23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Cumhuriyet Sahibr C uınhurivel Maıbaacılık \e Ga/eıeulık Turk AnonımŞırketı adına \adir \adi. • Gene! Ya\ın Vluduru Hasan Cemal, Muessese Muduru hmine l^aklıgil, Va7i l>ieri Muduru. Okaj Gonensin, • Yazı işlerı Mudur YardımciM' Ahmel korulsan. Haber Merkezı Muduru Yalçın Ba\er, Sa\fa Du/enı Yoneımenı Ali Acar. TAKVIM 10 Şubat 1984 Imsak: 6.32 Guneş: 7.58 remstlcıter ANKARA. talçın Doğan. IZM1R Hikmel Çetinkava, ADANA Mehmel Mercan. • Serıts Şeflert Utanbul Haberlerı Selahaltin Guler, Dış Haberler. L'rgun Balcı, Ekonomı: O>man l laga>. kulıur. Avdın Kmeç, Ma gazın \alç<n Pekşen, Spor Danışmanı Abdulkadir ^ucelman, Du/eltme Refik l)urba>. Ara;iirma: Şahin Alpa>. Burotar: • Ankara: Konur Sokak No: 24/4 Yenışehır, Tel: 175825175866, Idare 183335, • Izmir: Halıt Zıya Bulvarı No 65/3, Tel 254709131230 • Adana: Ataturk Caddesı, T H K Işhanı Kal 2/13, TeJ: 1455019731 • Basan ve Yayan. Cumhuriyrt Maıbaacılik ve Gazetecılık T.A.Ş.Turk Ocağı Cad 39/41, Cağaloğlu, isl. PK: 246lst. Tel 5209703 Telex: 22246 Oğle: 13.23 tkindi: 16.11 Akşam: 18.38 Yatsı: 19 58 ÇAUŞMA BAKAMİGI TASLAK HAZ1RLADI 1984 zammından önce arabııhıcuların ücreti belirlendî TASLAK KABUL EDİLİRSE YHK 'nın bir toplantısı en az 22 bin 200 liraya mal olacak. Bu miktar YHK üyeleri dışındaki personeli kapsamıyor. Anlaşmazlığı çözeCek resmi arabuluculara 40 bin liradan 200 bin liraya kadar ücret ödenebilecek. Anlaşmazhk halinde sendika ve işveren resmi arabuluculuk fonuna 150'şer bin lira yatıracaklar. ANKARA, (Cumhuriyet Biirosu) Serbest toplu pazarlık doneminde, toplu pazarlık goruşmeleri sırasında eıkan uyuşmazlıkları çozmesi için başvurulacak Resmi Arabuluculara, 1984 yılı için 40 bin liradan 200 bin üraya kadar ucret odenecek. Ayrıca, arabulucuya başvuran taraflardan her biri Resmi Arabuluculuk Fonuna 150 bin lira yatıracak. Taslağa göre, YHKnın bir toplantısı en az 22 bin 200 liraya mal olacak. Çalışma ve Sosyal Gu\enlik Bakanhğı tarafından hazırlanan 'uzuk taslağı, uyuşmazlıklan çozmesi için gorevlendirilen Resmi Arabuluculara odenecek ucretlere ilişkin bir hukmu ongorüyor: "Resmi Arabuluculara odenecek ücretlerin alt sınırı 1000 soslerge, üst sının ise 5000 gösterge rakamının devlet memurları aylıkları için tespit edilen katsa>ı ile çarpımı suretiyle bulunur." Tuzuk taslağının bu maddesi aynen yurürluğegırdiğıtakd»rde, 1984 yıh memur maaş katsayısının 40 olduğa göz önune alınırsa, bu yıl yeniden başlayacak olan serbest toplu pazarlık doneminde olası uyuşmazlıklan eozmek için gorevlendirilecek Resmi Arabuluculara en az 40 bin, en yüksek 200 bin lira ucret verilecek. Tüzük taslağının bir başka maddesi ise, Resmi Arabulucunun mahkemece uyuşmazhğı çozmek içîn gorevlendirilmesinden sonra taraflardan her birinin Resmi Arabuluculuk Daire Baş Fatura vermeyen işyvrinin defterleri incelemeye alınacak İstanbul Haber Servisi Istanbul Defterdarlığı, kamuoyunda "faluralı j a ş a m " olarak bilinen ucretlilere \ergi iadesi hakkındakı yasanın yururluğe girmesinden sonra, vatandaşa yardımcı olacak bir çalışma \apıyor. Buna gore, vatandaşlann şikâyetlerini değerlendirmek için 10 vergi daıresi ile defterdarlıkta 3 buro açılacak. Burolara telefon ya da şahsen başvurulabilecek ve şikâyet edilen işyeri, ozel ekıpler tarafından denetlenecek. Fatura kesmeyen işyerlerine, kesmediği fatura değeri uzerinden para cezası verıleceği gibi, işyerinin defterleri 5 yıl geriye kadar incelemeye alınacak. Yetkililer, vergi iadesine girsin girmesin, her çeşıt malda I liradan 10 bin liraya kadar olan satışlarda muşterinin istemesi durumunda fatura kesilmesinin yasa gereği olduğunu hatırlattılar. 10 bin liradan fazla satışlarda ise, muşteri istemese bile işyeri fatura kesmekle yukumlü. 10 bin liradan az satışlarda muşterinin fatura ıstememesi durumunda da, işyerinin perakende satış fişi kesmesi gerekiyor. Perakende satış fışleri ise, vergi iadesinde geçerli olmuyor. Zayıflamak için çok riskli ama en etkili yol: Protein rejimi Protein diyeti oruçtan sonra en zor rejimlerden biri olarak kabul ediliyor. Uzmanlar bu diyetin mutlak doktor kontrolünde yapılmasını belirtiyorlar. ABD 'de protein diyetini uygulayan 200 kişi kalp krizi sonucu öldü. Prof. Apfelbaum, "Ölüm vakaları diyetin gerekenden fazla uzatılması yüzünden meydana geldi" diyor. Dış Haberler Servisi Tum sakıncalarına rağmen zayıflamak için en uygun rejimin protein rejimi olduğu belirtiliyor. Estetik kaygıların otesinde, fazla kiloların çeşitli hastalıklara yol açtığı tıbbi bir gerçek. Şeker, kalp, damar bozuklukları, kemikeklem rahatsızhkları bu hastalıklar arasında sayılabilir. Bazı uzmanlara gore her fazla kilo insan hayatını iki ay kısaltıyor. Bu gerçek o kadar kabullenilmiş ki. hayat sigortası yapan şirketler anlaşma yaparken muşterilerinin kilolarını hesaba katıyorlar. "Le Monde" gazetesinin haberine göre bu nedenle 70'li yıllarda Paris Bichat Hastanesi doktorlarından Manan Apfelbaum "Protein di>eti"ni geliştirdi. Bu diyete gore organizma vazgeçilemez protein, mineral tuz ve vitaminlerı almak zorunda. Şeker ve yağ kesinlıkle alınmıyor. Bu diyet gunde 55 ile 80 gram protein aiınması anlamına gelıyor. (Beyaz peynir veya yumurta beyazı, pişmış sebze mineral tuzlar ve vitaminli yiyecekler) Boylece gunde ortalama 2 bin kalori tuketimınden 500 ile 700 kalori tuketimine iniliyor. Bu, gunde 350 ila 400 gram zayıflamaya yol açıyor. Bu zayıflamanın kaçınılmaz sonucu: Kişi ayağa kalkar kalkmaz tansiyonu duşecektir. Bu tansiyon duşmesi genellikle herhangi bir tehlikeli duruma yol açmaz. "Protein diyeti" oruçtan sonra en zor rejimlerden biri olarak kabul ediliyor. Protein diyeti sırasında hastanın durumu bir doktor tarafından surekli izlenmelidir. Diyet kısa sureli olma!ı, 3 haftayı geçmemelidir. Bu surede rejim yapan kişi 6 ila 7.5 kilo zayıflayacaktır. 4.BD'de buyük reklam kampanyalarıyla ortaya atılan "protein diyeti" üzucu sonuçlara yol açtı. Bu rejimi takip eden 200 kişi kalp krizi sonucu oldu. Profesör Apfelbaum'a gore "Ölum vakaları diyetin gerekenden daha uzun siıre devam rltirilmcsinden dolayı ortaya çıktr. Rejim kurbanları arasında 20 kilodan fazla zayıflayanlar biJe vardı. Ölenlerin hepsi yetersiz protein almıştı". Rejim dıkkatle izlendiğinde başarılı sonuç elde edildiği belirtiliyor. Ancak her şeyden önemHsi, rejim yapan kişinin davraSADECE REJİM YETMEZ Hayal sigortası yapan şirketler fazla kiloluian sigortalamaktan kaçını nışı. Rejim bir yana, zayıflamak isteyen beslenmesini ayarlamasıyorlar. Uzmanlar zayıflamak için sadece rejim yapmanın yetmediğini, rejimin yanı sırabol harekel yapnı bilmek zorunda. manın şart olduğunu belirtiyorlar. kanlığı'nca s^ptanacak milli bir bankada acılan fon hesabına para yatırmaları hukmunu taşıyor. Buna gore, Resmi Arabulucuya başvurulması halinde taraflar, bu fona memur maaş katsayısı ile 750 eostergenin çarpımından bulunacak paranın yarısını yatıracaklar. Soz konusu madde uyannca, 1984 yılında uyuşmazIık için Resmi Arabulucuya giden işçi sendikası ve işveren, 150'şer bin lirayı Resmi Arabuluculuk Fonu'na yatıracaklar. Toplu Iş Sozleşmesı Grev ve Lokavt Yasası'na göre, toplu sozleşme gorüşmesinin başladığı tarihten itibaren 30 gun geçmesine rağmen anlaşma sağlanamamışsa, taraflardan her biri göruşmelere bir arabulucunun katılması için başvurabiliyor. Başvuruyu alan görevli makam, arabulucu atanması için tarafları 6 işgunu içinde toplantıya çağınyor. Taraflardan biri ya da ikisi bu toplantıya katılmaz ya da toplantıda arabulucu atanması için aralarında anlaşma sağlanamazsa, görevli makam, resmi listeden bir arabulucuyu atıyor. YHK'NIN MALİYETİ Tuzuk taslağı, YHK uyelerine verilecek ücretleri de belirliyor. Buna gore, her toplantı günu için YHK Başkanı'na 75, üyelere ise 60 gosterge rakamının memur maaş katsayısı ile çarpılması sonucu bulunacak miktardan tazminat odenecek. Bu durumda, 1984 yılında YHK'nın her toplantısı, başkan ve uyeleri dışındaki personele verilecek tazTürkıye'de 28 işkolunda ne kadar işçi çalıştığına ilişminat kin olan veyetki ahnmasmda esas alınacak liste beş 22 bin dikkate alınmazsa, en az 200 liraya mal olacak. ayrı kamu kuruluşundan elde edilen bilgileri Serbest toplu pazarlık döneyansıtacak. minde, grev yasaklannın bulunduğu işkollannda uyuşmazlık işkolları istatistiği yayınlanANKARA (Cumhuri>et Buçözülmediği takdirde ya da grev dıktan sonra toplu sozleşme yetrosu) Işkollarında toplu sozkararlarının Bakanlar Kurulu'nkisi alabilen sendikalar, geçen leşme yetkilerinin hangi sendikaca ertelenmesinden sonra yıllajda Yüksek Hakem Kurulu lara ait olacağını belirleyecek YriK'ya başvurulabiliyor. YHK tarafından yenılenmiş olan topolan işkolları ıstatistiğinin gelea>rıca, 1984 yılında sureleri bitlu sozleşmelerin sureleri bitmişcek hafta ıçinde ilan edilmesı meyen sozleşmelerin ucret zamse, toplu sozleşme göruşmelerı bekleniyor. Çalışma ve Sosyal larını belirlemek için zaman zaiçin çalışmalara başlayabilecekGuvenlik Bakanlığı Müsteşar man toplanacak. ler. Vekili Kutlu Savaş, işkolları istatistiğinin 15 şubata değin çıkıp eıkmaşacağına ilişkin bir soruya "inşallah" yanıtını verdi. Edinilen bilgıye gore, işkolları istatistiği, işkollarında çaiışan VAUA işçilere ilişkin uç ayrı bilgiyi içerecek. Turkiye'de 28 işkolunda ne kadar işçi çalıştığına ilişkin olan \e yetki alınmasında esas alınacak liste, 5 a>rı kamu kuruluşundan elde edilen bilgileri KONUTUMUZ yansıtacak. Istatistikde ayrıca, OLRCAK GRLİBfi... işkollanna göre işverenlerin b'\Vdirdikleri çaiışan işçi sayısı ile sendikalann bildirdikleri uye sayılarına da yer verılecek. îşkollan istatistiği haftaya ilan edilecek Şarküterilerde kaçak gıda maddesi avı İSTANBUL (THA) Nişan taşı ve Teşvikiye'deki şarküterilerde "ithal malı" diye satılan piyasa değeri yaklaşık 500 bin lira olan kaçak gıda maddesi ele geçirildi. Gümruk Kaçakçtlık Istihbarat Mudürlüğu ekiplerince gerçekleştirilen denetimler sonucu bol miktarda kaçak Macar salamı, Hollanda eritme ve rokfor peyniri bulundu. Bu arada Nişantaşı Ihlamur Yolu Caddesi uzerindekı bir şarkuterinin sahibı de gözaltına alındı AH BtR ZENGİN OLSAM... "29" Dallas'ta mı, yoksa Etüer'de mi? Röportaj: Yalçın Pekşen Çizgi ve fotoğraflar: Beysun Gökçin Röportajımıza bir de eğlence programı eklemek ıstıyorduk. Bunu gerçekleştirmek için önce bir gazinoya gitmeyi düşunduk. Fakat bu konunun artık ele alınmadık yonü kalmadığı için (bizim tarafımızdan da) bundan vazgeçtik. Gazino yerıne daha eğlenceli olduğunu sandığımız ve İstanbul'un "en liiks" lokantası sayılan " 2 9 " a gıttik. Lokantanın adı olan " 2 9 " yazı ile değil sayı ile yazılıyor. Öy!e de olması lazım. Çunku bu ad binanın kapı numarası aslında. " 2 9 " a ilk giriş çabamız başarısız geçti. Çunku haber vermeden gitmiş ve yer ayırtmamıştık. " 2 9 " benzeri lokantalar, boş bile olsa yer ayırtmadan geleni almıyorlar. Hele bizim gibi tanınmamış kişiler için içeriyegirmek tumuyle olanaksız. yarar var: Batı'nın luks lokantalarında da aynı yontem uygulanıyordu. Fakat bu bir zorunluluktan doğmuştu. Lokanta salonlan genellikle dolu olduğu için, boşalana kadar başka bir yerde beklemek zorunda kalan muşteriier bir içki içiyorlardı. Bu uygulama, bizde salt bir ozentı durumuna gelmiş \e lokanta boş olduğu halde yemeğe gelenlere içki ikramı, anayasa maddesi kadar kesin bir kural durumuna gelmışti. Üst kattaki loş salon hemen hemen doluydu. îçkilerimui içerken saat 22.00'ye doğru garsonlar tek tek masalara yanaşarak yemek listelerinı uzattılar. Karides salatası, dilbalığı şışı, karışık salata, çikolatalı dondurği yemeğin parasını, buyuk bir olasılıkla diğer muşteriier oduyordu. Fakat bu hanımların Atılla Oymak tarafından yaratılmış burunları, "küçük dağları biz yarattık" havasında idiler. Ilginç giysılere de rastlanıyordu. Bir hanım muşteri "kaçık desenli" çorap giymîşti. Önce bunu çorap kaçığı sanarak gözlerimize inanamadık ama, dikkatle bakınca çorabın üzerinde ten rengi bir deri parçası ile ışlenmiş, desen olduğunu anladık. Tu\aletler son derece luks doşenmişti. Kapısında " W C " harfleri gorülmese bakımlı bir e\in oturma salonu sanılabilirdi. Fakat icerde sular akmadığı için hatırlı misafirlere su temini işiYemekten sonra isteyenler "viskiler şirketten" ust kattaki diskoteğe çıkabiliyorlardı. Yemekten önce ıçki ıçilen salon, saat 24.00'ten sonra diskoteğe donuşmuştu. Biz de çıktık, fakat aşırı kalabalık ve ikı erkeğin diskotekte dolaşmasının yarattığı garip ha\a nedeniyle fazla kalamadık. mek fiyatlarını aşabiliyordu. Işadamlarımızın ve zenginlerimizin, ulkede yaşamın"sudan ucuz" olduğu yolundakı düşunceleri bu duygudan kaynaklanıyor olmalı diye düşunduk. Türkİş, 1984 ücret zammını bugün YHK'ya götürüyor ANKARA, (a.a.) Toplu sozleşmelerin 1984 yılına kalan bolumlerine uygulanacak ucret zammına ilişkin Turkfş görüşu, bugun YHK'ya sunuluyor. Turkİş'te dun YHK'nın işçi temsilcileriyle yapılan toplantıda Turkîş tarafından Kurul'a sunulacak goruş belirlendi. Turkİş Genel Başkanı Şevket Ydmaz, saptadıklan görüşleri şimdi açıklamayı faydalı bulmadıklarını belirterek, "Meseleyi göriişülecek yerde orta>a koymadan açıklamayı sakıncalı buluyonız" dedi. Yadırgandık Çalışmamız sırasında yaptığımız alışveriş taklitlerinde işi pazarlık safhası sonunda bırakmak zorundaydik. Oysa bulunduğumuz konumda pazarlık etmek pek bilinmıyordu. Fiyatlar pazarlık edilmeyeceği varsayımına gore, "değişmez" olarak saptanmıştı. Bu durumda alışveriş çok kolaylaşıyordu. Pazarlık yoktu çünku. Ama bu bizim için zor oluyordu. Kısa bir konuşma bizi doyurmayacağı için konuşmaları pazarlık yoluna dokuyorduk. O zaman çevremizde kuşkular doğuyordu. Yoksa bizler bu çevrenin yabancısı mıydık? Çünkü gerçek zenginlerin dunyasında alışverışın itici gucü fiyatının ucuzluğu değil, malın beğenilmesi ıdi. Belki gerçek zenginler bizim bulamadığımız eğlence yollarını bulmuşlardı, ama bizim gorduğümuz kadarıyla eğlence kavramı yemek yemek olup çıkmıştı bu çev relerde. Zengin işadamlarının gobekli olmasının. en azından oyle bilinmesinin nedeni de belki buydu? Çunku ahşverişlerin dışında çok para harcanabilecek tek olay yemek yemekti. Bu yuzden Beysun Gökçin'Ie birlikte planladığımız bir yeni zenginin iş kurma teşebbuslerini araştırmaktan vazgeçtik. Yediğimiz yemekler sırasında yapılabilecek en iyi işi bulmuştuk çunku. Aklı başında ve cebinde parası olan birinin yapacağı en iyi iş, Etüer civarında "süper pahalı" bir lokanta açmaktı. Bu işe teşebbüs edenler çoktu ama fiyatlar daha da yükseltilirseörneğin kişi başına 2030 bin liraya çıkartılırsa hepsinin onüne geçilftbilirdi. Bu yontem, yola barikat kurup adam soymaktan çok daha tehlikesiz ve çol daha zevkli bir para kazanma yolu olacaktı. Normal yaşantımıza dönerken Beysun Gokçın'in izlenimi, "Zengin insanlann can sıkıntısından olebileceği" yolundaydı. Oysa bana gore hıç de oyle değildi. Çunku paraları ben odüyordum ve surekli para ödemek hemen hemen tum zamanımı aldığından, geriye can sıkılacak bir sure kalmıyordu. Bir iki nokta... Milyonerlik yaşantısını başka yerlerde de surdurduk. Fakat benzer olayları yaşadığımızdan bunları kâğıda dokmek ısıemedik. Biriki ilginç izlenimimizi daha ekledıkten sonra yazımıza noktayı koymak istıyoruz. Kolayca tahmin edilebıleceği gibi yazı dizimizi hazırladığımız Kanlı olaylar İkinci gidişimiz haberlı oldu. Etiler'de bir koşe başında bulunan lokanianın bahçe kapısına vardığımız sırada kapıcı evin kapısında bulunuyordu. Bizi gorunce uzun atlama dunya rekoruna yakiaşan bir atılışla bahçe kapısına ulaştı. Dış kapıdan binanın kapısına kadar olan 10 metrelik uzaklıkta en az 3 kı*>ı yerlere kadar eğilerek selamladı bizi. İlk ızlenimimiz burada kanlı olayların cereyan edeceği yolundaydı. Çunku bizi karşılayan garsonlar ordusu, bellerin'den aşağıya sardıklan bevaz ortuleri ile kasaplarla buyuk bir benzerlik içindeydiler. 'Vaklaşik 4 saat ionra hesabı odediğimizde ilk izlenimimizde yanılmadığımızı anladık. Bir hesap faturası ile insan ancak bu kadar nazık bir sekilde "kesilebilirdi". Gar^onların en onunde, belinde be>az ortu olmayan diplomat gorunumlu biri vardı. Bu >ef garson olmalıydı. Önce bize kibarca yer ayırtıp ayırtmadığımızı, sonra adımızı sordu? Elindeki lıstede adımızı bulunca, yerlere kadar eğilerek üst kaiın \olunu gosterdi. Aslında vemek salonu alt kattaydı \c biz girdiğımizde (saat 21.30) tum maşalar bostu. Fakaı usul boyleydı. Once ust katta bir ıçki içilıyor sonra yemeğe ınılı>ordu. Bu arada, uzmanlarından aldığımız şu bılgıvı vermekte Kur4U ÖLMAKfAN ÇIKTlcılNl ĞORPCİK... ÎL£ ÇOK VAKINPA KONUPA VAPiLAM RÖPORTAJ OlA. ma (parfe) ve şaraptan oluşan yemeklerimizi ısmarladıktan 15 dakika sonra bir garson bizi aşağıya davet etti. Dallas gibi Yemek salonuna pembe renk egemendi. Camlar gumuş rensındedesenlerlesuslenmisti. Masanın üzerinde kuru çıçeklerle doldurulmuş kuçuk bir vazo ve bir mum vardı. Çatal, kaşık ve bıçaklar gümüştendı. Salonun gene! gorunumu, teIevizyonda izlediğimız Dallas dizisindekı Petrolculer Kulübu'nu andırıyordu. Sue Ellen'lerin, Pamele'ların yerını de unlu estetikçi Operator Dr. Atilla Oymak'ın kataloğundan fırlamış gibi gorunen hanımlar dolduruyordu. İlginç bir rastlantı sonucu Dr. Oymak da buradaydı. Bir masada eşı ile yemek yıyordu. Yukanda belirttiğim nedenden oturu yedı YÜKSEKOVA'DA KAR EN AZ 1 METRE OLURDU Hakkâri'de üç gün önce cekilen bu foioğrafa konu olan dağlık yöre her yıl metrelerce karla kaplanırdı. Oysa heniiz 30 cm.'yi bile aşamayan bu kar nedeniyle çobanlar fırsatını buldukça hayvanlannı yanlanna alıp daha yiikseklere çıkıyoriar. <Fotoğraf: KADtR CAN) Haber Merkezi Eskıler kış ortasında bahar çıçeğı açan ağaçlar icın "Yazık, ağaçlar aldandı."derler. Ağa;ların aldanıp aldanmadığını zaman gosterecek. Ama şurası bir gerçek kı, en soğuk yorelerimizden birisi olan Erzurum'da bugunlerde yaşanan kış bundan 35 >ıl once yaşanabilmış. Gençen yıllar aynı donemde Erzurum'un kent merkezinde 6070 santime ulaşan kar kalınlığı dun lOcm dolayındaydı. Her \ıl donan Aras ve Karasu nehirleri bir kenara. kıituk ırmaklar bıle bu kış henuz donma Kış bu yıl gelemiyor d ı . H e r >ıl en <ıı 1 HiL'ire kalıniı ğmda karla kaplanan Hakkâri ve Yuksekova'da kar kalınlığı henuz 30 em'yi geçmedi. "Her \ıl oldugu gibi bu >ıl da kendimizi çetin kış şartlanna gore ha (Arkası lLSayfada} ni bir "Gordon's Gin" şişesi sa|lıyordu. ilk sigaralarımızı yakmamızla birlikte sigara tablaları değişmeye başladı. Garsonun kaldırdığı ilk sigara tablasında sadece bir tek kibrıt çopu vardı. Dığerierinde de yarım sigarahk kul. Saymadık ama 20'nın üzerinde sigara tablası değıştırıldı yemek boyunca. Servısın yavaşlığı nedeniyle 3.5 saat kadar suren yemeğimizı bitirdikten sonra kahvelerle birlikte hesabı istedik. Hesap, kahvelerden biraz sonra geldi. Bizi fazla yormavacak bir rakam seçilmişti: 21.000 lira. Hesap şöyle odeniyordu: Cuzdanınızdan ikifın ve bir beş biniıfc çıkarıyordunuz. Garson teşekkurleriyle alıp gıdiyordu. Sanınm 20.000 iıraya eklenen 1.000 lıra, şizi çantanızda bozukluk arama zahmetinden kurtarmak için bulunmuş bir yontemdi. sürenin tamamını aynı şekilde sürdürmedik. Zaman zaman normal yaşantımıza donüyor, bir işi planladıktan sonra yeniden piyango milyonerleri havasına burünuyorduk. Bu gırış çıkışlar kavram kargaşasına yol açıyordu. Normal bir lokantanın fiyatları ile luks lokanta fiyatları arasındakı uçurumlar yuzıinden olçuyu kaçınyorduk. Luks lokantalar dışında istenen paralar için, "acaoa bir yanlışlık mı var?" kuşkusuna kapıldığımızı anımsıyorum. Kent içi uiaşımında kullandığımız dolmuş ücretleri bize hemen hemen parasız gibi geliyor, taksi fiyatları bile gulunç rakamlar olarak gözukuyordu. Kısacası milyonerlik yaşamından sonra donduğumuz gerçek yaşam, bize "sudan ucuz" geliyordu. Çunku milvoner yaşamında bir şişe su bile, orta halli biı lokanıanın ye BFffî
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear