Catalog

21 AĞUSTOS 1990 CUMHURİYET/7 ANKARA HAVASI Cumkurlyet Ankara Börosu İNÖNÜ HİKÂYELERİ Ölümden döndü Erdal Bey bır seçım gezisinde vatandaşla sıcak temas halindeydı. Dertlerını dinfiyor, iktıdara gelınce ne yapacaklarını anlatıyordu. Bir ara, boylu poslu bir vatandaş Erdal Bey'e arkadan yaklaştı Ikı üç kere Erdal Bey'ın sırtına kuvvetlı şaplaklar ındirerek lyı dileklerinı ıletti: — Çok yaşa emı, çok yaşa... Erdal Bey, hafifçe yan dönerek dedi ki: — Böyle devam edersen çok yaşamayacağım yav..! OKUL ARANIYOR Elma dersem çık SOalp Çetoneci, yûz binlerce gençle birfıkte girdiği ÖSYM sınavında 147.802 puan alarak Marmara Ünıversrtesi'ne bağlı Meslek Yüksekokulu'nun "Matbaacılık" bölümünü kazandı Kazandı kazanmasına, ama Türkiye'de üniversitede okumanın ne demek olduğunu daha kayrt yaptırmadan adama gösterırlerdı. Öyle de oldu. Süalp Çekmeci'nin ikisi de emekli eğıtimcı olan annesi Sacide Çekmecl ıle babası Osman Çekmeci, Istanbul ve Marmara Ünıversitesı'nın altını üstüne getirdıter. Ancak Meslek Yüksekokulu'na bağlı "Matbaacılık" bölümûnü bulamadılar. Beyazıt'takı MÜ Meslek Yüksekokulu'nun yöneticıleri, okulun bünyesinde böyle bir bölümün olmadığını söylüyorlardı. Böyle bir okul yoktu. Ama madem ki üniversiteye gıriş kılavuzlarında 89417 koduyla yer alan "Matbaacılık" diye bir bölüm vardı ve madem ki Süalp Çekmeci'ye "Matbaacılık bölümûnü kazandınız" diye bir bildirimde bulunulmuştu, böyle bir okul olmalıydı. Çekmeci ailesi de bu ınançla aramalarını sûrdürdü. Çekmecıler'ın MÜ'nün Sultanahmet'te bulunan rektörlüğünden aldıkları "şifahi" yanıt, bölümün Meslek Yûksekokulu'na değil de Teknik Eğitim Fakültesı'ne bağlı olabileceği şeklindeydi. Bu sefer yolculuk Haydarpaşa'da bulunan Teknik Eğıtım Fakültesi'neydi. Burada yetkililerin, fakültelerıne bağlı bır "Matbaacılık" bölümü olduğunu söytemeleri Çekmeci ailesine "nihayet" dedirtti. Fakat o da ne? Süalp Çekmeci'nin Meslek Yûksekokulu'na bağlı Matbaacılık Bölümü'nü kazandığı, dolayısıyla Teknik Eğitim Fakültesı'ne kaydının yapılamayacağı söylenıyordu. lyi, ama neredeydi bu okul? Çekmeciler de aramaları sırasında bu soruyu kendılerine ve yetkılilere sorup durdular. Akıllara komik varsayımlar da gelmıyor değildr Matbaacılık bölümü "Zarariı matbuata sebebiyet vBfebilir" diye lağvedilmiş olabılır mıydı? Arama çalışmalarının Ankara'ya kadar uzamasından endişe eden Çekmeci aılesınin beklentisi, eğer varsa böyle bir bölümün yöneticilerinın olaydan haberdar olmaları ve "Buradaya, buradayız" demeleri. "Elma" demesi bızden . GÜNUN FÖTDGRAR ÇiçeUcrün benim, mis gibi kokuyoriar. Bol suyla yıkanmışlar. (Foto&raf: Ayşe Yıldınm) DEMOGRAFI TEDRISAT Tutulmayan söz Kayıt Dört eşı bulunan Muşlu M. Şirin Yavuz'un 44. çocuğu dünyaya geldi. 45. de yolda. Şanslı baba Yavuz Şirin artık, "demografik" bır boyut kazanan, çocuklara olan sevgısını anlatarak "sözünü tutamamaktan" yakınıyor ve şöyle dıyor: "Bundan bir süre önce Muş'u ziyaret eden Türk Kadınını Güçlendlrme ve Tanrtma Vbkfı Baskanı Semra Özal, bizi de ziyaret ederek eşlerim ve çocuklanmla göriişmüş ve daha fazla çocuk yapmamamız icin blzden söz almıştı, ama ne yapalım biz çocuğu seviyoruz, bu nedenle sözumüzü tutamadık." Yavuf'un birincı eşinden 13, ikini eşinden 12, üçüncü eşinden 11 ve son eşinden de 8 çocuğu var. Çocuklarından sadece sekizinı okutabıldığını anlatan Yavuz. şanslı 8 kışiyi nasıl belırledığı konusunda bilgi vermiyor. Bu arada üst düzey yetkililerin yardım ve ilgileri, Yavuz ailesınin başından eksik olmuyor. Bunlardan sonuncusu da Muş valısi Adil Vasar'ın verdiği "evin damına çatı yaptırma" sözü. Yavuz, "Eğer bu gerçekleşirse, kışları daha güvenli bir ortamda geçirebileceğiz" diyor. Semra özal'ın sözünü tutmayan Yavuz'a ne ceza vereceğı ve evın damı da aktarıldıktan sonra Yavuz'un performansının kazanacağı boyut merakla beklenıyor. DEMIRYOLU Japon mucizesi Turgut Özal'ın demiryollarıyla ilgılı görüşlerı malum: Daha çok komünıst ülkelerin tercih ettıği, geri bır ulaşım aracı. Avrupa'nın ıleri ûlkelerinin demiryollarına ne kadar önem verdığıni yurtdışına gidenler lyı bilirler. Son olarak Japonya'dan taze bir haber aktaralım: Japonlar Joetsu Shinkansenı adını verdıklerı hızlı trenın hızını daha da arttırmaya çalışıyortar. 1989 da saatte 245 km. sürat yapabılen bu trenlerin hızı şimdı 275 km'ye çıkmış. 1990'daki hedefleri ıse 290 km. Busrr "Krizi dıplomatlar çözemez" Atom bombası ne güne duruyor! • * • Bir başlık: "Türk halkı kendine gulüyor" Yok canım, Özal'a gulüyor. • • • Bır gazeteden: "Baykal da Demirel de olgunlaştı" Bıraz geç değıl mı? Şinasi Nahit Berker GÜL GEÇ Milli Eğitim Bakanlığı her yıl ortaöğretımde kayıtların ' başlamasıyla genelgesinı yayımlar: "Kayıtlar sırasında bağış adı altında da olsa para alınması yasaktır." Genelgeyı kımse dinlemez. Arkadan Bakan Akyol, haftada bır demeç verir. Okul idarelerınin savunması hazırdır: "Bize ödenek versinler, kayrt parasına muhtac etmesinler." Aynı senaryo bu yıl da ışlemeye başladı. Namık Kemal Ortaokulu'na kayıt için gıden velılere duymaya alışık oldukları sözcukler yınelendi: "300 bin lira kayrt parasıl" Şonra da pazarlık başladı. Üç aşağı beş yukarı derken 100 bine ınildi. Bazı veliler ' bu parayı ödediler, bazılan da kızıp okulu terk ettiler. Gazetemizi ziyaret eden kızgın veliler soruyorlar "Kayıtlar sırasında bağış çllesi ne zaman bitecek?" SÜRÇÜ LİSAN Şehit terörist TV izleyıcıleri, 17 ağustosta, Güneydoğu'da çıkan çatışmada bır terönstın canlı olarak ele geçirıldığini, bir terörıstin de "şehit" olduğunu duydular. Cuma akşamı 19.00 haberlerinı sunan spıkerin sürçü lısanı teröristi "şehit" ederken, bazı okurların da "fantezi" yorumlarına yol açıyordu: "Yoksa TRT saf mı değlştirmişti?" Aynı okurlar TRT'yi de aramış olmalılar kı, spiker bültenin sonunda yanlış anlamaları önlemek içın söze başladı Ancak sürçülisan yakasını bırakmıyordu: "Sayın seyirdler, bir yazım hatasından dolayı meydana gelen hatamızdan..." cümlesının yanlış olmasa da pek guzel olmadığının farkına varan spiker, tam bu noktada durdu, düşündü ve birkaç saniye sonra sözlerine devam ettı. HAYVANLAR ISMAİL GLLGEÇ PİKNİK PİYALE MADH4 ÇİZGİLİK KÂMİL M4SAK4C1 AĞAÇ YAŞKEN EĞİLİR KEMAL GÖKHAN GÜRSES GARFIELD JM DAVJS )NI B A PAMA y A Df">eT I4AFTASI OLDUSUNU 8İUYO- BUM AMA, NE OISA BIR HVUÇIAK y\V(Q TARtHTE BUGÜN Mİ'MTAZ ARIKAS 21 Ağustos ABD 'DE SOVYET CASUSLUGU! 1945'TE SüGUN, £LfSAg£TH g£A/n£Y APLI g/S ( SU/Z£/)a Of ) A8DOE S/ZU £VL£ML££C>E SULUH4U XOMU- g//e CASUSLÜK oeeurû IÇIM BULUMMUÇTU. NOGMANDlYA UÇAN *ytL£L£BlU PLANLARl GıBt BiLGıLERl TOP- LAYIP MOSKOVA'YA ULAÇTtgAfJ SOi. ICONUSU Ofi- GUTTE ÇAU?TtĞ/H/ Sort-eYEN BEA1TIMY, A TOVBEICAg. OLMUÇTU! O SteALAR FBI, SoZLEHlYLE PEK ıLGlLENMEZ GıBl 6ÖeuUMUÇTÜ. AHCAK, MAC CAerHVNıÜ KOMUMIST AVt 8AÇ- LAYMCA, EUSABETH gBNTLSY\ FBI SAŞ&Mf EP6AR HOOl/Se(SAGO4) TAgAFtNOAN SU KULLANILAAIŞ, BlRÇOK *£tŞ< SÇ^AJMIfTf TÜRK VE BİJNYA KARİKATÜRÜNDEN Atila Ozer Oariush Radpur — İran