14 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CUMHURİYET/16 DIŞ HABERLER 12 TEMMUZ 1990 SOVYETLER BİRLİĞ1 Gorbi'denmuhafazakârlara 2.darbeSSCB Komünist Parti 28. Kongresi'nin dünkü oturumunda Gorbaçov'un desteklediği Vladimir İvasko genel sekreter yardımcıhğma seçildi. ivasko 3109 oy abrken Ligaçev 776 oy alabildi. KEREM ÇALIŞKAN MOSKOVA — Sovyetler Birliği Komu- nist Partisi 28. Kongresi'nde iktidar muca- delesinin doruğa ulaştığı dünkü oturumun- da, Genel Sekreter ve Devlet Başkanı Mi- hail Gorbaçov, muhafazakâr kanada karşı önemlı bir zafer daha kazandı. "Partinin 2. Adamlığı" konumundaki genel sekreter yar- dımcıhğı görevi ıçin dün gece yapılan oyla- mada Gorbaçov'un desteklediği aday Vla- dimir Ivasko 3109 oyla seçilirken, gündüz yapılan yoğun tartışmaiar sonucu adayuğını koyan ve Gorbaçov'un "en çetin" muhalin olarak tanınan muhafazakâr kanattan Igor Lıgaçev 776 oy alabildi. Bu şeilde önceki gün Komunıst Partı Genel Sekreterhği'ne seçilerek önemlı bir başarı elde eden Gor- baçov, bırlıkte çahşacağı kişiyı de kendı ada- yı olarak seçtirerek ikinci bir zafer kazan- mış oldu. Kongrenin dün yapılan oturumunda ge- nel sekreter yardımcısı adaylanrun tartışma- sı sırasında dramatik olaylar yaşandı. Otu- rumu yöneten Gorbaçov bir tüzuk madde- sine dayanarak yaptığı oylamada Ligaçev- in adaylığım engelledi. Ancak delegelerden gelen yoğun itırazlar üzerine karar, tuzük maddesi geçersiz sayılarak ıptal edıldı. Olay şöyle gelişti: Oturumu yöneten SSCB lideri Mihail Gorbaçov, genel sekreter yardımcıhğırun adaylıklarına yapılan itirazlar üzerine ada- ym seçim listesine alınıp alınmamasını oya koydu. Merkez komitenin 1988 yılında ek- lediği tüzuğün 20. maddesine dayanarak Lı- gaçev'in gizli oyla yapılacak seçim listesine alınıp alınmamasını oyiayan Gorbaçov elek- tronik tabloyu göstererek 1916 oya karşı 2296 oyla Ligaçev'in listeye alınmamasının karara bağlandığım ilan etti. Bunun üzerine salon karıştı. Birçok de- lege söz alarak yapılan oylama ve benim- senen yöntemin dürüst olmadığını ve Liga- çev'in gizli oyla yapılacak seçime katılması gerektiğini belirttıler. Salondakı buyuk uğultu üzerine Gorbaçov 'parti dagılıyor. ül- ke dağılıyor, hep birlikte kıyamcte gidiyoruz' dıyerek tuzuğün 20. maddesine uyulup uyulmamasını kongrenin oylarına sundu. Kongre bu kez 1846'ya karşı 2349 oy- la tuzuk maddesine uyulmamasını kararlaş- ürdı. Böylece Ligaçev gizli oyla yapılacak seçim listesine alınmış oldu. Seçime 3 aday katıldı. Politburoda tarım sorumlusu Igor Ligaçev, Ukrayna KP şefı Vladimir tvasko ve Leningrad Teknoloji Enstitusü Başkanı Segey Duderov. Dude- rov'un adayhğı daha çok sembolik nitelik- PORTRE / WLADDdR İVASKO Gorbaçov'un adayı Ukrayna KP 1. Sekreteri Vla- dimir tvasko, genel sekreter yardımcılığına parti il sekreter- İerinin ortak ka- rarı ile aday gösterildi. Gor- baçov'un perest- royka politıkasmı destekleyen ivasko par- tide köklü bir yenilenmeden yana. Tepeden dikey yönetimi değil, yatay yönetim diye ad- landınlan diyaloğa dayalı yönetim metot- lanru savunuyor. Ayrıca partinin diğer par- tilerle rekabet edebilmesi için yahıız üretirn ve bölgelere göre değil; okul, hastane, gibi kurumlarda örgutlenmesini de istiyor. 58 yaşında olan tvasko 1973'ten bu yana partide örgütsel çalışmalarda çeşitli görev- lerde bulundu. 1989 yılında Ukrayna KP 1. Sekreteri olan tvasko 1990 mayıs ayında Ukrayna Yuksek Sovyetı Başkanhğı'na se- çildi. 28. kongreye katılmak için Moskova- ya gelen ve Yuksek Sovyet'in {Ukrayna) top- lantısına katılmayan tvasko, Ukrayna Yuk- sek Sovyeti'nden, kongreyi bırakıp Ukray- na'ya dönmesi için yapılan baskılar üzeri- ne Ukrayna Yuksek Sovyet Başkanlığı gö- revinden istifa etti. tvasko daha çok eko- nomi ve üretim örgütlenmesi konulan üze- rine bir uzman sayıhyor. Partinin, Gorbaçov'un istediği doğrultu- da parlamenter metotlarla çalışmayı da be- nimseyen bir yapıya kavuşturulmasını isti- yor. lvasko'nun genel sekreter yardımcılığı- na getirilmesi, Gorbaçov'un partide tutu- cu kanada büyuk bir darbe indirmesi ve partiyi kendi çizgisinde yönetebilmesi an- lamına geliyor. BULGARISTAN Türk lider konuşmaya çağrılmadıDış Haberier Servisi — 44 yıl aradan son- ra yapılan ve ılk toplantısını önceki gün ger- çekleştiren Bulgaristan Parlamentosu'nun açılış töreninde Türk toplumu lideri Ahmct Dogan kürsüye çağrılmadı. Iki saat sünnesi planlanan, ancak 40 dakika sonra ayın 17'sine ertelenen ilk toplantıda Sosyalist Parti, Demokratik Güçler Birliği ve Çiftçi Partisi liderleri konuşma yapmalan için kürsüye çağrılırken Hak ve özgürlükler Hareketi liderine bu hak tanınmadı. Çiftçi Partisi, parlamentoda Hak ve Ozgürlukler Hareketi'nden daha az sandalyeye sahip. Parlamentonun en yaşlı üyesi olarak açı- hşı yapan Yosif Petrov, Doğan ile diğer parti liderlerinin Sofya'da gerçekleştirilecek toplantıda konuşma fırsatını elde edecek- lerini söyledi. Toplantı günü ülkenin çeşitli yerlerinde Bulgaristan Türkleri aleyhine gösteriler ya- pan milliyetçiler, imza kampanyası da baş- İattıkları bildirildi. Milliyetçi Bulgarlar, se- çimle gelen 23 Türk temsilcinin parlamen- toda yer almasını kabul etmiyorlar. te. Asıl mücadele Ligaçev ile tvasko, daha doğrusu Gorbaçov ve Ligaçev arasında. tvasko'nun adaylığı cumhuriyetlerden biri- nın parti şefînin 2. adam pozisyonuna ge- tirilmesi ve cumhuriyetlere verilen onemm vurgulanması bakımmdan da önem taşıyor. Ulkede çok sert çatışmalara yol açan milli meseienin tvasko'nun genel sekreter yardım- cılığım ustleneceği bir parti ile daha kolay aşılabileceği hesaplanıyor. Tutucu kanat lideri tgor Ligaçev dün adaylığım ilan ederken yaptığı konuşmada sözunu sakınmadı. Çekilmesini isteyen bir- çok delegeye yanıt veren Ligaçev, kendisi- mn de perestroykayı savunduğunu, Gorba- çov ile stratejide değil yalnızca taktiklerde ayrıldığını söyledi. Ligaçev, "Perestroyka- yı uygularken hayallere yer vermeden. aşa- ma aşama gidilmesi gerektiğini" belırtti ve kendı çizgisim daha önce de yaptığı gibi •gerçekçi' olarak tanımladı. Yaşh olduğu için sert eleştirilere uğrayan Ligaçev "evet bu be- nim kusurumdur" diye başladığı sözlerinı "Eğer 5 dakika bile görev aksaürsam der- hal çekilirim" diye bağladı. Aydınlar ve sa- natçılardan birçok dostu olduğunu belirten Ligaçev bu kesimle iyi ilişkiler ıçınde ola- cağına inandığmı ileri sürdu. 'Salın alınan özel mülkiyete karşı olduğunu" bir kez da- ha vurgulayan Ligaçev "70 yıl sonra top- lumsal mulkiyet temeline sahip bir toplurn- da sosyalizmin ozel mülkiyet >oluyla kur- tanlmaya çalışılmasını anlayamıyonım" de- di. Ligaçev kongreye dramatik bir çağrı ya- parak 'Kaderimi sizin ellerinize teslim ediyonım' diye konuştu. tvasko ise perestroykayı sonuna kadar desteklediğini ve partinin yenilenmesinden yana olduğunu belirterek tepeden komuta yontemiyle değil yatay yöntemlerle diyalo- ğa dayalı bir parti çalışması kurulması ge- rektiğini soyledi. Öte yandan Güney Sibirya'da Sovyet kömür madencileri, SSCB tarihinin ilk kit- lesel grevinin birincı yüdönumunde, dün sa- bah günün ilk saatlerinden itibaren 24 sa- at süreyle greve gittiler. tşçiler, geçen yıl ül- ke çapında giriştikleri grevleri durdurma- ları karşılığında kendilerine verilen sözle- rin tutulmadığıru ileri sürüyorlar. Mosko- va'da bulunan Madencüik Bakanlığı'nın bir yetkilisi, greve 300 bin madencinin katıldı- ğının tahmin edildiğini açıkladı. Sovyetler Birliği'nde toplam 700 bin maden işçisi bu- lunuyor. önceki gün 28. parti kongresinde yeni- den Sovyetler Birliği Komünist Partisi Ge- nel Sekıeterliği'ne secilen Mihail Gorbaçov, başlatılan grevin ülke çapında olmadığını ve madenciler arasında göruş ayrüıklanmn bulunduğunu kaydetti. Grev liderleri, ülkenin ana kömür hav- i-ası olan Batı Sibirya'daki Kuzbas maden bölgesi Kemerovo'da, 60 madende çalışan 200 bin işçinin greve katıldıklannı açıkla- dılar. Ukrayna'mn güneyindeki Donbass, kuzey kutbu yakınlanndaki Vorkuta kömür havzalannda da iş bırakma eylemlerinin gerçekleştiğini bıldirdiler. Grev komitelerin- den verilen bilgılere göre Vorkuta'daki 13 madenden ll'inde grev başlatıldı. Don- bass'taki 124 madende 24 saatlik greve uyu- lurken 110 madende iki ve sekiz saatlik uya- n grevleri yapıldı. Dünkü.Sovyet basınında yer alan haber- lere göre Donbass bölgesindeki Kalinin, Yujnodondasskaya ve Zaferevalnaya adlı üç ocaktakı maden işçileri, buralan denet- leyen SBKP ve Komsomol örgütlerini da- ğıttılar. Sabun yokluğunun yarattığı bunalımın üzerine çıkması nedeniyle zaman zaman 'sabun grevi' olarak adlandınlan geçen yılki eylemin tersine, kömür işçileri bu yıl tü- müyle siyasi niteliktekı ıstemlerle eyleme geçtiler. Madenciler Nikolay Rijkov başkanhğm- daki hükümetin istifa etmesini, madenler- deki, KGB, polis ve ordu birimlerindeki parti egemenliğinin ortadan kaldırümasını, çocuklara verilen siyaset derslerinin iptal edilmesini ve partinin mal varhğımn açık- lanmasını talep ediyorlar. Kemerovo Maden İşçileri Komitesi'nden bir yetkili, yaptığı acıklamada şöyle konuş- tu: "Hukümet istifa etmeyecektir, ancak ül- keyi ekonomik krizden çıkarmanın yolla- nnı daha ciddi düşünecektir. Dunun kötü- leşirse tekrar greve gidebiliriz." Sovyetler Birligi'nin ana kömür havzası olan Batı Sibirya'daki maden bölgesindeki 60 madende çalışan 200 bin işçi greve gitti. Madencilerin grev gerekçesi. geçen yıl kendilerine verilen sözlerin tutulmaması. (Fotograf: Reater) ZENGtNLER ZtRVESİ Sovyetler'e şartlı yardımG-7 zirvesi dün akşam sona erdi. 7'ler grubu Sovyetler Birliği'ne yapılacak ekonomik yardırmn bu ülkede gerçeklestirilecek radikal ekonomik ve siyasal reformlara bağlı olduğunu bildirdi. Houston (Ajanslar) — Yedi sanay-ileşmiş ülke liderinin Houston'daki zirve toplantı- sı dün akşam sona erdi. Sanayileşmiş ülke- lerin yayınladıklan ortak bildirıde, Sovyet- ler'e yapılacak Batı yardımının bu ulkede gerçekleştirilecek radikal siyasal ve ekono- mik reformlara bağlı olduğu belirtilirken, ABD Başkanı George Bosh, "Gorbaçov! un refonna yonelik çabalannı desteklemek istedigini, ancak Moskova'va doğrudan tnali yardım yapmaya hazır olmadığını" söyledi. Yediler grubu, Sovyetler Birliği'nin ekono- mik durumu ve bu ülkeye yapılacak yardı- mı saptamak için oluşturulacak gnıbun, Uluslararası Para Fonu (IMF) ve Dünya Bankası ile işbirliği içinde çalışmasına ka- rar verdi. Ancak yediler grubu içindeki ül- kelerin yalnız başlarına, Sovyetler'e yardım yapabilecekleri belırtildi. Fransa Cumhurbaşkanı François Mitter- rand, Houston'da yaptığı öneride zengin ül- kelerin, fakir ülkelere borç verme koşulla- rını hafifletmelerini istedi. Yediler grubu önceki gün ise siyasi bir bildiri yayımlayarak Doğu Avnıpa'daki si- yasal ve ekonomik değişiklikleri memnun- lukla karşılarken Romanya'nın da refonn- lan uygulamaya koyarak komşularına ka- tılması çağrısında bulundular. tngiltere, Kanada, Fransa, F. Ahnanya, ttalya, Japonya ve ABD liderlerinin katıl- dığı toplantının ikinci gununde yayımlanan bildiride, Avrupa kıtasmda süren tarihı de- ğişikliklerden duyulan memnuniyet dile ge- tüildi. G-7 liderleri, birleşik ve özgür bir Avru- pa için bütün fırsatlan değerlendirecekle- rini ve iki Almanya'run birleşmesinden memnunluk duyduklanm bildirdiler. SSCB ve Doğu Avrupa ulkelerindeki de- mokrasiye ve serbest piyasa ekonomisine geçişten duyulan memnuniyetin dile getiril- diği bildiride, değişimlerin daha da ilerle- yebilmesi ıçin yardım vaadinde bulunuldu. Yardım vaadinde bulunmalanna rağmen G-7 liderleri halen SSCB'ye ne gibi bir yar- dımın önerileceği konusunu tartışıyorlar. Bir Amerikah yetkili, SSCB'ye yardımın şekli l-onusunun henüz çözümlenemediği- ni ve liderlerin bu konuyu göruştuklerini söyledi. Yetkili, henuz son sözun söylenme- diğini kaydetti. Liderler aynca Çin uzerindeki ekonomik ambargoyu göreli olarak hafıfletme kara- rı aldılar. Alınan karara göre geçen yıl öğ- renci hareketlerinin bastırılmasmdan son- ra ınsan hakları konusundaki tutumundan ötüru Çin'e uygulanmaya başlayan ekono- mik ambargo "özellikle çevre konnlannda öncelik" tanınarak kaldınlacak. SON TOPLANTI — Zenginler dün son kez toplanarak aynntılan karara bağladılar. Ote yandan Japonya'mn geçen yıl Tıe- nanmen katliamından sonra Çin'e kestıği ekonomik yardımı tekrar başlatmasının Tokyo'da iş çevrelerinde memnunluk uyan- dırdığı bildirüiyor. Japonya hükümet söz- cüsünün açıklamasına göre Başbakan To- şiki KaifM ülkesinin Çin Halk Cumhuriye- ti'ne 5.6 milyar dolarhk kredi açacağinı bil- dirdi. Japonya'mn Çin'e kredileri tekrar açma- sı Çinli muhalifler arasında ise sert tepki- lere yol açtı. Demokratik Çin Cephesi'nin bir sözcüsü yaptığı acıklamada "Japonya insan haklanna önem >ermez, sadece para kazanmaya önem verir" dedi. Sözcu gnı- bun 20 üyesinin Washington'da Japonya el- çiliğinin önünde açlık grevine başladığmı açıkladı. Sözcü şöyle devam etti: "Çin'de geçen yıl demokmsi gösterilerine kaüldık- lan gerekçesi ile hâlâ 3 bin kişi cezaevlerin- de yaüyor. Japooya, Çin'e ekonomik yar- dımı tekrar başlatmadan önce, bu insanla- nn serbest bırakılmalannı beklemeli idi." Buna karşıhk Japonya Bankalar Federas- yonu Başkanı Taizo Haşido duzenlediğİ ba- sın toplantısında, Japon>a'nın Çin'e tek- rar kredi acmasını memnunlukla karşıladık- lannı söyledi. Houston zirvesüıe yakın kaynaklar, pa- zartesi gunü Sovyet Başkanı Mihail Gor- baçov'un Başkan Bush'a yazdığı mektubun açıklanmasından sonra toplantının drama- tik bir havaya büründuğünü ve tartışma- lann son güne kadar bu ortamda surdüğü- nü bildiriyorlar. Bilindiği gibi Gorbaçov, bu mektubunda 7 sanayileşmiş ülkenin Sov- yetler Birliği'ne yardım etmelerini istemiş- ti. Sovyet lideri özellikle gıda yardımı ile tüketim maddelerine ihtiyaç duyduklanm belirtmişti. DIŞBASIN Doğu Avrupa'yı kim kaybetti? EDUARDŞEVARDNADZE * 1917 yılından son- ra tngiltere, Fransa ve ABD Dışişleri ba- kanhklanna şu sonı yöneltiliyordu: "Rus- ya'daki devrime ne- den ve nasıl izin ver- diniz?" 1949 yılında ABD'de nefretle ve büyük patırtüar ko- panlarak Çin'in "kaybedilmesinin" sorum- İulan aranıyordu. Batı Virginia'da Senatör McCarthy'nin kuşkulu yükselişi yaşanırken karanhk McCarthy dönemi başlıyordu. Se- natör, komünizme karşı dunya çapında yü- rütülen mücadelenin ABD'de zayıflatılma- sına neden olan sommluları açıklıyordu. Garip bir benzerlikle bizde de bugün suç- lular aranıyor. Özellikle de "Doğu Avrupa- yı kim kaybetti" sorusu derin bir biçimde araştırılıyor. Üzülerek belirtmeliyim ki Rus ordusunun Avrupa'nın bazı ülkelerini özgürlüğe kavuş- turmadığı, aksine orada bir tür savaş zafe- ri kazandığ] şeklinde görüşler dile getirile- biliyor. Ancak bu görüşler hem aşırı milli- yetçi kaçıyor hem de diğer ülkeleri yaralı- yor. Bu nedenle, vatandaşlanmdan bazıla- nnın yersiz münasebetsizliklerinden dola- yı Doğu Avrupa halklanndan özür dilemeyi ahlaki görevim kabul ediyorum. "Neden Doğu Avnıpa'daki değişiklikle- re göz yumduk?" "Neden birliklerimizin bu ulkelerden çekilmesi yolunda yapüan çağ- nlara uyduk?" Bu sorulan nasıl yamtlaya- biliriz? Satır aralarında "Neden tanklan devreye sokmadınız?" düşüncesinin varlı- ğı açıkça hissedılıyor. Sorunların bu yolla çözümlenmesi kabul edilemez. Bu konuda hiç mi ders almadık? 1956 Macaristan, 1968 Çekoslovakya ders- lerini unuttuk. Afganistan dersini de mi bel- leklerimizden sildik? Yeterince savaş gazisi ve şehidi vermedik mi? Dış politikamızda tüm sorunlan en iyi şe- kilde çözemedik. Hatta bazılan kötü sonuç- landı. Ancak ciddi eleştiri getiriliyorsa "bu- na ve şuna neden engel olmadınız" sorusuy- la yetinilmemeli. Sonuna kadar düşünce üretmeyi sürdürmeli. Ancak o zaman ah- laki ve hukuki noktalann yamnda ülkele- rarası çatışma hatta savaş tehükesinin de he- saba katılması gerektiği ortaya cıkar. Güç kullanımını savunanların sadece devlet or- ganlanna değil, yaşamlarını tehlikeye atan gençlere ve birdenbire kendilerini savaş çem- beri içinde bulan ailelerine de açıklama ge- tirmeleri gerekir. Ne sosyalizmin ne dostluğun ne iyi kom- şuluk ilişkilerinin ne süngü ucundaki say- gının ne tankların ne kan akıtmanın zorla olamayacağı artık anlaşılmah. Ülkelerara- sı ılişkilerde iki tarafın çıkarları ve özgürce karar verme hakkı dikkate ahnmah. Bu sa- yede, dünya çapında büyük değişiklikler gundeme gelebildi. Mutlaka sorunlar da or- taya çıktı, ama gelişmeler olmaması duru- munda yaşanacak büyük trajedi önlenmiş oldu. Bugün askeri birliklerimizin Macaristan, Çekoslovakya, Polonya, Moğolistan ve D. Almanya'dan çekilmesi yolunda alınan ka- rann askeri yetkililere danışılmadan gerçek- leştirildiği ileri sürülüyor. Bu doğru değil. Görüşmelerin her aşamasmda asker yoldaş- lar düşüncelerini behrtmişlerdir. Tüm taraflann meşru çıkarlanmn dikkate alındığı 2 artı 4 göruşmeleriyle bir sonuca vanlacağina inamyorum. Durumun tek bo- yutlu ya da statik olarak değerlendirilme- mesıne büyük önem veriyorum. Birleşik Al- manya geçmiş ve bugünkunden çok farklı bir çevrede var olacaktır. Birleşik Ahnanya ile Sovyetler Birliği ara- sında sıkı siyasi ve ekonomik ilişkiler ku- rulacağına ve Avrupa ile dünyamn gelecek- teki çıkarlan için birlikte hareket edeceği- mize kesinlikle inamyoruz. Glasnosttan, açıklık politikamızdan memnuniyetle söz edüiyor. Sovyet diplo- matların pek çoğundan ortaya cıkmayan, ancak devlet güvenliğini tehdit eden "ödünler" vermeleri isteniyor. Bu durum- da açık açık güvenlik konusunu ele alma- mız gerekiyor. Sovyet vatandaşlannın ödedikleri vergi karşılığında nelerin güvence altına alındı- ğını bilmeye hakkı var. Savunma sanayiinin, ekonominin sağlamlaştınlması ve ülkenin geleceği uğruna sivil üretime geçerek üstü- ne düşeni yapmaya hazır olması sevindirici. Güvenliğimizı kimyasal silahları artan oranlarda üreterek sağlamak isteyenler, dun- ya çapında bu silahlardan vazgeçilirken ne- den susuyorlar? Ya en az üç milyar nıble harcayarak bu silahları yok edecek tekno- lojiyi geliştıreceğiz ya da zehırli gazlarm ya- yılması sonucu bölgelerin ölu toprak par- çalarına dönuşmesine seyirci kalacağız. önümüzde var olan seçenekler bunlar. (2 temmuz) * Der Spıegel dergisi, Sovyet Dışişleri Bakanı Edu- ard Şevardnadze'nın Pravda gazetesınde çıkan ma- kalesim yayımladı ARNAVUTLUK îtalya denizden tahliye hazırlığında ttalyan hükümeti, Tiran'daki yabancı misyonlara sığınan binlerce Arnavutluk vatandaşının deniz yoluyla Italya'ya taşınması için çalışmalar yaptığını açıkladı. Dış Haberier Servisi — Arnavutluk'ta ya- bancı ülke temsilciliklerine sığınan binler- ce kişinin bekleyişi sürerken ttalya bu du- rumdaki sığınmacılann deniz yoluyla ken- di Ulkesine taşınması için hazırhk yaptığı- nı açıkladı. önceki gece kücük bir botla Ad- riyatik denizini geçen 6 Arnavut da Italya'ya sığındı. AP'nin haberine göre ttalya Dışişleri Ba- kanhğı önceki gece yaptığı acıklamada, Ti- ran'daki yabancı misyonlarda "çıluş izni" beklemekte olan binlerce Amavut içhı Ad- riyatik Denizi yoluyla bir çıkış köprüsü oluşturuhnaya çalışüdıği kaydedildi. Acık- lamada, bu konudaki girişimlerin Birleşmiş Milletler ve Arnavutluk hükümeti arasın- daki görüşmelerde de ele ahndığı behrtil- di. Bu arada Reuter'ın haberine göre 6 Ar- navutluk vatandaşı önceki gece küçUk bir tekneyle ülkeden gizlice aynlarak Italya'ya ulaştılar. Yaşlan 21 ile 25 arasında bulunan 6 kişi sahilde ttalyan makamlarına teslim olurken Federal Aİmanya'ya gitmek istedik- lerini belirttiler. öte yandan AA'nın haberine göre Avru- pa Guvenlik ve tşbirliği Konferansı (AGÎK), Arnavutluk'a gözlemci statüsü tanınması- na karar verdi. Avusturya'run başkenti Vi- yana'da dün bir araya gelen AGlK'e üye 35 ülkenin temsikileri tarafından ahnan karar- da Arnavutluk'un, insan haklan ve özgür- lüklerine daha fazla saygılı olması dileği de dile getirildi. AGİK'teki ABD heyeti başkanı lobu J. Maresca, Arnavutluk'a gözlemci statüsünün tamnmasının üye ülkelerin komünist yöne- timin politikalarına göz yumduğu anlamı- na gelinediğini söyledi. Maresca, Arnavutluk'un bütün üyelerin bulunacağı toplantıya katılmasının Arna- vutluk'a komşu ülkelerin özellikle insan hakları gibi konulardaki görüşlerini alabil- mesi olanağinı sağlayacağını bildirdi. John J. Maresca, bunun Arnavutluk yet- kililerinin görüşlerini etkileyecegi ümidin- de olduğunu kaydetti. Viyana'daki toplantı, ABD, Kanada ve aralannda SSCB'nin de bulunduğu 33 Av- rupa ülkesinin liderlerinin bu yıl sonunda katılacağı zirve toplantısının hazırhklannı yapmak üzere toplandı. Zirve toplantısında Avrupa'nın birliği ve silahsızlanma konusunda anlaşmalar imza- lanması beklem'yor. tnsan hakları ve Avrupa'nın güvenliği hakkındaki 1975 Helsinki anlaşmalarının sağlanması ile sona eren toplantılara katıl- mayı reddeden Arnavutluk, daha sonraki toplantıları da boykot etmişti.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear