25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
18 ŞUBAT 1984 EKONOMİ CUMHURİYET/9 1 Günün aynası Türkiye genelinde perakende fiyutlar ocakta yiizde 3.5 arttı ANKARA (Cumhuriyet Bıirosu) Türkiye genelinde tüketici fiyatlan ocak ayında yiizde 3.5 oranında yükseldi. Son 12 aylık artış ise yiizde 36.1 olarak gerçekleşti. Devlet İstatistik Enstitüsü'nün açıklamasına gore ocak ayının en pahalı ili yiizde 5.8'lik bir fiyat artışına sahne olan Trabzon, en ucuz ili yuzde 2.1'lik artışja Erzurum oldu. Ankara ve İstanbul'da ise fıyatlar ocakta yüzde 3 oranmda yükseldi. Bölgelere göre, en yuksek oranlı artış yuzde 5.3'le Karadeniz Bolgesi'nde en duşük oranlı artış yüzde 3.1'le Marmara Bolgesi'nde gerçekleşti. Son 12 aylık karşılaştırmada fiyatların yüzde 36.1'le en çok Diyarbakır'da, yüzde 32.7 ile en az Eskişehir'de arttığı gözlendi. Finans kesiminde çok sık değişikHk yapılması Ekonomi Servisi Ekonomik ve Sosyal Etüdler Konferans Heyeti tarafından duzenlenen "Son Düzenlemelerden Sonra Türkiye'de Bankacılık" panelinde, karşıt göruşler çarpıştı. Yapı ve Kredi Bankası Genel Müdur Yardımcısı Tuncay Artun, son yedi yılda banka sisteminde yapılmak istenen değişiklikleri eleştirerek, "Sisteme getirilntek istenen serbesti, banka batışlarına yol açmıştır", derken, Uluslararası Endüstri ve Ticaret Bankası Genel Müdurü Erol Aksoy, faiz serbestisini savunarak, "Herkes kendi bankasını iyi yönetirse, sislem de iyi işler", dedi. Sanayici Feyyaz Berker ise. kaları batırır mı çıkanr mı eieştirildi ErolAksoy: Her banka önce kârını düşünüp hesabını iyiyaparsa, banka sistemi de sağlığa kavuşur. Tuncay Artun: 19 aralıktan sonra bankalann maliyetleri yeniden artmaya başladı. Bu durumda kredi faizleri de yükselecek. bankalann aynı zamanda sanayici olmasının, banka kredilerinin verimsiz işletmelere kaymasının nedenlerinden biri olduğunu belirtti ve Türk banka sistemindeki kartelleşmeden yakındı. Ekonomik ve Sosyal Etüdler Konferans Heyeti'nin Harbiye'deki salonunda önceki gun yapılan tartışmalı toplantıda ilk konuşmayı yapan İstanbul Üniversitesi Iktisat Fakültesi Öğretim üyesi Prof. Akın İlkin, finans kesiminde son yıllarda çok sık değişiklik yapılmasının sakıncalarını vurguladı. Prof. llkin'den sonra soz alan Tuncay Artun da, son yedi yılda Bankalar Yasasfnın 2 kez, mevduat ve kredi faiz oranlarıyla munzam karşılık ve disponibilite oranlarında 26 kez, Merkez Bankası reeskont ve avans oranlarında 22 kez değişiklik yapıldığını, faiz farkı odeme oranları hakkında 25 ayrı tebliğ ve karar çıkartıldığını belirterek, bu değişikliklerin Türk banka sistemine çok pahalıya mal olduğunu söyledi. Artun ozeUikle son yıllardaki uygulamaları eleştirerek, bu uygulamalar sonucunda: (1) Banka kredilerinin dağılımındaki dengesizlik ve adaletsizliğinin daha da arttığını, (2) Bankalann aktif yapılarının donuklaşma surecine girdiğini ve tahsil edilemeyen kredilerin arttığını, (3) 19 aralık faiz kararlarından sonra bankalann kaynak maliyetlerinin yeniden artmaya başladığını ve (4) Bankalarla yeni mevduat akışının sınırlı kalacağım söyledi. Artun bu durumda kredi faizlerinin yeniden artmasının da kaçınılmaz olduğunu vurguladı. Tuncay Artun kendisinin ilke olarak tasarruf sahibine pozitif reel faiz verilmesinden yana olduğunu, ancak faizin üreten ve ürettiğini de satabilen bir ekonomide uygulanabileceğini belirterek şöyle konuştu: "Yeterince üretmeyen bir ekonomide reel faiz uygulanırsa bunun sonucu salt dramatik gelişmeler olur ve bu gelişmelerin maliyetini de gizli ya da açık emisyonla ya da biiyiik vergi indirimleriyle tum toplum öder." Artun'dan sonra söz alan Erol Aksoy ise, Türk banka sisteminde son yıllarda yaşanan problemlerin serbestiye doğru atılan adımlardan değil, sisteme uymakta yetersiz kalan bazı bankalann yönetim hatalarından kaynaklandığını söyledi. 198182 döneminde kârzarar hesabını iyi yapmayan bankalann hesapsız mevduat toplama yarışına girerek, maliyetlerini gereksiz yere arttırdıklarını, bunun acısını da artan kredi faizleri nedeniyle sanayici ve tüccann çektiğini belirten Aksoy, "Bankalar kârdan önce, mevduat toplama yarışına önem verir ve topladığı parayı kendi holdingine aktarırsa, sonuç böyle olur," dodi. Bankalan geniş bir mevzuat ağı örerek denetleme çabalarına karşı çıkan Erol Aksoy, "İyi denetlenmiş bir bilanço ve kârzarar hesabı, 10 tane denetleyici düzenlemeden daha etkilidir. İyi yonetilen, kâr eden, gerçekten verimli bankalann piyasa payı yiikselirse, sistem de düzelir," şeklindeıkonuşt tu. Aksoy'a cevap vermek için yeniden söz alan Tuncay Artun, Türk banka sisteminde yerel bankalann büyük merkezlere taşınarak yeni şubeler açmalanna izin verilmesiyle başlayan serbestinin iyi sonuç vermediğini, sistemin gerektiği gibi denetlenememesi sonucunda geçen yıl 4, bu yıl da 1 bankanın battığını söyledi. Artun, banka sisteminin tüm gelişmiş ulkelerde sıkı bir kamu denetimi altında çalıştığını belirtti. Sanayici Feyyaz Berker ise, banka sistemiyle sanayinin içiçe geçmiş olmasını ve banka kesimindeki kartelleşmeyi eleştirerek başladığı konuşmasında, daha sonra ithalat ve ihracatla ilgili son kararlara değinerek, "İyimser bir kişiliğe sahip olmama rağmen, bu kararlar sonucunda Türkiye'nin dış ticaret açığının büyümesi ihtimalinden kaygı duyuyorum," dedi. Feyyaz Berker, sanayicinin iç pazarda talep yetersizliğiyle karşı karşıya bulunduğu bir ortamda ithalatın serbest bırakılmasının sanayiciyi daha zor durumda bırakabileceğini belirterek, şöyle konuştu: "Bu zor şartlar ve yüksek faizler karşısında, sanayici nerdeyse 'fabrikamı satıp parayı faize versem daha iyi olur' demeye başladı". Sanayicinin "zam yapmama" kararı aldığını soyleyen Berker, "İthalat tehdidinin Demokles'in kılıcı gibi kullanılması doğrudur, ancak Türkiye damping uygulamalarıns çok dikkat etmeli ve gerekli önlemleri almalıdır. Bu dikkati göstermeden, sanayimizi korumamız çok zor olur", görüşünü savundu. Irak'tan da elektrik alacağız ANKARA, (ANKA) Türkiye, Sovyetler Birliği ve Bulgaristan'dan sonra Irak'tan da elektrik enerjisi alacak. Irak Buyukelçiliği Ticaret Musteşarı TarıkAI Jibori, Türkiye ile Irak arasında elektrik alış verişi konusunda iki projenin on göruşmelerinin tamamlandığını bildirdi. Jibon'nin verdiği bilgiye gore, hemen uygulamaya konulması düşunülen ilk proje ile Turki>e Irak'tan yaklaşık 250 milvon kilovatsaat elektrik enerjisi alabilecek. Uzun vadede uygulamaya konulacak ikinci proje ile de 2 milyar kilovatsaat dolaymda elektrik enerjisi alımı sağlanacak. Erol Akso> Tuncay Artun revvaz Berker ARAL: KIT satışı konusunda henüz bir çalışma yok ANKARA (Cumhuriyet Biirosu) Sanayi ve Ticaret Bakanı Cahil Aral, Bakanlıgına bağlı kurumlann hiçbirisinin ozel sektöre satışı için çalışma yapılmadığını açıkladı. Aral "Bize bağlı kurumları denetlemeye devam etmekteyim. Bu kurumlar pınl pınl. çalışıyor ve kâr ediyor. Bunlann satışı için herhangi bir çalışma >apılmamakladır" dedi. Bakan Cahit Aral daha sonra KİT'lerin özel sektöre satışı ile ilgili olarak Bakanlar Kurulu'nda bir gorüşme olmadığını, bu konunun daha sonra ele alınacağını bildirdi ve sözlerini şöyle sürdürdü: "Şimdi>e kadar Bakanlığımıza şu ya da bu devlet kuruluşunu satın almak için başvuruda bulunan olmamıştır. Bakanlar Kurulu'nda da bu satış sorununa değinilmemiştir. Ancak şunu belirtmekte yarar var: Özel sektöre salılacak devlet kuruluşları veya işletme hakkı verilecek devlet kuruluşları birkaç kişiye verilecek degildir. Bunlar Türkiye pi>asasına çıkanlacak. Ve mütnkün olduğu kadar geniş tabana kaydırmak amacımızdır." Yüksek faiz, tasarrufu 1 ayda 80 milyar arttırdı Ekonomi Servisi 19 aralık faiz kararlarından sonra geçen bir ay içinde bankalara akan yeni tasarruf mevduatı yaklaşık 80 milyar lirada kaldı. Merkez Bankası tarafından derlenen mevduat rakamları 16 aralık 1983 tarihiyle 20 ocak 1984 tarihleri arasında tüm bankalardaki vadeli ve vadesiz tasarruf mevduatının 164 milyar lira arttığını gosteriyor. Bir ara "vadesiz tasarruf mevduatı" içinde yer verilen " 3 a> ihbariı" mevduatı da 20 ocak tarihli tasnifte "vadeli" sayılmasıyla 19 aralık kararlarından sonraki bir avda vadeli mevduatta sağlanan artış 103 milyar lirayı buluyor. Faizi yuzde 20'den yüzde 5'e indinlen vadesiz tasarruf mevduatı ise 61 milyar artmış görünüyor. Vadesiz mevduattaki bu garip gelişme konusunda bilgisine başvurduğumuz bir banka yetkilisi bunun aslında kâğıt uzerınde bir art.ş olduğunu, 1983 sonunda vadesiz mevduata tahakkuk ettirilen 85 milyar liralık faizin hesaplarda vadesiz mevduat artışı gibi goründuğunü söyledi. Bu 85 milyar düşülduğunde vadesiz tasarruf mevduatının 19 aralıktan sonraki bir ay içinde artmadığı, lersine yaklaşık 24 milyar liralık bir gerileme gösterdiği ortaya çıkıyor. Bu 24 milyar vadeli tasarruf mevduatındaki yaklaşık 103 milyarlık artıştan düşülduğunde 19 aralıktan 20 ocağa kadar bankalara giren taze tasarruf mevduatının 80 milyar lira dolayında kaldığı görülüyor. TASARRUF MEVDUATI NASIL GELİŞTt (Merkez Bankası verileri) Milyar lira 16 Aralık '83 20 Ocak '84 Fark Avrupa Parlamentosu KKTC'ye yardım "yapmama" kararı aldı STRASBOURG (Cumhuriyet) AET'nin öniimüzdeki 5 yıl içinde Kıbrıs'a yapacağı 44 milyonluk Avrupa hesap birimi tutanndaki yardımlardan Kıbns Turk tarafının yararlanmamasını öngoren bir karar tasarısı dün Avrupa Parlamentosunda kabul edildi. Strasbourg'da toplanan parlamentoya Dış Ekonomik İlişkiler Komitesince sunulan ve kabul edilen tasarı, Kuzey Kıbns'ta bağımsız bir Türk Devletinin ilan edümesiyle, AETKıbns Ortakhk Anlaşmasının temelini oluşturan yardımların ada halkının tamamını gözetmesi şeklindeki ilkenin geçerliliğini yitirdiği görüşünü içeriyor. Karar metni Avrupa'mn Kıbns Rum yönetimine yapacağı yardımların, Kıbns sorununa BM Genel Kurulu'nun geçen mayıs ayında aldığı karar doğrultusunda adil ve kalıcı bir çözüm getirmeyi kolaylaştıracağını belirtiyor. Vadeü Sertifıka Vadesiz TOPLAM 1.246 108 443 1.796 1347 110 504 1.960 101 2 61 164 Turyağ: Uzun süredir dodesil benzen kullannııyoruz tZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) Turyağ, son günlerde basında tartışma konusu edilen "dodesil benzen'Me ilgili olarak bir açıklama yaptı. Açıklamada, dodesil benzenin insan sağhğına zararlı olmadığı, yanlızca çevre kirliliğine yol açtığı belirtilerek "Turyağ uzun süreden beri dodesil benzen kullanmamaktadır" denildi. Dodesil benzenin Avrupa'da çevre kirliliğine neden olduğu için yasaklandığı bildirilen açıklamada daha sonra şu görüşlere yer verildi: "Ütkemizde Petkim tarafından yalnızca dodesil benzen üretilmektedir. Deterjan sanayümiz de bu nedenle aktif madde olarak dodesil benzen kullanımına yönelmiştir. Bununla beraber lineer alkil benzen ithaline mıisaade edildiği siirece yurdumuza bu madde de getirilmiş ve dodesil benzenle karıştırılarak kullanılmaya başlanmıştır. Turyağ son yıllarda büyuk oranda lineer alkil benzen ithali yaparak iiriinlerinde çevre kirlenmesini asgari>e indiren formülleri uygulamaya koymuştur. Ayrıca urunlerinde Batı ülkeleri deterjanlarında kullanılan yağ alkol türevlerine de yer verilmiştir." Iibya'daki müteahhitlerin umudu ÖzaPda Türk müteahhitleri Özal'ın Libya'daki kişisel sempa Özal'ın Lib>a Hükümeti Nezdinbirçok tisine güveniyor ve 500 milyon doiarlık borcunun deki şahsi sempatisiningetirmesi püriizlü konuya açıklık dörtte birini ödeyen Libya'yla hükümetler düzeyin ümidi, müteahhitlerde >a>gın. Muhtemelen, mahalli seçimlerde görüşülmesini istiyorlar. Ekonomi Servisi Libya'nın Türk müteahhitlerine karşı tutumunun ne olacağımn belirlenmesi için, konunun hükümetler düzeyinde ele alınması istendi. Libya'da Hizmet Veren Turk Müteahhitleri Derneği, önceki gün yapılan bir toplantıyla, genel durum değerlendirmesi yaptı. Toplantı sonrası bir açıklama yapan dernek başkanı Özer Ölçtnen, ödemelerin yavaş gitmesinden işçilerin huzursuz olduğunu. grevlerin başladığını belirtti. ÖIçmen, Türk müteahhitlerinin Libya'nın tutumunu bilmek istediklerini, bunun hükümetler düzeyinde temasları gerektirdiğini söyleyerek şöyle konuştu: "Şu anda Merkez Bankası'nın 2 milyar dolara yakın mektup garantisi, Libya Merkez Bankası'nın elinde bulunuyor. Olaya hukiimet düze>'inde mudahele edilmediği takdirde, zinicirleme nakde çevrilmelerden korkuluyor. den sonra bir Libya ziyareti >apması bekleniyor." Dernek'ten alınan bilgilere göre, 1983 yılı kasım sonu itibariyle, Türk müteahhitlerinin 500 milyon dolar istihkak alacağı bulunuyor. Bu alacağın halen yüzde 2530 dolayındaki bir kısmı Libya tarafından ödenmiş bulunuyor. Petrol gelirlerinin üçte birini yitirmesine rağmen ödemelere başlanmış olması, Libya'da bugünkü yönetime karşı gösterilen anlayışın bir ifadesi sayılıyor. Ancak, Türk müteahhitlerinin Libya'da üstlenmiş olduklan 89 milyar doiarlık işlerin yüzde 80'inin Libya açısından kolay vazgeçilebilecek. ülkenin uzak kesimlerindeki konut ve okul inşaatları olduğu, buna karşılık Turk müteahhitlerin hiçbirinin oradaki işlerinden vazgeçmek istemedikleri belirtiliyor. Libya'daki Turk işçilerini ise, eskiden yüzde 90 oranında transfer ettikleri ücretlerini, şimdi yüzde 75 oranında transfer edebilmeleri, fazla mesai transflerine izin verilmemesi ve yeni kararlar alınabileceği korkusu huzursuz ediyor. YASED seminerinde Çin, Kore, tspanya deneyi anlatddı Pakdemirli: Ifabancı sermaye Türkiye'de anlaşılmadı ^ ANKARA (Cumhuriyet Burosu) Başbakanhk Hazine ve Dış Ticaret Musteşarı Ekrem Pakdemirli, yabancı sermayenin Türkiye'de tam olarak anlaşılmadığını söyledi. Yabancı Sermaye Koordinasyon Derneği (YASED) tarafından duzenlenen, "Dış Ülkelerdeki Yabancı Sermaye Tecriibesi" konulu seminerde konuşan Ekrem Pakdemirli, "Bizde herkes bindiği dalı kesmeve çalışır, >abancı sermayeye karsı olması gerekenler, yabancı sermayeyi savunur, savunması gerekenler karşı çıkar", dedı. Pakdemirli 1954 yılında bu konuda kanun çıktığında dünyadaki şartların yabancı sermayenin girişi için elverişli olduğunu, ancak Türkiye'deki zihniyetin karşı çıktığını belirterek, "1980'den itibaren zihniyet değişti, bu kez de diinya şartları olumsuzlaştı" şeklinde konuştu. Pakdemirli, hükümet olarak yabancı sermaye girişini hızlandıracaklannı belirtti. Ankara'da duzenlenen seminerde Çin, Güney Kore ve Ispanya yetkilileri, ülkelerinin yabancı sermaye deneyimini aktardılar. Seminerin en ilginç tebliğini veren Çin yetkilisi Baotai, ulkesinin 1979 yılında yabancı sermayeyi kabul ettiğini ve bu tarihten sonra ulkesine gelen kuruluş sayısının 2238, yatırım tutarının ise 7.2 milyar dolar olduğunu belirtti. Baotai, Çin'e yatırım yapmak için Tayland dahil 18 ülkeden yabancı sermaye geldiğini belirtti. Yabancı sermaye yatırımlarının ülkesinde Çin Anayasası'na göre "giivence" altında tutulduğunu bildiren yetkili, yabancı sermaye için tanınan ayrıcalıkları şöyle sıraladı: • Kuruluşlar, gümriik vergisi ve muamele vergisinden bağışıktır. • Kiralama kapsamında ithal edilen makine, araç ve gereç için verginin yuzde 50'si bağışıktır. • Yabancı sermaye yatınmlarının ilk iki yıllık işletme dönemi kâriarı vergiden bağışıktır. Daha sonraki üç yıl ise, yüzde 50 indirimli vergiye tabidir. Sanayi ürünlerinin vergilendirmesinde farklılıklar yapıldığını, Çin'de en yuksek vergiyi Coca Cola'nın ödediğini anlatan Baotai, tebliğini şöyle tamamladı: "Çin, planlı ekonomi düzenine sahip olan sosyalist bir iilkedir. Milli ekonomi içinde yabancı sermayenin kulanımı, bu planın tamamlayıcı bir böliimünü teşkil etmektedir." Kore yabancı sermaye deneyini anlatan Kyung ise ulkesinin dış kredi ve proje kredisi yerine, artık direkt yabana sermaye edinimine zemin hazırlayan bir uygulama içinde bulunduğunu bildirdi. tspanya yabancı sermaye deneyini aktaran Garcia ise, İspanya'nın yönetim biçimi ne olursa olsun yabancı sermayeye karşı açık ve sıcak olduğunu kaydederek şöyle konuştu: "Yabancı sermayenin ekonomiye net katkısı daha fazladır. Direkt katkıları yanında ölçiılmesi mümkün olmayan katkılarına da biiyiik önem verilmesi gerekmektedir. Yabancı sermayenin İspanya'ya sağladığı en biiyiik kazanç, ekonomiye uluslararası nilelik kazandırması." Işadamlan Galatasaray Lisesi'ni tesise boğdu' İSTANBUL, (THA) Gala tasaray Lisesi'nde işadamlarının 6'şar milyon liralık katkılarıyla yaptırılan Vehbi Koç ve Aydın Doğan lisan laboratuvarları, Hacı Ömer Sabancı Kap?': Cpor Salonu ve Erol Simavi Kitaplığı tesisleri, dün törenle nizmete açıldı. Törende okula yaptıkları hizmetler nedeniyle Sabancı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Sakıp Sabancı'v a Koç Holding Başkanı Vehbi Koç'a Milliyet gazetesı sahıbı Aydın Dogan ile Hürriyet gazetesi sahibi Erol Simavi adına yakınlanna; eski Milli Eğitim Bakanı Hasan Sağlam ile İstanbul Valisi Nevzat Ayaz'a madalya ve fahri Galatasaraylılık ünvanı verildi. Eski Galatasaraylı Boroya Holding sahibi Ersin Bortecen ve Tayfun Uzun'a da madalya ve şilt verildi. Tesislerden, kitaplığın 13, spor salonunun 10, lisan laboratuvarlarının 6'şar milyona mal olduğu açıklandı. EV EKONOMİSİ HAZIRLAYAN MERAL TAMER^ DISBANK 18 Şubat 1984 TARİHLİ DÖVIZ KURLARI ALIŞ SATIS^ 1 Amerikan Doları 1 B.AIman Markı 300 Uraya ayukkabı, 20 Uraya 45'tik plak, 50 Uraya eldiven, 1000 Uraya elbise İncik boncuktan antika eşya ve mobilyaya dek her türlü kullamlmış eşyanın alımp satılabileceği mağazaya bir uğramakta yarar var. yoruz. ANTİKACI DA. ESKİCİ DE LĞRUYOR " O kadar çeşitli kesimlerden gelen müşteri var ki... İstanbul'un en buyıik antikacısı da uğruyor, karşımızdaki inşaatın işçileri de, tiyatro sanatçıları da, ev hanımları da, iş adamlan d a , " şeklinde konuşuyor. Örneğin her sabah kendileri dukkânı açarken 23 eskicinin mağazayı gezdiğini ve oradan para vererek satın aldıkları mallan gun içinde çeşitli semtlerde sattıklarını söyluyor. "Bir de taksi şoförii var" diyor, "Diikkâna ne kadar incikboncuk gelirse hepsini (oplayıp götürüyor." O sırada kasaya başortulu bir hanımla 1314 yaşlannda iki kız çocuğu yanaşıyor. Ellerinde 56 parça giyecek eşyası var. Mağaza vöneticisi bir yandan eşyaların uzerindeki etiketleri çıkarırken, bir yandan da hesap yapıyor: " 1 çift yün eldiven 50 lira, 1 çift yün çorap 50 lira. 1 tafta elbise (gümüş rengi ve modası geçmiş gibi gözıikmuyor) 1000 lira, 1 ayakkabı 300 lira, 1 yun kaşkol 100 lira...." Eşyaların hepsi de yepyeni. ne bir deliği, ne bir lekesi var. Herhalde sadece kullanan artık onları kullanmaktan bıkmış. 625 BİN LİRALIK PORSELEN TAKIM İki katlı mağazayı dolaştığımızda en ucuz mal olarak 20'şer liraya sarılan kapsız 45'lik plaklar dikkatımi/ı çekiyor. Bizim orada olduğumuz gun mağazadaki en pahalı mal ise 125 parça Rosenthal bir porselen yemek lakımıydı. 625 bin lira fiyatı olan 1980 model gece mavisi ve beyaz yemek takımının onünde " d o kunmak yasaklır" yazıhydı. 309,76 115,40 312.70 116,50 DÖVİZ KURLARI Merkez Bankası doların esas kuronu 295 lıra olarak belirledi Dövizin Cinsi 1 ABD Doian 1 Avustralya Dolan 1 Avusturya Şilini 1 Batı Alman Markı 1 Belçika Frangı 1 Danimarka Kronu 1 Fransız Frangı 1 Hoüanda Florini 1 tsveç Kronu 1 İsviçre Frangı 100 halyan Lireti 100 Japon Yeni 1 Kanada Dolan 1 Kuveyt Dinan 1 Norveç Kronu 1 Stertin 1 S.Arabistan Rlyali Döviz Ahs 309.60 291.64 16.36 115.35 5.63 31.62 37.43 102.28 38.86 141.05 18.65 132.69 248.22 1057.53 40.43 446.81 88.46 Döviz Satış 312.70 294.56 16.52 116.50 5.69 31.94 37.80 103.30 39.25 142.46 18.84 134.02 250.70 1068.11 40.83 451.28 89.34 Ahş 309.60 277.06 16.36 115.35 5.35 31.62 37.43 102.28 38.86 141.05 17.72 126.06 235.81 1004.65 38.41 446.81 84.04 Efektif Efektif Satış 315.79 297.47 16.69 117.66 5.74 32.25 38.18 104.33 39.64 143.87 19.02 135.34 253.18 1078.68 41.24 455.75 90.23 ÇAPRAZ KURLAR ABD 18.9242 54.9911 8.2714 7.9670 1660.05 7.6576 1 Avusturya Şilini Belçika Frangı Fransız Frangı İsveç Kronu halyan Lireti Norveç Kronu Avustralya Dolan: 1 Kuveyt Dinan: 1 Sterlin: DOLARI 2.6840 9.7912 3.0269 2.1949 233.32 3.4998 0.9419 3.4158 1.4432 B. Alman Markı Danimarka ,Kronu Hollanda Florini İsviçre Frangı Japon Yeni S.Arabistan Riyali ABD DOLARI ABD DOLARI ABD DOLARI ALTTN GUMUS FIYATLARI Cumhuriyet Reşat 24 Ayar 22 Ayar bilezik 900 Gümüş ALIŞ 27.850 27.750 4.185 3.790 88.00 SATIŞ 27.950 28.250 4.195 4.020 90.00 Yazının başhğını görunce herhalde ya "bu hatun rüyada geziyor" ya da "rakamlann bir sıfırlarını koymayı unutmuş," diyeceksiniz. Ama ne o, ne de öbüru... Biz size bu hafta kullamlmış her türlü malın alınıp satılabileceği bir yerden söz etmek istiyoruz. Geçtiğimiz ekim ayı sonunda Beşiktaş Yıldız'da ilk mağazasını açan, ondan 2 ay sonra Caddebostan'da bir şube ve şu gunlerde de Ankara'da yeni bir şube açmaya hazırlanan Kırkambar adlı mağazaya bir uğramanızda yarar olduğu kanısındayız. Bu mağazadan hem evinizde kullanmadığınız eşyaları elden çıkarmak, hem de gereksinmeniz olan bazı eşyaları ehven fiyatlarla sağlamak açısından yararlanabilirsiniz. Mağazada neler satılıyor diye duşünebilirsiniz oncelikle... Aklınıza ne gelirse diyebiliriz. Iğneden düğmeye, incik boncuktan ayakkabı ve elbiseye kayak takımlarına, mobilyalara, küçülmüş çocuk eşyaları ve oyuncaklara.çamaşır makînesi, televizyona, haua bal ve saksı çiçeklerine dek aklınıza ne gelirse var. Eğer siz bunlann çok dışında akla en gelmeyecek başka bir e » a goturursenız, o da sergılcnmek uzere yerini alabilir. FİY\TI MALI GETİREN SAPTIYOR Vlağaza şöyle çalışıyor: Evle rinde artık kullanmadıkları, ya yersizlikten, ya modası geçtiği için, ya da çocuklarına küçulduğü için yararlanamadıkları eşyaları buraya getirenler, o eşyaların satış fiyatlannı da kendileri saptıyorlar. Satıcının saptadığı fiyat, dukkân sahibi tarafından malın üzerine bir etiketle yazılıyor. Yanı her malın uzerinde etiketi var. Satıcı malını dukkâna bırakırken, dukkân sahibinden para falan almıyor. Bir sözleşme imzalıyor. Dukkân sahibi, mal satıldığında satıcıdan kendi malına biçtiği değer (yani satış fiyatı) üzerinden giyim ve kırılacak eşyadan yuzde 25, diğer tüm eşyalardan yüzde 15 komisyon alıyor. Mallann Jukkânda 45 gun sergilennıc^inv.1 izin veriliyor. 45 gün içinde satılmayan mallar, malı getiren tarafından geri gö• " • • ;r ' ^1^lı Huki:nna getirir•• • •> ' ' ken de, geri goturürken de nakliye satıcıya ait. Yani burada mağaza sahıbi, ödediği dukkân kirasına karşılık, ^atılan mallardan komisyon alıyor ve tabii kâr da ediyor. Ama oradakı mallann hiçbirine paıa verip de :>uıın al mıyor. Sergilenen eşyaların istisnasız tumu konsinye olarak, (\ani satıldığında parası alınmak üzere) mağazaya emanet edilmiş durumda. 5 BİN DE, 500 BİN DE Mağaza yönetıcisi, "Biz satıcının saptadığı fiyala genellikle karışmıyoruz. Ama fiyat çok yüksekse, daha makul bir fiyat koyması için tavsiyede bulunuyoruz. Çiinkü aksi halde malın satılma şansı azalıyor ve diikkânda yeni malı koyacak yer kalmıyor. Ama satıcı genellikle kendi kafasındaki fiyatla ısrar ediyor. O zaman bize yapacak birşey kalmıyor. Bizim bir sorunumuz da 45 gün geçtiği halde, dükkândan malını geri almayan satıcılar. Mallar sure dolduğu halde geri alınmayınca. mağazada yeni malı koyacak yer kalmıyor." diyor. "Giinlük cironuz ne kadar?" diye soruyoruz. "Hiç belli olmııyor. 5 bin liralık satışla da kapattığımız olur .gunü, 500 bin liralık satışla da," diye yanıt veriyor. "Müşterileriniz kimler?" di 18 Şubat 1964 TARİHİNDEKİ OOVİZ KUflLARI T.C. ZtRAAT BANKASI DÖVİZ AUŞTL 310.60 293.33 16.40 115.66 5.64 31.69 37.53 102.55 38.96 141.41 18.70 133.07 248.79 1059.82 40.53 448.44 88.59 312.70 295.31 16.51 116.44 5.68 31.91 37.78 103.24 39.23 142.36 18.83 133.97 250.48 1066.99 40.80 451.47 89.19 DÖVİZ CİNSİ 1 ABD DOLARI 1 AVUSTRALYA D 0 U M EFEKTİF 310.60 278.66 16.40 115.66 5.36 31.69 37.53 102.55 38.96 141.41 17.76 12^.42 237.95 1006.83 38.50 448.44 84.16 318.60 300.88 16.82 118.64 5.79 32.51 38.49 105.19 39.97 145.05 19.18 136.50 255.20 1087.12 41.57 459.99 90.88 SATIŞ TL ALIŞTL SATISTl. 1 AVUSTURYA SkİHİ 1 BATI AUUUI MARKI 1 BELÇİKA FRANGI 1 DANİMARIU KRONU 1 FRAMS1Z FRANGI 1 HOLLANDA FUMhiİ 1 İSVEÇ KRONU 1 İSVİÇRE FRANGI 100 İTALYAN ÜRETİ 100 JAPON YENİ 1 KARA0A DOLARI 1 KUVEYT DİNARI 1 NORVEÇ KRONU 1 STERÜM 1 S. ARABİSTAN RİYALİ T.C. ZİRAAT BANKASI "Gücüne erişilemeı"
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear