Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
CUMHURİYET/2 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER ne zaman bulundu 9 Bılmıyorum Gurdun ıtıu' Belkı de onu hep var sayıyordun Oysa bu ımı 1540 yılında Recarde adında bır Ingılız matematıkçı buldu Ben Hârezmî de "sıfır"ı buldu dedım Ganı Gırgın Yoksa onunla Turktur dıyerek ovunmek mı ıstıyorsun9 dıye sordu Arkasından ne geleceğıru kestırdığım ıçın sustum Yargılanmızda, ölçütlerımızde tutarlı olmak zorundayız azızım, dıye surdürdu sozunu Ganı Gırgın. Ulus kavramı çok yenıdır, ılk Turk devletı Tur t kıye Cumhurıveu'dır Sen Hârezmî'nın kendısını Turk saydığım duşünmüyorsundur her halde. Hârezmî Arapça yazıyor, Arapça duşunüyor ve kendısını Müsluman Arap toplumundan savıyordu "Ama Turk ırkındandı" dıyerek benım savımı çu rütmeğe kalkarsan ayıp edersın O zaman sana Os marüı toplumunda yetışmış, Errnenı asıilı Sınan'ı ne hakla bızden saydığmı sorarım Tutarlı olmak ıçın ya ırka baglan, va dıle, kuJture. Baska çaresı yoktur Ganı Gırgın, çanıasından bır kıtap çıkarırken şunlan ekledı Daha da kötusu, kendı tanhımızı ve dıhmızı yabancıların ıncelemış olmasıdır Hadı kultürel alandakı yaratıcılıgımız kısır kaldı dıvehm, bıa doğrudan ılgılendıren konulara neden bunca yabancı kalmışız1 Bak şu kıtaba' Baktım, Georg Ostrogorsky'nın "Bızans Devletı Tarıhı" ıdı Kıtabm çevırmeru Prof Dr Fıkret Işıltan, önsözünde şöyle dıvor "Ostrogorskyrun çevınsını sunduğum bu eserı Bızantımıstık alanında bugüne kadar yapümış olan çaJışmaların bır özetı ıle bas lar Sadece bır özet olmasına rağmen yıne de ylızlerce bıhm adamının ve bunlann en önemlı eserlennın adlanru kapsayan bu bolumde, yarun kalmış bır çevın eser dısında hıçbır Turk bıüm adamının ısmıne rastlanmaması yalnız acı bır tesaduf sayılamaz' Ganı Gırgın, kıtabı elınde açık tutarak dedı kı Yahu Bızans'ı almışız, ama bu devletın tanhıne hıç ılgı duvmamışız Sonra okumayı surdürdu "Bızans Devletı adı ıle tanınan Doğu Roma ımparatorluğunu 11 yüzyılın ortalanndan ıtıbaren adım adım fetıh yoluyla tevarus eden bız Türklerız Dolayısıyla, topraklarını ve eserlenm bütünü ıle elegeçırdığımız, tabıı olarak bütun müesseselennden etkılendığımız Bızans'ın kulturü ve kurumları bır yana, sıvası tanhıyle bıle uğrasmak zorunluluğunu duymamış olmamız bıhmsel açıdan çok üzulünecek bır keyfıyettır Anadolu ve Rumeb'nın Selçuklu ve Osmanlı fetıhlenne daır Turk bılgınlennın yaptıklan arastırmalar hep bu ıhmal sebebıyle doyurucu olmaktan uzak kalmıstır Tarıh arastırmalarırun temelı olan klâsık dıl bılgısıyle donan mıs bır araştırıcı kadronun yetıştırılmesı ıçın yeterlı gayretın göstenlmemış olması bıhmsel aksamalanmızın en bellı başlı sebebıdır Tarıh unıversıtelerındehâlâoruçağ Lâtınce ve Grekçesı öğreten kürsuler voktur "Eskı dünyanın her kıtasında tarıhı olan mılletımızın hâkım olduğu ulkelerın bızden öncekı, egemenlıgımız altmdakı ve daha sonrakı tanhlen hakkında bıhmsel herhangı bır eserımız olmadıgı gıbı, bunların tarıh ve kulturlen uzerınde yazümış Batı eserlenmn çevırılennden bıle mahrumuz Daha ızlennuan sılınmedığı Bulgar, Romen, Yugoslav, Yunan ve Arnavutluk tarıhlerı hakkında bu hususta yazılmış batı eserlenm gözden geçırebılmış bır kaç aydın dısında, hemen hıçbır bılgımız yoktur Bu genelleşmış bılgısızhğe ve onu doguran ıhmallere bır yerde son vermek, yenı kuşakJarı sorunların temellerıne götürecek bılgılerle donatmak zorundayız Ancak böylece sağlam bılgı bınaJarı kurmak ve çağdaş uygarlık yolunda ılerlemek mümkundur" Ganı Gırgın kıtabı kapayıp çantasına koydu, bırasını ıçtı ve dedı kı Sakailı Celal'ın sözünu bıür mısın'' "Bu kadar cehalet ancak lahsü ıle olur" demıştı 22 ARALIK 1989 ¥ Olıaleri Tahsil MELİH OEVDET ANIMY Geçen hafta cuma gunu Ganı Gırgın benı Beyoğlu'nda Çıçek Pasajı'nda bıra ıçmeğe göturdu Anlatacağı önemlı seyler olduğunu vuzunden okudum, kavga etmeğe hazırlarur gıbıydı, vakıt •jeçırmeden amacına varmak ıstıyordu her ıkı uçtan baslamanın daha kolay olacağını dü şundüm 1 + 100=101,2+99=101,3+98 = 101 Ger çekte problemde 50+51 olan 101'den ellı çıft var 50x101= 5050 oldugundan, problemın çözümu 5O5O'dır" Sonra şöyle surdürdu sözünü Bır lokantaya gırdık, garson geldı Oanı Gırgın Gauss, 18 yüzyılın ıkıncı yansında doğmuş Ikı bıra dedı tu, yoksul bır ışçının çocuğu ıdı Dehası nereden Garson da, kaynaklanıyordu' Ben matematıkle müak arasın Olur, dedı ayrıldı yanımızdan da hep bır yakınlık bulmuşumdur Bu yuzden olaGanı Gırgın, sınırlı sınırlı, cak matematıkte de, müzıkte de dâhı çocuklar var Bak göruyor musun, "Olur" dıyor, dıye baş dır Ben Gauss'un yaşamını, dıvehrn Mozart'ın ya ladı söze, sankı "olraaz" dıyebılırmış gıbı Bunlar şamını okur gıbı okumuşumdur Bugünlerde eürae mustenyı maıyetlen gıbı görüvorlar Geçen gün de geçen "Meşhur Matematıkçüer" adh (Gundoğan Yaşu karsıdakı bırahaneye gırmıştım, öğleden önce on yınlan) kuçük bır çevın kıtapta da ona aynlmış bırbır buçuktu Bıra ıstedım Patron, ne yıyecegunı sor kaç sayfa vardı Çoğaltmalı bu tur kıtapları ve çodu Yemeğe gıdeceğım yanıtını vennce, "öyleyse bı cuklara okutmalı ra yok" dedı Hanı anneler çocuklarına, "YerneğıDurdu Ganı Gırgın sonra, nı yemezsen tatlı yok" derler ya, onun gıbı Bunla Hayır, yanlış dedı Çocuklarımız, yabancı dânn terbıyesmden kım sorumlu"' hılen okuyup öğrendıkçe dü$ kınklığına uğruyorBen lar, "Bızde nıçın büyük adarn yetışmıyor''" dıye Anlaşılan bugünku konumuz bu, dedım umutsuzluğa kapılıyorlar En tyısı bu tür kıtaplan Hayır, dedı Ganı Gırgın. Dün yeğenımın evı büyüklere, özellıkle anababalara okutmalı, aılelene gıtmıştım, ılkokul son smıftakı kızı Günce ma re büyük adarn yetıştırme tutkusunu asılamalı tematık dersıne çalışıyordu Hangı problemı çöz Büyük matematıkçılenmız mı olsun ıstıyor meğe ugrastığınj sordum Çocuk, "Gauss problenu" sun 9 dıye sordum dıve yanıtladı benı Gauss, bu problemı bulduğunGanı Gırgın, da Gunce'den bıraz daha buyüktu O gun öğretmen, Yalnız matematıkte değıl, ber bılım dalında, "Dıkkat çocuklar" denuşü sınıfta, "bugünku prob dünya küJtürüne, evrensel uygarlığa katkıda bululemınız sızı bütun gun uğrastıracaktır Bır an önce nan, dünyanın her okulunda okutulan dâhılerımız başlayın" Gauss, görevını çarçabuk bıtınverdığı ıçın, olsun ıstıyorum. övünmek ıstıyorum ulusumJa azıaz kalsın öğretmenınden dayak vıvecektı, yanına kır zım Kıskanıyorum başka toplumların ınsanlarııu baçla yaklasan öğretmene, korku ıçınde "l'den 100'e Hep hazıra konmuş olmayı yakıştıramıyorum kenkadar butun sayıları toplamamızı söylemıştınız" dı dımıze. Bırak yaratıcılığı bır yana, meraklı ınsanye söze basladı, "Onlan sırayla toplamak yenne, lar bıle değılız Soyle bana bakayım, eşıt (=) ımı PENCERE Mevlana ve Ötesi Islamda Sunnı mezhebı tarıkatlara ayrılmıştır, bunlardan bınsı de Mevlevılık Çoğu kışının sandığı gıbı bu tarıkatı Mevlana Celaleddını Rumı kurmamıştır 13'üncu yüzyılda yaşayan Mevlana'nın ölumünden sonra oğlu Sultan Veled babasının adına tarıkatı otuşturdu, Konya Mevlevıhanesı kutsal merkezıdır bu ınancın, her yıl düzenlenen 'cem ayım"ne gun geçtıkte katıltm artıyor Eskıden Babıâlı'nın unlü koşe yazarlarından Refı Cevat Ulunay her yıl Konya'ya gıder dınsel törene katılır, sonra köşesınde tatlı tatlı anlatırdı Mevlana, Anadolu külturunun bır ürünudür ozan ve düşünur olarak kendı çağının koşullarında değerlendırılmesı gerekıyor Ancak bu ışı yaparken konuya özenle yaklaşmak gerekır Yunus Emre, Pır Sultan, Kaygusuz Abdal gıbı nıce değerımızı de tartarken elımızde ölçu ne olmalıdır'' Inanç başkadır bılım ve sanat yaklaşımı ayrıdır ıkısını bırbırıne karıştıranın kafası karışık demektır Bu topraklarda yaşayan Homeros tan Nâzım'a kadar hangı dıl dın mezhepten otursa olsun bütun değerien benımserken çağdaş olçulerden uzaklaşırsak yanlışlara düşebılırız Cumhurıyet Türkıyesı nde Ataturk'un ekın devnmı"mn özunu bılımseflık oluşturuyor, nıtekım Farsça yazan Mevlana'nın genış çevırılennı 1940'larda Mıllı Eğıtım Bakanlıgı yayımlamıştı * Mevlevılık, Sünnılığın unlu tarıkatlarından bırıdır ama tapınmaya musıkı ve dansı kattığı ıçın daha bağnaz çevrelerden tepkı de görmüştür Bu yıl televızyonda uzun uzun Konya'dakı 'ayın'l gösterdıler, Cumhurbaşkanı Özal da törene katıldı, bır de konuşma yaparak dedı kı "Büyük önder Ataturk, Konya'ya her gelışınde Mevlana nın türbesını zıyaret etmekten büyük haz duyıvuştur Bır zıyaretınde bu büyük dergâhın bugünku halıyle manevı dunyamıza açılmasına ımkân sağlamışür O kadar kı tekke ve zavıyelenn kapatılmasının uzerınden henüz bır yıl geçmış olmasına rağmen bugünku Mevlana Muzesı, Inönu'nün başkanlığındakı Bakanlar Kurulu kararıyla "Asarı Atıka Muzesı" adıyla kurulup zıyatete açılmışbr" Sayın Özal ya dergâh, tekke, zavıye ıle 'muze' arasındakı aynmı bılmıyor ya da kavramları özellıkle bırbırıne karıştırıyor Atatürk'ün bu konudakı görüşü kesındır "Ölülerden yardım ummak uygar bır toplum ıçın ayıptır Var olan tankatiann amacı, kendılerıne bağlı kımselen 'dunyevı' ve manevı' olan hayatta mutluluğa ulaştırmaktan başka ne olabılır Bugun bılımın, teknığın bütun genışlığıyle uygarlığın aydınlatıa variığı önünde fılan veya falan şeyhın yol gostermesıyle 'maddı' ve 'manevı' saadet arayacak kadar ılkel ınsanlann Turkıye'nın uygar topluluğu ıçınde varlığını asla kabul etmıyorum Efendıler ve ey mıllet ıyı bılmız kı Turkıye Cumhunyetı şeyhler dennşler, müntier, mensuplar ulkesı olamaz En doğru ve gerçekçı tankat, uygarlık tankatıdır Uygarlığın emır ve talep ettığını yapmak ınsan olmak ıçın yeteriıdır Tankat başkanlan bu dedığım ger çeğı bütün açıklığıyla algılayacak ve kendılıklennden derhal tekkelennı kapatacak münVennın aruk ruşde ulaşbklannı elbette kabul edeceklerdır' (Soylev ve Demeçler'den) Ataturk, Konya'dakı Mevlevı dergâhını muze yaparken böyle düşünüyordu Müze, tapınma yerı değıldır, aklın ve bılımın düzenıdır • Insan, kışı, bırey" olarak kendı kendımıze karşı bır sorumluluğumuz var Her yaptığımız ışı 'Ataturkçüluk' dıye gostermek ıçtensızlığını bır yana bırakalım Kemalızm devnmı tek partı yönetımı altında gerçekleştırıldı O dönem geçtı Çok partılı rejıme (demokrasıye değıl) açıldıktan sonra Ataturk ün kapattığı tekkeler de açıldı tarıkatçılık aldı yürudü, Sayın Özal da kendısını bu akıma kaptırdı Şımdı bu tutumunu 'Ataturkçüluk' dıye göstermekten vazgecmelıdır Cumhurbaşkanı dıyebılır kı Artık yenı bır donem başladı, bız tarıkatçılığı ınanç ozgürlüğünun bır gereğı sayıyoruz Atatürkçuluğun arkasına sığınarak benımsemedığımız Kemaiızmı yaptığımız ışlenn kalkanı gıbı nıçın kullanıyoruz' Cumhurbaşkanına ıçtensızlık yakışır m ı ' Bugünku Türkıye'de Sünnı mezhebınm dıktası, dınsel ve toplumsal yaşamda geçerlıdır Alevılen ve Bektaşılerı ezerken, Mevlevı ayınıne katılmayı Ataturkçüluk gıbı gostermek neyı değıştırır kımı aldatabılır' ARADABIR JALE CANDAN Dünvada ve Türkiye'de Çevre REFET ERİM Başbakanlık Çevre Eski Musteşarı Yırmıncı yüzyılın son ceyreğınde msanlığın en önemlı ve üzennde en çok söz edılen ko nulan arasma gıren çevre sorunlan, tüm dünyada ve Türkıye'de, gıderek artan bır önem ka zanıyor, toplumlann gündemınde ön sıralar dakı yennı koruyor Bu konulann mçın budenlı önem kazandığına örnek verebürnek ıçın yakın geçmıse göz atalım Afrıka'da kuraklıktan kaynaklanan çevrekalkınma krızı doruk noktasına vardı, 1 mılyondan fazla msarun ölümüne neden ol du 1980*)] yıllarda dünyada 340 mılyondan fazla ınsan yeterlı beslenemıyordu Bu sayı bugün daha yiiksek 1970'h yülarda, 1960"lara göre 6 kat fazla ınsan doğal afetlerden yaşamını yıtırdı Geçen yüzyıldan bu yana, fosıl yakıt kullanımı (dolayısıyla hava kırlılığı) 30 kat arttı Bu artışın 3/4'ü 1950'den sonra Gene geçen yüzyıldan bu yana, sanayı üretımı (ve bunun yarattı|ı çevre kırlılıgı) 50 kat antı Bunun 4/5'ı 1950'den sonra Bugün sanayı üretımı, her yjl, 1930'lann Avrupası' nın toplam üretımı kadar artıyor, demek kı çevre her yıl, 1930'lann Avrupası'nda bozulduğu kadar daha bozuluyor, kırlenıyor Her yıl 6 mılyon hektar arazı çölleşıyor Bu, 30 yılda, bır Suudı Arabıstan kadar daha çöl demek Her yıl 11 mılyon hektar tropıkal orman yok oluyor Bu, 30 yılda, .bır Hındıstan kadar orman yok oluyor demek (*) Bugün yalnız AT ulkelennde, her yıl, za rarsız hale getmlmesı, uzaklaştınlması, gömul mesı gereken 2 mılyar ton atık üretılıyor ve bu mıktar her yıl %5 oranında artıyor (De mek kı önlera alınmazsa, 8 yıl sonra 3 mılyon ton/yıl, 14 yıl sonra 4 mılyar ton/yıl olacak) Bu atıgın %80'ı yenıden kullanılabılır ya da döngülendırüebılir, ama yapılmıyor ya da ya pılamıyor özetle çevre sorunlan, 1990'lı yıllarm, ıle nde belkı de "Çevre Kna Yıllan" olarak anıl masına yol açacak çok önemlı gelışmelerle bır hkte gelıyor yapmak" (Anayasa M 98) olan Araşfırma Komısyonu, Çevre Müstesarlığıyla bırhkte "Çevre Şurası" duzenlıyor Dostlar alışvenste görsün, rundş böyle. Parlamentoda ılk kez tum sıya şuranın ılk taksıdı geçen eylül ayında yapıh sal partılerın ortak olumlu oylanyla oluştu >or, ıkıncı taksıdı 1990 baharına programlarulan Çevre Araştırma Komısyonu'na sürek ruyor lılık kazandınlması duşunuluyor, 1984'te ge nel müdurluğe ındırılen çevre örgutu, yenıden Yargı, sınavda başarılı müstesarlık olarak örgütlenıyor, kadro ımkân Devletı oluşturan güçlerden yalnız Yargı, bu lan ve bır bakıma yetkılerı genışletılıyor En konuda tutarlı bır gelışme sergılıyor Yuksek yüksek düzeyde yetkılıler, çevre konulanna verılmesı gereken önemı resmı demeçlerınde dı ıdare mahkememız Danıştay, sonrakı pek çok le getınyor (9 Kasım 1989, cumhurbaşkamnın çevre eylemının sonuca ulaşmasmda öncö göreve başlarken TBMM'de yaptığı konuşma) olan, çağdaş bır hukuk yorumu dıye nıteleye Ulusiararası bır takım anlaşmalara taraf olun bıleceğımız, "Zafer Park Davası", Alıağa masında, daha ısteklı bır tavır sergılemyor Gencellı Santralı'run yapımı konusundakı Ba Gökova termık santralırun yapımından vazge kanlar Kurulu Kararı'nın ıptaJıne ılışkın da çılerek yenne otel ve döner kule yapılacagın vadakı yürutmeyı durdurma kararı gıbı karar larıyla, çevreden yana tutumunu pekıştınyor dan söz edılıyor ötekı yuksek yargı orgarumız Yargıtay c'a Çev Kanunu yururluğe gırdıkten sonra, bır Hükumetin tutumu tutarlı mı? re sürdurdüğü duraksamayı yenerek, 1989 sü re şu ör.ce devletın ve hükümetın olaya yaklaşı batında verdığı bır kararla, (4 Hukuk Daıresı mı gerçekten ıçten ve tutarlı mı 9 Bızce değıl 9 2 1989 7660,1046), "Çevreyı kırletenler ve Olayı tüm boyutlan ve uygulamalanyla değer ya zarar verenler, neden olduklan kırlenme ve lendırdıgımızde sö>lenenlerın ve yapılanjann, bozulmadan doğan zararlardan, kusur koşu daha çok lafta kaldığı, göstenşten öte bır an lu aranmaksızın sorumludurlar" kuralmın uy lam taşımadığı, ıçtenlıksız, tutarsız ve çelışkılı gulanmasına, çok net bır açıklık geunyor Bız ce bu ıkı yargı orgarumızm ulaştıklan çevre bı olduğu ortaya çıkıyor Bır >andan çevre orgutü tekrar musteşariık lıncı, bu alanda memnunlukla belırlenecek er yapılıyor ve sözde yetkılerı genışletılıyor ama önemlı aşamayı oluşturuyor Ben yandan, 199O'lı yıllara gırerken, çevre konularında toplumsal karşı çıkışların, çeşıt h konularda yaygınlaştığını ve sonuç vencı ey lemlere dönuştuğünu görüyoruz Daha 1970'lenn başında Manavgat'ta yapüacak SEKA Kâğıt Fabrıkası'na karşı vürütülen ve bu fabr^kanın Taşucu'na kaydırılmasıyla sonuç lanan evlemle başlayan, kımı basanh, ama da ha çok başarısız olmuş bu eylemler, Akkuyu Nukleer Santralı (1979), Gökova Kemer Ter mık Santralı (1984), CarettaCarettaDalyan Oteh (1987) Zaferpark (1986) ve Güvenpark (1987), Taşkışla (1987), BAGFAŞBandırma (1989) ve son olarak AlıağaGencellı Termık Santralı dıremşlenyle güçlenerek süruyor özetlersek, 199O'lı yıllara gırerken, her yönuyle, Türkıye'de çevre olayı "vahım" ama "umutsuz" değıl (*) Bu venler Turkıye Çevre Sorunlan Vakfı'nca Turkçeye çevnlen Dunya Çevre ve Kalkmma Ko mısvonu'nun "Ortak Geteceğımız"adhyapıtın dan ahnmıştır Kadınlar Politikaya... Dunya yenı bır çağa gırıyor Adı demokrası çağı otacak Tüm sömurulenlerın, tüm ezılmışlerın yonetılenlerın çağı olacak bu çağ Ideolojı etkıleşımlerının, yaygın ' ınsan hakları lıteraturü" ıle dünyanın pek çok ülkesınde süregıden baskı ve ışkence çatışmasının, goz kamaştırıcı bır varsıllıkla dayanılmaz bır yoksulluk ıç ıçelığının getırdığı yenı bır oluşum dunyayı sarsıyor, alışılagelmışı yıkmaya çalışıyor Işte bu depremden, yuzyıllar boyu yeraltına ıtılmış kadınlar en önde çıkıyor ortaya Bu hareket n ıçınde, sıyasal ptatformda çalışma hayatında ya da evde, kadınlar ısyanı önde göturüyorlar Erkek egemenlığınden cıns eşıtlığıne doğru hızla yol alan bu yenı akıma Bırleşmış Mılletler Avrupa Konseyı gıbı kuruluşlar, Kuzey Avrupa ve Alman Sosyal Demokratlan gıbı partıler, uluslararası ve ulusal konferanslar kadınlar; gerı bıraktırılmış bır toplumun, ekonomık ve sosyal gelışmede beklenen atılımları hıçbır zaman yapamayacağı tezınden hareket ederek koklu çözumler getırmekte Ufuktakı yenı çağın ayak seslerı uzun süredır ulkemızde de derınden derınden duyulmaya başlamıştı Kadının sıyasal haklarına kavuşmasının 55 yıldönumunde ıse SHPde azımsanamayacak güçte yansıma buldu 55 yılı Kadınlar Politikaya' başlıklı bır haftalık kampanya ıle kutlayan Ankaralı SHP lı kadınlar kampanyanın genel başkan Erdal Inonu taraftndan açılan basın toplantısında katıhmcı bır demokrası ıçın partı organlannda, yerel ve genel seçımlerde, her ıkı cınsın en az şımdılık yuzde yırmıbeş, on yıllık hedef olarak dayuzde kırk oranında temsıl edılmesı ıçın tüzük değışıklığı ıstıyor, metrelerce uzanan dılekçe rulosunu ımzaya açıyorlardı Karar kampanyanın 3 gür»ü MYK'dan, tüzük kurultayına sunulmak uzere çıkıyordu Şımdılık yalnızca partı yonetımınde yuzde 25'lık bır yer soz konusu ıdı Tüzuk kurultayının ne yapacağı da bellı değıldı ama ılk adım atılmıştı Kadınlar onenlerınde bu ayrılan kısımdan yararlanacak arkadaşlarının tabanda yetışmış partı ıçı özel bır orgutlenme ıçınde eğıtılmış uyeler arasından seçılmelennı ıstemış, tavandan lıstelere alınacak kadınlann, yönelımlerde bıçımsel bır eşıtlık görüntusu verseler de kadınları poiıiıkaya ozendırecek dınamığı yaratâmayacaklarını ve partı ıçı demokrasıde de beklenen gelışmenm tersıne lıste destekçılerı olarak olumsuz bır rol oynayacaklarını vurgulamışlardı Istedıklerı hızıplere yenı askerler değıl, partıye yenı kan getırecek yenı öğelerdı Tuzuk kurultayına çok ış düşüyordu Kampanyanın ıkı gunünu kapsayan sempozyumda, Prof Nermın Abadan Unat, Prof Ülker Gurkan Prof Turkân Akyol Dr Sevıl Atauz, Ayla Akbal, Ortadoğu Teknık Ümversıtesı, Bılkent ve Ankara Unıversıtesı nden genç bılımcıler, uluslararası kuruluşJarın bıhmsel raporlarını açıklarken SHP'dekı yuzde yırmı beşlık yerın gelışmesını dolaylı olarak desteklemış oldular 1975 Kadın Yılı ndan ben dünya kamuoyuna açıklanan bu raporlar, yüzyıllar boyunca suregelmış cıns ayrımcılığının lyıleştırmeler ve evnmle duzeltılemeyeceğını, kadınlann sıyasette ve karar organlannda, meclıslerde yerlerını a/abılmelerı ıçın sıyasal partılerde fırsat eşıtlığını sağlayıcı özel örgütlenmenın, kontenjan sıstemı uygulamasının vazgeçılmezlığın vurguluyordu llgınc bır tartışma, kampanyanın 5 gunü, daha çok ev kadınlarının katıldıkları forumda yapıldı Ekonomık özgurlükten yoksun olduğunu bıldıren genç bır ev kadını, evde urettığı ış ıçın bır ucrete bağlanması gerektığını soyleyınce, ev ışlerının bu şekılde devletçe aylığa bağlanmasını "yenı muhafazakârların" bır tuzağı olarak nıteleyen kadınlar, buna karşı çıktılar Kadının eve çekılmesının yenı bır yontemıyd bu Islamcı akımın getırdıklerınden çok farklı da değıldı Evdekı ış, evdekı tum üyelerle paylaşılmalı kadın dışarda çalışarak, kımlığını gelıştırerek yurt sorunlarıyla ılgılenerek kısaca dar çerçevelı dort öuvanndan dışarıya çıkarak kazanmalıydı yaşamını Çağdas akımın kadınlara getırdığı eşıtlıkçı ve özgur yaşam, aslında, dıkenlerle dolu çetın bır yoldu, ama güzeldı Kadın ve erkeğı her alanda sorumluluğa, ışbırlığıne ve ışbölumune götüruyordu Yenı haklar ve yenı bır statu elde ederken evın sınırlı dört duvarına mahkum edılmış kadının geleneksel kadın rolunün gereğı sahıp olduğu bazı kolaylıklara hazırcılığa da veda etmesı gerekecektır çağdaş kad nın Geleiim Türkiye'ye 199O'lı yıllara gırerken, çevre konularında, Türkıye'dekı gelısmeler de hızlanmıs görunu yor; çevre, gıderek toplumun gündemınde san kı daha ön sıralarda yer alıyor Enazındangö öte yandan hemen aynı gunlerde, bır de "özel Çevre Koruma Kurumu" kurularak, hükumetçe belırlenen bazı sahıl kesımlerınde, Çevre Müsteşarlığı'mn, Çevre Kanunu'ndan kaynaklanan tüm yetkılen, bu kunıma devredılıyor Cıddi çevre sorunlanna yol açabılecek sanayı ışletmelennın kurulmasından önce olası etkı lennı değerlendınp, karann bu çerçevede oluşturulmasına ımkân verecek bıhmsel bır yönîem olan ve Çevre Kanunu'nun 10 maddesı gereğı uygulanması zorunlu bulunan, "Çevresei Etkı Değerlendırılmesı Raporu" yöntemı, bu konudakı yönetmelık taslağı uç yüdır haar olduğu halde, bır türlu yururluğe konul madığı ıçın, hayata geçınlemıyor Çevre Musteşarlığı 'olmaz böyle şey' derken onun fikrı nı bıle almadan, aynı hukümet, Alıağa Gencellı'de yapışletdevret formülüyle ve yaban cı sermaye ıle kurulup, ıthal kömurle çalışacak bır termık santralın kurulmasına ımkan veren bır kararnarneyı, yurürluğe koyuvenyor Görevı yasama denetımı vapmak, yam "Bellı bır konuda bılgı edınmek ıçın ınceleme ELLERİ DERT GORMESİN Sağaltma taşında bılenmış neşterı ıle sancılarımı dındıren can dosıum Dr. MUST4FA ŞERİF ONAR AN'a ve yardımcısı Op. Dr. OSMAN TANRIVERDİ ıle bölumun butün görevlılerıne yureğımın butun sıcaklığı ıle "elienaız dert gormesın" dıyorum Ara>ıp sorarak rahacsızlığı .ıın sıkıntılarını azaltan ve yenı yıl îyin lyılık dıleklennde bulunan vakınlarım da bana ruh gucu verıyorlar Ayrı ayrı vazamadığımdan bu satırlarımı ıncelıklerının karşılığı olarak kabul huvurmalarını dılerım OMER ASIM AKSOY RAMKO SANATMERKEZİ ÇAĞDAŞ TÜRK RESMİ Y\RIŞMASI Tanıtım Ramko S a n t Merkezı, çağdaş Turk resmının dunya standartlarına gore degerlendınlmesını sağlamak ve dunyada daha ıyı tanıtımını yapmak, boylece Turk resmının çağdaşljğına katkıda bulunmak amacıyla, "Çağdas Turk Resmı Yarışması" adıyla bır yarışma duzenlemıştır Yarışmaya Katılma Kosullan 1 Yanşma Turkıye'den ve Turkıye dışından T C uyruklu, 18 yasından yukarı tum sanatçılara açıktır 2 Her sanatçı uç yapıtla yanşmava katılabılır 3 Sanatçılar, konu, kuJJanacakJarı malzeme ve teknık yonden (Baskı teknığı hanç) serbesttırler 4 Yapıtlar "çağdaş" nıtelıkte \e daha once sergılenmemış olacaktır 5 Resımlerın kısa kenarı 60 cm'den kısa, uzun kenan 125 cm'den daha uzun o\mayacaktır 6 Yapıtların arkasma, yapıtın adı ve fıyatı ıle sanatçmın adı, soyadı, adresı, varsa telefon No su yazılacaktır 7 Yapıtlar sergılenrneye hazır şekılde en geç 29 Hazıran 1990 gunu saat 17 OO'ye kadar bızzat Ramko Sanat Merkezı'ne (Istanbul, Teşvıkıye Atıye Sok No 8) mak buz karşılığında teslım edılecektır (Posta yoluyla gondenlen yapıtlar kabul edıl meyecektır) Seçıci Kurul Yapıtlar ısımlen aşağıda behrtılen unlu eleştırmenlerden oluşan bır seçıci kurul tarafından degerlendırılecektır Sayın, Bruno Mantura Kultur Bakanlıgı Roma Italva Sayın, Dr. Dıetar Rontc Sprengelmuseum Hannover Almanya Sayın, Gerard Regnier Centre Pompıdou Parıs Fransa Sayın, Jan Hoet Museum Van Hedendaagse Kunst Gent Belçıka Ödulier 1. Ödül 25 MıJyon TL. 2. ÖduJ 15 Mılyon TL. 3. Odul 10 Mılyon TL 4 Adet 5'er Mılyon TL. mansıyon a Oduller hıçbır şekılde sanatçılar arasında boluşulmevecektır Ancak uç resım ıle katılan bır sanatçı uç eserı ıle de odul ve mansıyon kazanabılır b Degerlendırmede odul ve mansıvon kazanan yapıtlar, tum hakları ıle Ramko Sanat Merkezı'ne aıt olacaktır Sanatçılar vanşmaya katılırken bu koşulu onceden kabul etmış sayılacaklardır c Odul kazanmamış yapıtlar, yarışmayı ızleyen bır ay ıçerısınde sanatçıları tarafından gerı alınacaktır Bu surenın bıtımınden sonra alınmamış yapıtlar, gelecek ılk hafta ıçınde, muzayede açılış fıyatları Ramko Sanat Merkezı tarafından takdır edılerek açık artırmaya sunulacaktır d Yarışmanın tum Koordınatorlugunu Prof. Dr Ismaıl Tunalı ustlenmış bulunmaktadır İLAN ERZURUM 1. SULH CEZA MAHKEMESİ'NDEN E No 1988/801 K N o 1989/197 Gıda Maddden Tüzuğü'ne muhalefet suçundan sanık Abdulhamıt ve Besra'dan olma 1955 doğumlu Tekman Uçesı Yeşılören köyu nflfusuna kayıtlı MAHMUT YILMAZ hakkında açılan kamu davasının yapılan açık duruşması sonunda Sanı gın TCK 396 402,402/2, mad delen gereğınce 3 ay hapıs cezası, 5000 TL ağır para ceza 5i, 3 ay curme vasıta kıldığı mes lek ve sanatının taüh cezası, 7 gun ışyennın kapatılması ceza sı ıle cezalandınlmasına, huküm özetının \nkara, Istanbul ve tz nnr'de yayıınlanan tırajı yuzbınden fazla olan gazetelerden bınnde aynca mahallı gazetelerden bırısınde ılanına, keza ka palma suresı kadar kalmak kaydıyla hukum özetının buyuk harflerle yazılarak kapatılan ış >ennın göze çarpan bır yerınde ılanırja, masrafların sanıktan alınmasına karar venldıgınden ılan olunur Basın 41114 Olumunun 11 yılında saygıyla anıyoruz MEHMET ÇAKMAK AYŞE ÇAKMAK, FATMA ÇAKMAK ÖMEB ÇAKMAK, ŞAOJYE ÇAKMAK, SALIH ŞİMŞEK MUSTAFA DAĞCI HAŞIM ÇIM, ABDURAHMAN ÖZLUK, AYDIN ERGUN AHMET KILIK ALI IHSAN ÇELİK, FATİH BİNBAY APDULKADİR ERKUTLU ŞUKRAN AYHAN YAVUZ SELJM DİNKÇİ, RAMAZAN YAKUT CUMA YAKUT BETUL. ULUĞ, İBflAHIM CfHAN DEMİfl FAİK YAKMAN BAHRI OILEK YUSUF BARAN HANIFİ ESER, CEMAL YILDIZ OSMAN YILDIZ AYDIN KOÇ, BAYRAM BOZBEYOĞLU AROA SAYGILI MUSTAFA TOKLU, CAFER AYYILDIZ TOLGA KAYHAN EVAHAP ŞİMŞEK ÖNDER ŞAHINER, M KEMAL ASLAN RAMAZAN GULSUM DIYADİN NOYAN, FERİT AY, ÖMER AĞIN ENVER SEZGIN SULEYMAN TALAY A HAYDAR UZULMEZ, VEYSEL UÇUM METIN DANIŞ MEVLUT ILGIN OMER PESEN, BAHATTIN IŞIKTAŞ KEMAL IŞIKTAŞ, CENGIZ YILDIZ, M ŞAH YILDIZ MAHMUT SALIK, ŞERİF BAYRAM MVHSIL BİNBAY, MURAT DEMIRBAŞ NACI SURMEU. SELİM TALAY AYSEL TALAY, MAHFUZ KAYA ULKU AKGUN, FİLIZ AĞIN, FEYYAZ DEMIR HEYBET ATSIZ HAYDAR AKINCI ERDEM SUCU, ISMET SOYLEMEZ ADNAN CAN DlLSONCSâİHOTEL L ncle Bar Phıladelphıa Restaurant 18 20 pnano muzıgı Saat 20 3C 23 00 Pnanıst KAMfL OZPEKÎN eşl.gmde BERNA YILBAŞI ÖZEL TARIFESI htanbnl'un en merkezı yen oLn Taksım'de bulunan 4 yıldızh Dılion Oteh, yılbaşı tatıhnı huanbul'da geçırmek ısteyenlere en uygun şartları sunmaktan kıvanç duyar 2 kışılık odada kışı başı (1 ktşı) 3 gece konaklamalar ıçın 200 000 TL 4 gece konaklamalar ıçın 240 000 TL 5 gece konaklamalar ıçın 300 000 TL Fıyatlanmıza açık bufe, kabvaJtı, servıs ve KDV dahıidır 0 6 yaş çocuklar, ebeveynlen ıle aynı odada kalmak kaydı ıle ucreîsızdır Yılbaşı gecest ozel menu hmusız yerlı ıçkt dabıl 75 000 TL Öğle yemeklennız ıçın çok zengın spesyallenmızı ıçeren set menu sadece 20 000 TL Emsalsız yılbaşı sepetlenmız 220 000 / 250 000 Rez 152 96 00 (20 hat) TL VEFATLAR İÇİN Yurt ıçı, yurt dışı cenaze nakledılır llaçiama, malzeme, tabut, butun ışlemler hassasıyetle süratle yapılır Işletmede ayrıca 18 ambulans mevcuttur Cenaze ılanlarında, hızmet bedeiı alınmaz İSLAM CENAZE İŞLERİ 147 20 06 140 68 86 Istanbul Üruversıtesı Ingılız Dıh ve Edebıyatı'ndan aldığım dıplomam kaybolmuştur Hükumsüzdür JAKLİN MARISCtÇ Nüfus cüzdanımı ve öğrencı kartımı kaybettım Hükümsuzdür HA YRETTtN BAŞKA YA B12 ozgurluk ıçın doğdul. Özgurluk ıçın savaştık Ozgurluk ıçın öldük Adımız huzunle anılmasın FEVZİ Azma 22 Arahk 1978 GMYO'da faşıstler tarafından ölduruldu Onurlu yaşamı mücadelemıze ışık tuıuvor KIRKLARELtLI DEVRÎMCtLER ADIN4 MUNUR KOÇLM | 1727 Yafınds Baycnlsra INGILTERE'de INGILIZCE'yi ücuza öğrenmek ıçın guvenılır ! ROMANVE YAZARUK ONURU Samim Kocagoz Çağdaş Yaymları Türkocağı Cud 3941 Cağaloğlu Istanbul Ödemelı gondenlmez. 2000 lıra (KDV ıçınde) tek yol AU PAİR lık yapmaklır DERIN LIMITED ŞTI Bvbcrot Bul M«zharpa«a Sok 2Jt B«tlkfa« l.t r«l 16i 43 M «7 Ankara 213 6« «7 Izmlr 22 M M 4 aylık bebek ıçın bakıcı aranıyor. Tei: 176 23 30'dan (Sevgi Hanım) RAMKO SANAT MERKEZİ AtıyeSokak Vo 8 Terutkıye fSTA NBUL TeL 136 15 38 136 15 23 /24 Fax. 136 1S 82 Telex. 26241