18 Aralık 2024 Çarşamba Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CUMHURÎYET/4 HABERLER 5 MAKT 1991 Sigorta borçları ertelengtn • ANKARA (ANKA) — DYP, sigorta prim borçlanrun affı için yasa teklifî hazırladı. DYP Zonguldak Milletvekili Güneş Müftüoğlu tarafından haarlanan teklifte, belediyelerin sigorta prim borçlanrun bir bölumünun devletçe karşılanması öngöruluyor. Teklifin gerekçesinde Körfez savaşı nedeniyle ekonomik sıkına dikkate alınarak işverenlerin SSK'ya olan prim borçlarının 2 yüa yayılmak ve eşit taksitlerle olmak koşuluyla ödenmesi hükmc bağlanıyor. Şırnak TBIVBVrde • ANKARA (AA) — HEP Kars Milletvekili Mahmut Alınak ve arkadaşlan, geçen hafta Şırnak kömür ocaklannda meydana gelen ve iki kişinin ölümüyle sonuçlanan olaylar hakkında Meclis araştırması açılmasını istediler. Alınak, TBMM Başkanhğı'a verdiği araştırma önergesinde, TKİ tarafından üretımin durdunılduğu ocaklardan kömür toplayan vatandaşların katırlannın, askerler tarafından kurşunlanarak öldürülduğunü ileri sürdü. Binbaşıya verüenceza • ANKARA (UBA) — Yargıtay 8. Ceza Dairesi, Mardin'in Cizre ilçesi Yeşilyun köylülerine işkence yaptığı gerekçesiyle üç ay hapis cezasına çarptınlan Binbaşı Cafer Tayyar Çağlayan hakkındaki mahkûmiyet karannı bozdu. Dairenin bozma karannda, "Binbaşı Çağlayan'm suç Sayılan eyleminden etkilenen •A ayn kişı bulunduğu, bu nedenle kendisinin 4 kişiye işkence yapmak suçundan ayn ayn cezalandınlması gerektiği" belirtildi. Küçük yargılandı • İstanbul Haber Servisi — Doç. Yalçın Küçük'ün, "Kürtler Üzerine Tezler" adh kitabında "bölücü propaganda yaptığı" savıyla yargılanmasına başlandı. Küçük, dunışmada, "Cumhurbaşkanı özal'ın bile benim kitabımı okuduktan sonra Kürtler hakkındaki fikirleri değişti" dedi. Istanbul 1 No'lu DGM'deki dunışmada dün iddianame okundu. Yalçın Küçük'ün, "Eylül 90"da yayımlanan "Kürtler Uzerine Tezler" adh kitabında, "milli duygulan zayıflatıcı bölücü propaganda yapıldığı" ileri sürüldü. Küçük'ün TCK'nın 142/3-6. maddesi gereğince 7.5 yıl hapisle cezalandınlması istendi. Tfeni Ülke'ye toplatıiıa • tç Politika Servisi — Yeni Ülke gazetesinin önceki gün piyasaya çıkan 20. sayısı Istanbul DGM tarafından "milli duyguian zayıflattığı" savıyla toplattınldı. Gazete Genel Yayın Yönetmeni Hüseyin Akyol, dün yaptığı yazılı açıklamada toplatmaya gerekçe olarak "özgürlüğü kucaklayan kadınlanmız" başhkh yazının gösterildiğini belirtti. tslami dügün • tstanbul Haber Semsi — "Fulya Camii Yaptırma, Onanna ve Yaşatma Derneği" yöneticileri hakkında lstanbul DGM Savcıüğı'nca dava açıldı. Savcılıkca hazırlanan iddianamede sanıklar tsmail Keskin, Hakkı Sangül, thsan Coşkun, Mehmet Karataş ve Mehmet Arslan'ın "tslami düğün adı alunda menfaat temin etmeye çalıştıklan" ileri sürüldü. Gazetemizin 9 ocak günlü sayısında yer f alan "Fulya Camii'nin • altındaki düğün salonunu Milletvekili SangüPün babası işletiyor. Camide Düğün Salonu" başlıklı haberle ilgili olarak İDGM Savcılığı soruşturma başlatmıştı. Yürüyüşyapgn göstericiler, güvenlik güçleriyle çatıştı 2ÖİÜ 25 yaralı 'de kanlı günVEDAT YENERER ERGUN AKSOY İDtL/CtZRE — Merkeze bağlı Kuvak mezrasında yapılan baskılan protesto amacıyla Idil- de esnaf kepenklerini indirdi, halk gösteri yürüyüşü düzenle- di. "Kahrolsnn znlüm" şeklin- de slogan atan göstericilerin üzerine güvenlik güçlerince açı- lan ateş sonucu yaklaşık 25 ki- şinin yaralandığı, 2 kişinin öldü- ğu ögrenildi. Bu arada SHP Gü- neydoğu'daki son olaylardan hükumetin sonımlu olduğu ge- rekçesiyle gensonı verecek. Olaylann başlamasıyla bir- likte Idil'e giriş ve çıkıslar yasak- landı. Yaralılar Cizre Devlet Hastanesi ile Diyarbakır Tıp Fa- kültesi hastanelerinde tedavi al- tına alındılar. Edinilen bilgilere göre önce- ki gün Idil'in Sırt köyüne bağlı Kuvak mezrasına jandarma bir- likleri tarafından operasyon dü- zenlendi. Güvenlik güçlerinin köy halkmı meydanda topladı- ğı ve yağan yağmurun altında "yat" "kalk" ve "sürün eğitimi Kuvak mezrasında meydana gelen olaylan protesto etmek-amacıyla tdil'de yürüyüş düzenlendi. Göstericiler 'Kahrolsun zulüm' diye slogan atarak yürürken, güvenlik kuvvetleri ateş açtı. 2 kişi öldü, ilk belirlemelere göre 25 kişi yaralandı. Olaylardan sonra Idil'e giriş ve çıkıslar yasaklandı. Yaralılar Cizre ve Diyarbakır devlet hastanelerinde tedavi altına alındı. yaptırdığı öne sürüldü. Yaklaşık iki saat süren yat kalk uygula- masının tanıklanndan Kasım Abay ve Ahmet Çaglar, asker- ler tarafından köy muhtarı Ah- met Asian'ın dövülmesi Uzerine köy halkının buna tepki göster- diğini ve tartışma çıktığını söy- lediler. Abay ve Çaglar şöyle ko- nuştular: "Uygubunayı engeflemek iste- yen muhtann dövülmesi üzeri- ne köylüler, askeıierin emirleri- ni uygulamak istemediler. Bu- nun üzerine askerler gelişiguzel halkın özerine ateş açtı. Yaylım ateşi nzun bir siıre devam etti. Daka sonra köyiı abluka altına •Jdıiar. Akşam iizeri kovden ay- nldılar. Beraberierinde 35 kişi- vi de gözaltma alarak goturdü- ler. Idil'deki olaylar bu nedenle Kuvak mezrasında güvenlik güçlerinin açtığı yaylım ateşi so- nucu Şemdin Aslan (35), Davut Aslan (24) ve Ömer Fanık (26) adındaki yurttaşlann yaralan- dıkları ve askerier tarafından Mardin Devlet Hastanesi'ne te- davi amacıyla götürüldükleri öne sürüldü. Gözaltma alınan 35 kişinin ise Mardin emniyetin- de sorgulandıklan bildirildi. tdil'de kanlı protesto Kuvak mezrasında yaşanan olaylan protesto amacıyla dün sabah tdil'de esnaf kepenkleri- ni açmadı. Saat 8.30 sıralannda da değişik köy ve mezralardan gelen yurttaşlarla birlikte yakla- şık iki bin kişi İdü halkıyla be- raber çarşıda toplandı. Aralann- da kadın ve çocuklann da bu- lunduğu göstericiler, Midyat yo- lu üzerindeki Idil Zırhh Birlik Taburu'na doğru toplu halde yurümeye başladılar. "Kahrol- sun zulüm" sloganı atan grubu durdurmak için taburda bulu- nan askerier tarafından ateş açıldı. Göstericiler yürümekte direnince olay yerine gelen özel tim ve diğer güvenlik güçleri panzer eşliğinde yeniden ateş aç- tı. Halkın bu ateşe taş atarak karşüık verdiği, bazı göstericile- rin belediye ve PTT binasını tah- rip ettikleri belirtildi. PTTye ait bir aracı ateşe veren göstericileT- le güvenlik guçleri arasmdaki çatışma sokak aralanna taştı. Savaş alanına dönen tdil'de ça- tışma öğle saatlerine kadar sür- du. tlk beürlemelere göre yakla- şık 25 kişi çeşıtli yerlerinden ya- ralandı, 2 kişi ise öldü. Yara- YARALILAR — Çaüşmada yaralananlar Cizre ve Diyarbakır hastanelerine kaldınldılar. (Fotograf: Vedat Yenerer) hlar tdil Sağlık Ocajb, Cizre Devlet Hastanesi ve Diyarbakır Tıp Fakültesi Hastanesi'ne kal- dınlarak tedavi altına alındılar. Yaralılardan Çetin Atlık, tskân Karayel, Mahmut Ersoy, Hasan Uras adh yaralılar Cizre Devlet Hastanesi'nde ameliyata alındı. Olaylar sırasında açılan ateş so- nucu ölenlerden birinin de AH- raet GüJeç (16) adh bir lise öğ- rencisi olduğu öğrenildi. Olay- larda bir kişinin daha öldüğü öne sürüldü. Güvenlik önlemleri Olaylann başlamasıyla birlik- te tdil ve çevresinde yoğun gü- venlik önlemleri alındı. tlçeye gi- riş ve çıkıslar yasaklanırken as- ker ve özel timin duvar dipleri- ne mevzilendikleri ve silahlan- ru ilçe merkezine doğru çevirdik- leri gözlendi. ldil'e gazeteciler bırakıhnazken yer yer silah ses- leri duyuldu. İlçe girişinde gü- venUk güçlerince durdurulan ga- zetecilerin tdil'e girmekte ısrar etmesi uzerine bir polis, "Kar- deşim içeride halen çatışma sü- riiyor. Hemen burayı terk edin. Askeri araçları bile geri çeviriyoruz" uyansmda bulun- du. Cizre Devlet Hastanesi'ne getirilen yarahlarla göriişmek is- teyenler, polisler tarafından en- gellenmek istendi. Bir polis me- murunun, yaralılann fotoğrafı- m çekmenin iyi olmayacağını hatırlatarak "Bu kadar memur arkadaş var, neden fotograf çe- kiyorsun, cekmesen iyi olur" de- mesi dikkat çektL Hastanenin önünde toplanan yarah yakınla- nndan bazılarının ağıt yaktıkla- n, polis ve askere karşı sözlü olarak tepki gösterdikleri görül- dü. ldil'de halkın polis ve asker- le catışması üzerine olaylann çevre il ve ilçelere sıçramasını önlemek amaayla Ciz>'e, Şırnak, Silopi ve Nusaybin'de de geniş güvenlik önlemleri alındı. öte yandan bir süre önce Şır- nak'ta meydana gelen olaylarla ilgili gelişmeleri izlemek amacıy- la Şırnak'a giden gazeteciler, ge- rekçe gösterilmeden geri çevril- düer. HEP Kars Milletvekili Mah- mut Alınak, tdil ilçesinde mey- dana gelen olaylann kitle katli- amı provası olduğunu ileri sür- dü. Bölgede devlet terörünün ya- şandığını ifade ederek "Bölge insanından öç ahnmak isten- mekte, kontrgerüla yönetimi kan dökmeye devam ediyor. Halkı kışkırtarak olaylan büytl- terek kitle katliamı gerçekleştir- mek istiyorlar. KONGREGECESt Özal, Aksu'nun telefonuna çıkmadı FARUK BtLDtRİCİ Cumhurbaşkanı Ttargat özal, ANAP lstanbul il kongresinin ertelenmesi sonrasında eşi Sem- ra özal'ın "auı guvenligi" ouna- yışından yakınması üzerine si- nirlenerek tçişleri Bakanı Ab- diilluıdir Akso'yu aratu. Aksu, Cumhurbaşkanı'nın görüşme is- teğini öğrenince 50 metre Ueri- deki Harbiye Orduevi'ne telefon edince de özal, "Görüşecek bfar kona yok" karşüığuu vererek te- lefona çıkmadı. Kongre Divan Başkanı Mns- Ufa Taşar'm "Kongreyi iptal ediyorum" diyerek salonu terk etmesinden sonra Semra özal ile birlikte Harbiye Orduevi'nde kalmakta olan Cumhurbaşkanı özal'ın yanına gittiler. Burada yapılan değerlendirmelerden sonra Taşar, Hilton Oteli'ne, İl- çe Seçim Kurulu yargıcının ya- nına gitti. Semra özal'ın, salonda can güvenliğinin oünamasını söyle- mesi, Turgut Özal'ın içışlerı Ba- kanı Aksu'ya sinirlenmesine ne- den oldu. özal, Semra özal'ın adayhğına karşı çıktığını söyle- diği 11 şubattaki toplantıdan bu yana ilk kez Aksu ile görüşme isteğinde bulunarak özel kalem yetknilerine bakana telefon edil- mesi taümatı verdi. Ancak da- vetUlerin salondan çıkanlma ka- ran nedeniyle kongrenin yapıl- dığı Hilton Convention Center*- dan aynlan Bakan Aksu bir sü- re bulunamadı. Daha sonra ls- tanbul Emniyet Mudurü Meh- mek A|mr aracılığıyla özal'ın görüşme isteği Hilton Oteli Ro- ofunda oturan Aksu'ya iletildi. Aksu da 50 metre ilerideki Har- biye Orduevi'ne gitmek yerine, otelde bir odaya çıkarak Cum- hurbaşkanı'na telefon etti. An- cak sekreter, özal'm "yurtdışıy- U göraştütuna" belirterek Ak- su'yu bağlamadı. Aksu, saat 24.00*6 kadar otel- de telefon bekledi. özal'dan te- lefon gelmeyince Aksu, Vilayet- ler Evi'ne gecti ve buradan da Harbiye Orduevi'ni arayarak bu- lunduğu yerin telefon numara- sını verdi. Geç saatlere kadar beklemesine karşın Özal, Aksu- yu aramadı. özal'ın Aksu'nun telefon et- tiğini öğrenince, "Göruşecek bir konu yok" diyerek konuşmak istemediğini söylediği öğrenildi. Diğer "asiler" Httsnn Dofan, MckBMt Keçedler ve Cemfl Çi- çek kongre salonunda "nöbetçi" olarak kaldüar. Bakan Aksu, Mustafa Taşar tarafından da "Semra Özal'ın kazuMbgı seçimi gaspetmek ve UHmat vererek salonu işgal etürmek" ile suçlandı. Taşar, "tcişieri Bakanı'nın talimatı divu başkanı olmanu r*|men emniyet kuvvetleri beni dinlemedikr" dedi. Aksu ise Taşar'm bu sözleri- ne, "Ben orada davetli olarak- bulunuyordum. O nedenle de güvenMk kuvvetkrine hiçbir mü- dahalede bulunnudım" yanıtı- m verdi. Mustafa Taşar da Harbiye Orduevi'nden avnldıktan sonra Yargıç Nevzat Özoguz ve Yıhnaz yanhsı milletvekili Baki Albay- rak ile Hilton Oteli'nin birinci katındaki bir odada toplantı yapü. Toplantı Sonunda kongre- nin ertelenmesi kararlaştınhrken kongrenin 28 nisanda yapüma- sı konusunda görüş birliği sağ- landı. Aynca ilçe Seçim Kuru- lu'nun kongre tarihi ve öbür ko- nularda karar vermek uzere bu- gün yeniden toplanacağı vurgu- Dünya'daki Dizüstü Bilgisayar kullanıcılannın yandan fazlası Toshiba'ya gtiveniyor In Touch with Tomorrovv TOSHIBATOttoye DstnbutAni ELEKTROMAK BÜRO UAKİNALARI SANAYİ VE TICARET A.Ş r» CaH Basmao Han No.4 Ku2 80260 ş<ş*-teıantxji Teti33 01 00.4 Hat Fax 140 73 09 Teleı 27362 bn*n I landı. Taşar, toplantı sonrasında ga- zetecüere, "Cumharbaşkmnı'aa, Başbakan'a w diğer yöneticüe- re küfürier edildi" derken, Yıl- maz yanhsı Nejat Ergin adh bir delege, "Hayır baluuum" diye itiraz etti. Bunun üzerine Taşar- ın yanında bulunan milletvekil- leri Üker luncay, Ahmet Kara- evH ve öbur partUiler Ergin'i tar- taklayarak otelden dışan çıkar- dılar. Bu sırada lobiye gelen Baki Albayrak da kimseye küfür edil- mediğini savunarak "Demago- ji y«pıyoriar" dedi. Lobide se- çim kurulunun karannı bekle- yen lalat Yümaz da basının sa- londan çıkarümak istenmesini "1946 döDemine geri dönmek" diye değerlendirdi. Yıhnaz, "Bu koogrenin ertetenmesi kimsenin yaranna değU" dedi. Semra özal'ı destekleyenler- den Üskudar İlçe Başkanı Tank Pişkin de saat 01.00 sıralannda otelden aynhrken gazetecilere, "KoBgre iptal edflmeseydi, bi- zİK ddege arkadaşlar Semra Hanım'ın listesinden bazı isim- teri cıkaracaldanfa" dedi Pişkin, listenin yarattığı bu- zursuzluğun Semra özal'm se- çümesbi önlemeyeceğini öne sürdü. Kongre için tstanbul'a gelen burokratlar ve 100 dolayındaki milletveküinden bir bölümü THY'nin kendileri için hazırla- dığı bir uçakla gece 01.00 sıra- lannda Ankara'ya dönduler. Semra özal da Cumhurbaşkanı özal ile birlikte Harbiye Ordu- evi'nde kaldı. Taşar, neredeyse boşalan The Marmara Oteli'ne saat 01.30 sı- ralannda geldi. Taşar'ın isteği üzerine otelin restoranı açılarak yemek hazırlandı. Tasar, millet- vekilleri Ahmet Karaevli, tlker îbncay, Mehmet Akarca ve ANAP Ankara İl Başkanı Meh- met Demirel'in de katıldığı ye- mek sırasında "Baki Albayrak için Camhorbaşkanı'na haka- retten tatanak tutturahm" dedi. Bazı gazetecilerin de katıldığı yemekte Taşar, divan başkanh- ğı seçiminde 30 fazla oy kulla- nıhnasından da Talat Yıhnaz ta- rafıru sonımlu tuttu. Taşar, san- dıktan "Rasgele seçilerek sayıl- tnayan 30 zarfın 26'sımn kendi- sine, 4'nnun de Hayrettin EJ- mas'a verildigiııi" öne sürdü. POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİMKAYA SHP'li Belediyeler Çanak Yanşında... SHP'de Magic Box tartışması sûrüyor, ama sosyal de- mokrat kimi belediyeler çanak anten yarışındalar. Kimi sos- yal demokrat belediyeler Magic Box'la işbirliği yapıp yöre halkına uydu 'korsan yayını' izletmek için kıyasıya bir sa- vaşım içindeler. SHP lideri Erdal İnftnü, Magic Box'ı 'korsan televizyon' olarak nitelendiriyor. İnönü'nün bu tavn öteden ben hiç de- ğişmedi. Deniz Baykal da daha önceleri aynı şeyleri söytü- yordu, ama belki şu günlerde karar değiştirmişolabilir, bil- miyoruz. SHP Genel Sekreter Yardımcısı Yiğit Gülöksüz, bu ko- nuya ilginç bir yaklasım getiriyor. Gülöksüz, SHP'li beledi- yelerin halkın istemlerini yerine getirdiklerini belirtiyor. Yiğit Gütöksüz'ün yakiaşımı şöyte: — Biz Magic Box'ın yayınına korsan yayın diyoruz. So- runu 'Bizim beledıyelerimız bu korsan yayının yapılmasına yardımcı olmasınlar' demekle çözmemize olanak yok. Ola- yi yasal platforma çekip, teknolojiye uygun yenı düzenle- me getırerek kalıçı bir sonuç almamız gerekir... Acaba Ankara, İstanbul ve Izmir beledıyeleri bu olaya na- sıl.bakryor? İstanbul Anakent Belediye Başkanı Nurettin Sozen, Ma- gic Box'ın yayınlanna sıcak bakmıyor. Bu özel televizyonu, SHP lideri Inönü gibi 'korsan yayın' olarak nitelendiriyor So- zen. ^ ^ ^ ^ ^ _ ^ _ ^ ^ ™ ^ ^ _ ^ _ _ _ İnönü, Magic Box'ı tanımayı, programına çıkmayı hiçbir zaman kabul etmeyecek. Onlar da haberlerde, açıkoiurumlarda SHP'deki muhalefet kanadına destek çıkacak. Tıpkı Semra Hanım'ın il başkanlığma adaylığını koyduğu günkü gibi... Şöyle diyor: — Magic Box ya- sadışı bir televizyon. Yaygınlaştırılmasını da yanlış buluyo- rum. Magic Box yetkili- leri, lstanbul Ana- kent Belediyesı'ne başvurdular çanak anten kurmak için ancak 'hayır1 , yanıtı aldılar. Oysa şu an- da İstanbul'da Kadı- köy yakası, Bakır- köy, Sarıyer'de otu- ranlar Magic Box'ı rahatlıkla izliyorlar. Ankara Anakent Belediye Başkanı Murat Karayalçın, tüm uydu yayınları ıçın çanak anten kurulmasmdan yana. Ken- di olanaklarıyla çözümleyecekler halkın uydu yaymlarını iz- leme istemlerini... Izmir Anakent Belediyesı, İstanbul ve Ankara'dan daha farklı yaklaştı Magic Box'a. Yaklaşık 1.5 mılyar liralık bir har- cama yapan Magic Box, Anakent Beledıyesi ile işbirliği ya- pıp Buca Evka ve BaJçova Atatepe'ye 1000 watt gücünde yansıtıcı sistem kurdu. İzmir'de oturanların yüzde 80'i Ma- gic Box'ı izliyor. Çok sayıda SHP'li belediye -il, ilçe, kasaba- Magic Box yaymlarını izletme yanşı içinde. İleride, yani olası bir erken seçimde Magic Box'ın kendilerıne ne denli eleştiri getire- ceğini, ANAP'ın TRT'den sonra ikinci vurucu gûcü olduğunu bile bile, 'halk istiyor'gerekçesiyle bu ise soyunuyor SHP'li belediye başkanları... Magic Box yörıetıcileri bu işten pek hosnut. Çünkü, rek- lam pastasındakı dilim her geçen gün büyüyor SHP'li be- lediyeler nedeniyle. Onlar da 1.5-2 milyarlık yatınmlan 'se- ve seve' göze alıyor. Böylece halkın istemleri yerine geli- yor. Magic Box, Körfez savaşı sırasında CNN'e bağlandı. Bir- den ilgi odağı oldu. Daha sonraları bu yanşı yeniden TRT kazandı. Kısa süre sonra Magic Box modası geçecek. Ama halkımız canı sıkıldığında Magic Box kanaUna ba- sacak... İnönü, Magic Box'ı tanımayı, programına çıkmayı hiçbir zaman kabul etmeyecek. Onlar da haberlerde, açıkoturum- larda SHP'deki muhalefet kanadına destek çıkacak. Tıpkı Semra Hanım'ın il başkanlığma adaylığını koyduğu günkü gibi... Yarın bir erken seçim olduğunda SHP'li yerel yönetimle- re fatura çıkarılacak. Diyelim kı, üç büyük kentin belediye başkanının aleyhıne propaganda yapılacak. Elbet, bunun adı "program" olacak. Bu kez iş işten geçecek... SHP'li kimi belediye başkanları gelecegi görüyorlar mı dersiniz? Bız hiç sanmıyoruz... ANADOL'DAN YANTT Programın büyük bölümünü Çelenk yazdı YALÇIN ÇAKIR SBP Genel Başkan Yardım- cısı Kemal Aaadol, partinin ku- ruluş çahşmalarına bir süre ka- tüan, ancak son aşamada çeki- len Halit Çelenk'in eleştirileri- ni yanıtladı. SBP'nin emperya- lizmden "utangac" bir şekilde söz etmediğini beürten AnadoL, 12 Eylul'e karşı tavırlannın da gayet açık ve net olduğunu söy- ledi. Anadol, parti prograrrunuı bir bölümunün Çelenk tarafın- dan kalerae ahndığına dikkat çekerek sosyalizm tartışmasına da "SBP, devlet sosyalizmine karşı olduğu gibi kapitaiizme de hiçbir tereddüte yer bırak- mayacak biçimde karşıdır" de- di. Anadol'un sorulanmıza ya- nıtlan şöyle: — Programınıza yönelik emperyalizme yeterli yer veril- mediği savını nasıl karşüıyorsu- nuz? ANADOL — SBP progra- mında emperyaüzmden "utan- gaç" bir biçimde söz edildiği sa- vını haksızhk olarak niteliyo- rum. Programımızın 6. sayfa- sında bu konu, "Emperyanzm, az getişmiş ülkelerin bağımlılı- gı ve somüriılmesi, militarist güclerin faaliyetleri alanında da göriildügü gibi insanhk için ciddi bir tehlike olmayı surdü- riiyor. Bu bağlamda 3. Dtanya eşitsizlik, bağımlüık ve somunı ilişkilerinin uluslararası odağı olmaya devam edecektir" diye anlatıhyor. Emperyalizmin ve emperyaUzmle ilgili olarak Turkiye'nin konumunun prog- ramda az yer aldığı savı da ay- nı şekilde SBP'ye hiç hak etme- diği haksız bir eleştiridir. — 12 Eylul'e bakışınız da eleştiriliyor... ANADOL — Gene progra- mın 8. sayfasının okunulması- nı önereceğim. Çunkü burada çok açık ve net bir şekilde bu konuya yer verihyor. SBP'nin 12 Eylul'e karşı tavn nettir, açıktır. Ve bu konuda Türkiye^ deki tüm demokrasi güçlerinin mutabakatını yansıtmaktadır. Partimiz geçmiş politik buna- lımlann, acılı dönemlerin, as- keri müdahalelerin yol açtığı tahribatın giderilmesi, uygar bir ortamın yaratılabUmesi, 12 Ey- lul'ün butun sonuçlanyla tasfi- ye edilebihnesi, özgür düşünce- ye ket vuran, yaratıcıhğı fren- İeyen tabulann yıkılabihnesi, demokratik rejimin bütün top- lumu kapsayan geniş bir taba- na sahip olabilmesi için prog- ramımızda bu konu, "Cnmhu- riyet tarihindeki bütün olaga- nüstıi yargdamalann soouçlan- nı ortadan kaldıracak, bütün politik tutuklulan özgıiriüge kavuşturacak aynmsu bir genel affı, kapatılmış butun siyasi partiler üzerindeki yasagın kal- dınlmasını, Ceza Yasası'ndaki 141, 142 ve 163. maddekrin kaldınlmasını, Kürtlerin variı- ğının ve kimliğinin resmen ta- nınmasını, kendi sözlerini söy- leyebilmeierini, cumhuriyete te- mel olacak çoğulcu, demokra- tik, yeni bir toplum sözlesme- sinin ifadesi olarak yeni bir anayasayı, yeni bir seçim ve partiler yasasını zorunlu gormektedir" şekUnde ifade ediliyor. — Kürt sonınu konnsunda neler söyleyeceksiniz? ANADOL — SBP Türkiye?- deki mevcut partiler arasında ilk kez Kürt sorununa bağım- sız bir bölüm ayıran ve bu ko- nuda çok ciddi şeyler söyleyen ve sorunun Türkiye'de tartışıl- masma ışık tutan, Kürtlerin kendi kimlikleriyle ve özgürce örgütlenerek bu tartişmalara katılmalannı isteyen partidir. Hiçbir partinin programmda Kürt sonınu ve böyle bir bölüm yoktur. Sayın Halit Çelenk'in partimiz programındaki "Kürt sonınu" ile ilgili bölümü be- nimsemesi ve beğenmesini de kıvancla karşıhyoruz. StRECEK
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear