Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
19 OCAK 1991 EKONOMİ CUMHURÎYET/13
SERBEST PİYASADA DÖVİZ
ABODobn
Blh Mman Marta
Isviçrc Frangı
HotmhRofM
IngfeStertri
FünşEFrangı
lOOMymUtvÜ
SARiyai
AvusJucya Şifim
DAviz Int ($) =
Aiış Satış
3035
2010
2375
1770
5950
587
262
750
282
3040
2015
2380
1775
6000
592
267
760
287
3011
A1TIH
Cumhunyet
Reşat
24ayarattn
22ayarMcz*
900«vgflmü$
HakAhn
MJnkaiOnsS
A).ş
250.000
270.000
37.000
33.060
450
210.000
208.000
204.000
378 00
Satş
255.000
285 000
37 200
36 600
485
215.000
213 000
209.000
380 25
Tl Ort. Faa(%) 64.97
IMFziyareti
ertelendi
• ANKARA (UBA) —
Körfez savaşı, Uluslararası
Para Fonu heyetinin
Türkiye'ye gelişini
geciktirecek. Ocak ayının
sonuna doğru Türkiye'ye
gelerek normal yıllık
ekonomik konsültasyonu
gerçekleştirecek olan Para
Fonu heyeti, Türkiye'ye
ancak şubat sonunda
getirilecek. Hazine
yetkililerinden alınan bilgiye
göre geziyi IMF heyeti
erteledi.
Güneydoğu'ya
flaç yardımı
• Ekonomi Servisi —
Roche Müstahzarları Sanayi
AŞ Diyarbakır, Mardin,
Siirt, Hakkâri gibi illere ve
bu illerin ilçelerinde sağlık
hizmeti vermekte olan
sağlık ocakları ve
dispanserlerde görev yapan
doktorlara ilaç ve malzeme
yardımı yapmak üzere
harekete geçti. Bu firmanın
ve diğer firmaların
ürünlerinden oluşan yardım
paketi içinde doktorların
ihtiyaç duyabileceği çeşitli
ilaç ve küçük cerrahi
manipulasyonlarında
kullanabilecekleri ihtiyaç
malzemeleri ile serumlar
bulunuyor.
Sermaye
piyasası
• ANKARA (UBA) —
Istanbul Menkul Kıymetler
Borsası'nda 1990'da 15
trilyon 313 milyar liralık
işlem ^erçekleşirken
sermaye piyasasında birinci
el piyasalarda 6 trilyon 309
milyar liralık kaynak
toplandı. SPK'dan da ocak-
aralık döneminde 32 şirkete
halka açılma izni çıktı. Öte
yandan özelleştirme
programı çerçevesinde halka
açılan 6 şirkete ait hisse
senetlerinin halka arzından
34 milyar, SPK'dan halka
açılma izni alan S şirketin
halka arzı ile 486 milyar
lira olmak üzere toplam
829 milyar 500 milyon lira
fon toplanırken tahvil
ihraçlan, geçen yılın aynı
dönemine oranla yüzde 26
oranında artarak 762 milyar
liraya ulaştı.
Karadenizbiriik
Meray'ı aldı
• MERZtFON
(Cumhunyet) — 8 aydan
bu yana grevde olan
Merzifon'daki Meray Yağ
Sanayii Şirketi'nin yüzde
52'lik hissesini kısa adı
Karadenizbirlik olan
Karadeniz Yağlı Tohumlar
Birliği satın aldı.
Karadenizbirlik Genel
Müdürü Aziz Oral'dan
alınan bilgiye göre Yüksek
Planlama Kurulu'nun
25.12.1990 tarihli kararında,
yüzde 49.50 iştirak payı
Türkiye Şeker Fabrikaları
AŞ'ye ait olan Meray
AŞ'deki kamu hisselerinin
Karadenizbirlik'e satışı
kararlaştırıldı. Devir
işlemleri ise Sanayi ve
Ticaret Bakanlığı
tarafından yürütülüyor.
Karadenizbirlik,
Şekerbank'ın yine
Meray'daki 2.57'lik hissesini
de devralacak. Türkiye
Kalkınma Bankası
Uzmanları da değer
tespitine başladı. Çahşma .
bu ay içerisinde
tamamlanacak.
Karadenizbirlik, Türkiye
Şeker Fabrikaları A.Ş. ile
Şekerbank'a, devraldığı
hisseler karşılığı yaklaşık 6
milyar lira ödemede
bulunacak.
Mersin serbest
bölgesi
• MERSİN (Cumhunyet
Güney İlleri Biirosu) —
Uluslararası serbest
bölgelerle diyalog
kurulması halinde Mersin
Serbest Bölge Müdürü
Muzaffer Aysun, "Mersin
Serbest Bölgesi'nin
yurtdışındaki işadamları ve
ticari kuruluşlar tarafından
bilinmediği, bu nedenle
yurtdışında reklam
kampanyası başlatıldığını,
ancak bu reklamların da
yetersiz kaldığım" söyledi.
Borsada haber oyunuEkonomi Servisi— Savaşın
ilk gününde suskun kalan Irak-
ın ikinci gün "dişlerini
gösteımeye" başlamasına ve
Türkiye'nin savaşa girme tartış-
malarının yoğunlaşmasına rağ-
men para piyasalarında barış
havası hüküm sürüyor. Borsada
yükseliş trendi devam ediyor.
Tahtakale ve Kapahçarşi'da ise
âdeta "yaprak kıpırdamıyor."
İstanbul Menkul Kıymetler
Borsası'nın dünkü seansında
"Çöl Fırtınası" harekâtını arat-
mayan 120 dakika yaşandı.
Dünkü seansın başlangıcında
ise önceki günkü pembe tablo-
nun biraz karardığı gözlendi.
Tahtalarda arz ve talebin kesiş-
mediği ilk dakikalarda alış emir-
leri önceki günkü gibi tamamen
tavandan değil, her fiyattan gel-
meye başladı. Ancak satıcılar yi-
ne ortaya cıkmayınca alış emir-
leri tavan fıyatlar yoğunlaştı ve
önceki günü 3641 puanla ta-
mamlayan İMKB Bileşik En-
deksi 3900 puanın üzerine çık-
tı. Seansın ortalarında, kilitle-
nen tahtalar aniden çözüldü ve
alım emirlerini karşılayanlar ço-
ğaldı. Önceki gün işlemlerin ne-
redeyse durduğu salonda, bu de-
fa bir koşuşturmadır başladı.
Birbiri ardına gelen satış emir-
leriyle tahtalardaki işlemler art-
tı. Satıcıların ortaya çıkmasına
rağmen seans ortalarında oluşan
alış emirlerinin çokluğu fiyatlan
tavanda tutmaya yetti. Gongun
çalmasına birkaç dakika kala
Bileşik Endeks 4016 puanı gös-
teriyordu.
Brokerler son telefon konuş-
malarının ve son işlemlerin te-
laşını yasarken Türkiye'nin Irak
topraklanna girdiği haberi âde-
ta bir bomba gibi salonun orta-
sında patiadı. Seansın son anlan
yaşanırken hiçbir aracı üye sa-
lonun diğer ucundaki Reuter ek-
ranının başına gidemiyor, bir
yandan koşuşturulurken bir
yandan da haberin doğruluğu
hakkında bilgi edinilmeye çalı-
şılıyordu.
— Duydun mu, Türkiye sava-
şa girmiş...
— Yoo, duymadım. Radyo
mu söylemiş?
— Radyo herhalde öğle ha-
berlerinde söyler, ama Reuter
mayan eski borsaalar endeksin
4 bin puanı geçmesi karşısında
şaşkınlıklannı gizleyemiyorlardı.
İstanbul Borsası'nın dünkü
seansından sonra konuştuğu-
muz tstanbul Reuters yetkilile-
ri, haberin doğru olup olmadı-
ğı konusunda birçok telefon al-
dıklarını hatta bazı bankalann
Hazine departmanlarından bile
telefon geldiğini söyleyerek ha-
berin doğru olmadığını teknik
olarak kendi inisiyatifleri dışın-
-da ekrana haber girmesinin
mümkün olmadığını belirttiler.
Dünkü işlemler sonunda
Seansın bitimini belirleyen
gongun çalmasına birkaç dakika
kala Bileşik Endeks 4016 puanı
gösteriyordu. Son emirler verilirken, birden
Türkiye'nin Irak topraklanna girdiği haberi
âdeta bomba gibi salonun ortasında patiadı.
Bir yandan koşuşturuluyor, bir yandan
herkes "doğru mu'* diye birbirine soruyordu.
haberi geçmiş.
Cümle sonlarırun "miş'ie bit-
tiği bu diyaloglar esnasında pa-
niğe kapılanlar, saiışları- sürdü-
rürken seansın bittiğini ilan
eden gong çaldı ve Tophane cep-
hesindeki "Çöl Fırtınası" hare-
kâtı tamamlandı. Gongun imda-
da yetişmesi nedeniyle son an-
daki satışlann endekse etkisi an-
cak 15 puan civarında kaldı. Pa-
niğe kapılarak satışa geçenler,
gongdan hemen sonra haberin
asılsız olduğunu öğrendiklerin-
de, Irak'ın karşı saldınya geçme-
siyle teselli bulurlarken hafta
başından beri tahtalara yanaş-
IMKB Bileşik Endeksi önceki
güne göre 360.40 puan artarak
4001.65 puana yükseldi. Hisse
senetlerindeki bir günlük orta-
lama değer artışı yüzde 9.89 ola-
rak gerçekleşti.
Öte yandan dünkü işlemler sı-
rasında borsayı ziyaret eden Ser-
maye Piyasası Kurulu Başkanı
Şükrii Tekbaş savaşın seyri de-
ğişse bile borsanın kapatılmaya-
çağını söyledi. Tekbaş "Borsa
kapatıldığı taktirde işlemler bor-
sa" dışına ka>ar. Bu nedenle ka-
patmanın faydası olmaz" dedi.
Dünkü haberler, savaşın baş-
langıcından hemen sonra büyük
durgunluk içensıne gıren serbest
döviz ve altın piyasalarını da
canlandırmadı. Önceki gün, ak-
şam olmadan birçok dükkânın
kapandığı Kapahçarşı dün de
fazlasıyla sakin bir gün geçirdi.
Tahtakale'de önceki akşam 3 bin
80 liradan satılan ABD Doları
dün öğle saatlerinde 3 bin 70,
bir süre sonra ise 3 bin 40 liraya
geriledi. Dünya piyasalarında
dolara karşı değerini koruyan
Alman Markı ise önceki günkü
değeri olan 2 bin 15 liradan iş-
lem gördü.
Bankacılık kesimi ise bir yan-
dan geçen hafta sonu yaşanan
paniğin yaralarını sarmaya çalı-
şırken bir yandan da Körfez'deki
gelişmeleri gözlüyor. Mevduat
kaçışı sırasında oldukça sıkıntılı
günler yasayan sektör dün de In-
terbank kanalıyla Merkez Ban-
kası'na 6 trilyon 169.6 milyar lira
borçlandı. Bu arada önceki gün-
lerde birer günlük vadelerde alı-
nan borçların da geri ödenmesi
sürüyor. Dünkü Interbank iş-
lemlerinde bir gecelik borçlan-
malarda ortalama faiz yüzde
64.97 düzeyinde gerçekleşti.
Öte yandan, bankalar kaçan
mevduatı yeniden kasalarına
çekmek için tasarruf mevduatı-
na uyguladıkları faiz oranlarını
yükseltiyorlar. Türkiye Iş Ban-
kası dünden itibaren geçerli ol-
mak üzere 1 yıl vadeli mevduat
faizi dışındaki vadeli faiz oran-
lannı birer puan arttırdı.
Emlak Bankası, pazartesi gü-
nünden itibaren, Şekerbank da
22 Ocak Salı gününden itibaren
1 yıl vadeli mevduat dışındaki
faiz oranlarını birer puan arttı-
racak.
Piyasalaryorgıındüştü
Önceki gün savaşın
başlamasıyla birden
rahatlayan, savaşın
çok kısa süreceği
inancına kapılan
dünya borsaları, dün
bu iyimserliği yitirdi.
Ekonomi Servisi — Önceki
gün rahatlayan dünya borsala-
rı, dün savaş gerginliği içinde
yorgun düştü. Savaşın çok kjsa
süreceği yolundaki inanç yavaş
yavaş koyboldu.
Petrol fıyatlan, Singapur Bor-
sası'nda bir ara Israil'e saldırı
dolayısıyla 23.15 dolara kadar
yükseldikten sonra 20.40 dola-
ra indi.
Londra'da Kuzey Denizi pet-
rolü 20.80 dolardan başlayıp
uzun süre 20 dolar civarında
seyretti. Öğleden sonra BBC'nin
Saddam Hüseyin'in ailesini Mo-
ritanya'ya yolladığı yolundaki
bir haber vermesi üzerine petro-
lün varili bir anda 19.05 dolara
kadar indi.
New York'ta ise petrol sean-
sın ilk saatlerinde 22.63 dolara
Ras Al Khafji Rafinerisi'nin yanması, petrol borsalannda en çok konuşulan konular arasında.
kadar çıktı, daha sonra 21.13 do-
lara dek düştü.
Hisse senedi piyasaları önce-
ki günkü büyük değer kazancı-
nı dün sürdüremediler. Yalnızca
mevcut değerlerini korumakla
yetindiler. Tokyo Borsası yüzde
1.5 oranında değer kazandı. Bu-
na karşılık Avrupa borsalan kü-
çük oranlarda düştüler.
New York Borsası da aynı bi-
çimde seansın ilk saatlerinde kü-
çük oranda düşüşe geçti.
Önceki gün büyük oranda
düşen altın, dün de yükseleme-
di. Kriz sırasında bir ara 418 do-
lara kadar çıkan altının onsu,
önceki gün 376 dolara kadar in-
mişti. Dün altının onsu yine
376-380 dolar arasında oynadı.
Dolar da Önceki gün başladığı
düşüş eğiliminden kurtulamadı.
Dün bir ABD Doları 133 yen ve
1.5100 mark sınınnda dolaştı.
New York'ta savaş zirvesiEkonomi Servisi — Yedi büyük Ulkenin
maliye bakanları, yarın ve öbür gün Nevv
York'ta bir toplantı yaparak savaşın ekono-
mi üzerindeki etkisini tartışacak.
Grup 7 (G-7) olarak anılan yedi ülke
(ABD, Kanada, fngiltere, Fransa, Alman-
ya, İtalya, Japonya) finans piyasalarınm sa-
vaşa gösterdiği tepkiden çok memnunlar.
Hisse senedi borsalarının değer kazanma-
sı, petrolün tahminlerin aksine yükselece-
ğine düşmesi, altın ve doların da değer yi-
tirmesi, söz konusu yedi ülkede yönetimle-
rin piyasalan sakinleştirmeyi ve belli bir dü-
zeyde denetim altında tutmayı başardıkla-
rını gösteriyor.
Petrol speküiatörleri: Savaşın
ilk iki gününde, petrol tüccarları ve spekü-
latörleri, hayatlarının en kötü iki gününü
yaşadılar. Savaştan önce bütün hesaplar, ilk
areşle birlikte petrolün en az 40 dolara, ba-
zı uzmanlara göre de 60 dolara kadar yük-
seleceği olasılığı üzerine kurulmuştu. Uz-
manlar, aynca savaş devam ettiği sürece bu
fıyatlarda bir inme olmayacağını da ileri
sürmüşlerdi.
Dün Belçika Radyosu'nda konuşan, Av-
rupa'nın büyük finans sanayi şirketlerinden
Societe Generale'in petrol uzmanı Peter Pra-
et, durumu şöyle özetledi:
"Gelişmiş iilkelerin yönetimleri, her şeyi
petrol fi>atının fırlayacağı olasılığına da>-an-
dırarak planlar hazırlamışlardı. Stratejik re-
zervlerin çöziilmesi; enerji tasarrufuna gi-
dümesi gibi bu onlemler borsalan sakinleş-
tirmeyi amaçlıyordu. Bu arada özellikle
ABD'de bazı spekiilatörler, bu hesaba da-
yanarak savaş öncesi bol miktarda alıma
gitmişlerdi. Şimdi hepsi de mahvolmuş du-
rumdalar."
Altın spekülasyoau: Savaş dola-
yısıyla tahtından inen tek yatınm ve spekü-
lasyon araa petrol değildi. Alün da bir gün-
de onsu 405 dolardan 378 dolara kadar
inince, spekülatörlere ve yatırımcılara bü-
yük kayıplar yaşattı. Bu arada Güney Af-
rika Cumhuriyeti Merkez Bankası bir açık-
lama yaparak savaştan az önce çok "avan-
tajlı" bir kurdan büyük çapta altın satarak
büyük "kar" ettiğini belirtti.
Çöl Fırtınası'nın maliyeti:
Müttefiklerin giriştiği Çöl Fırtınası operas-
yonunun bir günlük faturasının 500 milyon
dolar olduğu hesaplandı. AFP'nin haberin
göre bu hesap şunları kapsıyor: Perşembe
günü atılan yüz kadar Tomahavvk füzesi (ta-
nesi 1.3 milyon dolar), havadan havaya
Phoenix fuzeleri (800 bin dolar), Irak ra-
dar sistemlerine karşı kuilanılan HARM fü-
zeleri (tanesi 270 bin dolar) ve düşürülen F-
A18 avcı uçağı (31 milyon dolar).
Işadaımtrafiği kesikliEkonomi Servisi — Savaş,
Türkiye'ye yönelik işadamı tra-
fiğini olumsuz yönde etkiledi.
Müşterilerini genellikle yaban-
cı işadamlarının oluşturduğu İs-
tanbul'daki lüks oteller, son
haftalarda, tarihlerinin en dü-
şük doluluk oranları ile çalışı-
yorlar.
Savaş nedeniyle Türkiye'de-
ki çeşitli toplantılara davetli
olan yabancı konukjar gelişleri-
ni erteliyorlar. TÜSİAD'ın dün
yapılan 21. Genel Kurul Top-
lantısı'na şeref konuğu olarak
çağnh olan UNICE Başkanı
Carlos Ferrer ile Genel Sekreter
Z. Tyszkiewicz, savaş nedeniy-
le toplantıya katılamadılar. 21
ocak pazartesi günü yapılacağı
duyurulan Turizm Yatırımcıla-
rı Derneği'nin (TYD) yemeği ise
konuk konuşmacı olan Alman-
ya Seyahat Acenteleri Birliği
Başkanı Otto Schneider'in savaş
yüzünden gezisini iptal etmesi
nedeniyle ertelendi.
Savaş yüzünden Istanbui'da-
ki lükse oteller oldukça "boş"
günler geçiriyor. "Hilton Oteli
son 10 yılın en diişiik doluluk
oranıyla çalışıyor" diyen Meh-
met Kunt, şuniarı soyluyor:
"Savaş dolayısıyla rezervasyon-
Uludağ'daiptaller
BURSA (Cumhunyet Bii-
rosu) — Uludağ'daki otellere
sömestr tatili için yapılan re-
zervasyonlar Körfez'de süren
savaş nedeniyle bir bir iptal
ediliyor.
Güney Marmara Turistik
Otelciier Birliği (GÜMTOB)
Başkanı Ferruh Ulukardeşler,
savaş öncesi yapılan rezervas-
yonlarla otellerin tam doluluk
oranına yaklaştığını, ancak sı-
cak savaşın başlamasıyla bir-
likte rezervasyonlann iptal
edildiğini bildirdi. Ulukardeş-
ler durumu, "berbat, çok
berbat" diye özetledi. Ulu-
dağ'da tatîl için tüm koşulla-
nn en uygun bir biçimde bu-
lunduğunu anlatan Ulukar-
deşler, "Savaşla birlikte bir
belirsizlik başladı. İnsanlar
Uludağ'a gelecekler. Ancak ne
oiacak belli değil. Türkiye de
savaşa girdi sayılır. Şu an ör-
neğin benim oteMe 15 ktşi var.
Bu Uladağ'ın gördüğö en so-
aiik somestr oiacak" diye ya-
kmdı.
Irak'm bombalanması ön-
cesinde sömestr için
"umuüu" rezervasyonlar yap-
tıklarını bildiren otel işletme-
cileri. "Ortadogu'da atılan
ber bomba bizde de bir iptal
olarak kendini gösterdi. Şim-
di süratli bir biçirade iptaller
yaşanıyor. Zaten yılda birkaç
gün doluyoruz. Bu sezon ya-
nyıl tatilini defterden sildik"
dediler.
lar iptal edildi. İleri bir tarihe bı-
raktılar, ne zaman gelecekleri
belli değil."
Türkiye'ye gelen yabancı işa-
damlarına çeşitli hizmetler veren
Modern Büro Servisleri AŞ'nin
yöneticisi Giil Kaya ise "1 ay-
dır herkes aynı şeyi soyluyor:
'Şu kriz bitsin, sonucugorelim'.
İnanılmayacak derecede bir
durgunluk var. Herkes
bekliyor" diyor.
Mart ayında İslanbul'da ya-
pıtması planlanan OECD kong-
resini düzenleyecek olan SE-
TUR'un yetkilisi, savaş nede-
niyle " H e r an iptal
beklediklerini" söylüyor:
Turizm Bakanlığı ise 1991 tu-
rizmine yönelik "iyimseriiğini"
hâlâ koruyor. Bakan llhan
Akiiziim yaptığı açıklamada,
nisan ayından sonra turizmin
hareketleneceğini öne sürerek
"Yabancı turistler başka bir ül-
keyi tercih etmiş değil, evlerin-
de oturmuş krizin sonuçlanma-
sını bekliyor" diyor. Bakanlık
Müsteşarı Savaş Küce "Bu kri-
zin uzaması bizim için daha kö-
tüydü, ne olacaksa olsun" yo-
rumunu yaparken Türkiye Se-
yahat Acenteleri Birliği (TÜR-
SAB) Başkanı Bahattin Yücel
şunlan söylüyor: "Döviz ve tur
makası nedenleriyle darboğaz-
da olan turizm sektörü şimdi de
savaşın yaratacağı yıkımla kar-
şı karşıya kalacaktır."
Bu arada dünkü Cumhuri-
yet'te yer alan AFP kaynaklı,
"Air France Türkiye sefefleri-
ni iptal etti" haberinin doğru ol-
madığı bildirildi. Air France
Türkiye Genel Müdürü Jacqu-
es Sutton gönderdiği yazıda, Air
France'nin savaş nedeniyle ge-
çici olarak, bir hafta süreyie
Türkiye uçuşlarında değişiklik
yaptığını söyledi.
EKONOMIDE KUUS
MERALX\MER
Hırsızlara gün mü doğdu?Irak'a bom-
baJann yağma-
sından birkaç
saat önce Koç
Ailesi'nin Di-
van Oteli'nde
verdiği gör-
kemli davettey-
dik. 16 Ocak
1956 günü ilk
müşterisini ka-
bul eden Divan
Oteli'nin 35.
yaş günü her
salonda ayrı
bir büfe ve or-
kestrayla kut-
landı. Iş dünyasının ağırlıkta
olduğu 1000'i aşkın davetlinin
tek ortak konusu "Körfez kri-
zi"ydi.
Gece boyunca davette
"Savaş-Toto" oynandı. Davet-
lilerin çoğunluğunun kanısı;
Amerika'nın Regaip Kandili'-
ni bekleyeceği ve savaşın cuma
ya da cumartesi gecesi çıkaca-
ğı yolundaydı. Ev sahibi Veh-
bi Koç ise tüm ısrarlara karşın
herhangi bir tahminde bulun-
maktan kaçındı ve eliyle tava-
nı işaret ederek "Yukandaki
bilir. Bu işi Allah'tan başka
kimse bilemez" dedi. Koç
Grubu'ndan Cengiz Solakoğ-
lu ve Alarko'nun sahiplerinden
Üzeyir Garih, Amerikan saldı-
rısmın birkaç saat içinde baş-
layacağını ısrarla iddia ederek
hedefi tam 12'den vurdular.
Savaş bağlamında gecenin
bir diğer popüler konusu kuş-
kusuz "para" ve "enflasyon"-
du. Özellikle bankacılar, Mer-
kez Bankası'nın kendilerine
sağladığı parasal destek saye-
sinde biraz rahatlamış görunü-
yorlar, "Hayat normale dön-
dü, paniği atlattık" diyorlardı.
Bir işadamının deyişiyle lVIer-
kez Bankası babalığını yapmış;
her banka>a ihtiyacı oranında
para göndererek paniği onle-
mişti."
İyi de Merkez Bankası'na
bu "babalık" görevi 4-5 trilyo-
na mal olmuş, emisyon 14-15
trilyondan 18-19 triyonlara fır-
lamıştı. lş çevrelerine göre
emisyonun bu denli patlama-
sından bankacılar suçluydu. 15
ocak tarihi, 1.5 aydan beri bel-
liydi. Bankalann yaşadığı pa-
nik "ben geliyorum" diyerek
adım adım ve gümbür gümbür
yaklaşmıştı. Buna karşılık
bankalann çoğu gerekli önle-
mi almamış ve piyasalar ait üst
olmuştu. "Bu paralar tekrar
bankalarca dönmez de tüketi-
me giderse ne olurdu?"... Et-
kin bir işadamı, büyük bir
bankanın genel müdürüne bu
soruyu yöneltiyor ve hemen ar-
dındarı "Sen o zaman sejrey-
le enflasyonu..." diyordu.
Banka genel müdürü ise son
hafta içinde bankalardan çeki-
len döviz ve TL'lerin şu anda
"evlerde yastık altında yattığı-
nı", insanların böylesine büyük
meblağlardaki parayı evlerin-
de ilelebet saklayacaklarını dü-
şünmenin pek de mantıklı ol-
madığını savunuyor ve "Göre-
ceksiniz bu para eninde sonun-
Koç, -Allah bilir" demekle yetin-
di, Garih ile Solıkoğlu ise hedefi
12'den vurdular.
da yine bankalara dönecek.
Biz de Merkez Bankası'ndan
aldığımız parayı geri öderiz.
Böylece emisyon da geri çeki-
lir. Aksini düşiınemiyorum.
Eger insanlar bu paraları yas-
tık altında tutma>a devam ede-
cek olurlarsa hırsızlara gün
doğdu demektir. İyi bir hırsız-
lık şebekesi şu günlerde müt-
hiş iş yapardı" diyordu.
Bankacılık çevrelerine göre
bu hafta içinde bankalardan
çekilen para döviz olarak 800
milyon dolar (yaklaşık 2.5 tril-
yon lira karşılığı), Türk Lirası
olarak da 15 ocakta ödenen
maaşlar dışında piyasaya sürü-
len 5 trilyon liranın tümüydü.
Yani 4 trilyon civanndaydı. Bu
durumda son 3-4 gün içinde
bankacılık sisteminden çekilen
döviz ve TL'nin Türk Lirası
olarak ifadesi 6.5 trilyona da-
yanıyordu. Bu rakam, 18J> tri-
yon liralık emisyonun üçte bi-
rinden fazlaydı.
Enflasyondan kaygı duyan
işadamları için paranın bu de-
recede bollaşması, "Amerika
1
nın Irak'a attığı bombalar ka-
dar tehlikeliydi." Çünkü tüke-
tici bütün bu denge değişiklik-
leri sonucu fiyatların artacağı
beklentisine gırerek bu paranın
küçük bir kısmını bile mala
yatırmaya kalksa, enflasyon
kolaylıkla 3 haneli rakamlara
fırlayabilirdi.
Enflasyonun fırlamaması
için Merkez Bankası'mn 4 tril-
yon dolaylarındaki yeni emis-
yonu nasıl geri çekeceği konu-
su tartışılırken eski bakanlar-
dan Adnan Başer Kafaoğlu,
Divan Oteli'ndeki davette bir
dostuna şöyle diyordu: "Keş-
ke Körfez bunalımı nedeniyle
Merkez Bankası'nın piyasaya
siırdiiğu paralar 100 bin, 200
bin gibi tedavüldeki banknot-
lardan farklı buyüklükte ve
farklı renkte —örneğin kırmı-
zı— olsaydı! O zaman o para-
lann "bunalım" parası olduğu
bilinir, geri çekilmesi de daha
kolay olurdu."
Otomobilin pasaportu
Yerli oto-
mobilcileri-
miz şu sıralar
ithal otolara
karşı kıyasıya
mücadeleye
hazırlanıyor-
lar. Türkiye1
deki 2 büyük
otomobil üre-
ticisinden Koç Grubu'nun 1da-
re Komitesi üyesi ve Otoraotiv
Grubu Başkanı İnan Kıraç, pi-
yasaya giren ithal otolara kar-
şı "mücadele planını" anlatır-
ken çok iddialı konuşuyor ve
'ithal olomobilleri iç piyasa-
da sattırmayacağız. Bunda
kararlı>ız" diyor.
Pekiyi nasıl sattırmaya-
caklar?
İnan Kıraç "mücadele pla-
nının ayrıntılannı" anlatırken
grevde olan fabrikalarda top-
lu sözleşme görüşmelerinin
hafta başında sonuçlanacağı-
nı umduklarını, işçi ücretleri-
ne yapılacak zamları otomobil
fiyatlanna yansıtmayarak ithal
otoİara karşı önemli bir avan-
taj sağlayacaklannı belirtiyor.
Kıraç, "Yan sanayi buna da-
yanamaz. Onun için yan sana-
yi işçi ücretlerine gelecek zam-
mı fi>atlanna yansıtacak. Ama
biz yan sana>iden yüksek fi-
yatla mal aimamıza rağmen
bunu fiyatlarımıza yansıtma-
yarak dayanacağız. Bizim gü-
cümüz buna dayanmaya yeter.
Buna karşılık bizim de yan sa-
nayiden şu lalebimiz oiacak.
Bu yıl bizim onlara sağladığı-
mız desteği, gelecek yıllarda
kademeli olarak onlar bize
sağlayacaklar. Çünkü mücade-
le hepimizin. Burada otomobi-
lin pasaportu önemli" diyor.
Koç Holding Otomotiv
Grubu Başkanı tnan Kıraç,
Oyak-Renault'nun da aynı
doğrultuda davranması konu-
sunda aralarında görüş birliği
olduğunun altını çizdikten
sonra "Piyasada bulunan 27
bin kadar ithal otomobili sat-
tırmayacağız. Maliyetlerin art-
ması nedeniyle gerekli olan
zamlan yapmajacağız. Çünkü
biz yıllarca uğraştıktan sonra
otomobil sana>iini bu nokta-
ya getirdik. Bugün otomobil-
lerimizde ithal girdi oranı yüz-
de 4'tür. Bir başka deyişle bir
televizyon fiyaüna 2 otomobi-
lin ithal girdilerini sağlayaM-
liyoruz" diyor.
Kıraç'a göre ithal edilerek
piyasaya giren 'Toyota'ların
birkaç yıl içinde Türkiye*de
üretilmesi söz konusu değil.
"Olsa olsa montaj fabrikası
kunılur. Bu konuda kim ister-
se iddiaya girebilirim" diyecek
kadar emin konuşuyor.
Kıraç'tan öğrendiğimize gö-
re yerli otomobillerin yüzde
4'lük ithal girdilerinin dışında
yüzde 36'lık bölümü otomobil
fabrikalarınca üretilirken, ge-
ri kalan yüzde 60 dolayların-
daki kısmı yan sanayi üretiyor.
Dolayısıyla Kıraç'ın "yan sana-
yi gelecek zamlan fiyatlanna
yansıtmazsa yaşayamaz, ama
biz dayanınz" sözJeri Tofaş ve
Renault'nun otomobil yan sa-
nayiine geniş çaplı bir destek
vererek 1 yıl için yan sanayii
sırtlarında taşıyacakları, buna
karşılık bu bir yılı izleyen 4 yıl
içinde de yan sanayiden kade-
meli destek bekledikleri anla-
mına geliyor.
Arslanlık devirleribitenlerTekstil işkolunda 110 bin iş-
çiyi kapsayan toplu iş sözleş-
mesinin imzalanmasıyla tekstil
sektörü için yeni bir dönem
başlıyor denebilir. Son yıllar-
da başarılı bir performans gös-
teren Giyim Sanayicileri Dış
Ticaret'in Yönetim Kurulu
Başkanı Turgut Yılmaz, geçen
ay faaliyetleriyle ilgili bilgi ve-
rirken hükümetin bu sektöre
verdiği tüm teşvikleri geri al-
dığını, sorunlannı yetkililere
iletmek istediklerinde "siz
arslansınız" denilerek sırtlan-
nın sıvazlandığmı belirtirten
sonra "Artık arslanlık devri-
miz bitti. Ama bunu bir türlü
anlatamıyoruz" diyerek dert
yanıyordu.
Sektörün önde gelen isimle-
rinden Mensucat Santral'ın sa-
hibi Halil Bezmen'e bu
"arslanlık" konusunu sorduk.
Onun yorumu şöyle:
"Son 2 yıldır para zaten ars-
.HtlHalil Bezmen Turgut Yılmaz
lanın ağzındaydı. Çünkü kur
makası daralıp da TL'ye değer
kazandırma politikası izlendiği
için ihracatta kâr düşmüş, kâr
etmek zoıiaşmışü. Buna bir de
gümrük duvarlarının düşmesi
eklenince içerde rekabet arttı.
İç piyasada fiyatlanmıza yete-
rince zam yapamadık. Yani
ihracattaki zaranmızı iç piya-
sayla telafi etmemiz de müm-
kün olamadı.
İşte para böylece arslanın
ağzındayken imzalanan toplu-
sözlesme ve Körfez krizi nede-
niyle şimdi arslanın midesine
indi. Şimdi hepimiz bu arsla-
nın esnemesini bekliyoruz.
Arslan esnediğinde elimizi mi-
desine daldırarak kaptırdıgı-
mız paraları alabilirsek ne
âlâ... eğer alamazsak..."
Bezmen'in sözlerinden anla-
dığımız kadarıyla piyasayı iyi
koklayıp arslanın esneyişini
zamanında yakalayabilenler
treni kaçırmayacaklar.
Kimler oiacak bu yakala-
yanlar?
Bezmen'e göre 19%'da Av-
rupa ile tüm gümrükler indi-
rildiğinde, fabrikasında tekno-
lojik yenilikleri yapmış olan-
lara gün doğacak, yapmayan-
lar ise iskambil kağıdı gibi
devrilecek. Bir başka deyişle
tekstil sektörünün yarısı gide-
cek, ama geri kalanlann işleri
2 misline çıkacağı için toplam
tekstil üretimi ya da ihracatın-
da fark olmayacak.
JJçak hargolarma
savaş riski zammıÇiçek ihracatı taşımacılık
sorunlan nedeniyle tıkandı. Bazı
firmalar Hollanda'dan getirtilen
TIR'larla, ihracatını sürdürdü.
İZMİR (Cumhunyet Ege Burosu) — Kör-
fez'deki gelişmeler, uçakla yapılan kargo taşı-
macılığını da etkiledi. Risk faktörü nedeniyle
uçakla kargo seferlerindeki taşımacılık ücret-
lerinin yüzde 9 oranında arttığı bildirildi. Ta-
şımacılığa kalıcı çözüm getirilmesi koşuluyla
kesme çiçek ihracatının artacağı vurgulandı.
Yılbaşından önce Türkiye'de giderek gelişen
çiçek ihracatının taşımacılık sorunu nedeniy-
le tıkandığını vurgulayan Antalya'daki çiçek in-
racatcıları, yılbaşından sonra yabancı şirket-
lere kargo seferleri için izin verilmesinden ve
THY'nin haftada bir gün kargo seferi uygula-
masına başlamasından sonra konunun çözüm-
lendiğini açıkladılar.
Ancak bu kez de Körfez'deki gelişmelere
bağlı olarak risk faktörünun artmasıyla sigorta
ücretlerinin yükseldiğini, bunun da taşımacı-
lık fiyatlanna yansıdığını belirten ihracatçı
Mehmet Aşçı, fiyatların ortalama yüzde 9 ora-
nında arttığını söyledi. Aşçı, "Biz bu nedenle
Hollanda'dan TIR getirtmeye başladık" dedi.
THY dışındaki kuruluşlann kilo başına 95 cen-
te kadar yükselen fıyatlar istediklerini belirten
Aşçı, THY fiyatlarının, uygulanan sübvansi-
yon nedeniyle daha düşük düzeyde kaldığım,
ancak kapasitenin yetmediğini öne sürdü.
Çiçek ihracatcısı Dündar Ulugkay diğer şir-
ketlere de kargo taşımacılığına izin verilmesiyle
taşımacılık sorununun kalktığını açıkladı. Risk
faktöründeki artış nedeniyle tüm uçak şirket-
lerinde ortalama yüzde 9 oranında gerçekle-
şen taşımacılık ücretlerindeki zammın henüz
THY tarafından çiçek ihracatcılarına yansıtıl-
madığını belirten Dündar Ulugkay, "Şu anda
çiçek ihracalındaki >oğun dönemi geçirmiş ol-
duk. Önümüzdeki dönem neler >apılacağı, la-
şımitcüık sorununun çözümlenip çözümlenme-
yeceği büyük önem taşıyor" diye konuştu.