Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
31 AĞUSTOS 1989 HABERLER CUMHURİYET/9 ğ t t t i f a k ç ı l a r Hareketçimuhafazakâr eğilimdeki L i b e r a l l e r Eski TBMM Başkanı Necmettin FÜS.UN Ö Z B İ L G E N ğ milletvekilleri Özal'ın cumhurbaşkanı adaylığı iKaraduman ile birlikte hareket eden vesayılannın 30 ^ l konusunda karar alması halinde sonuna kadar destek ''olduğunu söyleyen liberal milletvekilleri, "Genel siyasi ^M olacaklarını belirtirken, Önemli ekonomik kararların fdurum içindeyüzde 21.75 oy almış bir siyasi partinin genel ANAYASAYA 60RE BAŞKAN SEÇ r valındığı bir dönemde ekonomiden sorumlu bakanların başkamnın cumhurbaşkanı seçilmesi, altından kalkılması yetersiz kaldıklarını, ANAP'ın en büyük sıkıntısının yüzde çok güç siyasi sıkmtılaryaratır, bu siyasi sorumluluğu 21.75'lik oy olduğunu bildirerekhükümet yönetiminde iaşıyamayız" diyor. Liberaller, eylül ayının ilk haftasında ANAYASA'nın değişikliğin de gündeme gelebileceğini öne sürüyorlar. Özal'la görüşme yolunu arayarak eğilimini öğrenmeye çalışacak. 94'üncü maddesi MecCANAN GEDİK ANKARA ANAP'ta TBMM Başkanlığı seçimiyle birlikte cumhurbaşkanı seçimi için kulis hız kazandı. Seçim bölgelerinden Ankara'ya gelen milletvekilleri yemekli toplantılarda TBMM Başkanlığı seçiminde Başbakan özal'a "sorun çıkarmama" eğilimine girerken, TBMM eski Başkanı Necmettin Karaduman ile birlikte 30 kadar ANAP'lı liberal milletvekili ise Özal ile görüşme yolu aramaya başladılar. Eylül ayının ilk haftası içinde Başbakan Özal ile görüşmesi beklenen liberallerin, Özal'a "Cumhurbaşkanı adayı olmayın" önerisini de gc~ türecekleri öğrenildi. Başbakan Özal'ın cumhurbaşkanlığı seçimi konusundaki tavnnı hâlâ netleştirmemesi, ANAP içinde, "Özal Cumhurbaşkanı adayı olmayacak" biçimindeki yorumlara güç kazandırdı. Maliye ve Gümrük Bakanı Ekrem Pakdemirli'nin "Başbakan Özal'ın adaylığını yüzde 1 ihtimal olarak bile görmüyorum" şeklindeki değerlendirmesinin ardından, ANAP'lılar, özal'ın Başbakan olarak kalması olasılığına göre planlar yapmaya başladılar. Karaduman ve arkadaşlan, eylül ayının ilk haftaları içinde Başbakan Özal ile görüşme yolu arayarak, Özal'ın cumhurbaşkanı adayı olup olmama konusundaki eğilimini öğrenmeye çalışacaklar. Karaduman ile birlikte davranan ve sayılarının 30 olduğunu belirten ANAP milletvekilleri, aralarında vaptıkları değerlendirme toplantılarında Özal'ın cumhurbaşkanı adayı olmasımn sakıncalarını şöyle anlatıyorlar: 1 Genel siyasi durum içinde yüzde 21.75 oy almış bir siyasi partinin genel başkanının cumhurbaşkanı seçilmesi, altından kalkılması çok güç siyasi sıkmtılar yaratır. Muhalefet, bu gerekçeyle cumhurbaşkanlığı makamını yıpratacak bir kampanya açmaya itilecek, devlet yönetiminde zaaflar meydana gelecektir. İktidar partisinin miUetvekilIeri olarak bu siyasi sorumluluğu taşıyamayız. 2 Başbakan Özal'ın cumhurbaşkanı olması halinde, hükümet ve ANAP yönetiminde buyuk krizler yaşanacaktır. Özal'dan sonra ANAP Genel Başkanlığı'na ve başbakanlığa kimin geleceği tartışılacaktır. Bu aşamada, ANAP Genel Başkanlığı'na kim gelirse gelsin, partinin birlik ve butunlüğünü koruması mümkün görünmemektedir. ANAP'ın bu durumu,»DYP'nin işine yarayacaktır. Ağırhğını İstanbul milletvekillerinin oluşturduğu ANAP'lı liberaller ise kulislerde, "Özal cumhurbaşkanı adayı olmaması konusunda ikna ediemezse Medisie oy venneyiz" biçiminde görüşlerini dile getiriyorlar. Liberal milletvekillerinin bu yaklaşımı. hareketçi muhafazakâr eğilimdeki ANAP'lılar tarafından "Başbakan Özal ile pazartık gücü yaralmaya çalışıyorlar" şeklinde yorumlanıyor. ANAP'h liberallerin "veliahl" olarak gördükleri Dışişleri Bakanı Mesut Yılmaz'ın da Bulgarıstan'daki Türkler ile ilgili izlenen politikadan dolayı yıprandığı kulislerde dile getiriliyor. Liberaller kendi aralarında yaptıkları toplantılarda, Yılmaz'ın, Başbakan Özal tarafından ANAP Genel Başkanlığı'na onerilmesi halinde bile toplanacak olağanüstü kongrede yeterli oyu alamayacağı değerlendirmesini yapıyorlar. lis başkanının nasıl seçıleceğini anlatıyor. Başkanlık divanı için aday olacak milletvekilleri, Meclisin toplandığı günden itıbaren 10 gün içinde başvuruda bulunuyorlar Başkan seçimi gizli oyla yapılıyor. İlk iki seçimde uye ANAP'I tamsayısının üçte ıkisi aranıyor, daha sonraki seçimde salt çoğunluk. Eğer başkan üç turda seçilemezse 4. turda en çok oy alan iki başkan adayı yarışa girerier ve bu iki isitn arasından salt çoğunluğu alan seçilir. ANAP'ta Köşk için kulis İNSANLAR İttifakçılar Özal'ın cumhurbaşkanlığı adaylığını benimserken, liberaller "Aday olmayın" önerisini götürecek GÖRÛŞ Akıl ve kitap Bir insanı öldüren kimse, aklı olan bir yaratığı öldürmüş; iyi bir kitabı yok eden kimse ise aklın kendisini yok etmiş olur. Jobn Milton Madde 94 mü büyük, 99 mu? MI VE GENSORU İttifak uzlaşma anyor ANAP'ın hareketçi muhafazakâr eğilimdeki milletvekilleri ise gerek TBMM Başkanlığı gerekse de cumhurbaşkanı seçimleri ve ANAP'ın geleceği konusunda "uzlaşma aravışı" içine girdiler. tttifakçılar TBMM başkanlığı seçimlerinde, partinin aleyhine olabilecek davranışlardan kaçınma karan aldılar. Hareketçi muhafazakâr milletvekillerinde, Başbakan Turgut Özal'ın TBMM Başkanlığı için önereceği adayın, "Çok aykın olmaması halinde desteklenmesi" eğilimi ağır bastı. İttifakın onde gelen isimlerı, Yıldırım Akbulut dışında Başbakan Özal'ın önereceği kişinin destekleneceğini ifade ediyorlar. Özal'ın bu konudaki görüşlerini ortaya koymasından sonra hareketçi muhafazakârların önde gelen isimlerinden Dışişleri Komisyonu Başkanı Vehbi Dinçerler'in aday olmaktan vazgeçebileceği belirtiliyor. ittifakçılar, Başbakan Özal'ın önermesi halinde liberal bir TBMM Başkan adayı için de oy verebileceklerini söyîuyorlar. ANAP'lı liberallerin önde gelen isimleri ise Ankara'ya gelerek bazı ittifakçı milletvekilleri ile göruştüler. Liberallerin üzerinde anlaştıkları bir TBMM Başkan adayı bulunmadıfj belirlendi. Bazı liberaller Dogancan Akyürek'i destekleyeceklerini belirtirken, büyük bir bölümü "Özal'dan gelecek öneriyi" bekleyeceklerini söylediler. ANAP'ın ittifak eğilimi, özellikle cumhurbaşkanlığı ve ANAP'ın geleceği ile ilgili kulis çalışmalarım şürdüruyor. Başbakan Turgut Özal'ın cumhurbaşkanı adaylığı konusunda karar alması halinde sonuna kadar destek olacaklannı belirten ittifakçılar, herhangi bir sürprizle karşı karşıya kalmamak için Özal dışında cumhurbaşkanı adayı arayışını da sürdürüyorlar. Bu madde, cumhurbaşkanı seçimine de tıpatıp benziyor. Şimdi 1 eylülde Meclis toplanacak. Sonra ne olacak? 94. maddeye göre adayların 10 gün içinde başvurması için açıldığı gibi kapanacak. 11 eylül gününe kadar aday başvu FOTO ŞAKKA kapıiarının kapatılması üzerine verilmiş gensoru önergesi şimdiye dek bastırılarak üyelerin dolaplarına atılmış olmalı. Bu gensorunun gündeme aiınıp alınmayacağının da 10 gün içinde görüşülmesi gerekiyor. 11 eylülden çok daha önce. Böylece ortaya hukuki bir Başkan adayları Akyurek ve Zeytinoğlu. problem çıkıyor. ruları beklenecek. Yanı anaya Anayasanın 94. maddesi mi sanın 94'üncü maddesi işleye daha büyük, yoksa 99. maddesi mi? Hukukçular hiçbir madcek.. Mi acaba? denin diğerinden büyük olmaÇünkü anayasanın bir de 99. yacağını söylerler, ama biz o maddesi var. Gensoru ile ilgili hukukçulardan değiliz. işin pobu madde de bazı sürelerden litik arenada nasıl cözümlensöz ediyor. Şöyle: meye çalışılacağını düşünsek "Gensoru önergesi, verili daha iyi. DYP 1 eylül gününşinden sonraki üç gün içinde den itibaren gensorusunun göbastırılarak üyelere dağıtılır, rüşülmesi için bağırıp çağırmadağıtılmasından itibaren on ya başlayacaktır. gün içinde gündeme alınıp ANAP Genel Başkanı Turgut alınmayacağı görüşülür." Yanı DYP'nın Bulgaristan' Özal ise şimdiden Meclis Başdan gelen soydaşlarımıza sınır kanlığı için aday olarak çıkan Erol Zeytinoğlu ve Bedrettln Dogancan Akyürek'e ve kendi isteği dışında bundan sonra çıkacak başkan adaylarına adaylıklarını geri almalan için el altından baskı yaptınrken, bir yandan da kendi göstereceği adayın ANAP grubunda benimsenmesi için çaba sarf edecektir. Yani 10 günden de fazla uğraşacak işi var Özal'ın. Böylece 94'ün 99'dan daha büyük olduğunu da yaşayarak göreceğiz. EMEOİH PE6ERİ BUMU? Ağabey gel şu Işi konuştuğumuz gibi bitireiim. Sen yukanya aday ol ben de senin yerine geleyim. İş biraz daha uzarsa fırsat kaçacak. Zaten Bulgar meselesi ortahğı karıştırdı Hadi. hlç düşünme. ZAFEB BAYRAMI'NDAN SEÇMELER Gazete Çalışan kadın anlatıyor Sllablvm ıMgesindeki gezi Dağıtaşı asker ve polis kaynayan Hakkâri'de Özal'ın gezisi silahların gölgesinde geçti. (Fotoğraf: Rıza Ezer) Cumhurbaşkanı adayının nitelikleri ANAP'ın haraketçi muhafazakâr eğilimindeki milletvekilleri, Özal'ın cumhurbaşkanlığına aday olmaması halinde, ANAP grubu içinden "bütün eğilimlerden destek alabilecek" ve parti içinde zaafa yol açmayacak bir cumhurbaşkanı adayı çıkarılması gerektiğini ifade ederek, "Özal, cumhurbaşkanı adayı olmayacaksa, bu göreve getirilecek kişi ANAP açısından büyük sıkıntı yaratmaz. Anayasaya göre seçim yapılır. Cumhurbaşkanı adayının sivil olması, ANAP grubunun içinden, etkin, ancak eğilimler iistü kalmış bir kişi olması koşuluyla destekJeriz" değerlendirmesini yapıyorlar. Hareketçi muhafazakâr eğilim, Başbakan Özal'ın cumhurbaşkanı adayı olmaması halinde grup içerisinden TBMM eski Başkanı Necmettin Karaduman ya da Adalet Bakanı Oltan Sungurlu gibi isimlere destek vereceklerini belirtiyorlar. İttifakçılar, Özal'dan sonra ANAP'ın geleceğine ilişkin alınacak kararlarda da sonuna kadar uzlaşma kapılarım zorlayacaklarını ifade ederlerken, cumhurbaş, kanı seçimleri ile birlikte hükümet ve ANAP üst yönetiminde değişikliğin gündeme geleceğini öne sürüyorlar. İttifakçılar, hükümet ve parti yönetiminde değişiklik gerekçelerini ise şöyle sıralıyorlar: 1 26 Mart seçimlerinden sonra oluşturulan hükümette zaaflar ortaya çıkmaya başladı. Önemli ekonomik kararların alındığı bir dönemde ekonomiden sorumlu bakanlar yetersiz kaldılar. Dışişleri Bakanı Mesut Yılmaz'ın, Bulgaristan ile ilgili izlenen politikada büyük yanlışları oldu. Yılmaz, Bulgaristan sınırının kapatılması ile birlikte buyük yara aldı ve yıprandı. Yıpranan ve yetersiz kalan bakanların değiştirilmcsi gerekir. 2 ANAP Başkanlık Divanı da yetersiz kaldı. Özellikle teşkilat başkanlığı bazı il yonetimlerinin feshi ile birlikte kötu bir sınav verdi. Genel merkeze mutlaka etkili, politika uretebilen, teşkilatlann moralini vükseltecek kişiler getirilmeli. 3 ANAP'ın en büyük sıkıntısı, yerel seçimlerde alınan yüzde 21.75'lik oy oranının üzerine çıkmaktır. Öncelikle yüzde 25'lik bir oy oranının aşılması hedeflenmelidir. Bunun için de hükümet ve partinin etkin bir hale getirilmesi zorunludur. Aksi halde, ANAP hiçbir şekilde kendiııi toparlayamayacak, 3. parti olma durumundan kurtulamayacaktır. ÖzaVın Hakkâri gezisinin ardından noîlar 'Yasak kent'ten bir Başbakan geçti dından bir bayan polis memuruyla sohbet ediyoruz. "Şehirde tehlike yok. Kontroller çok sıkı. Ama dışanda sorun büyük. Kentte oldukça korkmuyorum" diyor. Bu sırada odaya giren mor, kırmızı ve yeşil çiçeklerle bezenmiş uzun giysisi içindeki bir yöre kadınıyla, Kürtçe konşuyor valilikte çalışan bayan sekreterler. "Kürtçeniz çok güzel. Konuşurken bir şey demiyorlar mı?" diye soruyoruz. Yarut olarak "Biz Türküz, ama ana dilimiz Kürtçe. Bu yörede başka tiirlii anlaşamazsınız ki vatandaşlarla" karşıhğını alıyoruz. Hakkâri'de görev yapan bir yargı görevlisi, "Kürtçenin bunüarda konuşulraasına artık kimse ses çıkarmıyor. Sorun bunun ötesinde. Keşke sadece 'Kürtçe konuşun, serbestsiniz' demekle iş bitse" dedi. Özal'ın ve beraberindekilerin can güvenliği konusunda yöredeki emniyet yetkililerinin oldukça telaşlı davrandıklan izlendi. Hakkâri'de ANAP'ın propaganda faaliyetlerinden sorumlu olan Genel Başkan Yardımcısı Halil Özsoy, halkı televizyonda iyi görüntü elde edebilmek için biraz daha kürsüye yaklaştırmak isteyince, buna il emniyet müdüril ve diğer güvenlik görevlileri itiraz ettiler. Hakkâri'de orgütlenmeyi başarmış bir vakıf da Semra Özal'ın "Türk Kadınını Giiçlendirme ve Tanıtma Vakfi". Semra Özal, valiliğin önünde kendisiyle görüşme dileğini ibten "Hakkârili papatyalara", "Şu an çok rehatsızım, sonra" karşıhğını verdi. Oysa Hakkârililer Semra Özal'ı "Çagdaş Türk kadınının simgesi: Semra Özal" pankartıyla karşılamışlardı. Başbakanla birlikte geziye 5 bakan, 20 milletvekili (aralannda ANAP Hakkâri Milletvekili Naim Geylani yoktu), 60 gazeteci bulunan kafilenin iki günlük Van, Bitlis, Hakkâri gezisi duraklamaların az, süratin yoğun olduğu bir tempoda tamamlandı. Başbakan Özal'ın geçeceği yol boylanna yerleştirilen askerler, Hakkâri il sınırlannda akşara karanlığına kalmamak için, Başbakanın kenti terk etmesinin ardından askeri araçlarla hemen toplandı. Bazı askerlerin özal geçtikten sonra yamaçlan terk edip yol kenarlarına inerek araçlarıru beklemeye başladıkları görüldü. Hakkâri'de duvarlarda PKK'h teröristlerce öldürülen köylülerin isim ve resimlerinin yer aldığı afişler var. Bir afışte tecavüz edildikten sonra öldürülen bir genç kızın öyküsü anlatılıyor ve son olarak da "Vatandaş korkma. Devlet yaranı saracak ve sana yardım elini uzatacaktır" deniliyor. ANAP'lı yetkililer, Doğu gezisinin bölgeye büyük moral destek sağladığı inancındalar. Onlara göre "yöreyle ilgili basında çıkan haberler, Doğu ve Güneydoğu'daki olayları fazlaca abartıyor. Ancak geziye basının gösterdigi ilgivi de takdirle karşılamak gerekiyor". Bir ANAP milletvekili ve parti yöneticisi, "Aslında bu sorunun adını koymak gerek. Adını koyunca bu iş daha kolay çözüliir. Burada yaşama kasteden insanlara, tstanbul'da bir hırsıza davrandığınız gibi davranamazsınız" görüşünü savunuyor. Geziye katılan tüm ANAP milletvekillerinin silahları bellerinde görülüyor. TUNCAY ÖZKAN HAKKÂRİ/VAN Başbakan Tnrgut Özal'ın Van, Bitlis ve Hakkâri'yi kapsayan iki günlük gezisi, silahların gölgesinde geçti. özal konuşmalannı, çeliklerle desteklenen ve başı konıyan kurşun geçirmez camlarla çevrili kürsülerde yaptı. YoÜarda vatandaşlann "Yol istiyoruz", "Dektrik istiyomz", "Saglık ocagı istiyoruz", "llçe olmak istiyoruz" pankartlarıyla yaptıklan gösterilere Başbakan arabasuıdan etrafını saran korumaların arasından şöyle bir başını çıkararak ve elini sallayarak karşılık verdi. Başbakan Özal, gezisinin ikinci gününde Hakkâri'ye gitti. Yöre halkırun her zaman görmeye alıştığı güvenlik kuvvetlerinin sayısı arttı, bölgedeki önlemler iki katına çıkanldı. Bir şoför Hakkâri'ye girerken yol kenarlannda gördüğümuz dikenli barikatlann ve kent girişine kurulan kulübenin ne işe yaradığını şöyle anlatıyor: "Bu barikatlar gece için. Restni, sivil plakalı tüm araçlar buraya geldiklerinde dururlar. Ben geçen gün az kaldı öluyordum. Gelirken 'dur' diye bagırmış asker. Duymadım. İkinci kez bağırdıklannda duvdum. 'Arabanın ışıklannı söndur' dediler, söndünip yaklaştım. Kulübeden niye geldiğimi. kimle görüsecegimi, Hakkâri'de ne yapacagımı sonıp, cevaplanmı kaydettiler. Kaç saat kalacagımı sordular. Öyle girebildim şehre." Hakkâri 71 iİ arasında bir "yasak kent" görüntüsü içinde. Hakkârililer sanki büyük bir sırn saklıyor gibi suskun ve ürkekti. Valiiik büıasında Başbakanın konuşmasının ar göbeğındeki Atatürk Anıtı'nın "30 AĞUSTOS Zafer Bayraüzerine çıkan Charles Berwmı bütün yurtta, dış temsilcister adındaki Amerikalı askeliklerimizde törenlerle kutlarin, şortunu ındirdıkten sonra nıyor." garip hareketler yaparak arkaBu basmakalıp haberin yanı sıra dünkü gazetelerimizde yer daşlarına fotoğraf çekmeleri alan bazı haberler 30 Ağustos için poz vermesı üzerine, çevrede bulunan vatandaşlar gaZafer Bayramı'nı, "1989 yılında" hangi koşullarda kut leyana gelerek Amerikalf askere müdahale ettiler... ladığımızı çok iyi örnekliyordu. Tercüman Gazetesi: Sayfa İşte 30 Ağustos 1989'un gaze1 Gaziler perişan te haberleri: İstiklal Savaşı gazileri, 71 bin Hürriyet Gazetesi: Sayfa liralık şeref aylığı ile bir ay ge18 Amerikalılar çıldırdı. "İhtiyaç gidermek amacıy çinmek zorunda bırakılırken, Kbre ve Kıbrıs gazileri şeref ayla " Antalya açıklarına gelerek demirleyen Amerikan Altıncı Fi lıklarının kesilmesine bir anlam losu'na ait "USS Coral Sea" veremiyorlar Geçim sıkıntısına uçak gemisinin, günlerdir de düşen gaziler, istiklal madalyanizde kaldıktan sonra karaya çı larını yok pahasına satıyorlar." 67 yılda büyük taarruza katıkan 3.500 personelı ortalığı birbirine kattı... İlk olay, askerlerin lan gazileri kapı önüne koyup, karaya çıkmasından bir saat ABD'li askerleri Atatürk'ün basonra patlak verdi. Antalya'nın şına çıkarmışız. Ne mutlu bize. AYAKTA TEDAVİ Izmir'de ANAP'lı liberaller disiplin kuruluna verilen Çobanoğlu'nu destekliyor 151er toplu istifa eşiginde İZMİR (Cumhuriyet Ege Burosu) Liberaller, eski Karşıyaka Belediye Başkanı Nevzat Çobanoğlu'nun geçici ihraç istemiyle disiplin kuruluna verilmesi üzerine, "gücünüz yeliyorsa, hepimizi disiplin kuruluna verin" diyerek il yönetim kuruluna meydan okudular. Liberallerin lideri eski il başkanlarından Cahil Gönlübol, "Bunu hepimize yapılmış bir hareket olarak kabul ediyoruz. Çobanoğlu valnız değildir" dedi. Nevzat Çobanoğlu'nun disiplin kuruluna verilmesi üzerine liberaller önceki gün akşam bir değerlendirme toplantısı yaptılar. Toplantıda "15'ler" diye de anılan liberaller tepkilerini dilegetirdiler. Liberallerin önderi Cahit Gönlübol olayla ilgili olarak şu değerlendirmeyi yaptı: "Bize göre ortada bir suç yok. Bizlerle olduğu surece Çobanoğlu'nun davranışlaıında bir suç uıısuru yok. Gerekçeyi açıklasınlar. Bunu, daha önce de sö\lediğimiz gibi hepimize yapılmış bir hareket olarak kabul ediyoruz. Çobanoğlu yalnız değildir. Elimize gerekçe gelsin, o zaman daha avrıntılı değerlendirmeler vapacağız. Eğer il yönelimindekilere 'avantacı' demişse, Çobanoglu'na sorulur. Çobanoğlu arkadaşımız da gerekçesini söyler. Arkadaşımızın suçlu olduğunu kaıutlasınlar." Eski Foça Belediye Başkanı Serdar Mersin, "Çobanoğlu'nun disiplin kuruluna \erilmesinin ge Ameliyat ve güvenlik TURGAY Nazari ile Aşkın Nazari siyasi tutuklu olarak bulundukları Metris Cezaevi'nde yaklaşık iki yıl önce evlenmişlerdi. 6 ay önce de Bartın Cezaevi'ne gönderildiler. Eskışehir E Tipi Cezaevi'nde başlayan açlık grevini desteklemek amacıyla arkadaşlarıyla birlikte açlık grevine başladılar. Grevin 4. günü Aşkın Nazari hastalandı. Hemen Zonguldak Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Mide kanaması geçiriyordu. Hiçbir şey yiyemıyor, sadece serumla besleniyordu. Yemek yerse kanama başlıyordu. Hastanede 1 hafta tedavı gordükten sonra doktorlar bir rapor yazarak ağustosun 18'ine kadar mutlaka ameliyat olması gerektiğini bıldirdıler. Hastane imkânlarının kısıtlı olması dolayısıyla ya Ankara'ya ya da İstanbul Cerrahpaşa'ya götürülmesı gerektiğini bildirdiler. Ailesınin cezaevi müdürü ve savcısıyla yaptığı görüşmeden sonra Istanbul'a gönderilip tedavi ettırılmesi kararlaştırıldı. Aşkın Nazari serum takılı bir halde, yanında yine açlık grevinde hastalanıp tedavı görmesi için yollanan Süleyman Sadık Öge ve Ramazan adlı tutuklularla birlikte Cerrahpaşa'ya geldi. Cerrahpaşa yetkilıleri hastaneye yatıramayacaklarını, çunkü güvenliği sağlayamayacaklarını söyleyıp hastayı Bayrampaşa Cezaevi'ne gonderdiler. Tutuklunun ancak gelip ayakta tedavı olabıleceğını bildirdiler Hasta halen şıfa ve ameliyat ımkânı bekliyor. Eski Karşıyaka Belediye Başkanı Nevzat Çobanoğlu'nun geçici ihraç istemiyle disiplin kuruluna verilmesi üzerine bir değerlendirme toplantısı yapan liberaller, tepkilerini "Bunu hepimize yapılmış bir hareket olarak kabul ediyoruz. Birazcık erkeklik gururları varsa bizi de disiplin kuruluna versinler" dediler. rckçesi Atatiirkçü olması mı" diye sorarken, Elmas Dindar, "Karar hissi, Çobanoğlu'nun kıyimını istiyorlar" dedi. Dursun Çetin de "Çobanoglu'na sahip çıkmamız gerekir. Güçleri varsa, birazcık da erkeklik gururlan varsa bizi de disiplin kuruluna versinler" diye konuştu. Serdar Mersin ayrıca, "Yerel seçimlerden önce ANAP aleyhine çalışan kişilerin aldığı karan tanımadığını" söyledi. Bu arada Nevzat Çobanoğlu ile diğer liberallerin DYP'ye geçmesi için yürütülcn kulis çalışmaları hızlandı. Çobanoğlu'nun önumuzdeki günlerde ANAP'tan istifa ederek törenle DYP'ye geçmesi bekleniyor. "BEN 28 yaşında, lise mezunu, evli, bir çocuk sahibi, çalışan bir kadınım. Bugüne kadar üç işyeri değiştirdim, dördüncüsünde halen çalışmaktayım. İlk işim, büyük sayılabilecek bir fabrikanın muhasebe departmanında idi. Sadece bu fabrikada kendi işimi yapabildim ve kendimi geliştirebıldim. Fakat fabrika mali sıkıntıya girip, uzun süre maaşlan dahi ödeyemeyecek duruma gelince istifa edip ayrıldık. Şu anda çalışmakta olduğum işyeri de dahil olmak üzere, 8 yıllık muhasebe ve personel işlerinde tecrübem olmasına ve de girişte şartları da konuşmuş olmamıza rağmen, bü. tün idari binanın temizlik işleri; yani toz almak, kül tablalarını, çöp sepetlerinı boşaltmak, örümcekleri almak, sekreterfik, çay, kahve vb.... servisi, satınalmacılık gibi işleri yapmak zorunda bırakıldım. Daha önce başıma gelmiş olduğu için biliyorum. "Ben bu işleri yapmak istemiyorum, bunlar benim ısım değil" dediğim zaman da "şartlar böyle" diyorlar ve ben ışten ayrılmak zorunda kalıyorum. Çalışma saatlerimizde de bir düzen yok. Mesai saat 8.30'da başlıyor. öğlen yemek izni olmaksızın 18.30'da bitiyor. Cumartesi de ayrıca 13.30'a kadar çalışıyoruz. Fakat hiç bir zaman mesai bitiminde çıkamıyorum, çünkü mutlaka o saatte önemli bir iş çıkıyor. Böyle olunca haftada toplam 54 saat çalışıyoruz. İş Kanunu'ndan 9 saat fazla. Bu da yaklaşık 1 iş günü yapıyor. Aldığım ücrete gelince; girişte 180.000. TL. ve yılbaşında bir tam maaş ikramiye olarak konuşmuştuk. Asgari ücret 146.000. TL. olunca ve benim de zorlamamla ancak 20.000. TL. zam alabildim. Çalışmaya; kadın olarak kendi ayaklanmın üzerinde durabilmek için, geçimimize katkıda bulunabilmek için ihtiyacım var. Ayrıca çalışmayı da seviyorum, ama böylesine adaletsiz, tek taraflı, keyfi şartlarda çalışmak, kend'me saygımı, sevgimi ve özgüvenimi yok ediyor. Suç bende mi acaba diye düşünüyorum, ama çevremde benim durumumda olan o kadar çok kadın, o kadar çok insan var ki... Her iş değiştirmemde daha iyi şartlarda ış bulabilmem gerekirken, daha da kötü şartlara katlanmak zorunda bırakılıyorum. Bizler ne yapabiliriz? Sendikamız yok, hakkımızı arayıp koruyacak, emeklerimizin karşıhğını alıp bizi sosyal güvenceye kavuşturacak bir düzenin özlemi ıçinde iken ÇAĞ ATLAMAK da ne ola ki? Bursa'dan yazan bir kadın okurumuzun mektubu, hiçbir şey katmadan aynen böyle. TV ekranlarından pembe nutuk atmakla, emeği ile geçiminin mücadelesini veren insanların sorunları çözülmüş olmuyor.