28 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
13 MART 1989 HABERLER CUMHURİYET/U YEREL SECÎM '89 ANAP, SHP ve DYP'nin ortakgörüşü fYüzde30'u aşan ilksırayı alıf GUNLEREV KOPUGU AHMET TAN Genel Başkan Yardımcısı Fırat, kararsızlar hariç olmak üzere ANAP'ın mevcut oy oranının yüzde 30'lar düzeyinde olduğunu söyledi. SHP Genel Sekreter Yardımcısı Çevikçe, partisinin yüzde 30 düzeyinde oy toplayacağını bildirdi. DYP Genel Başkan Yardımcısı Kıratlıoğlu da yüzde 30 tahmininde bulundu. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) 26 Mart seçimleri öncesinde sonuçlara ilişkin tahminler konusunda siyasi partilerde temkinli bir hava esiyor. ANAP, SHP ve DYP yöneticileri yüzde 30 barajını aşan partinin ilk sırayı alacajb. konusunda görüş birliği içindeler. ANAP Genel Başkan Yardımcısı Alaaltin Fıral, kararsızlar hariç olmak üzere ANAP'ın mevcut oy tabanının yüzde 30'lar düzeyinde olduğunu söyledi. SHP Genel Sekreter Yardımcısı Erol Çevikçe ise yerel seçimlerde ANAP ve SHP'nin yüzde 30 düzeyinde oy toplayacağı tahminini dile getirdi. ANAP oylannın yerel seçimlerde yüzde 25 *e kadar ineceği görüşünü savunan DYP Genel Başkan Yardımcısı Esat Kıratlıoğlu , SHP ve DYP'nin yüzde 30 düzeyinde oy toplayacağı tahmininde bulundu. ANAP Genel Başkan Yardımcısı Alaattin Fırat, Cumhuriyet muhabirine seçim tahminini açıklarken, "Şu andaki oy oranlan itibanyla ANAP yiizde 30'lar seviyesinde" dedi. Halen seçmenlerin Partîler seçim içîn temkiııli yaklaşık yüzde 30'unun kararsız olduğunu ve bu kararsızlann yaklaşık yüzde 65'inin de yine ANAP'ı tercih ettiklerini savunan Fırat, SHP'nin yüzde 23, DYP'nin yüzde 9, DSP'nin yüzde 7, RP'nin ise yüzde 5 oy oranı sağlayacağını ifade etti. Fırat sözlerini şöyle siırdürdü: "Kararsızlar da dikkate alınırsa partiler arasında tırmanış içerisinde olan DSP'dir. Az oranda da olsa. Bir de RP'dir. DSP bu tırmanmayı seçim sonuna kadar siirdürürse barajı aşar." Fırat, "Bu oy oranlannı değistirecek önemli bir gelişme olabilir mi?" sorusuna, "Zannetmiyonım" yanıtını verdi. "Şok Wr oiay" beklemediğini kaydeden Fırat, kamuoyunun iletişim araçlarının gelişmesi nedeniyle çok duyarlı hale geldiğini söyledi. Fırat, vatandaşların ANAP iktidarını, "hayat pahahlıgı" nedeniyle eleştirdiklerini belirterek, "Türkiye1de lider faktörü önemli. Mesela, tnönü'nün dediğini anlamamaktan yakınanlann oranı SHP'ye oj verenler içerisinde yüzde 40'lara f i r a t (ANAP): "Yüzde 30 kararsıan yüzde 65'i ANAP'ı tercih edecekT' dognı gidiyor. Yani pek az degil" biçiminde konuştu. Fırat sözlerini, "Belki de DSP'nin alaga kalkmasının nedeni de bu noktadır" şeklinde tamamladı. Ç e v i k ç e (SHP): "Anketler ANAP'tan yüzde 10 oranında oy eriyeceğini gösteriyor:' Ancak yurtiçi gezilerden, orgiillen alınan izlenimler ve çıkan kamuoyu yoklamalarına göre ANAP'tan yuzde 10 oranında bir oy erimesinin söz konusu olduğu gönılü>or. Bunun yanı sıra yüzde 613 arasında da SHP'ye oy kayması olduğu gözleniyor. Buna göre ANAP oylannın yüzde 30'a dogru kaydığı, SHP oylannın yiizde 30'lara çıktığı sövlenebilir. DYP ise yerinde sayıyor. Yani yüzde 20'nin biraz üstünde oynuyor. Biz DSP'nin yerel seçimin labiatına uygun olarak yiizde 5"lerde kalabileceğine inanıyoruz. Ancak son günlerde basında DSP'nin tırmanısıyla ilgili bilgilere bakılacak olursa DSP'nin yüzde 810 o> alması olasıdır. Zalen bu rakam göslergeleri hesabının da tutarlı olduğunu söyleme Çankaya Yarışı SHP: "ANAP'la basa baş" SHP Genel Sekreter Yardımcısı Erol Çevikçe de, yerel seçimlerde ANAP ve SHP'nin yüzde 30 düzeyinde oyla ilk sırayı paylaşacakları tahminini dile getirdi. Çevikçe, sözlerini şöyle sürdurdü: "Önseçim sırasında secimler konusunda birkaç yerde bilimsel bazı araştırmalar yapıldı. Buna paralel olarak basından çıkan kamuoyu araştırmalan da dikkatle gozleniyor. Ancak bu aşamada seçimlerle ilgili yeni bir anket yapmiNoruz. çimde bir 1950 havasının estiği izlenimleri geliyor. Yüzde 40'lık ANAP oyunu görmek aç tavuğun rüyasında dan görmesine benzetikbilir. Biz 1984 mahalli seçimleri ne 12 gün kala girdik ve 500 yerde secime katıldık. Aldığımız oy yüzde 13 idi. Ancak bugün 1900 yörede seçimlere giriyoruz. Enfiasyonun bu kadar azdığı, halkın devamlı şikâyet halinde olduğu bir dönemde DYP'nin 1984e oranla daha kötü bir sonuç alması düşunulemez. Bi/jm gorduğumüz şu; ANAP yüzde 2025 arasında K ı r a t İ M g l a (DYP): "ANAP bir oya oturabilir. SHP yüzde oylan yüzde 25'e kadar 2«30'a fırlı>or. DYP ise geçen segerileyecek" çimlerde aldığının üstünde yuzde 30'lara doğru bir tırmanış göstemize yol açıyor. Şu andaki tah riyor. minlere bakarsak yüzde 30 ANAP, yüzde 30 SHP ile yüzde ANAP, seçimi lehine çevirebU20 DYP, yüzde 80 oyu topariıyor. mek için eski marifetlerini bu kez Geriye kalan yüzde 20 ise DSP ve de olanca hızıyla sürdurüyor. Biöteki RP ve kuçük partilerin ala ze gelen bilgilere gore dozerler, bilecegi oy oranlannın toplamı grayderler yola çıktı. Çalıştınhkabul etmek gerekiyor. yor. Telefon hatlan çekiliyor. En Bu hale göre ya ANAP yüzde önemlisi kaymakamlara isimler 30un biraz üstünde ya da SHP veriliyor. Sorulup soruşturulmayiizde 30'un biraz üstünde oyla dan bu listelerdeki isimlere Fakbirinci parti konumuna gelecck FukFon'dan derhal paralar ödeniyor. FakFukFon'un bütün ler. Ya onlar ya biz." DYP Genel Başkan Yardımcı azametiyle yine çalıştıgı ve çalışsı Esat Kıraüıoglu, 26 Mart seçim bnlacağı anlaşıuyor. Bildiginiz gilerinde DYP ve SHP'nin yüzde bi 1987 seçimlerinde FakFuk30'lara tırmanacağını, ANAP oy Fon'dan 105 milyar liranın dağılannın ise yüzde 25'e gerileyece tıldıgı Devlet Bakanı Ahmet Kağini ileri sürdü. Kıratlıoğlu, se raevli tarafından resmen açıklançimle ilgili şu değerlendirmeyi mışü. Gorduğumüz o ki bu secimde de FakFukFon'dan oy çelyaptı: "Bize hemen her gün konuştu mek için 100 milyar lira dagıulağumuz illerden, ilçelerden bu se cak" Bir sonraki hafta bugün seçim sonuçları belli olacak. İstanbulluların Dalan, başkentlilerin Altınsoy, İzmirlilerin Özfatura ile "kontrat" yenileyip yenilemeyecekleri ortaya çıkacak. Ama asıl ortaya çıkacak olan bir başka gerçek şu: Halk, Özal a, cumhurbaşkanlığt vizesi verecek mi? Cumhurbaşkanlığı için Başbakan Turgut Özal dışında aday yok. Anayasa düzeni ve parlamento dengesinin belirlediği "oyunun kuralları" gereği ANAP lideri, cumhurbaşkanlığının görünen tek adayı. Ancak seçim sonuçlan, onun bu tek aday konumuna son verecek yeni senaryoiarı gündeme getirecek, getirebilecek. Özal, adını yıpratmamak için mi "her cuma namazını ayrı bir camide kılan cumhurbaşkanı adayı" fikrine çeşitli çevreleri hazırlamak için mi cumhurbaşkanlığına aday olup olmayacağı sorularına yanıt vermiyor. Bu nedenle kulislerde, Vahit Halefoğlu'ndan eski Anayasa Mahkemesi Başkanı Orhan Onar'a uzayan bir cumhurbaşkanı adaylan zinciri "imal" ediliyor. Son halkasma Ali Bozer'in bile takıldığı bu zincir, aslında "asıl aday" Özal'ın aday adaylan oiarak zikrediliyor. EVREN'IN DURUMU Oysa asıl "zikredilmesi" gereken ciddi aday, Cumhurbaşkanı Kenan Evren'dir. Evren de tıpkı "öteki aday" Özal gıbi net degil. Bir türlü ağzından şu sözcükler çıkmıyor: Kesinlikle cumhurbaşkanlığı için aday degilim. Bu konuyu düşünmüyorum. Ancak, bu sözcükler seçim sonuçları tablosuna göre önümüzdeki haftalar (veya aylarda) harf harf belirebilecek. Seçim sonuçları ANAP'ta panik yaratacak bir görüntü ortaya koyarsa, muhalefeti ve her kafadan bir ses çıkacak iktidar partisini uzlaştıracak bir isim gerekecek. Bu isim ne olduğu ve ne yapabileceği belli bir "aday"dır. "Evren" adı, genel seçimlere kadar yerel seçim sonrası doğabilecek belirsizliği "görev süresi" uzatma yolunu sağlayacak tek ara formül gibı görünüyor. Geçen hafta bu ara formül için Evren'in Özal'ı zorladığı yolunda yorumları haklı çıkaracak gelişmelere tanık olundu. Bunlar dört başlıkta beliriyor: Radyo Televizyon Yüksek Kurulu'nun alışılmamış giriskenliği, Propaganda amaçlı F16 törenlerine itiraz, Bezmi Âlem Üniversitesi'nin kuruluşunu önleme, Türban serbestliğine Anayasa Mahkemesi aracılığı ile dur. Bölgesini 15 ayda 13 kez gezdi SHP'li Alınak'tan yeni iddialar: Bakan Kitapçı'nın seçim rekoru Devlet Bakanlığı döneminde 5, Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığı döneminde de 8 kez seçim bölgesi olan Erzurum'a gelen Nihat Kitapçı toplam 58 günle bakanlar arasında rekor kırdı. ERZURUM (Cumhuriyet) Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanı Doğuş'a lıaksız kazanç sağlandı Mahmut Almak Emlak Bankası'nın Doğuş Holding'in metre karesi 50 bin lira arsasını 400 bin liradan aldığını, söz konusu arsa alımıyla Holding'in Ziraat Bankası'na olan 40 milyarlık borcunu ödediğini ileri sürdü. RADYO TV YUKSEK KURULU Radyo Teievizyon Yüksek Kurulu, TRT Genel Müdürü : nün görevine son verebilen en yetkili organ. Bu organın oluşumunda en etkili kişi Cumhurbaşkanı. Öyle ki, 12 üyenin yansından fazlasmın atanmasında ddaylı söz sahibi. (YÖK kontenjanı dışında zaten üç üyesini şahsen kendisi atıyor.) Daha önceki seçimlerde referandumlarda sessiz kalan yüksek kurul, bu kez aniden etkinleşmiştir. YSK'nın "İcraatın İçinden " programına dur diyecek gi çim bölgesini 15 ayda 13 kez gezerek, bakanlar arasında "rekor" kırdl Devlet Bakanhğı döneminde 5. Sağlık Bakanlığı döneminde de 8 kez Erzurum'a gelen Nihat Kitapçı, toplam 58 gününü seçim bölgesinde geçirdi. 1977 yerel seçimlerinde kapatılan AP'den aday olarak Erzurum Belediye Başkanı seçilen ve bu görevde 6 yıl 3 ay 11 gün kalan Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanı Nihat Kitapçı, 2. Özal hükümetinde Devlet Bakanlığı görevine getirilmesinden bugüne kadar 13 kez Erzurum'a geldi. Kitapçı'nın her ay bir kez Erzurum'a gelişi, SHP ve DYP'ülerce "olumhı" karşılanırken, Erzurum'a yatırım "getinnemesf de tepkilere yol açıyor. Kitapçı'nın belediye başkanhğı döneminde Fen Işleri Müdürü olarak görev yapan ve 6 yıl birlikte çalışan DYP adayı Mehmet Ali Ünal, Kitapçı'nın gerek Devlet, gerekse Sağlık Bakanı olarak Erzurum'a hiçbir hizmet getirmediğini öne sürüyor. Ünal, son gunlerde Hızır Acil Servisi'nin açılışı ve üç ambulansın Erzururum'a verilmesinin de seçim yatınmı olduğunu kaydediyor. SHP adayı Şenol Mızrak da, Bakan Kitapçı'nın Erzurum'a sık sık gelişinin nedenini "hava vermek*' şeklinde nitelendirdi. SHP ve DYP'liler, Sağhk ve Sosyal Yardım Bakanı Kitapçı hakkında belediye başkanı iken 1982 yılında Erzurum'a gelen tçişleri Mülkıye Müfettişi tsmail tyilikçj'nin raporunda yer alan şu görüşleri hatırlatıyorlar: "Belediye Başkanı Nihat Kitapçı'nın ivi niyetli çabalanna vc olumlu beşeri ilişkilerine rağmen belediye hizmetlerinin Erzurum gibi büyük bir il merkezine yakışır bir aolayış ve gelişme içinde siirdiiriilmediği kanısına vanlmtşör." p se ~ Aktay *a Saf SHP'den ihraç edılen Aksoy'un da konuşma yaptğı Kızıltepe'deki açıkhava rnıtingınue aynca Arif Sağ bir konser verrj. grup'çular Kızıltepede başkan adayı Mehmet llhan "Ana dilleriyle konuşmaktan yargılanan insanların bulundugu bir ülkede demokrasiden söz edilemeyeceğini" belirtti. Daha sonra söz alan milletvekili Mehmet Ali Eren, ağırlığını "Cüneydogu sorunu"nun oluşturduğu bir konuşma yaptı. Eren 27 Mayıs, 12 Mart ve 12 Eylül'de yönetime gelen generallerin sorunlan arttırdığına dikkat çekerek şöyle devam etti: "Kanayan yaramız Doğu sorunu, cumhuriyet in kuruluşundan bu yuna askere ihale edilmişür. Çözüm askerden istenmiştir. Ama elli yıldır sorun kangren halini aldı. Dersim Kanunu çıkardılar, Bölge Valiligi Kanunu çıkardılar, tstiklal Mahkemeleri'ni kurdular. Bunlar Doğu halkı nefes almak istediği zaman yapıldı. Bölge Valiliği'ıün astıgı astık, kesligi kestik yetkisi verildi. Kurulan mahkcmelerin ternyiz hakkı yok. tdama itiraz edilemiyor. Düniin leş derdcri bugün Kasap Deresi olmuş. Yeşilyurt'ta halka insan dışkısı yediriyorlar. Kadın ve çocuklar da işkenceden geçiriliyor. Bunlan yann özgürlük ve demokrasi isteyenlere karsı da kullanacaklardır. Devletin milyondan fazla asker ve polisi var. Bunlar sorunlann ustesinden gelir. Kö) koruculanna sesleniyorum: 'Silahlarınızı bırakın'. Ve onlara silah verenlere sesleniyorum: 'Silahları toplayın'. Bölgede yaşanan sorunlann acısını yüreğinde duyan insanlan getirin iküdara." Eren'den sonra konuşan tbrahim Aksoy ise "Bize diyoriar ki Kürt halkı yoktur. Vanz, işte buradayız" dedi. Aksoy, halkı çıkar vaadleriyle kandırmak isteyenlerin baskı ve işkenceyi önleyemediğini söyleyerek, Yeşilyurt köylülerine insan dışkısı yedirilme olayına değindi ve "Yeşilyurt köyü onurlu direnmiştir, başmı egmemiştir. Siz de faşizme karşı başınızı dik tutunuz" diye konuştu. Mardin Milletvekili Adnan Ekmen ise taraftarlann baskıyla korkutulmaya çalışıldığını öne sürerek bunu gerçekleştirenlerden hesap soracaklarını duyurdu. Konuşmaların ardından, mitingi izleyen kalabalığa Arif Sag kuçük bir konser verdi SHP'de 'sol grup' milletvekilleri olarak bilinen Mehmet Ali Eren, Ahmet Türk, Adnan Ekmen, Mehmet Kahraman ve Salih Sümer Kızıltepe'deki açıkhava toplantısına, bir süre önce partiden ihraç edilen Aksoy'la birlikte katıldılar. RAMAZAN ATAY KIZILTEPE SHP Kızıltepe ilçe örgütünce düzenlenen mitinge beş SHP milletvekilinin yanı sıra bir süre önce SHP'den ihraç edilen Malatya Milletvekilı Ibrahim Aksoy da katıldı. Aksoy, "Bize diyorlar ki Kiırt halkı yoktur. Vanz, işte buradayız" derken, tstanbul Milletvekili Mehmet Ali Eren de köy koruculanna "Saanlannm bırakın", güvenlik güçlerine de "SilahUn toplayın" çağrısında bulundu. SHP'de "sol grup" milletvekilleri olarak bilinen Mehmet Ali Eren, Ahmet Türk, Adnan Ekmen, Mehmet Kahraman ve Salih Sümer, önceki gun Kızıltepe'deki acık hava toplantısına bir süre önce partiden ihraç edilen İbrahim Aksoy'la birlikte katıldılar. SHP ilçe örgütünce düzenlenen mıtingin açılışında konuşan SHP Kızıltepe belediye 'ANAP oy kaybına uğrayacak' tzmir Ticaret Odası Yönetim İzmif SHP anakent belediye başkan adayı Kurulu'ndan istifa eden meclis Yüksel Çakmur'un yemeğinde buluşan üyesi Yalçın Temizocak "Biz işadamları "hükümetsizlikten", "hukuka ve ANAP'ın kuruluşunda rol oynayan bir aileyiz. Ama şiradi göriiyargıya olan saygısızlıktan", "birbirini yoruz ki büyük bir oy gerilemesi tutmayan ekonomik kararlardan" sözederek var. Ege her zaman öncülügü yageceyi "hakkımızda hayırlı olsun diye'bitirdiler. pıyor. ANAP bunun faturasını elİZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) Egeli sanayici ve işadamları 26 Mart yerel seçimlerinde iktidar partisi ANAP'ın büyuk oranda oy kaybına uğrayacağı, bunun da en belirgin olarak Ege bölgesinde ortaya çıkacağı görüşünde birleşiyorlar. Sanayici ve işadamları, gözlemlerine dayanarak "İzmir ve Ege bölgesi her zaman demokrasi mesalesinin ateşlendiği yer olrauştur. Şimdiki hareket de bunu gösteriyor. Gerçi ANAP'ın oy kaybetmesinin faturası bizlere çıkacaktır, ama ne yapalım bu sıİunti)i da göğüsleriz" diyorlar. Son bir haftadır, SHP Genel Başkanı Erdal İnönü, DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit, DYP Genel Başkanı Süleyman Demirelin tzmir'deki gezilerini uzaktan izleyen sanayici ve işadamları, belediye başkan adaylarının verdikleri yemekleri de kaçırmıyorlar. Son olarak DYP Genel Başkanı Süleyman Demirel'in EBSO'yu ziyaretinden son derece memnun olan sanayici ve işadamları, akşam da SHP Anakent Belediye Başkan adayı Yüksel Çakmur'un yemeğinde buluştular. Yemek öncesi verilen kokteylde izlenimlerini birbirlerine aktaran sanayici ve işadamlarının göruşleri "ANAP'ıo oy yiürecegi" konusunda birleşiyordu. bet çıkaracaktır. Ama görünen köy de kılavuz istemez" dedi. Temizocak'ın görüşlerine çok sayıda sanayici ve işadamı katılırken "açık yorum" getirmekten de kaçındılar. Kamuoyunun yakından tanıdığı Şinasi Ertan yemekte yaptığı konuşmada, demokrasinin erdemlerinden söz ederken "tzmir'de bir Sayın Osman Kibar, Sayın Ihsan Alyanak hizmet ettiler. Sonra Sayın Burhan Özfatura geldi. Kabiliyetini olduğu kadar ortaya koydu. Şimdi halkın iradesi ile seçilecek kişi de hizmet verecek elbet" dedi. Ertan'ın bu sözJeri anlamlı bulundu. Ertan sözlerini "Soa 20 yıldır tzmir, siyasi bayaUaki etkin Egeli sanayici ve işadamları "faturu"nın kendilerine çıkanlacağını söylediler Liderler nerede? t Mut, Karaman, Ereğli, Karaptnar, Konya, Ankara'ya dönüş (17.30) Baykal: Nevşehir, Kırşehir, Yozgal, Ankara'ya dönüş (17.30) DemireJ: Alanya, Ferik Erbakaa: Pat'nos, Tutak, Ağn, Eieşkin, Pasinler, Erzincan 'da geceleme Yann lnöaö: Bursa, Bozüyük, Eskişehir, Ankara'ya dönüş (19.00) Baykai: Bolu, Sakarya, Kocaeli, htanbul'a dönüş (17.00) Demfrd: fsparta Erbakan: Erzurum TMrkeş: Gümüşhane Edibali: Yozgat, Kayseri, Develi liğini kaybetmiş görülüyor. Ancak tzmir bir ocak, bir ısık, bir idealdir. thmal edUmiştir. Ersin Faralyalı da konuşmasındaki vurgulamalarmda "tzmir Türkiye'nin en nıedeni sehridir. tş âlemi miicadeleden yılmamakta, yılmayacakür da" demesi çeşitli yorumlara yol açtı. Sanayici Ömer Beşc de konuşmasında Çakmur'a hitap ederken iki kez "sayıa başkan" demesini "sürçii lisan" olarak nitelemesine karşın sözlerini "Sayın Çakmur'un Buca Belediye Başkanlığı çömezlik devri idi, cevher varraış ki mebus oldu, bakan oldu. Hayırlı olsun" diyerek bitirdi. Yemek sonrası salondan ayrılmayan sanayici ve işadamlan "hökümetsizlikten", "hukuka ve yargıya olan saygısızlıktan", "Birbirini lutmayan ekonomik kararlardan" uzun uzun söz edcrek geceyi "hakkımızda hayırlı olur inşallah" diye bitirdiler. ANKARA (ANKA) Baş bakan lurgut Özal ile ailesi hakkındaki "rüşvet" iddialarını soru onergesiyle Meclis gündemine getiren ve özal'ı mal varlığım açıklamaya çağıran SHP Kars Milletvekili Mabmut Alınak, bu kez de Emlak Bankası'nın, Doğuş Holding'in, metre karesi 50 bin lira olan arsasını 400 bin liradan aldığını ve Doğuş Holding'e haksız kazanç sağiandığını ileri sürdü. Almak, ANKA'ya yaptığı açıklamada, "Söz konusu arsa alımıyla Doguş Holding'in Ziraat Bankası'na olan 40 milyar liralık borcunun ödendiğini, geriye kalan 37 milyann ise holdingin kasasına girdiğini" bildirdi. Emlak Bankası'nın aldığı arsanın yanında bulunan arazinin, sahibi ANAP Kadıköy Belediye Başkanı Osman Hızlan tarafından metre karesi 50 bin liradan satıldığını ifade eden Alınak, imarsız arsanın Doğuş Holding tarafından iki yıl önce 14 milyar liraya satın alındığını kaydetti. Ali Rıza Çarmıklı'ya ait arazinin 25 milyar liraya Emlak Bankası'nca satın alındığı iddialarını yineleyen Alınak, "Bana yeni ulaşan haberlere göre arazinin tümü degil, sadece 1/3'ü 25 milyar liraya satın alınmışur. Üstelik satın alınan arazinin tümü bankaya ipotekli iken ve 9 milyar liraya alınabilecekken bn avantaj kullanılmamıştır" dedi. Emlak Bankası'nın satın aldığı arazinin 350 dönümlük bölümunün bedelinin 500 milyon lirası peşin alınmak üzere 1992 yılına kadar vadeli bir şekilde satıldığını öne süren Mahmut Alınak, şöyle devam etti: "Şimdi sormazlar mı, niye aldın, niye satıyorsun diye. Bankaya 25 milyar liraya mal olan arazinin yansı, yani 12.5 milyar liralık arazi, Tekfen'e 1992 yılında ödenmek üzere 34 milyar liraya satılıyor. Bu alım satım ile ilgili sorulacak çok sey vardır. Bütün bunlar Başbakanlık Yuksek Denetleme Kurulu'nun raporlannda açık açık anlatılmıştır. Başbakan bu raporian kamuoyuna açıkladığında gerçek ortaya çıkacakbr. Soru önergemde Özal ailesine yönelik olan iddialar bu satışlarla ilgilidir. Kamunun menfaali bu sö> lentilerin açtklığa kavuştunılmasını gerektiraıektedir. Sayın Özal 1983 öncesi neydin, bugün nesin? Sayenizde köşe donenler var mıdır? Ailenizle ilgili yolsuzluk soylentilerinin doğruluk derecesi nedir? Kimin geçmişinde ne varsa ortaya dökmelidir. Ama Özal hakkımda dava açtı, tehdit etmeye çalıştı. Kendi çıkarian söz konusu olunca banş, kamunun çıkarları söz konusu olunca kavga. Belli ki Sayın Başbakan, yolsuzluk ve haksız kazanç iddialarını zorla bastırmava, insanlan suslurmaya çalışmaktadır. Başbakan'ın duygu sömurusu yaparak rahmetli Menderes'e sığıuması bile kendisi içia çare olmayacaktır." K. Evren T. Özal V. Haiefoğlu 0. Onar rişimi başlatmış, genel müdürlüğe gönderdiği raporda çeşitli ilkelerin altını çizmiştir: Program, siyasi çıkar amacı taşımayacak. Cevap hakkı doğuracak nitelikte olmayacak. Hükümet başkanı aynı zamanda iktidar partisinin başı ise söz konusu iki kimlik arasındaki ayrımın dikkatli yapılması ve yayının buna göre icrası zaruridir. Son beş yıldır TRT yayınlarına yalnızca seyirci kaldığı izlenimini veren Radyo Televizyon Yüksek Kurulu üyeleri ile Evren'in temasta olduğu ve onları etkilediği, kulislerde konuşulmaktadır. Bu, Evren'in Çankaya yarışında Özal'a meydanın boş o)madığını anımsatan ilk işaret olarak yorumlanmaktadır. F16 TÖRENLERI MUHTIRASI Evren'in "cumhurbaşkanı adayı" Özal'a en belirgin "çekincesi", geçen haftaki F16 törenlerı sırasında ortaya çıktı. Davetiyelerde ve programlarda Evren'in törene katılacağı bildirilmişti. Gerçekten de Genelkurmay'ın, Milli Savunma'nın en yüksek düzeyde temsil edildiği, NATO'dan generallerin olduğu bir törende Cumhurbaşkanı Evren niye yoktu? Başbakanlık yetkilileri, Evren'in "mazereti" nedeni ile torenlere katılmadığını bildirdi. "Mazeret" ne idi? Mazereti, Evren'in 8 yıldır "sözcülüğü"nü yapan Basın Müşavirı Ali Baransel açıkladı. Baransel, başkent siyasi çevrelerinde "söz mühendisi" olarak anılıyor. Sözcükleri beyin cerrahı dikkati ile işleyen Baransel'in dili, Özal'ın gidişatına çok ciddi bir itirazdı: Bu defaki açılış bazı yan hizmetlerin başlaması ile ilgilidir. (Yani Evren diyor ki, F16'lar için daha önce çok tören yapıidı. Üstelik bu seferki törenler de çok önemsiz bir yan hizmet başlangıcı içindir.) Şimdi yerel seçimlere az bir zaman kala.... bu tür tartışma yaratacak törenlere Cumhurbaşkanı Evren, katılmayı uygun bulmamaktadır. (Evet, Evren açıkça, F16 töreninin "tartışmah" olduğunu ilan etmekte ve seçimiere az bir zaman kala boyle törenlere katılmanın uygun olmayacağını ilan etmektedir.) Cumhurbaşkanı Evren'in "diplomatik" olmaya hiç gereksinme duymadan Başbakan'a karşı bu tür bir üslup kullanması, EvrenÖzal ilişkilerinde bir sonun başlangıcı olarak yorumlanıyor. Bu "sonun başlangıcı" ise, Çankaya yarışının ilk belirtisi olarak nitelendiriliyor. BEZMI ALEM'DE MUHALEFET Bezmi Âlem Üniversitesi'nin kurulması girişimi hükümet tasarrufudur. Arkasında iktidar vardır. Evren, cumhurbaşkanı adayı Özara üçüncü önemli muhalefeti de Bezmi Âlem konusuna YÖK eli ile gerçekleştirmiştir. Mütevelli heyetine başlangıçta, oğlu Ahmet Özal'ı koyacak, TÜSİAD Başkanı Cem Boyner'i yerleştirecek kadar sahiplendiği üniversitenin Evren'in telkini ile daha doğmadan YÖK tarafından yok edildiğini başkentte bilmeyen yoktur. Cumhurbaşkanı ve cumhurbaşkanı adayı Evren ile Başbakan ve cumhurbaşkanı adayı Turgut Özal'a, en büyük darbeyi türban konusunda vurmuştur. Türban'a serbestlik tanıyan yasayı, Anayasa Mahkemesi'ne götüren Evren'in yasayı iptal ettirmesi, "rakibi" Özal'a bir çelme olmuştur. Cumhurbaşkanı aday adaylan arasında kendini hissettiren bu gizli yarışın seçim sonuçları ile gün ışığına çıkması saşırtıcı olmayacaktır.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear