Catalog

30 OCAK 1991 EKONOMÎ CUMHURİYET/13 SERBEST PİYASJUM DÛVİZ MDDoteı MMMn Inriçre FTVKI H b d Ftari ç Hobnda Ftarini tngMzStoffni FrifBiz Frangı lOOHalyanUret) SJLMya» AM AHş Sat; 3087 2078 2447 1840 6150 612 273 788 294 3092 2083 2452 1845 6200 «17 278 795 296 3026 /U.TW 6ÛMÛŞ Cumhuriyet ftoşat 22 ayar bite* 900 «yar jûmûş VaMbank/UM HaftMm MBank» lOnsS 253 000 280 000 37 600 33 650 450 205.000 210.000 207.000 377 05 Tl inBftmto Ort faa (*) Satış 257 000 290 000 37 750 37 000 480 210.000 215.000 212.000 377 90 64 90 Erdemir'de sermaye artışı • ANKARA (AA) — Ereğli Demir ve Çelik Fabrikaları (Erdemir) Idarc Meclisi Başkanı Selçuk DemiraJp, şirketin sermaye arttırunının yüzde SO bedelli, yüzde 50 bedelsiz oiarak yapılacağını bildirdi. Demiralp yaptığı yazılı açıklamada, bedelli sermaye arttınmında hisselerin nominal değerinin iki katı fıyatla arzedileceğini, rüçhan haklanıun kullamm süresinin de 4 Mart-2 Mayıs 1991 akşamına kadar oiarak tespit edildiğini belirtti. Erdemir tdare Meclisi, 26 Ekim 1990 tarihinde sermayesini 384 milyar liradan 768 milyar liraya çıkartma karan almıştı. Hazine nakdi savnnmaya • ANKARA (ANKA) — MaJiye ve Gümriik Bakam Adnan Kahveci, Körfez krizi nedeniyle Hazine'nin bfltün nakdinin savunma, sağbk ve Içişleri bakanlıklannca kullanıldığını açıklayarak, Hazine carafından Ziraat Bankası'na verilecek bir kaynaktan çiftçiye kredi kullandınlmasının rnümkün olmadığını söyledi. Interbaıık'a dış kredi • Ekooomi Servisi — Interbank 40 milyon dolar tutannda yeni bir sendikasyonu tamamladı. 14 Ocak 1991 tarihinde Istanbui'da imzalanan ithalaf ve ihracatın finânsmanmda kulianılacak 40 milyon dolar tutarındaki sendikasyona katılan bankalar şuniar: Bankers Tnıst Company, Banque Bruxelles Lambert S.A., CommonweaJth Bank of Australia, Swedbank, NationaJ Bank of Abu Dbabi, Yapı ve Kredi Bankası, Monte dei Paschi di Siena, Bank of Bahrain and Kuvvait RS.C, Den Norske Bank A.Ş., Türk Mitsui Bank, VV'GZ Bank. Akbank'ın 43. yıldöntimti • İSTANBUL (AA) — Akbank Yönetim Kurulu Başkanı Naim Talu, bankanın kuruluşunun 43'üncü yıldönümünde mevduatının 75 trilyona ulaştığını açıkladı. Akbank'ın 43 yıl önce, 30 Ocak 1948'de Adana'da bölge bankası oiarak kurulduğunu hatırlatan Naim Talu, sektördeki hızfa gelişmeyi yakından takip edebilmek için, ödenmiş sermayesinin 1.5 milyar liraya yükseltildiğinikaydetti. Ozel lisede yemek boykotu • fş-Sendika Servisi — Arnavutköy'de kurulu Istanbul Özel Amerikan Robert Lisesi işyerinde çalısan 55 işçi Amerikalı işvercni protesto ctmek amaayla yemek boykotu yaptı. Tez-Koop-Iş Sendikası ile Amerikan Robert Lisesi işvereni arasında sürdünilen toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması ve 25.01.1991 günü uyuşmazhk tutanağı tutulması üzerine; isçiler işverenin bu tutumunu protesto etmek amacıyla dün yemek boykotu yaptılar. T&YSAD Gene! Kurulu • İSTANBUL (AA)— Taşıt Araçlan Yan Sanayii Derneği (TAYSAD) Genel Kurulu'nda, Ahmet Arkan dernek başkanlığına yeniden seçildi. TAYSAD Yönetim Kurulu şu isimlerden oluştu: Ahmet Arkan (başkan), Ergin Sungur, Mete Kardaş, Berk Akyüz, Pınar Aran, Hikmet Komar, Ural Belgin, Arslan Sanır, AbdulJah Kanca, Ahmet Bayraktar, Mehmet AJi Berkman ve Erkan Orcaner. TOBBBaşkanı Yalım Erez, durgunluğun hızla önlenmesini istedt Devletborcımu ödesinANKARA (Cnmhııriyet Bn- rosu) — Türkiye Odalar ve Bor- saJar Birliği (TOBB) Başkanı Yalım Erer, Körfez krizi ve sa- vaşm etkisiyle oluşan ekonomik durgunluğun aşılması için ön- lem alınmasını istedi. Çek-senet borçlannın ödenmemesine de değinen Erez, "Bugün borcunu ödemeyen en büyük borçhı dev- lettir. Piyasa borç ödemeierinde- Id gecikmelerin çogu temeMe bu darboğaza dayanmaktadır" de- di. TOBB Baskanı Yalım Erez, dün düzenlediği basın toplantı- sında, Körfez savaşı ve bunun Turk ekonomisi üzerindeki etki- leri hakkındaki görüşlerini an- lattı. Erez, birlik oiarak görüş- lerinin baştan beri Türkiye'nin sıcak savaşa taraf olmaması yö- nünde olduğunu belirterek "Bu görüsümiiz degişmernistir, ama otayın boyutUn artık bunu aş- mıstır. Bugünki) ortamda artık içeride savas tartışmasının de- «un ettirilmesinin Türkiye'nin yaranna olmayacagını, aksine düsmanı cesaretlendireceğini düsünüyornz" diye konuştu. Erez, Başbakan Yıldınm Akbu- lut'la görüştükten sonra Türki- ye'nin savaşa girmeyeceğine ke- "Türk mali tarihinin en büyük operasyonlanndan biri yapılarak likidite sağlandı. Buna rağmen bankalar aşırı temkinli bir tutum sergiledi. Kredi faizlerini yükseltti. Yer yer kredileri durdurdu veya temdit etmedi." Devletin özel sektöre borcunu ödememesi piyasadaki ödeme darboğazını arttırıyor. sin oiarak inandığmı kaydetti. Ekonominin durgunluk eğili- mine girmesinde hukümetin ba- zı politikaları ve bankalann son günlerde izledikleri tutumun ro- iü olduğunu belirterek şunlan söyledi: "Halkın bankalara yondme- si SODUCU kısa bir siire de olsa bankalar normal işlev|«rini >e- rine getirememişkr ve Türk mali tarihinin en büyük operasyonla- nndan biri yapüarak likidite saglanmıs, döviz ibtivacını kar- şdamaic için de j urtdısından bü- yük miktarda efektif transferi yapılmıştır. Bu büyük operasyo- •a rağmen bankalar aşın tem- kinli bir tutum sergilemişler, kredi faizierini yükselttikJeri gi- bi yer yer kredi kısma, durdur- ma veya temdit elmeme gibi davranışlara girmişlerdir. Başba- kgnlıgın talimatına rağmen bu tutumun yer yer sürdügo göhil- mektedir. Devletin özel sektöre olan borçlannı odememe, erteleme ve>^ taksitlendirme şeklindeki tutumunu sürdürmesi, piyasada mevcut olan ödeme darboğazı- nı daba da arfurmakta ve dor- ganlnfnn agırlasmasında ve yaygınlasmasmda çok önemli bir rol oynamaktadır.'' Yalun Erez, devlet borçlannın en kısa zamanda sağlam kay- naklara dayaiı oiarak ödenmesi gerektiğini de ifade ederek, "VetkiliJerce çok yüksek oldugu beliıiilen kredi itibanndan ya- rartanılabilir. dıs borclanmaya gidilerek iç borçlar odenebilir" dedi. Erez, bu uygulamanın enf- lasyon üzerinde olumsuz etkisi olup olmayacağının sorulması üzerine de "Şimdi bir yangın var. onun sonduriilmesi lazım. Yangını söndürmek için kulianı- lan suyun maliyeti besaplan- maz" karşılığmı verdi. İç talebi arttırıcı yöndeki eko- nomik politikalara ağırlık veri- lerek durgunluğun daha da de- rinleşmesinin önüne geçilmesi- ni öneren Erez, kriz yardımı oia- rak gelen hibeierin sadece kamu kesimince kullamlmasmı elestir- di. Müteahhîde kriz desteğiANKARA (ANKA) — Irak ve Kuveyt'te iş yapan müteah- hitlerin Körfez krizi nedeniyle uğradıklan zararlann bir bölü- münün Eximbank tarafmdan kredi ya da teminat olarak kar- şılanmasma ilişkin karar Yük- sek Planlama Kurulu tarafından onaylandı. ANKA'mn edindiği bilgiye göre, geçen yıl aralık ayı içeri- sinde Exirnbank'a başvuran ENKA, Özgü-Baytur, Fnat Soyln, STFA-Hta, Güriş Mald- na, Kiska, Tekfen ve Nöksel, is- tihkaka bağlanmış ve ödenme- miş işler tutan ile bonolannın karsılığı oiarak toplam 70.5 mil- yon dolar kredi talebinde bulun- dular. YPKda 22 ocak saJı gü- nü yaptıgı topiantıda, muteah- hitlerin bu kredi taleplerini uy- gun buldu. Eximbank'ın da mü- teahhitlerin bir bölümüne Gelis- tirme ve Destekleme Fonu'ndan alabileceği kaynak kadar nakit kredi temin edeceği, bir bölü- müne de diğer ticari bankalar- dan ucuz kredi bulabilmeleri için teminat vereceği öğrenildi. Müteahhitlerin, Eximbank'- tan talep ettikleri miktarın 13.5 milyon dolarhk bölümü bono- lardan, 57 milyon dolariık bö- lumü de istihkaka baglanmıs, ancak ödenmemiş alacaklardan oluşuyor. öte yandan Türkiye'nin Kör- fez savaşında üstlendiği rol, Libya'da insaat ve taahhut işleri yapan Türk müteahhitlerini kaygılandırıyor. Libya lideri Muammer Kaddafi'nin 27 ocakta yaptığı televizyon konus- masından sonra, bu ülkede 600 milyon dolariık alacağı ve 350 milyon dolarlık mal varlığı bu- lunan Turk müieahhiıleri, yazılı bir açıklamayla kaygıiannı hü- kümete iletti. Libya sorunn Türkiye Müteahhitler Derne- ği Başkanı Kadir Sever'in imza- sıyla Basbakan Yıldınm Akbu- lut ve konuyia ilgili 9 bakana iletilen açıklamada, Libya hü- kümetinin bundan böyle Türk müteahhitlerine ödeme yapma- yacağını açıkça dile getirdiği ve bu ulkenin Türkiye'yi büyük öl- çüde ekonomik kayba uğratma- yı amaçladığı belirtildi. Açıkla- mada Türk müteahhitlerinin Libya'da 3.5 milyar ABD Do- lariık taahhüdünün yok olmak- la karşı karşıya bulunduğu vur- gulanarak 600 milyon dolariık alacak ve 350 milyon doiarlık mal varhğının tehlikede olduğu dile getirildi. En çok reklam bankalardanReklamda 1990ın ilk 20 ismi Ball " ' ıliMl Cenaıans-Grey 91.265.0 GÛ28) SanatlarS»atchı . 72.293.6 Pars Mi-Cann Inekson 71 3118 AjansAaa 488817 Manapns-ITıompsofi 43.936 4 Moran Ogılvy&Ma«w 37.368 8 Gfafika-Lıntas 33.210.5 RPM-Radar 28.7651 fltfdamevi 27.4171 Cam RaHam 24.726.3 MRritcz Ajans 23.264.7 YOfirnı Ajans 21.905.5 UKtom-Leo Bumett 19.405.7 Y«Dm-fC8 19.217.0 Mmar 17.917.4 BMasik RaMjfreriar 17.404.4 EkDİ 16.649.5 tlanaiık 15.574.4 Repro 15197.0 Hota 15.044.4 ta («k nUm mm 2» M ı w UaMt VlMnBZMt TCplMi İVC9M9 Milps 17 078.1 Ziraat Banka» 151441 târpa 14.5281 Satuh Pazarlama 13.242.2 Hörnytt 12.326 2 Gürtaydm 11920 6 £ırt* Bankası 11.267 6 Akbank 10.858.9 Sabafı 12.587.1 SûmerbanK Maûaza 10 008 5 Halkbank 9 249 2 lî Bankası 9.159 0 WWyPt 8-34Q.B Vatofiar Bankası 8 148.0 Mrn Pıyango 8 064 3 Magic 8ox 7.686.1 TKKOI 7.667 8 Pamukbank 7.011.7 Coc* Cofe 6.660 3 Btendax Şampuan 61598 HÂJMUL Cenajans Grey Arastırma Böiüm, Reklam Harcamalar Raporu 1990 Ekonomi Servisi — 1990 yı- lında TV, basın ve radyodaki reklamlara 1 trilyon 308 milyar 281 milyon 700 bin TL Öderidi. Finansman sektörü, en yuksek harcamayı yapan sektör oldu. Cenajans^Grey ise ajanslar ara- sında en yüksek ciröyu gerçek- leştirdi. Cenajans/Grey Arastırma Böliunü'nün hazırladığı 1990 yı- b "Reklam Harcamalan Rapo- ru"na göre toplam oiarak en yüksek reklam harcamasını fi- nansman sektörü yaptı. Toplam reklam harcamalannda finans- man sektörünün payı yüzde 15'i buldu. 1990 yılında en yuksek reklam harcamasınm 17 milyar 78 milyon TL iie Milpa tarafın- dan yapıldığı belirlendi. 1990 yılında en yüksek ciro- yu ise 91 milyar 265 milyon TL Egebank'tan kazanmaya devam edin. Egebank'taki tasarruflannıza alacağınız fa'ız oranları: iz Oranlan: 1 yıl vadeli %64 3 ay vadeli 6 ay vadeli %57 1 ay vadeli %44 Vadesiz Döviz Tevdiat Faiz Oranlan l y ı l vadeli % 10,50 USD % 11 DM 6 ay vadeli % £75 USD %10,50 DM 3 ay vadeli % %25 USD % 9,50 DM Vadesiz % 3 USD % 3 DM f Afama!ı olarak. EGEBANKH e d e f H i z m e t t e 1 n u m a r a ile Cenajans/Grey gerçekleştir- di. Ajanslar sıralamasında Gü- zel Sanatlar/Saatchk&Saatchi 72 milyar 293 milyon TL ile ikin- ciliği, Pars McCann-Erickson ise 71 milyar 912 miiyon TL île üçüncülüğü aldı. Araştırmaya göre 1989'dan 1990"a, TV harcamalannda yüz- de 87.8, basın harcamalannda ise yüzde 69.5 oranında aıtış gözlendi. 1990 yümda en yüksek reklam harcaması basında ger- çekleşti. Basına verilen reklam- ların tuurı 739 milyar 742 mil- yon TL oldu. TV'de ise yıl bo- yunca 559 milyar 866 milyon TL'lik reklam yapıldi. En düşük payı 8 milyar 873 milyon TL iie radyo aldı. Basın sektöninde reklamlann 623 milyar 876 milyon TL'lik bölümü gazetelere verildi. Küçük ihracatçı atakta Ekonomi Servisi — Ihracaı- ta, küçüklerin dinamizmini dik- kate alan yeni bir model öneril- di. Birleşik ihracatçı ve Sanayici- ler Dış Ticaret AŞ (BİS) "Tür- kiye için Yeni Bir fhracat Modeli Önerisi" dün bir panelle tartıs- maya açıldı. Model, küçük ve orta ölçekli imalatçı ve ihracaı- çılann birleşerek çok ortaklı dış ticaret şirketleri kurmalannı ön- görüyor. Pandde konuşan ve ra- poru tanıtan BİS Genel Müdü- rii Fuat Pirali, 1980 sonrası ih- racatmda uygulanan modelin 25-30 kuruluş ile muhatap oldu- ğuna ve teşvıklerin ağırbklı oia- rak bu kunıluslara verildiğine dikkat çekti. Sonuç olarak 3 milyon dolara kadar ihracat ya- pan, küçük-orta ölçekli imalat- çı ve ihracatçılann devre dışı kal- masından yakınan Pirali, Türk ihracat sektörünün gerçek, sü- rükleyici ve dinamik gücünün bu küçük ve orta dereceli kuru- luşlar olduğunu savundu. Pira- li, küçük ve orta öiçekli işletme- lerin toplam sanayi işletmeleri- nin yüzde 98.8'ni oluşturmasına karşm ihracat içindeki payınm yüzde 8, kredi payının ise yüz- de 3 düzeyinde kaldığını belirt- ti. 1984 yılından bu yana tartışı- lan ancak şimdiye dek kamuo- yuna kapalı kalan modelde ağır- lıklı olarak şu öneriler gö2e çar- pıyor. 1) Küçük ve orta ölçekli ima- latçı ve ihracatçılan birleştiren çok ortaklı dış ticaret şirketleri- nin kuruluşların teşviki. 2) By- Pass (ihracatını başka şirket üze- rinden geçirme) özendirilmeme- li, hatta bu uygulamaya son ve- rilmeli. 3) Çok ortaklı dış tica- ret şirketlerinin yurtdışmda da- imi ticaret merkezleri açması devletçe desteklenmeli. 4) Küçük ve orta ölçekli imalatçı ve ihra- catçılara devletçe kredi desteği verilmeu ve bu destek çok ortak- b dış ticaret şirketleri aracıiığıyla yaygmlaştınlmalı. T U K E T I C I G O Z U Y L E MERAL TAMER Elde kalan plaj havluları"Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümü me- zunuyum. Bakanlık yeterlilik sınavında "yetersiz" olduğum için pek sevdiğim ve ÖSS'de birinci tercihim olan felsefe öğret- menliğini yapamıyDrum. Bu yüzden İzmir'de baba mesleğı olan çeyiz-tuhafiye dükkânı aç- tık. Ucuz satabilmek, ucuz alabilmenin bir sonucuydu. Üretilen bir mal tüketiciye ula- şıncaya kadar 3-4 el değiştiriyor. Örneğin İs- tanbul'da üretilen bir tekstil ürünü —ki bu alanda zaten en büyük üretim kapasitesine sahip ilimizdir— şu ellerden geçtikten son- ra tüketiciye ulaşıyor: 1) Fasonçu, 2) Fason- cuya mal yaptıran imalatçı, 3) İstanbul top- tancısı, 4) İzmir toptancısı, 5) Benlm gibi perakendeci... Doğrudan üreticifirmalardanmal almak is- tiyorduk, alıyorduk da... Bu arada LALE TEKSTİL'den doğrudan fabrikadan mal alı- yorduk. Murıatabımız Lale İzmir temsilcileriy- di. 1990 yaz sezonunda aralıklarla toplam 5 milyon lira tutannda kadife ptaj havlusu al- dık. Son 'a- tura fotokopisinde gc- rülebileceği gibi hav- lulara 19 bin 224 lira artı KDV ödüyorduk. Satarken de KDV da- hil 25 bin liraya satı- yorduk. Yazın ortalarına doğru birkaç müşteri "kazık attığımcc" ge- rekçesiyle satın aldık- lan plaj havlulannı ge- ri getirdiler Hemen araştırdık ve gerçek- ten de Lale kadife plaj havlularının Kemeral- tı'nda 15 bin liraya sa- tıldığını gördük. Hav- lular bizimkinin tam aynısıydı. Toptan ne kadar alabiliriz diye sor- duğumuzda Santral Pazarlar bize 10 bin li- ra artı KDV ve 90 gün yadeyle ıstediğimiz ka- dar kadife havlu verebileceklerini söylediler. Bizim 20 bin liraya doğrudan fabrika temsil- cisinden aldığımız havluları, toptancı 10 bin liraya satryordu. Hemen Lale Ege Bölge Müdürlüğü'nü ara- dım, ama mali geri almadılar. Ancak fiyat far- kını iskonto olarak düşebilecetderini söyledi- ler. Ne var ki bu konışmanın aramızda geç- tiği temmuz 1990'dan beri beni oyalıyorlar 2.5 milyonluk mali biz 5 milyona satın almış olduk ve tabii ki satamadık. 224 havludan 170'i elimizde kaldı. Piyasada bu tür dalave- reler çok oluyormuş, ancak bu "piyasa"ya üretici fabrika/arın da doğrudan katılması hayli düşündürücü. Köşenizde SANKO ile Halil Bezmen'le ilgili pozitif seyler okumuş- tum. Bundan cesaret alarak size yazıyorum." İzmirli okurumuz Halil özveren'den aldı- ğımız bu mektup üzerine Mensucat Santral Halkla llişkiler Sorumlusu Barika Göncü'yü aradık. Barika Göncü konuyia doğrudan il- gili olan Lale Tekstil Genel Müdür Yardımcı- sı Murat Devrim'le temas kurmamızı sağla- dı. Lale Tekstil'den bize gelen ilk yazıda "tüm üretim ve ihracat şirketlerinin 2. kalrte ve ihracat fazlası maliannı likide etmek zo- runda olduklan, Lale Tekstil'in de bu çer- çevede temmuz sonunda ikinci kalrte mal- iannı piyasaya verdlği" belirtildikten sonra şöy\e denıyordu: "Firmamn temmuz 1990'dan evvel mal almtş ve elinde stoku bulunanlan da mağ- dur etmemek için bir iskonto yapmış ve bunu 30 müsterisine uygulamıştır. Nrtekim sözü geçen müşteri de bu flrmalar arasm- da yer alıp nezdlmizdeki cari hesapta ala- caklı gözükmektedir. Firma ilgililerl müş- terimizden acilen fiyat farkı faturası kes- tirmek ve hakkı olan Iskontoyu en kısa za- manda vermek İçin harekete geçiriimiştir." Konuyia ilgili olarak telefonda görüştüğü- müz Lale Tekstil Ge- nel Müdür Yardımcısı Murat Devrlm, ilk ko- nuşmamızda bize müşterinin fiyat farkı faturası kesmeyi kabul etmediğini ve bu ne- denle de İzmir Bölge Temsilcisi'nin kendisi- ne iskonto yapılama- dığını, İzmir Bölge Temsilcisi Hasan Erk- li'den bu bilgiyi aldığı- nı söyledi. Okurumuzu aradı- ğımızda ise kendisine böyle bir talepte hiç bulunulmadığını, hat- ta havlulardan sonra aynı firmadan başka alım yaptığı halde bu fi- yat farkının o faturalardan da mahsup edil- mediğini, Lale Tekstil İzmir Temsilciliği'nin kendisini hep bugün yarın diye oyafadığını belirtti. Murat Devrfm'le yeniden görüştüğümüz- de bu kez İzmir Bölge Temsilciliği'nin bu ko- nuda bir ihmali olduğunu kabul etti ve yüz- de 15'lik fiyat farkı faturası kesilerek okuru- muza 2milyon liradolaylarında paranın iade edilmesine karar verildi. Bu olayda izmir Böl- ge Temsilciliği'nin ihmali Lale Tekstil'in İstan- bul'daki merkezi tarafından baştan beri bili- niyordu da bize mi söylenmedi, yoksa onlar da olayı soruşturdukça mı bu ihmalin farkı- na vardılar, doğrusu bunu anlayamadık. Konuyu Mensucat Santral'ın şahıbi Halil Bezmen'le gorüştüğümüzde ise izmir Bökje Tems'lciliği'nin henüz geçen yıl açıldığını, orada işlerin bir türlü rayına oturtulamadığı- nı ve bu nedenle kapatılması yoluna bile gi- dilebileceğini öğrendik. T U K E T I C I N I N S E S I Tüpgaz bayiinin sorumluluğu Son zamanlarda bayiden al- dığımız Aygaz tüplerine de- dantörü takmakta zorlanmaya başladık. Yılbaşı günü de tü- pümüz bitmişti. Acıbadem Tarhaniar Aygaz Bayii'ne tüp ısmarladık. Hemen getirdiler, ama dedantörü takamadıK. Bayiye telefon ettiğimizde bi- ze lastik contanın kalın veya yüksek olabileceğini, yedek bir tüp varsa onun contasıyla değiştirmek gerektiğini, yılba- şı akşamı olduğu için o gün yardımcı olamayacaklarını söylediler Yedek tüpümüz ol- madığından lastik contayı bi- raz kestik, böyfece dedantör yerine oturdu, ama şofbene gaz gitmiyordu. Dedantörün içindeki pimli yayın kırıldığını gördük. Ertesi gün bayiye ye- niden telefon ettik. Bize "Tüp, kapalı olarak Aygaz firma- tazmin edeceğini, lastik con- tanın çok önemli olduğunu ve kesme gibi bir şeyi kesinlikle yapmamamız gerektiğini söy- lediler. Metin Bey ayrıca Ay- gaz'da 15 yıldır çalıştığını, an- cak böyle birşikâyetin hiç gel- mediğini belirterek dedantörü biz îaktığımız için hatanın biz- den kaynaklandığını ve yapa- cak bir şey olmadığını söyle- di. Aslında dedantörü takmak çok basit ve öze\ bir bilgi ge- rektırmiyor. Ancak conta uy- gun olmayınca yerine oturmu- yor ve zortanınca da kınlıyor. Şimdi sormak gerekiyor. Eğer ana firma uygun contayı koy- mamışsa, dedantörü ister ba- yi ister tüketici taksın yine ye- rine oturmayacak ve kınlacak. Bunda da bayinin veya tüketi- cinin suçu var mı? Keşke de- dantör kırılsa... Kırılmayıp da sından bize geliyor. İzmit'te- gaz sızdıracak olursa ve bu s>- ki Aygaz 1 arayın" diyerek bir zıntının farkına varılmazsa bü- telefon numarası verdiler. Ora- yük kazalar olabilir. Aygaz yet- dan görüştüğümüz müşteri kilileri contanın çok önemli ol- servisinden Metin Bey, dedan- duğunu söylerlerken niçin de- törü bayi elemanlann/n takma- dantöre ve tüpe uygun conta kullanmaya özen gostermiyor- lar? Aydın Yalçıner-İstanbul sı gerektiğini, eğer dedantör takılırken bozulursa bayinin \Jkurumuz Aydın Yalçıner, 30 bin liraya yeni bir dedantör alarak sorunu çözebilmiş. Mektubu Aygaz Müşteri Hizmetleri Bölümü'ne aktardık. Kısa bir süre sonra gerek bizirnle gerekse Aydın Yalçıner'le bağlantı kurdular. Okunımuzun dedantör için ödediği 30 bin lira kendisine iade edildi. Ayrıca Acıbadem Tarhaniar Bayii de tûplerin takılmasının mûşteriye bırakılmaması konusunda uyanldı. Aygaz yetkililerinin tüketiciye de bir uyanları var. Diyorlar ki: Çok kolay görûnse bile tüp değiştirme işi bayi elemanianna btrakılmalı. Yanıltıcı reklamlar Aşırı tüketimi zorlayan rek- lamlar var. Buna örnek olarak diş macunuve * .aş kremi rek- lamlarını gösterebilirim. Tüm reklamlarda dikkat edilirse fır- ça boyunca macun sıkıldığı görülür. Oysa bu miktarda ma- cun ağızda çok köpüreceğin- den fırçalama süresini kısalta- cağı gibi, sık sık tükürme ge- reksinimi doğuracağı için ma- cun israfına da yol açar. Ger- çekte nohut büyüklüğünde sı- kılmış macunu ağızda 2-3 da- kika fırçalamak yeterlidir. Do- layısıyla reklamlarda gösteri- len miktar yerine hekimlerin tavsiye ettiği miktar kullanılsa 2-3 kat tasarruf sağlanmış olur. Tıraş kremlerinde de fır- çanın tamammı kaplayan krem yerine o miktarın yarısı, hatta üçte biri yeterlidir. Ayrı- ca ne diş macunlannda ne de- îerjanlarda ne de şarnpuanlar- da fiyat karşılaştırmasına ola- nak verecek ambalajlama var- dır. Örneğin elımoe uç çeşıt diş macunu var: Floran ve Ipana 70 gram, Signal 60 gram. Şimdi tüketici fiyat kar- şılaştırmasını nasıl yapacak? Şampuanlarda bu durum da- ha da vahim, hatta bazılann- da gramaj bile yok. Yine elim- de Ajax marka toz temizleyici var. Uzerınde "yüzde 25 da- ha fazla" yazıyor, ama gramaj yok. Ben diyorum ki bu mad- delerin hepsi, "gramaj netleri" birbirleriyle karşılas- tınlma olanağı verecek stan- dartta olmalıdır. Feyyaz Uysat- Eskisehir URETICIYE TEŞEKKUR LÜCCİ'ye teşekkür BakırköyLUCCİayakka- bı mağazasından yaklaşık 1 ay önce bir çift ayakkabı aldım. Ama ayakkabılara bir türlü alışamadım, ayağı- ma ağrı yapmaya başladı. Mağazaya giderek durumu oradakilere ilettiğimde bü- yük ilgi gösterdıler ve ayak- larımı bir dizi testten geçir- dikten sonra yeni bir çift ayakkabı vererek mağduru- yetimi giderdiler. Aii Kılıç-İstanbul Çerçevenin yenısî 2 ay önce doktorun ver- miş olduğu reçeteyle göz- lük cam ve çerçevesini al- mak için Ankara'da GÜ- NEŞ TEŞHİS-TEDAVİ VE OPTİK SANAYİ A.Ş.'ye git- tim. Buradan aldığım göz- lük çercevesj hiçbir zorla- ma olmadan ertesi gün kı- rıldı. Olayın bütçeme getir- diği yükün yanında manen de üzüntü duyduğumu be- lirtmek üzere müesseseye grttiğimde "İmalat hatası olabilir. Üretici firmayla görüşüp size haber verirlz" dediler. İki ay son- ra çalan telefonda bana ye- ni gözlüğümün hazır oldu- ğu bildirildi. Geç de olsa güzel bir yeni yıl armağanı oldu. Uğur Çağlar-Ankara MISIRLI'ya teşekkür Ekim ayında Kızılay Gİ- MA'dan bir eşofman almış- tım. Eşofman 15-20 gün kpinde lime lime ayrıldı. Gİ- MA'ya geri götürdüğümde bana üretici firmanm adre- sini verdiler. Ocağın ilk haf- tasında MISIRLI'ya mek- tupla durumu anlattım. Be- ni hemen telefonla arayıp yırtılan eşofmanın yerine yenisini göndereçeklerini söylediler. İki gün içinde postayla eşofman paketi kapıma kadar geldi. Naima Doğan-Ankara