22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
10 AÖUSTOS 1984 KÜLTÜR YAŞAM CUMHURİYET/5 SINEMA ATtLLA DORSAY Richard Burton tam 8 kez Oscara aday gösterihnişti Kimirte göre 10, kimine göreyse 16 yaşında sahneye çıkan Galli bir madencinin oğlu Burton, oyun gücüne eklenen kusursuz sesi, lehçesi ve yakışıklılığıyla kısa siirede sinemanın da ilgisini çekerek 1952'de ünlendi. We«e toprağa Richard Burton Duyduk Gördük Bu kez de TRTden bir sınav öyküsü TRT'ye yeni elemanlar gerektikçe açılan sınavuvdan biri geçen aralık ayında yapılmıştı. Sınav öncesi ve sonrası dedikodulann hepsi bir yana, bugün baska bir olaydan söz etmek istiyoruz. Sınavlara katılmak için 2500 kişi başvuruda bulunmuştu. "Muhabirlik ve radyo programcılığı" sınavı için adaylar, önce test usulü bir smavdan geçirilmiş, sonra da kendilerinden haberleşme, kitle iletişim araçlan konusunda birer kompozisyon yazmalan istenmişti. Bu arada bir de karar ahnmıştı. Testte yüz üzerinden 70 puan alanlann kompozisyonları okunacak, ötekiler dikkate alınmayacaktı. Smavlar yapıldı, bir süre sonra da sonuçlar açıklandı. Yedisi ikisi hiç gelemedi. Biri çaastığı yerden izin alamadığı için katılamadı. Kalan dört aday mülakata aündı. Sonuç mu diyorsunuz? Sonuçta dört adayın dördü de elendi. Ve TRT aralık ayındaki sınav sonunda bir tek muhabir bile alamadı. "Olur böyle şeyler. Belki hiçbirı yeterh bilgilerle donatılmış değillerdi ve TRT'nin işine yaramayacaklardı"diyebilirsiniz. Unutmadan şurasmı belirtelim: Dört aday da bu konularda öğretim veren okullan bitirmislerdi. Sınavdaki çeşitli barajlan aşa asa sonuna gelmişlerdi ve kaybedenlerden biri 2500 kişilik sınavlann birin* cisiydi. Kurslarda kimler mi ders verdl? Hiç yorum katmadan söyleyelim: TRT Haber Merkezi'nin çeşitli kademedeki elemanlan. Şimdi yine yorumsuz bir soru soraum: Bu durumda acaba kusur kimin, ya da kimlerin? Bu çocuklan yetiştiremeyen okulun mu, yoksa aralarında sınav birincisinin de bulunduğu dört muhabir adayma gerekli bilgiyi veremeyenlerin mi? Radyo programcısı adaylarm durumuna gelince; jüri üyelerin'ın sınav tutanaklannı imzalamalanndan bu yana 1015 gün kadar bir zaman geçti. S'edense sonuçlar hâlâ açıklanmadı. Hiç değilse, bu yazının yazıldığı güne kadar sonuçlar merak ve heyecanla bekleyen adaylara bildirilmiş değildi. tngiliz sinemasında tam bir yaprak dökümü!... Bu sinemamn oyunculuk geleneğinin ünü dünyayı tutmuş isimleri birer birer aramızdan aynlıyor. Ralph Richardson'dan sonra James Mason, hemen ardmdan da Richard Burton... 75 yaşında ölen unutulmaz karakter oyuncusu James Mason'dan sonra henüz 59 yaşında iken ölüme teslim olan Richard Burfon'un kaybı, sinemaseverler için tam bir sürpriz oldu. Richard Burton, sinemaya tiyatrodan geçmişti. Bir kaynağa göre 10, bir diğerine göre 16 yaşından başlayaıak sahnede olan Galli madencinin oğlu, oyun gücüne eklenen kusursuz sesi, lehçesi ve yakışıklılığıyla sinemanın da ilgisiz kalamayacağı bir kişilikti. Ingiltere'de yaptığı ilk fîlmlerin yankı uyandırmamasına karşın, 1952'de Hollywood'da çevirdiği ilk fîlm olan "Kader Yolculan My Cousin Rachel''le bir anda yıldız oluverdi. Ingiliz yazan Daphne du Maurier'nin bu romanı tipik Ingiliz bir atmosferde geçiyor, yine bir Du Maurier uyarlaması olan "Rebeka"yı anımsatıyordu. Burton, bu fılmden hemen sonra "Zincirli Köle The Robe" adlı tarihsel kurdelede başrol oynadı. Ve James Mason'un tersine, sonuna dek başrol oynamayı sürdürdü. alaycı tavnyla yürüyüp gitti. Ama kuşkusuz asıi anımsanacağı filmler, cağın sinema ustalanyla yaptığı işbirliğinin ürünü olan filmlerdir. Nicholas Ray ('Acı Zafer), Tony Rkhardson CÖfke'h Joseph Mankiewicz CKIeopatra'), John Huston CAteşti Geceter'), Martin Ritt ('Soguktan Geten Casus), Joseph Losey ('Askı Arayan KadınBoom' ve 'Meksika'da CinayetAssasination of Trotsky'), Franco ZeffirelH (Hırcın Kız'), Stanley Donen ('Merdiven') gibi.. Liz Taylor'la futınah ilişkiler Kuşkusuz Burton'u geniş yığınlar nezdinde popüler kılan asıl öğe FJizabeth Taylor'la olan uzun ve fırtınalı ilişkisidir. 1962 yıhnda "Kleopatra" fılminin setinde başlayan ilişki, ikisi de evli olan 2 yıldızın boşanarak birbirleriyle evlenmesi biçiminde sonuçlanmıştı. 10 yıl kadar birlikte yaşayan ve tam bir 'kader birliği" yaparak sürekli birlikte (tam 11 film) çeviren 2 oyuncu, daha sonra boşanmışlar, ancak bir süre sonra yeniden evlenmiş ve yine boşanmışlardı. Çağın bu ünlü aşk hikâyesi, yıllar boyu magazin basınına malzeme, resim ve haber sağlamış, çiftin ilişkisinin aşamaları manşetlerden inmemişti. Kuşkusuz birlikte olmak için kabul edilen yanlış rıhn projeleri veya reddedilen iyi tasanlar, Burton'un meslek yaşamı için en iyi sonuçları vermedi. Aktörün Liz Taylor'la çevirdiği filmler, birikisi dışında pek başanlı olamadı. Bunların belki de en ilginci sayılabilecek olan Mike Nichols'un "Kim Korkar Hain Kurttan?" filminde ise, ne tuhaftır ki Holly^vvood Sinema Akademisi FJizsbeth Taylor'a (hem de ikinci) Oscar ödülünü verirken, ünlü Shakespeare oyuncusunu unuttu. Ve Burton, sinema yaşamında tam 8 kez aday olmasına karşın Oscar almadan kalmış ünlü oyuncular arasına kanştı. Evet, Liz Taylor'la üişkisi gerek sinema, gerek tiyatro yaşamına önemli zarar vermiş, belki de sonunda nispeten genç yaşta ölümüne neden olan alkol tutkusunun da başlangıç nedenlerinden birini oluşturmuştu. Ama kimbiür, bu belki de çağın en ünlü aşk hikâyesini yaşamak için ödenmesi gereken bir bedeldi. İSKESDER'DEN TÎTO'YA Richard Burton beyazperdede tskender'den Tito'ya, Rommel'den Troçki'ye, Mussolim'den Markus Antonius'a kadar birçok ünlü kişiyi canlandırmıştı. lar arasında kimler yoktu ki!.. Büyük tskender'den Markus Antonius'a, Becket'den 8. Henry'ye, Rommel'den Troçki'ye, Mussolini'den mareşal Tito'ya, Kral Arthur'dan VVagner'e yakın veya uzak tarihin birçok ilginç kişisini canlandırmak Burton'a nasip olmuştu. Bu kişiliklerin hepsini çekim öncesi titizlikle incelemiş, fiziksel olarak da, oyun olarak da onlara yaklasmaya, onlann kalıbına girmeğe çabalamıştı. nan "Öfke Look Back in Anger", Graham Greene'den uyarlanan "Ölüm Oyunculan The Comedians", John le Carrt'den uyarlanan "Soguktan Gelen Casus", Dylan Thomas'dan uyarlanan "Under Milk VVood" gi bi fümlerde çok değişik portreler çizdi. Krallar, generaller, politik liderler denli sapık katiller, eşcinseller, alkolik rahipler de oynadı. Tipler galerisinde her türden insan bulunan, bir insanın sahip olabileceği tüm günahlan ve tüm erdemleri canlandırmış gerçek, has bir oyuncuydu o... Zaman zaman ve özellikle 70'lerde talihsiz sinema serüvenlerine atıldığı da oldu. Edward Dmytryk'in "Mavi Sakal", Cbristian Marquand'ın "Şeker Kız Candy" veya Peter Ustinov'un "Fahişenin 2 YüzüHammersmith is Out" filmleri gibi.. Burton, bu tür fiyaskoların içinden de, kendine güvenli oyunculuğu, benzersiz tngilizcesi ve zaman zaman beliren, canlandırdığı öykünün gülünç yanlanyla arasına mesafe koyan hafif günü tsviçre'nin Cenevre kentinde bir beyin kanaması sonucu ölen sinema ve tiyatro sanatçısı Richard Burton, dün "Pays de Galles" adlı evinin yakınındaki Celigny'de toprağa verildi. Burton, yirmi altı yıldır, anayurdu Galler'in Fransızcası olan "P«ys de Galles" adlı bu evde yaşıyordu. Sanatçınm ailesi ve dostlarının Güney Galler'de doğduğu yer olan Pontrhydyfen'de toprağa verilmesini istemelerine karşın, basın temsilcisı Valerie Douglas, Burton'un uzun zamandır tsviçre'de toprağa verilmek istediğini açıkladı. Burton için yann memleketi Pontrhydyfen'de, daha sonra da Londra, New York ve Los Angeles'ta anma törenleri düzenlenecek. öte yandan Ingiliz basım, Burton'un ölümünün ardından yorum yapmayı surdürüyor. örneğin "Times" alışılmışın dışında bir başlıkla olayı yorumluyor: "Çarçur edilmiş bir meslek yaşamı." Aynı gazete Burton'u şöyle tanıtıyor: "Doğal yeteneklerinin tümünii göstermeden tiyatroyu bıraktı. Sir Laurence Olivier gibi dışa dönük bir tiyatro oyuncusu olan Burton, parlak bir gelecek vaat eden tiyatro yaşanunı doruklara çıkmadan bıraktı." "Daily MaU" ise ağırbğı, sanatçınm beş evliliğine veriyor, Burton'u, "Cehennemden çıkan bir süper star" olarak tanımlıyor. "Daily Star", "Guardian" ve "Sun" gazeteleri ise, Hollyyvood'un Burton'a uğursuz geldiğinde birleşiyorlar. Bütün gazetelerin birleştikleri bir baska nokta ise, Ingiltere'de kalsa Burton'un başına bunların gelmeyeceği. Ve Burton'un tngiltere yerine Isviçre'de ölmekle en büyük hakareti yaptığı Ingilizler, "Times" gazetesi aracılığıyla şöyle diyorlar: "Dogrnsu, iilkesine ve dogup büydügü köye baglrymıs." verîldi Geçen pazar Kiiltür Servisi muhabir adayı olmak üzere, 22 kisi ilk barajlan aşabilmisti. Bu 22 kişi kursa aündı. Kendilerine radyo Droeramcıhğının ve munabirliğinin kuralları öğretilmeye çahsüdı. Sonunda bir sınav daha... Artık adaylar kesin sonuca ulaşacak, kazanıp kazanmadıklannı kesin olarak öğreneceklerdi. Kurs sonunda bir de mülakat yapıldı kendileriyle. Bu mülakata muhabir adaylarından Sucukçulara müjde! ^"Patllan AP'nin Genel Başkanı ve eski başbakanlardan Suleyman Demirel'in kardeşi kereste tüccan Şevket Demirel'in yeni aldığı lüks yat, Eğridir GölÜ'ne indirildL Büyüklüğü ve dalgalanyla denizi aratmayacak güzellikteki Eğridir GölWne aldığı yatı indiren Şevket Demirel, havanın rüzgârlı ve gölün dalgalı olması sonucu henüz gezemedi Burdur'da hastane ve cezaevine 12 televizyon bağışlayan Şevket Demirel'in Eğridir Gölu'neyat getirmesi, göl çevresindekiyerlesim birimlerinde oturanlan sevindirdl Ama yat, göle indirildiği günün gecesi, kimlikleri belirlenemeyen kişiler tarafından halatı kesilerek salıverildi. Dalgalann sürüklediği yata, sahilden oldukça uzakta sandallarla ulaşıldı ve göl ortasında demir atılarak her türlii sabotaja ve tehlikeye karşı korumaya alındı. Burdur ve Eğridir ilçesi halkı, Şevket Demirel'in yatım neden göle indirdiğîyolundaki gizi çözmeye çalışıyor. (Fotoğraf: CUMHURtYET) Ci\\o Inovt Anadolu Ajansı'nın dünkü bülteninde özellikle sucuk yapımcılanndan bazılannı ilgilendiren bir haber var. Bu haberde şöyle deniyor: "Içel'deyapılan büyükbas hayvan sayımında, merkep sayısının 31 bin 370, at sayısımn 10 bin 46 olduğu belirlendi. tlgililer, merkeplerin daha çok kırsal kesimlerde ve dağlık bölgelerde bulunduğunu söylediler." Haydi bakahm, sur dışının aslan merkep mezbahalan. Malı İstanbul'da bulamadmız mı, Içel'in kırlannm ve dağlarmın yolu göründü. Büyük Shakespeare yorumcusu Burton, sinemaya çok sağlam bir tiyatro oyunculuğunun, özellikle dünya çapmda bir Shakespeare yorumculuğunun temsilcisi olarak gelmişti. Sinemada canlandırdığı çok çeşitli kişiliklerde bu Shakespeare oyunculuğunu belki de derinden derine hep sürdürdü, canlandırdığı her kahramana, belki de sahnede unutulmaz kıldığı Hamlet'ten bir şey ler ekledi. Bu kahraman Talihsiz sinema serttvenleri Burton, aynca ünlü bazı oyun ve romanlann sinemalaştuilmasında da ilginç kişilikler çizdi. Tennessee Williams'dan alınan "Ateşli GeceterThe Nıght of the ıguana" veya "Aşlu Arayan Kadın Boom", Edward Albee'den uyarlanan "Kim Korkar Hain Kurttan?", Shakespeare'den uyarlanan "Hırçın Kız", Goethe'den uyarlanan "Dr. Faust", John Osborne'dan uyarla HAYVANLAR ISMAIL (;ÜU;EC I Bu ABAMIZCVV a*. SİNEMADAN KISA KISA Erdoğan Tokatlı'nın dönüşü 1926 yapmu "Metropolis" yeni biçimiyle Türkiye'de 5 milyon marka mal olan "Metropolis" UFA stüdyolannda bitirilemeyince Hollyvsood'la ortaklığa gidilmiş, daha sonra da filmin üç saat olan süresi yanya indirilmişti. "Metropolis" Sinema Tarihi'nin en güzel, en çılgın filmlerinden biri. Bugun, Fritz Lang tarafından 1926'da çevrilen bu başyapıt yeniden doğuyor. Görkemli bir biçimde, renklendirilmiş ve rock müzik katılrmş olarak. Giorgio Moroder, "Metropolb"in tozunu sildiği, ona yeni bir biçim verdiği için oluyor bunlar. "Metropolis" çağında 5 milyon marka mal olmuş, filmde 25 bin figüran kullanılmış, çekimi 25 Mayıs 1925 30 Ekim 1926 arasında yapılmıştı. Alman UFA stüdyolannın parası yetmediği için, Hollyvvood sermayesini fîlme ortak etmek gerekmişti. Film, erişilmez efendiler tarafından yönetilen dev bir kentin öyküsüydü. Bu ilk önemli bilimkurgu örneğinde, kentin yeraltında yaşayan köleişçileri güzel günler vaat eden bir kadının (Brigitte Helm) yüreklendirmesiyle makineleri döndürüyorlardı. Filmin üç saatlik süresi, parasal zorluklar karşısında 2.5 saate indirildi. Ardından da doksan dakikaya. Özgün kopyalar birbiri ardına kayboldu. KİM KİME DUM DUMA BEMÇ AK 1965'te "Son Kuşlar" adlı fllmiyle sinemaya başlayan ve 70'lerde yönetmenliği btrakan Erdoğan Tokath, yeniden sinemaya dönüyor. Yönetmen bu 12 yıl sonraki dönüsünde, kendi yazdığı bir öyküden yola çtkarak "Fidan" adlı bir fihn çekiyor. "punk" gençüğinin arasma kanşan kızını arayan ve kentte seyyar köftecilik yapan bir köylünün serüvenini anlatan fîlm, köy/kent zıtlaşmasına ve bunun çevresindeki toplumsal sorunlara uzanıyor. Çekimi şu günlerde süren fttmde Fikret Hakan, Nur Sürer ve Talat Bulut oynuyorlar. ınsonbra'savaşırsaniz havaya uçururum $ızj ı, d ğ i f * 2>öyfelıkle j dek fojrıs olacak. Nişantaşı Konak Sineması, önümüzdekiyıl tümüyîe tiyatro olarak çahşacak, fîlm göstermeyecek. Geçen yıl bu sinemada oynayan Zeki Alasya/Metin Akpınar Tiyatrosu, gördüğü ilgi üzerine sinemayı matineler dahil kiraladı. Böylece tstanbul bir tiyatroya kavuşurken bir sinema salonunu yitirmis bulunuyor. Konak Sineması tiyatro oldu TARİHTE BUGÜN 1926'DAı\ GUNÜMÜZE Brigitte Helm ile Gustav Frölich 'in başroüerinipaylaştıkları "Meıropolis", renklendirilip seslendirilerek bütun dünyada özgün biçimiyle gösterime giriyor. lis", 198485 sinema sezonunda. Turkiye'de de gösterime girecek. GUSTAV FRÖLİCH ANLATIYOR Fritz Lang'ın yönettiği, sizin ae başrolünu oynadıgınız 1926'da çevrilen "Metropolis" filmini yeni biçimiyle hemen tanıyabildiniz mi? G.F. Nasıl tanımam? Tıpatıp belleğimdeki film, önemli hiçbir şey değiştirilmemiş. Asıl değişen benim... mezdi. Ellerinizle uğraşacaktınız, kan içinde kalıncaya dek. Ama hiçbir gün çalışma yönteminden yakınmadım. Bir oyuncu, nasıl demeli, en iyi yönlerini göstermek için kırbaçlanmalıdır. Şimdi, neredeyse 60 yıl sonra, film sizce eskimemiş mi? G.F. Hiç bile. Bugun pek yapılmadığı gibi, birtakım karmaşık toplumsal olguları basite indirgediği için çağdaş bile sayılabilir. Sanıyorum Fritz Lang, ünlü Alman yazarı Alfred Döblin'in görüşlerinden çalışmalannda çok yararlandı. Bu filmdeki sizin en büyük rolünüz mü oldu? G.F. En büyuklerden biri. Ama benim ünümü pekiştiren ve "Almanya'nın Oark Gable"ı olarak tanınmama yol açan bu film değil. Çekiminden çok şey öğrendiğim, tam 11 ayımı alan "Metropolis"ten sonra önem verilen biri oldum. Fritz Lang'ı hiç unutmayacağım. Çağından çok daha ilerisini gören bir insandı." MÜMTAZ ARIKAN 10 Ağustos ROKETÇ/UĞİN ÖNCÛLERİNDEH Yaklaşan sinema mevsimiyle birlikte ünlü bazı fîlm getirtici şirketler, fîlm listelerini ilan etmek veya basına vermek istemiyorlar. Bunun nedeni olarak, bu listelerin açıklanmasıyla birlikte bu fîbnlerin videocular tarafından getirtilerek listelere konmast ve böylece fihnlerin iş şansmm azalması gösteriUyor. Filmlerin önceden acıklanmasmın bu olayı bir ölçüde önleyebileceği düşünülüyor. Videoculara karşı yöntem Önemli getirtici sirketlerden Özen Film, Adana bölgesinde fiimlerinin gösterimi için çıkan güçlükler karşısında, bu kentte yeni bir sinema yapmuna girişti. Inşaatı ilerleyen salonun yeni mevsime yetişeceği ve bu şirketin birkaç yıldır birikmiş olan fllmlerinin burada gösterileceği bildiriliyor. özen Film, aynca Bursa'da da sinema salonu olmaya uygun bir yer anyor. Adana'da yeni bir sinema Ama Giorgio Moroder, Şerlok Holmes gibi çabştı. Kaybolan kopyaları bulup ortaya çıkardı. Daha önce müziklerini yaptığı "Flashdance", "Cat Rock müziğini yadırgamaPeople" ve "American Gigolo dınız mı? 'yu duşleyerek "Metropolis"e «J.F. Tam tersine, bu müçılgm bir rock müziği ekledi. zik filrnin fantastik özelliğini, geFilmin baş rolünü Brigitte leceği haber veren yanını vurguHelm'le paylaşan ve çılgın bir luyor. Kullanılan renkler için de bilgini canlandıran 1920'lerin aynı şey soz konusu. ünlü oyuncusu Gustav Frölich Fritz Lang için ne dersiniz? hâlâ yasıyor. Bu renklendirilmiş, G.F. Gerçek bir diktatör. müzik katılmış ve seslendirilmiş Ama bu diktatörlük çok yüce bir "Metropolis" karşısında haysanat anlayışının hizmetinde olranlıgını gizlemiyor ve konuşuduğu sürece hiç karşı çıkmam, yor. Unutmadan şunu da ekleOnunla çahşırken ne soluk alayelim: Amerika'yı hayran bırabilir, ne dinlenebilirdiniz. örnekan, Fransa'da yaz aylannda ekğin bir kapıyı zorlamanız gererana gelen bu yeni "Metropo kiyorsa omuzlamanızı kabul et 1945 'TE 8U6ÜN,U2AY ÇAĞlNI PAN, UNLU AME&tZALI MÜH£MPİS RO8£RT UurcH/N6S GOOPARP, 63 YAŞINDA OLPCİ.ROk&TLEKLe ÇOCLJK yAŞTA IÜSİIEMMEYE BAŞLAMlŞn.UZAy YOLCULUKL4&I İÇİN TA&AR.ILAR GSUÇTtRül VE BUNIAR/ YAYfULATT/. ROKBTLE& FlRlATMAPA SlVf YA/CfT KULLANILMASI 6BR£KT(ğıNI SÖYLBDtĞI SteAPA İSE yiL 19O9'OU !StfZAKTlĞl g(LGiL£R U2AY YOL CULUKLAg/NA 7ZM£L OLACAKTt. ANCAK, RO8£RT M. &OOPARO fıN DEHEYLEK.İ ONUN ZAMANINOA PEK AZ KtMSE TARAFtN&AU DE. GE&LENDİRİLDt VE PESTEKLENPÎ. ÇÜNKÜ VAŞADtSt ZAMAKJ/N EN AZ YAHlM YÜZY/L İLERİSIMDEYPt.. 50 YIL ÖNCE Cumhuriyet ve bozuk bulunması sebep tarafında olduğu anlaşılmıştır. Bundan gene tifo salgını... başka bu hastane ve sair Son hafta zarfında Beyoğlu mıntıkasında bilhassa Şışli, Feriköy civarlarmda tifoya tutulanların adedi yeniden çoğalmıştır. Yapılan tahkikata göre hastalığın ıntışanna Şişli Çocuk Hastanesi'nin lağımları ve çamaşır sularmın civar bostanlara dökulmekte otması ve Lapabc ve Pastör Fransız hastanelerile Bulgar hastanesinin ve Şişli, Feriköy semtlerindeki apartmanların mecra çukurlarınm gayrikâfi 10 Ağustos 1934 civanndaki çocuk hastanesi yanında bulunan bostamn sebzeleri gayrisıhhi şerait içinde yetiştirildiği anlaşıldığından bu bostamn bütün sebzelerınin imha edilmesi kararlaştırılmıştır. 19341984 intikamı maksadile bu yollar yalnız tek istikametli sokaklar sırasına geçirilmiştir. " UCU2 almak daima k f' değıldır yerlerden gelen lağım muhteviyatının o civar bostanlanndan gübre olarak kullanıldığı anlaşılmıştır. Bu bostanlarm sebzeleri de gene bu pis mecralardan gelen sularla sulanmaktadır. Dün Beyoğlu kaymakamhğına tebligatıa bulunulmuş ve derhal mıntaka başhekimlerile doktor ve müfettişlerin heyet halinde buraları sıkı surette teftiş etmeleri bildirilmiştir. Haber aldığımıza göre Şişli İki sokağın vaziyeti Beyoğlunda Tünel meydanmdan Şişhane'ye inen llkbelediye ve Muellif ismindeki sokaklann son zamanlarda vesaitı nakliye için tehlikeli bir hal aldığı anlaşılmıs ve müruru uburun Kar, hem ucuz, hem ^ olan |(^Bİ k u m a s l a n n < : ) adır ı HEREKE
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear