Catalog

f ARALIK 1989 Vtısır; IsraiTi protesto etti • KAHİRE (AA) Mısır, tsrail'in işgal altında tuttuğu topraklarda baskıyı arttırmasını protesto etti. Mısır Dışişleri BakanlığYnın Ssrail'den Sorumlu Bölüm Başkanı Muhammed ElAzazi, tsrail'in Kudiis Büyükelçisi Şimon Şamir'i önceki gün bakanlığa çağırarak kendisine bir protesto notası verdi. Mısır Dışişleri Bakanı Ismet Abdulmecid de yaptığı konuşmada, ülkesinin Israil'in işgal topraklannda uyguladığı baskıdan duyduğu endişeyi dile getirerek, bunun uluslararası hukukun açık bir ihlali olduğunu söyledi. DIŞ HABERLER Filipinler'de hükümet, turistlerin boşaltılması için ilk kez ateşkes önerdi CUMHURİYET/3 Isyan basürılaımyor Başkent Manila'da, V isyancıların elinde bulunan bölgelerde şiddetli çatışmalar sürüyor. îsyancılar, Mactan Hava Üssü'ndeki işgallerini sona erdirmeyi reddederken, hükümete karşı sonuna kadar savaşacaklannı açıkladılar. MANtLA (Ajmnslar) Filipinler'de Devlet Başkanı Corazon Aqaino"ya karşı başlatılan ayaklanma, hükümet birlikleri ile isyancılar arasında meydana gelen şiddetli çatışmalarla sürüyor. Dünkü çatışmalarda en az 10 kişi öldü, 15 kişi yaralandı. Filipinler hükümeti, turistlerin boşaltılması için cuma günü başlayan darbe girişiminden bu yana devam eden çatışmalarda ilk kez geçici ateşkes ilan edilmesi çağrısında bulundu. Turizm Bakanlıgj Musteşan Raf «d Alnnan, radyado yaptığı konuşmada, Makatı iş merkezinde uluslararası otellerde çatışmalar dolayısıyla mahsur kalan bütün yabancüann en kısa zamanda serbest bırakılmalarını istedi. Alunan, "Savaşbgımz konnyıa ilgisi bahmmayan yabana misaftrler »rasında gerginligi ürm*ndınıı»y»hnr şeklinde konuştu. Devlet Başkanı Corazon Aquino'yu devirmek amacıyla cuma günü ayaklanan isyancüar, cumartesi günü Makati iş merkezini ve bölgedeki uluslararası otelleri işgal etmişlerdi. Hükümetin bu çağnsından sonra açıklama yapan isyancılardan bir sözcü, yarın yabancı turistlerin serbest bırakılacagmı bildirdi. Haber ajanslarına telefon eden sözcü, turistlerin rehin tutulduğu yolundaki şüphelerin ortadan kaldınlması amaayla serbest bırakılmalarını kabul ettiklerini söyledi. radı. Çatışmalar nedeniyle kamu hizmeüerinin gerçekleştirilememesi, kentte yiyecek ve benzin sıkıntısına yol açtı; temel gıda maddeleri karaborsaya düştü. Kentteki bazı bankalann, ödemeleri durdurduğu, borsalann ise dün kapaü Olduğu bildirildi. Manila'da yaşayan on binden fazla insan çatışmalardan korunabilmek için evlerini terk ederek çeşitli okuÜara, kiliselere ve belirli merkezlere yerleştirildiler. Bu arada, çatışmalar başladığından beri kapalı bulunan uluslararası Manüa Havaalanı dün yeniden trafiğe açıldı. Japon HavayoUan'mn, Manila'ya günlük uçuşlannı başlattığı, ancak iç seferlerin hâlâ yapılamadığı bildiriliyor. Okullann kapalı olduğu kentte, kamu kesiminde çalışan memurların, yeniden işbaşı yapmaları için emir verildi. Dört gündür süren çatışmalar nedeniyle, kentte büyük ekonomik zarar meydana geldiği açıklandı. Manila'ya 560 kilometre uzaklıkta bulunan Cebu Adası'ndaki Mactan Hava Üssü'nU elinde bulunduran isyancılar, hükümet birliklerine teslim olmayı reddettiler. İsyancıların lideri General Jose Comendador, üsse saldmlması durumunda, üsteki bütün uçaklann bombalanacağını açıkladı. Amaçlanna ulaşıncaya kadar savaşacaklannı soyleyen isyancılar, üsse yaklaşan askerlere ve sivillere ateş açarak karşılık verdiler. DUNTADA BUGUN Zaman denen kavramı insanlar kendüerine göre dilimlere bölmüşler. İnsan yaşamının ölçiip bıçmeye. saymaya, tartmaya, lanımlamaya dayalı olmasının kaçınılmaz sonucu bu durum. Tarihi İsa'nın doğumundan önce ve sonra olmak üzere iki ana dilime ayırmak, Hınstiyanların buluşu. Eğer İslam, İsevilerden daha etkin bir jygartık kurabilmiş, dünya sanayiine ve ticaretıne kendi damgasını basmış olsaydı, belkı de bugün yeryüzü takvimlerinin çoğunda sıfır noktası İsa'nın doğuşu değıl, "hicret" olurdu. Ama tarih, halamın bıyıklı olması halinde ne olacağı varsayımıyla ele alınmadığı için. olayın bu yönünü bir yana bırakabıliriz. Tarihin M.O. ve M.S. (milattan önce ve sonra) ayrımının ötesinde başka ayrımlar, başka başlangtç noktaları d a var. Her ülkenin, her rejimin, her topluluğun, her ailenin, her bireyin kendi başlangıç ya da dönum noktaları da bulunuyor. Hatta zaman zaman devrimlertakvımterı değiştırmeye çalışmışlardır Fransız Devrimı, metrık sistemi yerleştırmekte başarılı olmuş, ama yeni takvimini tutturamamıştır. M.S. yirmınci yüzyıl tarihini yazanlar, ıleride belkı, bu zaman ditimi için d e bir M.O., M.S. ayrımı yapacaklar, olayları Malta öncesi ve Malta sonrası diye ele alacaklardır. Marta'dan sonra birinci günde böyle bir olasılığın varlığından söz edılebtlir. Gerçi tarihi, olay sıcakken değerlendtrmek çok hatalı olabilir. Zaman zaman kişioğlu, bir olayı ya fazla abartır ya da önemini yeterince kavrayamayıp küçümser. Geçenlerde. o tadına doyum olmaz cuma yazılarından birinde, Melih Cevdet Anday, Louis XIV. ün Paris halkımn Bastille'ı ele gecirdiği 14 temmuzun aksamında günlüğune "bugün önemli bir şey olmadı" diye not düstüğünü yazıyordu. Evet, M.S.'nin birinci gününde, geleceği bütün boyutlanyla görmek, denizdeki doruğun tüm sonuçlarını açıklıkla irdelemek olanaksızdır Ama yeni bir dönemin başlaması olasılığının çok güçlü olduğunu da kimse yadsımıyor. Eğer olaytar, beklenen doğruttuda gelişirse, önümüzdeki dörtemde, yumuşamanm, daha yakın bir işbiıiığine dönüşmesini yaşayacağız ve bloklar arasındaki duvarlann yıkılmasına tanık olacağız. Artık, soğuk savaş deyirrrierine inatla bağlı olanlar bile "demirperde" sözcüğünü kullanamayacaklar. Bilındiği gibi "demirperde" deyimi, Truman ve Stalin ile birlikte bu " n e savaş ne b a n ş " döneminin mimarlanndan olan VVmston Churchill taraiından, ABD'de ümversitede verdıği bir konferansta ortaya atılmıştı ilk kez. 'Demirperde'nin kımler tarafından, hangi amaçla, nasıl indirildiği, gırışımin tek yönlu mü, yoksa çıfl yanlı mı olduğu tartışmasmı bırakalım şımdi bir yana. Ama günün yadsmamaz gerçeğı, kımyasal silahlardan konvansıyonel güçlere, stratejık nükleer silahlardan ekonomik alanda daha yakın ilişkilere kadar birçok konuyu kapsayan gelişmelerin ön adımlarının Malta'da atıldığıdır. Şımdı sorun, bu düşüncelenn somut biçımde nasıl yaşama gecırileceğıdir. İnsanlık bu gelişmeyi sevinçle karşılamış bulunuyor, ki bu davranış doğaldır. Ancak, sevincin yanı sıra, yeni biçimlenmenın ve gelecegin ne getirecegı konusundakı belirsizliğin, gözlemcılerı. diplomatları, politikacıları tedırgin ettiğını d e görmezden gelemeyiz. "Yeni dünya nasıl olacak ve bız yeni oluşumun neresinde yer alıp, hangı rolleri oynayacağız? Komşulanmızın yeni konumları ve güçlerı ne olacak?" sorulan şimdi tüm ilgılileri düşundürüyor. Hızla değışen bir dünyadan etkilenmemek söz konusu olamaz. Nitekim Bush da bu gerçeği vurgulamış bulunuyor. Bu değişim içinde, bizim d e kendi kendimize Türkiye'nin yeni yeri ve rolünü duşünmemiz, yeni dünyada, uygun bir konum elde edebilmek için neler yapılması gerektığı üzerinde kafa yormamız gerekiyor. Üstelik, Türkiye'nin soğuk savaş sırasmdaki konumu, değişiklik karşısında daha da dikkatlı olmasınt zorunlu kılıyor. Ankara'nın soğuk savaş sırasmda konumu çarpıcıydı. NATO'nun guneydoğu kanadını oluşluran ve özellikle 195060 döneminde. gerginliğın en sert yandaşlarından bin olup da 1962 Kuba füzeler bunalımı sırasmda birden ıkı büyük gücün görüşme masasına gelen Türkiye, soğuk savaşın o garip ve görünmez duvanna sırtını dayamıştı. "Stratejik önem", "NrTO'nun Ortadoğu'daki kalesi" veya "ittifakın guneydoğu kanadındaki güvemlır müttefıkı" rolü ile yetınen Ankara, birçok eksiğıni, çağdaş toplum ölçütleriyle çelişen birçok yanlışım kapatabıhyordu. t<ısacası Ankara M.Ö.'de (Malta'dan önce) sırtını gerginliğin duvanna dayayarak kendini güvenceye alıyordu. Oysa M S.'de, (Malta'dan sonra) Türkiye'nin sırtını dayadığı duvar yıkılmış ve Ankara boşlukta kalmıstır. •*. • . < ,• Bu boşluk ile Ankara'daki iç iktidar boşluğunun çakışması ise talihsızlık ile tehlikenin boyutlarını daha da büyutmektedir. M.S. Birinci Gün AUSIRMEN Fransa'da 6 ton esrar • MARStLYA (AA) Fransa'nın başkenti Paris ile Marsilya ve Nimes kentlerinde geçen hafta 6 ton esrar ele geçirildiği, 20 kişinin gözaltına alındığı açıklandı. Polis, uzun süren araştırmalar sonucu Marsilya'ya giden bir kamyonda 1 ton esrar ele geçirildiğini, şoförün gözaltına alındığını bildirdi. Bunun üzerine soruşturmanın genişletildiği ve başkent Paris'in banliyosündeki bir depoda yapılan aramada da S ton esrar ortaya çıkanldığı belirtildi. Polis, olayla ilgisi olarak Paris, Marsilya ve Nimes'te 20 kadar kişinin gözaltrha alındığmı söyledi. Gözaltına alınan kişilerin kimlikleri ve milliyetleri de açıklanmadı. 'Gringo'nun demeci MANtLA'DA SİLAHLAR SUSMLYOR Başkent Manila'nın kilit noktalannı ellerinde bulnnduran isyancılar, binalann damlanndaraevzUenerekbolgeye kimseyi jaklaştırmıjorlar. Hükümet birliklerinin, isyanı bastırmak için surdürdükleri operasyonlara rağmen, isyancıların gerilemedikieri ve sonuna kadar savasmakta kararlı oldukları bildiriliyor. (Fotoğraf: AP) Isyancılann sözcüsü, otellerde mahsur kalan yabancılann yarın sabah TSİ 04.00'te serbest bırakılacaklannı ve otobüslerle Manila Havaalanı'na götürüleceklerini bildirdi. Sözcü, turistlerin serbest bırakılmasının Aquino'yu devirmek amacıyla başlattıklan mücadeleye son verecekleıi anlamına gelmediğini söyledi. tsyancı, "Bu amac için hayatımın ortaya koyduk. Kanımızın son damlasına kadar dîrenecegiz" dedi. İsyancıların Makati iş merkezini işgal etmesi üzerirre binlerce Japon, Amerikalı ve diğer yabancılar otellerde mahsur kalmışlardı. Başkent Manila'nın iş merkezi olan Makati semtinde büyuk binalann dam ve teraslarına mevzilenen isyancılar, kendüerine saldıran hükümet birliklerine, el bombaları ve bazukalarla aieş açtılar. Makati iş merkezinde çatışmalar sürerken kentte yaşam felce uftÖte yandan isyanın lideri olduğu bildirilen "Gringo" takma adlı eski albay Hooasan ise dün Manila Times Gazetesi'nde yer alan demecinde, Aquino hükumetinin ülkeyi, "kendine saygısı olmayan, onursuz, uluslararası bir dilenci dunımuna gelirdiğini" savundu. Askerlerin sadece iyi bir hükümeti garanti edecek yeterli bir ko lektif liderlik oluşturmada araç olduklannı Ueri suren Honasan, askeri bir cunta ya da sıkıyönetimle ülkeyi idare etmeyi dü^ünmediklerini, ülkeyi "çüniyen ve suçlu bir hükümetten kurtarmak Istedikkrini" kaydetti. Türkiye'ye yeni bir strateji Dalai Lama ve Nobel • OSLO (AA) 1989 Nobel Banş ödülü sabibi Tıbetü dini lider Dalai Lama, ödül olarak alacağı 455 bin dolan fakiriere yardım ve banşın sağlanması amacıyla kullanacağını söyledi. Tibet'te sürgünde yaşayan .Dalai Lama, Norveç Televizyonu'nda yayımlanan demecinde, "Hastalar, açlık çeken insanlar var. Aldığım parayla bu alanda bir şeyler yapmak istiyorum" dedi. Dalai Lama, banşın sağlanmasıyla ilgili faaliyet gösteren kuruluşlara da maddi katkıda bulunmak istediğini kaydetti. Ancak bu konuyla ilgili geniş bilgi vermedi. Dalai Lama, 1989 Nobel Banş Ödüiü'nü 10 aralık tarihinde Oslo'da alacak. YASEMİN ÇONGAR BRÜKSEL Türkiye Doğu Avrupa'daki gelişmeler ve bu gelişmelerin DoğuBatı ilişkilerine etkileri çerçevesinde yeni bir Avrupa stratejisi oluşturuyor. Doğu Avrupa ülkelerinde yaşanan gelişmelerin aynntıh bir değerlendirmesine ve uzun dönemli sonuçlarının Türkiye'nin Avrupa'daki yeri ve ilişkilerine olası etkilerinin öngörülmesine dayandırılacak bu yeni strateji için Dışişleri Bakanhğı'mn ilgili birimlerinde yoğun bir çalışma başlatıldı. Aynı çerçevede, bu ayın ortasında Avusturya'mn başkenti Viyana'da geniş bir değerlendirme toplantısı yapılacağı öğrenildi. Cumhuriyet muhabirinin Dışişleri yet Ankara, Avrupa politikasını yeniden oluşturuyor Doğu Avrupa'daki gelişmeier ve bu gelişmelerin DoğuBatı ilişkilerine etkileri çerçevesinde yeni bir Avrupa stratejisi saptanıyor. Bu yeni strateji için Dışişleri Bakanhğı'nın ilgili birimlerinde çalışma başlatıldı. kililerinden edindiği bilgiye göre, bakanlığın NATO Dairesi Başkanlığı'nda ilgili birimler tarafından bir süredir yürütülen çalışmalar, 16 arabkta Türkiye'nin Varşova Paktı ve Avrupa Topluluğu (AT) başkentlerindeki büyükelçilerinin katılacağı toplantıda ele alınacak. Washington Büyükelçisi Nttzhet Kandemir, Viyana Büyükelçisi Ayhan Kamel ve Avrupa Konvansiyonel Kuvvet İndirimleri Müzakereleri'ne (AKKUM) katılan Bü>ükdçi Ali Hikmet Alp'in de çağrıldığı toplantıda, her büyükelçiden Doğu Avrupa'daki gelişmeleri değerlendiren 20 dakikalık bir kormşma yapması istenecek. Dışişleri Bakanhğı'nın toplam 22 büyükelçiye bu konuda bir çağn ile değinilmesi gereken konulan belirleyen birer konuşma planı gönderdiği öğrenildi. Daha önce Brüksel'de yapılacağı yolunda haberler çıkan toplantı, burada gerçekleş tirilecek NA'l O Uışışleri Bakanları toplantısına katılacak Mesat Yrimaz tarafından yönetitecek. Yümaz, 1415 aralıkta NATO toplantısına katıldıktan sonra Viyana'ya gidecek. Ancak Viyana da Doğu Avrupa'daki gelişmelerin AT'ye ve Türkiye'nin üyelik perspektifine etkileri de ele alınacak. AT Komisyonu'nun raporunda beklenildigi gibi, Türkiye'ye 1993'ten sonra herhangi bir tarihte üyelik görüşmelerinin başlayacagı sözü verilmemesi durumunda, Ankara yürürlüğe koyacağı üç aşamalı planı büyük olasılıkla Viyana'da da gündeme getirecek. Bu plana göre öncelikle raporun Türkiye'de yaratabileceği "alınganlık ve düşkınkhgı"mn önüne geçilecek. SHP Genel Sekreteri Baykak S. Enternasyonal raporu bızı eleştırnuyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Sosyalist Enternasyonal'in Kıbrıs raporunda Denktaş'ın Ada'da statükonun korunmasından yana bir tavır içinde olduğu, SHP'nin de Denktaş yanlısı bir politika izlediği sonucunavarüdığı yolundaki haberlere SHP Genel Sekreteri Deniz Baykal açıklık getirdi. Baykal, şöylededi: "Paris kaynaklı haberde, Sosyalist Enternasyonal'de SHP'nin Denktaş yanlısı bir politika izlediği ifadesine yer verildiği bildiriliyor. Heyetin aynca SHP'nin Denktaş paralelinde politika izlediği sonucuna vardığı ve Sosyalist Enternasyonal' in bundan rahatsız olduğu ifade ediliyor. Oysa durum şudur: Sosyalist Enternasyonal'in Cenevre' deki adı geçen toplantısına SHP adına ben katıldım. Ne raporda böyle bir ifade vardır ne de Kıbns'la ilgili görüşmelerde buna benzer bir ifade kullanılmıştır. Kıbns'la ilgili raporun müzakeresinde konuşan Avrupa temsilcilerinin hiçbirisi SHP ile ilgili olarak bir değerlendirme yapmamıştır. Kıbns EDEK Partisi'nin sözcüsü LJsarides ise konuşmasında, hepimizin çok iyi bildiği Türkiye'ye dönük genel şikâyetlerin ötesine geçmemiştir. Bunlar karşısında panimizin tutumu ise benim tarafımdan açıklanmıştır. SHP ile ilgili hiçbir eleştiri ortaya atılmamıştır. Kabul edilen raporda ise Sosyalist Enternasyonal'in SHP ile konuşma fırsatına kavuşması ve SHP'nin sorunla ilgili görüşlerini öğrenmesinin arzuya şayan olduğu ifade edilraiştir. Dunımu yanhş anlamalara yol açmamak için kısaca açıklamak istiyorum." Kıbrıs için pazarhk yeni yıla kaldı ŞEBNEM ATtYAS NEW YORK KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, dün Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Perez de Cudlar ile "yeni yılda Kıbns pazarlıklanna başlamak" için koşulları görüştü. Görüşmede Denktaş, Cuellar'a kapsamlı bir anlaşmanın koşulu olarak adadaki iki toplumun "kettdi kaderini tayin hakkı"nın temel unsur olduğunu söyledi Görüşmenin ardından Denktaş basına yaptığı açıklamada, "Genel Sekreter'e kendisi ve Kıbrıs Rum lideri Vasiliu ile yeni yılda buluşma konusunda olumlu cevabımı verdim. Bu bağlamda Rum lideriiğinin Kuzev Kıbrıs'a karşı tutumlarını gözden geçirerek iki tarafın çatışma olmaksızın sıirecek bir ilişkiye doğru adım atması yönttnde konunüannı belirleyeceğini umuyoruz" dedi. Denktaş açıklamasında Kıbns'ta kapsamlı bir anlaşma için iki şart olduğunu söyledi: "Birincisi adadaki iki toplum arasıoda banş ve uzlaşma, ikincisi politik eşillik gereğince, toplumlann kendi kaderini tayin etme ilkesine dayanan bir birliklelik. bunun için Denktaş'ın Genel Sekreter'e ve Rum, Kıbnsb yönerimin tutumunda temel bir değişiklik daha sonra yemeğe katılan Güvenlik Konseyi üyelerine ilettiği gerekmektedir" dedi. Kıbrıs Türk tarafı kamuoyu yokDenktaş' ın ardından BM Genel lamalarına göre Kuzey KıbnshlaSekreteri Perez de Cuellar, yap nn yüzde 98'i adada Türk asketığı açıklamada Kıbrıs özel tern rinin kalmasından yana, yüzde silcisi Oscar Camillion'u, "İJst 54.5'i şu anki yönetimin devamındüzeyde gorüşmelerin hazırlan dan yana, yüzde 30.4'ü Kıbnslı ması için temaslanna devam et Rumlarla aynı devlet altında yamekle eörevlendirdifcini" belinti. samaktan yana. KKTÇ Cumhurbaşkanı Denktaş, BM Genel Sekreteri ile görüştü Gümülcine'de protesto • GÜMÜLCİNE (AA) Batı Trakya Türk azınhğı, Yunan polisinin gümrükte pasaportlanna el koymaya devam etmesi. halinde, pasaportlannı toplu halde Gümülcine vilayet binası önünde yakma karan aldı. Gümülcine bağımsız eski Milletvekili Sadık Ahmet, Başbakan Ksenofon Zolotas'a çektiği telgrafta, pasaportlara el konulmasının tamamıyla amidemokratik bir uygulama olduğunu belirterek' konuyla Ugilenilmesini istedi. TÜRKİYE*YE ÖZELTOYOTA'LAR Bozuk yol donanımı (rough road package) ile amortısorleri, ön traversleri güçlendirilmiş ve motor altı korunmuş; çok katiı ve mika partıküllu dayanıklılığı artırılmış boya ile boyanmış; galvamzli çelık ve "exceliteelektrolite" kaptama ile pasa karşı yüksek direnç sağlanmış; yol, iklim, benzin yağ vb çevre koşulları açısındanTürkıye yapısına özelleştirilmiş iki östün model: Corona ve Corolla. Japonya'nın birino, butun dünyanm ikınci en büyük otomobil uretıosi Toyota'dan... Ûstün Toyola özelliğı olan, ani kavrama, güç ve yakıt ekonomisı sağlayan, titreşimsiz, 16 supaplı (yaygm olarak kullanılanlardan 8 fazla supap) 1600 cc motor. Servo 7 konuma ayarianabilir tilt dıreksiyon. Merkezi kihj içerden kumandalı yan aynalar ve bagajdepo kapakt; Içerden bagaja mudahale ve bagajı genışletebilme olanağı. CoranaBa «yaa dahl Coroto'te steğe tasi' etera o&# m(Jrte?ıkumai(blro»3mas*camlaı. ömyaBrdrılra(lu«af aarf ore konstH. ön toft* aftrtö & « hJhnım çeuneces. Aşıfı sağcı aday Meclis'te • PARİS (AA) Fransa'nın Dreux kentinde yapılan ara seçimde, aşın sağa Ulusal Cephe'nin adayı bayan MarieFrance • Stirbois, ytizde 61.3 oy alarak Ulusal Meclis'e girdi. Fransa'ya yabancı göçüne karşı görüşlere dayanan bir kampanya yürüten eski Ulusal Cephe Genel Sekreteri'nin dul eşi bayan Stirbois, Meclis'teki sandalyesini, goçmenleri kastederek, Fransayı "işgal edenlere" karşı kullanacağını söyledi. Meclis Başkanı Sosyalist Laurent Fabius, Bayan Stirbois'in "Büyük çoğunlukla seçilmesinin" Fransız halkı için tehlike çanlannı çalan bir olay oldugunu Corolla'da aynca düz ya da otomatik vitesli ceşitler. TÜRKİYE DİSTRİBÜTÖRU TOKSAN DIŞ TİCARET A.ŞT Selahattin Pınar Sokak. N0.4/AB Meadyekuy, tstanbul TH. (1) 175 28 30 (4Hat) Fax. (1) 172 96 84 Tlx: 30208 toyo tr TOYOT» YETKİU SERVİSLERİ U « M Z2HBM UAMZİMt S5071 U U M T n S n p !' 01 X «IUKVA »234 aHTU.» » B l U HEHSH " M COROLLA 9 0 TOYOTA SATIŞ BAVİLERI 0TCW01>v 1436S IUUIH SAIGtM D£a^X T