16 Haziran 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
27 OCAK 1991 DIŞ HABERLER CUMHURÎYET/U Bombardıman öncesi porno • Dış Haberler Servbi — ABD'de yayımlanan 'The Washington Post' gazetesi, Körfez'de görcv yapan ABD'li pilotlara bombardıman öncesinde pornografık fümler izkttirildiğuü haber verdi. Gazetenin haberine göre pilotlann uçuşlardan önce ponıo fılmler izlediklerine Uişkin haberler, 'kamuoyunda yanhş tepkilere neden olabileceği' düşüncesiyle ABD'li askeri yetküiler tarafından sansür ediliyor. Çin'de yargılamalar • Dış Haberler Servisi — Çin'de 1989 yılında meydana gelen öğrenci ayaklanmasııun liderlerinden Wang Dan, 4 yü hapis cezasına çarptırıldiı Üniversite öğrencilerinin reforaı isteğiyle yönetime başkaldırmalarıyla başlayan ve 7 haftanın sonunda kanlı bir biçimde bastınlan Tienanmen olaylarının sanıklan, bu ayın başında yargılanmaya başlamıştı. Mahkemede dün varılan karara göre öğrenci ayaklanmasııun sanıklanndan Ren Wanding 7 yıl cezaya çarptırılırken diger sanıklar da iki ile dört yü arasında değişen cezalar aldılar. Ruble kargaşası • MOSKOVA (AA) — SSCB Başkanı Mihail Gorbaçov'un geçen hafta içinde yayımladığı kararnameyle 50 ve 100 rublelik banknotlann tedavülden kaldınlması için tanınan üç günlük surenin dolmasına rağmen bu konudaki kargaşa hâlâ bitmedi. SSCB Merkez Bankası tarafından yapılan açıklamada, 50 ve 100'lük banknotlan değiştirme sürcsinin yalnızca emekliler için pazartesi gününe kadar uzatıldıfp, bunun dışında herhangi bir organ tarafmdan alınmış hiçbir uzatma kararının geçerli olmayacagı vurgulandı. Merkez Bankası, piyasaya 200 ve 500 rublelik banknotlar da surüleceğini açıkladı. Yugoslavya'da ..?• yunıuşama • Dış Haberler Servisi — Yugoslavya'da Hırvatistan Cumhuriyeti'yle merkezi yönetim arasında yaşanan gerginlik, taraflar arasında anlaşmaya varılmasıyla yumuşadı. Federasyondan ayrılma tehdidinde bulunarak Yugoslav ordusunun cumhuriyete müdahale etmesini engellemeye calışan Hırvatistan yönetimi, polis birliklerini dagıtmayı kabul ederken merkezi yönetim Hırvatistan'daki Federal Ordu birliklerinin saldırı durumunun kaldınlacağı konusunda söz verdi. Bu arada federasyona bağlı Makedonya Cumhuriyeti, egernenliğini ilan etti. Sovyet-ABD görügmesi • VVASHINGTON (AA) — ABD Başkanı George Bush'un, yeni Sovyet Dışişleri Bakanı AIexander Bessmertnih Ue yarın Washington'da görüseceği bUdirildi. Beyaz Saray Sözcüsü Marlin Fitzwater gazetecilere yaptığı açıklamada, Bush ve Bessmertnih'in, Moskova'da yapılacak olan Bush - Gorbaçov zirvesini ele alacaklarıru belirtti. Sovyet Dışişleri Bakanı AlexandeT Bessmertnih dün de ABD Dışişleri Bakanı James Baker'la göriiştü. Moskova yanlıları • MOSKOVA (AA) — Litvanya'da 13 ocakta 'iktidarı ele geçirdiğini' açıklayan, Moskova yanhsı gmplann oluşturduğu 'Ulusal Kurtuluş Komitesi', faaliyetlerini askıya aldığını ilan etti. Moskova'ya bağlı Litvanya Komünist Partisi'nin öncülügunde oluşturulduğu bilinen, ancak üyelerin hiçbirinin adı resmen açıklanmayan Ulusal Kurtuluş Komitesi, 14 kişinin ölümüne yol açan 13 Ocak olaylannın hemen ardmdan Vilnius'ta sokağa çıkma yasağı ilan etmiş ve kente bir 'sıkıyönetim komutanı' atamış, ardından Litvanya Parlamentosu'nun geçen yıl 11 martta kabul ettiği bağımsızlık ilanıru Vürürlükten kaldırarak gecersiz ilan ettiğini' bildirmişti. Washington'un dikkati, Körfez krizinde Türkiye ile ilgili olarak üç konuya çevrilmiş durumda ABD'den Ttirkiye'ye yakın takipBeyaz Saray'ı düşündüren sorunlar: Türkiye'nin krizde yıldızının parlamasının, Yunanistan'da yarattığı kaygılar; Türkiye'nin savunulması konusunda Avrupa'dan yükselen çatlak sesler; Körfez krizi kapsammda Türkiye, Iran ve Suriye ilişkileri ve Irak'ın toprak bütünlüğü sorunu. UFUK GÜLDEMİR WASHINGTON — ABD'nin gözü, Tür- kiye'nin Körfez krizi kapsamında izledigı po- litikaların sonucu olarak ortaya çıkmış üç güncel konuya dönmüş durumda. Bunlardan ilki, Türkiye'nin konınması konusunda Av- rupa'dan yükselen çatlak sesler. tkincisi, Türkiye'nin Iran ve Suriye ile ilişkilerinde- ki son gelişmeleT. Üçüncüsü de Türkiye'nin ABD'ye gösterdiği dayanışma sonucunda Yunanistan'da başgösteren huzursuzluk 1- Yunanistan'm kaygüan: Uluslararası gü- venlik politikalanndan sorumlu ABD Savun- ma Bakan Yardımcısı Stepheo Hadley, iki gün önce Washington'da Avrupa'nın güvenligi Ue ilgili bir konferansta yaptığı konuşmada, "IM- fer mattefikkrimizin yaptıklannı azımsama- dan, Türkiye'nin bu kriz sırasında gösterdi- gi dayanışmaya olan takdir daygulanmızı herkesin önünde ifade etmek isterim" dedı. Bu cümle, Yunanistan'ın yarasına fena hal- de tuz basıyor. Çünkü Yunanistan, Amerika'- nın nazannda Türkiye'nin Körfez'de yaptık- lannın yanında hakikaten azımsanacak bir katkı yaptı. Ancak bu, Washington'dan çok Atina'yı telaşlandınyor. Çünkü Yunanistan, Türkiye'nin, bu krizden Amerika'run iki ül- ke arasında izlediği geleneksel dengeleri yır- tarak çıkacağına inanıyor. Atina'nm kaygı- lanndan biri, Türkiye'nin Amerika'dan geliş- miş silahlar elde edeceği varsayımıysa, diğe- ri de dış politikada atak davranmaya başla- mış bir Türkiye'nin uzun vadede Yunanistan ile ilişküerde nasıl bir çizgj izleyeceği. Baş- bakan Mitsotakis, geçen hafta Yunan TV'sin- de "Türkiye krizde Amerika'ya destek ve us verirken Yunanistan'ın sadece gödemci du- rnmunda kalması aptallıkbr, tehlikelidir ve sorumsuzluktur" diye konuştu. Görüldüğü gibi Türkiye, Yunanistan'ın Körfez politika- lannı bir ölçüde belirleyici duruma gelmiş bu- lunuyor. Yunanistan bu konuda o kadar te- laşlı ki ABD Başkanı Bush geçen hafta Tür- kiytfye 82 milyon dolar yardım verirken Yu- nanistan Başbakanı Mitsotakis'i arayarak onu rahatlatmak ihtiyacı hissetti. İkincisi de Yunanistan Dışişleri Bakanı Andonis Sama- ras önümûzdeki hafta Amerika'ya geliyor. Çantasında 10'a 7 oranı, Kıbrıs konusu ve Türkiye'nin savaşa ginnesi olasılığjnın Atina 1 da yarattığı kaygıyla ilgili dosyalar bulunu- yor. Samaras'ın Bush'tan randevu talebinin kabul edilmiş olması dahi VVashington'un Atina'yı rahatlatmak istediğini göstermesi açısından başlıbaşına ilginç bir gelişme. 'Aslan Özal' 1- Almanya'nın tutumu: ABD Savunma Bakan Yardımcısı Hadley'in, konuşmasında NATO'nun Anadolu'ya "Tiirkiye'yi korumak amacryla" gelmiş olduğunu vurgulaması, Al- manya'dan bu konuda çıkan çatlak seslerin VVashington'da ne kadar yakından izlendiği- ni göstenyor. ABD Başkanı Bush, birkaç gün önce Alman Şansölyesi Helmut Kohl ile bir telefon görüşmesi yaptı. Amerikan yönetkni- nin izlenimi o ki Almanya şimdi iç politika kaygılan ile "korumayacagım" diye konuşu- yorsa da iş savaşa geldiğinde Türkiye'yi ko- rumak durumunda. O yüzden Amerika, Al- manya'dan yükselen çatlak sesleri yakından izliyor, ama son tahlilde Aknanya'nın Türki- ye"ye kayıtsız kalabileceğine inanmıyor. Za- ten Türk makamlan da zamanı geldiğinde Amerika'nm, Almanya'nın kolunu bükeceği izleniminde, Cumhurbaşkanı TAırgut Özal- ın Almanya'nın tutumu konusunda ARD TV'sine verdiği demecin kısa bir özeti önce- ki gece Amerikan TV'lerinin ana haber bül- teninde de yayımlandı. özal'ın özelükle "Irak'a kimyasaJ silahlan sizin şirketleriniz sattı" diye cıkıştığı bölüm büyttk sükse yap- tı. Çünkü Özal bu konuda da Amerika'nın hislerine tercüman oldu. Haberlerden sonra Washington'da Türkiye ile ilgili cevreler ara- sında yoğun bir telefon trafiği başladı. Bir- süre sonra da Başkan Bush'un, TV'de özal'ın Alman gazeteciye çıkışmasmı yerinden fırla- yarak alkışladığı söylentisi kente yayıldı. ön- ceki günkü Washington Post'un manset ha- berinde de Özal'dan *asian' diye bahsedüivor- du. 3- Suriye ve Iran: Washington'un Körfez krizi kapsammda gözünü diktiği üçüncü ko- nu, Türkiye-tran ve Suriye ilişkileri. Iran Dev- let Başkanı Haşemi Rafsancani'nin geçen günlerde Ankara'ya başbakan yardımcısını yollaması burada dikkatle not edildi. Aynca Suriye Başkan Yardımcısı Abdul Halta Had- dam ile Iranlı meslektaşı Hasan Habibi'nin yaptıklan görüşmeden sonra yayımladıklan ortak bildiride Irak'ın toprak bütünlüğünün korunmasının gerektiğine işaret etmeleri, Washington'da bu iki ülkenin Türkiye'yi "diplomatik bir dille nyarması" olarak algı- landı. Hele Suriye'nin yıllar süren tran-Irak savaşında Iran'ı destekleyen tek Arap ülkesi olması hatırlandığmda bu açıklama Wasning- ton için daha da anlam kazandı. VVashing- ton'un şu ana kadar lrak'ta yurüttüğü "ölçiilü" savaş, Irak'ın toprak bütünlüğtl ve altyapısma bir zarar gelmemesi için çaba sarf edildiğini göstenyor. Oysa bu üç ülkeden herhangi birisinin adımı diğer ikisini de işin içine çekebilir. DISBASIN Ml Irak uçakiarı çölün altında gizleniyor Amerika uzun bir savaşı seçtiSaddam'ın uzatttğı tuzak Kuveyt'te bir kara savaşıdır. Savaşın Batı kamuoyunca tahammül edllebilir kalması için Pasifik adalannda Japonlarla savaşan müttefik kuvvetleri gibi Saddam'ın birlikleriyle savaşmamak tercih nedenidır. Müttefıkler açısından uzun süreli bir savaşı mümkün kılan ikinci bir neden Saddam Hüseyin'in kendisinden geliyor. BAAS'çı liderin sistemli şekilde terörist yöntemler kullanması savaşa yeni gerekçeler kazandınyor; sivil tsraillilere atılan Scud füzeleri ve TV'lerde savaş esirlerinin teşhir edilmesi, BM'nin verdiği yetkinin aşılarak Kuveyt'in kurtanlması hedefinden Saddam ve rejiminin yıkılması hedefıne geçilmesinde büyük yardımcı oldu. Saddam Hüseyin'in Körfez'de yarattığı çevre felaketi ve kullanacağı kimyasal siiahlar ya da Batıh metropollerde terör eylernleri aynı yönde rol oynayacaktır. Kamuoylannı lrak'taki terörist rejime karşı harekete geçiren bu eylemler koalisyonu sağlamlaştınyor ve uzun süreli bir "güvenlik" savaşını olası hale getiriyor. Amerika, müttefik kuvvetler açısından savaşın sadece tahammül ediür olması için değil, mümkün olması için uzun süreyi seçti. Bu arada Arap kamuoyunun sabrını taşırma tehlikesini göze almış oluyor. Müttefıkler ve Saddam iki ayn savaş yapıyor. (25 ocak) Girienmek ve korunmak için kalın kum örtû Güçlü beton tavan 1,30 m. kalınltğında (NATO bannaklarından daha kalın) Su yolu (Napalm ve yangın bombalarına karşı) Cepheden görünûş BM 'gizligörüşmeler*yürütüyor Kıbrıs ^pazarhgı' Patlamaya karşı beton duvar Bannağa girişten 40 metre sonra Irak uçaklannın bannaklan BBC'ntn haberine göre lrak'ta kumlara gömülü durumda, ingilizler taraiından yapılmış 300 uçak barınağı var ŞEBNEM ATtYAS NEW YORK— Körfez sava- şı bütün hıayla sürerken, BM Genel Sekreterliği'nin Kıbns için Türkiye'de "gizli göriişmeler" yürütmesi ve Yunanistan Dışiş- leri Bakanı Andonis Samaras'- ın "apartopar" ABD'ye gelişi, Türk-Yunan-ABD ilişkilerinde yeni "hareketliliklerin" işareti oldu. Geçen hafta BM Genel Sek- reteri Perez de Cuellar'ın Kıbns konusundaki iyi niyet görevlisi Gustave Feîssel, tkili Siyasi lş- ler Genel Müdürü korkmaz Haktaaır ve KKTC Cumhurbaş- kanlığı özel danışmanı Miimtaz Soysal Istanbul'da uzun ve "çok giıli iştişarelerde" bulundu. Bu göruşmeler, Haktamr'ın aralık ayı içinde Banş Gücü'nün görev süresi Güvenlik Konseyi'nde gö- rüşüldüğü sırada New York'a ge- lerek yaptığı çalışmalann bir de- vamı niteliğindeydi."Federasyo- na yön verecek" ilkeler adlı bir metnin hazırlık çahşmalan ola- rak nitelendirilen bu görüşmele- rin gizli tutulması talebi Türki- ye'den geldi. Diplomatik kaynaklar Körfez krizi sırasında Kıbrıs görüşme- lerinin gizli tutulması talebini iki nedene dayandırdılar: 1) Türkiye şimdiye dek BM ile pazarlıklan KKTC Cumhurbaş- kanı Denktaş'm yürütmesini ter- cih etti. Doğrudan devrede gö- rünmekten kaçındı. Rum Cum- hurbaşkanı Yorgo Vasiliu'nun "doğrudan Türkiye Ue pazarlık etme" yolundaki bütün baskıla- rına rağmen Türkiye aralık ba- şına dek pazarlıklarda bir taraf olmayacağını ifade etti. Bu tu- tumdaki bir değişiklik TürkiyeJ nin Kıbns politikasında bir de- ğişiklik olarak yorumlanacağın- dan, Türkiye görüşmeterin gizli kalmasını yeğledi. 2) Türkiye görüşmelerin gizli tutulmasınj Kıbns Rum tarafı- na ve Yunanistan'a duyurma- mak endişesi ile tercih etti. Ni- tekim BM'de konuştuğumuz Yunan ve Rum dipiomaüar Gus- tave Fcissel'in Türkiye'ye gidece- ğinden "şöyle" bir söz etÜgM bunun dışında kendilerine res- men haber vermediğini dogrula- dılar. Ancak Feissel'in Türkiye^ de olduğunu bildiklerini de ifa- de ettiler. Birleşmiş Milletler Genel Sek- reteri Perez de Cuellar 15 şubat- ta taraflara sunabileceği bir bel- ge hazırlama çabasında. 649 sa- yıh Güvenlik Konseyi karan çer- çevesinde taraflann karşuıklı gü- venini yeniden sağlayacak ve ar- zulanan bir federasyonun temcl Ukelerini içerecek bir çeşit "b«- nş ve dostlnk" belgesi oluşturul- duğu yolunda söylentiler mev- cut. SAYIN YOLCULARIMIZA ONEMLI DUYURUKörfez Savaşı nedeniyle, Avrupa'nın çeşitli havalimanlannda alınan güvenlik önlemleri paralelinde, Türk Hava Yollan uçuşlannda da bazı önlemlere başvurulması zorunlu hale gelmiştir. Bundan böyle, yolculanmız seyahatleri esnasında uçakta yanlanna sadece bir el çantası alabilecekler. Gerek el çantasında, gerekse uçağın bagajına verdikleri bavullarda, elektrikli ya da elektronik türden cihaz bulundurmamaları gerekiyor. Yine Körfez Savaşı nedeniyle, iç hat uçuşlarımızda bazı tarife önlemlerinin alınması da ticari açıdan kaçımlmaz olmuştur. Bu yüzden, belirli iç hat seferlerimizin kalkış saatlerinde değişiklikler yapılmaktadır. Seyahatinizi programlamadan önce, lütfen, Türk Hava Yollan Acente ve Bürolanyla temas kunınuz. Saym yolcularımızın bizi anlayışla karşılayacaklannı umuyoruz. Saygılarımızla... TURK HAVA YOLLARI Dışişleri Bakanı Alptemoçin, Aziz'in mektubunu yanıtladı Bunalımın sorumlusu IrakANKARA (Cnmhuriyet Bürosu) — Türkiye, kendisini "düşraanca bir tulum izlemekk" suçlayan Irak'ı, yaşanan buna- hmın "tek sorumlusu" olarak niteleyen bir mesajı Bağdat'a gönderdi. Dışişleri Baka- nı Ahmet Kurtcebe Alplemoçin'in Iraklı meslektaşma gönderdiği mesajda, "Türki- ye'nin, krizle ilgili olarak izleyegeldiği po- Htikalann 'hasmane bir davranış' olarak U- rif ve tavsif edilmesine (nitelendirme) Uiş- kin iddialanıua biitünüyle reddederim" de- nildi. 21 ocakta Irak Dışişleri Bakanı tarafın- dan gönderilen mesajın "diplomatik bir üslupla" kaleme alınan yanıtı dün akşam saat 18.30'da Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan çağn üzerine Bakan Alptemoçin'- le göruşen Irak'ın Büyükelçisi Rafi Daham Tikriti'ye verildi. Cevabi mektubu aldıktan sonra iyi Uiş- kilerin devam edeceğini söyleyen Büyükel- çi Tikriti, "Mektubu kabul ettik. Sayın dı- şişleri bakanıyla iyi munasebetlerde bulun- mak ve bu mtinasebetleri geHştinnek için koBKjtuk" dedi. «r.-•-"•.- Dışişleri Bakanhğı yetkililerince kaleme alman mektupta özetle şöyle denildi: Alptemoçin'in mektubu Mektubunda, Tank Aziz'in kendisine gönderdiği mektubu "Türkiye'nİB Körfez bunalunı karşısmdaki tutumunun hatah bir tahlili" olarak niteleyen Alptemoçin, Türkiye'nin krizin başlangıcmdan beri yap- tığı barış girişimlerini vurguladı. Sorunun banşçı yolla çözümü için yapılan tüm giri- şimlerin sonuçsuz kaldığı hatırlatılan mek- tupta özetle şöyle denildi: "Ekselans, Türkiye'nİB, haikımn hür îradesiyle se- çilen temsilcileri nezdinde sorumlu, mille- tinden başka hiçbir merciin erari veya tesi- ri alUnda olmayan bir hükıuneti mevcuttur. Türkiye'nin, krizle ilgili olarak izleyegeldiği politikalann "basmane bir davranış" ola- rak tarif ve tavsif edilmesine Uişkin iddia- lannızı bülünüyle reddederim. Hükümetinizin Türkiye'ye karşı izlediği- ni ifade ettiginiz politikası hakkında ise, bir yorumda bulunmak istemiyorum. Kesin ve tartışılmaz olan husus, komşnluğnn defe- rini ve böigede istikrann önemiıi ve ban- lann gereklerini iyi bilen, tecrübeli ve ba- nşsever Tnrkiye Cumhnriyeti'nin en sanu- mi dUeğinin, Irak'ın halkı ve nlkesiyle bü- tünlüğünü koruması ve hükümetinizin tek sonımlusu oldugu bu büyük bnhran aşıl- dıktan sonra uluslararası camiada hak et- tiği yeri yeniden kazanması oldugndnr. Türkiye, böigede siikûn ve istikrann Mg- lam temeller uzerinde tesisi için kendisin- den beklenebüecek katkılan yapmaya bu- gün de hazırdır. Ancak, «BiemizİB, bdlfe- de barış ve güvenligin tehdit edUdigi b«h- ran süresioce, ülke güvenligi için aktağı lave önlemlerden ve bohranın, Irak daha fazla acı ve tahribata maruz burakılmadan ve böi- gede şimdiden öngöriilemeyecek daha bü* yük ihtilatlara yol açümadan aşıfaıbUneai için, ilgili Güvenlik Konseyi kararianauı öngördügü şekilde davranmaktan vazgeç- mesi beklenilmemelidir." Islamcı dernekler, ÖzaVın Körfezpolitikası aleyhinde gösteriyaptı Berlin'de tekîbirli protesto DtLEK ZAPTÇIOĞLU BERLİN — Berlin'de dün ts- lamcı dernekler, Amerika, Israil ve Özal'ın politikası aleyhine büyük bir gösteri düzenlediler. Berlin, ilk kez Islamcı - Türk ce- maatlmerin duzenlediği böylesi- ne dev bir gösteriye sahne oldu. Büyük çoğunluğunu Berlin'de- ki Türklerin oluşturduğu göste- ricüer, pankartlarla kent merke- zine yürüdüler ve Almanlann şaşkın bakışları altında tekbir getirerek sloganlar attılar. "Allahu Ekber" nidalanyla kent merkezindeki Yıkık Kilise 1 - ye yürüyen yaklaşık 10 bin kişi- nin hemen hepsi burada yaşayan Türklerden oluşuyordu. Sarıkh erkekler, karaçarşafk kadınlar, başörtülü genç kızlar, pankart taşıyan küçük çocuklar hep bir ağızdan Amerika'nın "Haçlı se- feri"ni kınayan sloganlar attüar. Pankartlarda Almanca, Türkçe ve Arapça olmak üzere şu yazı- lar okunuyordu: "Kanh ekmege, kanlı iktida- ra, kanlı ikbale son", "Türkiye bu cinnete neden girdi?", "Vur- da vurmasa da savaşan tsra- U'dir" "Kahrolsun Amerika, Kahrolsun tsrail", "Islam dün- yasından elinizi çekin", "Haçlı seferini durdnrun". Berlin'nde yürüyen tslamcı Türkler "Bush katU, Özal cani- dir. lrak'taki Müslüman katUa- mına son" şeklinde sloganlar at- tılar ve Almanca olarak şöyle seslendiler: "Biz Bertinli Türk- ler, Özal iktidanna karşıyız. Türkiye hükümeti bizi tenisU et- miyor. Kahrolsan hain Özal." Gösteriyi çoğunlukla kafası- m sallayarak ve korkulu gözler- le izleyen Almanlardan birkaçı- na "Ne düşöndükieriııi" sorduk. Yanıtlar çoğunlukla olumsuzdu: "Ben de savaşa karşıyun, ama burada olup bitenier ürkntoci. Fanatik Muslümanlar Almaa- laria bir arada yaşamak istemK yor. Kahrolsun tsrail diye bagır- malanna izin vermemek lazun" diyen bir Alman, Almanya'da Türklerle Aimanlar arasırîdaki ilişkilerin gelecekte Müslüman - Hıristiyan çatışmasına dönüş- mesinden duyduğu endişeyi di- le getirdi. PAC 2 ADINDAKİ YENİ MODEL FÜZESAVAR YETENEĞİNE SAHİP Patriotların iki modeli varWASHINGTON (Cumhuriyet) — Irak, Israil'e füze atmaya başladığı zaman ABD "Sizin karşıhk vermenize gerek yok, biz hem sizin yerinize vuracağız hem de gökle- rinize Patriot füzeleri ile bir konınma agı öreceğiz" dedi. ABD bu dediğini yaptı, İs- rail'e yeni Patriot füzeleri yolladı. Patriot füzelerinin geliştirilme aşamala- rına bakıldığında şu manzara cıkıyor: - 1. Patriot füzeleri uzerinde çalışmalar 1970'lerde başladı. 1988 başında hizmete gi- ren modele PAC 1 denildi ve her ne kadar potansiyel açıdan balistik füzelere karşı et- kili olabilecek bir silah olarak görülüp bu yeteneğini geliştirmek için sürekli uzerinde çalışıldıysa da 1990 eylülüne kadar tam ola- rak bu yeteneğe kavuşmadı. 1990 eylülünde hizmete giren "füzesavar" yeteneğine sahip yeni kuşak Patriot'a PAC 2 adı verildi. Yani Irak'ın son günlerde kullandığı Scud balistik füze- lerine kaışı etkili olan PAC 2'ler Körfez kri- zi başladığmda daha kıta duzeyinde hizmete girmemişti. 2. Körfez krizi başladığında ABD Türk- iye'ye de bir miktar Patriot füzesi yolladı. Unlü savunma dergisi "Jane's Defence 'VVe- ekly", 19 Ocak 1991 tarihli sayısında bun- lann miktar ve özelliklerini tüm aynntısıyla açıkladığı için biz de aktarmaya sakmca görmüyoruz. Adana'da 2 üniteden oluşan bir batarya bulunuyor. Ünitelerde füze rampalan, erken uyan radarlan ve komuta kontrol araçlan bulu- nuyor. Bir ünitede dört füze rampası var. Son günlerdeki geüşmeleri izleyenler lrak'ın bir gecede 10'dan fazla Scud füzesi attığı- na tanık oluyor. Körfez'de ABD'nin 60 Patriot bataryası var. Ancak bu sayı bile Irak'ın tüm füzelerini kesemiyor. 3. Türkiye'deki ikinci grup Patriotlarise Hollanda'nın Almanya'da konuşlu 502 ve 503. filolanna ait bataryalardan geldi. Hol- landa'nın toplam dört ünitesi ve 160 füze- si oldugu biliniyor. Jane's Defence Weekly Hollanda'nın fü- ze bataryalanmn yuzde 50'sinin Türkiye'- ye gönderildiğini yazdı. O halde Türkiye'ye iki ünite geldi. tki ünitede 8 rampa görev yapıyor. Hollanda bunlan 1987 yıhnda al- dı. Oysa yukanda anlatıldığı gibi Patriot- lann Irak füzelerine karşı etkili olan mo- deli PAC 2 geçen eylülde hizmete girdi. Gerçi PAC Pler de potansiyel açıdan fü- zelere etkili, ama PAC 2'ler kadar uzman- laşmış bir model değil. 4. Türkiye bir süreden beri Amerika'dan balistik füze istiyordu. Eğer Türkiye'ye bu yetenek kazandinldıysa Irak'ı caydırıcı bir unsur olabilir. Ama bildiğimiz kadanyla şu ana kadar bu konuda bir hareket yok. O halde Türkiye'nin balistik füzelere karşı tek savunması Patriot füzelerine dayandınh- yor. Bunlann da tüm kentleri koruyacak sayıda ounadığı, onlann da eski kuşak Pat- riotlar oldugu anlaşılıyor. Bu duruma ba- kıldığında Genelkurmay'ın krizin ilk gün- lerinde Irak'ı tahrik edebilecek kararlardan neden huzursuz olduğu daha iyi anlaşılıyor..
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear