Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
CUMHURİYET/4 HABERLER 6 ŞUBAT 1991
Mesut \ilmaz
Rize'de
• RİZE (Cumhuriyet) —
ANAP genel başkan
adaylanndan eski Dışişleri
Bakanı Mesut Yılmaz,
kalabalık bir milletvekili
grubu eşliğinde, partisinin
Rize ve Trabzon il
kongrelerine katılacak.
Cuma günü özel bir uçakla
Ankara'dan Trabzon'a
gidecek olan Mesut
Yılmaz'ın, 9 şubat
cumartesı gunü Rize, 10
şubat pazar günu de
Trabzon il kongrelerini
izleyeceği belirtildi. Bu
arada Trabzon ve Rize
ANAP örgütlerinin Mesut
Yılmaz'ı karşılamak için
görkemli hazırüklar yaptığı
öğrenildi.
'Banş treni'
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) — Ankara'daki 21
demokratik kitle orgütünün
oluşturduğu "Savaşa Hayır
Platfonnu", Incirlik
Üssü'nün kullanımına son
verilmesi ve Adana'da
savaşın etkilerini izlemek
için 9 şubat cumartesı
Ankara'dan Adana'ya
"barış treni" kaldıracak.
Platform temsilcileri aynca
Ankara'da "savasa hayır
mitingi" düzenlemek için
bugün valiliğe
başvuracaklar. Platformu
oluşturan meslek
kuruluşları ve dernekler
tarafından dün yapılan
basın toplantısında, "Bu
savaş bizim savaşımız
değü" denüerek halk,
Türkiye'nin savasa
sürüklenmesine karşı
olmaya çağnldı.
Roth'un
ziyarederi
• ANKARA (Cumhuriyet
Börosu) — Avrupa
Parlamentosu'nun "yeşil"
üyelerinden Almanyalı
politikacı Claudia Roth,
Cumhurbaşkanı Turgut
özal'ın inisiyatifiyle Kürt
konusunun gündeme
getirilmesinin sevindirici
olduğunu belirterek
"Kürdistan sorunu,
yapılacak bir Ortadoğu
konferansında mutlaka ele
ahnmalı" dedi. Öğleden
sonra SHP lideri Tnönü'yü
ziyaretinde, savaşın
insanlara ve çevreye büyük
zararlar verdiğini söyleyen
Roth, Alman kamuoyunun
savasa karşı olduğunu
ancak bunun "Saddamcüık
oimadığını" söyledi.
2 dergiye
toplatma
• ISTANBUL (AA) —
\ylık "Mücadele" ve
"Odak" dergileri, yayın
yoluyla bölucülük ve
komünizm propagandası
yaptıklan gerekçesiyle
IDGM tarafından
toplatıldı. Odak dergisinin,
şubat ayı sayısında yer alan
"Hulusi Sayın'ın
öldürülmesi" başlıkh yazıda
komünizm propagandası,
Mücadele dergisinin ise
Genel Maden-İş Sendikası
Genel Başkanı Şemsi
Denizer ile yapılan
röportajda bölucülük
yapıldığı iddiasıyla
toplatıldığı bildirildi.
Aşık, başkan
• ANKARA (AA) —
TBMM Jnsan Hakları
Inceleme Komisyonu üyeleri
dün görev bölümü yaptılar.
Komisyon başkanlığına
Trabzon Milletvekili Eyüp
Aşık seçildi. Komisyon
Başkan Yardımcıhklanna
ANAP Gaziantep
Milletvekili Mehraet
Akdemir ile SHP Tunceli
Milletvekil Orhan Veli
Yıldırım seçildiler.
Komisyon sözcülüğüne
DYP Kahramanmaraş
Milletveküi AtiUa
imamoğlu getirilirken
ANAP Aydm Milletvekili
Mehmet YüzügüleT kâtip
üye oldu.
Muhalefet 'Kürtçeye sınırlı serbestlik' getiren yasa tasarısını eleştirdi
'Hiçbir değişiklik yok'tnönü Bu yasa ve
halkın üzerindeki
manevi baskı
kalkmalıdır.
Demirel Türkiye'de
Kürtçe konuşan
vatandaşlar da birinci
sınıf vatandaştır.
Işıklar Herhangi bir
yenilik ve iyileştirme söz
konusu değil.
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) — Kürtçeye sınırlı serbes-
ti getiren ve 2932 sayılı yasanın
yurürlükten kaldırılmasıru ön-
gören tasan, "hak ve özgürlük-
ler açısından yeni bir şey getir-
medigi, var olan durumu koru-
dugu" gerekçesiyle muhalefet
tarafından eleştirildi. SHP Ge-
nel Başkanı Erdal İnönö,
ANAP'ın yasağın kaldınlması
konusunda "çok geç kaldıgıoı"
soyledi. DYP Genel Başkanı Sü-
leyman Demirel, 2932 sayılı ya-
sanın "lüzumsuz" olduğunu be-
lirterek "Bunu kaidırtacaktınız,
bugiioe kadar niye durdunuz"
diye sordu. HEP Genel Başka-
nı Fehmi Işıklar da tasan için
"Dag, fare dogurdu" dcğerlen-
dirmesini yaptı.
SHP Genel Başkanı tnönü,
hukümetin 2932 sayılı yasayı
kaldırmakta çok geç kaldığmı,
ama bunun olumlu bir gelişme
olduğunu söyledi. Partisinin
TBMM grubunda konuşan tnö-
nü, bu konuda kendilerinin da-
ha önce girişimde bulunduğunu
da hatırlatarak "Bize o zaman
geregi olmayan, tamamıyla saç-
rna suçlanudar yöoelttiter. Bun-
lan bugün oalara habriaüyonıın
ki )inn Medis'e gddigiıde bi-
ze suçtama yöndtirlene vicdan-
lan sızlasın. Bu yasa ve halkın
üzerindeki manevi baskı kalk-
malıdır'
1
dedi.
DYP Genel Başkanı Demirel,
hükümeti 2932 sayılı yasayı kal-
dırma konusunda geç kalmak-
la suçladı. Türkiye'de "Kürt
azmkk" tabirinin kullanılrnasın-
dan uzüntü duyacagını dile ge-
tiren Demirel şöyle konuştu:
BİÜM ADAMLARITASIAĞIDEĞERLENDİRDİ
'Dilin yasası olmaz'ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) —
Kürtçenin sınırlı olarak serbest bırakılmasını
içeren 'Türkçenin resmi dfl olarak
kullanılması' hakkındakı kanun tasarısı
bilim adamlannca 'eksik' bulundu.
Dilbilimciler ve yazarlar anadil kullanımının
bir bütün olduğunu belirterek tasarımn
genişletilmesi gerektiğini belirttiler.
Konuyla ilgili değerlendirmelerini aldığımız
dilbüimci ve yazarların görüşleri şöyle:
Emin Ozdemir (Ankara Üniversitesi Basın
Yayın Yüksekokulu öğretim üyesi): Bir dilin
dört boyutu vardır. Konuşma, yazma,
dinleme ve okuma. Kişi bu kanallan bütün
olarak kullanarak iletişim kurar. Nitekim,
dilbilim, dilin okuma ve dinleme boyutlarını
alıcı dilsel etkinlikler, konuşma ve yazma
boyutlarını verici dilsel etkinlikler diye
adlandınr. Anadili öğretiminde de bu 4
boyut birbiriyle iüşkisi ve bütünlüğü için de
alınır. Bu bağlamda, anadili kullarumında
bu dört boyutun bulunması gerekir.
Prof. Dr. Şerafettin Turan (Dil Derneği
Genel Başkanı): Benim kişisel göruşüm
Kürtçeyi Türkçenin bir lehçesi gibi
göstermenin bUimsel bir dayanağı yoktur.
AtatUrk dil devrimıne gittiği haJde dili
öngören bir yasa getirmemiştir. Dil
yasalarla yönetilemez, yönlendirilemez ve
engellenemez. Dilde yasaklama 82
Anayasası'mn getirdiği bir olaydır. Askeri
rejimin bir siyasi takdiridir. Onun için
askeri yönetimin getirdiği bu yasağın, ne
bilimle ne Atatürkçülükle hiçbir alakası
yok. O takdir kalktıktan sonra Türkiye,
1923'ten 1980'lere nasıl geldiyse, yine sürer.
Ama Kürtçülükün ayn bir ideolojik ve
siyasi yönü var. Dernek olarak görüş
bildirmiyoruz. Ama kişisel görüşıîm şu:
Atatürk dil ve dil devrimi için ne zorlayıcı
bir yasa getirmiş ne de şu konuşulacak diye
bir yasa önermiş. Her devletin bir resmi dili
vardır. Kuşkusuz Türkiye'de resmi dilin
Türkçe olması doğaldır."
Prof. Dr. Mustafa Canpolat (DTCF
Türkoloji Bölümü öğretim üyesi):
Türkiye'de kullanılan 20 kadar dil var.
Elbette bu dillerde yayınlar kasetler
olabilecek demektir. Bu, Türkçenin resmi
dil olarak kullanılmasına enget değıldir. Şu
anki durumdan değişik bir ortam olacağı
kanısmda değilım. Bu yasa taslagının tüm
sorunları çözeceğini sanmıyorum. Bırtakım
sorunlar ortaya çıkabilecektir. Bu yasaya
göre, bu dillerden herhangi birinde bir
gazete çıkanlması mümkün değil.
"Türkiye'de 26 etnik gruptan
gden IIWII1T vardır. Kendilerini
TC vatandası saydıkları sürece
bo devletin fertleridir. Türkiye^
de Kürtçe konuşan >atandaşlar
da birinci sınıf vatandaşlardır.
Türkiye'de bir Kiırt azınhğı söz
konusu değildir."
Muhalefet milletvekillerinin
tasarıya ilişkin görüşleri şöyle:
"Dag fare dogurdu"
Fehmi Işıklar (HEP Genel
Başkanı): "Dag fare doğurmuş-
tur. 2932'ye ragmen yaşanan
gerçekkrden çok daha geri bir
•dırndır. Yaşam bu yasaklan da
asacaktır. Öacelikle Kürtçe, ma-
halli dil veya lebçe statüsünde
sayıiamaz. Bu yaklaşun bilim dı-
şıdır ve bugüne kadar surdürii-
len inkârcı anlayışın bir devamı-
dır. Daha birinci nuddede befir-
tilen 'milli güvenliğin ve kamu
düzeninin korunması' sözcükle-
ri bugüne kadar döneme ve ki-
şilere göre çok farklı yonımlan-
mış ve bukukun temel ilkeleri-
ne göre suç sayılmayacak eytem-
ler, suç sayılabilmiştir. Keyfilik
ve mugiaklık daha birinci mad-
deden başlatıtmtştır.
Tasanda herhangi bir yenilik
ve iyileştirme söz konusu degil-
dir. Bugüne kadarresmiideolo-
jinin gereği olarak inkârcı, asi-
milasyoncu, çagdışı anlayıs ve
uygulamalar devam ettirilmek
istenmektedir. Tasan, cevher dö-
kümünden başka hiçbir anlam
tasımamaktadır."
Kemal Anadol (SBP Genel
Başkan Yardımcısı): "Kürt dUi
üzermde konan yasak Türkiye'yi
demokratik bir ülke olma duru-
mundan çıkanyor. Dünyadaki
gelişmeler dil, din, inanma ve-
ya inanmama özgürlüklerini her
türlu yasağın üstüne çıkarmıştır.
Bu tür sorunlann tek çözümü
ise demokrasidir. En yakın ve
somut örnek Bulgaristan'dır.
Jivkov'un baskıcı ve asimilas-
yoncu politikası Bnlgaristan'a
dünya ölçüsunde çok büyük za-
rar vermiş, daha sonra Bulgaris-
tan'a çoğulcu demokrasi gelin-
ce, oradaki Türk sorunu çözüm-
leomiştir. Bugün Butgaristan'da
Türkçe tamamen serbesttir.
Türklerin çogunlukta olduğu
Demokratik Hak ve Özgüriük-
ler Partisi 200 bini Türkçe, 50 bi-
ni Bulgarca 250 bin lirajlı gaze-
te çıkarmaktadır. Bulgaristan-
daki Türklerin durumunu dün-
yaya kötü örnek diye tanıtan
Türkiye'nin kendi ülkesindeki
Kürtlerin kiuıliklerini, dilini ve
insan haklannı çifte standart bir
uygulamayla gözardı etmesi
Türkiye'deki demokrasiyi tartı-
şılır hale getinnektedir."
Kimliğe katkı degü
Cumhur Keskin (SHP Hak-
kâri Milletvekili, PM üyesi):
"2932 sayüı yasanın yürürlük-
len kalduılmasından sonra yapı-
lan bu düzenlemeyle Kürtçe yi-
ne bir eğitim dili değildir. Top-
lantı ve gösterikrde yine bir an-
laum aracı değildir. Yasa tasa-
nsının getirecegi uygulama,
Kürtlerin kültürej kimliğine bir
katkı getinniyor."
Mahmut Alınak (HEP Kars
Milletvekili): "Kürtçeyi serbest
bırakacagını söyleyen Özal yö-
netimi, Kürt halkı, uluslararası
demokratik kamuoyu ve AGİK
ülkeleri huzurunda bir defa da-
ha komik duruma düştü. Çün-
kü Kürtçe üzerindeki yasaklar
agır para cezalan ve hapis ceza-
lan Ue devam ediyor."
Uygulamayı yansıtiyor
Mehmet Ali Eren (HEP ts-
tanbul MUletvekiU): "Kürtçe ko-
nuşma yasagının kaldınlmasuu
öngören hükümet tasansı, fiilen
uygulanamaz durumda olan
2932 sayılı yasaya yaptınmlar
bakımından işlerlik kazandır-
mak amacını taşımaktadır. Ta-
sannın 2932den tek farklı yanı,
uygulamayı yansıtmasıdır. Tasa-
nnın Ortadoğu'daki son geliş-
melerden sonra aielacele Mec-
lis'e sunulması anlamlıdır. Tasa-
n Kürtçeyi mahalli bir dil, leh-
ce duzeyinde degerlendirmekte
aslında bugüne kadar bu konu-
da ileri sünılen resmi tezlere uy-
gun düşmektedir. Sadece anadil
konuşma serbestisi tanımak,
Kürt kültürel kimliğipin tanım-
lanması anlamına gelmemekte-
dir. Bu tasan ile Kürt halkını
kandıracaklannı, Kürt toplum-
sal muhalefetini etkisiz hale ge-
lirebileceklerini sananlar yanıl-
gı icindedirier. "
tnönü, Cindoruk ve Özdemir "Laiklik-Demokrasi-Barış" oturumunda konuştular
'Bugün siyaset dinselleştfSHP Genel Başkanı
tnönü, "Teokratik düzen
özlemlerine herkes karşı
çıkmahdır" diye görüş
belirtirken DYP Genel
Başkan Yardımcısı
Cindoruk, Paris
Antlaşması'nı imzalayan
ülkemizde 163. madde
benzeri yasakların
bulunamayacağını söyledi.
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) — Laiklik ilkesinin anaya-
sada yer alışının 54. yılı üniver-
site ve demokratik kitle örgüt-
lerinin düzenlediği toplantılarla
kutlandı. Çağdaş Yaşamı Des-
tekJeme Derneği'nin laiklik - de-
mokrasi - barış konulu oturu-
munda konuşan SHP Genel
Başkanı Erdal tnönü teokratik
düzen özlemlerine herkesin kar-
şı çıkmasını istedi. DYP Genel
Başkan Yardımcısı Hüsamettin
Cindoruk ise Paris Şartı'nı im-
zalayan bir ülkede düşünce ve
inanç özgürlüklerine getirilen
yasakların bulunamayacağını
vurguladı. Devlet Bakanı tbra-
him Özdemir de din ve vicdan
hürriyeti tanıyan Fatih'in Abra-
ham Lincoln'den daha demok-
rat olduğunu söyledi.
Dernek Başkanı Dr. Demet
Işık yaptığı acış konuşmasuıda,
bugün cumhuriyetin hiçbir dö-
neminde olmadığı kadar siyase-
tin dinselleştiğini, teokratik dü-
zen özlemcilerinin iktidann da
desteğiyle urmanışa geçtiğini,
devlette kadrolaştığını, güvenlik
ve yargı güçleri üzerinde etkin
olmaya başladığını belirtti.
tnönü, demokrasi ve laikliği
birlikte yürüten tek Islam ülke-
sinin Türkiye olduğunu, ancak
bazı kesimlerin dini kullanarak
politika yaptıklarını, komşu ba-
zı ülkelerin petrol zenginliğini
kullanarak kendi dini rejimleri-
ni Türkiye'ye ihraç etmek iste-
diklerini vurguladı. tnönü ko-
nuşmasını şöyle sürdürdü:
"Demokrasi ve laiklik beraber
yüriiyebüir. Bunu başarmak biz-
lere düşüyor. Çağdaş, demokrat
ve tslam olarak yaşayabiliriz.
Basit yasaklar ve korkutmalar-
la hiçbir yere vanlamaz. Bu ne-
denle 163. maddenin kaldınl-
masını istiyonız. Yasaklar koy-
mayacağız, ama yanlışlann da
tnönü, Ertuğrul Günay, tbrahim Özdemir, Hüsamettin Cindoruk- Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği'nin oturumunda.
yanlış olduğunu soyleyecegiz."
Cindoruk da laikliğın bir dev-
let kuralı olduğunu, köktenci
dinci akımlann demokrasi için-
de bile olsa bu kuralla uyusama-
yacaklannı, ancak laikliği savu-
nurken samimi, dindar vatan-
daşlann mançlarına saygı göste-
rilmesi gerektiğini belirterek, te-
okratik akımlarla demokratik
kurallar içinde mücadele veril-
mesi gerektiğini söyledi.
Özdemir de partisi adına yap-
tığı konuşmada, halkırruzın yüz-
de ^ m ı n Müslüman olmasına
karşın teokratik düzen isteyen-
lerin çok azınlıkta olduklarını,
iktidar partisi olarak ANAP'ın
böyle bir yapılaşmaya yardımcı
olduğu şeklindeki suçlamalann
gerçekle ilgisi bulunmadığıru be-
lirtti.
Prof. Mustafa Altıntaş'ın yö-
nettiği otunımun öğleden son-
raki bölümünde ise gazeteci Ok-
tay Ekşi, UIBÇ Gürkan, gazete-
miz yazan Uğur Mumcu, Altan
Oymen ve Variık Özmenek ko-
nuşarak laiklik - demokrasi ve
banş konusundaki görüşlerini
behrttiler.
Mumcu konuşmasında,
"Türkiye nasıl oldu da laik bir
Atatürkçü devletten Nakşiben-
di devletine kaydı" dedi.
Mumcu, ANAP hükümetinin
kurulmasından birkaç gün son-
ra daha güvenoyu bile almadan
Albaraka Türk ve Faisal Finans
adlı şirketlerin oluşturulduğunu
söyledi. Mumcu, tslam Kalkın-
ma Bankası'nın vergi muafıye-
tinden yararlanmasını eleştire-
rek, "Bu kapitülasyonlar
neden" diye konuştu.
Türk Kadınlar Birliği'nin dü-
zenlediği "Türk Devriminin Te-
meü Laiklik" konulu panele Ça-
lışma ve Sosyal Güvenlik Baka-
nı tmren Ayknt, Milli Eğitim
Bakanı Avni Akyol konuk ko-
nuşmaa olarak katıldılar. Ana-
yasa Mahkemesi Başkanvekili
Yekta Güngör Özden'in yönet-
tiği panelde DTCF öğretim üyesi
ve Dil Derneği Başkanı Prof. Şe-
rafettin Turan, Marmara Üni-
versitesi Ilahiyat Fakültesi öğre-
tim üyesi Yaşar Nuri Öztürk ve
ODTU öğretim üyesi ve Ata-
türkçü Düşünce Derneği Genel
Sekreteri Gürbüz Tüfekçi ko-
nuşmacı olarak katıldılar.
Özden, otunımun açılışında
yaptığı konuşmada, laiklik ilke-
sinden ödün verilemeyeceğini
belirterek, "Kim laiklik Ukesi
konusunda kuşkuya düşüriicü
bir şey söylerse inanmayın. Çün-
kü ister yasalarla degisiklikler
yapılsın. ister laiklik Ukesinden
ödün verecek şekilde anayasada
degisiklikler yapılsın, bunda ba-
şanlı olunamayacaktır" dedi.
Imren Aykut ise laiklik kar-
şıtlanna karşı verilmesi gereken
mücadelenin dün olduğu gibi
bugün de, yann da devam ede-
ceğini kaydederek, "Laiklik düş-
manlannı iyi tanımalı, giderek
gelişen özgür ve çağdaş Türki-
ye'yi onlann karanlık emellerin-
den konımahyız. Özellikle bn
mihraklartn gençlerimizin taze
beyinlerine girmesine imkân ve
fırsat vennemeliyiz" dedi.
Akyol da dini yobazlığa alet
etmenin tslamiyet'e ihanet oldu-
ğunu belirterek, "Aynmcı biz-
den değildir diyen bir dinin
mensubuyuz. tslam dini akıl di-
nidir. İslamı kendi emellerine ve
ihtiraslanna, softalık ve yobaz-
lığa aracı yaparak sırurlandır-
mak isteyenler var" dedi.
POLİTİKA GÜNLÜĞÜ
HİKMET ÇETİNKAYA
SHP Tabanı Son
Gelişmeleri Izliyor...
SHP ve onun lideri Erdal İnönü'ye karşı bu hınç, öfke niye?
Kimi çevreler neredeyse işsizliği, pahalılığı, enflasyonu,
peşi sıra gelen zamları, Saddam'ın Kuveyt'i işgalinj, Körfez
savaşının faturasnı SHP'ye ve onun Genel Başkanı İnönü'ye
çıkaracak. Eski SHP Genel Sekreteri Deniz Baykal'ın, de-
lega seçimleri öncesi mesajından yola çıkanlar "İşte SHP
parçalanıyor" diyerek, zil takıp oynayacaklar.
Oysa Türkiye'nin gündeminde SHP'nin Körfez savaşına
ilişkin izlediği barışçıl politikasını eleştirmekten öte daha
önemli konular var. Kimse bu gerçeği görmek istemiyor, gös-
terilmek istenince de gözJerini kapıyor.
Grevler, Bakanlar Kurulu kararıyla 60 gün ertelendi. Zon-
guldak'ta 45 bin taşkömürü işçisinin geleceği bir çırpıda unu-
tuldu. Ama kimse çıkıp bu konuda konuşrnuyor. Ulusal
güvenlik adı altında yapılan anti-demokratik uygulamalara
kimse bir şey söylemiyor.
Deniz Baykal, SHP'de çok erken başlattığı iç hesaplaş-
madan gelecek için nasıi umut taşıyorsa, ANAP da sosyal
demokratların bölünüp parçalanmasına o denli sıcak bakı-
yor. Kimi ANAP milletvekilleri çok kızdıklan Baykal'a şimdi
alkış tutuyor.
SHP Meclis Grubu'nda dün İnönü, kısa ama öz bir ko-
nuşma yaptı. Viyana'da toplanan Sosyalist Enternasyonal-
de SHP'nin Körfez savaşına ilişkin politikasının destek
gördüğünü anlattı. Grup toplantısında Deniz Baykal da var-
dı. Önceden belirlenen gündemde Baykal'ın konuşmayacağı
görüldü. Gündem bittiğinde ise PM üyesi İsmail Cem söz
istedi. Ancak, Hasan Fehmi Güneş gündem kapandığı için
Cem'e söz vermedi. ^ " • ^ " " " ~ ~ * ~ ^ ^ ~
SHP Meciis Gru- Baykalcı ekipten olup
bunda niçin, neden J . konHi çor/m
konuşmadı Deniz o a
Kenai SGÇim
Baykai? çevresınde sıfırı
Biz bu soruyu bir tÜketmİŞ 0İ3P kİmİ
SHP üst düzey yöne- H l t k İ l l İ
ticisine sorduk ve şu
yanıtı aldık: Şş
- Deniz Bey,gaze- gizlemek 'taban elden
telere, dergilere konu- «/
vy/wOr
' hoı/ooın/
şuyor, partinin yetkili y'O/yor navaşini
organiannda ise su- yaratmamak ıçın şu
suyor... . yönteme
SHP Parti Meclisi- h a s v u r u v Q r l a r
nin Körfez pcJitikasına DaşyUJUyOTmr.
ilişkin aldığı kararı bir — InODU İle DU
kez daha Meclis gru- yÜrÜmOZ...
bunda okudu Inönü. /-V/oo hlinun tft
Üder V6
g P
/7e/77 O6 ÜlŞta
eklenİVOr
SHP'nin Körfez buna- /
l.m.başlad.ğ.ndanbe- OİUVOr. Üder foo
ri iziediği tutumun, ShfP yönetiminin
kişisel bir yönü olma- fa
dığını, partinin yetkili
organlarında tartışılıp
pekiştirikjigini belirten
Inönü şöyle dedi:
— Bizim politikalanmız günlük değil, ülkenin geleceğine
yönelik tutarlı politikalardır. Türkiye'de bugün bazı yetkilile-
rin savaş çığırtkanlığı yapmalarına karşın, Türkiye'nin sava-
sa girmemesinde partimizin izlediği poiitikanın büyük katkısı
vardır.
Eski SHP Genel Sekreteri Deniz Baykal'ın partisinin yet-
kili organlarmda konuşmaması kendi tabanında eleştiritere
- neden oluyor. Son kurultayda Baykalla birlikte hareket eden
bir milletvekili şöyle diyor:
— Deniz Bey, deneyimli bir poliiikacıdır. Ancak son çıkışı
ANAP'ın işine yaramıştır. Sayın Baykal, bizi de kendi taba-
nımızda güçlüğe itmiştir. Hele bir milletvekili arkadaşımızın
tavrı, kendi seçim bolgesinde eleştirilere yol açmıştır. Böyle
konuşmalar bizi örgütte çıkmaza sokuyor. İnönü'ye ve onun
ekibine 'kızarak politika yapmak, bize yarar değil, zarar
sağlıyor...
Baykalcı ekipten olup da kendi seçim çevresinde srfın tü-
ketmiş olan kimi milletvekilleri şaşkınlıklarını gizlemek, 'ta-
ban elden gidiyor' havasını yaratmamak için şu yönteme
başvuruyortar:
— İnönü ile bu parti yürümez...
Oysa bunun tam tersi oluyor. üder İnönü ve SHP yöneti-
minin izlediği politika hem ülke içinde hem de ülke dışında
destekleniyor.
Fransız Sosyalist Partisi'nin uluslararası ilişkiterden sorum-
lu Genel Sekreter Yardımcısı, dün SHP'li yöneticilerie ko-
nuşurken şöyle diyordu:
— Türkiye savaşı balkondan izliyor. Savaş balkonun al-
tında geçiyor. Sizın konumunuz, fıili olarak balkondan atla-
yıp savasa katılmamayı gerektiriyor
SHP'nin dış politikası kimi çevreleri bu nedenle tedirgin
ediyor. SHP'nin puan toplaması, Sosyalist Enternasyonai
:
de Inönü'nün konuşmasının destek görmesi, parti içi mu-
halefeti de harekete geçıriyor: '
— Tabanımız elden kaçıyor, ne yapıp yapıp öne geçelim...
Baykal ve arkadaşlan, "alternatrf proje paketi" oluşturduk-
larını söyleyip atağa geçince de, ANAP'ın destekçileri elle-
rini ovuşturuyor:
— Aslan Yağızoğlan, sen SHP'nin liderliğine, başbakan-
lığa layıksın...
Böylece SHP'ye ve lideri İnönü'ye bir hınç ve öfke
başlıyor...
Bu gelişmeleri sosyal demokrat taban ilgiyle izliyor. 20 şu-
batta başlayacak delege seçimlerinde göreceksiniz neler
olacak. O suskun taban, politikayı kişisel çıkarları için kul-
lananlara nasıl yanıt verecek.
Göreceksiniz...
P A B T İ L E B D E N
Asiltörk, Taşar9
! suçladı
ANKARA (UBA) — Refah Partisi Genel Sekreteri
Oğuzhan Asilturk, hukümetin, din adamlanru işine geldiği
gibi kullandığını ve bunun dillerden düşürülmeyen laiklikle
de bağdaşmadığını öne sürdü. Asilturk, bazı imamlan
eleştiren Devlet Bakanı Mustafa Taşar'ı, Semra Özal'a
özenmekle suçladı. Bakan Mustafa Tasar'ın 'Bazı imamlar
milleti yanlış yönlendiriyorlar' sözleriyle başlayan
eleştirilerinden uzüntü duyduğunu belirten RP Genel
Sekreteri Asilturk, 'Kendilerine milliyetçiliği
muhafazakârhğı yakıştıranlann hedef aldığı kitle giderek
genişliyor. Şimdi imamlan hedef almaya başladılar.
Neymiş efendim, bazı imamlar cemaati, milleti yanlış
yönlendiriyormuş " dedi.
Aren, 'Incirlik kapatılsııf
ANKARA (ANKA) — Sosyalist Birük Partisi (SBP) Genel
Başkanı Sadun Aren, Incirlik Üssü'nün müttefik güçlere
kullandınlmasının, savaş sonrasında Arap ülkelerinin
Türkiye'yi düşman olarak gönneleri için yeterli neden
olduğunu belirtti ve Incirlik'in, yabancılann kullanımına
kapatılmasııu istedi.
Pamulcbanlc Bizim Kredi ile kayak ve tenis şimdi çok Jcol
Avrupadan daha ucuza.
YAIC'91 modelleriyle.
GÜNGÖR ELEKIRO TEKNİK SASAYİ VE TİC. LTD.
ŞİŞÜ Halaskargan Cod T*(:I3I6S26 ÇİFTEHAVUZLAB Bagdal Cad Trt:343 90 98
No 332/1 İSTANBUl Fax UM174 No . 228/B KADHCÖY/tSIANBUl Fo» : 143 84 03
DEN t
ŞİMDİ
ALINIR.«