16 Haziran 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
2 ŞUBAT 1986 HABERLER CUMHURİYETİ]] Lizbon‘dan ParWten AET’nin 3. Dünyası NİLGÜN CERRAİJOĞLU LİZBON Portekiz’in başkentinde sık duyulan bir çok “lizbon artık eski yakınına: Her ne kadar “eski Lizbon de4il:’ Lizbon un konuştuğunuz kişinin yaşına göre, hangi yılın Lizbon’u olduğu değişiyorsa da bir zamanlar Avrupa’nın en çekici biri köşelerinden olan bu kentin giderek üşkünleştiği ya da d dekadans önlenmeyen içine hemen ediliyor. Yeditepe fark üzerinde kurulmuşolan, Tajo Nehri üzerindeki asma köprüsüyle tanbul’u çağrıştıran bu en fakir AET ülkesinin başkentinin tüm yaraları, ilk bakışta göze Londnı‘ckn isRAGIP DURAN Hapishane olmtısayvh LONDRA Uzaktan bakınca parlaktır, Akdeniz yumuşaktır, ezgisi hoştur, uyumu dostçadır da, İngiltere gibi melunca ülkelerde Akdeniz soğuk Fazla civelekleşir. üzerine gidersen de kaplanlaşır. Uyku krallığının ebedi prensesi Akdeniz ama, bam teline basmaya gör. Hiddet, celal yumruk olur, kafa atar, bıçak çeker, kan akıtır. Güneş bir kere ısıtmış kanımızı. Antalya taraflarından bir genç, Soho’da bir bartanıdığım da, gece, İspanyol arkadaşı ile çok yoruhnuş. Şarap şişelerinin mantarlarımaçmaktan bilekleri, kolları bitap düşmüş. Sonra, bardaki bir grup Ingiliz genci, bunlara kötü bir söz mü bir söylemiş,şeyler olmuş, aynntısı pek önemli değil. Yalnız işin icinde bir Italyan dilber var. Londra’nın batısında Acton Cezaevi. “Yeşil soğan, demir kapı” edebiyatına girmeden manzarayı. Etraf anlatayım tertemiz. Tutuklu ve mahküm yakınları bekler. Gardiyanlar kapıda iriyarı adamlar filan ama güleryüzlü. Çevrede dikkenli teiler. Hem de elektrikli. Bekleme 20 odasındayım.kişi varız. 5 siyah 4 de Pakistanlı saydım. Çoğunluk kadınlar. Kocalarını, sevgililerini ziyarete gelmişler. kadın Erkekler, yüzünden mi düşerler kodese?Benimsıramadaha var. Bizim Antalyalının fikir, kitapla arası nahoş. dı)ştlnce, Lizbon’a bir Avrupa başkenti değil, bir Üçüncü Dünya kenti haveriyor. Bazı Özellikle komşu lspanya’dan çarpıyor. binaların duvarlarını boydan boyakaplayan,bazen de sınırı geçince bu küçük İberik (tl. kapı üstlerini süsleyen gü.zelim kesinin mütevazı gelişmişlik da. mavi çinilerinyeryer dökülmüş zeyi çok çarpıcı geliyor. Aslında manzarası, sokak köşelerinde, kişi başına düşen 2 bin dolarhk parklarda kümelenen çöp geliri ile 5 bin dolarlık AET bunları karıştıran köpekler yığınları, ortalamasının yarısında kalan ya da dilenciler, işaretlenmeniiş İspanya’yı çok geriden izleyen Portekiz’e karşı iberik karmaşık bir trafık, kaldırımları arabalar ve seyyar vanmadaSmI istila eden paylaştıkları komşuların satıcılar, hiç bitmeyen yol bakışı biraz “Bunlar bizim yarı ve havaalanından iner tamiratları madamız Üstünde ne yapıyor?” inmezkarşılaşılan gecekondular Portekizliler içinse tutkulu İspanyollar “yabani” kaçıyor. 16. yüzyılda yetmiş yıl boyunca Ispanyol işgali altında kalmış olan 90 bin kilometrekarelik Portekiz’in, 500 bin kilometrekarelik Ispanya karşısında duyduMemlekette de başka konuda da ğu çekinceyi, iki ülkenin bire tecrübesi olmadığından dört orantısındaki nüfuslanna kıyaslaata yapamıyor. “Fena de*ll. bakınca da anlamak mümkün. Ama yemekler soğuk.” İki Bu durum Portekiz’in Ispanya kışilik odalarda kalıyormuş. karşısında, bazı bazı ziyaretçilerin getirdiği Televizyonla, Yunanistan’ın Türkiye’ye karşı gösterdiher türlü giyecek, yiyecek ve ği şizofreni ile tenki vermesine serbest. yayın yol açıyor. AET çerçevesi içinGörüşme 15dakika. Cam, de ticaretin liberalizasyonu ile f telörgüilan yok. Tek tip cezaevi “kuçuk Portekiz” tam elbisesi de giyilmiyor. Avukat, anlaınıyla ispanya” tarafından “büyük mahkeme, kefalet sorunlarını yutulmaktan korkuyor. Hatta görüştük. “Yatılı okul gibi Ispanya’nın Portekiz piyasasını burai.Günde sadece Iki telefon sadece sanayi malları ile değil, görüşmesi yapablilyorum. İyisi Portekiz’in yüzde 60 oranında de vii’, kötüsü de. Pıkiler iyi dışarıdan ithal ettiği tarım malmesela da sabıkalılar, ları ile de hakimiyeti altına almayaramaz”. 51 büyük bir olasılıkla Geçenlerde gazetede Nüfusunun yüzde 40’ı bekleniyor. okumuştum. bir komisyon, Resmi tarım sektöründe olduğu bir (11buradaki cezaevlerindeki yaşam kede,bu hayli karışık bir durum koşullarımniyileştirilmesi olarak görülüyor. bir konusundadizi öneri hazırlamış. Fakat Ispanya’ya ilişkin bu Kadınlarla erkeklerin beraber özel kaygıların dışında kalmasımn sağlığa yararlı in, genel olarak AET’ye üyeliği belirtiyordu. olduğunu konusunda çok iyimser bir Görüşme bittikten sonra, tutum içinde olduğu dikkati ziyaretçilereayrılan kantinde Daha çekiyor. topluluğa girer girınez polis gardiyanlarla sohbete ve hafta AETnin bölgesel daldım. Silahsız görevliler. Bir ara geçen alınan fondan büyük bir kredi boş bulunup, “Buruda işkence dilimi ile bu yılın sonunda filan oluyor mu?” deyiverdim. 60 milyar eskudo (240 a]tyapıda Üniformalı muhattabım, trene TL.) milyar olarak devlet bakar gibi baktı bana ve “Siz yatırımlarının iki misliııe, 110 neredeyse ŞiIi’deıı geliyorsunuz?” dedi. mi milyar eskudoya (400 milyar Hapishaneler, hürriyetsizlikle, TL.) çıkması bekleniyor. Fakat topluma alıştırmaya çalışıyor Portekiz, çok önemli olan bu insanları. ürriyet olmasa yerel H yardım fonlannın cezaevleri mıydı? olmaz ekonomisine yapacağı katkılardan öte Çalışmanın mecburiyet değil “AET baba”nın kendisini zevk olacağı, babaerkil olmayan kucağına alarak az gelişmişliğinin toplumlarda da cezaevleri olacak tüm sorunlarını çözmesini mı? Berhava olsun zutalar! bekliyor... ENA mafyası SABETAY VAROL PARİS Biliyorsunuz, birçok Batılı ülkede olduğu gibi Fransız ağır ceza kararı üç yargiçla birlikte mahkemelerinde seçmen listelerinden kurayla seçilen bir jüri verir. Bu kurula halk jürisi eniyor. d Önceleri bu jüriye yalnızca o kentin idari yöneticileri tarafından önerilen kişiler alınırdı . alınacak kişilerin, eczacı, Jüriye noter, öğretmen gibi yörenin saygın kişilerinden oluşması gerekirdi.Sol partiler ve bunlara yakın görüşleriyle bilinen hukukçular oluşmasında jüri bu uygulanan kuralın seçkin kişileri gözettiğinı ortaya atarak değiş. tirilmesi için savaşım verdiler. İddia haklı görülerek kural değiştirildi ve halkın tüm kesimlerinden yurttaşların jüriye alınması ilkesi benimsendi. Bu değişiklikle sanıldı ki, yok. sul smıflardan gelen jüri üyeleri büyük çoğunluğu gene kendileri gibi toplumsal sıralamanın altlarında bulunan suçlulara karşı daha müsamahalı davranacak ve cezalar daha adil olacak. Son yıllarda “halk jürileri”nin cezalara bakınca, kestiği durumun beklenenin tanı tersi bir yönde geliştiği ortaya çıktı. Cezalar afıflemek bir yana çok h daha katılaştı. Fransız Adalet Bakanlığı son birkaç yıl içinde, ülke tarihinde görülmemiş sayıda, verilebilecek en ağır ceza olan müebbet hapis kararı yenidiğini bildiriyor. Paris’in taksi şoförlerinin gevezeiği meşhurdur. Son yıllarda çok sayıda Arap, Afrikalı, lı Vietnaın şoföre rastlanıyor, ama gene de tipik taksici tanımına uyan orta yaşI, şaraptan pembeleşmiş yanakh, kasketli Fransız şoföre rastlama şansımızgene de az değil. Sizin bir şey sormanıza gerek kainiadan monolog şeklindeki sohbeti koyülaştıranlar bunlardır. Önce tanık olduklarını iddia ettikleri, ama büyük olasılıkla bir meslektaşlarından dinledikleni iki, üç cinayet, silahlı soygun veya benzeri olayla söze girerler. Irkçı olmadıklarını, ancak yabancı sayısının çokluğunu hatırlattıktan sonra sıra çözüm yollarma gelir. Kendisine kalsa bir sorunu haftada çözebilecektir. Hem de giyotin denen basit bir aletle. A YNA Erden Kırol°rnfllmi 2 yıl sonra Berlin ‘de gösterime girdi, olumlu eleşdrlier aldı. Batı Berlin’den Berlin şu sıralar bayük bir kalabalığı içinde barındırıyor. Bu kalabalığın başlıca nedeni, “ “Yeşil Hafta Fuarı ve yeni gösterime giren filmler. Otellerde tek bir yer bulmak bile mümkün değil. Yeni şösterime giren filmler arasında Erden Kıral in ‘Ayna ‘sı da var. Ve film büyük övgü topluyor. GÜNER YÜREKLIK BATI BERLİN Berlin şu sıralarda oldukça devingen günler yaşıyor. Kentin kültürsanat yaşamının zenginliğini gösteren önemli etkinliklere tanık oluyoruz. Bir yanda dünyanın en büyük tarım ve hayvancılık panayırlaıından biri olan “Yeşil Hafta Fasn”, öte yandan sinemalarda yeni gösterime giren evrensel filmler, açılan sergiler, verilen konserler. . . Kentin kültürsanat tüketicileri nereye, hangi birine gideceklerini şaşmnış durumdalar. Herşeydenönce, buyıl 51. kez düzenlenen Uluslararası Yeşil Hafta Fuarı Berlin’e bir büyük canhlık getirdi. 41 ülkeden 700’ün üzerinde fırınanın katıldığı bu dev fuarı yanın milyona yakın ziyaretçinin gezıflesi bekleniyor ve yeşil hafta nedeniyle Berlin’de en az 100150 bin turistin bulunduğu belirtiliyor. 1.9 milyon olan Berlin nüfusu 2 milyonu aşmışa benşimdilerde zer. Otellerde yer bulmak olası değil. Şubat ayında yapılacak uluslararası film festivali bitene dek hemen bütün otellerin dolu olduğu bildiriliyor. Anlaşılan Yeşil Hafta Fuarı’nın getirdiği canlılık, 36. Film Berlin Festivali’nin sonuna dek sürecek. Kente canlılık getiren yalmzca Hafta Fuarı değil. Yeşil Sıfırın altında 10 dereceye inen kuru soğuğa rağmen kadaı sineme önlerinde oluşan kuyruklara bakıp yeni gösterime giren filmlerin de bu canlilikta önemli bir rol oynadığını sOyleyebiliriz. Bu konuda en etken filmler ise Richard “A Cborus Attenborough’un Line” ile John jus(on’un “Brizz•JIer’inOnurıı” adli yapıtı. Oscarh “Gaadi” filminin yaratıcısı Attenborough ile Hollywood’un 79 yaşındaki kurt yönetmeni John son Huston’un filmlerinin Berlin’de günlerde gösterime aynı girmesi sinemaseverleri gişe önlerine yığdı. Filmlerden birine bilet bulabilmek için kuyruğa girip uzun süre beklemek, dondurucu soğukta tir tir titreıneyi göze almak gerekiyor. Chorus Line” “Flash dance” gibi danslı şarkılı, müzikal bir film. İngiliz Filmlerlegelen canlılık neunen Sir Richard yeni filminde yıllarca Attenborough gişe rekorları kıran “A isimli ünlü Cborus müzikalini konu Broadway Bu ediniyor.müzikal 10 yıl süreyle gişe oynamış. Dünkapalı yanın dört bir tarafına yapıları turnelerde 16 milyon seyirci tarafından izlenmişii. Broadway’de ilk kez 21 Mayıs 1975’te sahneye konan “A Cborus Line”, tarihin en başarılı müzikali olarak bilinir. Oyunda, Broadwayli figüran,dansöz ve dansörlerin acı yargıları, başarıya ulaşmak için çektikleri sıkıntılar anlatılıyor. Starların arkasındaki oluşturan bu isimgrubu siz dansöz ve dansörler, gerisinde” bulundukları “çizginin halde “en iyi” olmak, binlerce istekli arasından kendilerine kabul ettirmek zorundadinar. “A Chorus Line”da işte bu çizginin gerisindeki ii Toplantısı, yılıçalışmalarını aşağıda yazılıgünOlağan Şirkctimiz demi görüşüp karara üzere, 19 Şubat 1986Çarşamba günü, saat II.30’da,BüyükdereCaddesi No. 145/6 Zincirlikuyu, Istanbul adresinde yapılacaktır. “Sayın Ortaklarunızın toplantıdan en geç bir hafta önce şirketimizdengiriş kartlarını alarak, bizzaı veya bir temsilcivasıtasıylaGenelKurul Toplantısınakatılmalarınırica ederiz. Temsilci önderilmesidurumunda g usulüneuygunolarak dazenlenmişvekalcınameninveya belgesininşirketeibrazı gereklidir.Nama yazılı hisse sahibi ortaklara gönderilecekdavet mektubu. giriş kartı hükmündedir.Hamiline yazılı hisse sahipleri hissesenetlerinişirkete teslimederek giriş kartı alabileceklerigibi. herhangi bir bankaya da tevdiedebilirler. Bu bankadan alınan ve bankaya teslimedilen hissesenetlerinindeğer, adet ve numaralarını gösterenbelge karşılığındakendilerinegiriş kartı verilir.Giriş kartı olmayanhamilineait hissesenedisahiplerinin,toplantıya katılmalanınakanunen imklaı olmadığı ortaklarıınızın bilgilerinearz 1985faaliyetyılına ait yönetimkurulu ve denetçilerkurulu raporlanıile bilanço,kar ve zarar hesapları,safi kazancındağıtılmasıile ilgiliteklif, toplantıya takaddümeden onbeşgün süreile şirket merkezindeortaklanın tetkikine amade bulundurulacaktır. arz Sayın pay sahiplerininbilgilenme DEM: G1)N 1. Açılışve Başkanlık Divanı seçimi, 2. 1985yılıfaaliyetve hesaplarıhakkında İdare Meclisive Denetçiraporlanınınokunması.müzakeresi. İdare Meclisi’nin 1985yılı bilançosu ve kirzarar hesabıile ilgiliönerisininkabulü,değiştirilerek kabulü veyareddi. 3. İdare Meclisiüyeleri ve denetçilenin1985yılı faaliyetlerindendolayı ibre edilmeleri, 4. Idare Meclisi’nin 1985yılı ka.zancının dağıtılmasıvedağıtım tarihi konusundaönerisinin kabulü. değiştirilerek kabulü veyareddi, 5. İdareMeclisi’nin adedininve görevsürelerinintesbitivetesbitedilenuyeadedinegöreseçimyapılması, üye 6. GOresüresi dolmuş bulunan denetçilerin tekrar seçilıneleriveyadeğiştirilmeleni. 7. Idare Meclisibaşkan ve Üyeleri le denetçileninyıllık ücretlerinin tesbiti, i 8. Esas sözleşmenin6. maddesinindeğiştirilmesihakkında karar alınması, 9. Şirket sermayesinin liradan liralık kısımdan lirayatezyidi. artan 150.000.000vliralık kısmının nakit olarak, liralık kısrnımn 1981 yılı fevkalade ihtiyaılanndan. 32.000.000v liralıkkısmınında Sabit KıymetYenidenDeğerlemeFonu’ndankarşılanmasıvebu hususta şirket esas sözleşmesininT. maddesinindeğişünlmesirIinkarara bağlanması. 10.Esas snzieşmenin12. maddesinin değiştirilmesihakkında karar alınması, Il. İdare Meclisiüyelerineşirket konusuna giren işleri, bizzat veyabaşkaları adına yapmaları ve bu nevi işler yapan şirketlerdeortak olabilmeicrive diğer işlemleriyapabilmelerihususunda, Türk Ticaret nuri, 334 ve 335. maddeleri gereğinceizin verilmesi, 12.GenelKurul Toplantıtutanağının başkanlık d.ivanıncaimzalanmasıve bununla yetinilmesihususunda yetki verilmesi, 13. Dilekler TEMSİL ÖRNEĞİ Royal LasiikleriTerzi Anoninı Şlrkaü Yönelim Kurulu Şirketinizin19 Şubat 1986günü yapılacakgenel kurul toplantısına şahsımı temsilentam yetki ile iştirake ve reyvermeğe, ürk TicaretKanunuve Esas Mukavelehükümlerinegore sahip bulunduğumhaklarımı. T ve kullanmayagerekli imzalamaya yetkilidir. VekaletVeren: Adres Hisse tutarı ESKİ MEFIN: YENİ METİN: Madde 6 Müddet Madde 6. MUddet Şirketin müddeıi katI kuruluşundanbaşlamak üzere Şirketinmüddeti yılındanitibarensüresizola25 senedir.Bu müddet, umumi heyetkarın ile ve rak uzatılmışur. Ticaret müsaadesiile kısaltılıpuzatılabilir. Madde 7 Sermaye Bakanhğı’mn Madde Semsaye Şirketin sermayesi,400.000.000,(Dortyıiznıilyon) T Şirketinsermayısi (İkiyümıilşt,n) ürk Türk Lirasıdır.Bu sermayebeheri5.000v Türk Lirası Lirasıdır.Bu sermayebeheni Türk Lirası kıymetinde80.000hisseye bolünnıuştür. Buhisselerin kıymetinde hisseye 40.000 bölünmilştur.Bu hiSSeICriII ya yarısı nanıa yazılı ve yarısı hamiline aittir. Şirketin rısı naına yazılı ve yarısı hamiline aittir. Şirketin 200.000.000v (İkiyüzmilyon) Türk Liralık sermayesiTL’hk sermayesinintamamı ortaklarca nin. (Kırkrnilyon)TL’lıkkısmıortaklarnakten ödennıişıir.Budefa ilave olunan ca nakden vc tamamen ödenmiş, TL’hk kısmı Verej sulKanunu’nun U 2791sayılıkanun (Yüzaltmışmilyon) TL’(ıkkısmı da VergiUsul la değişikgeçiciIl. maddesi gereğinceSabit Kıymet Kanunu’nun sayılıkanunla değişikgeçici İl. 2791 Yeniden Değerleme Fonu’ndan karşılanmış olup, maddesi gereğinceSabit Kıymet YenidenDeğerleme ortakiarahisseleninisbetindebedelsizolarak Fonu’ndan karşılanmış olup, ortaklara hisseleri dağıtılacaktır. nisbeıindebedelsizolarak dağıtılmıştır.Budefa ilave olunan Madde 12 İdare Medisine mütealtik hükümler (ikiyüzmilyon) TL’sinin T (Yüzellimilyon) UIk kısmıhissedarlar idare Meclisininhak, vecibe, mükellefiyetve mcsulıyetleri, toplantı şekil ve nisabı, az.amn çekilmesi, tarafından tamamen taahhüt edilmiş ve dörtte biri ödenmiştir.Bakiye,Idare Meelisince kararlaştırılacak Ölümüveya vaıifelerini yapmağa engel olan halleri, inhilaledenazalıklaraidare mecisine seçim yapılma esaslar dairesindeistenecektir. liralıkkısmı e (Onsekizmilyon) ise, %50 KurumlarVergisi denıl, ucretleri ve idare mecisine müteallikdiğer hususat Ticaret kanunu hükümlerinegöre cerayan iniş 1981yılı fevkalade ihtiyatlarından, Türk (Otuzikimilyon)TL’lıkkısmıda VergiUsul eder. rıun 2791 sayılı kanunla değişikgecici İl. r.5,:desini değiştiren 3094 sayılı kanun gereğinceSabit Kıymet YenidenDeğerlemeFonu’ndankarşılanmışolup. o,taklara isselerinisbetinde bedelsizolarak h dağııılııcaktır. Madde 12İdare Medislne mileallik hukümler Şirkeı İdare Meclisi3 ayda bir ve yıldaasgari 4 kez toplanacaktır. IdareMeciisininhak, ve mesuliyetleri, azanın çekilmesi, lümUveyayaö mukeltefıyet zifelerini yapmağa engel olan halleri, boşalan azalıklaraİdare Meciisince seçimyapılması,ücretleri veidare Mecllsine dair diğer hususlar TürkTicaretKinunu hükümlerine göre cereyan eder. ROYALLASTIKLERİTEVZİ ANONİMŞİRKETİ YÖNmİM KURUL BAŞKANIJĞI’NIJAN 1985 incelemekve Ortaklar GenelKurul . NURSÜRER A>na’ıwı oyuncusu. başarih güranların , bir oyuna almacak 4 kız, 4 erkek arasına girebilnıek verdikleri zorlu için ve dramatik mücadele . Bakalım yansıtılıyor 70 mm Attenborough’un ‘6kanal’ dolby stereo olarak beyaz perdeye aktardığı “A Chorus Line”ı da gişe rekorları kirabilecek mi? Yeni gösterime girdiği şu günlerde önünde oluşan kuyruklara ve kapalı gişe Oynamasına aldanmamakÇünkü aynı kalalazım. balığı John Huston’ın “Prizziler’in Onun?’ isimli filmini oynatan sinemalann önünde de görüyoruz. Huston bu yeni fılıninde iki kimlik katil (Jack Nicholson Kathleen Turner) arasındaki aşk öyküsunu trajikomik bir dille anlatır ve “Baba”, “Bir Zamanlar “Chln*town”, Amerika” gibi örneklerin ak 1 sine mafya ile dalgasını geçer, örgürlü katifleri mitleştirmez, konuk duruma düşürür, alay konusu eder. “AYNA” BERLİN’DE Erden Kırıl’ın iki yıl önce Yunanistan ‘ın Andros Adası’nda çevirdiği “Ayna” filmi Berlin sinemalarmda ancak yem gösterilmeye başlandı. 1984’ün ekim ayında ilk kez Alınan televizyonunda seyirci karşısına çıkan film, daha sonra Hamburg, Frankfurt, Köln, Münih gibi Federal Almanya’nın birçok kentinde gösterilmiş. Bu ara Portekiz’de Figuara da Foz büyük ödülünü, Korsika’da da Bastia Film Festivali eleştirmenler almıştı. Berlin’e ödülünü her nedense biraz geç geldi Erden Kıral’m filmi. Filmden övgü ile söz eden Berlin basınıbu gecikmeden da şikayetçi görünüyor ve “Aynı sineınilarımızda da nibayel gösterilmeye başlandı” deniyor. Berlin’in önde gelen günlük gazetelerinden “Der Ayna’ya geniş yer Tageasplegel” ayırmıştı ve şöyle diyordu: “Erden Kıral uzen ve dingle sah.elerle basit bir dünyayı anlatıyor. İnsanları fazla A konııştnrmuyor. ma kullandığı (atak dil, uç mo.oglarda formunu ve güzelliğini ve buluyorhatta şiirsel bir güzelliğe dönüşüyor. Sözcüklerle de basittikleri içinde arkajlk bir karakteri var. Filmin buyüleyici yanı da bu Işte.” bir Berlin’in diğer günlük gazetesi “Volksblatt”ta da olan “Ayna” üzerine olumlu eleştirilere veriliyor. Filmin yer içeriği tamtıkhktan sonra şöyle değerlendirme bir “Erden Kral Il. görünyapılıyor: tü yönetmeni Kenan Ormanlar, çelişkiler yum4ı ÖykÜIerinin kurgusunu dramatlğe kaçmadan şiirsei bir dille kuruyortar.” 15günde bir çıkan magazin “Tıp” dergisinde Erden Kirai’m “Ayan” fılmine iki sayfa ayrılmış. ve “Aşk Duygusuzluk” na başhğı ile sunulan yazıda Erden Kıral’in bir gerçeği açığa trafik çıkardığı öyleniyor ve yargı ile s acılar anlaulırken acındırına yoluna gidilmediği, melodmm efektlerden kaçınıldığı belirtiliyor. Erden Kıral’ın Berlin basınından oldukça olumlu alan “Aynı” filmi, eleştiriler “Broadway” ısimh sinemada oynuyor. “Tıp” dergisi ile 10 sinema eleştirmeniningünün filmleri arasında yaptıkları sıralamadı“sebenswert” (gö.. rülmeye değer) bulunan film daha uzun süre afişte benziyor. kalacağa koydu. Birkaç örnek bu gerekirse, öğrencilerin yüzde 65’iııin eski Gestapo ve Lyon Kasabı Klaus Bsrbie’nin savaştan sonra ABD ajanı olarak bilmediklerini kullanildığını Gene belirtebiliriz. derginin anketine göre bu öğrencilerin yüzde ellisi hangi sendikal kuruluşun, hükümetin saatlerini daha esnek “iş bale getirme” yasasını desteklediğini, yüzde 43’ü İngiltere’de kişi başına düşen gelirin Fransa’darı daha düşük olduğunu, yüzde 27’si son Goncourt edebiyat ödülünü kemin kazandığını bilmiyor. Fransızca yakın zamana kadar bir numaralı kültür dili sayıhrdı. belli oranda Hatta öyle sayılıyor. Biraz da bu yüzden olacak çoğumuz, birinin Fransızca konuştuğunu duyduk mu, kültürlü, bilgili biri olmasını bekleriz. Türkiye’nin başkentinin neresi olduğunu bilmedikleninde de alımnız. Bir derginin Fransızlar arasında edebiyat bilgileninin düzeyiyle ilgili yapılan bir sondaj sonuçları ise şöyle: Sofres adlı anketçi kuruluşun yürüttüğü ankete göre Fransızların sadece yüzde 35’i ünlü yazar Ceine’in erkek olduğunu biliyor. Yüzde 31’i Goncourt’un bu yıl kime verildiğini biliyor. Yüz Fransız’dan yalnızca yüzde 20’si Fransız yazarı Claude Simon’unbu yıl Nobel Edebiyat Ödülü gibi dünyanın en prestijii ödülünü aldığını hatırlıyor. Yeri gelmişken, Fransızların yüzde 40’ının güneşin dün. yanın etrafında döndüğünü sandığını da ekleyelim. Işte dünyanın en kültürlü halklarından sanılan Fransııların bilgi düzeyi. Gerisini siz daşünün de ona göre hareket edin diyesi geliyor insanın. Davos’tan basan HADİ ULUENGİN New York’tan yOTANJUAKERSON Yedi yaşlarında kırmızı ceketli bir çocuk, kaidıraçtan kayarken kendini NEW YORK Gök güneşli, ama hava yere fırlatıyor. Patlama sesi yapan çok soğuk. Çocuklar deniz kıyısındaki oyun arkadaşı, ‘Challengerdüştü, sen alanında koşuyorlar Atlantik Okyanusu’nuri Long lsland kıyılarıyla buluştuğu küçük Öldün diyor. Kırmızı ceketli çocuk koylardan biri. Deniz hem mavi, hem sıcak karşı çıkıyor, ‘Hayır” diyor, ‘Kurtuldum. Yedekfüzeye geçtim ve görünüyor. Radyo Atlantik sularının buluştuğu bir başka yerde, Florida kıyılarında dü kurtuldum.” ‘ “ ‘ ‘ Challenger oyunu kınlamla özdeşleştirebilecekleri biriydi. Bir anne, bir öğretmen, bir akraba gibi.. Onu ölümü özellikle çok kötü oldu çocuklar için. Büyuklerle bir paralel çizilirse onlann bir Kennedy ya da bir Martin Luther King’in öl. dürılimesinde yetişkinlenu geçirdikleri şok gibi bir şey..” Psikologiara gore çocuklara tepkisi ilk bakışta farklı biçimlerde ortaya çıkacak. Bilinç altına işleyen asıl olumsuz tepkiler uzun bir zaman dilimi içinde su yu. züne çıkabilecek. Bu tepkiler başka biçimlenin arkasına gizlenmiş de olabilecek. Bazı uzmanlar 6 yaş ve altındaki çocukların yanlış saplantılara kapılma konusunda çok oldukları görüşünde. . ‘ duyanlı uza> mekiginin motorlarıyla ilgili olduğunu dayan bu yaştaki çocuklar, hemen babalarının, annelerinin kullandıgı otomobille bağlantı kuracak. . Kendisinin ve ailesinin bindiği otomobilin de Challenger gibi her an korkusuyla yaşayacak” diyorlar. parçalanabileceği Yapılacak iş çocuklara her şeyi tüm açıklığı ile anlatmak, daha doğrusu anlatmaya çalışmak. . Uzmanlara göre en kotüsü, buyüklerin bu konuyu açıldığında sürekli kapatarak çocuklara unutturacakları sanısına kapılmaları. . Tam tersine uzay kazasının çocuklar onunde en geniş biçimiyle tartışılmasıflı saı unuyorlar. Doğu Berlin’de ‘Andy’nin Yen” adlı kahvenin sahibi Lorenzo Hernandez, şen uzay mekiği “Challenger”ın parçalarının bulunduğunu haber veriyor. . Oyun alarıında salıncak ve kaldıraçlara binen çocuklar kaygusuz ve neşeli. . Ama bazı buyükler değil. . Onlar uzay mekiğinin düşmesinin çocuklar üzerinde çok kötü etkisi olacağını . düşünüyorlar.Çocuk sağlığı uzmanlarına göre düşen “Challenger”da can veren öğretmen Cbrista McAuliffe’in ölumu yeni yetişen kuşak için bir din olumsuz sonuçlar doğurabilecek. aşırı korku, kabus gorme. Bunlar, dikkati bir noktada toplama yetersizliği ve başta kendileri, aileleri ve Öğretmenleri için genel guvensizlik duygusuna kapıhna olarak sıralanıyor. Uzmanların bu görüşü Amerikan Havacılık Dairesi “NASA” Uzay ‘ tarafından paylaşılmakta. . Bu yüzden ‘NASA’ ‘nın çocukları psikolojik yönden guçlendirmek televizyon olmak üzere çeşitli için başta kanallardan eğitici, uyarıcı programlar hazırlama yolunda kolları sıvadığı bildiriliyor. Milyonlarca çocuğun bir öğretmenin izlemek için canlı yayın yapan telebaşarısını %şizyon başında oturduğu sırada “Challenger”ın olayın küçük beyinleri etdüşmesı, kileme şansını arttırmakta. Uzmanlar, “kazanın Ti’’de anında başlıbaşına oldu çocuklar için” diyorlar. bir şok “Öğretmen Chris*a McAulitfe ne eski bir havacı, ne de uzay bilgiııi idi. Sıradan bir insan olarak çocukların gözünde rıkathkia ya DAVOS Kar, her ne kadar, cuma gecesi hiç durmadan yağNe var ki ülkeyi yönetenlerin dıysa da, Davos çekici hepsi ENA mezunudur. Fransa değil. Yani romantik ve hiç yaşanmamış aşkların özellikle ya“ENA elinde mafyasının kaldıkça” bu böyle devam ede şanniaya başlanmasımn bir yer cektır. Bu yüzden yapılacak ilk istenilebileceği değil. Çünkü Davos çirkin. Estetik değil. iş, “Ecole Normale loıı” d’Admlnistrat bu yüksek kamu yöneBir tabiatı öyle alum timi okulundan mezun olanların şahım kere, değil ve dağları kasvetli. Daolması yasaklanınahdır. yönetici vos’un dağları puslu. Hava da Gerçekten de idam cezasına kurt kapan cinsinden umam. Üstetik, Davos çok fazla İsviçre. Yakarşı çıkan Chirac ve Toubon’dan başka sağın parlayan yıldız ni çok fazla geometrik, çok lanndan François Leotard, Baş fazla dakik, çok fazla rasyonel ve bakan Laurent Fablus, Sosyalist çok fazla pahalı. Yani, Davos’un Parti Birinci Sekreteri lionel ayakları çok fazla yere basıyor ve Jospin, bu partinin bir kanadıAlpler’den nasibini alıp başı nın lideri Michel Rocard ve da göğe değernemiş. ha birçokları eski BaşbakanlarAma Davos çok ilginç. En dan Michel Debre tarafından azından sempozyum günleri çok kurulan bu bakan fabrikasından ilginç. Dünyanın dört bir mezun olmuşlardır. yamndan ve en ortak yanlan gelmiş ENA’ya kendileri de birer artık yaşanmaımş aşkların yüksekokul olan ve Fransa’nın peşini kovalarnayacak kadar ayağı yönetici eitlerini yetiştiren yere basmak olanlar ilginç McHEC, Polytechnique, Sup de Co, Es sela, Belvedere Oteli’nden sec, Centrale gibi okulları Schweiserhof Otei’ne kadar kar bitirenlerden sınavla öğrenci alınır. altında yürürken, biraz daha az Sizin anlayacağımz ENA’hlar sosyalist olmak isteyen sosyalist elitin de eitidir. ülke temsilcileri ile kredi Bu okulların öğrencileri arabağlantısı banka guvarnörleni ilyapan sında Nouvel Observateur dergiMesela asansör 51 tarafından yapılan bir bilgi fiskoslannda, Amerikan malı almayan testi, geleceğin genel müdürleri, İran’a, Hindistan çıkışlı bakanları ve mühendislerinin as caterpillar parçası satan insanlar yedek linda sanıldığından daha az ilginç. Mesela züğürtlerin çene(tlke aktüalitesini izlediklerini ortaya sini yoran zenginlerin, zengin olmaktan gelen kendine güvenleri ve rahathkları ilginç. Yeniiktisat doktrinlerini ikiüç resepsiyon gitgelinde şekillendiren ve AItbUSSeT’i iyi bilen ve çok Kapital’i okumak gerektiğine de “Challenger” ile ilgili kişisel bir sırrı karşı olan ekonomistler de çok “Robert McNair bana en büyük amaaçıklıyor: cinin uzayda saksafon çalınak olduğunu sOy ilginç. Tbomas Mann’ın ta yazdıklanndan söz eden, garledi.. “ Robert McNair, “Challenger”da ölen zenci uzay adamı. . . Doğu Harlem, ken sonlara üç ayrı dilde yemek disinin baba ocağı. Babası 123. sokakta 22 ısmarlayabilenve Batılılaşma b diye ir sorun olmayıp yalnız sayıldır oto yedek parça dükkanı işletiyor. Oğlunun adamı olmasıyla çok övünen nayileşme diye bir sorun olduğuuzay mu söyleyen Türk işadamları pek baba McNair bu yüzden uzay oto merkezi adını vermiş. “Andy’in Yeri”nin sa çok ilginç. Liberal ideoloji bu hibi “Babası her kahveye gelişinde benim bir (izeten, ideolojiyi olağanüstü bioğlum var, astronot derdi. Ben de bir gün çimde formüle eden, olağanüstü getir de görelim dedim. . Geçen yıl gerçek engin bilgili ve Özal’ın danışmanı Gündür Aktan’ı tanıması pek ten Robert geldi. . Buraya da uğradı. . Bana uzayda saksafon çalmaktan söz etti” diye çok ilginç. Yani, Davos, sempozyum alım şahım olmagünleri, anlatıyor. . Andy’nin yeri şimdi Robert yan tabiatı ve kasvetli dağlarına McNair’in fotoğraflarıyla süslü. olarak değil de rağmen Andy’nin yerinde kahse içenler McNair’in insani malzeme açısından çok düşünün gerçekleşeceğine, uzayda bir gun çok ilginç. mutlaka saksafon çalınacağına inanıyorlar.. Davos, Alpler’den Long Island kıyılarındaki çocuklar ise, Atlantik sularına bakarak Challenger’ın hava nasiplenmeiniş yere basyor. Beve ayağı da nasıl patladığını oyunlaştırıyorlar. . Yedi ğensck de, beğenmesek de ekonomi teorileri üretenlerin yaşlarında kırmızı ceketli bir çocuk, kaldı liberai ve züğürtlerin çenesini yoran raçtan kayarken, kendisini yere fırlatıyor. Patlama sesi yapan arkadaşı ‘ Challenger zenginlerin ayağı yere basıyor. duştü, sen öldün” diye bağırıyor. . Kırmızı Bu yüzden, artık hiç yaşanmantış ceketli çocuk karşı çıkıyor. “Hayır” diyor. aşkların peşini kovalamayacak kadar ayağı yere basanların Da“Kurtuldum..” İki çocuk tartışıyorlar.. Uzay ve insanlık konularında kırmızı ceketli vos’u seçmesi bir rastlantı değil. çocukla William Faulkner aynı şeyleri Davos’ta, Alpler yapay bir dekor ve cuma gecesi yağan kar söylüyor.. şairane değil. Sempozyum günleri Faulkner, 1950 yılında Nobel ödülünü alırken şoyle demişti: “İnsan mutlaka ustün ayağı yere basan Davos’ta ayağı yere basan insanlar var ve hiç yagelecektir. . Çunkii insan kendisini adama‘.1, sevecen olmaşı ve direnme>i bilen bir şanmamış aşkiara yazık olsa da ruhaahiptir.” dünyayı ayağı yere basan insans lar yönetiyor. Bu insanlar Kırmızı ceketli çocuk ise, ‘ Uzay mekiği olarak çok ilginç. Davos düşerken ben ‘.edek füzeye atladım ve insani kurtuldum” diyor. olarak çekici
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear