Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
14 OCAK 1990 DIŞ HABERLER CUMHURİYET/3
Ttirkiye'ye
yeni silah yok
• BRÜKSEL (AA) —
Hollanda Savunma Bakanı
M.Terbeek, Türkiye'ye
NATO çerçevesinde
verilmesi planlantnış olan
NF-5 tipi savaş uçaklannın
dışında, başka silah yardımı
yapılmasımn
düşünülmediğini açıkladı.
Bakan, NF-5 uçaklannın
öngörülen takvim
çerçevesinde teslim
edileceğini de söyledi.
Hollanda Radyosu Tûrkçe
Servisi'nin haberine göre,
Bakan Terbeek,
parlamentoda "Yeşil Sol"
adlı grup tarafından verilen
bir soru önergesini
yanıtlarken, askeri yardım
çerçevesinde tamamıyla
ücretsiz olarak verilmesi
planlanan 60 uçaktan
şimdiye kadar 12'sinin
teslim edildiğini kaydetti.
Komünistler
azınlıkta
• PRAG (AA) —
Çekoslovakya'da, 40 yılhk
baskı yönetiminden sonra
hükümette aanbğa düşen
komünistler, şimdi de
parlamentoda azınlık partisi
haline geliyor. Muhalif Sivil
Fonım Sözcüsü Peter
Pithart tarafından yapılan
açıklamada, çeşitli siyasi
parti ve gnıplann katıldığı
yuvarlak masa
görüşmelerinde,
komünîstlerin, ocak ayı
sonundan önce 350 kişilik
parlamentodan 90 ya da
100 uyesini çekmeyi kabul
ettiklerini bildirdi.
Soydaş rahat
nefes aldı
• Dış Haberler Servisi —
Bulgaristan'da önceki gttn
çalışmalannı tamamlayan
Sosyal Forum'un Türklere
verilen haklardan geri
dönülmeyeceği karannı
almasıyla ülkcde etnik
tansiyonun düştüğü
bildiriüyor. Sosyal Fonım,
aynca Türklere karşı
gösteriler düzenleyen
Bulgar milliyetçilere de
ödün vererek, etnik sorun
konusunda bir parlamento
komisyonu olusturulmasını
önerdi. Ote yandan eski
Devlet Başkanı Todor
Jivkov'un yasaklanan
karikatürleri ilk kez
başkent Sofya'da sergilendi.
Aoun'dan ajaıı
suçlaması
• BEYRUT (AA) —
Lübnan'da Hıristiyan
kesimin lideri General
Michel Aoun, Devlet
Başkanı Elias Hrani ile
Başbakan Selim Hoss'u sert
bir dille eleştirerek iki
liderin, Lübnan'ı işgalci
Suriye'ye teslim etmek
isteyen yabana devletlerin
ajanlan olduklarını öne
sürdü. Aoun, baskent
Beyrut'un Hıristiyan
kesimindeki Baabda
Başkanlık Sarayı'ndan
taraftarlarına hitap
ederken, Hrawi ve Hoss'un
yerlerini korumak
amacında olduklarını
belirtti.
Çin'de 3 2 kişi
idam edildi
• HONG KONG (AA) —
Çin'in Kanton kentinde,
çeşitli suçlardan mahkûm
olan 32 kişi idam edildi.
Yan resmi Çin Haber
Servisi (CNS), idam
edileoler arasında katiller,
uyuşturucu kaçakçılan ve
hırsızlar bulunduğunu
bildirdi.
Uçak kazası:
23 ölti
• MOSKOVA (AA) —
Sovyetler Birliği'nde,
Tümen-Ufa-Volgograd iç
hat seferi yapmakta olan
Tu-134 tipi bir yolcu
uçağırun bir motorunda
çıkan yangm yüzünden
yaptığı zorunlu inişte,
uçakta bulunan 70 kişiden
23'ünün öldüğü, 30*unun
da yaralandığı bildirildi.
TASS, bugtin öğle
saatlerinde meydana gelen
kazada, uçağın
mürettebatının olağanüstü
çabalan sonucu zorunlu
inişi yapabilen uçaktaki
yaralı yolculara acil yardım
ekipleri gönderildiiini
duyurdu.
RaufDenktaş, Kıbns'ta haksız çözüme karşıuyarıda bulundıu
Kıbrıs Beyrut'a döntişebilirLEFKOŞA (AA) — KKTC
Cumhurbaşkanı Raaf Denktas,
Kıbns'ta baskıyla, haksızı haklı
göstermekie bir sonuca ulaşılama-
yacağını, böyle bir çözümün adayı
birkaç ay içinde Beyrut'a çevire-
ceğini söyledi.
Denktaş, Lefkoşa'da sendika
temsilcileriyle görüşürken yaptığı
konuşmada, Kıbns sorununun ço-
zümunü, Rum yönetimini "Kıb-
ns'ın meşru hüküroeti" olarak ta-
nımakta ısrar eden devletlerin en-
geUediğini bildirdi • _ — _ ~ ~ , , „ .. .
Bu çıkmazın, dünyanın tutu- RAUF DENKTAS — dddi nyan OİdUgUIlU d a O g r e n m i Ş OİaUK.
munu değiştirmesi ve Kıbns'taki
gerçekleri kabul etmesi ile aşıla- rebilir, füolalanıu getirip VasUin
bileceğini belirten Rauf Denktaş, ile birlikte Türk tarafının üzerine
yüriiyebBirler. Böyle bir dununda,
Kıbns Tiırk balkı, gosterecefi top-
yekûn direnişle, büyiiklerin küçük
oyunlanna gereken cevabı vere-
cekttr" dedi.
Denktas, büyük devletlerin
D e n k t a ş t a n Büyük devletler
baskıyı sertleştirebilirler. Filolarını
yollayıp, Vasiliu ile birlikte Türk
tarafının üzerine yürüyebilirler;
îngiltere'den de '1960 Anayasası
yürürlüktedir' şeklinde sesler
gelmektedir.
Böylece Vasiliu'nun hocasınm kim
baskıyla her istediklerini elde et-
meye alışmış olan büyük devlet-
lerin, Kıbns Türk tarafına ağır
baskı yapmakta olduklarını kay-
detti.
Denktas, "Bu baskıyı sertJeşti-
Türkiye'yi, Türkiye hükümetleri-
ni baskı altına alabilecegini, an-
cak Türk halkırun baskıya boyun
eğmeyeceğini ve Vasiliu'ya "tuın
Kıbns'ın bayragının" verUmeyece-
ğini bildirdi.
Rum tarafının amacırun fede-
rasyon değil, Tüm Kıbns'ı ege-
menliğine aimak" olduğumı, "lyi
niyet dekJarasvonunu" bu ytizden
gündeme getirdiğini anlatan
Denktaş şöyle konuştu:
"Kıbns Tiirkiine baskı yapma-
ya çalışanlar, bu hakkı nereden
buluyorlar? İsterlerse, Birlesmis
MiHeUer'in gozetiminde bir refe-
nuHtaın yapalıın ve Kıbns Tiirk
halkına, Ruma gimnip giivenme-
difini, arasında Rum isteyip iste-
medigini. hatta federasyondan ya-
na olup olmadığını soraiım."
Denktaş, Vasiliu'nun, 1960
Anayasası'nı tadil ederek bir an-
laşma yapmak peşinde olduğunu,
şimdi Îngiltere'den de "1960 Ana-
yasası yüriın'üktedir*' şeklinde ses-
lepgeldiğini hatırlatarak, "Böyle-
pe, Vasilin'nun hocasınm kim ol-
duğunu da ögrenmiş olduk" de-
di.
Denktaş, 1963 Anayasası'nın,
bizzat Rumlar tarafından ve silah
zomyla ortadan kaldınldığım da
hatırlattı.
ABD Başkanı Bush'un, "Kıb-
ns'taki statüko çözüm degildir"
şeklindeki sözlerine de değinen
Denktaş, "ABD'ye statükoyu ka-
bul edip etmedigini kim sordu?"
şeklinde konuştu.
DUNYADA BUGUN
AUSIRMEN
L*express'inABD'de DemokratPartiaskeriharcamalarda kısıntı istedi
rrash: havunmamız güçlü olıııalı Türkiye,
~ Türkler için
çekîm
merkezioldu
öovyetler Birliği Devlet Başkanı Mihail
Gorbaçov'u öven George Bush, ABD'nin askeri
kısıtlamalar yapması için zamanın erken
olduğunu söyledi. Bush, değişen dünyada
ABD'nin güçlü olması gerektiğini kaydetti.
CINCINNATI (AA) — ABD
Başkanı Georçe Bush, Demokrat
muhalefetin sivil programlann fi-
nansmanı için askeri harcamalar-
da önemli miktarda kısıntı yapıl-
ması yolundaki isteklerini reddetti
ve "Böyle bir şey, vasiyetname
oknanadan mirası tttketmek an-
lamına gelir" dedi.
Cincinnati Ticaret Odası'nda
konuşan Bush, "Son ayhırda in-
sana beyecan veren gelişmelcn ta-
nık oldtık. Ancak nasıl altı ay ön-
ce bunlan uhmin bile edemediy-
sek, bondan altı ay soara neler
olacagıaı da bilemeviz" ifadesini
kuüandı.
ABD'nin Panama'ya gerçekleş-
tirdiği askeri müdahaleye de de-
ğinen Bush, Demokrat muhalefeti
"mirasyedi" olarak niteledi ve
"ancak, oıüarm istediği gerçekleş-
meyecek, çunkıi ABD, savunma*
sını güçlü tulmak zonmda" diye
konuştu.
ABD Başkanı, Sovyet lideri
Mihail Cîorbaçov'un ülkesinde re-
form hareketlerini gerçekleştirir-
ken, bazı Sovyet cumhuriyetlerin-
deki aynlıkçı tutum nedeniyle,
"gHCİttklefk " karşılaştığını ve bu
nedenle de ABD'nin askeri kısıt-
lamalar yapması için zamanın er-
ken olduğunu söyledi.
Sovyet lideri tarafından gerçek-
leştirilen yeniden yapılanma ve
açıklık politikalarını desteklediği-
ni ifade eden Bush, "Ancak sa-
vunmamm bir kcnara bırakacak
zaman degildir" dedi.
Bush, Doğu Avrupa'daki degi-
şikliklerden memnuniyet duydu-
ğunu kaydettiği konuşmasında,
"Bu degtsen dünyada ABD'nin
haarlıkJı olması şarttır. Daha ba-
nşçı bir Avnıpa ohçturulmast yo-
lundaki degişikliklerden heyecan
dnyuyormn. ABD gttçliı olmalı-
dır" diye konuştu. BUSH — Büyük kısıntıya karsı.
FRANSA
De Gaullecülerde kiııılik bunalıım
SABETAY VAROL
PARİS — Fransız politika ya-
şamının temd unsurlanndan "De
Gaulkcü Hareket" derin bir bu-
nalım yaşıyor. tki eski bakanın,
akınun lideri Jacijues Cbirac'ı de-
virmek üzere carşamba günü de-
nediği "Darbe girisimi" şimdilik
bekledikleri kadar etkili olmadı.
Parti başkarunı yerinden sökeme-
yen darbeciler bu kez oklannı
RPR (Cumhuriyet İçin Birlik) Ge-
nel Sekreteri Alain Juppe'ye çevir-
diler. Bütün dikkatlerin Doğu Av-
rupa'daki gelışmeler ve iktidarda-
ki Fransız Sosyalist Partisi'nin
kongre hazıruklarına toplandığı
bir sırada patlak veren "De Gaul-
lecü akım" bunahmı kamuoyun-
da büyük saşkınlık yarattı. "Cun-
huriyet İçin Birlik" örgütünfln sağ
ve sol kanat liderterinin Jacques
Chirac'a karşı işbirliği yapması,
"dogaya aykın irüfak" olarak de-
ğerlendirildi. Eski tçişleri Bakanı
Charles Pssqua ve eski Çalışma
Bakanı Philippe Segoin, sağ eği-
limli partiyi De Gaullecü öz kay-
naklanna geri döndürme iddiasıy-
la ortaya çıkmış bulunuyor.
Jacques Chirac
Parti tabanının meşru liderliğe
mutlak bağlılığı Jacques Chirac'ı
"liderliğe veda" etmekten şimdi-
yedek kurtarmış görünüyor. An-
cak iki kez cumhurbaşkanı seci-
mi yitiren ve siyasi planda yeterin-
ce sarsılmış olan eski Başbakan
Chirac'ın, son "saray darbesi" gi-
rişiminden kolayhkla sıynldığı
soylenemez. Çünkü kendisine kar-
şı kutsal ittifaka giren iki politi-
ka adamı hafıfe alınır kişiler de-
ğil.
özellikle eski tçişleri Bakanı
Charles Pasqua, "örgüte egemen
adam" olarak tanuuyor. "Dehşet
Chirac'ın başkanı
olduğuDe Gaullecü
Cumhuriyet İçin Birlik
Partisi kaynıyor. Parti
içinde Chirac'a karşı
girişilen "darbe
girisimi" başarıh
olmaymca, darbeciler
bu kez oklarım Genel
Sekreter Alain
Juppe'ye çevirdiler.
Charlie'nin 1975'te De üaullecü
akımın "babalannı" saf dışı ede-
rek, genç Jacques Chirac'a lider-
lik kapısım açan "darbenin beyni
olduğu hâlâ belleklerde. İçişleri
Bakanlığı yaptığı 1986-88 döne-
minde, sol muhalefetin ve öğren-
ci gençliğin şimşeklerini üzerinde
toplayan, ancak aşırı sağa yakın
kesimlerde sempati uyandıran
Korsikalı Pasqua, şimdiye kadar
omuzlannda taşıdığı Chirac'ın ar-
tık "bn işin adamı" olmadığına
kanaat getirmiş durumda...
Pasqua, sosyalist hükümetin es-
ki Kordınasyon Bakanı Chirasd-
an Nuechi'nin polisçe aranan özel
kalem mudüıüne, 1986'da, resmi
istihbarat örgütü kanalıyla pasa-
port vererek bir skandala da ne-
den olrouştu. Aşırı sağ lider Jean
Marie Le Penie "ortak degerier
paylaştığını" seçim arifesinde
açıklamaktan korkmayan Charles
Pasqua tum sivriliğine karşın so-
kaktaki Fransuarj sempatisirii top-
layan bir kişiliğe sahip. Eski İçiş-
leri Bakanı, Jacques Chirac ve ye-
ni liderlik çevresinin De Gaulle-
cü akımı "burju>-alaştırdıgı" dü-
şuncesinde. 17 yaşında General de
Gaulle'ün liderliğindeki "Anti -
Nazi Direnme HareketT'ne katüan
Pasqua, o zamandan beri 'gene-
rale sadakatini koruduğunu iddia
ediyor.
Jacques Chirac \e eski
Maliye Bakanı Edouard Balladur
ise De GauUe'den çok 1969-74 yü-
lannın Cumhurbaşkanı Georges
Pompidou'ya bağulıklarıyla tanı-
ruyorlar.
Buna karşıhk öbür 'komplocu'
Philippe Seguin 46 yaşında. De
Gaullecü akımın "sol" kanadına
mensup.
DGM savası ipn Kdn ken insankv:
Anayosa degişüdigi Vampİrizm
Avrupa İrrsan Haklan Komisyonu
hâkjm heyetine ikinci kez ifade
vermeyi reddeden DGM Başsavcısı
Nusret Demiral için, Anayasa ve iç
hukuk değışikliklerı düşünülüyor.
Adalet Bakanı Sunguriu: "Adama
mehil verirter ve siz de iki şeyden
birinı tercih edersiniz..."
Ciğerci Yusuf... Kan bankası sahibi
İstanbullu Kont Alexander Cepesi...
Tûrk ve yabancı vampirler...
Rivayetler ve gerçekler... Tıp
uzmanlan ve Türkiye'nin tek
vampıroloğu, Nokta için kan içen
insanları değerlendirdiler.
GoriMKOv a Nflzm
Hikmet mektubu
Nâzım Hikmet'in Moskova'daki evinin
müze olması için Türkiye Yazartar
Sendikası, Gorbaçov'a mektup yazdı.
Mektup metni ile Nâzım'ın hiç
yayınlanmamış fotoğrafları Nokta'da.
ÜFÜRÜKCÜ PAPAZLAR
Kadmların göbekierine duaokuyan cinci hoealardan sonra, ûfürûkçü
papaztar da sahnede,.. Mini etekli sosyete kızlarmdan karaçarşaflı ninelere,
beden ve ruh hastalanndan cinsel sorunlan olanlara, binlerce kişi
Modaftta, BûyükadaHa, Beykoz'da kilkse kapılannda şifa arıyor...
Dertülerden Nesibe K. "Oğlumu tutan gâVur ciniymlş, gâvur papazı
defeder dediler..." Papaz Komnino: "Bu yöntemlerle çocuksuz kadınlar
çocuk sahibi oldulat.." Patrik VekJIİ Nerançuli: "Buniar insanların
cahilliğinden yararianryorlat.." Prof. Kılıçbay: "Tbplumsal gerilik, dinin
böyle aigıianmasına yol açıyor."
SHP'de
y6nilıkıciİ6nıı otııgı
Kurultaya bir hatta kala yenilikçi
sosyal demokrat grubun ağırlığı arttı.
İsmail Cem, Ertuğrul Gûnay, Mehmet
Moğoltay, Nokta'ya konuştu:
"İnönû'nün listesi tatmin etmezse,.
ayn bir liste çıkar"
Dünyoyı beldeyen
"pembe" gelecek
Sovyet Ktimatoloji ve Meteoroloji
Enstitûsü Başkanı, "sera etkisi"nin
dünyaya bolluk getireceğini iddia
ediyor. Buna göre atmosferdekı
stcaklık artışı. butün dûnyayı bir
"cennet bahçesi'ne dönüştürecek.
• Y M I bir YÛK mû? Bakan kni Akyol
yeni ve fizgin bir üniverslte
düzenlemesi için tasansını Nokta'ya
açıUadı.
• EdranıitİB bâtûn ilceyt birtolrine katan
ve kaymakaraın hoparlördM aeıklama
yapmatiM yol açan, yedi kadınla bir
tipçûnûn aykAtû...
• "iyi Aktamlar" programı neden
yayından kaldınUı? Yapımcısı Tarcan
Gönenç »nlatıyot
HAFTALIK HABER DERGİSİ
PARİS (Cumhuriyet) — Fran-
sız haftabk L'express Dergisi'nin
son sayısında başyazar Yves Cu-
an tarafından kaleme alınan ya-
ada Türkiye'nin, çeşitli ülkeler-
de yaşayan ve Türkçe konuşan
120 milyon kişi için "çekim
nerkezi" haline gelmeye başladığı
belirtiliyor. Yazı Ankara'nın
"asagıianmayı kabul etmeyecefi-
Dİ ve 'yeni sımr' arayışına
girecefini" de Öne sürüyor. Sov-
yetler Birliği'nin Asya cumhuıi-
yetlerinden, Çin'in Sinkiang eya-
letine (Doğu Türkistan), Tahran'-
dan Kabil'e kadar birçok ülkenin
bu depremi tüm şiddetıyle hisse-
deceğini belirten Yves Cuau, bu
gelişmelerle Ayasofya'nın ibade-
te açılması arasında da ili»ki ku-
nıyor.
Yves Cuau şöyle diyor:
"1980'li yıllann sonnna damga-
suu vuraa balklar arasında Türk-
çe konuşanlar da var. Sarsub çok
deria, ama etkinin yaygınlıgı be-
aöz belli degil. Çünku sarsmo ge-
çiren, eski Avrupa'nın bir ucnn-
dan Mogolistan steplerine kadar
uzanan bir alan eski kıta nu de-
diniz? Evet. Zin bir yanda Tür-
kiye Cumhuriyeti AT'nin kapısı-
BI calıyor. Anadolnlu işciler eski
Berlin Duvan'nın bu tarafında
2.5 milyonu aşıyoc. Sofya'da 10
binlerce Buigar, Türklere temel
nalüannı iade eden kanuiara kar-
şı çıkmak içia yüradit. SSCB'de
Nahcıvan'da meydana gelen ka-
nşıklıklar dinsel olmaktan çok
milU karakterde. Gerçi, Soyvet-
tran sınınnın her iki tarafındaki
Aıeriler Şii meznebine mensup,
ama biiyuk Azerbaycan istiyor-
lar."
L'express, aynca Tahran yöne-
timinin Ayetullah Şeriat Medari'-
yi evinde göz altında tuttuğunu,
Azerilere güven duymadığım,
SSCB ile iyi ilişki içinde olduğu-
nu vurguluyor.
Türban ve Ayasofya
Geçenlerde Ankara'da laıklik konusunun taroşıldığı bir topian-
tıda Sayın Şener Battal ile birlikteydik. Sayın Bartai, çok haklı
bir noktayı vurguladı konuşması sırasında: "Lütfen, taiklik ko-
nusunda sizinle aynı görüşte olmayanlan, Atatürk'e karşı çıkmak-
la, Atatürk ilkelerini çiğnemekle suçlamayınız. İnsanlar görüş-
lerini bir şeyierin arkasına saklanmadan ileri sürmeli."
Şener Battal haklıydı. Laiklik ya da İslami akımlar konusu tar-
tışılırken bu tür kışkırtıcı kalkanlar ardına saklanmak gerçekien
yanlış, haksız ve konuyu saptırıcı davranışlardır. Laiklikten yana
olanlar, anti-laik güçlerle tartışırken de bu tür kalkanlar ve tabu-
lar ardına saklanmamalıdır. Düşünceyi, karşısındakini suçlarna-
dan iteri sûrmek, demokrasinin gereğidir ve btzler bu gereği ye-
rine getirmeye çalışıyoruz. Çok doğal olarak da karşı taraftan
da aynı biçimde davranmasını istiyoruz. Ama görünen o ki laik-
liğe karşı olup gemi azıya almış olanların demokrasinin hiçbir
kuralına saygı göstermeye niyetleıi yok._
Nitekım hatta içinde Ankara'da, ODTÜ yönetimine karşı dü-
zenlenen "ayetli" türban eylemi sırasında, türbanlı kızlanmız ile
onları destekleyen yandaşlan, karşıtlarını "kâfir" olarak nitele-
mekie hiçbir sakmca görmemişlerdir.
Bu davranışın son derecede tehlikali olduğunu beiirtmeye ge-
rek var mı? Kuran'da kâfirlerle ilgili öyle hükümler vardır ki, ge-
rektığinde Müslümanların onlara karşı cıhat açmast bile ola-
naklıdır.
Bu durum Türkiye Cumhuriyeti'nin temeline dinamit koymak
demektir. Yirminci yüzyıl sona ererken, ülkemizin kanlı bir din
iç savaşına yönelmesini engellemek istiyorsak bu tür eylemlere
ve bu tür suçlamalarla dolu gösterilere göz yummamak gerekir.
Acaba türbana karşı çıkanların hepsi, kâfir, yani tanrıtanımaz-
lar mıdır? Ben kişisel olarak türban konusunda, tessettûrcü genç
kızlaria aynı doğrultuda düşünmeyen birçok ınanmış insanla kar-
şılaştım.
Şimdi türbana kardeşlerimiz, onlann gerçek inanmışlar olma-
dıklarını soyleyebilirler. Ancak laik bir ülkede, kim kimin inanct-
nı mihenk taşına vurmak hakkına sahiptir? Kim, kimin gerçek
Müslüman olduğunu ya da olmadığını ileri sürecektır? Bu yetki
kime hangi sıfatla verilmiştir ve ölçütleri kim saptayacaktır?
Demokraside her türlü özgürlükten yanayız. Ama bu özgür-
lük ilerde kimileri için "katli vaciptir" fetvalannın verilmesine yol
açacak haksız bir baskı aracı haline dönüşürse, buna engel oi-
mak gerekir.
Tûrbancılar, artık yalnızca görüşlerini savunmakta kalmryor, in-
sanlara din yoluyta baskı yapıp bal gibi tabulann ardına gizleni-
yorlar.
Ve türban gösterileri gerçekte din kurallannı devlet yönetimi-
ne egemen kılmak ısteyenlerin siyasal gövde gdsterisine dönû-
şüyor. Gerçekte, laik olmayanların siyasal gösteriler yapabilme-
leri de demokrasinin gereğtdir ve Tûrkrye'de bunu zaten yapmak-
tadırlar. Ancak burada üzerinde durulması gereken nokta, bu
gösterilerin, bir görüşün diğerteri üzerine baskı yapmaya yönel-
mesidir.
Son gûnlerde çok tartışma konusu olan Ayasofya sorunu da
bir siyasal gösteriden başka hiçbir şey degildir. Ayasofya'nın iba-
dete açılması, herkes kabul eder kı okul sayısı kadar camtye sa-
hip olan istanbul'da namaz kılmak için yeterince yer buiunama-
masından kaynaklanmıyor.
Fatih Sultan Mehmet'in Ayasofya'yı İstanbul'u alır almaz ca-
miye çevirmesi ile bugünkü durum arasında hiçbir benzeriik yok.
1453 yılının baharında İstanbul'da bir tane bile cami yoktu. Bu-
gün ise cami sayısı binin çok üstünde.
Ayasofya'yı yeniden cami haline getirmek, hiçbir zorunluğun
sonucu değil, sadece karşı görüşlere ve dinlere tahammül gös-
teremeyen bağnazlığıı. ürünü olacaktır.
•6ir yandan islam'm geniş hoşgörüsûnden söz etmek, öte yan-
dan ise Istanbul'un başkenti olduğu Bizans'ın en görkemli tapı-
nağjnı, başka bir dinin ibadet yeri haline çevirmek, o hoşgörû-
nûn gerçekle ne denli bağdaştığının en güzel kanıtıdır.
Yakında Ayasofya'nın ibadete açılmasına karşı çıkanlar da k*V •
firtikle suçlanırsa hiç şaşmayınız.
Şerıatçı ideoloji, hem özgürlük istiyor hem de karşıtlanrun öz-
gürlûğüne en ufak bir saygı bile göstermiyor.
Laıkliği ve özgürlüklerimizi demokrasinin sınırtarı içinde, uya-
nık ve amansız bir demokratik siyasal savaşım ile savunma ey-
lemindeki en ufak bir savsakJama, Türkiye'yi İran'a çevirecektir.
REFİK DURBAŞ
GEÇTİ Mİ GEÇEN GÜNLER
Şiirler Çıktı
ADAM YAYINLARI
Eleman Arıyor
İstanbul-Genel Müdürlük'te çalıştırılmak üzere:
ENDÜSTRİ MÜHENDİSİ
• ODTÜ-BÜ-İTÜ mezunu
• İyi derecede İngilizce ve /veya italyanca bilen
• 30 yaşını aşmamış ve askeriiğini yapmış
• Organizasyon geliştirme ve proje konusunda deneyimli
İTHALAT UZMANI
• Yüksekokul mezunu ve iyi derecede İngilizce bilen
• 30 yaşını aşmamış ve askeriiğini yapmış
• İthalat konusunda deneyimli
• Bilgisayar kullanabiler.
DEPARTMAN SEKRETERİ
• Yüksekokul mezunu
• İyi derecede ingilizce veya İtalyanca bilen
• 30 yaşını aşmamış, deneyimli
• PO, teleks ve seri daktilo kullanabilen
İzmit'te kurulu fabrikada çalıştırılmak üzere:
KİMYA MÜHENDİSİ
MAKİNE MÜHENDİSİ
• İyi derecede İngilizce ve / veya İtalyanca bilen
• 30 yaşını aşmamış ve askeriiğini yapmış
• Konusunda 3-5 yıl deneyimli
TEKNİK ÖĞRETMEN
• Yüksek Teknik Okul (Makine) bölümü mezunu
• 30 yaşını aşmamış ve askeriiğini yapmış.
İlgilenenlerin, fotoğraflı özgecmişlerini içeren başvuru
mektuplarını PK 5 Mecidiyeköy-İSTANBUL adresine gondermeleri
rica olunur.
IRLELLI
TÜRK - PİRELLİ LASTİKLERİ A.Ş.