25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CUMHURİYET/2 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER leşme, toplumsal birikimle oluşur ve yerleşir. Demokrasi bu niteliğiyle, bugun ertelenip, belir,siz bır sure sonra, birilerının isteğıne gore alınıp yerleştınlecek bir nesne değıldir. Dolayısıyla SHP, oncelikle bu yanlış goruşe karşı oneriler gelıştirerek, ekonomik gelışmeyle demokratıkleşmenın birhktelığini, bunlan bir arada gerçekleştırme yollannı açıkça sergilemelidir. Çurutulmesı gerekli ıkinci onyargı, demokrasıteror ozdeşliğıdir. Ozellikle 1971 sonrası gelişmeler, toplumda çok yanlış bir kanının yerleştirilebilmesıne yol açmış, demokrasi işlerlik kazanırsa terör eylemleri yoğunlaşır goruşu, demokrasiyi yadsıyanlarca surekli işlenmiştir. Bu yargı da tumuyle geçersizdır. Pek çok ulkede terör eylemleri gorulmesine karşıhk, bu ulkelerde demokrasi düşmanlığı yapılamaz, demokrasinin askıya alınması yoluna gidilemez. Yalnız demokratik bir ortamda, terörun gerçek kaynakları, nesnel dayanakları açıkseçik bır biçimde saptanabilir. Çözum önerileri gelıştırilebilir. Kapah rejimler, terör eylemlerini yasaklayabilirlerse de, ne kaynaklannı kurutmada, ne de gerçek nedenlerine inmede başanh olabilirler. SHP, demokrasinin terör anlamına geimedığım, toplum kesimlerince benimsenir biçimde açıklama durumundadır. POLtTİKA ÜRETİMİ Bılındığı gıbı sosyal demokrasi, salt emeğiyle geçinenlerın çıkarlanyla, sermaye kesıminin çıkarlarını dengelemeye dayanır. SHP, yalnız bu nıteliğınin bir gereği olarak değil, ülkenm içmde bulunduğu olağan dışı koşulların bir zorunluluğu olarak da somut, açık ve yapılabilir yaklaşımlar, politikalar uretmek durumundadır. Bu zorunluluk, ureticı sermayenin bırikıminin sınırh kaldığı, emeksermaye aynşmasının netleşmedıği \e dış ekonomik koşulların çok da uygun olmadığı bir durumda ayn bır onem kazanmaktadır. SHP'nin, uzun donemh ekonomi polıtikasının, ulkenin hızla sanayıleşmesı amacına yönelık olduğu bilinmektedır. Ulke insamnın uretım sureçlerine "beyın gucuyle" de katılmasını sağlayacak olan sanayi toplumu oluşturulması, geleceğin çağdaş demokratik yapısırun temelidir. Ancak, bu uzun donemli amacın varlığı, guncel, ekonomik ve toplumsal sorunlann çözumune yeterli değildir. SHP'nin ekonomik ve toplumsal sorunlara çozum onerılerinı burada tartışma olanağı bulunmadığı açıktır. Belirtılmek istenen, somut politikalar uretılmesı gerektığı, bu gereksınımın, gerek toplumumuz gerekse parti için, ertelenemez nitelikte olduğudur. Büyuk Kongre sonrasında SHP bu ışlevini yerine getirmelidir. Politıka uretımi, yalnız siyasal yaşamın içerik kazanması, genış kitlelenn demokratik özlemlerine ve ekonomik çıkarlanna uygun açılımların gerçekleşmesi ıçin değil, SHP'nin kendisinın sağlıklı gelişmesi için de gereklidir. Emeksermaye ılişkilerinden doğan genel tartışma kaynaklarına ek olarak son yıllann siyasal biçımlenmelerının bır sonucu olarak da, SHP'de orgut içi tartışmalar yoğunlukla surmektedir. Bununla birlikte, 1980 oncesinde olduğu gibi, gunumuzde de bu orgut içı tartışmaların, en azmdan kamuo^nca bilinen bır yaklaşım farklılığına, politika ayrımına dayandığı soylenemez. Oysa orgut içi tartışmalar somut politık yaklaşımlar çerçevesınde olursa, olumlu ve anlamlı olabılir. Aksı halde, boş ve her yonuyle zararlı, kişısel kavgalar özelliğ^ taşır. SHP'nin, bu orgut ıçı kışisel gruplaşmalardan kurtulmasının. sağlıklı bır yapıya kavuşmasının yolu, politika üretıminden geçmektedır. Toplumsal beklentıler, SHP'lilere, içeriksiz tartışmalara girme, gruplaşma ve kısır dongu içinde zaman öldurme hakkı vermemektedir. Buyuk Kongre sonrasının, en geniş katılım yollarmı da açarak ulke sorunlarıyla ılgıli somut oneriler geliştirme, politikalar uretme dönemı olması gerekmektedir. SONUÇ SHP, >apılacak ılk genel seçimde yönetime gelmeye adaydır. Toplumsal koşullar partiye çok önemli ve o ölçude de erdemli işlevler ve sorumluluklar yüklemektedir. Başta iç ve dış demokrasi karşıtları ve giderek ağırlaşan ekonomik koşullar olmak üzere, çok olumsuz ögeler, SHP'nin "işinin" hiç de kolay olmadığım göstermektedir. SHP bu güçlukleri ve kendi iç sorunlarını, yalnız ve ancak, somut, açık ve toplumsal koşullara uygun politikalar ureterek çozebilir. Bu açıdan Buyuk Kongre, partinin kendi sorunlarını aşmasını, ulke sorunlarına çok daha etkin bir biçimde sahip çıkmasını sağlayacak bir adım olmalıdır. 26 MA YIS 1986 SHP Biiyük Kongresi ve Sonrası Prof. Dr. YAKUP KEPENEK Ulkemızin, yıllardır suren bir ekonomik ve toplumsal bunalım döneminden geçmekte olduğu yadsınamaz. Bu tur olağandışı dönemlerden çıkışta, toplumsal gelecekle ilgilenen, ozellikle emekten yana olan siyasal partilere, döneme özgü işlevler ve soTumluluklar duşer. Bu çerçevede, SHP'nin Buyuk Kongresi ayn bır Onem kazanmaktadır. Son siyasal gelişmeler ve yeniden yapılanTnalar, SHP'yı yönetime aday bır konuma getırdığinden, görev ve sonımluluklann bilinçle tartışılması gerekmektedir. TOPLUMSAL BEKLENTtLER Gunümuz koşullannda genış toplum kesimlerinin beklentıleri iki ana eksende toplanmaktadır: Demokrasinin tum kurum ve kurallanyla işlerlık kazanması ve hidı ekonomik gelışme. Bu sutunlarda 18 Aralık 1985'te, ""SHP'den Beklenen" başlıklı yazımda da değınildıği gibı, SHP bu iki konuda politikalar uretme, somut öneriler geliştirme duru"mundadır. Genellikle, bir ulkede demokrasiden uzaklaşılması, >azar ve çizerlerin, üniversite ve basın çevrelerinin, sanatçıların baskı altına alınması anlamına geiır; ya da bu kesimlerin toplumsal işlevlerini yapmalannı engeller. Bu nedenle de, demokratıkleşme, yalnız bu kesimlenn ozlemiymış gıbi algılanır. Oysa ulkemizde, gunumuz koşullannda demokrasi, geniş halk kitlelerinın ozlemi, vazgeçılmez istemi konumuna yukselmektedır. Gerçekten, 1980 sonrasında demokrasiden uzaklaşılmasının kendılerı ıçin ne anlama geldiğinı, genış toplum kesimleri her gun yeniden yaşamaktadırlar. Ozellikle, salt emeğıyle geçınme durumunda olan işçiler, koyluler, memurlar ve kuçuk ureticiler, demokrasiden, uzaklaşılmasıyla nasıl yoksullaştıklannı çok somut biçimde gormektedirler. Demokratik sureçlerin askıya alınması, bu toplum kesımlen için işsizliğin ve yoksullaşmanın daha da ağırlaşması anlamına gelmektedir. Her turlu desteklemeye karşın, yatırım yapılmamakta, uretım artınlamamaktadır !ç pazar, yabancı mallarla doldurulmaktadır. Bu gelişmeler, geniş toplum kesimlerinin demokratik ozlemlerıyle netleşmektedir. Gunumuzde demokrasi, yalnız bir kısım basın ve üniversite çevrelerinin, sanatçıların değil, emeğiyle geçınme durumunda olanların ve kuçuk ureticilerin de açık istemi ve özlemıdır. Geniş toplum kesimlennın demokrasi ıstemleri, nesnel ekonomik temellere dayanmaktadır. SHP, toplumsal "ortak istek" durumuna gelen demokratikleşmeyi, ya da demokrasi için doğan bu bıleşimi, gerekli on çalışmaları yaparak, somut çozum önerilerı gelıştırerek, yannın çağdaş toplumu için harekete geçırmek zorundadır Bu gerçekten onemli ve Oıölçude de erdemli işlev SHP'ye duşmektedir. Demokrasiye işlerlik kazandıracak olan SHP, ANAP ya da obur sermaye yanlısı partüerın uyguladıkları ekonomi politikalanna benzer politikalar uygulayamayacağının bilincınde olmalıdır. YANLIŞ İKİLEMLERİN KIRILMASI SHP'nin politika uretimı konusuna değinmeden belinilmesi gereken, bir kısım genel yanılgılann düzejtılmesidir. Ulkemizde, demokrasi duşmanlarının savlanıu dayandırdıklan iki göstermelik gerekçe vardır. Bunlardan biri, ekonomik gelışmedemokrası sureçlerinde "öncelik" sorunudur; öburu de demokrasiteror ilişkisidir. Ulkemizde yıllardır surdurulen ve egemen kılınmak istenen bir göruşe göre, toplumumuzda demokrasinin işlerlik kazanması ıçın, once ekonomik gelişmenin tamamlanması gerekir. Bu yaklaşım once, mantıksal olarak yanhştır. Çünku ekonomik gelişme, tanımı gereği sureklidir, belli bir sure sonra sona ermez. Kaldı kı, Hındistan ve Kuveyt gıbı örneklerden de görüleceğı gibi, ulusal gelir düzeyi ile demokrasinin ışlerlığı arasında kesın bır bağ yoktur. Ayrıca, demokratik CÜMHURIYET'TEZV OKUKLARA... OKAY GÖNENSİN Yazı İşleri Mudürümüz Okay Gönensin seyahatte bulunduğundan "Cumhuriyeften Okurlara" köşesindeki yazısını bu hafta yayımlayamıyoruz. OKT4Y AKBAL EVET/HAYIR 27 Mayıs'ın Anlamını Duymak... Yartn 27 Mayıs. Tam yirmı altı yıl geçti aradan. Bir sabah uyandık, ülkeyı bambaşka koşullarda bulduk. Yönetime askerler el koymuştu. Iktidar yonetıcılen tutuklanmıştı, Meclis kapatılmıştı. Milli Bırlık Komıtest adlı bir kurul, hem yasama hem yürütme gorevlennı yuklenmıştı. Radyolarda marşlar çalıyordu. Sokağa çıkmak yasaktı. Gazetecı, her koşulda gorevde olmalıdır Sokağa çıktım, bır subay geçıyordu cıp ıçinde, durdurdum, kendımı tanıttım, benı Karaköy'e kadar getirdi. Oradan başka bır taşıt aldı, vılayete bıraktı. Gazetecıler bırikmiştı. Yenı Valı Başkanı Tümgeneral RefikTulga, manevra gıysısı ıçinde geldı Gazetecılere ılk demecını verdı. Sokağa çıktığımızda halk gazetecılerı alkışladı. Unutulmaz bir gündü. Çeyrek yüzyıl sonra bıle en küçuk ayrıntısına kadar anımsıyorum. 1960'ta doğanlar, bugün yirmı altı yaşında, o günlerde sekiz on yaşındakıler otuz beşı, kırkı buldu. Elbette kı yenı kuşaklar, yaşamadıkları bır olayı değışik btçımlerde algılayacaklar, yorumlayacaklar Tarıhsel olgular. zaman ıçinde anlamlannı değıştırır, ya daha büyuk bır değere ulaşır ya da yozlaştırılıp tam ters bıçımde nıteliğe bıirünür. Tarıhımizde bır tek 27 (Arkası 11. Sayfada) OKURLARDAN Teknik elemana tanınan haktan yararlanahm Teknik oğretmenler 4 yıltık bir mesleki ve teknik öğrenimden sonra, gorevlendirildikleri çeşitli meslek liselerinde, imkânlar dahilinde işçi ve muhendis arasında, ülkemizin ihtiyaa olan meslek sahibi teknik elemanlar yetiştirmektedirler. Bu durumdan bizler gurur duymaktayızAncak takdir buyurduğunuz gibi; her turtit teknik eğitimin yapıldığı çeşitli meslek liselerinde bilgi ve becerisini arttırarak tecrübe kazanan teknik oğretmen arkadaşlarımızın istifa ederek ozel şirketler emrine girmesi, okullarımızın ozel kuruluşlann birer tecrube kursusu olması, meslek liselerimiz.de çeşitli ve çok önemli meslek derslerinin boş geçmesine, t/eknik oğret menlerin had safhada sıkıntısımn çekilmesine ve dolayısıyla devletimizin mesleki ve teknik eğitimde ilerlemesini, kalkınmasım olumsuz yonde fevkalade etkilemektedir. Bu durumdan da bizler ziyadesiyle üzuntu duymaktayız. Biz teknik oğretmenierin haklı ve yerinde isteği şudur: Devlet Personel Kanunu 'nda eğitim seviyesi farketmeksizin diplomau her turlü teknik elemana tanınan teknik eleman hakkının, Saytn Başbakammızca da kamuoyuna açıklandığı üzere devlet memurlannın durumfarımn iyileştirilmesi bunyesinde bir an once verilmesidir. Devlet Personel Kanunu 'nda butün yuksekokul mezımlan ilk göreve 9/Vden başlar. Yuksekokul mezunu teknik elemanlar ise ilk goreve 8/J'den başlar. Biz teknik oğretmenler de ilk goreve başlarken teknik eleman sayılarak 8/1 'den başlarız. Işte asıl çelişki gerçek olarak burada kendini göstermektedir. Devlet Personel Kanunu 'nda ilk once teknik eleman sayılarak 8/1'den başlatıltyoruz, daha sonra ise Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanlığı personeli olarak "eğitim ve öğretim sınıfmda" olduğumuz için Devlet Personel Kanunu 'nda diplomalı her turlu teknik elemana tanınan haklardan yararlanamıyoruz. BİR GRUP TEKNİK OĞRETMEN boyutlara ulaşmıştır. Okulda cumartesi ve pazar gunleri kimselerin bulunmayışı, bu çalışmaları yapan kişilere adeta bir serbest alan oluşturmaktadır. Ve altı yedi saat davul sesi.. Bazı komşularımızın durumu okul mudiıru Munir Ozten 'e içtenlikle açmalarına karşın, neredeyse azarlanmaya varan yanıtlar almalan, okul mudürunun bu harici derneğe kendisini ne kadar yakın hissettiği gibi bir kaygının doğmasma neden olmaktadır. Halktan biri olup, bir haksızlığı şikâyet etmenin bedeli azarlanmak mı . olmalıdır? Mahalleli olarak uzerine bastp diyoruz ki, folklor adına yurutulen faaliyet, tamamen bir folklor somurüsudür. Ilgililere sesleniyoruz. Bizleri hak etmediğimiz bu büyuk cezadan kurtarın. tCADİYE MAHALLESİ SAKİNLERİ ADINA MUTEBER ÇETİNER ükulda folklor gösterileri Bizler Uskudar Icadiye Mahallesi sakinleriyiz. Semtimiz'm tam ortasında bir yerde, bir de ilkokulumuz mevcuttur. Bu ilkokulda tatil günleri, folklor çalışmaları yapılmaktadır. Ve üzulerek soylemekteyim ki bu çalışmalann ortaya çıkardığı gurultuler, artık korkunç • İSTANBUL YENİDEN FETHEDİÜYOR... Eskıden yapıldıkça guzeüeşıyordu, şımdı yıkıldıkça guzelleşıyor • SHP'DE SANCILI GÜNLER Transferler arap saçına dondu • DUMAN SEKTÖRÜNDE TOZDUMAN... Çaydan sonra sıra tutunde mı? • 27 MAYIS. Sevgıden, tepkıye . Eskı MBK uyelerınden Cemal Madanoğlu ve Muzaffer Özdağ 27 Mayıs'ı anlattılar • SAĞLIK. Çocuklarda geri zekâlılık önleniyor... • İŞÇİ KESİMİ ZOR DURUMDA... Grev sozde kaldı • HAFTANIN KONUĞU. Rpştu Şardağ Turk Muzığı çağdaş değil • TOPLUM VE BASIN, Armağan yarışı dınsel nıtelık kazandı • SPOR: Orhan AYHAN. Trıbun anarşısmın duşundürduklerı tükenmeden alın! Dr. NURDOĞAN ALPAY Anesteziyoloji ve Reaminasyon Uzmanı Lascr, Âkapuktar ve Blokajl* •fn tedavlsi. Mecıdıyeköy. Büyükden Cad. 57/5 Tei: 166 96 66 Profesyonellik uzman bir ekibin bilinçle ve uyumla birbirini tamamlayarak, bekleneni en iyi şekilde vermesidir. Profesyonelliği amatör bir ruhla ve özveriyle yorumlayan, kazandırmak için kazanan gerçek bankacılarla, Teb'le tanışın. TÜRK EKONOMİ BANKASI A.Ş. "Bankocıhk" İSTANBUL • İZMIT • ANKARA
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear