02 Haziran 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CUMHURÎYET/10 HABERLER 22 ARALIK 1989 p A R L A M E N T 0 G U N D E M İ Parlamentoda bugün Dışişleri ve Sağlık Bakanlığı bütçeleri görüşülecek Bakanlık bütçelerinin ardından Hudut ve Sahiller Sağlık Genel Müdürlüğü bütçesi de ele alınacak. KtT Komisyonu'nda ise Türkiye Kömür tşletmeleri Kurumu ile Türkiye Taşkömürü Kurumu hesaplan görüşülecek. Belediyelere yeni çengel Yüksek Çevre Kurulu ve Çevre Koruma Fonu kurulmasına ilişkin tasarı, Devlet Bakanı Dinçerler'in bu yasa çıkmaz demesine rağmen komisyonda kabul edildi. Yasaya göre, yılbaşından itibaren Emlak Vergisi üe birlikte binde 2 oranında çevre koruma katılma payı ödenecek. Bayındırlık Bakanlığı'nın mevzi planlarına uygun olmayan, belediyelerce hazırlanan imar planlan geçersiz olacak. SHjP'li Yüksel Çengel, yasa ile belediyelere verilen imar yetkilerinin geri alındığını söyledi. ANKARA (Cumhuriyet Börosn) Belediyelerin imar yetkilerini büyük ölçüde geri alacağı belirtilen "Çevre Koruma Fonu Kurolması Hakkındaki Yasa Tasansı" TBMM Bayındırlık, Jmar, Ulaştırma ve Turizm Komisyonu'nda kabul edildi. Yasa ile çevre, "Çevre Yüksek Kurulu''na emanet edildi. Yasa ile kuruiması öngörülen twrr fnnunda 500 milyon lira toplanacağı bildirildi. Muhalefet milletvekilleri çevre konusunda, beşinci kurul olarak "Yüksek Seçme Kurulu"nun kurul masını öngören ve çevre ile ilgili 121. yasa olarak hazırlanan tasannın yetki karmaşasına neden olacağını öne sürduler. Belediyelere imar planı yapma yetkisi veren 3194 sayılı yasanın "koşa çevrildiğini" belirten DYP'li Ahmet Momco, tasarı ile yasanın bir kere daha parşalandığıru söyledi. SHP'li Ynksel Çengel ile Musa Göknel, tasanya "belediyelerin yetkililerine müdahale edildigi" gerekçesiyie karşı çıktılar. Komisyondan önce koridorda Çengel ile konuşan çevreden sorumlu Devlet Bakanı Vehbi Dinçerier, "Ba yasa çdtmaz" demiştı. TBMM Genel Kurulu'nda görüşüldükten sonra kabul edilmesi beklenen yasa tasarısında, "Çevre Komma Alanlan"nın, yerieşim merkezleri, turizm bölge alan ve merkezleri, özel Çevre Koruma Bölgeleri, Milli Parklar ile kentse), doğal ve tarihi SİT alanlan da dahil olmak üzere, deniz, doğal ve yapay göl ile alcarsu kıyılan ve özellikleri sebebiyle gerekli görülen diğer bölgeler olarak "Çevre Yüksek Kurulu" tarafından belirleneceği ve Bakanlar Kurulu kararı ile ilan edileceği kaydediliyor. Yasaya göre "Yiksek Çevre Korulu", Başbakan veya Başbakan YardımciM başkanlığmda, Devlet Bakanı, Tanm, Orman ve Köyişleri Bakanı, Bayındırlık ve tskân Bakanı, Sağlık, Kültür ve Turizm bakanlanndan olusacak. Kurul, yasanın amacına uygun olarak uygulama politikalarını belirleyecek. Sekretarya hizmetleri Çevre MüsteşaruğVnca yürütülecek olan kurul, gerekli görülen alanlardaki çalışmalara öncelik verilmesine karar verecek ve koordinasyonu sağlayacak kurul aynca, yasanın amacına ulaşılması için, gerekli gördüğü önlenılerin alınmasıru ve çabşmalann yapılmasını da üstlenecek. Tasanya göre, çevre koruma alanlarında daha önce onanmış imar planlannın uygulanmasma devam edilecek. Ancak altyapımn yetersiz olduğu, tarihi, arkeolojik, doğal ve kültürel değerlerin ve cevrenin korunup geliştirilmediği yerler üe özellikleri ve ekolojik yapılan nedeniyle önem taşıyan hassas yörderde, Yüksek Çevre Kurulu'nun önerisi ve Bakanlar Kurulu'nun karanyla imar uygulama planlan durdurulabilecek. Çevre koruma alanlarında, kunılca belirlenen ilkeler çerçevesinde 1/25.000 ölçekli cevre düzeni planlan ve 1/5000 ölçekli nazım imar planlan ile bunlann revizyonlan, ilaveleri ve değisiklikleri. Bayındırlık ve imar Bakanlığı'nca yapılacak, yaptırılacak ve onayianacak. 1/100 ölçekli uygulama imar planlan, 1/25000 ve 1/5000 ölçekli planlara uygun olarak yürürlükteki mevzuata göre, ilgili kuruluşlarca yapılacak veya yaptırılacak. Kurulca belirlenen ilkeler üe 1/25000 ve 1/500G filçek plan hükumlerine uygun olmayan 1/1000 ölçekli uygulama imar planlan geçersiz olacak. İmar planı olmayan yörelerde, her ölçekte imar planı yapma, yapürma ve onama yetkisi de bakanlığa ait olacak. ruhsatsız yapılan yapılann sahıplerine ve müteahhidine, 3194 sayılı yasa ile öngörülen para cezalanrun üci misli verilecek. özel Çevre Koruma alanlanndaki yetkiler ise saklı kalacak. Çevre, Yüksek Çevre Kurulu'na bırakılıyor P A R T İ L E R D E N ANAP Bursa tl örgütü'nün üye sayısı 27 bin 300'den 6 bine düştü. Naylon üye yazımlarını ortadan kaldırmak araacıyla başlatılan üye kayıtlannın yenilenmesi işlemleri sonucunda merkez ilçelerden Osmangazi'de 15 bin olan üye * s sayısmın 3 bine, Yıldınm'da 10 bin iken 2 P ^ ^ f H bin 400'e Nilüfer'de 2 bin 300'den 600'e düştüğü kaydedildi. ANAP tl Başkanı Ziya Hısımcıl, üyelerin "bir vurdumduymazlık" içinde olduklannı belirterek kayıt yenileme süresinin uzatılmasının düşunüldüğünü söyledi. Hısımcıl, "eskiden vatandaşın kapısına kadar gidip fazla formaliteyle yormadan üye kaydedebiliyorduk. Kasabalarda karda kışta uğraşmak zor geliyor vatandaşa. Her gün "yarın yeniletirim" diye düsünüyor. Ama para verdiğin zaman Uludağ'm tepesine bile gelirler" dedi. (Sevinç Baysal / BURSA) > Sosyaldemokrat Halkçı Parti Merkez 1 Yürütme Kurulu üyelerinden Halil Akyüz, yapılacak ilk genel seçimde önceki seçimden bir eksik oy almalan halinde kendi yönetimlerini "başansız" sayacaklarını ve gereğini yapacaklarını söyledi. SHP Merkez Yürütme Kurulu üyesi Halil Akyüz yaptığı açıklamada, SHP'nin bugtlnkü yönetiminin bütün projesini "iktidar olma" amacına yönelik olarak hazırladığını öne sürdü. Akyüz, "Bizim tek amacımız iktidar olmaktır. Artık parti içi tartışmalardan, parti içi sorunlardan kurtulmak istiyoruz. iktidar yolunda dışa dönük mücadeleyi hızlandırmamızın zamanı gelmiştir. Her ne olursa olsun partisinin oyunu artüramayan bir yönetim basanlı sayılamaz" dedi. (Ankara/UBA) Çevre Fonn tkiden fazla konutu olanlar, Cevre Fonu'na para ödeyecekler. Emlak Vergisi mükellefleri, Emlak Vergisi'ni ek olarak aynı matrah üzerinden yüzde 2 oranında ^vre koruma kaülım payı ödeyecekler. Bakanlar Kurulu, turizm işletme belgeli tesis sahiplerinin, gayrisıhhi müesseselerin sahiplerinin, ikiden fazla konutu bulunanlann ödeyecekJeri cevre koruma katılım payını ayn ayn veya topluca sıfıra kadar indirmeye veya yüzde 10 oranına kadar yükseltmeye yetkili olacak. Çevre koruma katıhrn payını, beiediyeler toplayacak. Ehğer yasalann ve yasa gücünde kararnamelerin, bu Yasa kapsamına giren alanlar yasaya aykın hükümleri uygulanda, yasa hükumlerine uyulmadan mayacak. KİT KOMİSYONU SHP Milas ilce yapılacak olan seçimli tüzük kurultayında örgütün eğilimini belirlemek araacıyla dün bir toplantı yaptı. tlçe daruşma kurulu üyelerinin tüzük değişikliği için yaptıkları öneriler tartışıldı. Toplantıda, belediye ve il genel meclisi toplantılannda ilçe ve il başkanlarının grup başkanlığı yapraası, Merkez Yürütme Kurulu'nun ilçe örgütlerini görevden alma yetkisinin kaldırılarak bu yetkinin yalnızca il yönetim • kurullanna tanınması, milletvekili seçimlerinde kontenjan uygulamasının kaldırılması, üyelik için partiye başvuruda bulunanların üyeliklerinin kabul edilmemesi dunımunda gerekçe gösterilrae zorunluluğunun getirilmesi ve üyelığe kabul edilmeyenlerin merkez yürütme kuruluna itiraz etrae hakkının tanınması doğrultusunda önerilerde bulunulması kararlaştırıldı. (Milas Cumhuriyet) olağanüstü kongre ^ a n r \ a n alınan Seyhan ve Yüreğir ilçe başkanlıklan için Baykalcılar adaylarını saptarken, sol kanat henüz net isimler üzerinde anlaşma sağlayamadı. Baykalcılann adayımn saptanmasında Anakent Belediye Başkanı Selahattin Çolak, muhalefet adayımn belirlenmesinde de milletvekili Sedat Doğan ağırhklannı koydular. "Belediyeyle uyumsuz" denilerek 15 ekimde görevden alınan Fikret Ank ve Tahsin Kargün başkanlığındaki Seyhan ve Yüreğir ilçe kongreierinin 28 aralıkta yapılacak kongreleri için Baykalcılar, Seyhan'a SHP eski il başkanı Mehmet Salıcı'yı, Yüreğir'e de Irfan Aksoy'u aday göstermeyi kararlaştırdılar. Her ikisi de 15 ekimde atanan Salıcı ve Aksoy, "Tabanın, görevinize devam edin mesajı" Uzerine aday olduklannı söylediler. SHP tl Başkanı Fevzi Ciritci, yönetime atandıktan itibaren kongre kararlarının surekii gundemlerinde olduğunu, "Baykal'ı seçtirmek için delegasyon değişikliğine gidiliyor. Kongre kararlarının altında yatan da bu" yolundaki değerlendirmenin haksızlık olduğunu söyledi. (Ufuk Tekin/ Adana) DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit, Kıbns sorununun TürkJye ile KKTC açısından önemli ölçüde çözüme kavuştuğunu belirterek "Ancak KKTC'nin uluslararası statüsünün belirlenmemiş olması, Türkiye'nin bu alanda büyük sıkıntılar çekmesine neden oluyor" dedi. Ecevit, Boğaziçi Üniversitesi Uluslararası tlişkiler Kulübü tarafından düzenienen "Kıbrıs sorunu ve ve uluslararası ilişkilerimiz" konulu konferansta yaptığı konuşmada, 1983'ten bu yana Türk hükümetlerinin, KKTC'nin tarunması konusunda hiçbir adım atmadıklannı kaydetti. DSP lideri, "Hatta özal, KKTC'nin kurulmuş olmasından da rahatsız durumdadu" diye konuştu. AT raporuna değinirken Türkiye'nin AT'ye başvuru yüdönümünün devlet tarafından kutlanmasını "utandıncı" olay olarak nitelendiren Ecevit, AT'ye üye olabilmek için "kapı kapı dolaşılarak yalvarmayı" sindiremediğini de söyledi. (tç Politika Servisi) " D T > Refah Partisi (RP) Genel Başkan Yardımcısı Rıza *^* Ulucak iktidar partisinin ANAP'lı olmayan belediyelere hasmane davrandığmı söyledi. Rıza Ulucak "iktidar partisi her ne kadar tüm belediyelere eşit şekilde davranışlar içinde bulunduğunu söylese de bunun doğru olmadığı uygulamalarla ortaya çıkıyor" dedi. Halil Ürün'ün belediye başkanhğını yaptığı Konya'da SHP'lilerin belediye başkanlığı yaptığı Ankara'da hava kirliligi ile ilgili olarak hükümetin belediyeler karşısında aldığı tavrı eleştiren Ulucak şunları söyledi: "Bütün söyFenenlere rağmen iktidarın kendi partisinden olmayanlara davranışlan tam bir hasım gibi 'ya benden olacak ya da kanunlann verdiği hakları bile onlara vermem* tavn içindeler." (Ankara /UBA) S H P > d e THY'nin hesabı AlmanyaVlan döndü Başbakanlık Teftiş Kurulu Başmüfettişi, THY'den bazı kişilerin Lufthansa'ya ikram hizmetleri karşılığı 6 milyon DM fazla para ödediklerini, ancak F. Alman yetkililerinin durumu fark ederek parayı geri ödediklerini açıkladı. ANKARA (Cumhuriyet Barosu) TBMM KtT Komisyonu'nda, THY, USAŞ ve DHMİ ve TRT'nin 1987 yılı hesaplan görüşülürken ilginç tartışmalar oldu. ANAP'lı Fecri Alpaslan, USAŞ'ın değerinden satılmadığını söylerken, "Haysiyetli özel|eştirme istiyoruz" dedi. THY'nin hesaplan incelenirken söz alan Başbakanlık Teftiş Kurulu Başmüfettişi, bazı kişilerin Lufthansa'ya ikram hizmetleri karşılığı 6 milyon Alman Markı fazla para ödediklerini, ancak F.Aİman yetkililerinin durumu fark ederek paranın THY'ye geri ödendiğini açıkladı. Başmüfettiş, aynı kişilerin şu anda en sorumlu mevkilerde görev yaptıklannı belirterek şunlan söyledi: "Örtada 6 milyon DM'lik zarar var. Sorumlular, 'Biz adamlara itimat ettiğimizi için faturalara 7 sene bakmadık' diyorlar. Almanlar düriistiuk gösterip, olayı ortaya çtkararak, bize baber veriyorlar. Bu olayın içinde olan Aysel Gürdere isimli görevli halen kurnmda çahsıvor. Kocası da alımlann yapıldığı aracı şirketin orugı. Soramlnlann isJerine derhal son verilmeHdir." THY Genel Müdürü Cem Koıhı ise ise son vermenin çok ağır bir ceza olduğunu savunarak, "Para geri aiındı. Olayda suiistimal degil, ihmal var" dedi. Kozlu, bu görevlilerinin üç gunlük ücretlerinin kesildiğini ve kıdem ılerlemelerinin durdurulduğunu bildirdi. Başmüfettiş bunun üzerine, "Raporumuz açık. THY'ye Ueride bir zarar venneyeceklerini garanti edi\oriarsa, verecekleri zaran karsüayacaklarsa, biz bunlan umtalım" dedi. . Bu konusmalardan sonra komisyonun iktidar ve muhalefet partili üyeleri, olayın ciddi boyutİarı olduğu görüşünde birleşerek, inceleme yapmak üzere bir alt komisyon oluşturulmasını kararlaşürdılar. Gnrpınar, TRT'de Başbakan Akbulut 'u tanıtıa programlar yapılmasıru istedi. Gürpınar, vatandaşların başbakanın görüşlerini merak ettiğini söylerken, "Türk yatandaşı, basbakanımızı çok az tanıyor" dedi. Gürpınar, Akbulut'un iç ve dış politika, enflasyonun nasıl duşüruleceği, Gttneydoğu Anadolu'daki olaylann nasıl önleneceği gibi çeşitli konulardaki düşüncelerinin vatandaşa tanıtılması için TRT'nin her akşam beşer dakikahk programlar hazırlamasını istedi. TRT Genel Müdürü Kerim Aydın Erdem, ilk kez çıktığı komisyon karşısında, kurumu, "tarafsu olmamakla" suçlayan SHP milletvekilleri kadar, iktidar milletvekilleri tarafından da terletildi. TRT'nin, ilçelerin kuruluş günleri için de program yapmasını isteyen ANAP'lı Mekmet Perçin, ilçe sayısı nın çok fazla olması nedeniyle bunun yapılamayacağını söyleyen Erdem'e "Bir bakan gidince veriyorsunuı ama" diye kızdı. SHP'li Rüsti Kurt, TRT'nin Cumhurbaşkanı Özal'ın kabullerini vermesinin, makamı yıpratacağını belirtti. Dört kurumun 1987 hesaplan KtT Komisyonu tarafmdan kabul edildi. kurulu oak ayı DEMtREL GENÇ tŞADAMLARH LA DYP Genel Başkanı Suleyman Demirel, AnBdoluGençlsadamlanDenıeği'ninayuk yemekli toplantısına eşi Nazmiye Demirel'le birlikte katıldı. Demirel, "Bizim at baztr" dedi. Siyasetle ilgilenin Anadolu Sanayici ve Işadamları Derneği'nin düzenlediği yemekli toplantıya katılan Demirel, "îşadamı sadece benim işim iyi gidiyor, ötesi beni ilgilendirmez dememeli. Ulke sorunlanyla, siyasetle ilgilenmeli" dedi. ANKARA (Cnmhariyet Büro» ) DYP Genel Başkanı Suleyman Demirel, Anadolu Sanayici ve Işadamlan Derneği'nin düzenlediği yemekli toplantıda, "İsadanu sadece, 'Benim işim iyi gidiyor, ötesi beni ilgilendirmez' dememeli. Ülke sorunlanyla, siyasetle ilgilenmeli" dedi. Genç işadamlarının Demirel'e gösterdiği yoğun coşku ve sevgi, yemeği "DYP gecesine" dönüştürdü. Dedeman Oteli'nde önceki gece düzenienen yemeğe eşiyle birlikte katılan Demirel, salona girerken ayakta alkışlandı. Protokol masasmda Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Göihan, eski bakanlardan Ekrem Ceyhun ve Cafer Tayyar Sadridar da vardı. Açılış konuşmasını yapan Anadolu Genç tşadamlan Demeği Başkanı Ömer Faruk Yeşilyurt, "Kısa bir ufuk turu yapmak istedigini" belirterek şunları söyledi: "Dünyada büjuk degtşüdikler oluyor. Bu sosyal ve ekonomik degişime Türkiye'nin de ayak nydurması gerekli. Türk insanına verilen deger. Avnıpa standardına getirilmeli. Bugün ne yazık ki AT ile ilgili uzun süredir kurulan düsler de bitmistir. Bunun iki önemi vardır. Birincisi 10 yılda Türkiye'nin AT'ye entegre olmasım sağlayacak gerçekçi tedbirlerin alınmaması. tkinci konu ise Avrupa'oın kendi içindeki oluşumun sonuçlaruıı biraz daha detaylı görmek istemesidir." cak.bilinçlenme tohumlanm atacak bir "dernek teşkilatlanmasına" gittiklerini ve böylece iletişimin hızlanacağını vurguladı. Daha sonra "sahneye çıkan" Demirel, "Burada asünda sanatçılar bulunur" diye başladığı konuşmasında, işadamlarının örgütlenmesinden duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Demirel, işadamının benim işim iyi gitsin yeter diyemeyeceğini beh'rterek şöyle devam etti: "Eğer böyle düşünürseniz, ülkenin kötu idaresine dur demezseniz, bir gun kötu idare sizi de bulur. Sizin böyle örgütlenmeniz siyasi partiler için de bir moral âeste&i olnr. Hatta zamanJa zorlayıcı güç haline gelirsiniz. Ülke sorunlanna duyarlı olmalısımz. Türkiye her seyden önce biir olmalı. İnsanlar düsündüklerini yüksek sesle söyleyebilmeli. Bugün Türkiye'de herkes istedigini söyleyemiyor. Söyleyenin hayat Yeşilyurt, genç işadamlan ola damannı keserler." rak atıl kapasiteyi ortaya çıkaraDemokratik Almanya'daki olaylann sadece ^ekmek" için olmadığını vurgulayan Demirel, "Orada milli gelir kişi basına 5 bin dolar. Benim ülkemde 1200 dolar. Ama insana sadece ekmefc d e p . onur da gerddr, hurrijct de gerekir" diye konuştu. Dernek yönetialerinin " U B B tulmaz isim, vazgecümrz hami, izler bırakan devlet adamı" diye tanıttığı Demirel, yoğun alkış arasında yerine oturdu. Giderek bir "DYP gecesi"ne dönüşen yemekteki politik havayı şarkıcı Hüner Cosknner daha da yoğunlaştırdı. Repertuvarındaki "kırat"lı şarkılardan örnekler veren Coşkuner, zaman zaman sarkı söylemeyi bırakıp "Hlçbh şeyde gözumüz yok, siz aramuda olun yeter", "Sakın bırakmayın bizT diyerek "genç isadamlannT oldukça heyecanlandırdı. Gecenin dansözünü de zevkle izleyen Demirel'e, "yine kaifdafma dileklerinr beürtip kartvizitlerini vermeye çalışan "genç işadamı" sayısı da oldukça lcabanktı. DemireVden genç işadamlarına: BUTÇE ^Tarmıda geüşme hıza sıfırm altına düştü9 ANKARA (Cumburiyet Bürosu) Tanm Orman ve Köyişleri Bakanı Lütfullah Kayalar, 1989 yüında Türk tanmında gelişme hızırun sıfınn altına düştüğünü itiraf etti. Kayalar, bu durumun kuraklıktan kaynakJandığını bildirerek, "Bu y l tanmsal alanda yoğun bir kuraklık yasanmasina karşın, kamooyuna bono hisettirmedik, karaklığı kıüığa dönastürmedik" dedi. TBMM Genel Kurulu'nda Tanm, Orman ve Köyişleri Bakanlığı bütçesi görüşülurken, muhalefet milletvekilleri çeşitli elestirilerde bulundular. SHP'li Gürcaa Ersin, "Hükümet, bilerek isteyerek laammüden çiftçiyi fakirlesdrmişör" dedi. SHP'ii Neccar Türkcan, "Tanrnda 300 dolar dolayındaki yıHık geiirle, Afrika mavnmavulanniD bile gerisine diistük" diye konuştu. 5 milyona kadar olan çiftçi borçlannın faizlerinin affını istedi. DYP'li Mehmet Çakıroğlu, Orman ve Köyişleri Bakanlıklan'nın kaldınlmasıtu "cinayet" olarak nitelendirdi. ANAP'h Ali Er, sebzemeyve ithalatının üreticiyi zor duruma dttşürdüğünü, bu yüzden karşı çıktıklannı söyledi. CUNEYT ARCAYUREK yazıyor Gerekçe Hazırlığı... Ceza Yasası'nın 240. maddesi uyarınca "görevini kötüye kuliandığı" savıyla yaptığı suç duyurusu konusunda, Cumhuriyet BaşsavcılığTnın herhangi bir işlem yapıp yapamayacağı hukukcular arasında farklı yorumlara yol açtı. Cumhuriyet Başsava Yardımcısı Arif Gündoğdu Gürses, kendilerinin bu konuda bir yetkilerinin olmadığını söylerken, Türk Hukuk Kurumu Başkanı, anayasa hukukçusu Prof. Dr. MuammeT Aksoy ise bu konudaki anayasal boşluğun ictihat yoluyla doldurulabileceğini ve sonuçta da görevini kötüye kuilanan bir cumhurbaşkanı hakkında işlem yapılabileceğini savundu. V U U y U I U a l l Turgut özal hakkında, Tttrk H l U n m i C l l DYP'nin, Cumhurbaşkanı 'Meclisi kiın koruyacak' • ANKARA (Cumburiyet Bürosu) TBMM personeline özel hizmet tazminatı verilmesini öngören yasa önerisi kabul edilirken, TBMM'yi kimin koruyacağı tartışıldı. SHP'li Erdal Kalkan, öneri üzerinde grubunun görüşlerini açıklarken, TBMM'de görev yapan güvenlik örgütünün Meclis Başkanlığı'na bağü bir özel güvenlik kurumuna dönüştüriilmesi gerektiğini belirtti ve "Aynca, Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı'na bağlı bir taburun TBMM içinde ne görev yaptığını anlayamıyorum? Acaba bu tabur, parlamentoyu korumak için mi burada, yoksa, üç tane darbede yapıldığı gibi parlamentoyu basmak amacıyla mı burada bulunuyor? Bu tabur en kısa zamanda Meclisten çıkanlmalı" dedi. Kalkan'ın sözlerine ANAP'lılar tepki gösterdi. Daha sonra kürsüye gelen ANAP'h Şevki Göğüsger de "Muhafız taburunun Türk ordusunun bir sembolü olarak Mecliste bulunduğunu" kaydetti. Hacaoğlu'nun sözleri de SHP'lilerin protestosu ile karşılanırken, SHP Grup Başkanvekili Hasan Fehmi Güneş, "Arkadaşımızın söylediği bu Meclisin güvenliğinin Özel bir kurum tarafından sağlanmasıdır. Ordudan çekinen yok" diye konuştu. Daha sonra kabul edilen tasanyla TBMM personeline yeni olanaklar sağlandı. ANKARA TÖ'nün geliştirdiği Türkçeyle konuya yaklaşalım. Olaylar. step by step" ilertiyor. Anayascinın öngördüğü tarafsızlık ilkesi "adım adım" göz ardı ediliyor. Başbakanlığı ziyaretinde Akbulut yanı başında otururken TO'nün, AT raporuna değinen kendine özgü, içereğiyle yadsınan açıklamaları, sadece kamuoyunda değil, hukuk devleti görüşüne bağlı hükümet uyelerince de eleştiriliyor. Kuşkusuz içinde bulundukları ortamı dikkate alarak kimi hükümet üyeleri TÖ'nün bir başbakan tavrıyla sergilediği davranışlardan rahatsız olduklannı açık seçik söyleyemiyorlar. Ne var ki Başbakan Yardımcısı Ali B o zer gibi hukuk devleti fikrine bağlı kalmaya konusundakı "direktfflerini", bir değeriendir "Sabık" başbakan, parti lideri, müsteşar özen gösterenler, TÖ'nün rapor üzerinde me görerek kendilerini bağlamayacağım söy olarak bugünkü konumuyla sorumsuz TÖ^ soylediklerini "bir değeriendirme" diye algı lerken, DYP'li Yaşar Topçu. cumhuriyet baş nün her demecinin, buyurduğu her uygulalıyorlar. Kişisel düşünceleridir diyemiyorlar, ama TÖ'nün öne sürdüğü görüşlerin hükümeti "bağlamayacağım" açıkça vurguluyor Demokratik rejimin başlıca sorunu, TÖ ile' başfıyor, TÖ ile lar. gelişiyor. "Step by step" sonu nereye varacağt bilinmeyen Tabii asıl ciddi karşı çıkışın Başbakan'dan, sesi soluğu çıkmayan Mesut Yılmaz'dan gel bir ufka doğru hızla ilerliyor. Türkiye'nin sorunu tek başına mesi beklenir. Görev sınırlarının bir darbe TÖ olunca, siyasetin içine düştüğü çapraşık, çelişkili de yikılmasını, ikinci dereceden devlet yö gelişmeleri kanalize edecek, sergileyecek girişimler hız neticisi olmayı sineye çekiyorlar her ikisi de kazanmaya başlıyor. birer Buda heykeli. işte örnek: Son MKYK toplantısında Hasan Celal Güzei, Akbulut'a "Köşk'ün izinde yürüyen bir başbakan kimltği vermekten kaçınmasını" söylüyor. Akbulut susuyor. Ona göre en güzel yanıt, yanıt vermemek! Kimi üyeler görüşü paylaşınca Keçeciler, anayasa fikrini bir kaJemde nasıl feda ettiklerinı gösteren muthiş bir buluşla sahneye giriyor. "Türkiye Cumhuıiyeti'nde cumhurbaşkanlanyla ters düsen başbakanlann uzun ömürlü olmadığını" savunuyor. Kısacası, "bi'at formülüne" yattıklarını gösteriyor. Paris Üniversitesi egitimli hukuk bilgisryte gerçeği bir çırpıda karşıladığını sanıyor. Gecmişte her perşembe başbakanla Köşk sakini arasındaki mutat görüşmeler bir anlam taşıyordu. Anayasaya göre asıl sorumlu olan başbakan, ülke sorunlanyla ilgili bilgiter verirdi. Başbakanla Köşk arasındaki gösavcısının kapısını çalıyor. Bu girişim, sonucu ne olursa olsun, TÖ'yü yasalar önünde suçlayarak sürekli üzerine gidilmesine önayak olacak görüşleri içeriyor. Gün gelecek gerekecek; TÖ'yü çıktığı yerden aşağı indirecek hareketin gerekçeleri bugünden resmi kanallarla yazılıyor. Topçu'nun arkasında DYP var. Demirel, her cepheden harekete geçerek her kapıyı zorlayarak TÖ'nün yasalara, demokratik geleneklere ters düşen konumunu kesinkes sergilemeyi, "tutanağa geçirmeyi" ana hedef alıyor. Topçu'nun başvurusundan sonuç çıkar ya da genel yargıya göre çıkmaz. Önemli olan bu değil. Demirel'e göre, "her yanryla TÖ sorununun sürekli irdelenmesi psikolojik etki" gereği. Bugün yasalardan önce bir "kamu Kısa bir süre önce özetleştirilen USAŞ'ın hesaplannın gönlşüldüğü suada söz alan ANAP'lı Fecri Alpaslan bu özelleştirme olayını elestirirken görüşlerini şöyle dile rüşmeler "bilgilendirme"yi geçmezdi. Direk oyu mücadelesi" yapıyor. siyonu ele alan: anayasaymış, kamuoyundaAna hedef: Bir yandan TÖ'nün anayasa dt getirdi: ki, Meclis'teki sert tepkilermiş hiçbirini umur şı hareketlerini kânıdan öteye kesin yargrya "USAŞ, satıldıfiDda kân artan samayan davranışlarla bugün bir başbakan, ulastırmak, öte yandan zamlardan dış poli Mr graf& iztiyorda. Sadece gayri"yukarıya" bilgi vereceği yerde "talimat tikaya kadar her alanda "sorumlu kişinin iM^olleri resmi bedeOe 26,5 mflalma" sürecine girme olayını sürdürüyor. sorumluluğunu" halka sindirmek. DYP, işe yar lira degerindeydi. ancak 14,5 Demokratik rejimin başlıca sorunu, böy yaradığında sorumsuzluğa sığınarak, örne milyon dolara stüldı. USAŞ delece TÖ ile başlıyor, TÖ ile gelişiyor. "Step ğin zamları hükümetin yaptığını söylemenin gerine sablmadı. Şimdiki müdürüne lstanbul'da 2 bin dolara ev by step" sonu nereye varacağı bilinmeyen geçersizliğini halka duyurmaya yöneliyor. kiralandı. Ama kunımun üç ay bir ufka doğru hızla ilerliyor. Türkiye'nin soDYP liderine göre "iğneyle kuyu kazılıyor" runu tek başına TÖ olunca, siyasetin içine TÖ'nün hazetmediğini bildiği sıfatlarla sal önceki Türk Genel Müdür ne kadüştüğü çapraşık, çelişkili gelişmeleri kana dınyı güncelleştiriyor. Siyasal demeçleri, dar maaş alıyordu. Özelleştirme lize edecek, sergileyecek girişimler hız ka "sabık" bir başbakan, bir lider ya da müs ve yabancı sermayeye karsı degilim. Özelleştirmenin dikkaüi yazanmaya başlıyor. teşar olarak mı verdiğini soruyor. "Hangi pılması gerekir. Biz haysiyetli bir Hükümeftekı sağduyulu üyeler TÖ'nün AT 'sabık' konuşuyor?" diye soruyor. özeDesürme istiyonu." SHP'li Vedat Altun, USAŞ'ın özeüeştirilmediğini, yabancılara peskeş çekildiğini söylerken, hesaplaruun ibra edibnemesini istedi. SHP'li Başer Baydar. "USAŞ sablmamış, hediye edilmiştir" diye konuştu. Devlet Hava Meydanlan tşletmesi'nin hesaplan görüşülurken konuşan Ulaştırma Bakanlığı MUsteşan Ertan Yülek, Toros Havayollan'run uçuşlannın kaidelere uymazsa ruhsatının iptal edileceğini söyledi. Yülek, Tokat, Siirt ve Muş havaalam inşaatlannın tamamlanmak üzere olduğunu, Hakkâri, Ağn, Kastamonu ve Mardin Havaalanlan'nın da önümuzdeki yıllarda hizmete gireceğini açıkladı. Bakan Kayalar, eleştirileri yanıtlarken, tanm kesiminde 1 trilyon liraiık sübvansiyon sağlandığını bildirerek, sübvansiyonlann gelecek yıl sürdürüleceğini söyledi. Kayalar, kurakbktan zarar gören 611 bin çiftçi ailesine destek olmak için bir yıl vadeli ve faizmanın sorumlusu olduğunu veya olacağını siz tohum yardımı ile kredi kolayilan etme aşamasına geliyor. hkları sağlandığını anlattı. Hukukun elverişli maddelerine sığınmak, Bu yıl yapılan toplam 1 trilyon bir nokta gelecek, yeterii olmayacak. Hukuk808 milyar lirahk destekieme sal gerekler kadar, gün gelecek, halkın kesalımlan karşılığırun fmdık hariç kin sağduyusu, yaşantısını allak bullak eden TRT'nin hesaplannm gorüşul ödendiğini, fmdık üretrisine olan her olayda sorumlunun kim olduğunu bile146 milyar borcun ise üretici isterek konuşacak ve zamanı geidiğinde peki düğü toplantıda ise, SHP'li lrfaa diği zaman ödenebileceğini kayşen sağduyuyla görevini yapacak. dedeu Kayalar, "Bunu da alnı 27 aralıkta bütçe görüşmeleri kapanırken açık, başı dik bir iktidar olarak liderlerin konuşmaları TV'den naklen verileaçıkça söylüyorum" dedi. (Cüt 12) cek. TV'nin haiber bültenlerinde maharette Kayalar, kısm dış dflnya ile üisHıfzı V. VeUdedeoğla gözden kaçırdığı muhalefet demeçleri, "topkisinin kesürnesi ile tanınan ve kar yekun ve ağırtığını duyurarak" halka sunu18. bası 7000 lira (KDV yağışı nedeniyle bir süredir yine lacak. içinde) ulaşılamayan Van'ın Bahçesaray Çağdaf Yayınlan Türkocağı Başlıca konunun ne olacağını kestirmek ilçesine de önceki gün Köy HizCod. 39il Cağaloğtuhtonbul metleri tarafından ulaşıldığını da zor değil. Son günlerin ilginç filmini kaçırOdeneH goııderlmez. açıkladı. mamanızı salık veririz. SÖYLEV
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear