22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Cumhuriyet Sahıbı Cumhumet Ntatbaacılık ve Gazeteulık Turk Anonım Şırketı adına N»dır Nadı, # Gene] Vavın Muduru Hasan C emal, Muessese Muduru Emıne l >aklıgıl. Yazı lşlen Muduru Oka> GonenMn. • W ı Islcı \1udur Yardımusı \hmel korul\an, Haber Merkezı Muduru Yalçın Ba>er, Sa\ ta Duzenı \ oneımenı Alı Acar T A k V l \ i : i Ha/n ın 1V84 Inısak 124 Gune> berler Frgun Balcı, Ekonomı Osman Ulaga> kultıır A\dın Imeç, Masa zın YaKın Pekşen, Spor Danıjmanı Abdulkadır Yucelman. Dıuehme Refik Durbaş, Arajlırma Ştahın Alpat, iş Sendıka Şukran Kelencı Ikındı PI0 Mehmel Merıan, # Temsıkıler ANk<\RA Yalçın Dogan, IZMIR Hıkmel Çelınkava Ser\ısŞe/len hıanbul Haberlen Reba Oı, D,s Ha Burolar % Vnkara Konur Sokak No Yenışehır, Tel 189851 253257 Idarc 183VJS • İzmır: Halıt Zıva Bulvarı No 6" 3, Tei 25<TO9 131230 • \dana Ataturk Caddesı, T H k Işhanı Kal 2 H Tel 14550 19731 # Basan \e >avan Cumhun>el Matbaaulık \e Gazeteulık T A Ş Turk Ocağı Cad W41, Ca|aloğlu 1si PK 246Ist Tel 5209703 Telec 22246 Ogle M 10 Aksam 20 47 Vatsı 22 17 Pahalı hammadde yüztinden ilaç zammı katmerleşiyor İlaçta sınaı malıyetın yaklaşık yuzde 60'ını hammaddenın oluşturduğu ve bu hammaddenin dışalım yoluyla sağ/andığı dıkkate ahndığında ılaç fıyatlarında yenı ve katmerlı zamların kuyrukta bekledığı anlaşıhyor. MERAL TAMER İlaçta onumuzdekı gunlerde bırbmnı ızleyecek zam zırcırındekı tek nedenın Turk Lırası'nın dolar karşısındakı değer kaybı olmadığı, ılaç zamlarında dolar kuruna ek olarak ılaç hammaddesı dışalımının serbest bırakılmasının da payı bulunduğu behrtılıvor Nıtekım bazı hammaddelerın 1 Ocak 1984'te yururlüğe gıren yenı dışalım rejımı öncesınde ve sonrasındakı fıvatları da, bu hammaddelerden uretılen ılaçlarda onumuzdekı gunlerde venı zamların gundemde olabıleceğını gösterıyor örneğın 1983 yılı ıçınde kılosu 92 dolardan ıthal edılen Noscapıne adlı hammadde, 1 ocaktan sonra kıiosu 200 dolardan, yıne yenı ıthal rejımınden once kıiosu 150 hradan ıthal edılen Naphazoline, yılbaşından sonra kılosu 550 dolardan, kıiosu 12 Isvıçre Frangı'ndan ıthal edılen Dihydroergocristine Mesilat kıiosu 58 Isvıçre Frangından, kıiosu 10 tsvıçre Frangından ıthal edılen Dihydroergotoxine Mesılal kıiosu 70 dolardan ıthal edılmış bulunuyor İlaçta sınaı mahvetın vaklaşık yuzde 60'ını hammaddenin oluşturduğu ve ılaç hammaddesının buyuk bolumunun dışalım yoluyla sağlandığı dıkkate ahndığında, ılaç fıyatlarında TL'nın dolar karşısında değer >ıtırmesıne ek olarak, pahalı hammaddeden kaynaklanan katmerli zam lann da kuyrukta bekledığı anlaşıhyor Ilaç uretıcısı firmalar, sınaı malıyetlenndekı artış yuzde 10'u ılaçları ıçın şu gunlerde Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığı onunde zam kuyruğunda beklerken, Ozal hukurretının ılaç sektorunu serbest rekabete açma kararı da çeşıtlı çevrelerce eleştınlıyor Hastanın kullanacağı ılacı hıçbır zaman kendı ınsıyatıfiyle belırlemedığı, kullanılacak ılacın saptanmasında daıma doktorlann devreye gırdığı hatırlatılarak, "tukeficinin seçme şansı bulunmadıgı bır (uketım maddesınin" serbest pıyasa koşullanna bırakılmasının çok tehlıkelı sonuçlar doğurabıleceğı kavdedılıvor Turkıye'de bugune kadarkı uvgulamada ılaç sektörunde buvuk tanıtma harcamalarının ancak uretıcı firmalar tarafından yapılabıldığı hatırlatılarak, doktorlara en kolay ulaşanların da bu firmalar olduklan \e kendı ılaçlannı, aynı kalıtedekı başka bır ılaca oranla çok daha yaygın ve kolayca pazarlatabıldıklerı belırtılıvor Ulkemızde ılaç sektörunde faalıyette bulunan 90 doUylarındakı firmadan 5'ının, toplam pazarda yaklaşık yuzde 50 pava sahıp olmalarının da çarpıcı bır eğilımı vurguladığına ışaret edılerek, hukumetın ılaç sektöruyle ılgılı olarak aldığı kararlann bu gruplaşmayı daha da arttıracağı savunuluvor HLKLMETİN KARARLARI Ozal hükumetının ılaç sektöruyle ılgılı ılk kararı, 1 1 1984'te yururluğe gıren ıthal rejımı çerçevesınde alındı Pek çok malın dışalımının serbest bırakılmasına koşut olarak Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığı'nın ılaç hammaddesı dışalımında o gune dek geçerlı olan kalıte ve on fiyat denetımı kaldırıldı Aynı gunlerde hukumet tarafından ılaç ışverenlenne zam vaadınde de bulunulmuş olmasına karşın, arava gıren yerel seçımler nedenıyle ılaç zammı nısana ertelendı Ancak nısanda zam kararıyla bırlıkte ılaç ışverenlenyle hukumet arasında varılan bır protokol sonucu, Sağlık Bakanlığı'nın ılaç fiyat larının belırlenmesıne ılışkin vetkılerı de daraltıldı LRETtCI MhM\L V Sebze ureticisı bu vıl memnuru Lrunlerinin değer bulduîunu, sık yapılan zamlar. O da olmasa ke}iflerme dıyecek yok. (Fotoğraf KADIR CA\) bolpara kazandıklarını soyluyorlar. Tek şikâyetlerı gubreye, ılaca, mazota sık 1 kilo sebze için 20 liralık döviz Tarımda tohum, gubre, tarım ilacı, plastik ve mazot önemli maddeler. Tüm bu gereksinimler dışarıdan ithaî edildiği için, özellikle sebze uretim i, Ulkemizde dovize dayalı bir tarım olarak nitelendiriliyor. HİKMET ÇETİNKAYA ANTALYA Turkıye'nın onemlı yaş meyve ve sebze ambarı Fethıye, Demre, Kumluca, Antalya, Alanya, Anamur, Aydıncık, Silıfke, Erdemh, Akdenız sahıl kesımınde uretıcı urettığı sebzeye kılo başına 1720 lıra dovız öduvor Her yıl Teknık Zıraal Mudurlüğu ve Zıraat Teknısyenlığı \e tanm kredı kooperatıflerınce hazırlanan "tanm girdileri" raporlarına göre, turfanda sebzelerın malıyet hesaplan şöyle Donutes: 35 lıra, biber: 2833 lıra, patlıcan: 3036' lira Teknık Zıraat Mudurluğu'nun tanm uzmanlarınca yapılan araştırmada tanm gırdılennın en onemlı dıhmını tohum, gübre, tanm ılacı, plastik ve mazot oluşturuyor Tum bu gereksınmeler dışardan ıthal edıldığı ıçın, özellikle sebze uretımı, ulkemızde dövıze dayalı bır tanm olarak nıtelendınlıyor. Cam ve plastik seralar ıle açık alanlarda sebze tanmı yapan üretıcıler en çok domates tohumuna para öduyorlar Daha önce belırttığımız gıbı, verımı çok yuksek olan bu tohumlar Hollanda \e Fransa'dan ıthal edılıyor, ya da kaçak olarak yurda sokuluyor Ancak, uretıcının gereksınımını karşılamadığı ıçın buyük bır bölümu yurda "bavul ticareti" ıle gırıyor ve el altmdan satdıyor Antalya'da 1968'de kurulan 400 ortakh ASKO (Antalya Turfanda Sebze Tanm Satış Kooperatıfi) Başkanı ekonomıst Ali Kaplan, sebze ureücısının bır dekarda 50 bın lıra gubre, tohum ve mazot gıden olduğunu vurgulayarak şöyle konuşuyor Cam seralar ve açık alanın dışında uretim yapanlar ayrıca bir dekara 120 bın lira oavlon gideri eklemek zorundalar. En normal koşullarda uretim vapıldıgı duşunulurse, yetıştırdığımız sebzeoin, özellikle domatesio bir kilosunda 1720 lirayı dışanya doviz olarak odoyoruz. Çunku sebze tanmı yapan uretıcinin girdileri arasında yukanda saydığım maddeler >er aJıyor. Sebze için odedigimiz doviz, yapılan ihracatla karsılanmıyor. Akdeniz bolgesınde en onemlı sorun, tohumdur. Ulkemizde tohum olayı ise. maaJesef "bavul ticareti" ile gerçekleşir. Bız kooperatifimiz dışında bir şırket kurduk. Kuçuk çapta petita Fl salatalık tohumu uretiyoruz. Ancak, iki yılda sonuç alabildik. Domateste anfora tohumu uzerinde çalışıyonız. Hastalıga dayanıklı biber cinsi >etıştırmek için çabalıyoruz. Ali Kaplan'a "Sebzede başdondurucu fiyatlar neden oluyor?" dıye sorduğumuzda, aldığımız yanıt şu Olava etki eden doğa koşullandır. Bizde uç ekim var. Normal, erken ve bahar olmak uzere. İlk basatlar bu yıl ilk kez çatışmadı. Fiyatlann pahalılığı bununla birlikte Ortadogu'ya yapılan ihracat ve sınır ticaretinden kaynaklanmaktadır. Yani fiyatlann pahalılanmasında uç etken vardır. Bu konuyu biraz açar mısınız? ' Ortadoğu tıcaretını Ürdünluler yapıyor Ortadoğu Pazan, Urdün Export'un elındedır Bunların da Antakya'da kurduğu yedısekız fırma var Bu fîrmaları Turklere kurdurmuşlardır Yasaldırlar Tıcaret odalanna kayıtlı olup, ıhracatçı belgeIerı vardır Bunlar şımdı Antalya'dan ayrıldılar Mersın yöresınde Erdemh'den ahm yapıyorlar Antalya'dan kasım ayında 600 ton mal aldılar Özellikle domates ve salatalık Bunlar kuçuk kutulara yerleştınhr Bu mallar Antakya'dan Ürdun'e gıder. Oradan Ortadoğu'ya sevkedılır. Yalnız bızde değıl, sebze ureten dığer ulkelerle de ılıskılen vardır. Gelelım sınır tıcaretıne Kars'tan, Van'dan, Mardın'den tuccar geldı bu vıl Antalva'ya. Gun oldu, Antalya Beledıye Halı'nden sebzenın özellikle domatesın kılosunu 200 hradan aldılar. Üstelık haldekı malın yüzde 60'ını alıp gotürdüler Domatesı alanlar bunu Kars'ta, Van'da, Mardın'de 300 hradan halka satacak değıller elbet. Sırur ticareti yapacaklar Ali Kaplan, uretıcıtüccarkomısyoncu ılıskılen uzenne ise şunları soyluyor "Üretici ile tuketiciyi genelde karşı karşıya getirmek mumkun degildir. Çunku uretıcı tohumdan yenecek hale gelinceye dek bilgisiyle, sermayesıyle, alın teriyle çalışan kişıdir. Bu uretilen sebzeyi tuketım merkezıne ozel ambalajlara koyarak ulaştıran tuccar ise yıne bilgi, tecrube ve sermayesıyle bu işı yapmaktadır. Tuketım merkezınde hallerde, kendisine gonderilen sebzeyi tuketıcive ulaştıran pazarcı ve manava taksim eden kışilerdir bunlar. Biz bunlara uretici olarak razıyız. Dunyanın her yerinde de bu boyle yapılmaktadır. Turkive'deki beledıyelenn buyuk merkezlerdeki hallennde bulunan bazı komisyonculann belirlediği kişilerle urelıciden malı aldırarak, kalite farkı gozetmeksizin altı başka ustu başka mal isteyerek, esasında kendileri adına, başkası adına komisyon karşılığı mal satıyor gorunerek pazar ve ureticinin alın teri karşılığı olan urununun parasım dahi vermemektedirler." Ali Kaplan ayrıca, uretıcmın örgutlenmesı gerektığını belırte rek şöyle konuşuyor: Tanm ulkesi olan Turkiye'de, ureticinin korunması ve kollanması gereklidir. Sanayici nasıl kollanıyorsa, uretici de aym şekilde kollanmalıdır. Ureticinin örgutlenmesı politik değil. ekonomik olmalıdır. Uretici kollanırsa. girdiler ucuz saglanacak, bilınçli kullanılacak, birim alanda kaütelı ve bol urun elde edilecek. Antalya yoresınde sebze uretıcüerı, bu yıl urunlerının değer bulduğunu, bol para kazandıklanm soyluyorlar Kendılerıyle konuştuğumuz üretıcıler sorunlannı aktanrlarken, "bugune kadar gazeteciler hiç yanınuza gelmiyordu. Şimdi para kazandık, geliyorlar." dıye esprı vapıyorlar Aynı zamanda Antalya Zıraat Odası Yonetım Kurulu uyesı olan Nevzat Sevim, şunları söyledı: Bu işi 30 yıldır yapıyonım. 12 ayda iki urun alıyonız. İlk urunu 2030 lira arasında sattım, ikinci ay yani şubatta 80100 liraya verdim. 150 liraya da domates sattığım oldu. Bizim sonınlanmız çok. Gubreye, ilaca her gun zam geliyor. Para kazanmasına kazandık ama, giderlerimız de fazla. Sadece bu yıl yuzumuz guldu. Antalya yoresınde üretıcıler hallennden memnun Ama yıne de ılaç, gubre ve tohum gıbı sorunları var KasteUVnin iki suçtan bemati kesinleşti biri ise bozuldu Yargıtay 6. Ceza Daıresı karşdıksız çeklerle ılgılı beraat kararını onayladı Emmyetı suııstımaile ılgılı beraat kararını ise usulyonunden bozdu. lstanbul Haber Servisi Ban ker Kastellı olarak bılınen Abidin Cevher Ozden'ın tstanbul Bankası ve Hısarbank'a verdığı çekler nedemyle "dolandıncılık" ıddıası ıle yargılanıp beraat ettığı dava Yargıtay 6 Ceza Daıresı'nce onaylandı Yargıta> aynı dava ıçınde yer alan "Emniyeti Suiistimal" ıddıası ıle ılgılı beraat kararını ise usul yonunden bozdu Banker Kastelli hakkındakı beraat kararlannı veren lstanbul 10 Aslıye Ceza Mahkemesı, onumuzdekı gunlerde yapılacak duruşmada Yargıtay'ın kararına uyup u>mama konusunda karar verecek 21 Hazıran 1982 tanhmde hesaplarına el konmasmdan sonra yurt dışına çıkan ve daha sonra yakalanarak Turkıye'ye getırılen Banker KastelU, lstanbul 10 Aslıye Ceza Mahkemesı Yargıcı Huseyin Yucel tarafından yapılan yargılama sonucu 3 Aralık 1982 tarıhınde "Hisarbank'a verdiğı çeklerin karsılıksız çıkması nedeniyle" 15 ay hapıs 15 bın lıra para cezasını çarptınlmış, "Emniyeti suiistimal ve tstanbul Bankası'na verilen çekler nedeniyle de dolandıncılık" ıddıasından ise beraat etmıştı Kastellı'nın avu katı Prof. Çetin Ozek'ın mahkumıyet kararını temyız etmesı nedenıyle dosyayı ınceleyen Yargıtay 6 Ceza Daıresı, kararı usul yonunden bozmuş ve lstanbul 10 Aslıve Ceza Mahkemesı'nde yapılan yargılama sonunda Kastellı 17 Ocak 1984 tarıhınde butun suçlanndan beraat etmıştı. Beraat kararlarına savcıiığın yaptığı ıtıraz uzerıne Yargıtay 6 Ceza Daıresının 18 Mayıs 1984 tarıhlı karannda, Hısarbank ve lstanbul Bankası'na venlen çekler ıle ılgılı ıkı beraat kararı oybırlığı ıle onayladı Yargıtay 6 Ceza Daıresı aynı dosyada bulunan "Emniyeti Suiistimal" suçu ıle ılgılı beraat karannı ise "eksik bilirkişi incelemesi" nedenıyle ve oy çokluğu ıle bozdu Bu durumda Banker Kastellı'nın esas davadakı dolandıncılık suçları ıle ılgılı beraat kararlctrı kesınleşmış oldu YUNUS NADI ARMAGANI '84 FENALISTLERI PARIS'ten MEHMET AUAN Bir Sergiden İzlenimler Rodın Müzesı'nın bır bölumtinde yontulan sergılenen Camılle Claudel, kız kardeşı Louıse'den ıkı, sonraları ünlü bır şaır olup çıkacak olan kardeşı Paul'den ise dört yıl önce, küçuk bır memur aılesının ılk çocuğu olarak, 1964 yılında VılleneuveSurFere'de doğdu. 18 yaşına kadar, en buyuk eğlencesı, Vılleneuve'un sert ıklımının oluşturduğu, doğal heykel bıçımındekı kayalıklar arasında "en çok sevdığı kardeşı" Paul ıle dolaşmak oldu 18 yaşında babasının Parıs'e atanmasını fırsat bılıp, onceden tanıdığı yontucu Alfred Boucher'nın de yardımıyla Akademı'ye gırdı Ilk çalışması olan "Vıeılle Helene" (Ihtıyar Helene) hocaları tarafından beğenı ıle karşılandı Hatta, aynı zamanda akademı muduru olan Alfred Boucher, öğrencısıne daha öncelerı Rodın'den ders alıp almadığını bıle sordu Ancak, genç Camılle, sonraları bır daha duzelmemek uzere yaşamını altust edecek olan Rodın adından henuz haberdar degıldı 1884 yılında, Camılle'ın hocası Alfred Boucher, kazandığı bır ödül nedemyle, uzun sure kalmak uzere Italya'ya gıder, 21 yaşındakı ögrencısını de, 44 yaşındak! Rodın'e emanet eder 1888 yılı, aynı zamanda, Rodın'ın şöhretının artık ınkâr edılemeyecek bır hale geldığı yıldır lyıce genışleyen bır şöhretle bırlıkte, çeşıtlenen bır çevre Camılle Claudel'ın, Rodm'ı bırakıp gıtmesıne sebep olur Yenı hayat tarzları hoşuna gıtmemıştır 1893 yılında ise, kesın ayrılık soz konusudur Camılle, bır daha donmemek üzere başını alır gıder Bır ara, bu hırçın dünya ortasında, kendını lyıce yalnız hıssetmemek ıçın Chatelaıne adlı bır kızı evlatlık olarak alır. Kuçük kızın bakışlanndakı arılığı, yontulaha saptayıp, zamana bırakmaya uğraşır. Ancak, kuçük Chatelaıne bıle, kendısının dış dunyadan yavaş yavaş kopmasını önleyemez Yakın çevreyle olan ılışkılerı grttıkçe azalmaktadır Kardeşı Paul'e yazdığı mektuplarda, bütün gun boyunca pencereden oturup geien geçene baktığını, ılerdekı çalışmalar ıçın notlar aldıgını anlatır Bazı proje krokılerını de mektuplarla bırlıkte kardeşıne yollar Aynı yıllarda yaptığı, "Gothıque Yaşlılık" adlı yontuda da, Camılle Claudel'ın bezgınlığını lyıce görmek mumkundur Soz konusu olan, etlerı porsümuş, göğuslerı sarkmış, ılk bakışta yuzu seçılmeyen bın yıllık bır kadındır Bundan sonra, 1894 ve 1898 yıllarında yaptığı "Dört Kadın" ve "Dalga" adlı heykeller ise Camılle Claudel'ın geçmışın etkısını sılerek, sanatında yenı bır döneme başladığı bıçımınde yorumlanır 1890 yıllanndan sonra Claudel ve Rodın yenıden bır araya gelırler Ancak beraberlıklerı pek uzun surelı olmaz Kadınla erkekten zıyade, ıkı buyuk yaratıcının sürtuşmesı, artık aynı çatı altına sığmıyordur 1892 yılında Rodın, şımdı Muze'nın bahçesınde duran Balzac heykelım tamamlarken, Camılle Claudel de 'La Valse" adlı yontuyu bıtırır 19 Ekım 1943 tarıhınde ise, Vılleneuve'un soğuk, yağmurlu, karanlık ıklımınde başlayan yaşam, akıl hastanesının rutubetlı odasmda, 30 yıl sonunda, Camılle Claudel 79 yaşındayken sona erer Şımdı Muze'nın bahçesınde dolaşırken, ansıklopedılerde yer almayan Camılle Claudel'ın, Rodın'ın taşa can veren heykellerındekı dıle gelmez kudretını nasıl etkıledığını duşunursunuz Ama en anlamlısı, Muze nın sakın bahçesınde bır köşede duran, Rodın'ın "Cehennem Kapısı" adlı yontusudur Ne yazık kı, butun kapılar her zaman, Rodın Muzesı'ndekı gıbı, huzurlu bır sakınlığe açılmıyor Bazen de, ancak bır vefa duygusuyla hatırlanan Camılle Claudel'ın yaşamındakı gıbı, ıç ıçe geçmış "Adsız Cehennemlere" açılıyor Fransa, yabancı ülkelerdeki kadın yıirttaşları için büro açtı Kadın Hakları Bakanlığı'nın dış bolumunu yone yabancılarla evlı olarak vaşıyormuş Şıkago'da ten Lucette Testard, bakanlığın dığer yetkililerinı, kadınlann yuzdevaşıvan Fransız >ırmısı, yalnız yabancı ulkelerde yaşayan Fransız kadınlarının so yaşıyormuş Yalnız yaşıyan ka runlarının yenı bır buro açılmasını gerektırecek ka dınlann bır kısmı avrılmış, bır kısmı dul kalmış, bır kısmı be dar çok ve karmaşık olduğuna ıkna etti. kâr, bır kısmı da yasal olarak evPARIS (Cumhuriyet) Fransız Dışışlerı Bakaniığı bun yesınde, yabancı ulkelerde yaşayan Fransız kadınlann sorunlarıyla ılgılenmek uzere yenı bır buro açıldı Dışışlerı Bakanlığı, yabancı ulkelerde yaşayan Fransız kadınlann çok çeşıtlı sorunlarla karşı karşıya kaldığını farkedıp, bu sorunla ılgılı bır rapor hazırlaması ıçın bakanlığın yetkılılerınden Bayan Lucette Testard'ı gorevlendırdı Bır sure Dışışlerı Bakanlığı'ndan ızınh olarak, Kadın Hakları Bakanlığı' nın dış bolumunu yoneten Lucette Testard "ın yabancı ulkelerdekı Fransız kadınlann sorunlarının yenı bır bolum oluşturulmasını gerektırecek kadar çok ve karmaşık olduğuna bakanlığın dığer yetkililerinı de ınandırması sonucu soz konusu bolum açıldı Yabanu ülkelerdeki Fransız kadınlann sorunlarıyla ılgılene cek olan buro ılk olarak, elçılık \e konsolosluklar aracığılıyla bır ankete gırıştı Fransız kadınlann genellıkle bulundukları ulkelerdekı konsolosluklara baş \urarak gereklı tormalıtelerı ye rıne getırmedıklerınden, kesın ıstatıstıklerın elde edılmesının çok guı, olduğunu btlırtuı I raiüiz yetkılıler gene de onemlı sonuçlar elde ettıklerını sovluvorlar Ornegın, Belçıka'da yaşıvan 71 bın Fransız'dan, 58 bını kadınmış 12 bın beş vuz kadın valnı/ \e\a vocuklarıyla, 8 bın kadın da lenmeden çocuk sahıbı olup, daha sonra ayrı oturmayı tercıh eden Fransızlardan oluşuyormuş Buronun yetkılılerı, yurt dışındakı Fransız kadınları ıkı sınıfa ayırıyor Bırıncısı, bır Fransızla evlı olanlar, ıkın<ısı vabancilarla evlı Fransız kadınlar Kocalarının peşmden, yabancı ulkelere gıden kadınlann, gerek yabancı ulkede, gerek uzun suren bır ayrılıktan sonra fransa' \a donuşlerınde onemlı guvluklerle kar^ılaştıkları buıun vetkı lılerce kabul edılı>or Ama gene de, venı buronun kurulmasında bu>uk katkısı bu lunan Luceıte Tesıard, vabaiKi laı la c\ lı ularak dı^arda wı>ı> an kadınlarla daha bır başka ılgılenı>or Yabancılarla evlenen Fransız kadınlann çıfte \atandaşlıklarını açıklayıp, çıfte vatandaşlığın avantajlar vanında, onemlı sorunlar da <,<kardığını belırtıvor Genellıkle, gerı kalmış ulke kanunlarının kadınlara onemlı gorevler vukledığınden, antak aynı oranda vetkıler vermedığınden yakınıvor Fransız kadınlann <;orunları, olum \eva avrılık sonrası ortava çıkıyormuş Bır^ok kadın mırastan hak sahıbı olmadıklarını çok sonra oğrenıvormuş Vabancı kocadan aynlan Fransız kadınlann, gu \encesız, ışsız parasız bır şekılde yabam.1 ulkelerde kalakaldıklan, çocuklarından avrılmak ıstemedıklerı ıçın de eherışsız ışlerde valı^mavı kabul etmelerı vozum aranan problemler ara sında Dışışlerı Bakanlığı, Fran sa'da bu durumdakı \abancı ka dınlar iviıı, Fraıiiiz ı^verlerınde oncelık tanı>an bır karar aldı Katılma no: 343
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear