22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Cumhuriyet Sahıbr C'umhurhet Maıbaacılık *e Gazetecılık Turk Anonim Şirketı adına Temsılaler: ANKARA: Valçın Ooğan. IZMIR Hikmel Çelinka>a, ADANA Nadir Nadi, • Genel Ya>ın Muduru Hasan Cemal, Muessese Muduru Mehmel Mercıın, • Ser\t$ Şeflerr lıanbul Haberlen: Selahallin Cuter. Dıs Emine l'şaklıgil. >azı I$len Muduru Oka> Conensin, • \azı Islen Mudur Haberler: Krgun Balcı. Ekonomı Osman Ulaga}. Kulıur: A>dın Emeç. MaYardımcısı: Ahmet koruKan. Haber Merkezı Muduru Yalvın Baver, SaWa gazın. Yalçın Pekşen. Spor Danışmanı. Abdulkadir Yucelman, Duzeltme Refik Durbaş, Araştırma: Şahin Alpa>. Duzenı Vonetmerı \li Acar. TAKVfM 31 Mart 1984 îmsak: 5.16 Güneş: 6.47 öğle: 13.13 Ikindi: 16.46 Akşam: 19.34 Yatsı: 20.55 Burolar. • Ankars: Konur Sokak No: 24/4 Yenışehir, Tel: 1,89851253257, Idare. 183335, • tzmir: Haht Zıya Bulvarı No: 65/3, Tel: 254709131230 • \dana: Ataturk Caddesi, T.H.K. Işhanı Kat 2/13, Tel: I455Oİ9731 • Basan ve Yayan: Cıunburiyet Matbaaalık ve Gazeiecilik T.A.Ş. Törk Ocağı Cad. 39/41, Cağaioğlu, İst. "K: 246İsl. Tel: 5209703 Telex 22246 Başbakan CumhuriyTeth açıkladı: Kamu kesimi işçi alabilecek ÖZAL: ZAMLARI BİLSEM DE SÖYLEMEM Af: Yapılsa bile çok iyi düşünülmesi lazım. Rasgele ve acele bir şey yapılamaz. Bana soracak olursanız bu konuda şöyle birfikrim var diyemem. Bazı şeyleri incelememiz lazım. Ekmek: Geniş bir kitleyi ilgilendiren ekmek fiyatlarıyla seçime girmek istemedik açıkçası. Şimdi buğday fiyatlannı zamanında arttırmadık diye pişmanım. Altınlarıtn: Benim altınım dediğim, hanımın bilezikleri. Birde vaktiyle çocuğa her ay denk düştüKçe bir altın aldım. Bugün artık altın aldığımız yok. Mevcutlarımız var sadece. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Turgut Ozal, kamu kuruluşlanna ışçi alım yasağının kaldırıldığını açıkladı. ÖzaJ, Cumhuriyer'e verdiği özel demeçte, asgari geçim indiriminin arttınlmasının duşünuimediğini belirtti. Af konusunun iyi duşünulmesi gerektiği gorüşunu yineleyen Başbakan, ceza ve tutukevlerine ilişkin olarak yapılan tüm eleştirilerın "sivil makamlar larafından dikkatle incelendiğini'söyledi. Özal"Yeni zamlar var mı?" sorusunu, "Bilsem de sojlemem" dı\e yanıtladı. Başbakan buğdav fiyatlarının arttırıJması konusunda, "Piyasa zaten serbestti. Yansıma o kadar olraayacak" dedi. Başbakan Turgut Özal, Cumhurıvet muhabirinin sorulannı şoyle yanıtladı: Siyasi açıdan Turki>e"de daba rahat ve serbest donem doğrultusunda adımlar ne zaman atılaeak? ÖZAL Bu basın suçu değil kı. Hadise, TCK'nın 141 ve 142. maddeleri olunca değişiyor. Burada rîuğumlü bu hadise. Ceza Kanunu si>asi suç diye bir madde getirmiş değil ki. L'stelik bu konu, 1982 Anayasası'na da aiınmıştır. Af konusunda bir hazırlığınız var mı? ÖZAL Turkiye'nın 1974 affıyla bu konuda bir tecrubesı var. Ustelik kötu tecrubesi \ar. İyi tecrübe olsa mesele yok. Geldiğimiz birtakım noklalar var. Geçirdiğimiz bir donem var. Yapılsa bile, çok iyi duşünulmesi lazım. OGRENCI AFFI YONETMELIGEVDEN Yeniden okula dönen öğrencinin devamsızlıgı dikkate alınmayacak Daha önce kapatılan eğitim enstitülerinden ilişkisi kesilenlerin devam edecekleri okullar belirlendi. ANKARA (Cumhuriyet Burosu) YOK tarafından hazırlanan oğrenci affı uygulama yonetmelıği uyarınca, 19831984 öğretim yılı ıçerısınde ilışkilerı kesilerek kayıtlan yenilenen oğrencilerin devamsızlıklan dikkate alınmayacak. Kapatılan eğitim enstitülennden ılişkisi kesılen oğrencilenn de devam edecekleri okullar beliriendi. Uygulama vönetmeliğı uyarınca, tek ders nedeniyle ilişkisi kesilmiş olan oğrencıler bu derse devam etmek ya da uygulamalannı tekrarlamak zorunda olmayacaklar. Ancak bu oğrenciler bu dersi iki kez üst uste başaramazlarsa okulla ilışkilerı kesilecek. Avrıca kayıt yenileyerek oğrenime devam edenler, vaş haddinden askere gitmeleri nedeniyle yarıda kalan oğretime, terhisleri sonrasında devam edebilecekler. Bu oğrenciler terhislerinden itibaren ilk oğretim doneminde okula tekrar başlayacaklar. Oğrenci affına ilışkın yasa ve yonetmeliğin uygulanmasında üniversiteler arasında birlik kuruiması amacıyia Rektorler Komitesi, bir Koordinasyon Komitesi kuracak. Uygulama yönetmeliğine eklı olarak kapatılan eğitim enstıtulerden ilişkisi kesilen öğrencılerin devam edecekleri okullar da beliriendi. Bu liste uyarınca Hata>, Adana, Gazianlep ve Isparta 3 yıllık eğitim enstitülennden ilişkisi kesilenler Konya Selçuk Üniversitesi Eğitim Fakultesı'nde, Edırne Eğitim Enstitusü' nden ilişkisi kesilenler, Marmara Üniversitesi Ataturk Eğitim Fakultesi'nde, Eskişehir Eğitim Enstitüsu'nden ilişkisi kesilenler Gazi Üniversitesi Gazı Eğitim Fakultesi'nde, Uşak Eğitim Enstitüsu'nden ilişkisi kesilenler ise lzmır 9 Eylul Üniversitesi Buca Eğitim Fakultesi'nde oğretime devam edecekler. Kapatılan iki yıllık eğitim enstituleri \e ilişkisi kesilenlerin devam edecekleri okullar ise şoyle sıralanıyor: Selçuk Üniversitesi Nigde Eğitim Yuksek Okulu: Adana Duziçi, lçel ve Kayseri Eğitim Enstitülen, 9 E>lül Üniversitesi Denizli Eğitim Yiıksek Okulu: Aydın, AydınOrtaklar, Muğla Eğitim Enstıtuleri. Trakya Üniversilesi Çanakkale Egilim Yıiksek Okulu: Balıkesır Savaştepe Eğitim Enstitusü. Gazi İ niversitesi Kastamonu Eğitim Yıiksek Okulu: Çankırı ve Sinop Eğitim Enstitusü. 19 Mayıs (jniversitesi Amasya Eğitim Yiıksek Okulu: Tokat Eğitim Enstitusü. Gazi LJniversitesi Kırşehir Eğitim Yuksek Okulu: Çorum. Yozgat, Ankara Eğitim Enstıtusu. Ataturk Üniversitesi Erzincan Eğitim Yuksek Okulu: Elazığ. Malatya, ErzurumNenehatun, KarsDedekorkut ve Bingol Eğitim Enstıtuleri. Karadeniz Üniversitesi Giresun Eğitim Yuksek Okulu: Gumuşhane, Rize, Sıvas, OrduPerşembe Eğitim Enstituleri. Çukurova Üniversitesi Hatav Eğitim Yuksek Okulu: K. Marab, Mardin ve Urfa Eğitim Enstıtuleri. Trakva L'niversitesi Edirne Eğitim Yıiksek Okulu: Kırklarelı ve Tekırdağ Eğitim Enstituleri. Gazi Üniversitesi Bolu Eğilim Yuksek Okulu: Kocaeli, SakaryaArifiye ve Zonguldak Bartın Eğitim Enstıtulerı LONDRA'DAN M, ŞAKIR YURDAKUL Geleneğin ömrü Geleneklerin dayanıklılığına ınancım sarsılmaya başladı. Şu yada bu geleneğin korunması için, ılle de, bırilerinin ona arka çıkması gerektiğini pek düşünmemiştim doğrusu... Gelenek kendi kendıne yaşargider bilirdım. Meğer öyle değilmış. Barışçıl bir toplumun, ancak kişı hak ve özgürlüklerıne saygı temeli üzerine oturabileceğı gerçeğini ilk kavrayan ülke İngiltere. Hükümdarın mutlak iktidanna sınırlar çızme geleneğı kurulalı tam 769 yıl olmuş. İlk kişisel ve siyasal hak ve özgürlükler bıldirisının Kral John'a imzalattırılışından bu yana dile kolay neredeyse sekız yüzyıl geçmiş. Sarah Tisdall'\n başına gelenlere bakıyorum da sekiz yüzyıllık bir gelenek dahi, artık bana yıkılamazmış gıbi görünmüyor. Sarah Tisdall, İngiltere Dışişleri Bakanlığı'nın kücümencik memurlarından biri. Fotokopisi çıkarılsın diye bir not vermışler eline bir gün. Savunma Bakanı Michael Heseltine'm. Başbakan Margaret Thatcher'ia. Dışişleri Bakanı Sır Geoffrey Hcwe'a yolladığı bir nottu bu... Üzennde kıpkırmızı bir "gizlidir" damgası var. Amerikan Cruise nükleer füzelerinin İngiltere'ye gelışi ardından nukleer silahsızJanma kampanyasını dikkate alarak Savunma Bakanının izleyeceğı siyasal yolu belırliyor. Not gösterıyor kı. Hese/f/ne'ın, böyle önemli bir olayda, parlamentoya hesap verme niyeti yoktur. Sarah Tisdall, Savunma Bakanı'nın parlamentodan kaçma tasanmlarını içine sindiremiyor. Notun bir kopyasını Guardian gazetesine iletiyor. Gazete. notu yaymladı. Hükümet, Devlet Sırları Yasası'nın, modası çoktan geçmiş bir hükmüne dayanarak, notun fotokopisinı gazetenın elinden mahkeme kararıyla, adeta zorla aldı. Araştırma, soruşturma derken, notun fotokopisini gazeteye sızdıranın Sarah Tisdall olduğu çıktı ortaya. Daha doğrusu kızcağız, kendi başından geçen polis sorgusu, öteki arkadaşlarını da sıkboğaz etmesın diye ıtıraf etti. Yargıç, 'Başka memurlara ibret olsun" gerekçes/yle, Sarah Tısdall'a altı ay hapıs oezası verdi. Hukuk Fakultesının dış kapısı önunden geçmiş olanlar bile bilir ki, cezalann, başkalarına ıbret olma özelliğı, ceberrutluğundan değıldır. Haklı ve adil görülmeyen ceza. kımseye ibret olmaz. Gerçekte yargıcın bekledığınin tam tersı oldu. Herkes cezanın haksızlığını tartışmaya başladı. Çünkü, Sarah Tısdall'm gazeteye ilettiğı belge, gizlı askeri bılgıyi ıçermiyordu. Düşman bir devletin ışı>» 7 , konusu olamazdı. Hükümetler, kendi siyası rleyen bu tür belgeleri, düşman eline geçer vnuoyunun eline geçer endişesiyle "gızli»arak mahzenlere kapatıyorlardı. GörülKasının 2'ncı maddesi, stratejık devlet \ğil, yerleşık siyasal mekanizmaya pa^nılıyor ruyu, yazar Chapman Pincher'm balendini bir kez daha ele verdı... Pinc^ığının yarattığı tehlikeyi konu alan başağrısı olmasın diye, romanı termış. Burgfield nükleer savaş andan çıkarmasını istemişler, O ;avaş başfığı fabrikası bulunduizlı tutmak için değil de nükleer ;aklı tutmak için romanmdan çıasınlar, Greenhan Common kasınlar kapısında diye.. hızmet ettiği ortaya çıkan ünlü oridge Üniversıtesı'nden yetişnodası geçmiş bir yasa madışilığinde, doğru bılgı edınmek kalkacak yerde, şu Cambrid Bk ve orta dereceli okullar 1 haziranda tatile giriyor ANKARA, (ANKA) Ilk \e orta dereceli okullarda oğretim rakvimı değıştirildi ve yaz tatıllerı 1 alındı. Buna gore koy ılko•\n 11 mayıs, şehir okullan ta dereceli okullann tu•>ziran gunu tatile gırecek. ı, Gençlık ve Spor n yapılan açıklaiştırme kursları ı ' * Cezaevindeki durumlarla ilgili çeşitli yakınmalar var. ÖZAL Bu konu bize devamlı gelıyor. Biz de ilgili makamlara iletiyoruz. Sonunda bir heyet bu konuyu gözden geçinyor. Ancak, bu olayların bir kısmı biraz organize. Hatta bayağı organıze. Hadisenin vukuundan biz hemen haberdar olmadan dışarıda matbuatta yer alıyor. Bakıvoruz boyle bir hadise olmuş. Bir açlık grevi gibi. Daha birbirıne benzer yazılar ve mektuplar alıyoruz. Oradan anlıyoruz ki, bir tazyik organize olarak ayarlanıyor. İçinde hakikat olan var mı, bunu söyleyecek durumda değilım. Tabii kısmi olarak hakıkat olan tarafları vardır. Ama ne olursa olsun bu iddialar ilgili makamlar tarafından baştan aşağı gözden geçiriliyor ve inceleniyor. Hatta sivil elemanları da içerisine alarak hadiseye bakıyoruz. Muhalefeti de biz yapanz diye bir söz söylediniz. ÖZAL O soz şöyle: Muhalefet her zaman vardır. Bir iktidar olduğunda, her zaman muhalefet de vardır. Basın olayı şöyle ınceledi. Başta bizim reyimizin düşeceği hesabıyla yazıldı, çizildi. Sonra muhalefet tabansız kaldı, muhaJefet bitti denildi. Sizin karşınızda muhalefet yok demeye getiriyorlar, muhalefet var. Ve Meclis'te gayet ciddi muhalefet de yaparlar. İşçi alım yasağının seçim sonrası kaldınlacagını söylediniz. Bu ne zaman gerceklesecek? ÖZAL Kaldırdık. İşçi ve memur alımı kamu kuruluşlanna serbest bırakıldı. Kamu kuruluşları, kadroları nisbetinde artık alım yapacaklar. Ben eski kararı biraz tasarruf yapmak için devam ettirmiştim. Biraz da seçimde adam aldılar, seçimi öyle kazandılar dedirtmemek için. İşçi ve memur alımı kadrolar uyarınca yapılacaktır. Asgari ücret yeniden tespit edildi. Miktan konusunda bir vorumunuz var mı? ÖZAL Öğrendiğim kadarıyla, karar oy birliğiyle alınmış. Bir yorumda bulunmak istemem. İşçinin gerçek iıcretini arttırmak için Bakanlar Kunılu'na verilmiş yetki çercevesinde asgari geçim indirimini arttırmayı diişiiniir müsıinüz? ÖZAL Yasa, doğudaki yatırımlar için çıktı dikkat ederseniz. Bu tedbiri gelişme ve yatınm maksadıyla kullanacağız. Genel maksat için kullanırsak yanlış olur. Tapu delinmez, ekmekle ovnanmaz derler. Siz ekmek fiyatlarına önemli bir zam getirecek şekilde buğday satış fîyatını arttırdınız. Sonucundan ttrkmiiyor musunuz? ÖZAL Yansıma o kadar olmayacak. Piyasa zaten serbestti. Fiyatları serbest bıraktık demedik. Ofis 30 liradan aldığı buğdayı, yine aynı fiyattan satıyor. Olmaz öyle şey. Dunyadan ithal ettiğiniz zaman ise 50 lira. O halde neden 6 Kasım seçimleri sonrası bunu yapmadınız? ÖZAL Geniş bir kitleyi ilgilendiren ekmek fiyatlarıyla oynayarak seçime girmek istemedik açıkçası. Şimdi zamanında yapmadım diye pişman oldum. Çunku arada birtakım adamlar para kazanıyordu. Boyle tersliklere, çarpıklıklara müsaade etmemek lazımdır. Fark uygulamasını mayısta neden başlatmıvorsunuz? ÖZAL Mayıs'tan sonra 3 lira fark vererek üreticiyi zaten koruyoruz. Avrıca, yuzde 3 faiz binecek şekiide dört ay vadeli iki de bono veriyoruz. Üstelik de devlet garantili. Isterse benzincı\e, gübreciye ciro ettirebilir. Bankalar kırar. Sağlam senetle memlekette ikinci bir piyasa meydana getirmiş oluruz ayrıca. 27 yaşındaki Malezya büyüme sancısı çekiyor tHke yöneticileri Malaylardan seçiliyor. Ticaret ve sanayi gibi ekon om ik faaliyetler ise Çin kökenli topluluğun elinde. İki eînik grup arasındaki farklılık zaman zaman çatışmalara neden oluyor. Dış Haberler Servisi Resmi bir ziyaret için Turkiye'de bulunan Kral Sultan Hacı Abmed Şah ve Kraiiçe Tengü Hacca Efzen'in ülkesi Malezya, Uzakdoğu'nun renkli yörelerinden biri. Çağdaşla gelenekselin bir arada yaşadığı Malezya, uzun yıllar önce Çinliierin sonra, Ingilizlerin egemenliğinde yaşamış. 2. Dünya Savaşı'nda Japonlar tarafından işgal edilen Malezya, bağımsızlığına 1957 yılında kavuşmuş. Bü>ume sancılan içindeki bu genç ülkeyi "National Geograpbic" yazan William EJlis, şoyle anlatıyor: Malezya, 2. Dünya Savaşı'nda Japonlar tarafından isgal edildi. İşgal, ülkenin balta girmemiş ormanlarda gizlenen gerillaların direnişiyle karşılaştı. Ülkeyi yıllardır denetimlerinde bulunduran Ingilizler, adanın en kalabahk yerli halkını oluşturan Malaylar ile azınlıktaki Çinüier ve Taylandhlar, 2. Dünya Savaşı bitip, Japonlar çekilinceye kadar savaştılar. Savaştan sonra ulke, lngiliz egemenliğine girdi. Gerilla savaşı, bu kez lngilizlere karşı başladı. Gerilla savaşının başmı, yine büyük ormanlarda gizlenen Malaya Komtnist Partisi çekti. BağımsızJıktan sonra 1963 yılına kadar Malaya adını alan ülke, bu tarihte Sabah, Saravat ve Singapur eyaletlerinin de katılmasıyla, Malezya adını aldı. 13 eyaletten oluşan Malezya'da, 9 eyalet, bugün hâlâ Sultanlar tarafından yönetiliyor. Sultan, Krallığa bağlı ve kral gibi, Malaya hanedarundan. Zaman Sultanlan değiştinniş. Cahor eyaleti sultanı örneğin, bugun Rolls Royce'uyla dolaşıyor. Malay hanedanı, her beş yılda bir toplanıp, yeni kralı ve sultanlan seçiyor. mento seçimlerinde (Parlamento, Krallık kurumunun yanında, monarşinin diğer bir kurumu) iktidarın azınlıklara gideceğini duşünerek, paniğe kapılan Malaylar, Çinlilere saldırmış. Kısa bir surede Kuala Lumpur, harabeye dönmuş. Irkçı olmayan, ama yıllardır süren iktidarlarını kaybetmek istemeyen Malaylar, ülke ekonomisinde de Çinliierin yanında yer almayı amaçlıyor. Yasalar, Malaylara çeşitli ayncalıklar veriyor. önemli görevlerde, Malaylara önceük tanınıyor. Malayların 1990'lara kadar ekonominin yüzde 30'unu denetlemesi amaçlanıyor. Malezya yetkilileri, bu değişimin, Çinliierin büyük tepkisine yol açmadan, gerçekleşmesine çalıştıklarını belirtiyor. Biri, "Çinlilere kapıyı yavaşça kapatmak gerek" diyor, "yüz'lerine çarpmak değil". Kültürel çatışmaları önlemek isteyen Malezya yönetimi, etnik gruplan birbirine kaynaştırmaya çalışıyor. Amaç, azınlık gruplarını, kültürlerini inkâr etmeye zorlamak değil, ekonomik gelişmelerini sağlamak. ÇİS SOKAĞI Kuala Lumpur'da, Çin sokağından bir kesit. Ticaret ve mali ifler büyük oranda, üzeri Çince yazılı tabelaların olduğu bu sokaklarda yapdıyor. TOPRAĞIS OĞLll Malaylar Bumiputro, yani Toprağm Oğlu olarak tammyor. Balıkçı Malay henüz kendisi gibi güneşten ve tuziu sulardan kavrulmamış çocuğunu omuzuna aJmtf. KAUÇUK, PALMİYE VE KALAY Ülke ekonomisi, kauçuk, palmiye yağı ve kalay üretimine dayanıyor. Malezya'nın geleneksel ihraç urünü kauçuk, son yıllarda giderek yerini palmiye ağaçlanna bırakıyor. Nedeni, palmiye yağının daha kârlı olması. Margarin ve sabun yapımında kullanılan yağın yüzde 22'si ABD'ye ihraç edilmiş. Palmiye yağının bir kısmı, Malezya lokantalarında kullanılıyor ve bu yağla pişen yemeklerin çok lezzetli olduğu söyleniyor. Ülke dışsatım gelirlerinin yüzde 16'sını oluşturan palmiye yağı için en büyük tehlike vahşi fillerden geliyor. Ağacın yağ çıkartılan futbol topu büyüklüğundeki kırmızı meyveleri, fillerin en sevdiği yemek. Zararı önlemek için eskiden filler öldurülüyormuş. Bugün sayılan 500700 dolayında olan filler, öldürulmüyor; zarar veremeyecekleri yerlere sürülüyorlar. Gelişen Malezya'da, kauçuk ve palmiye yağına dayalı sanayiler kurulurken, ülkenin ucuz işgucü, yabancı sermayeyi çekiyor. Bugün Japonya, ABD, İngiltere ve Federal Almanya'nın, özellikle elektronik alanında önemli yatınmları var. GELENEKSEL YAŞAMBir öğretmen, ikizlerini motorla sığ bir ırmaktan geçiriyor. Çoğu bolgelerde geleneksel yaşantı süriiyor. Motorsikletli Malay koyunde derme çatma evinde yaşıyor. Malezya; Hindu, Budist ve Taoist mezheplerin de yaşadığı Musluman bir ulke. 15. yüzyılda Arap tüccarlar, hurma ve halıların yanı sıra, îslâmiyeti de getirmişler. Egemen Malay hanedanı da onaylayınca, İslâmiyet, resmi din olmuş. Yönetimler, diğer mezhepiere dokunmamışlar; yaşamalarıııa izin vermişler. Eyaletlerin çoğunda bugün camiler, Budist ve Hindu tapınaklarıyla yanyana duruyor. Gunluk yaşamda, gelenekler, töreler çağdaş yaşamla birarada. Başkent Kuala Lumpur ve diğer büyuk kentlerde, bilgisayarlı, modern bürolarda çalışılıyor. Ülkenin geleneksel gölge oyunu, bugun de revaçta. Ama artık kimse, kuklaları oynatan elin "cennetten indiğine" inanmıyor. Küçuk çiftçiler, kurak zamanlarda bugün de yağmur duasına çıkıyor. Ülke yöneticileri, en kalabalık etnik grubu oluşturan (nüfusun yuzde 50'si) Malaylar'dan çıkıyor. Geri kalan nüfusun büyük çoğunluğu yoksul. Bu, daha çok ülkenin yoksulluğundan, ticaret ve sanayi gibi ekonomik faaliyetlerin Çin kokenli topluluk elinde bulunmasından kaynaklanıyor. Malaylann çoğunluğu balıkçılık, küçük çiftçilikle geçimini sağhyor. " B u m i p u t r o " Toprağın Oğlu, Malaylann diğer adı. Gerçekten, tum yaşamları, doğayla mucadele halinde geçiyor. Nüfusun yuzde 3035'ini oluşturan Çin kokenliler, Malezya'nın bankerleri, işadamlan, esnafı, tuccarı. Ikı etnik grup arasındaki bu farküük, zaman zaman çatışmaIara yol açıyor. 1969 yılında yapılan parla Başta petrol olmak üzere temel mallara zam böyle siiriip gidecek mi? ÖZAL Bu olay, enflasyon olayıdır. Paranız ticaret yaptığınız ulkelere göre daha fazla değer kaybediyorsa, bunu yapmak zorundasınız. Paranızı ayarlamazsanız, bu defa ihracat yapamazsıniz, bu yuzden muhim olan mesele, enflasyonun aşağıya çekilmesidir. Peki, yeni zamlar var mı? ÖZAL Bilsem de söylemem. Kopru satış yasası ile altın birikimi çözülür mü? ÖZAL O bir güven ve zaman meselesi. Altında asırların getirdiği bir tesir ve inanç var. Zaman içinde ınsanlar altının bir şey getirmediğini görurse, yollarını ona gore ayarlu h r . Şimdiye kadar olan hadise, hep altını tutanları doğruladı. Siz de en çok, altın biriktirmişsiniz. Şimdi de altın alıyor musunuz? ÖZAL Benim altın dediğim, hanımın bilezikleri. Ben bir de vaktiyle çocuğa her ay denk duştükçe bir altın aldım. Başımıza bir hal gelirse, satıp okusun dıve. Bugun artık bir altın aldığımız yok.Me\..uuarımızvar sadece. Bakan Oksay: Çok para kazanmak isteyen deviette değil özel sektörde calışsın Haber Merkezi Devlet Bakanı Kâzım Oksay, dun Istanbul Unı\ersıtesi Işletme Fakultesi, Işletme Iktisadı Enstitusu'nde "Kalkınmamızda yöneticiliğin önemi ve hükümetin yönetici yetiştirme politikası" konulu bir konferans verdi. Devlet Bakanı Oka\ "Parayla itibar aynı kuruluşta birleşmez" diyerek " P a ra kazanmak isteyenlerin devlet kuruluşlarında değil. özel sektörde çalışmaları gerektiğini" söyledi. Devlet Bakanı "Parası az olsun, devlet itibarı olsun" diyenlerin ise devlet kuruluşlarında çalışabileceklerini belirtti. Oksa>. "Hem devlet itibarı hem de paranın bir arada bulunamavacağını" soyledi, ancak ust kademelerde çalışan dev let gorevlileri için "Bir formıil bulunması gerektiğini" belirtti. İnsan malzemesinin önemini vurgulayan Oksay, "Temel ilkesi hızlı iş görmek olan bukümetimiz, işi, iş görülmesini sağlamak olan üst kademe yönetici adaylarının seçimi ve yetiştirilmesi için gereken (edbirleri siiratle alacaktır" dedi. Devlet Bakanı, devletin özel sektör için "bir okul, kaynak" olduğunu belınerek "Özel sektörün devletten yetenekli kişileri alıp görrve getirmesi gerektiğini" soyledi. Oksay aynı şekilde "Devleiin de özel sektorden yönetici alahilmesi gerektiğini" belirtti.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear