Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
CUMHURİYET/10 HABERLER 4OCAK1990
P A R T I L E R D E N
8
e n e
' sekreter yardımcılanndan
Adnan Keskin, Türkiye Elektrik Kururau
tstanbul Anadolu Yakası İşletmesi'nin ozelleştirilmesini
engellemek için ellerinden geleni yapacaklarını söyledi.
Keskin, "Özel firmalara imtiyaz tanıma kararbğında olan
iktidar, anayasa ve yasa hükümlerini hiçe sayıyor" dedi.
Keskin, dün düzenlediği basın toplantısında TEK'in en çok
kâr eden işletraesi olan İstanbul Anadolu Yakası
İşletmesi'nin özel bir firmaya satılmasını eleştirdi. Keskin,
satış için hazırlanan görev sözleşmesinin, iktidarın
özelleştirme konusunda ortaya koydu|u hiçbir araaca
uymadığını belirterek, "Bu satışla teknoloji ithali, kaynak
yaratma gibi işlemler gerçekleşmemektedir. Mülkiyetin
tabana yayıldığı yolundaki sav da işlememektedir. Çünkü
işletme bir aile şirketine satılmıştır" diye konuştu.
başlannda açılması
bulunan ve
çeşitli tartışmaiara neden olduktan sonra kurulmasına izin
verilmeyen, "Bezm-i Âlem Üniversitesi" yeniden gündeme
geldi. Vakıf üniversitelerinin kuruluş koşullannı düzenleyen
kanun tasarısı, TBMM Milli Eğitim Komisyonu'nda
önünjüzdeki hafta görüşülecek. Konuyla ilgili sorulan
cevaplandıran Devlet Bakanı Ceroal Çiçek ve Milli Eğitim
Bakanı Avni Akyol, vakıf üniversitelerinin kurulmasmdan
yana olduklarmı söylediler. Devlet Bakanı Cemil Çiçek,
vakıf üniversitelerinin ABD'de yaygın şekilde görüldüğünü,
Türkiye'deki ilk örneğinin de Bilkent Üniversitesi olduğunu
söyledi. (AA/Ankara)
A r-o c A / ^ i m ANAP
M K Y K fl
y
esi v e D e n i z l i
J-\1<X aCyHlİMiUetvekiü Muzaffer Arıcı, 1992'den
önce erken genel seçimin yapılabileceğini, bunun da boşalan
milletvekillikleri için haziran veya temmuz ayında yapılması
düşünülen ara seçimlerin sonucuna bağlı olduğunu açıldı.
Anayasaya göre ara seçimlerin yapılması için gerekli sürenin
haziran ayında dolacağım vurgulayan Arıcı,
Siirt, Diyarbakır, Hatay ve Çorum'da
boşalan 4 milletvekilliği için yinelenecek
seçimlerin siyasi gelişmeler hakkında önemli
ipuçları vereceğini belirtti. "Erken genel
seçim için ara seçimlerde nabız yoklayacağız"
diyen Arıcı daha sonra şunları söyledi:
"Partimizin bu seçimlerden başarıyla çıkması halinde erken
genel seçim ufukta görülebilir. Ara seçimlerde hem siyasi
partilerin gücü ortaya konacak hem de erken genel seçim
için nabız yoklanmış olacakr
S H P T u n c e l i
milletvekili
Ç y Kamer Genç, görev süresi
dolan Danıştay Başkanı Sırrı Kırcalı'nın yaşını küçültme
işleminin yasal olmadığı görüşunü savunarak,
"Yetkilileri uyarıyorum. Danıştay Başkanı'nın
görev süresi uzatılırsa, Başbakan Yıldırım
Akbulut hakkında gensoru önergesi
vereceğiz" dedi. Genç, parlamentoda
düzenlediği basın toplantısında, Sırrı
Kırcalı'nın iki buçuk yıl daha görevde
kalabılmek için yaşını küçülttürdüğünü, ancak Emekli
Sandığı Yasası'na göre, 18 yaşından sonra yapılan "yaş
tashihlerinin" geçerli olmadığını söyledi. Genç, Emekli
Sandığı Genel Müdürü'nün de, bu durumu olumlu
bulmadığını kaydetti. Danıştay Başkanı Kırcalı'nın Maliye ve
Gümrük Bakanı Ekrem Pakdemirli'nin hemşerisi olduğunu
bildiren SHP'li Genç, Kırcalı'nın görevde kalması için
bakanlıkça Emekli Sandığı'na olumlu bir mütalaa yazısı
gönderildiğini anlattı. (Ankara / AA)
m i r » c i i ' 7
D Y P B a
$
k a n l l k d i v a m
£, \X\a UZ- bildirisinde iktidarın, bazı
sorunlara çözümler bulsa dahi onları uygulayabilecek siyasi
güçten mahrum olduğu öne sürülerek, "Bu
heyetin, çaresiz ve yetersiz gayretleri ülkeye
ufuk açmaktan ve güven vermekten uzaktır"
denildi. Genel Başkan Süleyman Demirel'in
11' başkanlığında toplanan DYP Başkanlık
? Divanı, Türkiye'de yaşanan son siyasi
gelişmeleri gözden geçirdi. "Bütün bunlara
'dur' demek isteyen, 'böyle Türkiye olmaz' diye karşı
çıkanlardan, onların meşru zeminlerin, meşru vasıtaları ile
kanunlarda açıkça zikredilmiş haklarından yararlanmak
isteyenlerden tedirgin olunmasını anlamak mümkün değildir.
Bu endişenin sebebi, olsa olsa haksız ve halksız olarak
sürdürülmek istenen iktidar sefasına, milletin kesin olarak
son vereceği inancından doğmaktadır. DYP'nin görevi,
miUetimizin bu arzusunu niyetten uygulamaya geçirmektir"
denildi.
Özal "Gülbahar"ı izledi
• ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) — Cumhurbaşkanı
Turgut Özal dün akşam Büyük Tiyatro'da "Gülbahar" (Ağrı
Dağı Efsanesi) operasını izledi. Özal daha sonra eşi Semra
özal ile birlikte besteci Çetrrı Işık Özlü, operayı sahneye
koyan Cüneyt Gö'kç.er, orkestra şefi Erol Erdinç ve operanın
solistlerini kabul ederek kutladı. Özal dün TBMM Başkanı
Kaya Erdem'i kabul ederek ilk aylık olağan görüşmesini
yaptı. İki saat süren görüşmede Erdem'in Özal'a bugün
çıkacağı Pakistan gezisi hakkında bilgi verdiği bildirildi.
Özal dün aynca Gıda Sanayii İşverenleri Sendikası
yöneticilerini de kabul etti.
Araslı'ya tören
• MERSİN (AA) — Geçirdiği rahatsızlık sonucu önceki
gün ölen lçel eski milletvekillerinden Sami Göknar'ın
cenazesi Mersin'de toprağa verildi. Demokrat Parti'den
1957-60 yılları arasında bir dönem milletvekili seçilen
Göknar'ın cenazesi Ulucami'de kıhnan namazdan sonra
şehir mezarhğına defnedildi. Öte yandan tedavi için .
bulunduğu F. Almanyâ'da önceki gün ölen Kars eski
milletvekili Doğan Araslı'nm cenazesi bugün uçakla
Ankara'ya getirildi. Araslı'run cenazesi havaalanında
Turizm Bakanı tlhan Aküzüm, SHP Genel Sekreteri
Deniz Baykal, Büyükşehir Belediye Başkanı Murat
Karayalçın ile bazı milletvekilleri ve Araslı'ın yakınları
tarafından karşılandı. Doğan Araslı için yarın TBMM
önünde bir tören düzenlenecek. Cenaze Maltepe
Camii'nde kıhnacak namazdan sonra Cebeci Asri
Mezarlığı'nda toprağa verilecek.
ÖLÜM
:
Eski milletvekili Göker
• tSTANBUL (AA) — Bingöl eski milletvekillerinden
Mehmet Sait Göker dün İstanbul'da öldü. 79 yaşında
ölen Göker, Demokrat Parti ile kapatılan Adalet
Partisi'nden 3. dönem milletvekilliği yapmıştı. Mehmet
Sait Göker'in ailesi, cenaze töreninin yeri ve zamanının
henüz belirlenmediğini bildirdi.
SHP'de gözlerparti meclisindeki üye sayısında
Kacbn kotasıyladenge arayışıİnönü'yle görüşen SHP'nin yerel yöneticileri,
genel başkana yüzde 25 kadın kotasımn
uygulanması ile gruplar arası sertliğin
giderileceğini ilettiler. Baykal yanlıları ise
genel sekreterliğin elden git.mesinden
korkuyorlar.
lç Politika Servisi — SHP Ge-
nel Başkanı Erdal Inönü'nün de
ağırlığinı koymasıyla bu ay sonu
yapılacak tüzük kurultayında se-
çilecek Parti Meclisi'nde kadınlara
yüzde 25 kota aynlmasının sağla-
nacagı bildirildi. Kurultayda yapı-
lacak tüzük değişikliğinin hemen
uygulanması durumunda, 45 ki-
şilik Parti Meclisi'nin 11 üyesiıü
kadınlar oluşturacak.
Son olarak kendilerini "Yenilik-
çi sosyal demokratlar'" diye adlan-
dıran parti içi muhalefet 'kadın
kotası"nm en yakın kurultayda
uygulanmasını olumlu karşılar-
ken, Baykalcı olarak bilinen par-
ti yöneticileri, "dağılımda eşitsiz-
liğe yol açacagı ve tnönü yanlıla-
rıyla parti içi muhalefeti
güçlendireceği" gerekçesıyle bu
karara karşı çıkmanın ya da Par-
ti Meclisi'ndeki üye sayısını 55'e
çıkarmanın yollarıru aradıklan
belirtildi.
Bir sûredir tstaubul'da bulunan
SHP Genel Başkanı lnönü'nün
partisinin yerel yöneticileriyle te-
masları sırasında düşüncelerini
"Bugiinkü parti yönetiminin ba-
zı yanlışlan olduğunu kabul etti-
gi, parti yönetiminde bir grubun
ağırlıkla olmasının olumlu sonuç
vermedigi. yogun görevden alma-
ların da parti içi sorunları
agırlaştırdıgı" yolunda açıkladığı
belinildi.
İnönü'yle görüşen SHP'nin ye-
rel yöneticileri de genel başkanla-
rına, "partinin bir türlü kendisi-
ni yenileyememesinden, seçilmiş
yönetimlerin kendilerini güvence-
de hissetmemesinden" yakındılar.
Partililer, ilk kurultayda yüzde 25
"kadın kotası"nın uygulanmasıyla
"gruplar arası strtliğin büyük 61-
çüde yumuşatılacağını, parti yö-
netimine bir denge getirecegini"
görüşmeler sırasında İnönü'ye
ilettiler. lnönü de parti yönetici-
lerine kadın kotasımn yapılan tü-
zük değişikliğiyle ilk kurultayda
uygulanacağı ve bunda ısrarlı ol-
duğu izlenimini verdi.
"Yenilikçi sosyal demokratlar",
genelde "kadın kotası"m destek-
lerken bu ayın sonunda yapılacak
kurultayda 45 kişiük parti mecli-
sinin 11 üyesinin kadınlardan
oluşmasına da sıcak yaklaşıyorlar.
Erdal lnönü'nün ağırlığinı koy-
masıyla "kadın kotast"run uygu-
lanması halinde lnönü yanlısı
dört, sol kanat yanlısı da üç ile
dört kadırun parti meclisine gire-
bileceği öngörülen hesaplamalaı
arasında. .
45 kişilik parti meclisinin 11
sandalyesinin yapılacak ilk kurul-
tayda kadınlara ayrılması ise Bay-
kal yanlısı olarak bilinen SHP'li-
leri "Belki de Baykal'ın genel sek-
reter seçilemeyecegi bir parti mec-
lisi oluşur" endişesine itti. Bu
amaçla değişik z&manlarda gün-
deme gelmeye başlayan "parti
meclisi 55 üyeden oluşsun" öne-
risini önümüzdeki seçimli tüzük
kurultayında kabul ettirme yön-
temleri aranmaya başlandı.
Önümüzdeki cumartesi 1990'ın
ilk mitingini Lüleburgaz'da yapa-
cak olan SHP'de, parti içi muha-
lefet ve Baykalcılar gözlerini lnö-
nü'nün hazırlayacağı listeye çevir-
diler. Baykalcı olarak bilinen ba-
zı parti meclisi üyeleri, înönü'nün
hazırlayacağı listeye girerek seçil-
meyi garantiye alrnak için son dö-
nemde genel başkana daha yakın
görünmeye çabalarlarken, parti
içindeki iki gnıp da lnönü'nün ya-
pacağı listeye göre bir anahtar liste
hazırlamanın koşullannı da oluş-
turmaya çalışıyorlar.
"Yenüikçi Sosyal Demokratlar"
da yanndan başlayarak kurultay
maratonunu diğer kentlerde sür-
dürme çalışmalannı hızlandınyor-
lar. Parti içi muhalefet, yann Af-
yon, Uşak ve Manisa illerine, Er-
tuğrul Günay, Yakup Kepenek,
Abmet lsvan, lsmail Cern, Ercan
Karakaş, Mehmet Moğuitay gibi
isimlerden oluşan bir heyet gön-
derecek. Yann gece Manisa'da ya-
pılan toplantıdan sonra cumarte-
si günü Lüleburgaz mitingine ka-
tılacak olan "Yenilikçi sosyal 4e-
mokratlar"m önde gelenleri, ay-
nı günün akşamı Çanakkale'de bir
toplantı yapacaklar.
Stratejilerini "İDeri gezerek par-
tilüerle, SHP'nin neden yenilea-
mesi, partinin ne doğrultuda dc-
ğişmesi, nasıl bir parti olması, na-
sıl bir demokrasi miıcadelesi ver-
mesi konusunda keDdilerini
anlatma" olarak belirleyen parti
içi muhalefet, bu hafta, son top-
lantısını pazar günü tzmir'de
yapacak.
tnönti'nün mesajı
Ankara Büromuzun haberine
göre SHP Genel Başkanı Erdal
lnönü, olağanüstü kurultay dele-
gelerine gönderdiği yeni yıl mesa-
jında "Kurultayda yapılacak ge-
nel mtrkez organlan secimlerini
gecmişe dönük bir besaplaşma
havası içinde degü, gelecege yö-
nelik, önümüzdeki iktidara bir u
önce vardıracak ve iktidar görcv-
lerini en iyi yapacak insanlanmı-
zı bir araya getirme şeklinde eie
almalıyu" dedi.
tnönü, geçen yılm Türkiye'de
halkın siyasal eğiliminin değişti-
ğini gösterdiğini, SHP'nin yerel
seçimlerden birinci parti olarak
çıktığını anlattığı rnesajında cum-
hurbaşkanlığı seçiminin "halkın
iradesine ters" bir biçimde yapıl-
masının, iktidarın değişmesi iste-
ğini arttırdığını dile getirdi. tnö-
nü 1990'ın yeni iktidar arayışın-
da önemli gelişmelere taruk ola-
cagını da savundu.
Yeni yılda, yakın iktidar hede-
fi üzerindeki çahşmalann yoğun-
laşmasını beklediğini anlatan
SHP lideri, partide geniş bir işbö-'
lümü yaparak, muhalefette yapı-
labilecek son hazırlıklan tamam-
layacaklarını vurguladı.
SHP Genel Başkanı Erdal lnönü DSP'yle birleşme, irtica, parti içi demokrasi ve istifalan anlattı
'Geri dönerlerse
hoşgeldiniz derim'
POTANSİYEL TEHDİT — Boğaziçi Üniversitesi, tnşaat Mühtndis-
ligi, 'Yapı Kolu' ögrencileri tarafından diizenlenen konferansta ko-
nuşan SHP Genel Başkanı Erdal lnönü, irticanın Türkiye'de
potansiyel bir tehdit' olarak bulunduğu ve devam edeceğini belirte-
rek ANAP ve DYP'nin din isüsman yapüğını söyledi. (Fotograf:
Erdoğan Köseoglu)
tç Politika Servlsi — SHP Ge-
nel Başkanı Erdal lnönü, partisin-
den istifa eden milletvekillerinin
"kişisel" nedenlerle ayrüdıklannı
belirterek, "Bu arkadaşlar geri dö-
neriefse, hoşgeldiniz derim" dedi.
lnönü, SHP üe DSP arasında "he-
men hemen hic" görüş farklıhğı
olmadığına dikkat çekerek, iki
partinin bırleşmesı konusunda,
"Ecevifin. DSP'nin ayn bir parti
olarak kalmasında ısrar ettifini"
söyledi.
Erdal Inönü, Boğaziçi Üniver-
sitesi, tnşaat Mühendisliği, "Ya-
pı Kolu" öğrencileri tarafından
düzenlenen konferansta konuştu.
SHP lideri tnönü konuşmasında
iç ve dış politika konulanna de-
ğinde ve öğrencilerin sorulanm
yanıtladı.
Konuşmasında irticanın Türk-
iye'de potansiyel bir tebdifolarak
bulunduğunu ve devam edeceğini
söyleyen SHP Genel Başkanı Inö-
nü"Buna karşı açık olunması ge-
rektiğine inanıyorum. Her şeyi
açıklıkla oriaya koyup anlatarak,
tartıjarak buna karşı çıkolabilir-
diye konuştu. lnönü, Türk-
iye'nin laik bir Ulke olduğunu ve
din adamlannın da bunu istedigi-
ni söyledi. Erdal lnönü, din istis-
manrun siyasette, çok kolay el atı-
lan bir yöntem olduğunu da vur-
gulayarak, ANAP ve DYP'nin, bu
TOIU kullandıklannı söyledi.
Erdal tnönü, parti içi demok-
rasi konusunda yöneltilen bir so-
ruyu yarutlarken, parti içi demok-
rtsiyi en fazla yaşatan partinin
SHP olduğunu belirtti ve "Parti
i<i sornnlar kamuoyunda tartışı-
lıyorsa, bu, partiye ilginin arttı jı-
nı gösterir. Tabii rahatsızlık da iyi
br şe> degil. Ama demokrasi yok
dcmek yanlışbr. Partimiz çok tar-
tışlıyor." dedi.
Partideki istifalar konusunda
sorulan bir başka soruyu yanıtla-
yan lnönü, aynlan milletvekilleri-
nin "kişisel" nedenlerle bunu yap-
tıUarını söyledi. lnönü bu konu-
da, "Yann gdsinler, boşgeldjniz
derim. Çünkü, ciddi bir aynlık
yok. Daha önce yapUklan şeykr,
parti politikasına uyuyordu. Şim-
di başka arayışlar içindeler. Ayn-
lanhr, demek ki bizim gibi düşün-
biçiminde konuştu.
171er SHP dışında model arıyorSHP'den ihraç edilen 7, istifa eden 10 milletvekili önümüzdeki günlere
yönelik yöntem, taktik ve yeni bir model arayışlarını aralarında tartışarak
sürdürüyorlar. Geçen günlerde yeni bir parti kuracağını açıklayan SDP
Genel Başkanı Aybar ile görüşen Baştürk, "Önümüzdeki haftayı
bekleyin" derken, diğerleri bu aşamada kesin bir görüş belirtmekten ya da
açıklamaktan kaçınıyorlar.
ŞENAY KALKAN
SHP'den Kürtlerle ilgili bir konferansa katıldık-
lan için ihraç edilen yedi milletvekiliyle, parti içi de-
mokrasinin işlemediği, parti programına uyulma-
dığı, dar grupçuluk ve hizipçilik yapıldığı için isti-
fa eden 10 milletvekili bundan sonraki siyasi yaşam-
lannı hangi örgütlülük içinde sürdüreceklerine iliş-
kin net bir açıklama yapmamayı sürdürüyor.
Görüşlerini aldığımız ihraç edilen ve istifa eden
milletvekilleri henüz "araştırma, tartışma,
değeriendime" aşamasında olduklarmı belirtirken
Abdullah Baştürk, 'Önümüzdeki haftaaın
beklenmesini" istedi.
SHP'den ihraç edilen ve istifa eden tstanbul Mil-
letvekilleri tsmail Hakkı Önal, Mehmet Ali Eren,
Abdullah Baştürk ve Hüsnü Okçuoğlu, tzmir Mil-
letvekili Kemal Anadol. "Başuıdan beri savunagel-
dikleri görtişlerinde bir degtşiklik olmadığııun ve
aralarında herhangi bir görüş ayrılıgı da
olmadıgının" altıru çiziyorlar.
Mehmet Ali Eren, "Türkiye'de solnn artık bir-
lik, bütünlük içinde olması gerek. Biz de birlikte
hareket ediyonız. Çalışmalanmız, görüşmelerimiz
sürüyor. Aramuda bir görüş aynlıgı yok" derken
Hüsnü Okçuoğlu şunları söylüyor: "Arkadaşlarla
görüşüyoruz. Demokrasi mücadelesi veren herkes-
le görüsiiyor, konuşuyor. tarOşıyoruz. Bizim aramız-
da temel noktalarda bir aynlık yok. O temel nokta
da demokrasi ve insan haklan. Baa ton farklılık-
lan olması gayet dogaldır, ama oluşacak yeni bir
yapılanmada bu iki temel nokta çok önemli."
Hüsnü Okçuoğlu istifa etmeleriyle TBKP'nin le-
galleşme karan alması, TCK'mn 141-142. madde-
lerinin kalkmalannın gündeme gelmesinin rastlantı
olduğunu, bazı çevrelerin onlan bu nedenle istifa
etmiş gibi göstermeye çalıştıldanru belirtiyor ve şun-
ları anlatıyor:
"Biz var olan bir siyasi yapdanma içinde degiliz.
Bnna hakkınuz da yok. TBKP'de yıllardır müca-
dele eden insanlar var. Onlara saygımız var. Bizim
onlarla bir ilgimiz yok, ama dcmokrasiyle, demok-
rasi için mücadele eden insanlarla ilgimiz var."
lsmail Hakkı Önal da "henüz netieşen bir şey ol-
madığı
n
nı yineliyor ve "Bütün demokrat insanlar-
la görfişüyoruz. Bütün solu kucaklayacak, taban-
dan örgütlenecek şu veya bu kişinin, şn veya bu gö-
rüşün önderliğinde olmayacak yeni bir oluşumnn
arayışı içindeyiz" diyor.
Abdullah Baştürk ise "Önümüzdeki haftayı
bekleyin'
1
diyor ve "Türkiye'de soMaki siyasi boş-
lugu dolduracak bir yeni olnşum"dan söz ediyor.
Baştürk, Mehmet Ali Aybar*la görüşmesinin de "ga-
yet dogal oldugu"nu, yalnız Aybar'la değil birçok
kışiyle görüşüp konuştuğunu, fikir alışverişinde bu-
lunduğunu vurguluyor.
Kemal Anadol da "bu tiir temaslann çok
normal" olduğunu belirterek şunları söylüyor:
"Biz başından beri söyloyoruz. Parlamenter sis-
lemi esas kabul eden, herhangi bir sınıf diktasına
karşı olan, çağdaş, giinümüzdeki gelişmeleri dik-
kate alan sosyalist, Marksist kişilerin, çevrelerin
oluşturacagı geniş yelpazeli bir sol parti sadece bi-
zim degil Türkiye'de ayfınından sendikacısına, iş-
çisinden memuruna birrok kişinin ihtiyaç duydu-
gu bir dunım. TBKP, TSIP, SDP meselesi degil. Hep
söyledik, Türkiye'de hiçMr siyaset. gnıp, parti, kişi
tek başına bir güç degiMir. Hatta hiçbir sınıf tek
başına bir güç değil. O ncdenle hiçbir siyaseün, gru-
bun, kişinin oncülugundt, tekelinde olmayan geniş,
katılımcı bir anlayış partiyi oluşturabilir."
Kemal Anadol da SHP'den ihraç edilenlerle, is-
tifa edenler arasında herkangi bir çelişki, oturulup
tartışılarak oluşturulmuşbir yapılanma olmadığı-
nın, bir arayış içinde olduklarımn altını çiziyor.
Anadol, görüşlerini şöyle dile getiriyor:
"Ortak paydamız demtkrasi, insan haklan, dz-
gürlük mücadelesi. İstifa eden ve ihraç edilen top-
lam 17 kişiyi merkez alıp degeriendirme yapmak
yanhş olur. Bu 17 kişi parti kuracak. herkes bu par-
tiye gelecek diye bir şey •lamaz. Toplumdaki ço-
gulcu parlaraenter sistemden. demokrasiden. insan
haklanndan yana olan, her türiü diktaya karşı güç-
ier, kişiler bir araya gelir, eşit koşullar içinde yeni
oluşuma katkıda bulunuriar. Ne biz ne TBKP ne
TSİP ne Aybar biç kimse nerkez olamaz. Tek ba-
şına hiç kimse ve hiçbir sijasi güç bunun üstesin-
den geiemez."
SHP NLN KADEN KOTASrNA NE DİYORLAR?
Kota, kadınların eşitliği için önemli
KüRULTAYA DOĞRUSHP ÖRGÜTLERİ
başkana tam destek
ş Kota uygulaması konusunda
SHP'nin kurultayda alacağı olumlu karar Türkiye
için ileri bir adım olacaktır.
p Kadınların kendi çabalanyla
bunu elde etmeleri gerekir.
Erean Karakaş (SHP htan-
bul İl Başkanı): Kadın ve erkek-
lerin politik yaşamda eşit şekilde
yer almalanm talep etmek sosyal
demokratlann demokrasi anlayış-
lannın gereğidir. Bu nedenle sos-
yal demokrat partiler, dünyanın
her yerinde kadınların seçme se-
çiune hakkı için mücadele vermiş-
ler ve bunu gerçekleştirmişlerdir.
Aynı şekilde kadınların ailede
ve toplumsal yaşamdaki hukuki
eşitliği sosyal demokratlann
önemli hedeflerinden birisi olmuş-
tur. Sosyal demokratlar bu çağın
sonunda kadınların her alandaki
eşitliğini fiilen sağlamayı hedefle-
mektedirter. Nitekim SHP'nin de
üyesi bulunduğu Sosyalist Enter-
nasyonal haziran 1989 Stockholm
Kongresi'nde bu yönde tavsiye ka-
rarlan alnuş bulunuyor. Alınan
bir karar uyarınca tüm sosyal de-
mokrat partilerin 2000 yılına ka-
dar kadınların siyasi yaşamda eşit-
liğini sağlamak için uğraş verme-
si gerekiyor.
Birkaç yıldır eşitliği sağlamak
amacıyla kadınlar için kota uygu-
lamasım başlatan bazı Avnıpa ül-
keleri sosyal demokrat partilerinin
deneyimlerinin olumlu olduğu go-
rülüyor.
Tüm ülkelerde olduğu gibi ül-
kemizde de toplumun yansını ka-
dınlar oluşturuyor. Kota uygulma-
sı ülkemizde de kadınların her
alandaki eşitliğinin sağlanması yo-
lunda önemli bir araç olarak gö-
rülmelidir. Kota uygulaması ko-
nusunda SHP'nin ocak sonundaki
kurultayda alacağı olumlu karar
Türkiye için ileri bir adım olacak-
tır. Elbette bu uygulamanın özel-
likle kırsal kesimde ve bazı küçük
belde ve ilçelerde zorlukları ola-
caktır. Ancak önemli olan potan-
siyelin var olduğu yerlerle sınırlı
kalsa da ilk adımı atmaktır. Yaşa-
nacak deneyimlerin ışıgında uygu-
lamayı geliştirmek olanağı her za-
man olacaktır.
Programda SHP iktidannda;
"Kadınlann ekonomik sosyal ve
siyasal yaşama geregince kablabil-
meleri sağlanacakür" denilmekte-
dir..Siyasal yaşama katılunın sağ-
lanması önce parti içinde gerçek-
leştirilmelidir. Bu yapılmazsa
programın bir anlamı ve partinin
de inandıncılığı kalmaz.
SHP sadece kota karan ile ye-
tinmemeli, kadınların siyasi yaşa-
ma katılımının önündeki engelle-
ri ve çözüm yollannı araştıracak
bir çalışma grubu oluşturmalıdır.
Bu çalışma grubu, eşitlik tam ola-
rak sağlanana kadar görev yapma-
hdır.
Kadınlann sosyal demokrasiye,
Türkiye'nin demokratikleşmesine
daha fazla önem ve destek verme-
leri isteniyorsa, önce sosyal de-
mokrat partilerin kadınlara önem
verdiklerini göstermeleri gerekir.
Abbas Güzelpınar (fiendik tl-
çe Başkanı): Aslında kadınlann
kendi çabalanyla bunu elde etme-
leri gerekir, ama sosyal demokrat
bir partide kadınlann siyasete
özendirilmesi açısından böyle bir
karar alınması olumludur. Ben
kurultayda da bunu savunacağım.
Fahrl Ertik (Nevşehir 11 Baş-
kanı): Yüzde 25 kadın kotasına
olumlu bakıyoruz. Prensip olarak
iktidar mücadelesi veren partimiz-
de kadınların da görev almaları-
nı akılcı bir politika olarak gör-
mekteyim. Ancak bunun biçimsel
koşulu yerine getirmenin öncesin-
de gerçekten işleyen bir mekaniz-
ma olmasuıı istivorum.
BİTTl
MEHMET GOKKAYA
NİĞDE — "Önceki yıllarda ya-
pılan tüzük kurultaylannda, Nig-
de'de ayn Ankara'ya vannca ayn
tutum izleniyordu kurultay dele-
gelerince. Bu tutum genellikle Ak-
saraylı deiegeler arasında
gözlenivordu" diyor bir parti üye-
si. Geçmişte kurultay delegelerini
çifte standart uygulamakla suçla-
yan aynı üye, Aksaray'ın il olma-
sıyla bu sorunun kalktığmı belir-
terek, "Bu kurultayda genel baş-
kan ve genel sekretere Niğde'den
tam destek \erilecegine inanıyo-
rum. Deniz Baykal'm bütçe görüş-
melerindeki etkileyici konuşması
çok delegenin fikir degiştirmesi-
ne yetmistir" diyordu. Partililerin
Niğde"de en çok üzerinde durduk-
lan konu Baykal'ın Millet Mecli-
si'ndeki konuşmasıydı. Bir il yö-
netim kurulu üyesi, "Niğde'de ve
ilçelerinde 6 kurultay delegesi var.
Tüzük kurultayında oylar üçe üç
olur düşüncesindeyim. Ancak
Baykal'ın konuşmasından sonra
ibrenin beşe bîr. genel başkan ve
genel sekreterden yana döndüğü-
nü tahmin ediyonım" diyordu.
Altı kurultay delegesinin bulun-
duğu Niğde'de 3 kurultay delege-
si. Belediye Başkanı Ahmet Oguz
Özmen, 11 Başkanı Biilent Kıvanç,
Merkez İ\e Başkanı MusUfa
Soylu aynışeyleri söylüyorlardı;
genel başkana tam destek. Ancak
henüz kunıltay delegelerinin se-
çimli tüzük kurultayında izlenecek
yol için toplantı yapmadıklanm,
toplantıdan sonra durumun net-
leşeceğini belrtiyorlardı. Diğer 3
kurultay delejesi Bor llçe Başka-
nı Mehmet Öıdemir, Ulukışla ll-
çe Başkanı Ö*an Oğuz, Çamar-
dı llçe Başkan Mehmet Kurşurf-
un tüzük kurutayında nasıl bir tu-
tum içinde olscaklan merak ko-
nusu olmaya devam ediyor, Niğ-
de'deki SHPIiler arasında.
Üyeler arasında bütünleşme
NEVŞEHİR (Cumhuriyet) —
SHP Nevşehir il örgütü kurultay-
da SHP çatısının değiştirilmeme-
si gerektiğini, ancak partinin ta-
banını oluşturan organlann başın-
da gelen Merkez Yürütme Kuru-
lu'nda reyizyona gidilerek yetenek-
li kişilerin görev alması yönünde
bir tavır sergiliyor. Nevşehir, SHP
il örgütü kurultaya 4 deiege ile ka-
tılıyor. Kulislerde seçimli tüzük
kurultayında daha dinamik bir
SHP'nin oluşması için gerekli ana
ilkelerin gündeme getirilmesi
amacıyla yoğun bir çalışma orta-
mında gözüken SHP il örgütü-
nün, Genel Başkan Erdal tnönü
ve Genel Sekveter Deniz Baykal'a
tam destek vermeleri bekleniyor.
Üyeler arasında da tam bir bütün-
leşmenin gözlendiği SHP il örgü-
tünde kurulıaya katılacak delege-
lerin de bu izlenimden yola çıka-
caklanna dair net görüntüler ku-
lislerde tüm açıklığı ile ortaya ko-
nuluyoı. İl Başkanı Fahri Ertik,
"İküdar yanşındaki SHP'nin sağ-
lam temellere dayalı bir politika-
yı devam ettirmesi açısından ge-
nel başkan ve gesel sekreter çatı-
sının degiştirilmtmesi gerek. Ku-
nıltaydaki .poliikamız Merkez
Yürütme Kurulu'ıdarevizyonagi-
dilerek daha yeteıekli kişilerin bu
göreve getirümesinden yana
olacaktr" şeklinde konuşuyor.
Önce can
YAŞAR AKKAMIŞ
BİLECİK — Tüzük kurultayı
öncesi SHP il örgütü partilileri
dinliyor. SHP kımliği edinebilmek
için örgüte akın eden partüiler, tü-
zük kurultayının SHP açısından
"önemini kavrayamamış" görüıı-
seler de istifaların ne zaman du-
racağım soruyorlar.
U örgütünde uzun süre görev al-
mış, adırun açıklanmasını isteme-
yen bir pırtili ise şurüan söylüyor:
"Tabandiki sade partili SHP ca-
tısmda patlak vernüş fırtınadan
babersiz. ÎHP'deki tnönü'ye rağ-
men Baykıl diktatörlügünün aç-
ügı büyiikraralann öncelikle sa-
nlması genk."
Partiliye »djmn belirtilmemesi
isteğinin neoenini sorduğumuzda
ilginç bir yant verdi: "Önce can,
sonra canan.'
StRECEK