24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Cumhuriyet fAKVIM 23 Hazıran 1983 Imsak: 3.04 Gunes: 5 27 Öğle: 13.16 Kmine Usakbgil, Ya/ı Ulerı Muduru: Oka> Gonensin. • Yazı Işien Mudur Yardımcısı Ahmel Korulsan. Haber Merkezı Muduru Valçın Ba\er, Savfa l)u/enı Yonelmenı Ali Acar. Akşam: 20.44 Yatsı: 22.48 Nadir \adi, 0 üenel Yayın Muduru Hasan Cemal, Muessese Muduru idiııın. ^umııurı^rı ıvidiuddLiıiK vc vid/cıccııiK ıurK /\nonım ^ırKeıı aaına Mehmel Mercan, 9 Servis Şefleri: Islanbul Haberlerı Sdahallın Culcr, Dı; Idare. 183335, • lzmır..Halıı Zıva Bulvarı No 65 V Tel 254IO9131230 Haberler Ergun Balcı, Ekonomı Osman Ulaga>, Yurt Haberlerı Barbaros • A d a n a : A l a l u r k C a d d e s ı . T H K Işhanı k a ı ' 2 13. Tel 14550 1 9 ^ î | Gençak, Kulıur: Avdın Emeç, Magazın: Yalçın Pckşcn. Spor Danışmanı # Basan ve Yayan: Cumhuri)rl Maıbaacılık ve Ga/eıecılık T V Ş Turk Abdulkıdir Yucelman. Duzelıme: Konur Krtop, Araştırma' Şahin Alpi). Ocağı Cad. 39/41, Cagaloğlu. Isl PK 246lsı Tel: 5209/03 Telex 22246 • Basıldığı Yer: YENt ASIR Gazeıe \e Matbaacilık Lıd. Ş Mecıdıyekoylst lemsucuer: AINKAKA' taıçın uogan, IZ.MIK HHtmeı vtıınkiya. AUAINA tsuroıar: w Aiutara: Ronur sonaK INO Z4 4 Tenı>emr. l cı ı OH3 ı }»tx>. Ikindi: 17.17 TtirkIş Genel KuruPu tuzugünu değiştîriyor ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) Türkİş Olağanüstu Genel Kurulu 1819 temmuz tarihleri arasında yapılacak. SSK toplantı salonunda yapılması kararlaştınlan Olağanüstü Genel Kurul'da, Türkİş tüzük ve örgütlenmesini, yeni Sendikalar Yasası uyarınca uyarlayacak. Edinilen bilgiye gore, Türkİş Olağanüstü Genel Kuruiu, geçtiğimiz yıl mayıs ayında yapılan 12. Genel Kurulu'na katılan delegelerle toplanacak. Olağanüstü Genel Kurul, yalnızca tüzük değiştirilmesine yönelik olacak. Olağanüstü Genel Kurul'dan sonra Türkİş yeni örgutlenme yapısına ve yeni tüzuğune göre, 1 ocak 1984 tarihine değin ilk Olağan Genel Kumlu'nu yaparak zorunlu organlarını belirleyecek. SENDİKALAR BtRLEŞtYOR Öte yandan, işkolları tüzüğünün yürürlüğe girmesinden sonra bazı sendikalann yuzde 10 barajı tutturabilmesi için birleşme konusunda çahşmalar yaptıklan oğrenildi. Türkiye İş Bankası'nda çahşanların üye oldukları sendika, VakıfSen ile Tezbüroİş Sendikası yöneticilerinin birleşme konusunda toplantılar düzenledikleri bildiriliyor. Diğer yandan işkollan tuzüğu gereğince, Türkİş'e bağlı Tezbüroİş Sendikası ile Koopİş Sendikası'nın birleşmesi konusunda da çaba harcandığı edinilen bilgiler arasında. Imar affının ytikü artık belediyelerde İstanbul'da imar mevzuatına aykın 130 bin dolayındaki yapı ile 100 bin dolayındaki gecekondu başvurusu ayıklanacak, yapılar 1.5 yıl içinde göriilerek "tespit" yapılacak. tstanbul Haber Servisi İmar affının tespit işlemleri ile ilgili olarak İstanbul Belediyesini yoğun bir çalışma dönemi bekliyor. Yasa hükümlerine göre, başvurusu yapılan imar mevzuatına aykırı yapılan; gecekondulann 1.5 yıl içinde yerinde görülerek "tespit" edilmesi gerekiyor. Hisseli arsa ve arazilerdeki yapılar için ise bu süre 3 yıl olarak belirleniyor. Yasa, gerekirse Bakanlar Kurulu'na bu süreyi 6 ay daha uzatma yetkisi veriyor. îlgililer, İstanbul'daki başvurulann tanınan süre içinde eldeki personel ve araçgereçle tespit edilmesinin çok zor olduğunu belirttiler. 3'ER KİŞİLtK EKtPLER İmar mevzuatına aykırı binalar yerinde yapılacak incelemeden önce, başvuru formlan şubelerde mahallelere göre aynlacak, mahallelere göre ayrılan formlar da inşaatın dunımuna göre öncelik sırasına konacak. Binlerce başvuru fonnu için bu sıralama yapıldıktan sonra "Tespit Formu"nun ilk sayfasının üst bölümü başvuru formundaki bilgilere göre doldurulacak. Daha sonra şube müdürlükleri Belediye Başkanhğı İmar Müdürlüğü'nden yapının bulunduğu bölgenin "Mevzuat hükümlerine göre verilmesi gereken imar durumunu soracak. İmar Müdurluğü bu bilgileri Şube Müdurülüğü'ne tek tek aktaraİstanbul'da, imar mevzuatına cak bunlar da tespit formuna aykırı 130 bindolayındakiyapı ile işlenecek. 100 bin dolayındaki gecekondu FORMUN İLK SAYFASI Formun ilk sayfasma yapının başvurusu 23 şube müdürlüğünce 3'er kişilik teknik ekipler ta nıhsat ve yapı kullanma izni, rafından yerinde incelenerektes proje ve fenni sorumlu durumupit edilecek ve teknik bilgiler na ilişkin bilgiler de yazıldıktan "Tespit Formu"na işlenecek. sonra 3 kişilik teknik ekip, yapıyı yerinde inceleyecek. Binanın ölçümünü yapacak, fazlalıklannı belirleyecek ve ikinci sayfaya "ebatlı kroki ve kesit" çizecek. Teknik ekip, üçüncü sayfadaki 21 teknik sonınun yamtını da aldıktan sonra formun dördüncü sayfasında görüşünü bildirecek. Belediye ilgilileri, bir teknik ekibin günde ortalama 5 binada tespit işlemi yapabileceğini varsayıyorlar. llgililerin araştırmasına göre ilk üç ayı geride kalan 1.5 yıllık tespit işlemi süresinde tatil günleri de çıkartılınca geriye 290 işgünü kaüyor. 290 işgününde 130 bin dolayındaki imar mevzuatına aykırı yapının incelenmesi için günde 450 binanın gezilmesi gerekiyor. Her şube müdurlüğüne böylece günde 20 yapının "tespit" işlemi düşüyor. Bir ekip 5 binada inceleme yapabildiğine göre her şubede sadece imar mevzuatına aykırı yapılar için 4 ekip kurulması zorunlu oluyor. Oysa İstanbul Belediyesi'nin kadrosunda her şubede 3'er kişiden 4'er ekip oluşturacak kadar teknik eleman bulunmuyor. Gecekondular da ayrı ekiplerce inceleneceği için teknik eleman açığı daha da büyük boyutlara ulaşıyor. GORMEYEN GOZUN GORDL'CU Hug Megarry, görmeyen gözleriyle bir nikah töreninden sonra bardan çıkan bu neşeli grubu yakalamış. GnıpUkileri objektife yerleştirişi, gözleri gören pekçok acemiden çok daha iyi. DM üyesi Yücel: Basın yasa tasarısı çagdışı nitelikte Cumhurivet'in sorulannı yanıtlayan Mustafa Yiicel: "Özgürlüğü önleyici tedbirler hiç bir dönemde kalıcı olmadı" dedi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Danışma Meclisi üyesi Mustafa Yücel, basın yasasını değiştiren tasarıya ilişkin olarak "tasan adeta çağdışı diyebileceğimiz bir nitelik taşımaktadır" dedi. Yücel, Cumhuriyet'in sorulannı yanıtlarken, "Ozgürlüğii önleyici tedbirlerin hiçbir donemde kalıcı olmadığını" bildirdı. Tasannın sert hükümler getirdiğini kaydeden Yücel, Türkiye'de basın sisteminin 1946'dan bu yana birkaç kez değişikliğe uğradığını anımsatarak, şunları söyledi: "1946'da çok partili ilk secimlerden sonra basın kanunu sertleştirilmiş, o zamanın iktidarı muhalefetin ve basının kendilerine gore asırı bulduklan eleştirilerini onlemek istemiştir. 1950 seçimlerinden sonra yeni iktidar özgtirlükle bağdaşmayan biitün hükümleri kanundan çıkarmış, birkaç yıl sonra da o devrin iktidan getirdiklerini çok görerek sertleşme yoluna gitmişti. Basına şimdiye kadar uygulanmak istenen kısıtlayıcı müeyyideler daima lers tepki yapraıstır." 12 Eylül'den önce sorumlu basının kendisine düşeni yaptığını bildıren Yücel, sözlerine şöyle sürdürdü: " H e r zaman belirttiğimiz gibi gazeteci hakkı olan özgıirlük kadar görev ve sonımluluğunun da bilinci içinde olmalıdır. Sınırsız özgiirlük hiçbir basın mensubunun aklından geçemez. Yeni tasarıda özgiirlitğiı önleyici hapis ve para cezalan büyük ölçüde arttırdmıştır. Yargılama sisteminde toplu basın mahkemelerinin kaldınlması tekzip müessesesinin asıl amacından saptınlması, ne olduğu bilinemeyen (gizli bilgi) kavramının getirilmesi sakıncalı hususlardır. Toplu basın mahkemelerinde ihtisas, çabukluk \e güvence esasıni bağlı bir yargılama sLstemi mevcutken tek hakimli mahkemekrde bu ilkeler ne derecede uygulanabiiecektir." Tasan ile düşünce özgürlüğünü cezalandırmaya kadar varan basılmamış yaaları ve eserleri dahi suç içine alan bir yönetimin tercih edildiğini, ki bunun adeta sansürden farksız olduğunu bildiren Mustafa Yücel, şöyle devam etti: "Basın yoluyla işlenmiş suçlarda dava açma siiresi uzatılarak basın mueyyide tehdidi altına alınmıştır. Sonımlulugun tamamına yakın kısmı sadece yazı işleri müdurluklerine yiiklenmiştir ki, bu da basının gelişmesi bakımından sakınca teşkil eder. Gazetecinin her an mesleğinden mahnım edilmesi imkanını yaraUbilecek hükümler de hiçbir husus yerinde degildir. Yazı İşleri Müdürlerinin yazarı belli olmayan eser faili yerine cezalandırılması, ozellikle bugünku teknik gelişmeler karşısında sakıncalıdır. Tasannın ek maddelerinde Anayasanın amacını aşan tedbirler getirilmekte tavan zorianmaktadır. Toplama yöntemi ise çok sakıncalıdır. Sonuç kısmı cezalan artırarak idari yetkileri çoğaltarak, şiddet hareketlerini önlemeye yönelik bu tasan geJecekte siyasal iktidariann kötiiye kullanabilecegi basını susturacak nitelik taşımaktadır. Biz herşeye rağmen ilgili komisvonlarda ve Danışma Mecelisi Genel Kunılunda ulkemiz ve milletimizin bölünmez bütünlüğünü korumayı sağlayacak, bir yapıya kavuştunılacagma inanı Gözleri görmeyen IrlandaL 14 yıldır fotoğraf çekiyor 1969 Belfast çatışmalannda gözlerini kaybeden Hug Megarry daha çok insan fotoğraflan çekiyor. Megarry seslerden, nesnenin biiyüklüğünü uzaklığını saptayabildiğini söylüyor. Dış Haberler Servisi Fotoğ deki bu ise nasıl kalkışmış bilmiraf uzerine, "bir yaşantı kesiti yoruz. Ama bugün Megarry'nin ni kalıcüaştınnakbr", "haberci çektiği fotoğraflar İngiltere'nin ligin parçasıdır", "sanattır", pek çok kentinde sergileniyor. "degildir" diye pek çok tartışma Megarry, gözleri görmeyen bir yapılır. Ama insan gözünün fo insan olarak fotoğrafçılık yaptoğrafçılık olayında en merkezi maya azmetmesinin de gösterdiunsur olduğunu herhangi bir ği gibi,'insan olayı'na çok duşkimsenin tartışma konusu edebi kün. Daha çok insan fotoğrafleceğine inanmak çok zor. lan çekiyor. Gerek insanlan geYine de inanmak zorundayız. rekse başka nesnelerden takip Çünkü 38 yaşında bir trlandalı, ediyor. Seslerden, nesnesinin bü14 yıldır gözleri görmemesine yüklüğunü, uzaklığını saptayarağmen, başanyla fotoğrafçılık bildiğini söylüyor Megarry. "Inyapıyor. sanlar snsunca", diyor, "fotoğ1969 Belfast çatışmalannda raflannı çekmem mümkün degözlerini kaybeden Hug Me ğil." garry, hem de sonradan kör olan Megarry, net ayarını kendilibir insan için akıl almaz güclük ğinden yapan elektronik bir tetoğraf makinesi ile çalışıyor. Yaptığı işin güçlüğü karşısında, trlandalı kör fotoğrafçımn tek nolojinin avantajlarından bu kadar cık yararlanmaya herhalde fazlasıyla hakkı var. Megarry'nin çektiği fotoğraflan bir yerel gazetede çalışan bir arkadaşı yıkayıp basıyor. Hug Megarry, " t s k i d e n gördügüm, bildiğim yerlerin fotoğraflarını çekiyomm daha çok",diyor. "Çocuk parklannı, kahveleri, sokaklarda oynayan çocuklan, gülen, eglenen insanlan..." Kör fotoğraf cı, "Benden söz edilince herkea bir acıma duygusu kaplıyor", diye yakınıyor, "ama çektiğim fotoğraflar, körlüğümü unutnp bana da herhangi bir insan olarak bakılması gerektiğini sanınm kanıtlıyor." Öğrenci danışma büroları yarın açdıyor \NKAKA. (Cumhurivet Burosu) Gençlik ve Spor Bakanlığınca •'L'ni%ersitelerarası oğrenci >erleşlirme sınavına girecek oğrencilerin" gonullu aileler yanında konuk edılmelerinı sağlamak amacıvla Ankara, İzmir, ve Bursa'da "Konuk Öğrenci Büroları" açıldı Üniversitelerarası yerleştirme sına\larına girecek oğrencıleri, evlerınde konuk etmek isteyen aileler, Ankara'da Gençlik \e Spor Bakanlığında açılan 'Konuk Öğrenci Bürosu''na \eya 17 78 66 ve 25 01 60/83 numaralı telefonlara İzmir ve Bursa'da ise Beden Terbiyesi Bolge Müdurluklerine başvurabilecekler. Oktay AkbaVın hapis cezasının infaz edilemeyeceği öne sürüldü mişi de içine aldığı, bu konuda önce hiikum verilmiş olsa bile failinin lehine olan yeni kanunun uygulanacagı ve hükmolunmuş cezanın ortadan kalkacağı" görüşünu belirtti. Av. Kazan, TCY'nın 2. maddesi karşısında infaz cezasının yerine getirilemeyeceğini, çünkü 76 sayılı bildirinin 70 sayılı bildiriyi yürürlükten kaldırdığını, 70 sayılı bildirinin suç saydığı eylemin artık suç olmaktan çıktığını, 70 sayılı bildiri zamanında işlenmiş suçlar için kovuşturmaya devam edilmesi yahut verilmiş cezaların çektirilmesi düşünülseydi, bunun aynca ve açıkça söylemek gerekeceğini, ama 7'. sayılı bildirinin böyle bir irade belirtmediğini, bu yuzden Türk Ceza Yasası'nın 2. Maddesinin işletilmesinin kaçınılmaz olduğunu savundu. Bakırköy İnfaz Savcılığına verilen dilekçede "Oktay Akbal hakkında kesinleşmiş cezanın infaz edilmemesi gerektiği, aksine bir uygulamanın Türk Ceza Yasasmın 2. Maddesine aykırı davranmak, ayrıca da TCY.mn 1. maddesini de hiçe saymak olacağı, yani 'kanunsuz suç' yaratmak 'kanunsuz ceza çektinnek' olacağı belirtjldi. KÖR FOTOĞRAFÇI Hug Megarry 14 yıldır görmttyor. Ama çektiği fotoğraflar bir çok \erde sergilendi. Haber Merkeri Gazetemizde yayınlanan "Yurttaş Olarak Görevimiz" başlıklı bir yazısından DANIŞMA BÜROLARI dolayı tstanbul 1 .Nolu Sıkıyone27 Haziran 1983 günu yapıja tim Mahkemesince 3 Ay hapse cak olan "Üniversitelerarası Öğ mahkum edilen yazarımız Oktay Akbal'ın cezasının 70 sayılı bilrenci Yerleştirme Sınavları"na dirinin kaldınlmasından sonra girecek olan oğrencilere "barınma, beslenme. ulastırma ve sı infaz edilemeyeceği ileri sürüldü. Bilindiği gibi, Milli Güvenlik navla ilgili teknik konuiarda yarKonseyi Kanun hükmündeki 70 dımcı olmak" amacıyla Gençük sayılı bildiriyi kaldırmış, yerine ve Spor Bakanlığı'nın eşgüdu76 sayılı bildiriyi getirmiştir. Cemunde valiliklerin başkanlığınza Yasamızın 2. maddesinde da, sınavların yapılacağı Anka"tşlendikten sonra yapılan kara, İstanbul, İzmir, Bursa, Adanuna göre cürttm ve kabahat sana, Divarbakır, Elazığ, Lrzuyılmayvn bir fiilden dolayı da rum, Eskişehir. Kon>a. Samsun, kimse cezalandınlamaz. Eger Trabzon ıllerınde açılacak olan böyte bir ccza hükmolunmuş ise "Öğrenci Danışma Bıirolan"ıse icrası ve kanuni neticeleri kendiyarın hizmete giriyor. Gar \e liğinden kalkar" hükmü yer alotogarlarda açılacak olan Danışmıştır. Oktay Akbal'ın vekili Av. ma Büroları 27 Haziran gunü Turgut Kazan, Bakırköy İnfaz oğlene kadar açık kalacak. Savcılığına verdiği dilekçede, İsOte \andan valilık \e beleditanbul Hukuk Fakültesi Ceza ye başkanlıklarınca sınava gireHukuku Profesörleri Sahir Ercek olan oğrencilere vatılı okulman ve Sulhi Dönmezer ile Anlar, oğrenciler yurtları ve'rnisakara Hukuk Fakültesi Ceza Hufirhanelerde yer ^ağlanması, otel kuku Profesörü Faruk Erem'in \e lokanıalarda ozel indirim sağkitaplanndan alıntılar yaparak lanmaM. müze. park \e benzerı 70 sayılı bildirinin iptal edilmeyerlerin oğrenciler ıçin ucretsiz sinden sonra üç aylık hapis ceaçılması, oğrencilerin sınav yerzasının mfazına imkân kalmadılerine belediye otobüMeri ile ücretsiz taşınmalan için gerekli öıu. ğını ileri sürdu ve "Bir eylemı suç olmaktan çıkaran kanunun geclemler ahnacak. Kansere karşı mucize yaratan ilaçları alabilmek de mucize ASİYE UYSAL Kanser ilaç tedavisi görmesi gereken, SSK ve Emekli Sandığı kapsamı dışında kalan, ekonomik gücü yetersiz hastalara, Devletin veremde olduğu gibi ücretsiz ilaç dagıtması isteniyor. Erken başlatılan ve uzman kişilerin denetiminde yapılan ilaç tedavisinin başta yumurtalık, testis, meme ve lenfoma olmak üzere çeşitli kanser türlerinde "şifa" denebilecek kadar iyi sonuçlar verdiği belirtilirken, ilaçlann çoğunlukla yurt dışından çeşitli kişi ve kuruluşlarca getirildiği ve piyasada genel alım gücünün çok üstünde fiyatlardan satıldığı kaydedihyor. Kemoterapist adı verilen ilaç tedavi uzamanlannın Türkiye'deki gerçek sayılannın 10'u geçmedıği belirtilirken, hastanelerde bu işi yaptıklanru söyleyenelerin sayısının ise 30'a yaklaştığı belirlendi Batı ülkelerinde tıbbi onkoloji eğitiminden geçmiş uzmanlarca yapılan ilaç tedavisinin, Türkiye'de çoğunlukla iç hastahkları uzmanlannca yapıldığı bildiriliyor. Tıp çevrelerinde, kanser tedavisi sacayağına benzetiliyor. Cerrahi, ışın ve ilaçtan oluşan bu üç tedavi yolu kanserin türune, hastanın dunımuna göre ardarda ya da birarada uygulanabiliyor. Bu amansız hastalığa karşı uzun yıllar eli kolu bağlı, çaresiz kalan doktorlar, günümüzde mucizeler yaratan, daha da yaratması beklenen ilaç tedavisine dört elle sanlıyorlar. YENt GELİŞMELER Cerrahpaşa Tıp Fakültesi öğretim üyelerinden Prof. Dr. Bülent Berkarda, ilaç tedavisinde günden güne buytik aşamalar kaydedildiğini belirterek, bir yandan yeni ilaçlann çıkması, bir yandan da bu alandaki deneyimin artmasına bağlı olarak bilinen ilaçlann birarada kullanılmasıyla daha iyi sonuçlar edilebildîğini söylüyor. Onkolog Berkarda şöyle devam ediyor, "Örneğin meme kanseri olanlar eskiden ameiiyat sonrası sa öneride bulunuyor: dece ışın tedavisi göruluyorlar"SSK ve Emekli Sandığı kapdı. Bu hastalann yaşama şanslan samı dışında kalan ve alım gücü yüzde 40'tı. Şimdi ise, erken ke yetersiz hastalara Devlet ücretmoterapi sayesinde yaşama şans siz ilaç yardımında bulunmalıdır. lan yüzde 75'e yükseldi." İLAÇ YARDIMI Bu yardım Devlete çok büyük mali yük getirmez. llaan kanser tedavisindeki yeTürkhe'de bu tip hasta sayıri ve öneminin artmasıyla öteden sının 20 bin dolayında olduğunu beri varolan kanser ilacının elde kabul edelim. Bir kanserlinin edilmiş ve fiyat sonınunun geniş ilaç masrafı ortalama 250 bin If boyutlarda kendini göstermeye ra kadardır. Bu yılda toplam 5 başladığı belirtiliyor. Günümüzmilyar lira para demektir. Söyde kanser ilaçlannın birçok eclediğim en üst miktardır. Devlet, zanede bulunmasına karşüık, sabu ilaçlan araasız ve gümrüksüz tış fiyatlannın alım gücünün çok getirteceğinden 2,5 mUyar liraya üzerinde olması nedeniyle çoğu maledebilir." hastanın tedavilerini yarım bıKanser hastalığının, bulunduraktığı bildiriliyor. Tıp çevreleğu organa göre ayn bir tedavi rince, ilaç fıyatlan yüzunden, yöntemi gerektirmesi, ışında olekonomik gücü yetersiz bir kişiduğu gibi ilaç tedavisinde de yenin kanser olması halinde yakınni bir uzmanlık dalını ortaya çılarının da güç durumda kaldığı kanyor. Tıbbi onkolog denilen ve kanserin çoğu aileyi bu şekililaç tedavi uzmanı: birçok ilacın de de yıkıma uğrattığı tedavi edici etkisini araştınyor vurgulanıyor. bunları hasta üzerinde deniyor, Profesör Berkarda, bu sonıbu ilaçlann hangi kanser türünnun ancak devlet tarafından çöde tek başına ya da diğer hangi zülebileceğini vurgulayarak, şu ilaçlarla birarada kuUanılabileceğine karar veriyor. Tıbbi onkologlann görevler b u kadarla da bitnüyor. İlaç tedavisi uyguladığı kanser hastasını tamamen iyileşmiş olsa dahi, yaşamı suresince izliyor, Tıp Fakültesi'ni bitirmiş olan bir doktorun kemoterapist olabilmesi için tıbbi onkoloji uzmanlık eğitimi, çocuklara bakacaksa, pediatri onkoloji uzmanhk eğitimi görmesi gerekiyor. Çetiııer: Yugoslavya ile görüş birliği içindeyiz Türk Yugoslav görüşmelerinde Büyükelçi Galip Balkar'a karşı girişilen suikastla ilgili bilgi ahşverişinde bulunuldu. ANKARA, (a.a.) İçişleri Bakanlığı, Yugoslavya ile ozellikle uyuşturucu madde kaçakçılığı ile mücadelede alınan önlemler konusunda görüş birliği içinde bulunulduğunu açıkladı. Yugoslavya îçişleri Bakanı Slane Dolanc ile Selahattin Çetiner arasındaki görüşmelerle ilgili olarak dün bir açıklama yapıldı. Açıklamada, görüşmeler sırasında Belgrat Büyükelçisi Galip Balkar'a karşı girişilen suikast eylemi hakkında karşılıkh bilgi alışverişinde de bulunulduğu kaydedildi. Açıklamada, iki bakanın uyuşturucu madde kaçakçılığı ve silah kaçakçılığı ile uluslararası terörizm eylemlerini birlikte mütalaa edilmesi gereğini vurguladıkları kaydedildi. Türk gorüşmelerinde işçileıinin Yugoslavya karayolunda transit şeçışlerinde can ve mal güvenlikİeri konusunun da ele alındığı rA A:\A Emlak Kredi konut kredi faiz oranını düşürdü ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Türkiye Emlak Kredi Bankası 1 Temmuz 1983'den itibaren kredi faiz oranlarını düşürecek. Banka Genel Müdürlüğünde yapılan açıklamada açılmış v . açılacak konut ve kooperatif kredilerinin yıllık faiz oranlannın yüzde 22'den yuzde 20'ye düşürülduğü belinildi. Açılmış ve açılacak bina inşaatı, onarım ve hazır bina kredilerinin faiz oranlan ise yiızde 35.5'den yüzde 34'e indirildi. Açıklamada, bankaların 1 Temmuz 1983'den itibaren orta ve uzun vadelı kredilerin faiz oranlarını indirdikleri anımsîtılarak "Türkiye Emlak Kredi Bankası, vatandaşları ev sahlbi yapmak için kredi faizlerini L l Q * T | Q 1 ^ Sürücülerin çoğu ozellikle uzun yolda birkaç saat araba kullandıklarında, "şöyle bir kenara çekilip ™ XX<*111<1.İV dinleneyim" isteğini güçlü biçimde duyarlar. ABD'nin Minneapolis eyaletinde yaşayan Barn Eisel'ın buluşu surücülerin bu isteğini karşılamanın ideal bir aracı. Otomobilinin önüne arkasına birer metal çubuk yerleştirip kaputla bagaj kapağını da bunlara destck >apan Eisel, hamağında yan gelip keyfine bakıyor ve trafiğin telaşlı kargaşası içindeki obür sürücüler) kıskandırı>or. Aslında trafik akısının uzun sureli kesinlilere ııpradıpı ıılkcİprHp Lptıt irinHp HP knllnnılahilir hn • n< h ı m u l " •t >
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear