18 Aralık 2024 Çarşamba Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CUMHURİYET/10 DIŞ HABERLER 5 ARALIK 1991 HALUK OZDALGA Hoşgeldin Ukrayna Kaderin acı cilvesine bakınız ki Batı Avrupa'da birliği tem- sil eden 1992 yılı, Sovyetler Birtiği'nin belki de son yılı ola- cak. Evet, artık söz konusu olan Sovyet İmparatorluğu'nun dağılıp dağılmayacağı değil, bunun nasıl gerçekleşeceği. Uk- rayna'daki son halkoytamasından çıkan ezici "evet" oyian bu süreç içinde hayati bir dönüm noktası olduğu kadar Doğu Slavlannın birliğine inmiş ağır bir darbe olarak da görülmeli. Ukrayna toprak büyüklüğü ve nüfusu bakımmdan yakla- şık Türkiye kadar bir ülke. Ama bağımsızlık kararının olağa- nüstü önemi. başka bir nedenden ileri gelmekte: Sovyetler'in belkemiğıni oluşturan Ruslardan sonra birlik içindeki ikinci büyük Slav topluluğu Ukraynalılar. Ukrayna bağımsızlık yo- lunu seçtıkten sonra Rusların, Kafkasya'nın veya Orta Asya1 nın Slav olmayan milletleriyle herhangi bir ad altında siyasi birlik içinde bulunmasının pek anlamı kalmayacak. Belki her- kesten önce bizzat Ruslar, boyle bir birliğe anlam vermekte zoriuk çekecek. Ukrayna'da bağımsızlığa kadar varan son gelışmelerin, 1989'da RUCH (Bağımsızlık İçin Hareket) adlı örgütün ku- rulmasıyla başladığı söylenebilir. Milliyetçilerden sol eğilimli liberallere kadar değişik görüşlerdeki grupları çatısı altında toplayan RUCH'un programı, temmuz 1990'da Ukrayna Ko- münist Partisi tarafından da kabul edildi. O programa göre Ukrayna, ordu kurma ve başka ülkelerle anlaşmalar yapma gibı haklara sahip oluyordu. Nitekim 1990'da Polonya ve Ma- caristan'la ikili anlaşmalar imzalandı. Ukraynacanın resmi dil ilan edilmesiyle Rusça, kamu ku- ruluşlarında kullanılan dil özelüğini 1991 içinde büyük ölçü- de kaybetti. Yine bu yıl içinde rubleye ilaveten maaşlarla be- raber verilmeye başlanan kuponlar, fiilen Ukrayna'nın para- sının ayrı olduğu anlamına gelmekte. Çünkü kuponsuz alış- veriş mümkün değil. 1989'dan itibaren serbest bırakılan kiliseler de bağımsızlı- ğa giden yolda dikkat çekici bir rol oynadı. Rus Ortodoks Ki- lisesi Sovyet devletiyle özdeşleşmiş görüldüğü için 1990'da bağımsız (otosefal) Ukrayna Ortodoks Kilisesi kuruldu. Bir milliyetçi papaz, yalnız 1990-91 dönerninde 3000 yeni kilise açtıklannı söylüyor. Ukraynalılar, Avrupa'nın en çok acı çekmiş ve horlanmış uluslarından biri. Stalin'in zorla uyguladığı tarım politikası- nın sonucu olan açlık, yalnız 1932-33 yılların- da 5 milyon civarında Ukrayna köylüsünün canını aldı. İzleyen yıl- lardaki sürgünler ve temizliklerle beraber, 10 milyonun üstünde Ukraynalı yok oldu. Bazı tarirtçilere göre Ukrayna'nın uçsuz bucaksız yüksek ova- larında yaşayan köylü- lerın dörtte biri, Stalin politikalarmın elınde _ _ ^ ^ _ _ — ^ _ _ _ _ _ _ _ ^ ^ can verdi. ~"~ 1 ^~™"""~~"™""™~""" Eski bir komünist olan ve geçen pazar cumhurbaşkanlığı- na seçılen Leonıd Kravçuk, iki ay önce Fransa'ya yaptığı bir ziyaret sırasında Mitterrand'a, Ukrayna'nın herhangi bir bir- lik içinde yer almaya kesin kararlı olduğunu, ancak Sovyet- ler dağıldıktan sonra kurulacak devletlerle iktisadi ve askeri işbirliği yapabıleceklerini söyledi. Eylül 1991'de üç Baltık devletinl kabul ettikten sonra BM'nin, çok uzak olmayan bir tarihte Ukrayna'ya da "hoşgeldin" demesi beklenebilir. Az bilinen bir husus, Ukrayna ve Beyaz Rusya'nın halen BM'ye üye oldukları. 1945'te Stalin o zamanki 16 Sovyet cum- huriyetinın de BM'ye üye olmasını talep etmiş, o kadar çok Sovyet piyonuyla uğraşmaktan çekinen Batı yalnızca 3 üye- lik tahsisini kabul etti. Şimdı Ukrayna ve Beyaz Rusya BM'ye gerçek temsılcilerını gönderebılırlerseSovyetler Bırlığinınye- rini de herhalde Rusya alacak. TürkiyeYıin de hızla değışen koşullara ayak uydurması ge- rekecek. Önümüzdeki dönemde "Sovyet güvenlik kaygıları", "Sovyet dış politikası" veya "Sovyet çıkarları" gibi kavram- ların hızla önemini yitirdiği görülecek. Türk diplomasisi, ge- leneksel olarak izlediği Moskova merkezli Sovyet politikası yerine Ukrayna, Azerbaycan, Ermenistan vs gibi yeni iktidar merkezlerine de ağırlık veren bir tutum izlemek zorunda ka- lacak "Rusya'nın çıkarları", "Ukrayna'nın dış politikası", "Er- menistan'ın güvenlik politikası" gibi kavramlar ön plana çık- maya başlayacak. Yeni koşullara çabuk uyum, Türkiye'nin lehine olacak. Yugoslavya örneğinde görülen ve gelişmele- rin arkasından geldiği ızlenimını veren tutumun yerini, daha aktif bir diploması almalı. Benzer şekilde ekonomik ilışkilerde de yalnız Moskova'yla değil, yeni karar merkezleriyle de ilişkilerin güçlendirilmesi gerekecek. Türk şirketleri Moskova'ya ilaveten Kiev'deki, Eri- van'daki veya Bakü'deki yöneticilerle de iyi ilişkiler kurmak zorunda. Türkiye açısından bir başka önemli husus, Karadeniz Eko- nomik İşbirliği projesinin akıbeti. Sovyet topraklan üzerinde kurulmakta olan Karadeniz ülkelerinin bu projeye katılmala- rı, yaşadıkları siyasi istikrarsızlık nedeniyte gecikecek gibi gö- rünmekte. Yeni hükümetin KEİ anlaşmasını Bulgaristan ve Romanya'nın katılımıyla bir an önce başlatması yararlı ola- cak. Türk diplomasisi geleneksel olarak izlediği Moskova merkezli Sovyet politikası yerine Ukrayna, Azerbaycan, Ermenistan vs gibi yeni iktidar merkezlerine de ağırlık veren bir tutum izlemek zorunda kalacak. IzVESTtYA: Velayeti, protesto Dış Haberler Servisi — Iran Dışişleri Bakanı Ali Ekber Ve- layeti, önceki gün Azerbay- can'ın başkenti Bakü'de üni- versite öğrencileri tarafından tenkit edildi. Cumhuriyet An- kara Bürosunun Izvestiya Ga- zeesi'ne dayandırdığı habere göre, yaklaşık 2 bin öğrenci, Iran Dışişleri Bakanını, Tah- ran'ın Azerbaycan'ın bağımsız- lığını tanımaması nedeniyle eleştirdi. Velayeti, Bakü Üni- versitesi'ndeki konuşmasını ya- nda keserek aynlmak zorunda kaldı. Izvestiya Gazetesi'nde Vela- yeti'nin Bakü üniversitesini zi- yareti şöyle aktarıldı: "Iran Dışişleri Bakanı Vela- yeti, 2 Arahk 1991 akşam üze- ri Bakü'ye gelmiş ve resmi gö- rüşmelere başlamıştır. 3 aralık günü Bakü Devlet Üniversite- si'nde yaklaşık 2000 öğrencinin katıldığı toplantı çok gergin bir havada cereyan etmiş, Velaye- ti öğrenciler tarafından îran'- ın henüz Azerbaycan'ı tanıma- mış olmasından dolayı ağır şe- kilde tenkit edilmiştir. Velayeti, öğrencüerin, ahiren Izvestiya Gazetesi'nde kendisi- ne atfen, "tran'ın Azerbay- can'ın bağımsızlığını tanımayı düşünmedigi" şeklindeki sözle- rine ilişkin olarak yönelttikleri sorulan cevaplamakta güçlük çekmiş, Iran'ın tanıma karan- nın belli bir zaman süreci ivii- de gerçekleşeceğini belirtmişür. Bunun üzerine öğrencüerin tep- 'de edildi kisi daha da artnuş ve Velayeti konuşmasını tamamlamadan üniversiteden aynlmak zorun- da kalmıştır." Gazetenin haberine göre, Iran Dışişleri Bakanı, Tahran'- ın Azerbaycan'ı tanımayacağı yolunda çıkan haberleri yalan- ladı, ancak tanınraa konusun- da kesin bir açıklama da yapmadı. Iran Dışişleri Bakanı Ali Ek- ber Velayeti Azerbaycan'da bulunduğu süre içinde Başba- kan Hasan Hasanov ile siyasi, ekonomik ve kültürel işbirliği- ne ilişkin bir anlaşma imzala- dı.lran, bu arada Ermenistan ile de ilişkilerini geliştirme pe- şinde. Ermenistan'ın başkenti Erivan'ın Belediye Başkanı Ambartsum Galtsyan'ın tran'a yaptığı ziyaret sırasında, iki ül- ke arasmda bir ticaret anlaşma- sı imzalandı. 24 kasım tarihinden bu yana Sovyetler Birliği'nde bulunan Velayeti, Moskova'nın yanı sı- ra Özbekistan, Türkmenistan, Kızgızistan, Tacikistan, Kaza- kistan ve Azerbaycan'ı ziyaret etti. İran Dışişleri Bakanı dün ülkesine döndü. AFP'nin haberine göre Af- ganistan'daki Necibullah yöne- timiyle mücahitlerin arasında banş görüşmelerinde arabulu- culuk görevi üstlenmek için gi- rişimlerde bulunan İran, böy- lelikle Pakistan ve diğer bölge ülkelerinin nüfuz kazanmasını önlemeye çalışıyor. NAID, Kiev yönetiminden nükleer silahlam ilişkin güvence istedi Batrda Ukrayna kaygısı kontroiü altında kalması ihtiya- cının bir kez daha vurgulandı- ğını" sözlerine ekledi. Ukrayna yönetiminin ise, nükleer silahlann denetimi ko- nusunda yeterince açık bir tu- Rusya, Ukrayna'nın Birlik Anlaşması'nı imzalamamasına karşın, birliğe katılacak. Rusya, Beyaz Rusya ve Ukrayna devlet başkanları hafta sonunda bir araya gelerek görüşecekler. Dış Haberter Servisi — Batı, Sovyetler BirligTnden bağımsız- lığını ilan ettikten sonra "nük- leer tehlike" oluşturmasından korktuğu Ukrayna'yı kontrol altına alma çabasında. Ukray- na konusunu görüşmek üzere önceki akşam özel olarak top- lanan NATO, Ukrayna yöneti- minden, "nükleer silahlardan fermgat etmesini" istedi. NATO üyesi 16 ülkenin üst düzey yetkihlerinin yaptığı top- lantının ardından basına bir açıklama yapan NATO Genel Sekreteri Manfred VVörner, it- tifakın Ukrayna'dan bazı istek- lerde bulunduğunu söyledi. Wörner'in açıklamasına göre, NATO'nun Ukrayna yöneti- minden beklentileri şunlar: — Ukrayna, merkezi hükü- met ve diğer cumhuriyetler ile olan ilişkilerini banşçı müzake- reler yoluyla yurütmelidir. — Ukrayna, nükleer silahla- n içermeyen bir savunma poli- tikasına sahip olmalı ve nükle- er silahlann yayılmasını engel- lemeye yönelik anlaşmaya uy- malıdır. — Ukrayna, Sovyetler Birli- ği'nin imzaladığı silahların de- netimine ve silahsızlanmaya iliş- kin bütün anlaşmalara sadık kalmalıdır. — Ukrayna, Sovyetler Birli- ği'nüı, özeÛikle insan haklan ve Avrupa'da sınırlann korunma- sıyla ügili olan diğer bütün ulus- lararası taahhütlerine sadık kal- malıdır. Wömer, toplantıda "nükleer silahlann tek bir otoritenin tum izlemediği görulüyor. Dev- let Başkanı Leonid Kravçuk, cumhuriyet topraklarındaki nükleer * silahlann başka bir cumhuriyete nakledilmesine karşı olduğunu açıklayarak, tüm eski Sovyet cumhuriyetle- rindeki nükleer silahlann ortak bir denetime tabi tutulması fik- rini desteklemeyeceklerini söy- lemişti. Cumhuriyetin Dışişleri Bakanı Anatoly Vlanko'nun önceki akşam yaptığı açıklama- lar ise, Kravçuk'un sözlerini ya- lanlar nitslikte. Dışişleri Baka- nı Vlanko, Sovyetler Birliği'nin hızla dağılmakta olduğu bir or- tamda Ukrayna'nın öncelikle kendi güvenliğini düşünmek zo- runda olduğunu ve topraklann- daki nükleer silahlann denetim altına ahnmasım istemediğini söyledi. Rusya Devlet Başkanı Boris Yeltsin'in. Ukrayna'nın bağım- sızhğınm artık kesinleşmiş ol- masına karşın, yeni birlik söz- leşmesini desteklemeye devam ettiği bildirildi. öte yandan, Ukrayna'da, halkın SSCB'den bağımsızlık ilanını ezici bir çoğunlukla des- teklediği halk oylamasından iki gün sonra, Ukrayna ile Rusya sınırında kontrol noktalan ku- rulmaya başlandığı bildirildi. YİNE KUYRUKLAR— Ukrayna artık bağımsız; ama bağımsızlık sihirii değaek değil Id, ber şeyi bir günde değiştiriversin. Ekmek kuyruklan, sigara kuyruklan, giysi knynıklan hâlâ metrelerce. (Fotoğraf: AP) Washington Büyükelçisi Şoval, 9 aralıkta görüşmeye hazır olduklarını açıkladı Lsrail, randevuya gelmediBaşbakan Yardımcısı Netanyahu, dün Washington'da düzenlediği basın toplantısında, Arapları, Amerikalılarla değil, İsraillilerle doğrudan görüşmeye çağırdı. ABD Büyükelçisi Zalman Şoval, ikinci tur görüşmeler için talep ettikleri 9 aralık gününün ertelenemiyeceğini söyledi. Dış Haberter Servisi — ABD Dışişleri Bakanlığı'nda dün baş- laması planlanan Ortadoğu ba- nş görüşmelerinin ikinci turuna Israil katılmadı. Suriye, Lüb- nan, Ürdün ve Filistin heyetle- ri, dün sabah yerel saatle 10.00'da Washington'da Dışiş- leri Bakanlığı binasında hazır bulundular, ısrail heyeti gelme- di. lsrail'in ABD Büyükelçisi ile başbakan yardımcısı, saat 11 .OO'de Washington'da bir ba- sın toplantısı düzenleyerek Araplara Amerikalılarla değil kendileriyle doğrudan diyaloğa girmeleri çağnsında bulundular. Israil Başbakan Yardımcısı Benjamin Netanyahn, dün VVashington'da, kendisinin gö- rüşmelere katılacak lsrail heye- tinden olmadığını, ancak Arap- lann ikinci tur görüşmelerini js- rail'e karşı propogandaya çevir- me çabaları üzerine bir basın toplantısı düzenleme gereği his- settiklerini söyledi. Netanyahu, "Araplann Amerikalılarla değü tsraiile diyaloğa oturacağını unutmaması gerektiğini, ABD'- nin tutumunu yaıüış algıladık- lannı" kaydetti. CNN'den canh olarak yayın- lanan basın toplantısında Israil Başbakan Yardımcısı, Arapla- nn ABD'yi İsrail'e baskı yap- mak amacıyla kullanmak iste- diklerini söyledi. İsrail'in ABD Büyükelçisi Zalman Şoval, ikin- ci tur görüşmeler için talep et- tikleri 9 aralık gününün 'intifa- da'nın yıldönümü olması nede- niyle ertelenemeyeceğini belin- ti. Filistin heyeti sözcüsü, Ha- nan Eşrafi, pazartesi gününün işgal altındaki topraklarda ya- şayan Filistinlilerin baslattıgı in- tifada hareketinin dördüncü yd- dönumü olduğuna dikkat çek- mişti. Lübnan'dakison ABD'li rehine de serbest bımkıldı Anderson özgürlüğe kavuştu İran yanlısı İslami Cihad örgütünce 1985'te kaçırılan Terry Anderson'un dün TSİ 10.00'da sahverildiği, ancak yoğun kar yüzünden Şam'a ulaşamadığı bildirildi. Dış Haberter Servisi — Lüb- nan'da İran yanlısı örgütlerin elinde bulunan son Amerikalı rehine Terry Anderson dün sa- hverildi. BM Genel Sekreteri Perez de Cudlar Anderson'ın Lübnan'da Bekaa Vadisi'nde Suriyeli yetkililerin elinde bu- lunduğunu açıkladı. Iran Resmi Haber Ajansı IR- NA'nın Lübnan'da bulunan bir güvenlik kaynağına dayanarak Anderson'un dün TSİ 10.00'da salıverildiğini ve Suriyeli yetki- lilere teslim edildiğini bıldirme- sinın ardından Suriye Dışişleri Bakanlığı da bir açıklama yapa- rak Anderson'un bakanlık yet- kililerine teslim edildiğini doğ- ruladı ve Amerikalı rehinenin TSt 15.00'te ABD'nin Şam Bü- yükelçiliği'ne teslim edileceğini duyurdu. Ancak beklenen saatte An- derson'm Şam'a gelmemesi üze- rine BM Genel Sekreteri De Cu- ellar bir açıklama yaparak Ame- rikalı rehinenin Bekaa Vadisi'- nde Suriyeli yetkililerin elinde bulunduğunu, yoğun kar yağı- şı nedeniyle Şam'a henüz vara- madıklarım açıkladı. Bir hafta içinde salıverilen üçüncü Amerikalı rehine Terry Anderson, 16 Mart 1985'te Bey- rut'ta Amerikan haber ajansı Associated Press'in Ortadoğu temsilcisi olarak çalışırken İsla- mi Cihat Örgütü'nce kaçınlmış- tı. Anderson 6.5 yıldan bu ya- na Lübnan'da tutsak bulun- maktaydı. Sırasıyla 2 ve 3 ara- hkta sahverilen Amerikalı rehi- neler Joseph Cicippio ve Alann Steen'in ardından Terry Ander- son'ın da salıverilmesiyle Lüb- nan'daki Batılı rehineler soru- nunda nihai çözüm aşamasına gelindiği bildiriliyor. Anderson'm salıverilmesiyle Lübnan'da Iran yanlısı örgüt- lerce alıkonan Batıh rehine sa- yısı ikiye indi. Halen Lübnan'- da tutsak bulunan iki Aiman Heinrich Stnıebig ve Thomas Kemptner, 16 Mayıs 1989'da Hürriyet Mücahitleri adlı örgüt- çe kaçınlmıştı. BM'nin rehine- ler sorunuyla ilgili özel elcisi Gi- andomenico Picco iki Alraan rehinenin salıverihnesi için ça- balannı sürdürüyor. Ağustostan bu yana aralık ayına dek serbest bırakılan Ba- tüı rehineler şunlar: 8 ağustos: İngiliz gazeteci Jotan McCarthy, islami Cihad tarafından sahverildk McCarthy, örgütün bir mektu- bunu BM Genel Sekreteri'ne götürdü. 11 ağustos: Amerikalı Ed- ward Austin Tracy, Devrimci Adalet Örgütü'nce serbest bı- rakıldı. 24 eylül: İngiliz Jack Mann, Devrimci Adalet Örgutü tara- fından serbest bırakıldı. 21 ekim: Amerikalı Jesse Turner, Filistin'in kurtuluşu için İslami Cihad Örgütü tara- fından bırakıldı. 18 kasım: İngiliz Terry Wai- te ile Amerikalı Thomas Suther- land, tslami Cihad tarafından serbest bırakıldı. Netanyahu'nin sınirli, Şoval'- ın sakin gözüktüğü basın top- lantısında, Araplann 4 aralıkta 4dün) Washington'a gelecekleri- ni İsrail'e soylemedikleri vurgu- landı. Netanyahu, "Biz burada- yız, göruşmek istiyorlarsa, tele- fon açmalan yeterli, bize ulaşa- bilirler" dedi. Netanyahu, pa- zartesi asıl sorunlan konuşma- ya hazır olduklarını amaçlanmn banşı Washington'dan alıp Or- tadoğu'ya götürmek olduğunu kaydetti. Dün ABD Dışişleri Bakanlı- ğı ndaki randevuya gelen Suri- ye heyeti lideri Muvafık Elif, "Diğer tarmfın goriişmelere gel- memesi bizi sükutu hayale uğ- rattı. Bu, İsrail'in bizim kadar banşın sağlaıunasında islekü ol- madığını gosteriyor" dedi. ABD Dışişleri Bakanlığı Söz- cüsü Margaret Tutwiler, ikinci tur görüşmelerin basına kapalı yapılacağım açıkladı. Dün basın görevlileri ve fotoğrafcüar bina- ya alınmadılar. AA'nın haberine göre İsrail, Onadoğu Banş Konferansı'na katılacak tüm heyetlerinin pa- zartesi günü Washington'da ha- zır bulunacağını açıkladı. Israil Başbakanlık Sözcüsü Ehud Gol, dün Reuter'e yaptı- ğı açıklamada, Başbakan tzak Şamir, Savunma Bakanı Moşe Arens ve Dışişleri Bakanı David • Levy arasında yapılan toplantı- da, Ortadoğu Banş Konferan- sı'nın ikili görüşmeler kısmına katılacak 3 Israil heyetinin de 9 aralıkta Washington'da olacak şekilde ABD'ye gönderümesine karar verildiğini bildirdi. Israil önceki gece 9 aralıkta Washington'a sadece Ürdün- Filistin ortak heyetiyle görüşme- lerde bulunacak Israil heyetinin gönderileceğini açıklamıştı. İtalyanyöneimen Zeffırelli, SuudiAmbistan'ın 'müstehcen'gerekçesiylefılmine el koymasına çok kızdv Arap kültürü barbar ve geridîr NİLGÜN CERRAHOĞLU ROMA — Ünlü yönetmen Franco Zeffırelli, Arap-lslam dünyasını hedef alan ırkçı görüşleriyle şimşekleri üzeri- ne çekti. Rönesans kükürünün doğdu- ğu 'Toskana' bölgesini konu alan bel- gesele Suudilerin el koymasma çok sinir- lenen Italyan yönetmen, Araplar için "Keşke Körfez savaşına hiç kartşmasay- dık da birbirlerini oldurselerdi" dedi. Arap ve tslam dünyası için, 'medeniyet- siz, ükel, barbar' sıfatlannı kullanan Zef- firelü, İslami köktenciliğin "Tüm uygar dünya için Nazizmden büyük bir tehlike" oluşturduğuna dikkat çekti. Floransa dolaylanndaki Toskana böl- gesinin turistik, tarihi ve kültürel zengin- liklerini anlatan reklam filminin Suudi Arabistan sınmnda 'müstebcen' buluna- rak el konmasına içerleyen yönetmen, 'Araplar sahtekârdır' dedi ve ekledi, "Sözde ba katı yasalarla kendi insanla- nnın safhğını korumak peşindeler. Ama öte yandan koşebaşmda kızkardeşlerini beş knruş için satmaktan da çekinmez- ler. Gürtükleri lslam köktenciliği bar- barhk, UketlBc ve bir şiddet kültüründen başka bir şey değüdir. Batı, tslam kök- tenciliğinin piyasaya çıkmasına izin ver- mekle büyük bir hata işlemiştir. Bu ha- ta başımıza çok dert açacaktır." Toskanayı tanıtan rdminde ünlü rö- nesans sanatçısı Mikelanj'ın çıplak 'Davud' heykeliyle Botticelli'nin çıplak 'Venüs'ünü sergilediği için 'müstehcen' ve 'mnzır5 bulunan Zeffırelli imzasını ta- şıyan belgesel filme herhangi bir 'porno' fılme uyarlanan muamelenin uygulandı- ğını söyledi. Araplann dünyaca ünlü sa- nat şahaserlerini sergileyen bir rdmle herhangi porno filmini aynı kefeye ko- yacak denli 'geri' olduklarını belirten Zeffirelli, fılmde aynca Toskana plajla- nnı gösteren birkaç mayo sahnesi oldu- ğunu söyledi. "Filmim Suudi Arabis- tan 'da göriilmüş, görülmemiş bu önemli değil. Önemli olan Araplann bizim kül- türümüz açısından oluşturdukları tehdittir" diyen İtalyan yönetmen, söz- lerine "Şimdiye kadar Baü, bu tebdidi ciddiye almadı. Çünkü bizim kültürü- müz her ırk ve inançtan insana saygı göstermeyi gerektiriyor. Ama onlar bu savgıyı göstermiyoıiar. Keşke bıraksaj- -dık da Körfez savaşında birbirlerini öldürselerdi" diye devam etti. Açıkla- malarmı "Artık bunun tartışma götüriir tarafı yok. Arap kültürü barbar ve geri bir knltür" diye sürdüren Zeffirelli, "Hırsızın eüni kesiyorlar. Kadınlannı eziyorlar. 'Şeytan Ayetleri'ni yazan Sal- man Rüştü'yü ölümle tehdit ediyorlar. Kitabı tercüme eden çevirmenleri öldü- rüyorlar. Mikelanj ve Botticelli gibi rö- nesans sanatkâriannın tanınmasını en- gelliyorlar. Bu insanlar bizimle eşit de- ğil. Doğru değil bu. Hıristiyan ve Yahu- di kültürü kesinlikle İslamdan ileri, biz Hıristiyanlar kilise refonnundan ve kar- şıt reformdan geçtik. Araplar bu degişimlerin hiçbirini ya- şamadı. Aykın bulduklan her şeyi ate- şe veren bizim ortaçağ papazlannı andınyorlar" dedi. 'La Traviata', 'Romeo-Jnlyet', 'Hamlef ve 'İsa' adlı tanınmış fılmlere imzasını atan 'estetik ustası' Zeffirelli'- nin ırkçı nitelik taşıyan açıklamaları tt- laya'da tepki yarattı. Yaşınız 18 olsun, 28,38,48 olsun... başarı için yeriniz hazır: B E S T ! Osmanlı Bankası Karaköy merkez şubesine ait 26.12.1989 - 784375/1725 ve 29.01.1991- 893605 nolu döviz alıra belgelerinin asıllan kaybolduğundan hükümsüzdur. AnkaraVlan Kiev^e destek • ANKARA (ANKA) — Türkiye, Ukrayna halkının bağımsızlık karanm olumlu karşıladı. Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Filiz Dinçmen, Ukrayna halkının karannın saygı ile karşılandığını belirterek, "Türkiye, Ukrayna ile ilişküere önem veriyor" dedi. Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Filiz Dinçmen, haftahk olağan basın toplantısında gazetecilerin sorulanm yanıtlarken, Ukrayna'da referandum yoluyla verilen bağımsızlık karannın, Ukrayna halkına mutluluk ve refah getirmesini diledi. Bayan Vasiliu'ya BM\ie görev • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) — Birleşmiş Milletler Türk Derneği, BM Dernekleri Dünya Federasyonu Başkanhğı nezdinde, Kıbns ve Rum kesimi lideri Yorgo Vasiliu'nun eşi Andrula Vasiliu'nun seçilmesini protesto etti. BM Türk Derneği Başkanı Prof. Cahit Talas dün Mülkiyeliler Birliği'nde düzenlediği basın toplantısında, federasyonun Barcelona'daki 33. genel kurulu hakkında bilgi verdi. Prof. Haluk Gergcr, Dr. Haldun özen ve kendisinden oluşan delegasyonun, Vasiliu'nun tek aday olarak girdiği federasyon başkanhğı seçimlerine kaulmayarak protesto ettiğiru belirten Talas, aynı toplantıda Gerger'in de federasyon yönetim kurulu üyeliğine seçildiğini bildirdi. S. Ahmet'ten kınama • GÜMÜLCÎNE/ANKAR- A(AA) — Batı Trakya Türk toplumu liderlerinden Gümülcine Bağımsız Milletvekii Dr. Sadık Ahmet, 'Toplumumun haklanm savunmak benim başhca görevim. Yunan yönetiminin baskılanm şovenist olarak nitelendirmem de tahrik değüdir" dedi. Dr. Sadık Ahmet, Gümülcine ve Iskeçe'deki bazı parti gençlik teşkilatlanyla çeşitli kuruluşlann, dokunulmazlığının kaldırılması yolundaki bildirilerini kınadı. Karabağ'a BM gucu • PARİS <AA) — Ermenistan Dışişleri Bakanı Raffi Hovanesyan, Azerbaycan topraklan içinde yer alan, ancak Ennenilerin çoğunlukta olduğu yukan Karabağ'a bir BM banş gücünün gönderilmesi zamamnın geldiğini söyledi. Hovanesyan, Fransa'da yaptığı açıklamada, uluslararası topluluğun yukan Karabağ ile ilgilenmesi gerektiğini belirterek, "Zira yann bu topraklarda Ermeni halkım bulamamak mümkündûr" ifadesini kullandı. BulgaristanVla grev • SOFYA (AA) — Bulgaristan'da, ilk defa askeri bir fabrikada grev yapıhyor. Ülkenin güneyindeki Kasanlak yakınlanndaki askeri fabrikada çalısanlann bir bölümü, ücret artışı isteğiyle dün greve başladılar. Askeri fabrikada başlayan grev, aym zamanda Demokratik Güçler Birliği'nin 20 Ekim seçimleri ile iktidara gelmesinden sonra gerçekleştirilen ilk grev oldu. İKÖ doruğuna hazırhk • DAKAR (AA) — lslam Konferansı'na üye ülkelerin dışişleri bakanlan, 9-12 arahk tarihleri arasında düzenlenecek doruğun hanrhklarım tamamlamak üzere bugün Senegal'in başkenti Dakar'da bir araya gelecekler. Toplantıda Türkiye"yi Dışişleri Bakanlığı Müsteşan Büyükelçi özdem Sanberk başkanlığında bir heyet temsil edecek. Dışişieri Bakanı Hikmet Çetin ise 8 aralıkta Cumhurbaşkanı Turgut özal ile Dakar'a gelecek. İKÖ toplantılanmn gündemindeki en önemli konulan Filistin sorunu, Arap - tsrail anlaşmazlığı, Müslüman azınlıklar, Kıbns ve Afganistan'daki durum oluşturuyor.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear