsin istiyorum. Kendimi Mi-
les Davis'e benzetiyorum. Üste-
lik onu çok seviyorum. Burçla-
nmız, doğum tariblerimiz dahil
birçok şeyimiz birbirine benzi-
yor. Yaşantırnız da öyle... Onun
yaptığı gibi şeyler yapmak isti-
yorum. Çoksesli Türk sanat mü-
ziği tarzında bazı şeyler yapmak
istiyorum, çok biiyük, çılgınca.
Örneğin senfoni orkestralan eş-
liğinde bir 'Dönülmez Akşanun
Ufkundayız'ı söylemek. Bu da
benim özel bir idealim. Bu ara-
da bir kitap yazı.vorum. Adı,
•Sanatın Yollan.' Sanatçı olmak
isteyen gençlere yol gösterecek
bir kitap olacak bu. 20 martta
baslayacak bir Amerika konser
turnesi yapacagım."
Özdemir Erdoğan, çırılçıplak
bakıyor ürkmüş gözleriyle dün-
yamıza, çevremizde olup biten-
lere... Dudaklarının ucunda bir
şarkının nakaratı döküldü dö-
külecek: "Ne karanlık ne yalmz-
lık sarhoşlugumun nedeni / Sa-
na tutsak olmaktır öldüren be-
ni."
Ve gökyüzünde patlayan bir
bombanın silueti...
20 milyon
sigara tiryakisi
• İSTANBUL (AA) —
Türkiye Yeşilay Cemiyeti
Genel Başkanı Selahaddin
Kaptanağası, Türkiye'de 20
milyon sigara tiryakisi
bulunduğuna dikkat
çekerek, "sigara
tüketiminde dünya
dördüncüsüyüz" dedi.
Kaptanağası, Türkiye
Yeşilay Cemiyeti'nin 71.
kuruluş >ıldönümü
dolayısıyla yaptığı
açıklamada, tüm
çalışmalara karşın dünyada
ve Türkiye'de her geçen gün
sigara, alkol ve uyuşturucu
madde bağımhsı insanların
sayısının hızla arttığını
bildirdi. Kaptanağası,
Türkiye'de alkol bağımlısı
insan sayısında da oelirgin
bir artış oiduğunu ve
bunlann sayısımn 4
milyona ulaştığını ifade etti.
23 Nisan'a
savaş darbesi
• ANKARA (AA) —
TRT'nin düzenlediği
geleneksel uluslararası 23
Nisan Çocuk Şenliği'ne şu
ana kadar 14 ülke
katılacağını bildirdi. Körfez
savaşının sıcak günlerinde
16 ülkenin şenlik çağnsına
olumsuz yanıt vermesi ve 15
ülkenin de kararsız
oiduğunu belirtmesi üzerine
TRT, Dışişleri Bakanhğı'mn
yardımını istedi. Dışişleri
Bakanlığı, bu yıl 13'üncüsü
yapılacak olan şenlik
çerçevesinde mart ayımn
sonuna kadar dünya
ülkelerine üçüncü kez çağrı
yapmayı planladı. Bakanlık,
yapacağı yeni çağrıda
Körfez'deki olayların
sonuçkjıdığım, Türkiye'yi
ve çocukları tehdit edecek
herhangi bir durumun söz
konusu olmadığını
vurgulayacak.
'Lepraya karşı
el ele
?
• Haber Merkezi —
Beymen Status Dergisi ile
Cüzamla Savaş Vakfı ve
Derneği'nin işbirliği ile
bugün tstanbul'da
"Leprasız bir dünya için el
ele" konulu bir toplantı
yapılacak. Aynı adı taşıyan
kampanyanın 3. yılını
doldurması nedeniyle
Sheraton Oteli'nde
düzenlenecek toplantıda,
çalışmalann
değerlendirileceği bir
multivizyon gösterisi de
sunulacak. Saat 11.00'de
başlayacak toplantıda, ilk
ve ortadereceli okullar
arasında düzenlenen, "Ben
cüzamı tanımıyorum.
Görmedim. Yaşamadım.
Peki, nasıl yardım
edebilirim?" konulu
kompozisyon yanşmasında
dereceye girenlere de
ödülleri verilecek.
Müzelere
tanıtıcı kaset
• ANKARA (AA) —
Türkiye'nin önemü
müzelerinde ilk kez Batıb
ülkelerde olduğu gibi
tajııtıcı video kaset satışı
uyguiamasına başlanıyor.
Kültür Bakanlığı Döner
Sermaye Genel Müdürlüğü
tarafından yürütülen proje,
deneme niteliğinde ilk
olarak Topkapı Sarayı ve
Ayasofya'da başlatıldı. Süha
Ann tarafından Topkapı
için hazırlanan 8 kaset ve
Ayasofya için hazırlanan
bir kasetten oluşan dizide,
müzelerin tarihçeleri,
bölümleri, özellikleri ve
içindeki tüm eserler tek tek
tanıtılıyor.
Olmek çok
pahah
• tSTANBUL (tÜHA) —
Ölen kişinin yakınlanna
masrafı 2 milyon liradan 8
milyon 500 bin liraya kadar
çıkarken devlet yardımıyla
gömülmenin bedeli de 260
bin lirayı buluyor. Lüks bir
cenaze istenirse parselli
mezarlıklardan olan
Topkapı'ya bağlı Çamlık,
Maltepe, Eski Topkapı,
Yeni Topkapı gibi
mezarhklarda bir kişilik
tapu ücreti 1 milyon 200
bin lira ile 1 milyon 700
bin lira arasında değişiyor.
Eğer bu mezarlık
Zincirlikuyu olursa fiyat 3
milyon liraya yükseliyor.
Yıkama, hoca, taşıma ve
gömenlere verilen bahşiş
gibi masraflar özel
şirketlere yaptınlırsa
sınıflarına göre 500 bin
liradan 2 milyon 500 bin
liraya kadar çıkabiliyor.
İstanbul Mezarhklar
Müdürlüğü yetkililerinin
verdiği bilgiye göre
Karacaahmet gibi parselsiz
mezarhklarda bir kişilik
tapu ücreti 60 bin lira. Eğer
yanındaki mezarın da
tapusu istenirse 170 bin lira
daha ödenmesi gerekiyor.