02 Haziran 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
24 EKÎM 1984 KÜLTÜR YAŞAM CUMHURİYET/5 Ozetle Gülriz Sururi Engin Cezzar Itatyan Yazar Eduardo de Filippo'mm yazthjtı "Filumena" adh oyurüa, Gülriz SururiEngin Cezzar tiyatrosu kastm ayı başmda perdelerini açtyor. Ülkü Tamerin Hessamın modelinin kişiliğini tüm boyutlarıyla Türkçeye çevmüği, Engin Cezzarortaya koyduğu yapıt, portredir. Portredeki tn sahneye koyduğu oyunda Gülriz Sururi, Engin Cezzar, Alev Su yüzde, yüzün ait olduğu insan vardır. Başka bir ruri, Orhan Çağman, Tmje Sayü deyimle, portre bir yaşamöyküsüdür. gan, Yılmaz Zafer, Erol Durak, Külttir Servisi Rasin'in ilk birie yetinmemişsinlzT Muna Uriah, Sdma Tarcan ve YaR. Son yülarda bir şeyin giman Tarcan rol ahh. Sururi sergisinden bu yana 30 yıl geçti. Cezzar Tiyatrosu yine StrasdvBer' önümüzdeki cuma günü ise ye derek bihncine varmaya başlani sergi açılıyor: 30. Yıl Sergisi. dım: Portre yapabildiğimin. deki Devekuşu Kabare TiyatroDeğişik konulan içeren bir ser Ressamlar içinde portreye yönesu 'nda oyunlanru sergueyecek. gi: Peysajlar var, natürmortlar len çok az, biraz abartmayla bin(UBA) var, Bodrum kapılan var, göz de bir. Portre yapıyorum deyingöze gelinen horozlar, insan ba ce de bu, insana bir görev yükkışlı atlar ve de insanlar var. öy lüyor, tanıklık görevi. Önümde le topluca değil, tek tek portre bir 30 yıl daha olmadığmdan eliler halinde. On kadar portre, mi çabuk tutmaya başladım. Uaıslararası 6. Latin Amerika serginin üçte biri. Bunlardan ki Nasıl binde bir. Her figiiFUm Festhali, 818 arahk tarihle mi tanıdık: Mnhsin Bcy, Cevat ratif ressam insan resmi yapmariarasmda Kübanm başkenti HaŞakir, Melib Cevdet Anday, nuş mıdır? vana'da yapüacak. Beş yüz sekiz AzizNesia. R. Evet, ama bunlar genelflhn yapanasmm katdacağı fesü Üginç ve değişik ofauı, port likle portre değil, sadece bir benvalde yetmis flbn gösurüecek. Yarderinizde zaman zaman büyü zetiden ibarettir. njmah oiarak düzmlenen Latin yen, irfleşen gozkr. Mezopotam Bu ayırun Uginç. Biraz Amerika FUm Fesnvahyle ilgiti ya tıygarukJannda da böyle iri açıklık geürebiHr misiııiz? oiarak, Küba Küitür Bakanı YarR. Ressanun modelinin kidanaa ve Fesrival Komitesâ Baş göder yapümış. O gözlerie sizinkDer arasında bir ilinti kunılabi şiligini tüm boyutlarıyla ortaya kanı Julio Garda Espinosa, festikoyduğu yapıt portredir. PortvaBn OeridfSm yaptmcüannm bir Ur mi? R. Sanmıyorum. Çünkü redeki yüzde, yüzün ait olduğu dayanışması nitea'ğini tasuhğm söyiedL (THA) Ressam^ eleştirmen ve jüri üyesi ohnamak yaoıtlar mısuuz: Son yüzyılm Batıdaki imlü ressamlan «nw»nda kinüer sizce portred? R. Şu anda ilk aklıma gelen Toulouse Laatrec, Manet, Picasso, Van Dongen, Pietro Annigoni. Ya Van Gogh, Dr. Gachet'nin portresi? R. O resimde görülen ne? Elini şakağına dayamış bir adam. lç dünyasından bir ipucu var mı? Yok. O halde bence portre değil. Fakat sakın yanlış anlaşılmasm. Van Gogh'un insana; ayçiçeğine, oda içine, gökyüzune bakar gibi bakması onun yüceliğine en ufak bir gölge dü* şürmez. Zaten aksi olsaydı, Van Gogh, Van Gogh olmazdı. Resim oteyı üzerinde sürekli döşttndiifüntiz bir gerçek. Birildminiz de olanak verdigine görc neden yazmıyorsunuz? Resmin biiyiik atılun yapbgı ülkenüzde deştinnen sayısnun çoğalmasında yarar olsa gerek? R. Resim hakkında yazdığım oldu, ama eleştiri yazısı hemen hemen hiç yazmadım. Bir ressamın eleştiri yazısı yazmasım veya resimle ilgili ödüller dağıtan kurullara üye olmasıru çok yadırgıyonım. Çünkü insan ressamsa, dünyaya belirli bir açıdan bakıyor demektir. O takdirde eleştirmen değildir. Bir değil bin bir açıdan bakıyorsa dünyaya, belki eletirmendir, ama bu kez ressam değildir. Nasü olnr? örnegin Andri Lhote, aynı zamanda ressam ve deştirmen değil miydl? R. Andre Lhote, hiçbir zaman özgün bir ressam olamadı. Bu onun dranuydı. Bugün anılıyorsa; resim çözümleyicisi, resim öğretİC'" rılarak anıur. 30. yıl sergisine hazırlanan Rasin: Salih öldü Kültiir Servisi Ressam Salih UraBı öldü. 1908 yıiında doğan sanatçı, ilk ve ortaöğrenimini tamamladıktan sonra Sanayii Nefise Mektebi Âü'sine girdi, burada Namik tsmail Atölyesine devam etti, bir süre de tezyini sanatlar bölümünde çahştı. 1931 yüında Paris'e gjden Uralh, Andri Lhote ve Fernand Leger atölyelerine devam etti. Daha sonra yurda döndü, resmi sergilere ve D Grubu sergilerine katıldı. 1941 yıhnda Cumhuriyet Halk Partisi tarafından Manisa'ya gönderilen UraİL, bu kenümizden başarüı görüntüler derledi. Uzun sure de resim öğretmenliği yapan Uraih, izlenimci, gerçekçi tablolanyla dikkati çekmiş bir sanatçıydı. Urallı'nın cenazesi dün toprağa verildi. Duyduk Gördiik Ülkeyi bu duruma getiren kim? İnsan Türkiye'de yaşasuı da, her gün ilginç ve üginç olduğu kadar düşündürücü bir olayla karsüaşmasm. Bu olacak fey değil. tşte okurlanmndan Hikmet Karaman da, geçtiğimiz günlerde böylesi bir olay yaşadı. Matum, topht tasımacıüğın erdemlerini iyi büen lstanbul Belediyesi, bu işi yeterince beceremediğinden devreye halk otobüsleri denen garipUği soktu. Bu halk otobüslerinin özeOiği, firsat buldukça büete itibar etmemeleri, duraklarda, hatta durak obnayan yerlerde gereğinden fazla durup 'ördekçilik' yapması. Sayın Hikmet Karaman da, BesyüzevlerAksaray seferi yapan ve uzun süredir bilet vermemekte direten bir halk otobüsüne bindi. Paralan bir an önce toplamak için büyük çaba harcayan muavine, neden bilet vermediğini sorunca, arkaya dönüp ters ters bakan şoförden cevabı aldı: Sen bu arabarun kaç para olduğunu biUyor musun? Vergisutin, benzinintn kaça patladığından habertt misin? Hem bilet veriüp verümemesi senin üstüne vazife mi? Benim verdiğim verginin çok daha fazlasmı sen bu yoldan kaçınyorsun, demem üzerine yumusadı ve yelkenleri biraz suya indirdi. Derken elimdeki Cumhuriyet 'i görünce yine baskaldvdı ve başladı söylenmeye: Okuduğunuz gazeteden belii. tfleri kansttrmakta birebirsiniz. Ülke bu durumlara hep sizlerin yüzünden geldi! Bir an ağztmı açıp gözümü yummak geçti içimden, cevreme bakımp Tan gazetesini ağa sulana sulana okuyan gençleri görünce sustum. Doğruydu şoförün söylediğL Cumhuriyet okuyacaksm da ne olacaktı? Her gün aardtn bir Tan, kanstnt kafese kapatan adama, boynuzunu buduna takan herife bakıp keyfini bulurdun. Latin Amerika FUm Festivaü lstanbul 3. Gitar Festivali 15 kasımda Küitür Servisi lstanbul Filarmoni Derneği'nce hazırlanan III. Uluslararası lstanbul Gitar Festivali, 1519 kasım günleri Atatürk Kültür Merkezi'nde düzenlenecek. Bu yılki festivale dünyaca ünlü gitar virtüozlan katüacak. Festival programı şöyIe: 15 Kasım saat 18.30'da: Rey Guerra (Küba); 16 kasım saat 18.00'de: Alirio Diaz (Venezüella); 17 kasım 15.30'da: Paco Pena (tspanya); 18 kasım saat 18.30'da: Andrei Garin (Sovyetler Birliği); 19 kasım saat 18.30'da: Viktor Monge Serranito (tspanya). Bilet rezervasyonlan lstanbul Filarmoni Derneği'nde yapılmaktadır. Atatürk Kültür Merkezi gişeleri 1 kasımda açılacaktır. Bilim adamhğı kimlere kaldı! Geçtiğimiz günlerde Cumhuriyet muhabiri, "Gökova Termik Santralı kurulursa çevreye ne gibi zararları olabilir" sorusunu çesitli üniversitelerden konuyla ilgili öğretim üyelerine sordu. ÎTU'de ilgili öğretim üyelerini bulamayvnca, bu kez de Bo~ ğaziçi Üniversitesi Çevre Mühendisliği'ni aradı. Karşısma çıkan öğretim görevUsi doçente sorusunu sorduktan sonra, kendisinden bir uzman oiarak görüs istedi. öğretim görevUsi sevinerek konuya ilişkin bilgi verebüeceğini, ancak özür düeyerek, birgazeteciye çok gulünç ve aa gelmesi gereken bir şey söyleyeceğini büdirdi. Hakkında YÖK tarafmdan açılmış 12 sorusturma vardı ve çesitli suçlamalarla karşı karştyaydı. Bu nedenle bir kez de avukatma danışmalıydı. Cumrevlisi, muhabir arkadaşı aradı, kendisine, Boğaziçi Üniversitesi Rektörü ya da Rektör Yardımcıst 'ndan izin verUirse konuşabileceğini büdirdi. Bunun üzerine Cumhuriyet muhabiri, Rektör Yardvncısı Prof. Necmi Tanyolaç'ı buldu, konuyu anlattı. Tann biliyor ya, "Hay hay, ne demek. .'' gibisinden bir yanıt bekliyordu. tstediği, bilimsel bir açıklamaydı çünkü. Ama aldığı yanıtla daha bir dehşete düştü: "Siz bizim öğretim görevlisi arkadısımızın avukatı mısınız? Onun ağzı yok mu? Bu konuda konuşmak istiyorsa, gelsin kendisi bizden izin alsın.. Sizi niçin araya koyuyor?" huriyet muhabiri donakaldt. Bir bilim adamı ne hale sokutuyordu.. Bir süre sonra öğretim göArkadaşmuz, Rektör Yardtmcısı'na olayı yanlış anladığım, kendismden izin istemediğini, kimsenin avukatı olmadığmi, öğretim görevUsinin de konuya ilişkin oiarak kendisini sonra arayacağan söylediyse de Tanyolaç çıkışmasını sürdürdü. Cumhuriyet muhabiri dilinin ucuna gelenleri yuttu, sustu. Bilime de, bilim adamma da saygılıydj çünkü. BazUan ne yaptıklan işe, ne de kendilerine saygüı ohnasalar da. Ayşe Kıdiri'in öyküleri Ayşe Kulinfn Bk öykü kaabt "Güneşe Dön Yüzünü" YAZKO Yaymian arasmdaa ctkn. Kitaptayer alan 12 öyküde, Cumhuriyet dönerrü ve günümuz burjuvazisinden incehkti keütler veriyor. İdeatist bürokratlar, geçmiş özlemiyle yaşayan eski sarayUar, üç kuşak öncesinden günümüze kadar gekn işadamlan, onlann eşieri ve çocuklan, bu çevreyi iyi taruyan yazarm gözlemleriyie düe gedrütyor. Sevdiğini ısınnca, kodesi boyladı Seruzier'nin yapıU Ressam Paul Seruper'nm 1905 yıhnda yapüğı üçlü bir dinsei tab\o, Guingamp kenti belediyesine bağh teknik hizmetler müdüriüğünün tavan arasmda buumdu. 1948 ythnda sanatçmm eşi tarafmdm kente armağan edüen bu yapıt, yetküüer tarafmdan unutubnuştu. Ancak Guingamp Betettyesi de, müzesi buatnmadığmdan bu büyük tabloyu nasü sergüeyeceğini kestiremiyor. Ataç ozan olaydı... Ama özgünlüğü ve kişilikliği yadsınamayacak ressamlardan hoca olanlar da var. Bunlar ekstirerek oğrenci yetiştiriyoriar. Feroand Leger, bunlardan biriydi. Sizce yanlış mıydı L^ger'nin öğrencilerine yöoelttigi eleştiriler? R. Hayır, çünkü butürkişilikli bir sanatçı hoca, bilerek veya bilmeyerek ya kendine benzer şekilde resim yapmaya çahşanlan kabul eder atölyesine, ya da atölyeye girenler onun etkisinde kalarak onun gibi resim yapmaya başlarlar. Bu dunımda, öğrencilerinin yapıtlan, kendi görüş acısına yakm olduğu için, eleştirilerinin de genelde doğru olması normaldir. Geçen yıl Fransa'da bir yanılgılar kitabı çıktı: Yazarlann en büyüklerinin meslektaşlannı eleştirirken düştükleri yanılgılann listesi. Mantık yönünden buna şaşmamak gerek: Sanatçının kişiliği ne denli güçlüyse, baİuş açısı o kadar belirgin, yanılgı olasılığı da o derece büyük olacaktır. Ataç, ozan olaydı bugün hâlâ yeri doldurulamanuş o büyük eleştirmen olabilir miydi? tlk serginizin üzerinden 30 yıl geçmiş. Nder nyandınyor sizde bu açılacak sergi? R. Açıhşta gözlerim bazı dostlan arayacak, ama ne yank bi bulamayacak. Açılış bitip yeni gün doğduğunda bu sergi de, üpkı öbürleri gibi geçmise dönük bir olgudan ibaret kalaeak. Şövalemin üzerine çıplak bir tuval koyacağım ve yapacağım resmi düşünmeye başlayacağım. Çauşmalannıza hiç ara vermez misiniz? R. "Çahşmamn tapınağına gir ve ann" diyor ozan (•). Resmin tapmağına gireli otuz beş yıl oldu. Otuz beş dakika kadar kısa geldi. Geriye kalan üç, bilemediniz beş dakika. Bu giderayakhk içinde hiç olası mı dinlenebilmek? (*) Melih Cevdet Anday: Tanıdık Dttnya." Yeni Dalga yönetmenlerinden Pierre Kast öldü Kültür Servisi Fransız "Yeni Dalga"sının öncülerinden, sinema ve TV yönetmeni, romano Pierre Kast öldü. 63 yaşındaki Kast, Boris Vian'ın "Kızd Ot" adh romaranın uyarlamasını gerçekleştirmek için bulunduğu Roma'da rahatsızlandı ve kendisini ülkesine götüren uçakta can verdi. 1920 yıhnda Paris'te doğan Kast, savaş yülannda Direniş Hareketi'nde çahştı. Savaş sonrasında "Revue du Cinema"da sinema eleştirmenlığine başladı, ünlü "Cahiers du Cinema" dergisi kurulunca onun kadrosuna geçti. Bu arada da, Jean Gremillon, Rtni Oement ve Jean Renoir gibi ustalann yanında yönetmenlik mesleğine hazırlandı. önceleri kısa metrajh sanat belgeseileri (Gremfflon'la "Desastres de la GuerreSavaşınFeiaketleri", "Le Corbusier", "Robida" gibi) çekti. 1957'de ilk uzun fıhni " U n Amour de PocheBir Küçük Aşk"ı (Jean Marais ile) yaptı. Bunu 1959'da Boris Vian, Drsula Kubler ve Aiexandra Stewart'ın rol aldığı "Bel Age", "La Morte Saison des Amours Aşklann ölü Mevsimi" ve Roger Vaflland'ın ünlü romanınm uyarlaması olan "Drole de JeanGarip Bir Oyun" izledi. KartaTda iki oyun tki yüa yakm bir suredir çahşmakotnı airdüren Kartal Sanat îştiği Tiyatrosu, 4 kastm gününden başlayarak "Masal" adh çocuk oyununu, 23 kastm gününden başhyarak da "Vur Bir Mastika" adh kabare oyununu Kartal Belediye Sinemasında sahneleyecek. Oyunlar her hafta cuma vepazar günleri sergüenecek. tsmail Işılsoy'un yönettiği oyunlarm müziklerini Şebnem ve Tugay Başar haztrbyorlar. PORTRECÎ AZ Türkiye'de portreye yönelen ressam sayısmtn çok az olduğunu söytüyor Rasin. Bu nedenle de gitgide daha çok portreye yöneUtiğmi behrüyor. Rasin, bir süre önce yaptığı Aziz Nesin portresinin önünde. (Fotoğraf: ENDER ERKEK) onlannkine göz değil, belki de çığlık demek gerek: Büyük bir hayret veya korkudan fişkıran çığhk. Benimkiler ise bu tek sesliliğin tam karşıtı. Gözlerie beürtmeye çalışüğırn bir anlık duygu değil, tüm bir yaşara döküinsan vardır. Oysa sizin sözünü ettiginiz ve benim benzeti dediğim resimlerde ise yüzün ardındaki insaru bulmak pek olası değildir. Başka bir deyimle, portre bir yaşamöyküsüdür. Benzeti ise bir anlık yasantımn saptanması. Olağanustü sezgisi ile bu ayınraın bilincine varmış olacak ki Aziz Nesin, portresini ilk gördüğünde, "Benzetmissiniı," demedi, "Içimi dışıma vunnnssunuz," dedi. Bu sattuıza düua un açik lık getirebilmek için şu sornyn "Zorba" Şehsadebaşi'na taşuııyor mu. R e s s a m l a r içinde portreye y ö n e l e n a z Tıp öğrenimi gören bir îtalyan kız, delice tutulduğu profesörüne aşkını hararetü bir biçimde kanıtlamasını engelleyen güvenlik görevBsinive "sebebi aşkı"m ısırdığı için dört ay hapis cezastna çarptınldı. 28 yaşında, ufak tefek ve gösterişsiz bir kız olan Carmela Piacentini, Milano kenti yakmlarındaki Piacenza kasabasında anneü ve babastyla yaşayan, ciddi yüzlü, bekâr ve 46 yaşındaki profesörü Francesco Periti'ye deli gibi âşık oldu. Aşkını profesöre açan, ancak yüz bulamayan Carmela, düşündü, taşındı ve bir strateji saptadı: Trenlerde, tramvaylarda, sokakta sanki rastlantıyla sık sık profesörün karşısına çıkacaktı. Sonunda Francesco Periti, üniversitedeki odasına girerken kapıyı arkasmdan küitlemek zorunda kaldı. Bir gece de parkta yürürken Carmela'nm saldınsına uğrayan profesör, çareyi tabanlan yağlamakta buldu. Profesörün şikâyetlerine aldırmayan Carmela, evine ısrarla telefon etmeyi, zilini Kredi mi verüsin fabrika mı çürüsün? çalmayt, ona açık saçık sözler söylemeyi, kapısma çıplak kadın resim leri yapmayı sürdürdü. Bir keresinde de profesörün annesîni tokatlamaktan çekinmedi. 29 ekim günü, bunlarla da yetinmeyerek kendisini tersleyen profesörün elini ısırdı. Yardıma çağrüan polislere direnen, onlan da ısıran Carmela, hemen cezaevine kondu. Mahkemesi sonunda da dört ay hapis cezasına çarptınldı. Ancak aşkına karşıhk vermeyen Profesör Francesco Periti'nin açtığı dava aynca sürüyor. AfyonJun Sultandağı ilçesine bağh Derecine köyünde 1971 yıhnda bir ToprakSu Kooperatifi kurulur ve meyve yönünden çok zengin olan yöre, ürünlerinin değerlendirilmesi amacıyla "Meyve Sulan ve Konsantre Fabrikası"nm hizmete geçmesi için çahşmalara başlanır. Sonunda 10 Kasım 1974'te dönemin Başbakanı Bülent Ecevit tarafmdan fabrikanm temeti atıltr. 2 bin 394 ortağı bulunan kooperatifin kuracağı fabrika, yüzde 80 dışsatuna dönük oiarak çaaşacaktır. Ancak, işler güzel baslar da güzel gitmez. 1979'lara doğru yatınmm yüzde 80yUk bölumü gerçekleşir ama kredilerin zamanında verilmeyişi yüzünden fabrika bitirilemez. Dışsatuna yonelik oiarak kurulan bu fabrika halen tamamlanmış değil. 1983 yıh arahk ayında Ziraat Bankası 'nca 1 milyara yakm değer biçilen bu fabrika için Kooperatifler Genel Müdürhtğü 'nün vereceği 80 müw?n lirahk kredi yetip artmakta. Kredi mı verüsin, fabrika mı çürüsün? Seç, beğen, al... Flkret Hakan Uyatrosunun mev Hemen her sergjnize tanınsim başmdan bu yana Harbiye* nuş bir sanatçımızdan yaptıgıııız deki Kenter Tiyatrosu salonunda portreyi koymayı gelenek haline sahneiediği "Zorba" adh oyun, getirmiştiııiz. Bu kez de var, ama Şehzadebaşı'ndaki Kutüp Sinemasında sergüenecek. Kazancakistı romantndan sahneye uyarianan "Zorba"yia ilgüi Fıkret Hakan şu apklamayt yaptv "Zorbayı seyirci mvdi. Stcakiarm basardığı günkrde büe oyun kapah gişe oynadL Bu 25USM ttgi sürüyor. Ama oyunu Kenter Tiyatrosu na üç haftahğma sokmuftuk. Müddet bitti. ŞmtH Şehzadebaştna göçüyoruz. Seyircimiz bu göçü nasü karşılayacak Güngör Dilmen bümiyorum" (THA) Tatil Köyünün Marmaris Turban TatU Köyü Müdürü, kabadayihğa başlamış. Tesiste parasıyla tatil yapmak isteyen birçok kişi, müdürden dayak yemiş, ya da ağır biçimde hakarete uğramış. Çalışan personel tarafmdan "Turban'ın Dayısı" oiarak adlandtrüan mü Kabadayısı dürün eşine de "Ikinci Müdür" deniliyor. Çahşan bazı personele göre müdür, müşterileri zaman zaman tokathyor. Eşinln hiçbir yetkisi olmamasma karşın, personele bir üst yetkili gibi hareket ettiği de beUrtiüyor. KENT OYUNCULARI HAYVANLAR İSMAÎL GÜLGEÇ MıR.M CFENDiM . AIA VE OLOUĞu C.HETUt MUHTeREM 4T.LUA İLHAN'I D Z Ü J G İUHAN'IVÎ& DA MiyM BEN ANADOLU Yöneten: Yucel Erten Muzlk: Dunıl Gence Dekorkostüm: O.Şengezer l$ık: Murl fizakyol S£8ti& &ÖEE&UR V 24 Ekim Franstz ressam ve çvser Maurice Henry öldü MtLANO (AP) 1926'da temelleri atılan gerçeküstücü akınun kuruculan arasında yer alan Fransız ressam ve çizer Maurice Henry, ani bir rahatsızhk sonucu Milano'da öldü. Sergilere katılmak için Paris'ten Milano'ya gelen Maurice Henry, ansızm rahatsızlanması üzerine hemen Fatebenefratelli Hastanesi'ne kaldırıldıysa da kurtarılamadı. Doktorlar, yetmiş altı yaşında olan Maurice Henry'nin ölüm nedeninin büyük bir olasıhkla kalp krizi olduğunu belirttiler. 29 Aralık 1907'de Cambrai'de doğan Maurice Henry, ilk başlarda baba mesleği gazetecilikle uğraştı. Daha sonraları sanat eleştirmenliği de yapan Henry, haftalık mizah dergisi "Le Canard Enchaine"de, "Le Figaro"da ve "Paris Match"da çizer oiarak çahştı. Birçok fılm uyarlamalan da bulunan Maurice Henry, tiyatro ve bale yapıtlannın sahne düzenlemelerini de gerçekleştirdi. 1929 yıl^ndan bu yana Fransa'da ve çeşitli ülkelerde sürekli sergiler açan sanatçının bir şiir kitabı, "Desenler 19301970" adh bir cep kitabı, "Gerçekttstücü Grafik Antoloji" adh bir çalışması da bulunuyor. T/VRIHTE BUGU1N MÜMTAZ ARIKAS Beth Hentley Behçet Kemal Çağlar anılıyor Oıan ve edebiyat öğretmeni Behçet Kemal Çağlar, öUimünün on beşinci yıktönümü dolayıstyla 25 ekim perşembe günü saat 15.00'te lstanbul Tarabya'daki Dost Lisesi 'nde yapüacak bir törenle anüacak. Behçet Kemal Çağlar'm sanatçı kişiUğinin de anlatıtacağı anma toplantıstna Hasene Ilgaz, Prof. Dr. Derviş Manizade, Prof. Dr. Tank Zafer Tunaya ve Behçet Kemal Çağlar'm kızkardesi Ttirkân Çağlar Barutoğlu konuşmacı oiarak katüacaklar. (UBA) GONÜL SUÇLARI Türkçesi: L.Tepedelen Yöneten: Mehınet Birkiye DekorKostim: O.Şeırçezer Işık: Hasan Bitnel 194? 1954 1955 1956 195? 19S?'0£ BUGÜN, ÜNLÜ FRAMSIZ MOOACI CHRtSTtAN CMOK, S2 YAŞINDA ÖUHJ. GEAIÇLI6İNDE POUrİK B/ÜMLSA OKUMUŞ AAAA,SAH#rA İl&İSİ NEPeMYLE BlR 6ALERİ AÇIP 8U ALANA YÖNELUİÇTİ. AHCAK, /934'TEAJ SONM, SA&LIK DURUMU KDTİJLEŞtUCE GALE&Yİ KAPAYIP, MODA DESİMATDfUMĞÛNE BAŞlADI BİR SÜRE, MRİS'İM ÜHLU AAoMOLAtZMOAN LUCJEN L£L0SJ6 l/E RORERT PIGUET'fJİtJ YANtNPA ÇAUŞAH PIOR, gÜYÜK TBKST'l ÜRETİCİSİ MAfKJEL BOUSSAC'fAJ DESTE6İYLE KENCM MODAEyİUi KUftDU.BUK!U,24ULK£DEKJ ŞUBELeRİ İZLE&\ TLDÜHfA SAVAŞt'NDAN SOtJgA, "YEMI 6ÖgÜNüf ADINI VERPIĞİ MODA AİCtMIHI YARATT1 VE 10 YIL, MODAPA TEK SO? SAHİBİ KİÇl OLDU.. 19341984 MODACt D/OR.. Davit V.Rinsel SAVUNMA Yalnız 5 oyun 5 0 YEL ÖNCE Cumhuriyet 24 Ekim 1934 görülenler seçilecek, Adliye Hazretlerinin riyasetınde Adli ıstilahların Vekâletine gönderitecektir. toplanan Heyeti Vekile saat ikiye kadar müzakeratta Türkçe Meclis bugün bulunmuş, Hariciye Vekili karşılıkları Heyeti Vekile azasına Belgrat açılıyor içtimaları ve harici vaziyet Adli ıstilahların Türkçe mukabillerini tesbit etmek üzere lstanbul adliyesinde teşekkül eden komisyon azalarma vazifeleri taksim edilmiştir. On beş gün sonra komisyon tekrar toplanacak ve bu müddet zarfmda her aza bulduğu kelimenin Türkçe karşılığım komisyona verecektir. Bunlar komisyonda taranarak en muvafık Ankara 23 (Telefonla) Hariciye Vekilinin Ankaraya avdetile Ankara siyasi mehafîlinde hummalı bir faaliyet başlamıştır. Tevfîk Rüştü Bey bugün Reisicumhur Hazretleri tarafından kabul buyurulmuş ve seyahati etrafında icap eden izahatı vermiştir. Gene bugün saat on birde Başvekil tsmet Paşa Ezginin GünÜiğü Müzik Yapımevi'nin yeni dönem kurslan 1 kastmdan itibaren başlayacak. Gitar, bağUtma, piyano ve teori daOarmda açüacak olan kursiar içtn kayıtlar Ezginin Günlüğü Müzik Yapımevi'nin Üsküdar'daki yerinde sürüyor. Ezginin güntüğü BİR GARIP ORHAN VELİ Yalnız 5 oynn Murathan Mungan etrafında izahat vermiştir. Bu içtimaa Meclis Reisi de iştırak etmiştir. Hariciye Vekili yarın sabah, saat onda Fırka Grupunda, öğleden sonra da Mecliste ayni mevzu etrafından beyanatta bulunacaktır. Meclisin yarın ki ilk içtimama ve Hariciye Vekilinin beyanatma çok ehemmiyet verilmektedir. m
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear