21 Eylül 2024 Cumartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
20 AĞUSTOS 1989 HABERLER CUMHURİYET/15 Açhk grevine 52. günde çözüm MUSTAFA BALBAY HÜSEYİN ERCtYAS AYDIN Aydın E Tipi Cezaevi'ndeki açhk grevi 52. gününde sona ererken tutuklu ve hüküm10 yakınlannın görüş yapmasına izin verildi. Durumu ağır olan ve Devlet Hastanesi'nde bulunan tutuklu ve hükümlülere senım takıldı, diğerlerine ise diyet uygulanıyor. Açlık grevindekilerin temsilcileriyle yaklaşık 7 saat görüştükten sonra eylemin sona erdiğini belirten SHP Genel Sekreter Yardımcısı Tufan Doğu, "Nakil çok ağır koşullarda olmuş. Dövme, itipkakma yaşanmış. Ancak onlan geride bıraktılar. Eskişenir'deki tünel olayının ardından toplu cezalandırma ortamı da bittiği öte yandan 6 gün önce tzmir için kendilerini ikna ettik. Ne dev Devlet Hastanesi'ne getirilen tulet oe de hükümlii ve tutuklular tuklu ve hükümlülerden Mehmet taviz verdi" dedi. Gül, Nurettin Şensoy ve MuharAydın Valisi Recep Yazıcıoğlu rem Akçiçek de eylemi bıraktı ve da bfltün tutuklu ve hükümlüle tedaviye başlandı. Durumu ağır rin açhk grevini bıraktı|ını yine olan Akçiçek'in iyileştiği öğrenillerken, ortada "anbşma" diye bir di. konu olmadığını, cezaevleri yö Helvacı: Sevindirici netmeliğinin değişmesi konusunİnsan Hakları Derneği Genel da zaten bakanlığın bir çalışması olduğunu söyledi. Yazıcıoğlu, " O Başkanı Nevzat Helvacı, Aydın E çalışmada bazı iyileştirmeler söz Tipi Cezaevi'nde yeni ölüm olaykonusuydu. Açhk grevini bırak lan meydana gelmeden tutuklu ve manın o konuyla doğrudan bağ hükümlülerin insani isteklerinin lantısı olup olmadığını bilmiyo yerine getirilmesinin sevindirici rum. Zaten açhk grevini peyder bir olay olduğunu söyledi. pey sona erdiriyortardı" dedi. tnsan Hakları Derneği Ankara Yaacıoğlu, AA'ya yaptığı açık Şubesi Başkanı Mnzaffer Ilhan lamada ise "Açlık grevine 52. gü Erdost da karan oğrendikten sonnünde son verilmesi yerinde bir ra uyuyamadığını söyledi. karar. Uzun süreU grevi n insan İHD tzmir şubesinde 30 dernek sağbğına olumsuz etkide bulundu üyesi iki gunlük açlık grevine başğu muhakkak. Tutuklu ve hükiimiülerden herhangi bir şarth istek gelmedi. Şartlann yerine getirilmeyeceğini biliyorlardı. Bakanlık genelgesine yenik diiştiiler" diye konuştu. dı. Açlık grevini daha önce bırakanlara diyet uygulamaya başladık. Sağhk dunımlan düzeliyor. Kendilerini toparhyorlar. Dunımlan genelde iyi. Hayati bir tehlike durumu şu anda yok. Tnzlu, şekerli senıra takıyonız. Vitamin ve metabolizma düzenleyici maddeler veriyoruz." Açhk grevınin sona erdiğini öğrenen aileler sabahın erken saatlerinden itibaren Devlet Hastanesi ve cezaevi önünde toplanmaya başladılar. Birçok anne gözyaşlannı tutamadı. Bazı kişiler birbirlerine samarak ağlamaya başladılar. Ailelerin görüşme isteğinin "prensip" olarak kabul edildiği açıklandı. Ancak bunun nasıl ve ne zaman olacağı belirtilmedi. ladı. Gaziantep Gaziantep Özel Tip Cezaevi'ndeki açlık grevi de 15'inci gününde sona erdi. Gaziantep Cumhuriyet Başsavcı Vekili Mehmet Akarçay'dan alınan bilgiye göre cezaevindeki sol görüşlü 234 hükümlü, dün eylemlerine son verdiklerini açıkladılar. ANKA Ajansı'na açıklama yapan Adalet Bakanı Oltan Sungarlo, bakanlığın tutuklu ve hükümlülerle pazarlık etmesinin söz konusu ohnadığını söyledi. Sungurlu şöyle dedi. "Hiçbir istek kabul edilmedi. Öyle bir şey söz konusu değil. Yani gecip de hükumlüyle pazartık ebnek gibi bir olay söz konusu değil. Açlık grevleri cezaevi idaresine karşı başlatılmış bir olay değildir. Belirli bir siyasi maksada matuf, kamuoyu temini için başlatılmış grevdir. Bu karauoyunun sağlandığına inandıklan için açlık grevini bitirmişlerdir. Bunun dışındaki biitiin sözler sansasyondur." tstanbul Haber Servisi Bağcılar'da bir eve yapılan baskın sırasında gözaltına alınan 6 öğrencinin durumundan bilgi alınamadığı bildîrildi. insan Hakları Derneği tstanbul Şubesi'nde bir basın toplantısı duzenleyen aileler, polisin 9 ağustos günü 6 öğrenciyi gözaltına aldığınt, daha sonra kendilerine en küçuk bir haber iletilmediğini söylediler. Bu arada operasyon sırasında Ahmet Akyüz'ün sağ kolundan yaralandığı, ameliyattan üç gün sonra yine gözetim altına alındığı bildirildi. 6 öğrenciden haber ahnatnıyor 3 SP'liyv gözaltı tstanbul Haber Servisi Sosyalist Parti Küçükçekmece ilçe orgütünden üç kişinin gözaltına alındığı bildirildi. Gözaltına alınanların Sosyalist Parti kurucularmdan Mahmul Sarıkaya, Küçükçekmece tlçe Başkanı Sadi Çağlaya ile ziyaretçilerden îsmail Şahin olduğu belirtildi. 4 gözaltı Bursa'da adliyeye siyah çelenk bırakılmasıyla ilgili olarak 4 kişi daha gözaltına alındı. Gemlik Körfeze Bakış Gazetesi Yaa Jşleri Müdürü Bülent Ülkü, Uludağ Üniversitesi öğrencileri Gülcan Butakın ve Nevzat Kuroglu'ndan sonra Aslan An, Orman Sönmez, Ferit Gokmen ve Mabmul Hasdemir'in gözaltı durumu sürüyor. Sevinç yumağı Aydın Cezaevi'nde 52 gün suren açlık grevinin sona ermesi tutuklu ve hükümlü yakınlannı sevince boğdu.(Fotoğraflar: Zafer Aknar) Cecdediyıe'de seçim OSMANtYE (AA) Adana'nın Osmaniye ilçesine bağlı Cevdediye kasabasında, bugün belediye başkanlığı seçimi yapılacak. ANAP'tan Hacı Hüseyin önal ve DYP'den tsmet Kılıç'ın aday olduğu seçimde, 6 sandıkta bin 700 seçmen oy kullanacak. Cevdediye 'de, 26 marttaki seçimi DYP'li aday 16 oy farkla kazanmış, ancak ANAP'ın itirazı üzerine seçim iptal edilmişti. Eylem nasıl sona erdi SHP Genel Sekreter Yardımcısı Tufan Doğu, önceki gun öğleden sonra Aydın'a gelerek cezaevi savcısı ve miiduruyle temas kurdu. Doğu, daha önce Adalet Bakanı Ottan Sunguıiu ile görüştüğünü, cezaevi ne girmek istediğini söyledi. Saat 17.00'ye kadar SHP Aydın il örgütünde bekleyen Doğu, Savcı Nural Uçunım'un telefonu üzerine cezaevine gitti. Doğu, burada Uçurum ve cezaevi yöneticıleriyle bir süre görüştü. Ardından cezaevi içinde ayn bir odadâ açlık grevindeki tutuklu ve hükümlülerin temsilcileriyle buluştu. Doğu ile DevSol adına Abidin Polat, PKK davasından yatan tutuklu ve hükümlüler adına da Şükrii Göktaş görüştü. Doğu'nun anlattıklarına göre Polat, bünye olarak biraz daha zayıf, Göktaş ise daha sağhkh görünüyordu. Polat ve Göktaş, Eskişehir'deki tünel olayını anımsatarak, "Bu olayın ardından sornmla kişiler lüneli kendilerinin kazdığını kabul ettikleri haJde, cezaevi yonetimi toplu bir cezalandınnaya gitti. Biz de bunu protesto için açlık grevine başladık" dediler. Her iki temsilci aynca Eskişehir'den Aydın'a getirilirken dayak, itip kakma olaylannın sıkça yaşandığıru, kendilerine çok kötü muamele yapıldığıru anlattılar. tlk birkaç saatlik görüşmede Savcı Nural Uçurum da bulundu. Doğu, Polat ve Göktaş'a, SHP Genel Başkanı Erdal Inönü'nün açhk grevini sona erdirme konusunda kendisine görev verdiğini söyledi. Saat 21.30 sıralarında Uçurum da görüşme salonunu terk etti ve odada sadece tutuklu hükümlü temsilcileriyle Tufan Doğu kaldı. Doğu, bu aşamadan sonra tutuklu ve hükümlülerin kendisiyle daha rahat diyalog kurduğunu belirterek, "Eskişebir ve oradan Aydın'a nakil sırasında yaşananlar geride kaldı. Kendilerine bunu söyledim. Aydın'da yeni bir >oDetün var. Toplu ceza olayı da sona ermiş dururadaydı. tkna oldular. Özünde devlet de tutuklu ve hükümlüler taviz vermedi. Konuyu diyalogla çözdük. Saat 23.00 sıralarında Polat ve Göktaş koğuşlara gidip arkadaşlanyla görnştiiler. Zaten her ikisi de tam yetkiliydi. Daha sonra Devlet Hastanesi'ne telefon etme karan aldılar. Anlaşnuşlar, eylem sona erecekti. Devlet Hastanesi'ni biz aranz dedik. Olmaz dediler. Bunun üzerine hastaneden 4 arkadaşlanyla göriiştüler. Saat 11.30 sıralannda eyleme son venne karan aldılar" dedi. SHP Aydın Mılletvekili Hilmi Ziya Postacı da Adalet Bakanlığı'nın 1 Ağustos Genelgesi'nin kalkacağı konusunda inandıncı bir tutum sergilediğini, açlık grevinin bu tutum göz önüne alınarak bitirildiğini söyledi. Postacı, ANKA'nın sorulannı yanıtlarken sava ve bakanlık nezdinde karşılıklı anlayış içinde çözümleneceğini ifade etti. Postacı, şunları söyledi: "Teyp, tiip, radyo ve yiyecek dtşındaki isteklerin gerek savcı, gerekse bakanlık nezdinde karşılıklı anlayış içinde tamamlanması kararlaştınldı. Yalnız olayı 'o alındı bu ahnmadı' diye bakarsak. 'bakan da vermedim' diyecek, mesdeyi 'aldımverdim' meselesi haline getirmemek lazım." Kanlı sürgün ve 2 ölüm larının dddi olduğu kaydediliyor. 31 TEMMUZ 1989: Adalet Bakanı Oltan Sungurlu, "Cezaevlerinde benim yapabilecegim bir şey yok" derken durumlan ağırlaşan tutuklu ve hükümlülerin ölüm sınınna geldiği kaydediliyor. Sungurlu'nun tutumu tepkileri arttırıyor. 1 AĞUSTOS 1989: 1 Ağustos Genelgesi'nin kaldırılması için başlatılan eylem "açlık dayanışmasına" dönüşüyor. Açlık grevi yapanların sayısı 500'e ytikseliyor. Cezaevinde sağhk dunımlan bozulanlann hastaneye kelepçeh' olarak taşınmalan tepki çekiyor. 52 GÜNÜNÖYKÜSÜ PORTRELER tZMIR (Cumhuriyet Ege Bürosu) Eskişehir özel Tip Cezaevi'nde haziran ayı sonlarına doğru biri 33, diğeri 40 metre uzunluğunda iki tünel ortaya çıkarıldı. DevYol, Kurtuluş, DevSol, PKK davalarından yargılanan tutuklu ve hükümlülerin birbüierinden habersiz kazdıklan iki tünelin rastlantı sonucu ortaya çıkartılması üzerine geniş çaplı bir soruşturma başlatılmıştı. Adalet Bakanı Oltan Sungurlu yerli ve yabancı basın mensuplarını cezaevine götürerek tünelleri göstermiş, tutuklu ve hükümlülerle konuşmalanm sağlamıştı. Tutuklu ve hükümlüler kendilerinin en doğal haklanmn ellerinden alındığını öne sürerek açhk grevine başlamışlardı. Açhk grevine başlayan tutuklu ve hükümlüler daha sonra ringlerle uzun süren bir yolculuk sonrası Aydın E Tipi Cezaevi'ne getirilmişler ve burada çınlçıplak soyularak dövülmüşlerdi. Bu olaylardan sonra Mehmet Yalçınkaya ile Hüseyin Hüsnü Eroglu ölmüşlerdi. Aydın Başsavcısı Nural Uçurum, eylemcilerin açlık grevi yaptıklanndan, aşın su kaybından öldüklerini açıklamıştı. Bunun üzerine açlık grevi eylemleri daha da yaygınlaşmıştı. Eskişehir'de başlayan, Aydın E Tipi Cezaevi'nde 52 gün sonra sona eren açlık grevi olayının gelişimi şöyle oldu: 29 HAZÎRAN 1989: Tutuklu ve hükümlüler, tünel olayı bahane edilerek haklanmn gaspedildiğini, kendilerine kasıtlı olarak su ve yemek verilmediğini, en temel gereksinimlerinin bile yasaklandığını öne sürerek açlık grevi başlattılar. tlk etapta açlık grevine katılanlann sayısı 80. 30 HAZtRAN 1989: Tünellerin kazılmasını 15 hakümlü üstlendi. Hükümlülerin DevYol ve Kurtuluş davalarından yargılandıklanna işaret edildi. Jandarma Genel Komutanlığı, cezaevlerindeki birliklerine gönderdigı emirle, hükümlülerin tünel kazarak firar girişimlerine karşı duyarh davramlmasını istedi. Kanlı sürgün 2 AĞUSTOS 1989: Eskişehir E tipi Cezaevi'nde açlık grevinin 34. günüydü. Tutuklu ve hükümlülerle cezaevi yonetimi arasındaki tüm diyalog kesilmişti. Gece saat 02.00 sıralannda cezaevinde olağanüstü bir hareketlilik başladı. Nakil vardı. Açhk grevindeki tüm tutuklu ve hükümlüler Aydın ve Nazilli cezaevlerine gönderilecekti. Tutuklu ve hükümlüler saat 02.00'den itibaren nakil araçlanna bindirilmeye başlandı. Nakil araçları "ring" adı verilen çeliİc zırhlı, dört yanı kapalı, sadece üst bölümünde 45 parmak kalınlığında bir havalandırma bölümü bulunan araçlardı. lçleri bölüm bölümdü. tkisi Avrupa'dan ithal edümişti. Orada tutuklu ve hükümlüler, nakil sırasında birbirleriyle herhangi bir sapık üişkiye girmemesi için tek tek bölümlere konuyorlardı. Ancak Eskişehir'den nakil sırasında her bölüme 45 kişi kondu. Bu araşlarla daha önce Erzincan'dan Eskişehir'e getirilen tutuklu ve hükümlüler açhk grevinde olmadıkları halde üç gün hasta yatmışlardı. Oysa şimdi açhk grevindeydiler ve 35. güne girmişlerdi. Eskişehir'den yolculuk sabah 07.00 sıralarında başladı. Kavurucu ağustos sıcağmda su isteminde bulunan tutuklu ve hükümlülerin hiçbir isteği ye Halay çektjler Yaşama geri dönüş halayçekerek kutlandı. (Fotoğraf: Zafer Aknar) 117 TEMMUZ 1989: Eskişehir özel Tip Cezaevi'nde 80 kişinin başlattığı açhk grevi katılımlarla 28O'i buldu. Eylemle ilgili herhangi bir bilgi verilmiyor. 18 TEMMUZ 1989: Açlık grevi yapanlara musluk suyu dışında yiyecek ve içecek verilmiyor. Açhk grevi yapanlardan Nail Koç, Şerif Simen ve Davut Akın'ın sağhk durumlannın bozulduğu belirtiliyor. Tutuklu ve hükümlüler, "Bu bize tünel cezası" görüşünü dile getiriyorlar. Adalet Bakanı Oltan Sungurlu açhk grevinin ulaştığı boyutlardan üzüntü duyduklannı söylüyor, ancak eylemin basın mensuplannın gezdiği güne rastlatılmasma dikkat çekiyor. Bu arada aileler destek için açlık grevine başlıyor. 19 TEMMUZ 1989: 9 yıldır sürmekte olan. 723 sanıklı DevYol davası 7 idam, 39 müebbetle karara bağlanıyor. Haber, Eskişehir Özel Tip Cezaevi'nde açhk grevi yapanları daha da kamçılıyor. 1 Ağustos Genelgesi kaldınlıncaya dek açlık grevinin sürdüruleceği açıklanıyor. 24 TEMMUZ 1989: Açhk grevinin 26. günü ailelerin başlattığı destek grevinin 6. gününde de 3 kişi hastaneye kaldınhyor. Hükümlü ve tutuklulardan ise 33 kişi mide kanaması geçiriyor. 25 TEMMUZ 1989: Ölüm olabüir, uyansı Uk kez yapıhyor. SP Genel Sekreteri Yalçın Büyükdağh açlık grevi ile ilgili izlenimlerini anlatırken, "Her an ölüm olabilir" uyarısında bulunurken Adalet Bakanı Oltan Sungurlu "eyleme son verin" çağnsı yapıyor. Bu arada Gaziantep ve Ceyhan'daki cezaevlerinde destek için açhk grevleri başlatılıyor. Duruşma için cezaevinden alınan Ahmet Çapan, Ahmet Kaya, Ali Öztürk ve Durmus Beyazıt yolda jandarma tarafından dövülüyor. Hastaneye kalduılanların ise zincirli tedavisi tepki topluyor. 30 TEMMUZ 1989: Açlık grevi 32. gunde "ölüm onıcuna" dönüşüyor 34 kişinin yaşamlarının tehlikeye girdiği ve hastaneye kaldırılanlara çift pranga vurulduğu bildiriliyor. Şükru Göktaş, Sabahattin Selim Erhan, Nail Koç ile Şerif Simen'in durumrine getirilmiyordu. Yolda sık sık verilen molaların hiçbirinde tutuklu ve hükümlülerin dışan çıkmasma izin verilmedi. 12 saati aşkın bir yolculuktan sonra Nazilli'ye varıldı. Tutuklu ve hükümlülerin 59'u burada kalacaktı. Bu arada durumu ağırlaşanların, Nazüü Cezaevi'nde doktor isteği de yerine getirilmedi. Müdahale etmek isteyen sağlık görevlilerine jandarma izin vermemişti. Nihayet Aydın'a gelindi. Burada tutuklu ve hükümlüleri karşılayan gardiyan ve cezaevi yöneticileri Eskişehir'dekilerin aynısıydı. Ringlerden indirilen tutuklu ve hükümlüler soyularak muayene edilmek istenmesine karşı çıkıyorlardı. Tutuklu ve hükumlüleri, daha sonra dışarıya sızdırdıklan haberlerde, Aydın'da koğuşlara yerleştirilirken jandarmanın "dipçik"le gardiyanlann da sopalarla kendilerine dayak attığını, çok kötü muamelelerle karşı karşıya kaidıklannı belirtmişlerdi. Bu sırada cezaevine gelen itfaiyelerin de üzerlerine basınçh su sıktıklannı söylemişlerdi. Nakil sırasında meydana gelen olaylar iki kişinin ölümüyle noktalandı. Mehmet Yalçınkaya ve Hüseyin Hüsnü Eroğlu olay gecesi Aydın Devlet Hastanesi'ne kaldırıhnış ancak "kurtanlamayarak" yaşamlannı yitirmişlerdi. Yalçınkaya'mn ve Eroğİu'nun yolda mı, yoksa hastanede mi öldüğü sorusu tam bir netlik kazanmış değil. Resmi açıklamaya göre her iki kişi açhk grevinin neden olduğu koşullar yüzünden ölmüştü. Savcı otopsi sırasında yaşadıklarını şöyle aktarıyordu: "Mide bulamadık. Mide kahnbağırsak gibi olmuş. Ben de şaşırdım. Otopsi de oldukca zorlandık." Yalçınkaya ve Eroğlu'nun cenazelerinin bulunduğu Aydın Devlet Hastanesi'nde, çok sayıda tutuklu ve hükümlü daha bulunuyordu ancak hastanede tam bir "ölüm sessizliği" vardı. Olay gecesi hastaneye gelen gazetecilere gerek polis gerekse sağhk görevlileri, "Bizim hiçbir şeyden haberimiz yok. Burada bir şey mi olmuş" diyerek bütün sonılan yanıtsız bırakıyorlar. Hemen morga kaldınlan Yal Tedavi başladı Durumu ciddıleştiği için Devlet Hastanesi'ne kaldınlan tutuklu ve hükümlülerin tedavisine de başlandı. Devlet Hastanesi Başhekibi Turgat Özcan bu konuda şu açıklarnayı yaptı: "Şu anda hastanede 53 tutuklu ve hikümlü var. Senım takıl çınkaya ve Eroğlu'nun bulunduğu bölüm 4 polis ve 4 jandarma tarafından korunmaya alındı. Çelik zırhlı araçlarla 15 saatlik nakil adeta sürgüne dönüşmüştü; Sonuç iki ölü ve durumlan ağırlaşan, su kaybından dolayı beyinleri küçülmeye başlayan onlarca tutuklu ve hükümlüydü. 3 AĞUSTOS 1989: Tepkiler: "Cezaevinde göz göre göre ölüm". Günlerdir ölüm sınınnda süren açlık grevi yapanlann 15 saat süren bir yolculuktan sonra dayaktan geçirilmeleri ve 2 kişinin ölümü ile sonuçlanan olay büyük tepki topladı. 23 tutuklu ve hükümlünün ölüm sınınnda olduğu belirtilirken Adalate Bakanhğı Müsteşan Arif Yüksel ile Aydın Başsavcısı Nural Uçurum'un ölüm olaylannın açhk grevi nedeniyle aşın su kaybından olduğunu açıkhyorlar. Ancak görgü tamklan ölenlerin üzerinde darp izleri gördüklerini bildiriyorlar. 4 AĞUSTOS 1989: ölüme açık çağrı: Eskişehir Devlet Hastanesi'nde görevli iki doktor "Nakledilemezler" derken bakanhk doktorlanmn: "NakledilebHirier" raporu verdikleri anlaşıhyor. 15 tutuklu ve hükümlünün durumu iyice ağırlaşıyor. Tedavi kabul etmeyen eylemcüerde beyin küçühnesi görülürken mide ameliyatı olmalan gerektiği kaydediliyor. Cezaevinde tedavi altında tutulan 23 hükümlüden birinin kaburga kemiklerinin kınk olduğu bildiriyor. 5 AĞUSTOS 1989: Cezaevi revirlerinde yatanlardan Mustafa Gözgör'ün komada olduğu belirtilirken Şerif Simen'in idranndan ve makatından kan geldiği belirtih'yor. Ölenlerden Hüseyin Hüsnü Eroğlu'nun yapılan ikinci otopsisinde darp izleri ortaya çıkıyor. 6 AĞUSTOS 1989: Adalet Bakanı Oltan Sungurlu " 1 Ağustos Genelgesi değişecek" açıklamasını yaparken cezaevinde tedavi altında tutulan 21 tutuklu ve hükümlü Aydın Devlet Hastanesi'ne kaldınlıyor. Bu arada Eskişehir Cezaevi doktorlanndan Murat Kozanoğln "Sevk raporunu biz vennedik" açıklamasını yapıyoV. 7 AĞUSTOS 1989: Durumlan ağırlaşan Mustafa Gözgör ile Şerif Simen tedavi kabul etmiyorlar. İHD ülke çapında saygı duruşu çağnsı yapıyor. 8 AĞUSTOS 1989: Tutuklu ve hükümlülerin istemlerinin kabul edildiği haberleri açlık grevinin sona ermesi için umut olarak kabul ediliyor. SHP'li milletvekillerinden oluşan heyet bakanlık yetkilileriyle 9 saat süren görüşmelerin ardmdan eylemcilerin 61 isteğinden 58'inin kabul edildiğini bildiriyorlar. 9 AĞUSTOS 1989: Doktorlara soruşturma. Eskişehir Cezaevi'ndeki tutuklu ve hükümlülerin Aydın ve Nazilli cezaevlerine nakil izni veren Dr. Lütfu ÜstöD ve Dr. Bülent Baloglu hakkında TTB soruşturma açıyor. Açhk gTevinin sona erdirilmesi için görüşmeler sürdürülürken durumlan ağırlaşan tutuklu ve hükümlüler tedavi kabul etmiyor. Sungurlu ise "Ölüm tehlikesi söz konusn" diyor. 11 AĞUSTOS 1989: 247 tutuklu ve hükümlüden 47'si Aydın Devlet Hastanesi'nde, Başsavcı Nural Uçurum 40 kişinin eylemi bıraktığıru öne sürdü. Bu arada savcıhğa yürüdükleri gerekçesiyle 39 tutuklu ve hükümlü yakını dövülerek gözaltına alındı. TTB heyeti eylemcilerde darp izine rastladıklarını tuz ve şekerli su verilmediğini gözlemliyor. 12 AĞUSTOS 1989: 44. günde 4 kişi komaya giriyor. Mehmet Gül, Nurettin Şensoy, Ramazan Deniz ve Mehmet Ali Hüseyinoğlu'nun durumlan çok ciddi boyutlara ulaşıyor. Gözaltına alınan tutuklu ve hükümlü yakınlanndan 5'i tutuklanıyor. 13 AĞUSTOS 1989: Aydın'da büyük gözaltı. Kentin giriş ve çıkışlan tutuklarak kimlik kontrolü yapıhyor. SHP, İHD ve Devlet Hastanesi, polis kordonu altında. Mehmet Gül adlı eylemcinin durumu "kritik". 14 AĞUSTOS 1989: Aydın Devlet Hastanesi'nde özel bir koğuşta tutulan ve durumlan ağıriaşan 5 kişi konsültasyondan geçiriliyor. 15 AĞUSTOS 1989: Mehmet Gül, Nurettin Şensoy, Muharrem Akçiçek, Mustafa Özdemir, İmdat Çelik ve Ibrahim Dogan tzmir Devlet Hastanesi'ne kaldınhyor. Göreve yeni başlayan Vali Recep YaZKioglu kentte güvenlik önlemlerini arttınrken açıklamalanyla olaya ışık tutuyor. 16 AĞUSTOS 1989: 10 hükümlü ölüm döşeğinde. Doku erimesi saptanan 4 hükümlü daha, tzmir Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Aydın Valisi Yazıcıoğlu açlık grevini sürdürenlerin sayısını 156 olarak açıkladı. 17 AĞUSTOS 1989: Eylemin 50. günü. Aydın Devlet Hastanesi'nde yatanlardan 76 hükümlünün bir bölümü felç oldu. Toplu ölümden korkuluyor. Vali Yazıcıoğlu "olağanüstü hal olduğunu" bildiriyor. 18 AĞUSTOS 1989: 12 tutuklu ve hükümlünün doku erimesi endişe verici boyutlarda. SHP Genel Sekreter Yardımcısı Tufan Doğu saat 17.00 sulannda cezaevine giderek eylemcilerle görüşmeye başladı. Saat 23.30'a dek süren görüşmelerden sonra açhk grevi eyleminin bitirildigı bildiriliyor. Vali Yazıcıoğlu tedavi altındaki tüm tutuklu ve hükümlülerin eylemi sona erdirerek tedaviyi kabul ettiklerini açıklıyor. Milletvekili Postacı SHP'nin Aydın Milletvekili 1945 doğumtu Hilmi Ziya Postacı, Aydın 'daki açlık grevinin sanırız en ilginç gözlemcisiydi. Adalet Bakanı Oltan Sungurlu 'yla ilişki kuramayan SHP'li Postacı, 3 Ağustos 1989 günü Adalet Bakanı Müsteşan Arif Yüksel'den cezaevine gıris iznini alan Uk milletvekili. Postacı ile gazeteciler arasında. Mimar Cem Cemil Öztürk arasında 3 ağustos saat 18.00'de geçen konuşma şöyleydi: Cezaevinde durum nasıl Saym Postacı? Postacı Çok çok iyi. Revirdeki tutuklu ve hükümlülerle Konuştum. Açlık grevlerini sürdüreceklerini söylediler. Amaçlan siyasal değil. Sağük durumlan nasıl? Postacı Sağlık durumlan iyi, yalmz açlık grevindeler. Yara bert izleri yok mu? Postacı Yok yok. Öyle bir şey yok. Gelirken biraz yorulmuşlar, o kadar. Ringleri gördük, cezaevi araçlan yani, sağlam insan ölü çıkar. Postacı Onlar iyi, bir şikâyetleri yok, bana bir şey söylemediler. Savcı Nural Uçurum da iyi bir insan, bıze yardımcı oluyor. Bir gün sonra SHP'li Cevdet Selvi, Ahmet Ersin, Veli Aksoy, Kamil Ateşoğulları ve Hilmi Ziya Postacı yeniden cezaevine gittiler. Durum çok kritikti. fCimi mahkumların kaburga kemıkleri kınk, kimilerinin kanaması vardı. Revırdekiler şöyle dediler: Dün Hilmi ağabeye durumumuzu anlattık, işte haluniz. tşte kanlı gömleklerimiz... Hilmi Ziya Postacı kıpkırmızı oldu, başını öne eğdi... 6 mayıs 'Bahar Bayramı' oldu KAMAN (AA) Kültür Bakanı Namık Kemal Zeybek, 6 Mayıs'ın bahar bayramı olarak kutlanacağını söyledi. Hirfanlı Barajı Sosyal Tesisleri 'nde onuruna verilen bir yemekte konuşan Bakan Zeybek, 6 Mayıs'tn hıdırellez bahar bayramı olarak kutlanacağını ve hazırlanacak Hızır Dede çizgi filminin televizyonda gösterileceğini söyledi. Toros Air'in seferleri ANKARA (AA) Toros Air'in Almanya seferleri teknik bir arıza nedeniyle iki gündür yapılamıyor, Boeing 727 tipi üç yolcu uçağı tstanbul'da bakımda bulunuyor. Uçaklann kalkmaması nedeniyle yolcuların Ankara ve tstanbul'da bekletildiği ve otellere yerleştirildiği bildirildi. Kayıt heyecanı sürüyor ANKARA (AA) Asıl liste kayıtlan özel okullarda pazartesi, Anadolu liselerinde de salı günü başlıyor. Asıl liste kayıtlan özel okullarda 25 ağustos günü, Anadolu liselerinde de 31 ağustosta sona erecek. Anadolu liselerine, 15 bin 208 öğrenci, özel okullara da 20 bin 128 öğrenci kayıt yaptıracak. Ana okulu ve ana sınıflarında ise kayıtlar, 28 ağustos8 eylül tarihleri arasında tamamlanacak. Aydın Valisi Yazıcıoğlu I Aydın 'dakı olaylar sırasında ' hissedilen en büyük eksiklik bilgi akışımn sağlıksız oluşuydu. Gazetecilerden bucak bucak kaçan savcı ve cezaevi yöneticileri olayın üzerine esrar perdesi örttükçe, dısardakilerin mmerakı daha da artıyordu. Aydın'da bir baKıma herkes "yetkisiz"di. Bu durum Vali Recep Yazıcıoğlu'nun göreve başladığı güne dek sürdü. Geçen salı günü göreve başlayan Yazıcıoğlu, cezaevinde ve hastanede yaptığı Uk incelemelerden sonra "Hapishane, hastaneye taşınmış" yorumunu yapmıştı. Yazıcıoğlu, daha sonraki günlerde de durumu ağırlaşanlan kamuoyuna açıklamıştı. Tokat'ta kendine özgü uygulamalarıyta tüm yurtta '4. Murat' adıyla tanman Yazıcıoğlu, kişisel görüşleri, politik yapısı bir yana "açıklık" konusunda olumlu bir izlenim bıraktı. 34 köy karantinada ORDU (Cumhuriyet) Ordu'nun Aşağı Kirazdere, Yağızlı, Göngoren, Musakırık, Kayadibi köylerinde kuduz vakalarma rastlanmasından sonra, Ordu'da karantinaya alınan köy sayısı 34 'e yükseldi. 29 köyde karantina devam ederken, 5 köyde daha aynı önlemler alındı. Savcı Nural Uçurum Aydın Cumhuriyet Savcısı Nural Uçurum, açlık grevinin 35. gününde 2 ağustos çarşamba günü sekiz cezaevi ring arabasıyla Aydın'a getirilen 259 tutuklu ve hükümlünün koğuşlara yerleştirilmesi sırasında doğrudan yetkili lek kişiydi. Sava, olay gecesi gazetecilere once herhangi bir "tatsız" konunun meydana gelmedığini, naklin olaysız sonuçlandığını açıklamıştı. Ancak saat 22.00 sıralarında iki tutuklu ve hükümlünün yaşamını yitirdiğini açıkladı. Uçurum, ılk aşamada gazetectlere "açık" davrandı. Ölum nedeninin kesin olarak saptanması için otopsiyi beklediğini, darp ya da kurşun izine rastlamp rastlanmadığım araştırdığını söylemişti. Olayın ertesi gunu bir basın toplantısı yapan Uçurum, bu kez konuşmasına surekli, "Saym Bakanım" kelimeleriyle girmeye başladı. Bağıınsız hareket etme yetkisine sahip olduğu halde sürekli Adaleı Bakanhğı Müsteşan Arif Yuksel'le temas halinde olan Uçurum, daha sonra basınla tum ilişkisinı kesti. Tutuklu ve hükümlü yakınları tüm çabalarma karşın Uçurum ile goruşemediler. Hükümlü ve tutuklu yakınları, İHD yöneticileri yerine sadece Adalet Bakanhğı 'yla temas kurmayı yeğleyen Uçurum, açlık grevi boyunca avukatlann müvekkıllenyle goruşme isteğinı de reddetmişti. 28 milyonla kaçtı ANKARA (UBA) Ankara tcra Hâkimliği'nde katip olarak çalışırken üç gün önce hâkim ve katiplere ödenecek olan 28 ınilyon lirayı alarak ortadan kaybolan katip Mustafa Yılmaz Çetinkaya izini kaybettirirken Çetinkaya'nm ailesi paraları iade etti. Orman ynngınında iki ölü TİRE (AA) Tire ilçesine bağlı Hisarhk köyü yakınlannda dün gece orman yangını çıktı. Bayındır Orman tşletnıesi'ne bağlı alanda çıkan yangında Bayındır Orman Bölge şefi muhendis Ali Yağbaş ile işçi Kamil Çetin yanarak öldüler. Ağır şekilde yanan Mehmet Kaya ise helikopterle tzmir'e nakledildi.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear