18 Aralık 2024 Çarşamba Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
22 ŞUBAT 1991 EKONOMİ CUMHURİYET/13 riYASADADÖVtZ MODotan MranMarkı lariçnjFrangı Hotonda Ftorini ingfc Stertnı FFn lOOİLirMf Avustuıya Şi6ni Alış 3350 2250 2220 1990 6500 660 298 850 315 Sats 3360 2260 2630 2000 6580 670 305 870 320 ALTM6ÛMÖŞ Cumhuriyet feşat 24 ayar altın 22 ayar bilezık 900 ayar gümûş Vakrtbank Altmı Ziraat AJtmı HakMtın 258 000 290.000 39.300 35.000 438 217 000 218.000 214.000 SaOş 262.000 300.000 39.400 38 500 463 222.000 223.000 219 000 M.MMKASI rtYASALAM TL Kyasas Döviz Plyasası Altın Hyasas Ort Faız (%) işl.Hac.(l*tyaf TL). Dolar kâpanış (TL.) l$I.Hac.(Milywı $) Kapan* (onsft) Iştem Hacnn (kg.) 68 86 2.719.4 86 43 362 70 461 Nadir davadan vazgeçti • LONDRA (AA) — Asil Nadir, kendisini 18 ayn suçlamayla mahkemeye veren Ingiliz Ağır Dolandıncılık Bürosu aleyhine açtığı davadan vazgeçti. Nadir'in avukatı Peter Knight, gelecek hafta salı günü Yüksek Mahkeme'de gerçekleştirilmesi planlanan duruşmanın yapılmayacağını açıkladı. Avukat, istenilen belgelerin kendilerine verildiğini, artık davaya gerek olmadığını söyledi. 'Çağlar'dan teklif yok' • Ekonomi Servisi — Günaydın gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Sarahan Ayber, DYP Bursa Milletvekili Cavit Çağlar'a gazeteyi satın alması için herhangi bir öneride buJunmadıklannı, ondan da böyle bir önerinin kendilerine gelmediğini bclirtti. Bursalı tekstilci ve mületvekili ÇağJar, önceki 11 gün Günaydın'ın isün hakkını satın almak ve matbaalarını kiralamak için bir teklif yaptığını söylemişti. Sabah'ın yeni ! şirketi •" t r i - • ANKARA (AA) — Ortaklan arasında Medya Holding (% 45), Ercan Anklı (ty> 50), Bugün Yayıncılık ve Sabah Yayıncüık'ın da bulunduğu "1 Numara" isimli yeni yayıncılık şirketi kuruldu. Yeni şirketin kuruluş amaçlan arasında, her türlü yayıncılık, Dinç Bilgin'in imtiyaz hakkına sahip bulunduğu (1 Numara) gazetesinin ve diğer gazete, mecmua, dergi ve kitabın basılması, dağıtılması ile ilancılık, reklamcılık faaliyetleri bulunuyor. Sermayesi 100 milyon lira olan şirketin merkezi Istanbul'da bulunacak. Şirketin diğer ortaklan Dönemli Yayıncıhk, Medya Basın Servisleri A.Ş. Ue Gazete ve Mecmua A.Ş. 'Savaş ve Sigortacılık" • Ekonomi Servisi — Milliyet Gazetesi'nin düzenlediği "Savaş ve Sigortacılık" panelinde konuşan sigortacılar, savaş psikolojisiyle primlerin ödenmediğine ve dönen çek senetlerin ise arttığına dikkat cektüer. Birlik Sigorta Genel Müdürü Emin Atasagun ise daha doyma noktasına gelmemiş olan sigorta sektörünün diğer sektörler gibi krizden etkilenmediğini, asıl savaşın "şuursuz" rekabetten dolayı sektörün iç bünyesinde vaşandığjnı ileri sürdü. Somon şirketi kuruldu • ANKARA (ANKA) — Norvec'te yetiştirilen "somon balığı"nm Türkiye'de de üretilmesi için girişimlerde bulunan işadamı tshak Alaton, ortağı bulunduğu Alarko Holding'i devreye sokarak dört şirket ile su ûrünleri ûretimi ve yetiştiriciliği yapmak Uzere ortak şirket oluşturdu. "Alhortek Alarko Su Ûrünleri Teknik Hizmetleri A.Ş." adıyla kurulan şirkette hisselerin yüzde 50'si Alarko Holding'e ait olurken Anmak Holding A.Ş. de yüzde 49 oranında pay edindi. 100 milyon lira sermayeli şirkette yüzde 1 oranındaki hisse ise Alarko Sanayi Tic AŞ. Alsim Alarko Sanayi Tesisleri ve Tic A.Ş., Alarko Fenni Malzeme Satış ve Imalat A.Ş. arasında bölüşüldü. Savaş zaramıa iki gözlük Enez: 91'in ilk 6 ayı şimdiden kaybedüditZMİR (Cumhoriyet Ege Bürosu) — Türkiye Odalar Borsalar Birliği (TOBB) Yönetim Kunılu Başkanı Yalım Erez, Güneydoğu Anadolu'dan sonra çıktığı Ege gezisinde "1991'in ilk altı ayı şim- "Basın mensnbu arkadaşlar bize kın- yoriar bugün fazla bir şey söylemiyonım diye. Ancak cumartesi günü çok önemli açıklamalarda bulunacağım, gazeteler geniş bir yer ayınnak zorunda kalacak- diden kaybedildi. İkincisinin de kaybe- lar. Tnrkiye ekoaomisinin içinde bulun- dilmemesi için sorunlan saptıyoruz. Alı- duğu sıkjBtılan yerinde saptamaya cab- nacak onlemlerle ikinci alü ayın iyi geç- şıyoruz. Ve görüldü ki 1991 yılı çok zor mesine çalışıyonız" dedi. Erez dün sa- bir yıl olacaktır. Şimdiden 1991'in ilk altı bah Ege Bölgesi Sanayi Odası (EBSO), ayı kaybedihniştir. Çabamız, aunacak tzmir Ticaret Odası (İZTO) ve Izmir Ti- tedbirierte ikinci alö ayın kurtanlması- caret Borsası (İTB) başkan ve yönetici- leri ile toplantılar yaptı. Erez, "Uygnlt- dır. Ekonomik sıkıntılann nedeni, yaJ- nızca Körfez krizi ve krizin savaşa dö- nan yanlış sanayi politikalannın acı fa- nüşmesi degildir. Bunun etkisi vardır bd- ki ama tek neden o değildir. Uygnlanan ekonomik politikaiar- da vanlışlıklar vardır." İTO Yonetim Kuru- lu ile yapılan toplantı- da ise Oda Başkanı Halit Şarlak'm Turki- ye genelindeki sorunla- nn dile getirildiği bir raporu Erez'e verdiği belirtildi. Şarlak yaptı- ğı konuşmada, Milii Savunma harcamalan- nın ön plana çıktığmı bu nedenle piyasaya kaynak aktanmının ye- EREZ — Krizin tek kaynağı tersiz kaldığını, özel Körfez savaşı degil. sektörün belirsizlik ve guladığı ekonomik politikalann eleş- istikrarsızük ortamında yatırım yap- tirildiği öğrenildi. EBSO Başkanı madığını, üretimin gerilediğini, çek- Uğur Yüce'nin ekonomideki durgunlu- senet ödemelerinin yapılmadığını, dev- ğun önlenmesi için öncelikle devlet borç- letin ve KlT'lerin borçlarını ödememe- lanrun ödenmesini, Türkiye'de sanayileş- si nedeniyle likidite sıkıntısı çekiidiğini meden vazgeçildiyse bunun açıkça ortaya anlattı. konması gerektiğini, ekonomi yönetimi- nin çok başlılıktan kurtanlmasının zo- runlu olduğunu, tutarsızlıklann gideril- tarasını Izmir ode- di Asırlık sanayi mü- esseseleri kapandı" di- ye konuştu. TOBB Başkanı Ya- lım Erez dün ilk olarak EBSO yöneticileriyle basına kapalı bir top- lantı yaptı. Toplantı, bir saat olarak öngö- rülmesine karşın so- runlann yoğunluğu ne- deniyle 1.5 saatte bitti. Toplantı sırasında özel- likle TOBB Sanayi Konseyi ve EBSO Mec- lis Başkanı Şinasi Er- tan'ın yaptığı konuş- mada hükümetin uy- Taner: Ekonomi büyük darbe yemediEkonomi Servisi — Devlet Bakanı Ganeş Taner, Körfez Savaşı'nın ekono- miye beklendiği gibi büyük bir darbe aynen ekonomiye yansıyacaktır. Ekono- mide çok süratli bir tırmanış bekliyo- rum. Şu anda barometre borsadır. Bu da vurmadığını ve savaşın bitmesiyle birlik- bize, 1991'in, 1990'da olduğu gibi yatı- te borsadaki canlanmanın ekonomiye aynen yansıyacağını savundu. Genç Iş Adamlan Derneği'nin (Gl- AD) aylık toplantısında konuşan Güneş Taner, Körfez Savaşı'mn Türk ekonomi- sine etkileri üzerinde durdu. Krizin 1990'da ekonomiye faturasının 4.7 mil- runlan kuvvetli, büyüme hızı yüksek bir yıl olacağını göstermektedir. •Döviz rezervi ve kurlan Rezervlerde- ki düşüş, problem yaratmayan bir düşüş- tür. Bu düşüş de, yıl sonunda döviz bi- tecek ithalatın bir miktar beklenenden fazla çıkmasıdır. Kurun yükseldiğini gö- yar dolar olduğunu, bu yüın ilk yansın- rüyors'jnuz. Dövize talep artarsa tabii ki da durumun aynen devam etmesi halin- yükselecektir. Dövizler yükselirse isçi ge- de buna 4 milyar dolar daha yuk bine- liri artacak, turizm cazip hale gelecek.ih- Yalım Erez, dün Manisa'da oda ve borsa yöneticileriyle yaptığı toplantıda, "VaUndaslar, paralaruu bankalara yati- nrkeo saglam banka olmasına dikkat mesi gerektiğini vurguladığı kaydediidi. Erez ve beraberindekiler daha sonra Izmir Ticaret Odası'na geçtiler. Erez bu- etmelidirier" dedi. Erez, iyi bir tablo çiz- rada toplantı öncesi şunlan söyledi: menin olanak dı$ı olduğunu kaydetti. ceğini belirten Ta- ner, "Savaş, ekonomi- ye beklendiği kadar büyük bir darbe vunnamıştır" dedi. Devlet Bakanı Gü- neş Taner'in konuşma- sı şu başlıklarda özet- lenebilir: •Büyüme hızı: 1990'da yüzde 12 bü- yüdük. Körfez krizi ol- masaydı bu yıl da bü- yüme hedefi bunun üzerinde gerçeklesebi- lirdi. Savaşla birlikte ekonomide bir yavaşla- ma söz konusudur. Ama Körfez Savaşı bit- tiğinde piyasanın yeniden canlanacağını ümit etmekteyiz. Prog- ramda yüzde 5.9 büyüme öngörulmesi- ne karşıük blzim tahminimiz, yüzde 7 dolayında bir büyüme olacağıdır. Önü- müzdeki aylarda ekonomi daha yavaş hale gelecek, ama yaz aylannda tarım ürünlerinin almmasıyla birlikte piyasa- ya para çıkmasıyla canlanma olacak. Borsanın bugünkü performansı, şirket- lerin 1990'daki kârhUklarmdandır. Bor- sada çok büyük sıçrama olacağını söy- lemek mümkün. Borsadaki bu canlılık TANER — Krizin faturası 4.7 müyar Holar oldu. racat artış gösterecek- tir. O zaman da döviz arzı çoğalacak ve i? ter- sine dönecektir. Kurla- rın değişimi arz ve ta- lebe bağhdır. Nasıl ki dolarla markın yıl so- nu paritesini söyleye- meyiz; kurların da yıl sonunda ne olacağını bilemem. •Faizler. Faizlerin yükseldiğini görüyor- sunuz. bankalann uzun vadede bir yarışa girmemelerini tavsiye ediyoruz. 6 aya kadar olan vadelerde yüksek faiz olabilir. Daha uzun vadelerde ise hata olur. Bu hatayı 1988'de yaptınız, 1991 'de yeniden yap- mayınız diyoruz bankalara. Banlan bu- na uyuyor, bazılan uymuyor. Ama bu, sektörün kendi sorunudur. Dış Yardımlan Körfez krizi nedeniy- le uğradığımız ekonomik kayıplar kar- şılığında alınan dış yardım miktan 1990 yıh içinde I milyar dolardır. 1991 yılı için yapılan bağlantı ise 2 milyar dolardır. Bu miktann 1 milyar dolar daha artması söz konusudur. Geri kalan kısım, ekonomi- nin sırtına binen yüktür. Otomobile nıartta yüzde 10 zamKasım ayından beri fîyatlannı değiştirmeyen yerli otomobil üreticileri, mart ayının ilk haftasında yüzde 10 dolayında zam yapmaya hazırlanıyorlar. EStN SUNGUR Otomobil alacaklann ellerini çabuk tutması gerekiyor. Körfez savaşının yarattığı psikolojik durgunluğu aşmak için kasım ayından beri fîyatlannı değiştir- meyen yerli otomobil üreticile- ri, mart ayının ilk haftasında zam yapmaya hazırlanıyor. Zam oranının yüzde 10 dolayında ol- ması bekleniyor. Fabrikalardaki grev nedeniy- le yılın ilk ayında uretim yapa- mayan otomobil sanayicikri, pi- yasadaki boşluğu doldurmak için şubat ayında kolları sıvadı. Ancak yerli sanayiciler bu kez de piyasalan etkisi altına aJan talep daralmasıyla karşılaştılar. Otomobil üreticileri Körfez sa- vaşından kaynaklanan bu talep gerilemesini aşabilmek için, iş- çi maliyetlerinde ve enflasyon- daki artışa rağmen otomobille- rin satış fiyatlarını sabit tuttu- lar. Körfez savaşının yarattığı psi- kolojik durgunluğa rağmen To- faş'm şubat ayı satışlannda re- kor kırdığını belirten Tofaş-Oto Genel Müdürü Uğurman Yel- kencioğlu, şubat ayı için belir- ledikleri 8400 adetlik üretim programmın, bayilerden ve DMO'dan gelen siparişler üze- rine 9230'a pkanldığmı söyledi. melerle artan maliyetleri ve üç aylık enflasyonu karşılamadığım vurguladı. Yelkencioğlu, mart aymm ilk haftasında tüketiciyi de rencide etmeyecek bir oran- da zam yapacaklarını sözlerine ekledi. Renault Mais Genel Müdürü Ateş Ünal Erzen de Renault'nun satışlannın da önce planlanan düzeyde olduğunu belirterek, "Şu anda satışlann iyi olması ber şeyin güllük gülistanlık ol- dedi.duğu anlamına gelmez" Satışlann ıyı olmasına karşı- E r z e n > K o r f e z s a v a ş , n e d eniyle uzun vadeli plan yapamadıkla- rmı, fabrikalan birer aylık prog- ramlara göre calıştırdıklanru be- lık fabrikamn zarar ettiğini be- lirten Uğurman Yelkencioğlu, kasım fiyatlannın toplusözleş- lirterek, maliyetierdeki artış yü- zünden fiyat ayarlamasının ka- çımlmaz hale geldiğini söyledi. Ocak ayında üretim yapılmama- sına karşüık şubat ayında çıka- rılan 550 otomobilin bekleme- den satıldığını anlatan Erzen, otomobil satışlannın iyi olma- sında, fıyatlann ucuzluğu dışııi- da tüketicinin ithal otodan so- ğumaya başlamasının da etkisi olduğunu savundu. Erzen, "Hükümetin bir an önce oto- mobil başına yüzde 42leri bu- lan vergjleri indirmesi ve itbalata kota uygulanması konusunu tartışmaya başlaması gerekir" diye konuştu. Dövizrezervi hızla eriyorANKARA (AA) — Körfez kriziyle birlikte gerilemeye baş- layan Türkiye'nin uluslararası rezervlerinde yılbaşmdan itiba- ren 1 milyar 979 milyon dolar azalma kaydediidi. Merkez Bankası verilerine gö- re geçen yıl haziran ayından iti- baren 10 milyar doların üzerin- de bulunan toplam brüt rezerv- ler, bu yıl 1 şubatta 9 milyar 838 milyon dolara geriledi. Toplam rezervler 28 aralıkta 11 milyar 817 milyon dolar düzeyinde bu- lunuyordu. Merkez Bankası'nın döviz mevcutları 28 aralıkta 6 milyar 70 milyon dolar iken 1 milyar 419 milyon dolar azalmayla 1 şubatta 4 milyar 651 milyon do- lar oldu. Ticari bankalann dö- viz mevcutlan da söz konusu dönemde 559 milyon dolar aza- larak 4 milyar 279 milyon dolar- dan 3 milyar 720 milyon dolara indi. Altın rezervleri ise 28 ara- lıkta 1 milyar 468 milyon dolar düzeyinde iken 1 şubatta 1 mil- yar 467 milyon dolar oldu. öte yandan geçen yıl kasım ayında 12 milyar 779 milyon do- lara kadar yükselen uluslarara- sı rezervlerde bu tarihten sonra kaydedilen azalma 2 milyar 941 milyon dolar oldu. Toplam döviz mevduat hesap- larında da yılbaşmdan bu yana 1 milyar 615 milyon dolar azal- ma görüldü. 28 aralıkta 17 mil- yar 319 milyon dolar düzeyinde bulunan toplam döviz mevduat hesapları, 1 şubatta 15 milyar 704 milyon dolara geriledi. Dö- viz mevduat hesaplanndan kre- di mektuplu döviz tevdiat hesap- ları bir ayda 444 milyon dolar. azaldı. Kredi mektuplu döviz tevdiat hesapları 28 aralıkta 7 milyar 370 milyon dolar düze- yinden, 1 şubatta 6 milyar 926 milyon dolara düştü. Döviz tevdiat hesapları ise 28 aralıkta 9 milyar 949 milyon do- lar iken 1 şubatta 8 milyar 778 milyon dolar oldu. Döviz tevdi- at hesaplanmn 5 milyar 607 mil- yon dolannı yurtiçi, 3 milyar 171 milyon dolannı da yurtdışı he- saplar oluşturuyor. Bankalar ta*a Aa iş Bankası (**) Akbank(') Yap Kredi (*) OsmarrtO Garanti (*) Tûrkbank Pamukbank Ziraat Vakıfbank Dışbank ikiisat Bankası Türk Ekonomi Ban Emlakbank (*) Pazartesı ne faiz veriyor? ( Vatot 10 10 5 10 10 10 10 10 10 10 10 . 10 10 l â y 40 44 44 43 43 44.5 45 41 41 40 45 43.5 42 gûnünden i 3 A» 52 58 58 55 55 55.5 55 53 53 53 54 54 52 tibaren 6 A, VaMİ 54 59 59 57 57 58.5 58 55 55 54 57 57 52.5 °/o) 1 Tıl VaMİ 59 62 62 62 62 64.5 65 60 60 61 67 62 60 geçerlıdir. I BMka A* HaJkbank Şekerbank (*) SOmertank Estoank TütOntank Denübank Töbank Egebank Rnansbank Demirbank İmar Bankası Etibank Netbank ••) 3 sylık V*nb 10 10 10 10 10 10 10 10 10 5 10 10 10 1A» VaMİ 40 44 44 40 47 46 42 44 42 48 47 44 43 faız pazartesmder 3 A» VaMİ 53 56 55 53 56 55 53 55 52 57 56 54 53 6Ay VaM 55 58 58 55 59 58 56 60 56 61 59 57 57 /tibaren 1 U VaMİ 60 63 64 60 68 65 62 64 62 70 68 63 66 geçerlı Soluk soluğa faiz yanşı HtSSELER IŞLEMGÖRMEYEBASLADI Faizlerin serbestçe belirlenmesiyle ilgili tebliğ yürürlüğe girdikten sonra yarış hızlandı. Ekonomi Servisi — Bankala- rantt Bankası, pazartesinden iti- nn vadeli mevduat faizlerine uy- guladıklan faizler her gün artı- yor. Bugünden geçerli olmak üzere küçük özel bankalardan Demirbank, bir yıllık vadeli mevduata yüzde 70 faiz uygula- masıyla birinci sırayı aJırken, daha büyük özel bankalar da pazartesi gûnünden itibaren fa- iz yanşına daha aktif olarak ka- tılacaklar. Akbank, Yapı Kredi ve Ga- baren faizJerini birkaç puan art- tırmayı kararlaştırdılar. Bu ara- da kamu bankalan da Ziraat Bankası'nı izleyerek faiz yanşı- na katüdı. Etibank ve Şeker- bank, pazartesi günü faizlerini yükseltiyor. KUçük bankalardan TYT, Koç-American Bank ve Chase Manhattan da faizlerini pazartesi arttıracaklar. İş Bankası Genel Müdürü Ünal Korukçu önceki gün AA1 ya verdiği demeçte, faiz oranla- rında büyük bir tırmanış bekle- mediğini belirterek "Bugünkü seviye yeterlidir. Şartlar da bu- nu gerektiriyor. Alternatif yatı- rım araçlarınm getirisi faizlerin altında kalmıştır' dedi. Koruk- çu, faizlerin serbestçe belirlen- mesine olanak veren tebliğin ye- ni bir şey getirmediğini de söz- lerine ekledi. İş Bankası, pazartesi gûnün- den itibaren 3 ay vadeli mevdu- at faizini yüzde 52'ye yukselte- cek. EKONOMİ NOTLARI OSMANULAGAY Dövizin 'Patriofu Yüksek TL FaiziTörkiye'de faizler yükselryor. Bu yükselişin TC Merkez Ban- kası'nın onayladığı hatta özendirdiği bir yükseliş olduğu da meydanda. Bankalann kendi uyguladıkları mevduat faizleri- ni arttırmada daha geniş bir serbestiye kavuşturulmaları bu yolda atılan adımların bir yenisi. Daha önce Interbank faiz- lerinin yüzde 65'lerden yüzde 69'a doğru çekilmesi ve ban- kalara uygulanan reeskont oranının yükseitilmesi Merkez Bankası'nın faizlerin yükseltilmesini sağlamak için elinden geleni ardına koymayacağını göstermişti. O halde sormak gerekiyor: Merkez Bankası neden faizle- rin yükseltilmesini istiyor? İlk akla gelen olasılıklardan biri şu: Merkez Bankası, ban- kalardan kaçan mevduatın bir an önce bankalara dönmesi- ni ve sisteme girmesini istiyor. Bu amaçla da bankaları faiz- leri yükseltmeye özendiriyor. Bu amaca ulaşılması halinde emisyon artışının sımrlandınlabileceği ve bir tüketim patla- masının önlenebileceği umuluyor. Bu açıklama tarzında bir miktar gerçek payı bulunabilir. Ancak bana öyle geliyor ki faizlerin yükseltilmesinde asıl be- lirleyici olan amaç dövizle ilintili. Yüksek TL faizlerinin döviz ve dış kaynak girişindeki azalmaya karşı durumu kurtaracak bir işlev görmesi, "Patriot" rolünü oynaması isteniyor. Ne demek istediğimi açıklamaya çalışayım: Enflasyon oranının altında kalan kur ayarlamalan Türkiyei nin döviz dengeler nde önemli bir değişikliğe yol açtı. Bu otay Türkiye'nin ihracat ve diğer döviz gelirlerindeki artışı frenle- yici bir etki yaparken Türkiye'ye dışarıdan sermaye girişini ve Türkiye'nin Türk bankalarının, Türk firmalannın dış kay- nak kullanımını özendirdi. Türkiye'nin dış ticaret açığı ve bu- nun sonucunda cari işlemler açığı büyürken bu açıklar ser- maye hareketleriyle finanse edilebildi. Bu mekanizma saye- sinde Türkiye'nin döviz rezervleri arttırılabildi ve olayın teme- linde yatan kur polrtikası sürdürülebildi. Böylece kendini bes- leyen bir sûreç yaşadık. Bu sürecin sürmesi öncelikle iki koşula bağlıydı. Birinci ko- şul, örneğin dolarını yılbaşında TL'ye çevirip Türkiye'de fai- ze yatıran kişinin beili bir dönem sonunda parasını faiziyle birlikte yeniden dolara çevirdiğinde elde edeceği gelirin, do- lannın uluslararası piyasalarda getireceğı gelirden yüksek of- masıydı. Yapılan bir hesaplama 1990 yılı başında parasını do- lara çevirip TL olarak Türkiye'de vadeli faize yatıran bir kim- senin yıl sonunda dolar cinsinden sağladığı getirinin yüzde 21 dolayında olduğunu ortaya koyuyor. Bu getiri oranı dola- rın uluslararası piyasalardaki faiz getirisinin iki katı dolayın- da. Dolayısıyla elinde dolar (ya da başka bir sert para) bulu- nan bir kimsenin bunu Türkiye'de değerlendirmesi kendi açı- sından avantajlı. Türkiye'nin konvertibiliteye yönelmiş, riski fazla olmayan bir ülke görünümü verdiği bir ortamda elinde döviz bulunanlann bu parayı Türkiye'de değerlendirmek is- temeleri de doğal. Bu sürecin sürmesi için ikinci önemli koşul ise dövizle borc- lanan bir Türk bankası ya da işadamı için bu borçlanmanın toplam maliyetinin (yani faiz artı kur artışının) Türkiye'de TL olarak borçlanmadan daha avantajlı olmasıydı. Kur ayarla- malan enflasyonun altında kaldığı ve TL kredi faizleri belli bir düzeyin altına düşmediğı sürece bu koşul da yerine gel- miş oluyordu. Türkiye'de bu iki koşul da yerine geldiği sürece bu meka- nizma işledi. Dış ticaret açığı büyürken döviz sıkıntısı olma- dı. . Ancak Körfez krizi gündeme gelince işler değişti. Bir yan- dan Türkiye'nin döviz gelirlerinde ve giderterinde denge da- ha da bozuldu ve 1991 yılı için de oldukça karanlık bir tablo ortaya çıktı. Diğer yandan Türkiye savaş ortamına yakınlığı nedeniyle riski artan bir ülke oiarak görünmeye başladı. Bu gelişmeler sonucunda Türkiye'nin döviz girdilerinde ve dış kaynak kullanımında bir yavaşlama başladı. Bu ortamda Mer- kez Bankası'nın rezervlerini kullanmasına karşın TL'nin de- valüasyonunu 1990 yılındaki oranlarda tutması zorlaştı. Bu yılın başından 20 şubata kadar kurlardaki gelişmelere baktığımızda bunu açıkhkla görebiliyoruz. Geçen yılın aynı döneminde doların TL karşısındaki resmı değer artışı yüzde 3.2 iken bu yılın ilk 50 günündeki artış yüzde 9.1. Markın ay- nı dönemdeki artışı da geçen yıl yüzde 4.6 iken bu yıl yüzde 10.1 olmuş. Merkez Bankası kurlarının bu yıl kaydettikleri bu yüksek artışlara karşın serbest piyasa kurunun 40-50 lira al- tında olduğu da biliniyor. Bu durumda yukanda sözünü ettiğim iki koşul nasıl yeri- ne gelebilir? Kur ayarlamalannın hızlandığı ve aynca Türkiyeriskininart- tiğı bir ortamda bu iki koşulun yerine gelmesi için tek bir si- lah kalıyor elde: TL faizlerinin gerektiği kadar yükseitilmesi. Yüksek faizin Türkiye'nin dış kaynak kullanımına dayalı bu süreci kurtarıcı bir rol oynaması âdeta 'Patriot' görevi. üst- lenmesi isteniyor. Bu rolün tam olarak oynanabilmesi için TL faizlerinin nereye kadar yükselmesi gerektiği ise bilinmiyor. Burada unutulmaması gereken noıcta; tıpkı 'Patriot' gibi yüksek faizin de ciddi bir maliyeti ve belki 'Patriot'unkinden çok daha yüksek bir 'serpinti efekti' olduğu. Yüksek faiz si- lahını kullandığınız zaman bu olumsuz sonuçları dagöze al- manız gerekiyor. KISA KISA • NORDSTERN SÎGORTA, 1990 yılmda yüzde 125 oranında büyüyerek 12 milyar liralık ciroya ulaştj. Şirketin sermayesinin de 12.9 milyar liraya yükseitilmesi kararlaştırıldı. • TtME MANAGER seminerlerine geçen yıl 500'den fazla yönetici katıldı. Seminerler, bu yılın ikinci yansından itibaren Türkçe olarak verilmeye başlanacak. • THY, 15. iç hat uçuş noktası olan Denizli seferlerine mart ayı içinde başlayacak. Denizli seferleri Çardak Havalimanı'ndan yapılacak. •ROCHE Laboratuvarları'nda kemik hastalıklan için Rocaltrol adında yeni bir ilaç geliştirildi. îlaç, sedef hastalığında da kullaıulıyor. • HALK StGORTA Acentesi Selçuk Diniz, Galatasaray Teknik Direktörü Mustafa Denizli'yi 3 milyar liraya sigortaladı. Borsada Aclaııa Çîmento olayı Hafta başından beri yatırımcıların rüyasına giren Adana Çimento'ya borsadaki ilk gününde halka arz fiyatının yüzde 10 üstündeki tavan fıyattan 140 milyarhk alım talebi geldi, sonuçta İş Bankası 66 milyon 600 bin liralık satış gerçekleştirdi. TAYFUN DEVECİOĞLU Borsamn gündeminde sadece Adana Çimento var. Körfez sa- vaşını, faiz serbestisini bir kena- ra bırakan hisse senedi piyasası 'Adana Çimento'nun halka arzı' olayıyla çalkalanıyor. Hafta başından beri hisse se- nedi yatmmcılannın rüyalanna giren Adana Çimento hisseleri dün borsada işlem görmeye baş- ladı. A tertibi hisseleri 270 bin, C tertibi ise 30 bin Iiradan piya- saya sürülen Adana Çimento hisselerine, halka arz fiyatının yüzde 10 üstündeki tavan fiyat- tan toplam 140 milyar liralık alım talebi geldi. Her iki tertip hissenin işlem gördüğü tahtalar- da seans sonuna kadar hiçbir iş- lem gerçekleşmezken gongun çalmasına çok kısa bir süre ka- la Türkiye tş Bankası her iki tahtada da birer lotluk (200 his- se) satış gerçekleştirdi. tş Ban- kası'nın A tertibi hisselerde 300 bin, C tertibi hisselerde ise 33 bin Iiradan gerçekleştirdiği top- lam 66 milyon 600 bin liralık sa- tış işlemi sonucu Adana Çimen- to hisselerinin dünkü fiyatlan tescil edilmiş oldu. Borsada Adana Çimento he- yecanı önceki akşam başladı. Adana Çimento hisselerine yö- nelik talebin çok büyük olacağı yolundaki ortak kanı üzerine, broker'lar önceki akşamdan iti- baren aralannda anlaşarak sıra oluşturdular. Borsa binasının kapanmasından sonra bir liste hazırlayan borsa işlemcileri ara- balannın içinde geceleyerek ak- şamdan hazırlanan listeye göre Adana Çimento tahtasının önünde sıralandılar. Borsa yö- netimi de işlemcilerin sabahın erken saatlerinde binaya gelme- rafından mı kapatıldığı, Petkim ve Aseisan örneklerinde serma- ye artış imkânı ve fiyat kazanç oranına göre yüksek fiyat uygu- layan KOl'nin bu defa fıyatı ne- den ucuz tutruğu, Mardin Çi- mento'nun büyük bir bölümü- nü 50 bin Iiradan satan, daha sonra fiyat 100 binlere yaklaşın- ca tekrar satışa geçen KOl'nin, dünkü 155 bin liralık fiyata rağ- lerini önlemek için borsa bina- men hâJâ akıllanıp akıllanmadı- sına sabah saat 8.00'den önce ğı gibi sorulara hiç kimse aklı se- hiç kimsenin giremeyeceğini ilan üm bir yanıt veremiyordu. Yanıt eden bir duyuru yayımladı. An- vermek yerine yorum yapanlar cak dünkü işlemler sonucunda ise Adana Çimento'nun kayma- sadece 400 adet hisse senedi sa- ğ"» birilerinin yediğini ve KOV tılması, geceden kuyruğa girerek n 'n "Piy^sa düzenleyiciliği" ye- aüm tahtalannın ilk sıralannı iş- rine "Piyasa bozuculuğu" yap- gal eden işlemcilerin heveslerini tığmı ileri sürüyorlardı. Ortada- kursaklannda buaktı. k> garipliğin en önemli göster- Borsada dünkü seansın biti- minden sonra Adana Çimento 1 - nun halka arzı konusundaki tar- tışmalar sürüyordu. Borsa bina- sının her köşesinde, hisselerin satışa aracılık eden bankalar ta- gesi de 122 milyar liralık bölü- münün halka arz edildiği söyle- nen Adana Çimento hisselerine 2 saat içinde 140 milyar liralık talep gelmesi ve bu talebin bir müddet daha süreceği yolunda- ki inanıştı. IMTAŞ SIGORTA'DA ASIL OLAN INSANDIR Müjterilerimden birinin hasan olduğunu duyor duymaz kendi kendime derim ki; "...Iste vsta bir sigortocı olarak görevin şimdi baslr/or, senin işin sadece sigortalının hasannı hemen" ve tümüyle karşılamak değil, aynı zamanda onun acısım paylaşmak ona manevi destek olmak..." Günün hangi saati olursa olsun kalkar giderim. Tüm gücümle müşrerime yardımcı olmaya çalışırım. Bürün "İmtaf Sigorta" ocenteleri de müşterilerine aynı yakın ilgiyi gösterirler. Çünküjmtaş Sigorta'da asıl olan insandır. & İmtaş SigortaA N O N I M $ t I K E T I 'Bo Gvcü Kullonın" Hasan HOŞBEN İmtaş Sigorta Acentesi Şiştıane-İSTANBUL Tel.(l) 149 58 03- 149 01 22
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear