Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
24 KASIM 1990 HABERLERİN DEVAM CUMHURİYET/17
Doğrtı Yol Kongresi..
(Baştarafi 1. Sayfada)
sini emir-kumanda ile tanzim etmek istediler.
Aslı bu: 'Partileh kapattık, yeni partiler kur-
duk.' Ama sosyal hadiseler emir-kumandaya
girmryor.
Türkiye'de mevcut, geriden gelmiş bir parti
sistemi var. Bu parti sistemini katdırıp yepyeni
bir parti sistemi kurmak, eşyantn tabiatına ay-
kın. 1960'ta Demokrat Parti kapatıldığı zaman
gene tarih tekerrür ediyor. Gene aynı fikirier,
bu sefer bir başka mecra, başka bir isim al-
tında devam ediyor. Adalet Partisi, Yeni Tûr-
kiye Partisi derken, hadise tek başına Ada-
let Partisi'nde toplanıyor." (30.9.1986'da
ANAP Meclis grubundaki konuşması.)
Sayın özal'ın bu teşhisi yerindedir. "Sos-
yal hadiseler" gerçekten "emir komuta"ya
girmez. 12 Eylül'ün ürünü MDP ile HP'nin
kısa sürede tarih olmaları da bu teşhisi doğ-
rular.
Acaba aynı akıbet ANAP'ı da mı bekliyor-
du? "Hadise" bu defa da Doğru Yol'da mı
toplanacaktı?
Bu soru işaretlerinin çengeli Turgut Özal'-
ın kafasında hep asılı kalmıştır. Şimdi de du-
rumun farklı olduğunu sanmıyoruz.
Başkentte bugün toplanacak olan DYP
kongresini benzer duygu ve düşüncelerle iz-
leyeceği kuşkusuzdur Özal'ın. Çünkü eski
"ağabeysi" politika sahnesindeki yerini ko-
rumaktadır; onun bir tarihte kullandığı deyim-
le "zaman tünelinde kalmamıştır."
Üstelik son birkaç yıldır partisini ciddi bir
yenileşme rayına oturtma çabası içinde
gözüküyor Demirel. 1980'lerde ölüm-kalım
mücadelesini birlikte verdiği "eski" kadro-
larla "yeni"nin sentezine yönelik bir arayışı
sergilemektedir.
Bunlan yaparken hedefi, kentlerde kilitlen-
miş olan DYP oylarını yükselişe geçirmek-
tir. Bunu başarmadan, yalnız kırsal kesim oy-
larıyla DYP'ye iktidar yolunun açılamayaca-
ğını gayet iyi biliyor.
Onar yıl arayta gelen iki askeri darbeden
çıkıp bugünlere ulaşmak ve ayakta kalabil-
mek, herhalde kolay bir iş değildir. Politika-
nın çok uzun soluk isteyen bir maraton ol-
duğunu Sayın Demirel 30 yıllık siyasal kari-
yerinde dosta düşmana gostermiştir.
Ama öyle sanıyoruz ki bugün özellikle ka-
nıtlamak istediği bir şey daha var: "Sosyal
hadiselerin emir kumandaya girmediği..."
Bunu kanıtlaması için "hadise"rim yeni-
den DYP'de toplanması gerekiyor; yani
ANAP'ın da MDP ve HP gibi arşivdeki yeri-
ni alması, DYP'nin tek başına iktidar
olması...
Süleyman Demirel'e göre 12 Eylül'le ni-
hai hesaplaşma da buradan geçiyor. Ona
göre ANAP'ın yanş dışı kalması, demokra-
sinin zaferi olacak Türkiye'de.
Doğru Yol'un Ankara'da bugün başlaya-
cak büyük kongresi, Sayın Demirel'in bu
kavgasının yeni bir aşaması olarak görüle-
bilir.
• • •
Inönü: Oğretmenin durumu içler acısı
Ifefıileşme kaçınılmaz
(Baştarafi 1. Sayfada)
bu da geçen 10 senede Tttrk si-
yaseti ve parti üstiine getirilen
yüklerdendir. Eğer AP kapatıl-
masa, her şey normal şartları
içinde gitseydi, her şey zaman
içinde meerasında kendi şartla-
nna göre cereyan eder ve bir ye-
re vanrdı. Bugün Türk siyaseti
herciimercdir. Piramit terstir.
Kaidesi üstüne degil, (epesi üs-
tiine oturuyor. Biz şimdi pirami-
ti tepesi üslünden alıp kaidesi
üstüne getinneye çalışıyonız.
Bu olay bizim üstümuze par-
ünin ilçesinden tepesine kadar
birtakun talepler geüriyor."
"Yenileşme için yenileşme
olmaz" diyen Demirel, sözleri-
ni $öyle sürdürdü:
"Eğer parti alt kademeleri
birtakun kimselerin görev bıra-
kıp, birtaium kimselerin görev
almasını istiyorsa bu tabüdir.
Yalnız görev bırakması istenen
kişileri çignemeye bir mahal
yoktur. Çünkü yeniden görev
verecekleri insana bakarlar ve
'bunlara makbul olmak mıim-
kün değil' derier. Böyle olursa
görevden aiacağınızı da görev
verdiğinizi de ezersiniz. Saygıy-
la karşılıyorum talepleri. Bunlar
partinin başansı için talep edi-
liyor. Başan sağlayacağız diye
tahrip edersek işin içinden çtka-
mayız. tşte ona ben razı ol-
mam."
Demirel, bir başka soru üze-
rine de tabandan yenileşme için
büyük istek olduğunu, ancak
bunun boyutlannın "bugün-
yann" belli olacağını kaydede-
rek, bu girişimde tahribe yol
açılmaması için gelîşmeleri izle-
diğini söyledi. DYP tabanının
yeniden şekillendiğini bildiren
Demirel, kongreyi bu nedenle
öne aJdıklarını söyledi.
DYP'nin vitrininin yalnızca
40 kişilik GlK olmadığını, il ve
ilçe yönetimlerinin de bunun
içinde yer aldığını anlatan De-
mirel, "Delege sagdayulndar.
Doldunışa gelmez. Şasüacak de-
recede araştırmacıdır. Söylene-
ni dinJer ve degerlendirir" dedi.
Demirel, "Kongreye liste snna-
cak mısınız?" sorusuna ise şu
yanıtı verdi:
"Ben liste yapmam, geneUik-
le il başkanlan bir konsensüs et-
rafında çalışıriar. Konu yanlış
bir istikamet alıyorsa o zaman
benim bir aydınlatma görevim
otnr."
Demirel, Hüsamettin Cindo-
ruk'un geçen kongrede görev al-
maması ve bu kez yönetünde gö-
rev almasınm gerekli olup olma-
dığjna ilişkin bir soru üzerine de
şunlan söyledi:
"Sayın Cindonık geçen defa
en yüksek oyu alarak GtK'e se-
çildi. Parti tabanı son derece
akıllı ve kadirşinasur. Sayın Cin-
donık, tam partinin vazgeçme-
si miimkün değildir. Benim de
vazgeçmem mumkön degildir.
Sayın Cindoruk'u ben yine hiz-
mete çagırdım. Eğer son dakika-
da birtakım hoşnutsuzluklar
meydana gelmezse görev alacak-
nr.
Benim kendisiyle göröşmem-
de bana şart falan da söyleme-
di. Daha önce görev almayısı
'ben bu yönetimi beğenmiyo-
rum'dan degildir. Yenileşme ola-
yı falan ondan sonradır. Şimdi
nmmak istiyorum ki her şey
düzgün gitsin ve Sayın Cindonık
bu dönemde benimle beraber
partinin hizmetinde olsun, bun-
dan çok memnun olacağım."
Kendisinin bu aşamada "din-
leyen adam" konumunda oldu-
ğunu bildiren Demirel, yeni yö-
netimle ilgili bir isimlendirme
yapmadı. Demirel, kongrede se-
çimler sırasında hem çarşaf lis-
tenin hem de ayn ayn listelerin
kurulabileceğini belirterek,
"Liste yapümasını önlememek
lazım. İsteyen liste yapsın. Yal-
ADAINA HİPODROMIPNDAN FİKRETDAĞLIOĞLU
Dalga daha şanslı
1. AYAK: Adana'ya formda
gelen Dalga, yapnuş olduğu i<J-
manlannda da göz doldurdu.
Kayıtlı diğer atlann hazır olma-
malarmdan yararlanarak kaza-
nacağını sanıyoruz. Yetersiz iş-
lerine rağmen First, bilinen ka-
litesi ile söz sahibi olabilir. Eski
formu olmayan Eserim'i, ayak
tedavisi geçiren Bahir'i sürpriz-
de öneririm.
2. AYAK: Adana'nın bugün
için en formda atı olan Eser 6,
son çıkardığı yarışı ile bunu ka-
nıtladı. Cuma sabahı canlı ken-
terinde iyi görünen Eser 6'mn
yine başanü koşacağı kanısında-
yız. Bu haftaki pist çalışmalann-
da göz dolduran Dilay, usta bi-
nicisi ile uyum sağlayan Korsan
1 de başanlı olacaktır. Yanşın
sürpriz atı, mesafenin uzun ol-
masma rağmen ön tarafta fazla
rahatsız edilmezse Sinem 2 ola-
caktır.
3. AYAK: Yeni sahiplerinde
çok formda görünen Okeyim,
bu yarışı için iyi bir bazırbk dö-
nemi geçirdi. Başanlı koşması-
nı bekliyoruz. Çaüşmalarını
muntazam sürdüren Doruşah,
Tehlikeli ve Banş 2'ye de bu ya-
rışta şans veriyoruz.
4. AYAK: Bu yanşı için dere-
celi güzel galoplar sergileyen
Şenbatur, yanşm en şansh atıdır.
Istanbul'dan hazırlıkb gelen Sa-
kallı, ağır kilosuna rağmen sert
rakibidir. Süratiyle Tehlike*yi
sürprizde öneririz.
5 AYAK: Ayak tedavisi gören
Erdoğdu, 2 aydır bu yanşı için
hazırlık yaptı. Kaba kum pistten
etkilenmezse netice alacaktır.
Saklı ve Şenay 4'ü sertrakipola-
rak görüyoruz. Kibarkız ve
Okey-Tur'u dörtlü bahis için
öneririz.
6. AYAK: Son yanşı ile göz
dolduran Çobankızı, fonnunu
muhafaza ediyor. llk şansa sa-
hiptir. Son galobunda düzgün
ve akışlı görünen Canada, ağır
kilosuna rağmen netice alabilir.
Yavuzhan 2 ve Mamilot, tabela-
nın diğer sıraları için mücadele
vereceklerdir.
TAHMtVLER
1. KOŞU: F:Adlan (3), P:
Hakbatur (4), S: Payaza (2).
2. KOŞU: F. Dalga (3), P:
First (4), S: Eserim (1).
3. KOŞU: F: Eser 6 (2), PP:
Dilay (3), P: Korsan 1 (7), S: Si-
nem 2 (5).
4. KOŞU: F: Okeyim (1), PP:
Doruşah (2), P: Tehlikeü (6), S:
Banş 2 (5).
5. KOŞU: F: Sonbatur (4), P:
Sakalh (1), S: Tehlike (5).
6. KOŞU: F: Erdoğdu (3), PP:
Sakh (1), P: Şenay 4 (8), P: Ki-
barkız (7), S: Okeytur (4).
7. KOŞU: F: Çobankızı (5),
PP: Canada (1), P: Yavuzhan
(4), S: Mamilot (6).
nız bir göreve talip oJma ve se-
çilme hakkını da önlememek la-
zım. Kişi liste için 40 kişiyi bu-
lamadıgı için seçilme hakkından
yoksan bırakılmamair diye ko-
nuştu.
Demirel, yeni yönetimde 2-3
sendikacının da görev alması
için girişimlerde bulunduğunu,
ancak sendika yöneticilerinin
partide görev almalan dunı-
munda sendikadan aynlmak zo-
runda kalmalan nedeniyle güç-
lükle karşılaşıldıgınj söyledi. De-
mirel, bu konuda bu aksama ka-
dar sonuç almayı umduğunu
bildirdi.
Demirel, yeni yönetimin he-
deflerini anlatırken ise şunlan
söyledi:
"Yeni yönetimin yapacağı şey,
partinin tabamm derieyip topar-
lamaya girişmektir. Bu şekilde
parti mahallelerden sokaga ka-
dar uzanacak. Tepeden ürnağa
parti örgiitü halkla bütünlese-
cek. Tfirkiye daha i>i gezilecek.
Vatandaşın yanına daha çok gi-
dilecek. Daha aktif bir politika-
ya sahip olunacak, halkla bü-
tiinleşerek aktif mnhaiefet sür-
dürülecek."
Demirel, büyük şehirlerdeki
DYP vitrini için ise özel bir
program uygulanacağını açıkla-
dı. DYP lideri, "Özellikle 12 bü-
yük şehirde yeni yönetimler ge-
tirilecek. Örgütierin şekli değiş-
tirilecek. Bir miktar otonomi
sağlanacak. Yeni çalışma şekli
getiriürken, buralarda vitrin
doldnrulacak" diye konuştu.
Demirel, kongre mesajını di-
le getirirken ise kongrenin adı-
nın "Demokratik büyük Türki-
ye için DYP iktidan" olduğunu
bildirdi. Demirel, ülkenin bugün
DYP iktidanna her zamankin-
den çok ihtiyaa olduğunu savu-
narak kongrenin de bu amaca
yönelik bir demokrasi şöleni
olacağını söyledi.
(Baştarafi 1. Sayfada)
liliği Eğit-Der'in bugün Harb-ls
konferans salonunda düzenledi-
ği ve plaketlerin de verileceği
toplantıyı yasakladı. Eğit-Der
yetkilileri, plaketlerin Üçok ve
Aksoy'un yakınlarına dernek
genel merkezinde düzenlenecek
törende ya da evlerinde ziyaret
edilerek verileceğini açıkladılar.
SHP Genel Başkanı Erdal Inö-
nü, öğretmenler günü nedeniy-
le yaptığı açıklamada, oğretme-
nin içinde bulunduğu durumun
"içler acısı" olduğunu söyledi.
Eğitim-Iş Genel Başkanı Niya-
zi Altunya da, 24 Kasım'ı "öğ-
retmenlerin efkar günü" olarak
niteledi.
SHP Genel Baskanı Erdal
Inönü, yaptığı yazılı açıklama-
da, eğitime önem vermenin
ANAP iktidannın felsefesinde
bulunmadığuıı belirterek şunlan
söyledi:
"Cumhnriyetin ilk yıllann-
dan yakın zamana kadar saygı
duyulan ve kutsal olan öğret-
men ve öğretmenlik mesleğinin
bugünkü durumu ise içler
acısıdır.
500 bine yaklaşan öğretmen-
lerimiz bugün; asgari oranda
dahi geçimlerini temin edecek
ücret alamıyor, ikinci bir iş yap-
mak durumunda kahyorlar.
Saglık ve barınma sorunlannın
çözümünde sürekli güçlükkrie
karşılaşıyorlar. Zamansız ve
haksız yer değiştirmeler sonucu
magduriyetlere ngnıyor, egitim-
ögretim görevlerini tam anla-
mıyla yerine getiremez dunıma
düşunıluyorlar. Egitim ve öfre-
timin planlanması ve program-
lanmasında söz sahibi olmalan
gerekirken düşünceleri bile alın-
mıyor. Ülkemizin Doğu ve Gü-
neydoğu bölgelerinde okullann
kapalı olması nedeniyle görev-
lerini yapamadıklan gibi doğru-
dan dogruya can güvenligi so-
runuyla da karşı karşıyadıriar."
Müli Eğitim Bakanı Avni Ak-
yol, yaptığı yazılı açıklamada,
öğretmenlerin insan mühendisi
olduğunu belirterek, "Çocukla-
nmıza bu kişilik ve karakter
özelliklerini ancak ve sadece siz-
ler kazandırmaktasınız. Milleti-
mizce istenen davranışlan ka-
zandıran, istenmeyenleri silme-
ye calısan tek meslegin mensup-
lan sizlersiniz" dedi.
Akyol, "öğretmenler için ne
yapılsa azdır" dedi ve şöyle de-
vam etti:
"Bunun için göreve başladı-
ğımdan beri, en icten duygularla
ve güvenle, 'Ögretmeni sevmek
milleti sevmektir. Ögretmenlik
meslegini yükseltmek, Türk mil-
letini yüceltmektir. Ögretmeni
sevmek Atatürk'ü de sevmektir.
Çünkü; Atatürk, en büyük ög-
retmendir. Türkiye Cumhuriye-
tinin ve Türk milletinin ilk, tek
ve ebedi başögretmenidir' diyo-
nım."
Eğit-Der Genel Başkanı Mus-
tafa Gazalcı, 24 Kasım öğret-
menler Günü dolayısıyla dün
dernek genel merkezinde bir ba-
sın toplantısı düzenledi. öğret-
menlerin 24 Kasım'ı büyük so-
runlar içinde kutladıklanm an-
latan Gazalcı, Güneydoğu'da
görev yapan öğretmenlerin can
Başkentte DYP şov
(Btftarafı 1. Sayfada)
dirgesini imzalayan Genel Baş-
kan Süleyman Demirel, "De-
mokrasi davasının gönüllü,
isimsiz kahramanlan, hepinizi
gönüller dolusa sevgi ile
selamlıyorum" dedi. GlK'te
"yenüeşme" hareketinin önde
gelen adı olarak yer alması bek-
lenen eski Genel Başkan Hüsa-
mettin Cindonık'un da katıldı-
ğı törende Çiller, "Hoşgeldin
bacun" diyen partiUlere hitaben
kısa bir konuşma yaptı. Çiller,
"1990lı yıllan DYP iktidan Ue
umut yıllanna çevirebilecekleri-
ne inancım" belirtti.
Kongre öncesinde dün topla-
nan DYP grubunda konuşan
Genel Başkan Demirel, kontrge-
rilla ve başkanlık sistemi üzerin-
de durdu. Çankaya'nın "işgal
altında" olduğu ve bundan
Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın
rahatsızlık duyduğu görüşünü
yineleyen Demirel, "Hay hay,
cumhurbaşkanını halk seçsin"
dedi ve sozlerini şöyle sürdürdü:
"Biz başkanlık sisteminden
yana degiliz. Bizce Çankaya'da
oturacak kişi bir hakemdir.
Türkiye'de herkesi kucaklayan,
kendisi taraf olmamış, devletin
ve rejimin tarafı olmuş müesse-
seye ihtiyaç vardır. Cumhurbaş-
kanı seçimini 60 gün zarfında
yapalım. Saymaya da isterseniz
bugünden başlayalraı. Bu konu-
da getirecekleri anayasa teklifi-
ne hemen vanz. tkide bir efeler
gibi böyle rest çekme. Yalnız bir
şartumz var. Seçim karan veri-
lir verilmez Sayın Özal şürekası
ile beraber orayı terk edecek.
Gitmezse devletin imkânlanm
kullanarak Çankaya'yı satm al-
mış olnr. Oradan in seçime gi-
delim. Karşına kim çıkar bilmi-
yonız. Benim şahsen böyle bir
hevesim yok. Benim yanm kal-
mış bir hesabım var. Devleti de-
mokrat yapalım hesabım var."
Menderes'e teklif
öte yandan DYP Genel Baş-
kanı Süleyman Demirel, dun ak-
şam eski başbakanlardan Ad-
nan Menderes'in oğiu Aydın
Menderes'e partide görev alma-
sı yolunda öneride bulundu.
Ancak Aydın Menderes, bu öne-
riyi kabul etmedi.
AA'nın haberine göre DYP
Genel Başkanı Demirel, Mende-
res'i evinde ziyaret etti. Demi-
rel'in, tek başına yaptığı bu zi-
yaret sırasında Aydın Mende-
res'e siyasete dönme konusunda
ısrar ettiği öğrenildi.
Aydın Menderes ise siyasete
dönmeme karannda bir değişik-
lik bulunmadığını belirterek,
'Sizinle basret giderdik. Size
karşı büyük saygım var, ancak
karanmda degişiklik olmaya-
cak" dedi.
Demirel - Menderes görüşme-
si yaklaşık 45 dakika sürdü.
Bu arada DYP il başkanlan
da kongrede Genel Idare Kuru-
lu seçimlerinin çarşaf liste yeri-
ne aynı listelerle yapılması yo-
lundaki ortak önerilerini Genel
Başkan Süleyman Demirel'e ilet-
tiler.
öte yandan, tüm il başkanla-
n bugün akşam bir araya gele-
rek GtK listesinde yer alacak
isimler konusunda görüşmeler-
de bulunacaklar. Daha sonra il
başkanlanrun aralannda oluştu-
racaklan komisyon, DYP Genel
güvenliğ;
nin sağlanmasını iste-
di. öğretmenlere verilen ücretin
insanca yaşamaya yetmediğini,
lojman sıkıntısının da surdüğü-
nü dile getiren Gazala, öğret-
menlerin kendi yönerjcilerini se-
çememelerini de eleştirdi.
12 Eylül döneminde binlerce
oğretmenin işten atıldığına, ha-
piste yatınldığına da dikkat çe-
ken Gazalcı, "Î2 Eylül. toplum-
da bideri suçlu gibi gösterdi.
Sonra da tüm bunlan unutalım
diye, bize sonnadan 24 kasımı
günümüz olarak duyurdu"
dedi.
Egitim-İş'ten plaket
Eğitim-tş tstanbul İl Temsil-
ciliği de "Öğretmenler Günü-
nü" lstanbul'da bir yemekli
toplantıyla kuiladı. Toplantıda
Eğitim-lş Sendikası adına Türk
Öğretmen Dernekleri Milli Fe-
derasyonu eski başkanı Prof.
Bahri Savcı, TÖS (Türkiye öğ-
retmenler Sendikası) ve Töb-
Der eski Genel Başkanı AH Boz-
kurt, Töb-Der Yönetim Kurulu
üyesi Naciye Babalık, tstanbul
TÖS ve Töb-Der Başkanı Tah-
sin Çayır'a birer plaket verildi.
Törende aynca Gültekin Gazi-
oglu, Fakir Baykurt ve Feyzul-
lah Ertuğnıl'a elden iletilmek
üzere birer plaket verildiği bil-
dirildi. Toplantıya katılan öğ-
retmenler, öğretmenler Günü'-
nün resmi tatil olmasım, bir ma-
aş tutannda ikramiye verilmesi-
ni istediler. öğretmenler istek-
Ierinin yıhn öğretmenleri için
değil tüm öğretmenler için ger-
çekleşmesini istediklerini söyle-
diler.
Başkanı Demirel'in Güniz So-
kak'taki evine giderek hazırla-
nan taslak listeyi onayına suna-
caklar.
DEMP'nin kaülması
ANAP'tan aynlan milletve-
killeri tarafından DYP'ye katıl-
mak üzere kurulduğu bildirilen
Demokratik Mücadele Partisi'-
nin (DEMPJ geleceğine ilişkin
karar kongre sonrasna kaldı.
DEMP Genel Başkanı Servet
Hacıpaşaoglu, önceki akşam
Demirel ile birlesme konusunu
görüştü. Göriişmede birleşme
konusunun "ne getirip ne
götürecegi" üzerinde durulduğu
öğrenildi. Demirel'in de öneri-
siyle birleşmenin kongreden
sonra yeniden gözden geçirüme-
sine karar verildiği öğrenildi.
Kongre gösterisi
Kongre dolayısıyla çeşitli iller-
den yaklaşık 700 otobüsle par-
tililer Ankara'ya gelecekler. An-
kara'ya kentin değişik yönlerin-
den aynı anda girecek otobüsleri
yöre milletvekilleri ve partililer
karşılayacak.
Demirel, Güniz Sokak'taki
evinden eşiyle birlikte motosik-
letli partililerin eşliğinde kong-
renin yapılacağı Atatürk Spor
Salonu'na gelecek.
1085 delegenin oy kullanaca-
ğı kongrenin ilk gününde Demi-
rel açış konuşması yapacak, ko
misyonlar oluşturulacak ve ge-
nel başkanlık için seçim yapıla-
cak. Kongrenin ikinci gününde
de yönetim organlan için seçim
gerçekleştirilecek.
GÖZLEM UĞUR MUMCU
(Baftarafi 1. Sayfada)
aşamasını geçip, bu suçu işlersen; yönetimi ele geçirmiş
olursun, yönetimi ele geçirince de artık kuralları sen ken-
din koyarsın!
12 Eylül Bayrak Harekâtı, hazırlık aşamasında yakalan-
saydı, Evren ve arkadaşları Ceza Yasası'nın 146/1 madde-
si uyannca yargılanacaklardı.
Kim yakalayacaktı Genelkurmay Başkanı ve Kuvvet Ko-
mutanları'nı?
Demirel hükümeti!
"Uyan mektubu" verildiği anda bu suç işlenmişti. Demi-
rel hükümeti kendisinde bu gücü bulsa, hemen o gün Ev-
ren ve arkadaşlannı emekliye ayırabilirdi.
"Teorik" olarak durum budur. İşin "pratiği" çok güçtür. Bir
ülkede Genelkurmay Başkanı ve Kuvvet Komutanlan
"darbe" yapmaya karar vermişlerse bu darbeyi durdurmak
çok güçtür.
Hele ortam darbeye elverişliyse...
Hükümet darbe hazırlıklarını nereden haber alacaktır?
MİT'ten...
MİT'in başında kim var?
Bir korgeneral...
Diyelim ki haber aldı. Kiminle önleyecek bu darbeyi?
1962 yılında Kara Harp Okulu Komutanı Kurmay Albay
Talat Aydemir önderliğindeki ihtilal girişiminde Başbakan
İnönü, ihtilalcilere eylemlerinden vazgeçmeleri halinde hiç-
bir yasal soruşturma actırmayacağı sözü vermiş; ihtilalci-
ler bu söz üzerine silahlarını bırakmışlardı.
Aydemir ve arkadaşlarının suçları o gün için 146/1'likti.
İnönü, o günün duyarlı ortamında Aydemir ve arkadaşları-
nın yargılanmasını uygun görmemişti.
İsmet İnönü, belki de hükümette Aydemir ve arkadaşla-
rını yargılatacak gücü görmemişti.
Bu bir güç sorunudur.
"Orduya karşı ihtilal yapümaz" sözü Sovyet devrim önder-
lerinden Troçki'nindir.
Ordu, ülkedeki en güçlü silahlı örgüttür Bu silahlı örgü-
tün başı da Genelkurmay Başkanı'dır. Bu örgüte karşı ihti-
lal yapacak başka silahlı güç yoktur.
Troçki bu anlamda elbette haklıdır.
Darbe ya da ihtilal bir "hukuksal" olgu değil gücünü ve
etkinliğini 'Tıili durum"dan, yani eylemden alan bir "oldu-
bitti" olayıdır!
Darbe ya da ihtilal, kendi kurallarını getirir ve topluma
zorla uygulatır.
Evren ve arkadaşları, yönetime el koyduktan sonra bir
anayasa hazırlatmış ve bu anayasaya bir geçici madde yer-
leştirerek haklarında dava açılma yolunu kapatmışlardır.
Anayasanın geçici 15. maddesi yürürlükteyken Evren ve
arkadaşları için herhangi bir soruşturma açılamaz. Atı alan
Üsküdar'ı çoktan geçmiş, ne yapacaksınız bundan sonra?
Dava şimdi açılmaz; peki ne zaman açılır?
Ne zaman mı?
Anayasa değişir; bu geçici 15. madde de kaldırılır, işte
o zaman!
O da güç sorunudur...
SHP ve DYP yapılacak ilk genel seçimdeanayasayı de-
ğiştirecek çoğunluğu elde ederlerse önce Özal'ı cumhur-
başkanlığından indirirler; sonra da bu geçici 15. maddeyi
kaldırıp Evren ve arkadaşları hakkında dava açarlar.
Açabilirlerse tabii...
Dava yalnızca Evren ve Kuvvet Komutanlan ile mi sınırlı
olmalı?
Hayır...
12 Eylül askeri yöneticileri ile Ulusu hükümeti üyeleri hak-
kında... Tabii bu arada Ulusu hükümetinin Başbakan Yar-
dımcısı Özal ve Maliye Bakanı Kaya Erdem haklarında da!
Onların suçu ne?
Onların suçu da "Anayasayı ihlale teşebbûs suçuna fer"ı
iştirak!"
Demokraşi terbiyemiz, cesaretimiz, sivil demokrasiye
bağlılığımız, şu "kontrgerilla" konusunda TBMM'de görüş-
me açılmasına bile izin vermıyor; nerede Evren ve arkadaş-
ları için dava açacak yürek? Nerede öyle bir hükümet? Ne-
rede öyle bir savcı?
Gelin, önce şu "kontrgerilla" konusunu tartışalım.
12 Eylül öncesi darbe koşulları oluşurken ne yaptık? Mil-
letvekilleri ne yaptılar? Hükümetler, başbakanlar neler yap-
tılar? Siyasal partiler ve basın olarak bizler neler yaptık?
Darbe ya da ihtilal koşulları oluşursa doğan bu "iktidar
bosluğu" elbette bir silahlı güç tarafından doldurulur.
Bu da ordudur.
Bu boşluğu dolduracak güç, 12 Mart ve 12 Eylül darbe-
lerinde olduğu gibi ya ordu hiyerarşisidir ya da 27 Mayıs
1960'ta Türkiye'de, 1974'te Portekiz'deki ihtilal örneklerin-
de görülen ordu içindeki örgütlü gruplardır...
Fizik ya da doğa yasaları kadar kesindir bu kural.
Darbe koşullarının oluşumuna engel olabiliyor musunuz?
Sorun budur...
Olamıyorsanız gerisi masaldır, gerisi dokunaklı avuntu ve
tesellı edebiyatıdır; işte o kadar!
OTORİTELERtN GÖRÜŞLERt
P. Dağhoğlu
Naip Yılmaz
Murat Tokmak
Ahmet Güven
3-1-4
3-4
3-4-5
3-5-1-2
2-5
2
2
7-2
3-2-1-6
6-2-1
1-2-6-5
1-2-6-4
4
4-1
4
4
3
3-1-8
3-1-4-8
3
1-5-6
1-5-3
5-1-4
1-5-4
Sizinle öğrendik.. Sizinle Başardık..
SONSUZ TEŞEKKÜRLER!
Sevgili öğretmenlerimiz.. Gelecek sizinle şekillendi.. Bilgi sizinle değerlendi.. Siz her zaman
övülmeye ve ödüllerin en büyüğüne layıksınız.
VakıfBank, siz sevgili öğretmenlerimizin üstün çaba ve özverilerini takdir ederek,
Öğretmenler Günü'nü kutluyor.
Y I L I N Ö Ğ R E T M E N L E R İ
AOANA
ACMTAMAN
AFYON
AĞRI
AHASYA
ANKARA
ANTALVA
ARTVİN
AYDtN
BAUKESİR
BİUKÎİK
BİNGÖL
BİTÜS
BOLU
BUROUR
BURSA
ÇANAKKALE
ÇANKIRf
ÇORUM
DENİZLİ
OtYAR&AKlR
EDİRNE
ELAZfĞ
ERZİNCAM
ERZUKUH
ESKlŞEHUt
GAZİANTEP
GİRESUN
GOMOŞHANE
HAKKARİ
HATAY
«PARTA
IÇEL
İSTANBUL
İZMİR
KARS
KASTAMONU
KAYSERİ
KIRKLAREÜ
KIRŞEHİR
KOCAEÜ
KONYA
ROTAHYA
MALATYA
HANİSA
K.MARAŞ
MARDfN
Semah- SEVDI
Mehmet AhTUYSUZ
Nıgar UĞURSOY
Abdurrıhman TURAN
Musufj KAHVECİ
Muîtafa POCAN
Alı CENGIZ
. Musufa Kemii Y1LMA2
Musıafa COKTEPE
Turhjo YEĞIN
'evlık SARIKAYA
Yajar AYDOĞDU
Tur|ut SEVIMU
Alı URPEK
Esref AYAN
Hakm BAYRAKCI
, Cengıî HASIRClOĞiU
Nurı ŞENTURK
Abdüflah ÇAĞLAR
Sulerman CANATAN
Bahatrın KIRAN
Ayten BAYRAK
Huosh KAYA
3ur*an YEĞENGIL
Ömer OZKAYA
. Mustafa KOSE
Hulya SAĞ1ROĞLU
Unıal ÇAUK
Ceta! BAYRAK
Cetal ÖZKAN
Ai. şeKEROĞLU
Yusuf OOGAN
Ûtnıc GUVEN
Gooul KUMBASAft
• H Hılmı HAOIMOĞLU
Duriye AYDIN
• Cevny« ARSLAN
• Remıı ÖZHAN
KajK ZARIF
Hiaepn AŞÇ1
Metm KOZLUCA
!bnh«, GUNDUZ
: Irfan TILDIRıM
: Sevrm YEŞILYURT
. Mehjnet DUVARCI
AH R,a YALÇINEÜ
Mehmet Şûkru AYTAÇ
MUĞLA
MUŞ
NEVŞEHİR
NİĞDE
ORDU
RİZE
SAKARYA
SAMSUN
SflRT
SİNOP
SİVAS
TEKİRDAĞ
TOKAT
TRABZON
TUNCEÜ
ŞANLIURFA
UŞAK
VAN
YOZGAT
ZONGULDAK
AKSARAY
BAYB'.JRT
KARAMAN
KIRIKKALE
BATMAN
ŞIRNAK
Necıp ARSLAN
SabahattıA SUBAŞI
Mehmet tmin TAŞÇI
Omer SAVSA
Ismaı! ACARTÜRK
Şuayıp DEM1RCI
Yukjel YILMAZER
Ab*ı«ah GORGUN
Suat KUZU
Humerra KILIÇ
Durjun ARKAZ
İsmet ERKEK.
Bahattm KAPKIOĞLU
Resul Ekrem UZUN
HiBtyın AJı PALA
Behllt ÜNALAN
Ömer KESIK
. Fevzı IEVENOXDĞLU
. Ihsan ŞAHİN
Kaıif GIRGİN
. H ı a r DOĞRUL
Adalet SAĞIR
: Ahmet Necatı Y£Nfa
5«W.k ÖZIŞ
Yahya EZEL
HJM 8ATMAZ
KUZEY KiBRIS TÛRK
CUMHURİYETİ'NDEN
SEÇİLEN YILIN
ÖĞRETMENLERİ
HULUS BOZTAŞ
NECDFT ÖGEN
HUSEYIN NAStFOĞLU
EMEKÜ ÖĞRETMENLERİMİZ
ADIYAMAN
ARTVlN
AYDJN
BİLECİK
BİNGÖİ
BURDUR
ÇANKIRI
: Nesıbe EGİLMEZ
. T»li»ıe GENÇ
Yılmaı ABBAN
: Hı»ameron H1ZLI
: Mehmet Emıtı SEVER
. Abdullah BO2
AMuBah ÖZLER
VbkıfBonkT ü r k i y e V a k ı f l a r B a n k a s ı