Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
20 MART 1986 Ozetle HABERLER CUMHURtYET/7 Aşık Veysel yarın anılacak Ünlü Halk Ozant Aşık Veysel Şatıroğlu, olümunün 13. yıldönümü dolayısıyla yann anılacak. Veysel için ilk tören, Şarkışla ilçesine bağlı Sivrialan köyündeki mezan başmda yapılacak. Daha sortra Şarkışla ilçe merkezinde bır anma toplantısı düzenlenecek. Bu toplantıda Âşık Veysel'in kişiliği, hayatt, eserleri ve Türk Halk Edebiyatı'na katkılan dile getirilecek. Toplantıya Cumhuriyet Cniversitesi öğretim üyeleri de konuşmacı olarak katılacaklar. Öte yandan, Âşık Veysel, aynı gün Ankara'daki korler okullarmda da törenle anılacak. MALATYA (Cumhuriyet) Arkadaşlarıyla bırlikte teneffuste DYP'nin geleneksel yemeği, ya oynarken okul mudüru tarafından yere nn tstanbul Hilton Oteü'nde ve çarpıla çarpıia dövulen Malaıya Ataiürk rilecek. 650 kişinin katılacağı ye tlkokulu 2. sınıf oğrencisi 8 yaşındakı mekten, 65 milyon lira geiir bek Haşim Şenol'un redavisi surüyor. Üç leniyor. 100 bin lira bağış karşı yerinden kırılması nedeniyle sol ayağı hğı dağıtılan yemek davetiyele SSK Hastanesi'nde alçıya alınan Şenol'/a rin büyük bir kısmmtn satüdığmı bildiren partililer, gece de açık artnrmaya konacak bir eşyarun bulunmadığım bildirdüer. Eski AP'li milletvekilleriyle bakanlann ve DYP'lilerin katılacağı yemeğe, feshedilen AP (Adalet Partisi) Genel Başkanı Sükyman Demirel'in katılıp kanlmayacağı henüz belli olmadı. (ANKA) Dl\T>lK/GÖRDİK YAJLCIJV PEKŞEH Yeniden bozulan "barış"... 14 Mart Tıp Bayramı'nda hekimlerle ve sağlık kuruluşlarıyla "barış" ilan ederek sözü tıp doktorlanna bırakmıştım. Kendi ağızlarından sorunlarını yansıtan bu yazıya hekimler büyük ilgı gösterdiler. Bol bol teşekkür ve "tedavi öneris'" aldım. Önerilerı "Allah korusun" diyen yanıtladıktan sonra gelmeye devam eden "hazakatzede" mektuplarına bakarak bugün "barışı" yeniden bozmak zorunda kalıyorum. Sanırım gelecek 14 Mart'a kadar söz yine hastaların olacak. Ordu ılinde yaşayan emekli öğretmen Muzaffer Güner "Tann'dan kendisine altı ay daha ömür vermesi" dileğıyle şunları yazıyor: ^'31 Ocak 1986 günü muayene için Ordu Devtet Hastanesi'ne gittim. Saat 10.30 olmasma karşın serviste hastaları muayene edecek doktor yoktu. Oğleden sonra saat 14.00'e doğru geldi. Hastaları 810'ar kişilik gruplar halinde içeri almaya başladı. Benim sıra m geldi Mide rahatsızlığım ciddi idi. Fakat 8 kişiyle birlikte girdiğim odada şikâyetlerimi bile anlatamadan muayenem bitiverdi. Filme gerek görüldü. Film kayıt odasına gittim. Orada önüme bir defter çıkardılar. Defterde 6 Ağustos 1986 gününe ait sayfa boştu. Beni oraya kaydettiler. Altı ay sonra film çektirebilecektim. O zamana kadar Tanrı ile bir "akit" yapmalı ve 6 ay daha ölmemeliydim. Altı ay sonra Tann'dan ruhsat olursa filmimi çektirebilir. tedavimı başlatabılirdim. Sayın Pekşen, bu altı ay içinde ebediyete intikal edersem hakkımı siz koruyun, olur mu? Size de tavsiyem, doktorlara karşı yazdığmız tüm olumlu şeylere karşın sakın hasta olmamaya bakın ve hoşça kalın..." Muzaffer Güner mektubuna ekli olarak "röntgen istek fişi' : ni de göndermiş. 31.1.1986 tarihli kâğıdın üstünde şunlar yazıyor... "6 Ağustos 1986 çarşamba günü saat 10.00'da aç geliniz. Gelirken iki kutu Rx süspansiyon getiriniz." Güner bana göndermeden önce bu yazının altına "inşallah" diye bir not düşmüş... Başka bir mektup Kızılay Kan Merkezi ile ilgili... Öykü şöyle: Comile hanımın annesi çok hastadır. iskenderun SSK Hastanesi'nden Ankara SSK Dışkapı Hastanesi'ne sevkedilmiş, burada kendisinden ameliyat için kan bulması istenmistir. ORh (negatif) kan bulursa annesinin kurtulma umudu vardır... Fakat nereye başvurduysa kan bulamamıştır. Sonunda ORh (negatif) kanın çok zor bulunduğunu belirten Kızılay Kan Bankası görevlisi bu işi "dışarda" çözümlemesini önermiştir... Gerçekten kan bankasında "hiç olmayan" kan, dışarda epey boldur. Önce S.K. adlt bir genç, kan vermeye talip olur. Gençten alınan bir şişe kanın, hastaneye getirilmeden önce kan bankasında tahlil edilmesi gerekmektedir. Ne ki, aksilik çıkar. Tahlillerde "sarılık" görülmüştür. Cemile hanım bu kez TT. adlı bir başka "gönüllü" bulur. İkinci bir şişe kanla yine kan bankasına gidilır. Sonuç şaşırtıcıdır İkinci kanda da sarılık mikrobu vardır. Cemile hanım tıer iki genci bularak durumu anlatmak ister. Amacı bu kişilere hasta olduklarmı bildirmek ve gecikmeden önlem almalarını istemektir. Fakat gençlerden duydukları, yeni bir şaşkınlık kaynağı yaratır... Her iki genç de sık sık kan vermektedirler. Bugüne kadar kendilennde sanlık görülmemiştir... Durumdan kuşkulanan Cemile hanım iki genci yanına alarak Refik Saydam Hıfzıssıhha merkezinde kan tahlillerini yaptırır. Sonuç iyice şaşırtıcıdır. Ne S.K.'de, ne de TT.'de sarılık vardır. Hemen hep birlikte Kızılay Kan Merkezi'ne koşulur. Fakat bir sonuç alınamaz. Çünkü pıyasada pek bol bulunmayan ve sıkıntısı çekilen iki şişe ORh (negatif) kan "imha edilmiştir." Sorununu daha sonra çözdüğünü söyleyen Cemile hanım şimdi bir kuşku içinde. "Acaba diye soruyor, daha kaç kişi kanında sarılık var diye geri çevriliyor ve tertemiz kanları imha (!) ediliyor." Oğrencisinin aytığını kıran müdür: Olay büyütüldü ılgiii kesin raporun 15 gun sonra öğrencıler ıse, Macıt Çekişoğlu 'nun vehleceğı oğrenıldı. Bu arada, Şenol'u arkadaşlarını dövduğune ranık döverek hastanelik etmekle suçlanan okul olduklarmı söyledıler. Baba Susret Şenol muduru Macit Çekişoğlu, muhabinmızın da oğlunun başına gelen olayı insanlık konuyla ilgılı sorusuna, olayın faziaca dışı bır davranış olarak niteledı ve buyuıülduğu yanıtını vererek, daha fazia "Mudure gereklı cezanın venleceğıne konuşmak isremedı. Haşim Şenol olayıyia inanıvorum " dedı ılgılı olarak ifadesme başvurulan bazı (Fotoğraf: BÜLENT YALVAÇ) DYP'nin yemeği Gözaltında delirdi Gülhane Askeri Tıp Akademisi, 8 gün gözaltında kalan Hüseyin Kıy isimli bir vatandaşın "ağır koşullar" nedeniyle "psikoük reaksiyon adı verilen akli bozukluğa uğradığını raporla belirledi. ANKAKA, (ANKA) üulhane Askeri Tıp Akademisi'nin bir raporu, işkence uygulamasının ölüm ya da fiziki sakatlıkların yanı sıra, işkenceye tabi tutulanjarın akli dengelerinin bozulabileceğini de belgeledi. Gülhane Askeri Tıp Akademisi'nin raporuna göre, gözaltına alınmadan önce herhanei bir hastalığı bulunmayan Hüseyin Kıy adlı bir yurttaş, gözaltına alındıktan sonra karşı karşıya kaldığı "ağır koşullar" sonucu, tıp dilinde "psikotik reaksiyon" adı verilen akli denge bozukluğuna uğradı. ANKA muhabirinin edindiğı bilgiye göre, Hüseyin Kı> 15 Aralık 1984 gunü gözaltına alındı. Ancak, 23 /* ralık 1984 günü Huseyin Kıy dengesiz davranışlan nedeniyle Gülhane Askeri Tıp Akademisi Ruh Sağlığı Kliniği "tutuklu koguşuna" yatırıldı. Hüseyin Kıy, daha sonra 28 Aralık 1984 tarihinde yeniden aynı koğuşa yatırılmak durumunda kaldı. Hüseyin Kıy'ın 29 Aralık 1984 günü iki doktor tarafından muayenesinin sonuçlarını içeren raporda, gözaltına alınmadan önce herhangi bir hastalığının bulunmadığı kanaati dile getirilirken, hastalığın akademiye ilk yatış tarihi olan 23 Aralık 1984 Gülhane Askeri Tıp Akademisi raporu YÖK Koordinatörü YÖK Genel Koordinatörü Gürol Ataman hakkında disiplin soruşturması açıldı. Profesörler Denetleme Kurulu 'nun görevlendirdiği iki profesör, Gürol Ataman olayıyla ilgili inceleme yaparak bir rapor hazırlayacak. YÖK Genel Koordinatörü Gürol Ataman, TBMM'de Milti Eğitim Gençtik ve Spor Bakanlığı bütçesi görüşülürken, genel kurulda çıkan bir tartışma üzerine, kuliste bazı milletvekillerine, "Çizmemle buraya gelirim'" demişti. (ANKA) Basın ve matbuat yasaları Adalet Bakanı t\'ecat Eldem, TBMM Genel Kurulu 'nda Basın ve matbuat yasalanna aykın hareket etmekten son 2 yıl içerisinde 203 kişi hakkında soruşturma açıldığını bildirdi. Eldem, TBMM Genel Kurulu'nda bir soruyu yanıtlarken, bu kişilerden 29'u hakkındaki soruşturmanın sürdüğünü, 73 kişi hakkında takipsizlik karan verildiğini, 101 kişi hakkındaki kamu davasının sürdüğünü belirtti. i Sapık'> tutuklandı Irza tecavüz, tecavüze yeüenme, gasp ve hırsızlık olmak üzere toplam 42 suçu işlediği gerekçesiyle Kadıköy 1. Sulh Ceza Mahkemesi'ne çıkanlan ve kamuoyunda "sapık" olarak bilinen Olcay Zaimgil tutuklandı. Zmmgü'in yargüanmasına önümüzdeki günlerde başlanacak. (UBA) İartışma: Sanıgın tıbbi dosyasının incelenmesi sonucunda olarak Ankara 'da bulunan Federal Alman Meclis Başkanı Jenninger ve yamndaki heyet, Cumhurbaş29.12.1984 ve 28.1.1985 tarihlekanı Kenan Evren tarafmdan da kabul edildi. Jenninger, Ankara 'daki temaslarmı tamamladıktan sonra ri arasmda kliniğimizin tutuklu düzenlediği basın toplântısmda da, "Türkiye, Avrupa'dan ayn değildir. Bu sözlerim AET'yi de kapsar" koguşunda >atırılarak, "Akut biçiminde konuştu. Ankara'dakigörüşmelerde ölüm cezası, insan hakları ve cezaların indirimi kanupsikotik reaksiyon' tanısıyla tenu konularında da görüşmelerde bulunduklannı anlatan Jenninger, bunlardan tatmin olduklarmı ifadavi gördügünün anlaşılmasındeetti. Jenninger işkence konusunda da, "tşkence konusunun Türk yetkililerince yakından izlendiğini dan, savcüık tarafından ifade fogörduk. Önemli olan, insan haklarına gösterilen hassasiyettir. Tokat atmak işkence olarak kabul editikoplerinin incelenmesinden. lirse, bu Almanya'da bile vardır" ifadesini kullandı. (Fotoğraf: a.a.) yattıgı süre içindeki muayene, müşahade ve görüşmeden, a) Sanıgın halen psikotik reaksiyon içinde olduğu, Bünkü betediye b) Bu hastalığın özet olarak, meclisi seçimlerine iik 1) 29.12.1984 tarihinde akut kez katılan yabancılar psikotik reaksiyon olarak değeriçinde Türklerin oy lendirilmesi. verme oranı yüzde 98. 2) Sanıgın geçmiş >paşantısında belirgin ve doktora gitmeyi AMSTERDAM, (Comburive>a götürmeyi gerektirir bir hasyet) Hollanda'da dün yapılan yerel yöncıim seçimlerine talık tarif etmemesi. S H P îçel milletvekili, vatandaşların her olayda sorguya katılma oranırun, özeüıkle de. 3) 5.12.1984 tarihinden önce halka yakalattınlacaksa, o zaTürklerin kafıltna oranının çok alındığını ve kendilerine "teröristler aranızdan çıktı, man oradaki güvenlik güçlerinin manavlık yapabilmesi, çocuklayüksek olduğu bildirildi. Geçen bulun onları" dendiğini ileri sürdü. ne geregi var. Bazı köylerde as nnın ve ailesinin geçimini saglayıl yapılan anayasa degişikliği kerlerin yerine yatandaşlara si yabilmesi, geregince 14 milyon nüfuslu Fikri Sağlar, ilkokullann askeri karakol gibi 4) Hastalığın seyri, tedaviye lahsız olarak nöbet luttunılduHollanda'da yaşayac 550 bin kuUanıldığını, küçük çocukların herkese "komutanım" cevap verme tarzı gibi konulargunu duyduk". yabano, iik kez belediye seçımdediğini söyledi. lerinde oy kullanma hakkına Sağlar, Doğu ve Guneydoğu da, halen içinde bulundugu psikotik reaksiyon denilen hastalısahip oldu. Seçimlerin hemen nan ve 'sirin aranızdan çıkan in Anadolu'da halka baskı yapılaANKARA, (ANKA) SHP, öncesinde düzenlenen bir anrak halk ile güvenlik güçlerinin ğın başlangıç dönemi olarak klisanlardır, siz bulacaksınız' diyen "İnsan Hakları ve İşkence Araşkette, seçime katılacaktannı niğimize ilk yatış tarihi olan bir zihnhetin de huküm surdu karşı karşıya getirilmek istendiürma Komisyonu" uyesi İçel söyleyen Türkleria oranı yüz23.12.1984 tarihinden önceki Milletvekili Fikri Sağlar işkence günü gördük. Eger teröristler ğini de sözlerine ekledi. de 98 olarak belirlendi. ağır koşullardan ortaya çıktıgı İŞÇİ PARTtSt ÖNDE iddialarını araştırmak uzere gitkanaati edinilmiştir. tiği Guneydoğu Anadolu'daki izAlınan iik sonuçlara göre. Sonuç: Halen psikotik reaksilenimlerini anlatırken, "Doğuda muhalefetteki tşçj Partisi önde yon dediğimiz bir hastalık içingidiyor. 150 bin doiaymda vatandaşın gece kapısının kimin de oldugu, bunun da, sanıgın şuTurkün yaşadıjı Hollanda'da tarafından çalınacağını bilmediur ve hareket serbestisini ehemçeşitli partilerden aday olan gini ve vatandaşlann son derece miyetli derecede ortadan kaldıTürkierden 8'i belediye mecîiş tedirgin olduğunu" söyledi. racak nitelikte bir 'akü hastalığı' uyeliğini kazandı. Belediye seANKA'ya açıklama yapan olduğu ve bu hastalığın basiangıçimlerinde lşçi Partisi, oylann ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) SHP'li Banş Can'ın Sağlar, Doğu ve Guneydoğu yüzde 35'jni aJarak önemli ölcının da, "29.12.1984 tarihinden 1402 nedeniyle görevden alınanlara yargı yolu açılmasmı önAnadolu'da vatandaşın asker iie çüde artış saglarken, koalısyon 1015 gün kadar önce başlamış gören yasa önerisi TBMM Adalet Komisyonu'nda reddedildi. terörist arasmda bıraluldığını sahukümeunt oluşturan Hıristiolabileceği' sonucuna vanlmışAdalet Komisyonu'nda öneriyie ilgili görüşlerini açıklayan yan demokrat ve liberaller, vunarak, Nusaybin'e bağlı köytn." Banş Can, yargı yolunun Anayasal bir hak olduğunu, yasayaklaşık yüzde 7 oy oranında lerdeki okulların seyyar jandarnın sıkıyönetim komutanhklan tarafından görevlerine son vekaybına ugradılar. malar tarafmdan us olarak kulrilenlere yargı yolu açmayı amaçladığını söyledi. Barış Can, lanıldığını öne sürdü. tlkokul çosözkonusu yasa önerlsinin 15 aydır alt komisyonda görüşülcuklarının can güvenliğinin asdüğünu, kimsenin öneriye karşı çıkmadığını belirterek, "Bu kerlerin okulları us olarak Meclis'in en önemli görevi olağanüstü yasalann okıfanlaştıkullanmasıyla daha da çıkmaza nlması, anayasaya uyumiu hale getirilmesidir" dedi. sokulduğunu anlatan Sağlar, "siNarkotik Şube ekipleri, IstanAnayasa'yı hazırlayan komisyon sözcüsü Şener Akyol'la ilbul'da uyuşturucu satanlara ve lablar ve iiniformalar arasmda gili bir örnek veren Barış Can, Şener Akyol hakkında gasp dolaşan küçük yaştaki çocuklaYOZGAT, (Cumhuriyet) kullananlara karşı son 48 saat iddiasıyla dava açıldığını, yargılama sonucu beraat eden Aknn psikolojik durumu ne olacak. Yozgat'ta oğrencisi Selma Duiçinde düzenlediği operasyonda, yol'un üniversiteye döndüğünü, hatta Damşma Meclisi'ne de man'ı döverek ölümüne neden kuşkulu görülen 33 kişiyi gözal O küçük çocuklann, ben de dagîrdiğini aniattı. hil olmak uzere, konuşnıalarıolduğu savı ile açığa alınan tma aldu Bunlann arasmda 7 kiHükümet temsikisi Milli Savunma Bakanlığı görevlilerinmızda bana 'komutanım' deme"dayakçı" öğretmen Zehra Cinşi, 340 gram esrar ve satışa haden hâkim Albay Nihat Gursel, öneriye karşı çıkarak, sıkısi üzücudür. Bu, ilerisi için d bugün yargıç önüne çıkacak. zır eroinle ele geçirildu yönetim komutanlığmın yetkilerinin azaltılması halinde etkindusündüriicüdür" diye konuştu. Yozgat Ağır Ceza Mahkemeliklerinin kalkacagmı söyledi. Gürsel Doğu ve Guneydoğu si'nde başlayacak davada dayak Anadolu'da olayların bütün hızıyla devam ettiğini, önerinin sonucu öldüğü ileri sürülen öğSağlar şoyle devam etti: "Tekabul edilmesi halinde sıkyönetim komutanlığmın rencide edilrencinin ailesi ile arkadaslan ve röristle mutlaka mücadele etmek miş olacağını savundu. Bunun uzerine Barış Can ile Cüneyt öğretmenler mahkemede tanık tçişleri Bakanı Yudavn Akbutut, gerekir, ama bölgede vaşayan inCanver, söz isteyerek, "Siz Türkiye'nin hâlâ olağanastu sav^ş olarak dinlenecek. dün tstanbul Emniyet Müdürlü sanlar arasmda ayrım yapma hali mi >'aşadıgını iddia edijorsunuz. Biz erkrimizin şehit edilğü *nde denetleme ve mcelemelerGeçen yıl kasım ayında Yozdan, başka yöntemleıie mücademesi nden en az sizin kadar uzüntu duyuyoruz. Ama kim kende bulundu. Emniyet müdürlük gat'm Sorgun ilçesine bağlı Eyle surdürülmelidir. Nusaybin ve disini Meclis iradesi ustunde gorüyorsa, yeri burası değildir. binasınm çesilti birimlerini gezen yöresinde 6 ayda herhangi bir mir kasabası Ukokulu 5. sınıf öğBiz Meclis iradesi ustunde irede kabul etmivonız" dediler. Akbulut, daha sonra pasaport olay olmamış. Hal boyle iken rencilerini 2.5 santimetre çapb 50 SHP'li Cüneyt Canver, yasa önerisinde sıkıyönetim komuişlemlerinin yapıldığı bölümde baskının çok vogun olduğunu santimetre uzunlukta bir sopa Ue tanlıklarının yetkilerini azakıcı hiçbir huküm bulunmadığım yurttaşlarla görüştü. Emniyet döverek 13 yaşındaki Selma Duözellikle köylülerden dinledik. belirterek, yasa önerisini doğu ve guneydoğudaki olaylarla Müdürii Ünal Erkan'ı ziyaret etman'ın ölümüne neden olduğu Her olayda sorgulamaya alıbağdaştırmanın yanlış olacağını savundu. Tartışmalardan sontl tçişleri Bakanı, denetlemelesavıyla hakkında açılan idari sora Barış Can'ın önerisi ANAP'lıların karşı oy kullanması ile rinden sonra, 'Dünden (önceki T.C. Emeklı Sandığı'ndan nışturma sonucu açığa alınan 9'a karşı 6 oyla reddedildi. gece) beri tstanbuVun çeşitli ka aldığım 1164410 ve 1561175 öğretmen Zehra Cinci'nir. adli Adalet Komisyonu ayrıca, SHP ve MDP'nin af yasa önerisicil nolu maaş cuzdanlanmı rakollannda denetlemeler yapmakamlarca yargılanması için lerini önumuzdeki hafta gorüşmeyi kararlaştırdı. kaybettim. Hukumsuzdur ttm. Bu eenel bir denetlemedir." Sorgun ilçe ve Yozgat ll Idare FtKRETATEŞ dedL Kurullarınca karar alınmıştı. Âlman Meclis Başkanı EvrenHe öncesi "agır koşullardan" çıktığı belirtildi. Hastahğın başlangıç tarihi olarak da, 29 Aralık 1984 tarihinden "1015 gun öncesi" sonucuna varıldı. Gülhane Askeri Tıp Akademisi raporunda, "çevresi ile ilgisinin az, fikir akışının bozuk, dikkatinin azalmış oldugu, yargılamasının normal olmadığı ve durgun oldugu" biçiminde özetlenen hastalığın başlangıç tarihi, Hüseyin Kıy'ın gözaltına alınış tarihine denk düşuyor. Gülhane Askeri Tıp Akademisi'nin Hüseyin Kıy hakkındaki 29 Aralık 1984 günlü raporu aynen şöyle: "Ruhsal muayene: Yaşında, ayakta, dönük göriinümde, çevresi ile ilgisi az, mizacı durgun, sosyalitesi sınırlı, Uişki kurabiliyor, konuşması az, ses tonu normal, mimik ve jestleri silik, uyku, yeme, işeme ve dışkılama alışkanlıklan tabii, yönelimi hastalıgı hakkında bozuk, algı tabii, bilinç açık, fikir akışı ileri derecede yavaşlamış olup, amaca varmakta guçlük çekmekte. zaman zaman yandan (konu ile ilgisi bulunmayan) cevap veriyor. Fikir içeriginde fikir fakirliği tarzında azalma mevcut, dikkat azalmış, bellek hipominezik (zayıflamış), yargılama bozuk, hareketleri hipoaktif (yavaş), genellikle yatagına yalar, kendisine antipsikotik ilaç (ruhsal tedavi ilacı) uygulanmış ve bundan da yararlanmıştır. Mozart ve Mızrap Çoğunluk tarafından mizahçı olarak bilinen Pazar Eki'mizin "Dert Babası" Vural Sözer, meğer içinde gizli bir müzik aşkı yaşatırmış... Fakat sesi güzel olmadığı için şarkıcı olamamış... Fehmi Ege'den aldığı keman derslerine ise, yaşam savaşı içinde fazla zaman ayıramamış... Müziğe olan aşırı ilgisi nedeniyle salt dınleyici olmaya da katlanamamış... Sonunda "bu kadar çatlak sesin arasına bıraz da müzik katabilmek için" yapabileceği bir işe girişmiş... Gazetecilik yaptığı yıllarda müzik dünyasından röportajlar hazırlayan Sözer'in son uğraşı "Müzik Ansiklopedisi" hazııiamak... Geçen günlerde Remzi Kitabevi tarafından ikinci baskısı yapılan ansiklopedinin en önemli özelliği "dünyada ilk kez" Türk müzikçilerini uluslararası müzik ustalarıyla yan yana getirmesi... Sözer "Yabancı ansiklopedilerde bizden, yani Türk olan hiçbir şey yoktu... Bu yüzden 'Mozart'ın yanına "mızrap"ı, Bagatel'in yanına "bağlama"yı, Debussy'nin yanına Dede Efendı'yi koymak bana müthiş bir zevk verdi" diyor. Sözer mizahçı yanından kaynaklanan bir bakış açısı ile "müzik dünyası kabul etmese bile Türk müzikçisi Itri'yi itekaka müzik ansiklopedisine soktuk" şeklinde konuşuyor... İ SHP, TBMM'ye yasa önerisi verdi: Idam yerine süresiz hapis Sururi Baykal ve üç arkadaşı tarafından verilen yasa önerisine göre, yasamn yürürlüğe girdiği tarihe kadar kesinleşmiş olan ölüm cezalan da yerine getirilmeyip, süresiz hapis cezasına çevrilecek. ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) SHP ölum cezalarının kaldırılması için TBMM Başkanlığı'na bir yasa önerisi sundu. SHP Ankara Milletvekili Sururi Baykal ve üç arkadaşı tarafından hazırlanan öneri, Türk Ceza Kanunu ve özel yasalarda yeralan ölüm cezalarının yerine süresiz ağır hapis cezası hükmü konulmasını öngörüyor. önerinin TBMM'de kabul edilmesi durumunda yasamn yürürlüğe gireceği tarihe kadar kesinleşmiş olan ölüm cezalan da yerine getirilmeyecek ve bu hükümlülere süresiz ağır hapis cezası uygulanacak. Ölüm cezalarının kaldınlmasını öngören yasa önerisinin gerekçesinde ölüm cezasınm suçları azaltmadığı ve caydıncı olmadığı belirtilerek, süresiz hapis cezasının ibret verici ve caydıncı niteliğinin daha fazla olduğu kaydedildi. Gerekçede, "Toplumun vermediği yaşama hakkını, devletin almaması gerekir. Yaşam hakkı kutsal bir haktır. Kişinin kendi hayatını bile yok etme hakkı yoktur" deniyor. Gerekçede özetle şu görüşlere yer verildi: "Devletin görevi, suç ve suçlu üreten ekonomik ve sosyal düzenin iyileştirilmesidir. Insanlan idam etmekle, kötülüklerin. suç işlenmesinin önüne geçilemez. Adeta suç ve suçlu üretim merkezi haline gelen çarpık, adaletsiz, haksız. ayncalıklı bir düzenin bekçüigini yaparak ve ölüm cezalan vererek suç işlenmesi önlenemez. Öiüm cezalannda infazdan sonra ortaya çıkan adli hatalar önlenememektedir. Siyasal suçlar nedeniyle verilen ölüm cezatannı kamuoyu onaylamamakta, toplumun vicdanı rahatsız olmaktadır. Siyasi suçlan nedeniyle ölüm cezasına çarptınlanlann bir süre sonra kahramanlık ve hatta evliyalık mertebesine çıkartıldıklan ve bu zemine oturan sijasal partilerin kurularak, destek bulduklan ve iktidar olduklan, siyasal tarihin sıkça rastlanan gerçeklerindendir. Ölum cezası veren ve katilin yok eden mantıgıyla hareket eden devlet, güçlü ve çagdaş devlet değildir". Gerekçede, Avrupa Konseyi'ne üye olan birçok ülkede ölüm cezalarının kaldırıldığı, bir çoğunda yıllardır ölüm cezasının uygulanmadığı belirtiierek, "Çagdas, banşçıl, insancıl, uygar ve saygın bir Türkiye özlemiyle T.C.Y. ve tüm özel yasalarla öngöriilen ölüm cezasının kaldınlarak yerine süresiz agır hapis cezasının uygulanmasını öneriyoruz" denildi. SHP'li Sururi Baykal, Coşkun Bayram, Metin Üstünel ve Hasan Altay'ın imzalannı taşıyan yasa önerisinde süresiz ağır hapis cezası istemiyle yargılanan sanıklar için isteğine bakılmaksızın, baro aracılığıyla bir savunma avukatı atanması hükmü de yer alıyor. Hollanda'da yabancılar da oy kullandı SHP milletvekili Sağlar, doğu izlenimlerini anlattı: Vatandaşa baskı yaparak terörle mücadele olmaz 14O2Tiklere yaı^ı yolu açılması önerisîne ret Şehit 2 erin cenazesi kaldırıldı Haber Merkezi Adıyaman'ın Tetikhan mezrasında böiucü çete mensupları tarafından pusuya duşürulerek şehit edilen jandarma erlerinden Alaattin Ekmekçi Ordu'da, Kadir Özmen de Ağn'nın Tutak ilçesinde dun törenle toprağa verildiler. Şehit er Kadir Özmen için dün Tutak kaymakamlığı önünde bir tören duzenlendi. Tutak Kaymakamı Nevzat Ergun, törende yaptığı konuşmada, Turk milletini bölmeye, parçalamaya hiçbir kimsenin gucunün yetmeyeceğini söyledi. Şehit erlerden Alaattin Ekmekçi de dün Ordu II Jandarma Alay Komutanlığı önünde duzenlenen törenden sonra Subaşı Mahallesi'ndeki şehir mezarlığında toprağa verildi. Ordu Valisi Necati Çetinkaya, torende yaptığı konuşmada, şehit erin kanının yerde kalmayacağını belirterek, "Bu ne ilk, ne de son şehidimiz olacaktır. Daha çok şehitler vereceğiz ama, onlara bu devleti >ıktırmayacağız" dedi. Dört jandarma erini şehit eden bölücü çete mensuplannın aranmast sürdurülüyor. Aramalara, özel eğitilmiş komando timlerinin yanı sıra emniyet kuvvetleri de katılıyor. Teröristlerin sınırdan kaçmaları için sınır bolgesinde ele alınan olağanüstü güvenlik önlemleri sürdurülüyor. Uyuşturucu operasyonu 'Dayukçı' öğretmen ynrgıç önünde Memura umut" yasası yürürlükte ANKARA^ (a.a.) Başbakan Turgut Özal, kamu görevlilerinin durumlarıyla ilgili duzenlemeleri, temmuz ayı ortasına kadar gerçekleştirmeyi düşunduklerini, ancak bazı ayrıntıları da dikkate alarak uygulamanın yıl sonuna bırakılabileceğini söyledi. özal, kamu görevlilerinin idari, mali ve sosyal haklarını iyileştirmek amacıyla hükümete yetki veren kanunun yürürlüğe girmesi dolayısıyla dün bir açıklama yaptı. Değişen şartlar altında kamu personelinin durumlanna bir defa daha bakmak ihtiyacı duyduklarını belirten Özal, bu yüzden memurlarla ilgili gösterge tablosunu yeniden düzenlemeyi duşündüklerini söyledi. özal, bu duzenlemeleri bugünkü noktanın ilerisinde, gelecek yılları da düşunerek ve devletin imkânlarını göz önüne alarak yapmak istediklerini bildirdi. w Bakan, tstanbul EmniyetVndeydi 2969 Adalet Komisyonu'nda ANKARA, (ANKA) Eski siyasilere getirilen anlatım yasağının kaldırılmasını öngoren yasa tasansı, bugün TBMM Adalet Komisyonu'nda ele ahnacak. 2969 sayılı yasamn, eski sıyası. lere konuşma yasağı getiren maddesinin kaldırılması ve sınırsız olan yürurlük süresinin, yasaklann sona erdiği 1992 yılı olatak bcnnenmesını öngören tasansı ile ANAP Ankara Milletvekili Abdullah Nejat Resuloğlu1 nun, bu yasamn tüm hukuksal sonuçlan ile birlikte ortadan kaldırılmasını öngören yasa önerisi. Adalet Komisyonu'nda bugün göruşulecek. Komisyonun, hukumet tasansı ile Resuloğlu'nun önerisini birleştirerek görüşmesi bekleniyor.