25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
]4 NİSAN 1990 * + + * VELİEFENDİHÎPODROMU'NDAN Inkos Iağır basıyor HABERLERİN DEVAMI CUMHURİYET/19 GÜNÜ1N PROGRAMI 1. KOŞU: (Şarth) A Gr. Araplar (ÇİM) Saat: 14.30 6 milyon TL. 1900 M. l.Yurdabak 2Alünkız 3.Bursagüzeli 4Kamer 18 58.5 S.Akdı M 57 A.Atçı 57 Şerif 57 H.Karataş 3 (22110) 1 (61889) 4 (27385) 2 (87756) 2. KOŞU: (Şarth) 3 ve Yuk. tngilizler (KUM) Saat: 15.00 6 milyon TL. 1600 M. (70) (60) (100) (50) (80) 1 Poker Das 2.Uni 3 Pampilla 4.Eastern Dancer S.Raşomon 61.5 61.5 60 59.5 59.5 Sedat Kâam Ekrem M Tınay Kadir (32245) (62152) (06441) (77207) (27453) 3. KOŞU: (Maiden) 2 Yş. Ingiüzler (ÇlM) Saat: 15.30 4.500.000 TL. 900 M. (50) l.Giiçlücan (100) 2.Inkos I (40) 3Taybatur (80) 4.Aysel I (60) 5PeWn (70) 6Yetti 56 Ö.Ablal 5(. 56 Ekrem 4(. 56 Mnmin 3(. 52.5 M.Zelyurt 2(. 54.5 C.Knrt 6(. 54.5 A. Atçı 1(.. (Bu koşuda tkili Bahis var) 4. KOŞU: (H.Şarth) 4 Yuk. İngilizler (ÇlM) Saat: 16.00 6 milyon TL. 1900 M. (45) l.Zeytin (90) 2.Panully (55) 3 Filamingo (50) 4.Tbor (70) 5.Neriman (100) 6.Cood By (60) "Malibu (40) 8.Çclinali (35) 9.Akikaze (30) lO.Kalrin (10) ll.Hayril (25) 12.Ac»ba (20) U.Konçerto (15) 14 Thunderbird I (Bu koşuda tkiU 59 58 56 56 56.5 55 53 53 53 48.5 49 47 46 45 Sedat Kadir Cankılıç A.Atçı Ekrem Akın Alirtza S.Boyraz Ş.Çelik M.Zelyurt Sevindik Altunbaş R.Manav M K.Melike 6 7 8 4 2 12 1 14 3 13 11 9 10 5 (20651) (05988) (28949) (45443) (43111) (64543) (24510) (43042) (02932) (14037) (44455) (06008) (46577) (43375) Bahis ve Uçlü Bahis var) 5. KOŞU: (H.Şarth) A. Gr. Araplar (ÇÎM) Saat: 16.30 7 milyon TL. 1600 M. (50) (70) (100) (40) (20) (55) (90) (80) (60) l.Kudretbey 2Cemil 3.Mudanyagüzeli 4Sdcan 5 Arkadas I 6 Kentbatur 7 Altty IV 8 Şenbalur 59 57 57 56 55.5 52.5 50 50 45 A.Özkan A.Coşkan Şerif Kadir M Aykut M Alçiçek M F.Çeltik H.KarataşM E.Yalçın M (27448) (97308) (12327) (46345) (10555) (62909) (44748) (77844) (Bu koşuda tkili Babis var) 8 (23309) 6. KOŞU: (Ö. Meker) 3 Yk. İngilizler (ÇİM) Saat: 17.05 20 milyon TL. 1400 M. (80) 1 .Black Jak I (30) 2Butterfly I (100) 3.Felek 1 (50) 4 Hasal I (40) S.Ottoman (90) 6.Sac My Best (35) 7 Dazkın (35) S.Robinson (30) 9Goldson (25) 10.Be My Love (20) ll.Burlingtoo (60) 12 Emir II (20) 13İŞÜH (20) H.Tairona (50) 15 Finakut . . , . . (10) 16.Uttle Giri (Hasat ve (Bu koşuda tkili 57 Mümin 11 (21061) 56 Cankılıç 4 (67541) 52 Tmay 1 (22311) 52 S.Akdı 5 (22721) 52 Akın 13 (13422) 52 Kadir 2 (..1521) 51 A.Atçı 15 (14365) 51 S.Boyraz 9 (21121) 50 J.Brown 10 (.2214) 49 E.Duran 6 (33456) 48 Altunbaş M 7 (51735) 48 D.Akdı 14 (...215) 48 H.Karataş 16 (..2414) 48 Özölke 3 (...312) 47 M.Yüksel 8 ( 1) 45 K.Melike 12 (15414) Burlington eküridir) Bahis ve Dörtlü Bahis var) KEMAL AKYER 1. AYAK: Izmir'den sezon or- tası gelerek Ekrem Kurt tarafın- dan hazırlanan ve galopları ile göz dolduran Pampilla birinci atımdır. Raşomon ve L'ni daha sonra şans verdiğım isimlerdir. 1. AYAK: Makine provalann- da düzgün çıkış yapan ve cuma sabahı 400/26.9 iş yapan tnkos I günün banko tayıdır. Ahmet Atçı attan düşerek yaralandığı için Kadir Altmöz'ün bineceği Yetfi, yarışın sürpriz tayıdır. 3. AYAK: Anzasını tamamen atlatıp, galoplan yeterli olan, cu- ma sabahı sprintinde çok iyi gör- düğüm Good By, hafta içinde galobunda iyi görünen Pamilly, Ekrem ile başarılı koşacak olan Neriman arasındaki mücadele bi- rincüiği belirleyecektir. 4. AYAK: Kış sezonunda Is- tanbul'da hazırlanan ve sert tem- posu ile yanşı önde götürecek olan Mudanyagüzeli, idman ve form durumuna göre yarışın en şansh atıdır. Altay 4, Şenbatur ve Cemil daha sonra şans verdiğim atlardır. 5. AYAK: lzmir kış sezonun- dan çok hazır gelen ve perşembe sabahı ağır sahada 1200 metre galobunda beğendiğım Felek 1 ile tstanbul çalışmalarında iyi bir performans gösteren Sac My Best arasındaki mücadele yarı- şın birincisini belirleyecektir. Black Jak I, Emir 2, Final Cut yarışın sürpriz atlandır. 6. AYAK: Cuma sabahı ağır pistte 600/41 HÇ siprintiyle Ba- hadırbey yanşın en şansh tayıdır. Dereceli galoplar yapan Alser, çim pist provasını beğendığim Hocam, Ekrem Kurt'un itina ile hazırladığı Dalhan yanşın sürp- riz atlandır. TAHMİN 1. KOŞU: F: Altınkız (2), P: Yur- dabak (1), S: Bursagüzeli (3). 2. KOŞU: F: Pampilla (3), P: Ra- şomon (5), S: Üni (2). 3. KOŞU: F: İnkos 1 (2), P: Ay- sel I (4), S: Yetti (6). 4. KOŞU: F: Goodby (6), P: Pa- milly (2), P: Neriman (5), S: Ma- libu (7). 5. KOŞU: F: Mudanyagüzeli (3), P. Altay 4 (7), P. Şenbatur (8), S: Cemil (2). 6. KOŞU: F: Felek (3), P: Sac My Best (6), P: Black Jak I (1), S: Emir 2 (12) - Finalcut. 7. KOŞU: F: Bahadırbey (2), P: Alser (1), P: Hocam (6), S: Dal- han (3). 7. KOŞU: (Maiden) 3.Yaşh Araplar (ÇİM) Saat: 17.40 4.500.000 TL. 900 M. to (80) (100) (65) (50) (45) (70) (60) (40) (35) (20) (30) 1.Alser 2 Bahadırbey 3 Dalhan 4.Ersanbey S.Hasbey 6.Hocam 7 Noktabatur 8 Osmancık 9.Tosoglu lO.Begüş H.Gemlikgiizeli 56 56 56 56 56 56 56 56 56 Cankıhç Kaam Ekrem Şerif Kadir Akın Miimia Tınay S.Akdı K- ( 54.5 A.Atçı 6( ) 54.5 J.Brown U( ) (Ersanbey ve Gemlikgiizeli eküridir) (Hocam ve Osmancık ekiiridir) (Bu koşuda fkili Bahis ve Sıralı Veni Üçlü Bahis var) Kararnamenin ilksonucu 2000'e Doğru dergisi basılmadı lstanbul Haber Servisi — Ola- ğanüstü Hal Bölge Valisi'ne bası- na sansür koyma ve matbaa ka- patma yetkisi veren kararname ilk sonucunu görterdi. Hürriyet Of- set, 2000'e Dogru Dergisi'ni bas- mama kararı aldı. Hürriyet Ofset'in 2000'e Doğ- ru'yu basmama kararı nedeniyle dün bir basın toplantısı düzenle- yen dergi yazıişleri müdürü Hüse- yin Karanhk, tüm basın kuruluş- larını kararnameye karşı çıkmaya çağırdı. Karanhk, Hürriyet'in 13 Nisan 1990 tarihi itibarıyla "mat- baanın kapablma tehlikesi"ne karşı 2000'e Doğru'nun yayın - baskı sözleşmesini fesh ettiğini be- lirtti. Hürriyet Ofset Genel Müdürü Ahmet Ali Gökçen ise Cumhuri- yet'e yaptığı açıklamada "Hürri- yet aleyhinde birçok yazılann da bulundugu" dergiyi üç buçuk yıl- dır bastıklarını, ancak son karar- name nedeniyle sözleşmeyi fesh ettiklerini bildirdi. Gökçen, karar- nameyle ticaretin yasaklandığım belirterek fesih nedeniyle 2000'e Dogru'ya 10 milyon liranın üzerin- de tazminat ödeyeceklerini bildirdi. Öte yandan kendilerine "Sosya- list Basın" adını veren 16 dergiyi basan matbaaların da kapanma tehdidi nedeniyle dergileri basma- dıkları bildirildi. Sokak basılmıyor Bu arada haftahk olan yayını- nı aylık olarak sürdürme kararı alan Sokak Dergisi'mn 1 Mayıs tarihinde yayımlanacak sayısım da Hürriyet Ofset'in basmama kararı aldığı öğrenildi. Sokak Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Tuğrul Eryılmaz, haberi doğru- larken, "Dergimizi basacak yenl bir matbaa arayacagız" dedi. I I u S II rr I? M Hep Aynı Konu, Ama... (Baştaraft I. Sayfada) propaganda ve övünme vesilesi yapan Sayın Özal, demokrasi ve insan hakları alanında ye- di yıldır kılını bile kıpırdatmamıştır. 12 Eyiül as- keri yönetiminin antidemokratik düzenleme- lerine hiç dokunmadığı gibi, bunlara ekler de yapabilmiştir. Ama bir konudaki becerikliliğini teslim et- mek gerekir Sayın Özal'ın. Yedi yıl boyunca her seçim öncesinde ağızlara demokrasiye ilişkin bir parmak bal çalmasmı çok iyi bilmiş- tir. Kendisine inananlann sayısı her seferin- de biraz daha azalmışsa da bu oyunu sonu- na dek oynamıştır. Bu oyunlardan bir) de Cınlü 141, 142 ve 163'üncü maddelerle ilgilidir Demokrasiye ay- kırı bu maddelerın kaldırılmasına dönük bir beklentiyi ilgili çevrelerde canlı tutmayı başar- mıştır ANAP lideri. Ama aradan yıllar geçmiş, hiçbir değişik- lik olmamıştır. işte kanıtı: Türkiye Birleşik Komünist Parti- si'nin iki yöneticisi Nihat Sargın'la Haydar Kut- lu üç yıldır hapisteler. Açlık grevinde birinci haftayı dolduran iki liderin demir parmaklık ar- kasında kalmalarına hâlâ kayıtsız bakabilmek, demokrasi adına gerçekten utanç verici bir tu- tumdur. ANAP iktidarının ve Sayın Özal'ın, demok- rasiye en son şahane "katkı"ları ise 413 sayı- lı kararname olmuştur. Sansür ve sürgün söz- cükleriyle hiçbir zaman belleklerden silinme- yecek olan bu kararname, aynı zamanda, SHP ve DYP'nin de haklı olarak vurguladık- ları gibi, Güneydoğu'ya çarpık bir yaklaşımı yansıtmaktadır. Bu ülkeyi seven herkesin birleştiği bir nok- ta vardır: Türkiye Cumhuriyeti üniter bir dev- lettir; milli misak sınırları içindeki ülke bölün- mez bir bütündür. Ayrıca bu topraklar üstün- de yaşayan ve devlete "vatandaşlık bağıyla bağlı herkes Türk'iür. Hukuksal nitelik taşıyan bu vatandaşlık ta- nımı, yine bu topraklar üstünde yaşayan in- sanların etnik, kültürel ve dinsel kimliklerinin yok sayılmasını gerektirmez. Herkes kendi benliğini serbestçe geliştirme hakkına sahip olmalıdır Nitekim Türkiye'nin bu konuda devlet ola- rak uluslararası taahhütlerinden söz edilebi- lir. Avrupa'da Güvenlik ve işbirliği Konferansı Helsinki Nihai Senedi'nin imzacısı olarak, 1989 ocak ayında katıldığı Viyana toplantısı- nın "Kapanış Belgesi" ile Türkiye, örnegin şu maddelere evet demiştir: "Madde 45: Katılan devletler, uygulamada ülkelerindeki ulusal azınlıklann veya bölgesel kültürlere mensup şahısların kendi dillerinde enformasyon yaymalarını, elde etmelerini ve değişimde bulunmalarını sağlayacaklardır. Madde 59: Katılan devletler, ülkelerindeki ulusal azınlıklara veya bölgesel kültürlere men- sup kişilerin kendi kültürlerini, dil, edebiyat ve din dahil tüm yönleriyle koruma ve geliştirme- lerini ve kendi kültürel ve tarihi anıt ve eserle- rini korumalarını sağlayacaklardır. Madde 68: Topraklan üzerindeki ulusal azın- lıklara veya bölgesel kültürlere mensup kişile- rin; lisanlannı, dinlerini ve kültürel kimliklerini çocuklanna, ebeveynleri aracılığıyla öğretebil- meleri de dahil, kendi kültürlerinde eğitim ver- me ve eğitim görme imkânını ha/z bulunmala- rını sağlayacaklardır!' (Viyana Kapanış Belge- si; TC Dışişleri Bakanlığı yayını; ocak 1989; sayla 30, 31, 32). Durup düşünelım: Lozan Antlaşması'na göre ülkemizde üç ulusal azınlık yaşıyor: Rumlar, Ermeniler, Ya- hudiler. Peki ya bölgesel kültürler?.. Var mı, yok mu Türkiye'de? Olmadığı iddia edilebilir mi? . Biliyoruz, gerek Helsinki Nihai Senedi, ge- rekse Viyana Kapanış Belgesi hukuksal açı- dan bağlayıcı değildir; bir niyet, bir irade be- yanı sayılır. Ayrıca ülkemizde henüz yine bu açıdan bölgesel kûltür tanımı yapılmış değil- dir. Bu işin yalnızca hukuki yanıdır. Ama bir de siyasal boyutu vardır bu konunun ki, kolayca görmezlikten gelinemez. O yüzden, ülkemiz- de bölgesel kültür yoktur demenin de inandı- rıcı yanı olamayacaktır. Eğer demokrasi ve insan haklarından söz edilecekse, bu konuda inandırıcı olmak kaçı- nılmazdır. • Zorlama yöntemlerle ve eskiden kalma usullerle Güneydoğu'da kalıcı çözümlere va- rılamaz. Geçmiş yıllardan sonra bugün geli- nen nokta, bunun çok açık bir kanıtı sayılma- hdır. Milli Misak sınırlarını ve üniter Türkiye Cum- huriyeti devletini tanımayan bölücü güçlerle mücadele hiç kuşkusuz sonuna dek verile- cektir. Asker-sivil, çoluk-çocuk demeden kanlı kırımlara girişen ayrılıkçı örgütler kesinlikle ce- zalandırılacaktır. Ancak bu arada, insanların kimliklerini dı- le getirmelerine ve benliklerini geliştirmeleri- ne saygı kesinlikle unutulmayacaktır. Çağımıza damgasını vuran bu en temel in- san hakkını görmezlikten gelmek olanaksızdır. Türkiye, Avrupa'nın demokrasi ve insan hakları açısından en geri ülkesi konumuna doğru hızla ilerliyor. Bunun ülkemiz için ne denli tehlikeli bir ge- lişme olduğunu görebiliyor muyuz? Eğer bu gidişi engelleyemezsek, büyük bir kargaşanın içine yuvarlanacaktır Türkiye. Lütfen dikkat! Haftanın maçına sıkı tkili Bahisler: (3-4-5-6-7) Üçlü Bahis: (4-7) Dörtlü Bahis: (6). (Baftamfı 1. Sayfada) ne gidileceği bildirildi. Türkiye Birinci Futbol Ligi'nde şampiyonluk iddiaJarını sürdüren Galatasaray ile Fenerbahçe, yann Fenerbahçe Stadı'nda yapacakla- n "kader maçı"na hazırlanırken, "taraf tarlar cephesi"nde de tansi- yon yükseldi. Geçen aralık ayın- da Ali Sami Yen Stadı'nda yapı- lan sezonun ilk Galatasaray- Fenerbahçe maçmdan önce çıkan olaylarda bir Galatasaray tarafta- nnın öldüriilmesi, yann yapüacak rovanş maçı öncesi ciddi sorun ya- rattı. Dün Galatasaray kulübünü arayan bir kişi, ilk maç öncesi bir Galatasaray taraftannın öldürül- düğünü hatırlatarak "misilleme yapacaklannı" söyledi. thbarı alan kulilp yöneticileri, durumu valiliğe bildirdiler. Ihbarı değerlendiren Istanbul Valiliği de olağanüstü güvenlik önlemleri almaya karar verdi. Ya- pılan açıklamaya göre maçın oy- nanacağı Fenerbahçe Stadı çevre- sinde bir askeri birlik maçın baş- lamasından 24 saat öncesinden iti- baren nöbet tutmaya başlayacak. Maçı izlemeye gelen taraftarlar da tek tek aranarak stada alınacak. Stat içindeki önlemler de öteki maçlarda alınan oiağan önlemle- re oranla artınldı. Polis ve asker- den oluşacak güvenlik güçleri, stat içinde çeşitli yerlerde barikatlar oluşturacak. Maçın yapılacağı Fenerbahçe Stadı yakınında bulunan Kenan Evren Lisesi'nde üniversiteye giri- şin ilk basamak sınavı olan ÖSS 1 nin yapılacak olması da güvenlik önlemlerinin önemini bir kat ar- tırdı. Konuyla ilgili olarak bir açıklama yapan tstanbul Vilayeti özel Kalem Müdttrü Mesut D«- dar şunları söyledi: "Yapüan ihban değeriendirdik. Maç öncesi stat ve çevresinde jan- darma komando birligi nöbet lu- tacak. Herkes tek tek aranacak. Önlemler cumartesi giinii ö^le sa- atlerinde başlayacak. Bu amaçla özel bir toplantı yapıldı. Güven- lik önlemleri öteki maçlara oran- la yüzde yüz arttınldı. Aynı gün üniversite sınavlannın yapılacak olması nedeniyle de olağanüstü bir önleme başvurduk." Bu arada gazetemizi arayan yurttaşlar, üniversite sınavları ile maç saatinin birbirine yakın ol- masının, stat çevrelerinde bulunan okullarda sınava giren öğrencile- rin "güıültü nedeniyle konsantre olamayacagı"nı belirterek önlem alınmasıru istediler. Statların maç ba$lamadan çok önce dolduğuna ve taraftarların tezahürata başla- dıklanna ısaret eden yurttaşlar, ta- raftarlara, konuya duyarlı olma- sı çağnsında bulundular. Telgrafa zaııı Haber Merkezi — PTT Genel Müdürtüğü, yurtiçi telgraf ücret- lerine zam yaptı. Buna göre nor- mal kelime ücreti 75 liradan 100 liraya, acele telgrafın kelimesi 150 liradan 200 liraya, yıldırım telg- rafın kelimesi ise 375 liradan 500 liraya çıkarıldı. Yeni tarifenin uy- gulanmasına başlandı. 561 GOZLEM UGUR MUMCU (Baştarafı I. Sayfada) Anayasanın 121. maddesi, bu kararnamenin TBMM'de onanmasına ilişkin süre ve yöntemin içtüzükle belirle- neceğini öngörüyor. içtüzük, 1973 tarihlidir; bu içtüzükte olağanüstü hal ile ilgili yasa gücündeki kararnamelerin görüşme süreleri ile ilgili bir madde yoktur. 82 Anayasast'ndan sonra bir içtüzük de henüz hazırlanmış değildir. Böyle olunca da olağanüstü hal ile ilgili kararname- ler, oiağan işler ile ilgili yasa gücündeki kararnameler ile birlikte sıraya girmektedir. Burada bir "olağandışılık" var. Bu olağandışı uygulamaya yol açan boşluk TBMM ta- rafından yaratılmıştır. Yürürlükteki içtüzük, 1973 tarihlidir. Bu tüzükte yasa gücündeki kararnameler ile ilgili maddelere yer verilmi- yor. TBMM 1983 yılından bu yana geçen süre içinde bir iç tüzük hazırlasa, bu gibi konularda TBMM denetimi de işlerdi. TBMM, anayasada hazırlanması öngörülen iç tüzüğü aradan geçen yedi yıl içinde hazırlamış değil- dir. Bu durumda, anayasa ile bağdaşmayan; anayasaya yabancı bir "fiili sistem" ortaya çıkıyor. Olağanüstü hal ile ilgili yasa gücündeki kararname TBMM'ce görüşülse, bu görüşme sonucunda kararna- me yasaya dönüşecek; böylece de bu yasaya karşı Ana- yasa Mahkemesi'ne başvuru yolu açılacaktır. Alın bir örnek: 1987 yılı temmuz ayında çıkarılan 285 sayılı "Olağanüstü Bölge Valiliği İhdası Hakkındaki" ya- sa gücündeki kararnameye bile henüz sıra gelmiş de- ğildir. Temel hak ve özgürlükleri bu kadar yakından ilgi- lendiren bu konu TBMM denetimi dışında kalmıştır. Olağanüstü hal rejimi, TBMM yetkilerini askıya alan ve yargı güvencesini ortadan kaldıran bir niteliğe bürün- müştür. Anayasa "hemen" kaydıyla TBMM onayına sunulma- sını öngördüğü olağanüstü hal ile ilgili yasa gücündeki kararnamelerin oiağan işler ile ilgili yasa gücündeki ka- rarnameler için aynı süre ve yöntemin izlenmemesi ge- rektiğini, "Bunlann Mecliste onanmasına ilişkin süre ve usul, iç tüzükte belirlenir" hükmü ile anlatıyor. Anayasanın 91. maddesi, yasa gücündeki kararname- lerin TBMM komisyonları ve genel kurulda "öncelik ve ivedilik" ile görüşülmesini öngörüyor. Bu kural, oiağan işier ile ilgili yasa gücündeki kararnameler için öngörül- müş bir kuraldır. Anayasanın 121. maddesi, olağanüstü hal ile ilgili ya- sa gücündeki kararnameler için "öncelik ve ivedilik" kay- dmdan da daha ivedi ve de kısa süre koşulu istiyor. Son yasa gücündeki kararnameye karşı Anayasa Mah- kemesi'ne dava açılamıyor. Şölge Valiliği ve İçişleri Ba- kanlığı işlemleri ile ilgili idari yargı yolu da kapatılıyor. Kararname, olağanüstü hal bölgesi dışında da uygu- lanma olanağı veriyor. Söz gelişi Istanbul'daki bir mat- baa, bu kararnameye göre kapatılabiliyor. Temel hak ve özgürlükler, olağanüstü dönemlerde, bu bölgeyi kapsamak üzere "sınırlanır." Anayasanın 125. maddesi olağanüstü hallerde idari yargıda açılacak iptal davalarında, "yürütmeyi durdurma" kararı verilemeyeceğini öngörüyor. Bu bir sınırlamadır. Yasa gücündeki kararnamenin 7. maddesi de İçişleri Bakanı ile Olağanüstü Bölge Valiliği ve "diğer ilgililerin" işlemlerine karşı yargı yoiunu büsbütün kapatıyor. Bu "sınırlama" değil, doğrudan doğruya bütün yurt- taşlara tanınmış olan dava hakkını tümüyle yok etmek- tedirL Anayasa, olağanüstü dönemlerde temel hak ve özgür- lükler "sınırlanabilir" diyor; "Bu hak ve özgürlükler tümüy- le yok edilir" demiyor! Anayasa, ayrıca bu stnırlamaların "demokratik toplum düzeninin gereklerine aykırı" olamayacağını ve "öngörül- dükleri amaç dışında" kullanılamayacağını da vurgula- ma gereğini duyuyor. Kararname, 13. maddede yazılı koşullara uygun mudur? Hayır, değildir. Değildir ama bu kararname için Ana- yasa Mahkemesi yolu da kapatıldığından bu yol da işle- tilmiyor. Anayasa Mahkemesi yolu kapalı... İdari yargıya da başvurulamıyor. TBMM denetimi de "fiilen" iştetiîmiyor! Yasa gücündeki kararnameler, anayasada "Kanun Kuvvetinde Kararname" olarak adlandırılıyor. Bunlara kı- saca "KKK" deniyor. "Hukuk devleti" yargı denetiminin işletildiği düzenle- rin ortak adıdır. Bizimki "hukuk devleti" değil, olsa olsa "KKK devleti"ü\r\ "KKK devleti" hayırlı olsun! gün alleria'nın açıldığı 1 Ekim 1988 gününden bu yana, 561 gündür İstanbul'da önemli bir olay yaşanıyor. I İstanbul artık şu çağdaş gerçeği kavnyor: İyi alışveriş için önce iyi bir ortam gerekir. 561 gÜDdür, Galleria'da yer alan 126 mağaza ve çeşitli hizmet birimi, bu gerçeğin bilinciyle, haftanın her günü geç saatlere dek, iyi alışverişin çağdaş koşullannı yerine getıriyor. 561 günde milyonlarca insan Galleria'run keyifli ortanuyla tanıştı. Buz pateninde eğlendi. İstanbul'un en fazla lezzet seçeneğini bir arada sunan dükkanlarmda değişik tadlar tanıdı. İlgiyle bu çağdaş ortamı keşfetti. Soğuktan, sıcaktan etkilenmeden, Galleria'nın geniş ve ferah mekanlannda rahatça dolaştı. Gelenier i>i alışveriş yaptı. 561 gündür tstanbul'da, alışveriş için iyi bir ortam var. allerıaİYİ ALIŞVERİŞ ORTAMI
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear