16 Haziran 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
15 AĞUSTOS 1982 Cumhurıyet 9 Calışanlar^.. Sorulan...T Sorunlan... YdmazŞÎRVL İŞYERİ DIŞINDA KAYITLARIN İNCELENMESİ: «(...) Defter ve kayıtlann gfaterllmesl Içln uygun beürll bir sfire verilmemesl, gerek tşveren ve gerekse Ku rnm bakımından bir bakkın kötüye knllanıbnasına yol açabillr. Bu takdirde ölçümleme tşlemi bir dtizen içinde ve çabuklukla yfirtttttlemez. Sflrenln gereğinden çok uzun olınası da işvere nin defter ve kayıtları sonradan tamamlama, ya da dttzeltme olanağı elde etmesine neden olabilir. Her ne ka dar işveren defter ve kayıtlannı lşyerl dısında Knruma göstermekle ytiküm Itt değil ise de, defter ve kayıtlann gösterilmesine ilişkin Knrum yazısında, işverene bir tür tercih tanınmış; defter ve kayıtlann 15 günliik sttre içinde incelenmek üzere hangrl adresde hazır bulundnrulacağmı yazılı olarak bildirmesi gerektiğl belirtilmiş olmasma göre, bu tebligat geçer 11 bir tebligat sayüır. (...)» Yargıtay 10. Hukuk Dalresl (1978/ 221 Esas, 1978/265 Karar, 24.1.1978 Ta rih) ^ re içeride meydana geldiğini öne sürmehtedirler. Bu sav doğru olsa bile şehit erlerimize yönelik işlem çok ağırdır ve onarılmaz niteliktedir. Sınır olaylarını önlemeh ve kan döhülmesini engellemek için devletler arasında ondylanmış çeşitli hurallar vardır. İki Türk devriyesi arazide yönlerini şaşırıp, karşı devletin topraklarına girseler de öldürulmeleri gerekmez: önceden çeşitli uyarılar yapılabilir; önlemler alınabilir; onanU ması olanahsız bir sonuca gidiîmezdi. Neresinden baharsanız bakm bu eylemin bağışlanır yanı yoktur. Ve insanca yaklaşımla barışçı mantık çerçevesinde, Sovyetlerin davranışını kınamak gereklidir. Komşuluk ilişkilerinde sımrları sürtuşme çizgileri oU maktan çıkarmak için titiz bir dikkat gerekiyor. Sınır devriyelerinin belirli noktaları yanlışlıkla aşmalanmn. karşı devlet için yaratacaklan tehltke ne olabilir ki? Bu, sınırlı sakınca taşıyan bir yanlışlıktır. İki Mehmet çik'in şehit edilmesi, bunun içindir ki ülkemizde büyüh tepkiler yaratmıştır. Sovyetler Birliği yethilileri, bu olaya bir sınır sorunu. ya da diplomasl olayı gibi bakarak özür dilemekten kaçınabilirler; ya da hendilerine göre savunmaya girebilirler. Ancak, bu yanlıs, bağışlanmaz bir yatilaşımdır. (Baştarafı t. üayfada) Başbakan Bülend Ulusu hafta tatilini geçirmek üzere dün sabah İstanbul'a geldi. Kıbns ikinci barış herekâtuıın 8. yıldönümü KTED'de törenlerle kutlanıyor Ulusu İstanbul'da Evren, Cubuk Barajı ve Kazan köyünde inceleme yaptı ANKARA, (Cumhuriyet Büro su) Devlet Başkanı Kenan Evren, dün öğleden sonra Çubuk barajı ve Kazan köyünde incelemelerde bulundu. Ankara Sıkıyönetim Komutanı Korgeneral Recep Ergun ve Ankara Valisi Mustafa Gönül ile birlikte Çubuk Barajı tesislerini gezen Devlet Başkanı Evren, Çubuk Barajı'mn daha temiz tutulması için gerekli önlemlerin aünmasım istedi. Evren ve beraberindekiler daha sonra Kazan köytine geçerek burada köylüler ile görüştüler. ^ Banş harekâtının 8. yıldönümü ^ «(...) Davacı, rasatçı olarak 12 yıl çalıştığım ileri sürerek kıdenı tazminatı istemiştlr. Davau, davacının günde 1,5 saat çabştığını ileri sürerek ve bu süreye karşüık 14.60 lira aldıgını, kıdem taz minatına hakkı olmadığını savunmuştur. Davacı 24.6.1963 taribinden 1.9.1975 tarihine kadar çalışmıştır, Hükme esas alınan bilirkişi raporunda her tam yıl için 30 gtin olmak üzere toplam 12 yıl 2 aylık süre için günde 1,5 saatlik çalışma karşıhğı ödenen ücret üzerin den hesap yapılmış, bulunan meblağın tahsiline karar verilmiştir Bu besaplama şekli dogrudnr. (...)» Yargıtay 9. Hukuk Dairesl (16.3. 1978 Tarih, 3256 Esas, 3791 Karar) GÜNDE 1,5 SAAT ÇAUŞMANIN TAZMİNATI: Kültür ve Turizm Bakanı llhan Evliyaoğlu'nun konugn olarak Türklye'de bulunan Pakistan Kültür, Turizm ve Spor Bakanı Niaz Muhammed Arbal Konya'da tarihi ve turistik yerlerl gezdl. Arbal Türkiye'nin büyük bir potansiyele sahip olduğunu söyledi. Arbal Türkiye ile Pakistan arasında ortak turizm komitesinin kurulmasuıuı kararlaştınldığını bildirdi. Pakistan Turizm Bakanı Konya'da Eski bir Pransız sömürgesi olan Cibuti'nin Dışişleri ve İşbirliğl Bakanı Mümin Batton Farah, salı günü Ankara'ya gelecek. Resmi bir 2dyaret için Türkiye'ye gehnesi beklenen Farah ile ikili ilişkilerin yanında çeşitli sorunlar ele ahnacak. Beykoz'da bir ilkokul soymak isteyen 4 kişi yakalandı. Kavacık Ukokuluna camlannı kırarak içerl giren soyguncular müdür odasına yöneldikleıi sırada hademeler tarafmdan yakalandılar. 3 kardeş olan Rahmi Murat, Cemal Küçük ve Yahya Uzun gözaltına almdılar. ^ Cibuti Dışişleri Bakanı geliyor 4^ Okulu soymak isterken yakalandılar f| Kriz sonucu kendini bıçakladı Şişli Mecidiyeköy yolu üzerindeki Kristal kahvehanesinde Kalender Boynueğri adlı kişi geçirdiği kriz sonucu kendisini bıçakladı. Kaldınldığı hastanede ölen Boynueğri'nin sara hastası olduğu beIirlendi. 5 Eylülde yapılacak seçmen yazımında görev alacak memurlar için düzenlenen knrslar bugün başlıyor. Kursta, seçmen kütüklerlnin yazımı ile ilgili yasamn ana hatları ve yazmun ne şekilde yapılacağı konusunda eğitim verilecek. 41 Seçmen yazımı kursları başlıyor (Baştarafı 12. Sayfada) len bölümlerdeki tutumunun değişmesi halindo görüşmelerin kısa zamanda sonuçlandınlabileceği de düşünülebilir. Komisyon üyesi Tev fik Fikret Alpaslan, pazartesi günü eleştirileri yanıtlarken, parlamenter sistemin savunulacağını söyledi. Alpaslan. bazı maddelere açıklık getirmeye, düzenleme yapmaya ihtıyaç bulunduğu nu belirterek, bunlann (par lamenteı sistem ve Devlet Başkanınm TBMM'ce seçilmesi gibi konular) olduğunu anlattı. Alpaslan. düzen lemelerın maddelerln görüşülmesi sırasmda olacagmı. pazartesi günü yapılacak ko nuşmada konunun ayrıntılanna girilebileceğini belirtti. Üyelerin konuşma tutanak lan Anayasa Komisyonu'na verildi. Komisyon üyeleri ser best çalıştılar. Bugun de alt gruplar halinde çalışmalannı surdürecekler. Genel Kurul'da yalnız Prof. Orhan Aldıkaçti'nın değil. Prof. Fey yaz Gölcüklü, Doç. Turgut Tan, Mümin Kavalalı, Muammer Yazar ve Tevfik FJkret Alpaslan'ın bölümler halindo , eleştirileri yeinıtlayacaklan bildirildl. Anayasa Komisyomı üyesi Tevfik Fikret Alpaslan. tasarıda en çok eleştirilen konulan içeren maddelerln üyelerce yanlıs tefsir edildigini. yanlıs anlaşıldtğını belirterek. örnek olarak. Basbakanm Cumhurbaşkamnca azli tle Devlet Danışma Konseyi'nln yasalan inceleme süresini gösterdi. Alpaslan. bunlata karşın tasanda parlamenter sistemin bozulmayacağını, korunacağını. ancak maddelerln anlaşılır hale getirileceğini anlattı. Bu arada. Anayasa Komisyonu üyesi Prof Feyzi Feyziogln tarafmdan, «Tasan, flzerinde durulmaya degme yecek bir tasan değildlr. Bunlan söylemek Içln insaf tan yoksun olmak gerekir» şeklinde eleştirilen Anayasa Komisyonu flyesi Prof Ferfdun Ergin. tasannm maddelerlne ilişkin çok sayıda önerge vereceğinl söyledi. Prof. Ergin'in ilk önergesi tasannm birinci maddesi içln olacak: «Madde 1Tür kiye Devleti bir Cumhuriyettir. Anayasanın bu hükmü Öeğiştirilemez. degiştirilmesi teklif dahi edilmez» Prof. Ergln. maddenin ilk fıkrası olan «Türkiye Devleti bir Cumhuriyettir»e kargı oldugunu belirterek. «Türkiye bir Cumhuriyettir olmalıdır dedi. Prof. Ergîn, «Cnmhuriyet olmayan devlet var mı?» diye sordu îlgili maddeyle Tac Mahal arasında bir benzerlik kuran Prof. Ergin. «Anayasanın birinci maddes! de Tac Mahal abtdesl (Türkiye bir Cumhuriyettir) olmalıdır blçiminde konuştu. Maddenln iklnd fık rasına da karşı çıkan Prof. Ergin şunlan söyledi: «Önce sistem tartışması so nnçlanmalı, tercih bellrlenmelidlr. Sistem konusu flzerinde de Snerge verecegfm. Komlsyonda çok muhnrebe verdlk. Şlmdl savası Genel Kurul'da Snergelerle sürdüre ceğiz.» Ancak" şu ana dek Başkanlık Dlvanı'na verilen önergelerin sayısı 10'u geçmiyor. Oyelerin önergeler konusunda bazı tereddütleri bulunuyor. Sistemin korunması ve tasarının yapısmın verilecek Snergelerle bozulabtleceğl iH timali gözönünde bulunduruluyor. Ancak. pazartesi günü Komlsyonun Genel Kurul'da yapacağı acıkiamalardan sonra önergeler konusu da bir ölçüde aydınlığa çıkacaga benziyor. ö t e yandan. Anayasa Ko mlsyonunun üç gün sürecek çanşmalan sırasmda tasanmn «Başlangıç» bölümünün de üyelerin açıkladıklan gö Parlamenter rüşlerin ışığı altında hazırlanarak önümüzdeki hafta içinde Danışma Meclisi'ne sunulması bekleniyor... Bir Danışma Meclisi üyesi de görüşmelerin tamamlanmasından sonra şöyİ9 dedi: «Bu tasarıyı savunaniar bl le 1961 Anayasasınin görüşülmesi sırasmda yapılan eleştirilerden daha çok eleştiri yönelttiler.» Vedat Dalokay, hastaneye tSTANBUL, (THA) Ankara eski Belediye Başkanlarmdan Vedat Dalokay, geçirdiği bir safra kesesi rahatsızlığı nedeniyle Şişli Çocuk Hastanesi'nde tedavi altına almdı. Edinilen bilgiye göre, perşem be akşamı aniden sancılanan Vedat Dalokay tıbbi müdahalede bulunulması için Şişli Çocuk Hastanesi birinci cerrahisi ne kaldırıldı. Dalokay'ın rahatsızlığına ilişkin teşhis ancais dün konulabildi ve Ankara eski Belediye Başkanınm bir süre daha safra kesesi tedavisi görmesi uygun görüldü. (Baştarafı 1. sayfada) trafik kazası yapan işçiler, kaldırıldı Aldıkaçtı (Baştarafı 12. Sayfada) cağını telefonda doğruladı. Aıle arasında olacağını bildirdığı nişanı gazetecılerin izlemelerme gerek olmadığını söyledi. Akşam saatlerinde evinın önünde bekleyen gazeteciler gelen çiçekleri saymaya başlamışlardı ki Aldıkaçü'nın ktiçük kızı Sibel'in eşi Kamil Kehale gazetecileri eve davet etti. Anayasa Komisyonu Başkanı Aldıkaçtı, «Sizin de son bizim de son çucuklanmız» diyerek nişan yüzliklerini taktı. Skoç vıskiler içilirken, gazeteciler ni! ı yemeğinin yenileoeği Ortakoy'deki bir lokantaya hareket ettiler. 45 konuğa verilen kokteyl ve yemeğe çok genç davetliler katıldı. Nişan yüzükleri takılırken evde bulunanlar ayn bir bölümde ağırlandılar. Bu bölumü süsleyen iki çiçekten birinl Anayasa Komisyonu'nun diğerJUyelerinden farklı düşünen üyesi «Raiet İbrahimoğlu ve eşi» diğerini de, «Anayasa Komisyon arkadaşlan» göndermişlerdi. KOMİSYON ÇA1IŞMALARI Danışma Meclisi'nde Anayasa tasansının tümti üzerinde yapılan eleştiriler yarın Komisyon Başkanı Orhan Aldıkaçtı tarafmdan yamtlanacak. Bu ko nudaki hazırlık çalışmalarma katılması beklenen Aldıkaçtı'nın bu sabah Ankara'ya dönmesi bekleniyor. Danışma Meclisi'nde dile getirilen eleştirileri yanıtlamak üzere yapacağı hazırlıklar ıcin Aldıkaçtı, üç gün süre istemiş ve bu ıstek kabui edilmışti. An cak Danışma Meclisi'nm üç günlük bir tatile girmesine ne den olan bu duruma karşm Anayasa Komisyonu henuz çalışmalanna başlamadı. Komisyonun nasıl bir çalışma yapacağı konusunda Ankara'da THA muhabirinin sorularını ya nıtlayan Aldıkaçtı, Komisyon üyelerinin tutanakları inceleme ye başladığını, Genel Kunü'da da eleştirilerle ilgili notlar aldığmı belirterek, «Cevap hanr lamak yarım günümüzü alır» dedi. Pazartesi günti Anayasa taslağı konusundaki eleştirilerin yanıtlanması işlemlerinin yüzde yüz tamamlanacağını söyleyen Aldıkaçtı, taslağa yöneltilen eleştirileri doğal karşıladığını da belirtti ve şöyle konuştu: «Anayasa aşırı sola ve faşlzme kapalı. Belli çevrclerin cleş tirilerini doğal karşılıyorum. Ama bunu saygısızhğa ve çirkefliğe dönüştürmek ayıptır. Danışma Meclisi'nde fazla biı şeyin değişeceğini sanmıyomm. Herkesin şunu iyi bilnıesi lazım kl, son sözü söyleyecek olan Konsey'dir.» Anayasa Komisyonu Başkanvekili Feyyaz Gölcüklü ise Aldıkaçtı'nın (utumu ile ilgili ola rak THA muhabirinin sorularına şu karşılığı verdi: «Aldıkaçtı ile dünden beri görüşemedik. İstanbul'a gidecekti Aldıkaçtı'nın Ankara'da bulanmaması, Komisyon çalışmalanru engellemez. Komisyo nıın vereceği ccvabı blz ha zırlıyoruz.» Anayasa Komisyonu üyesi T. Fikret Alpaslan da Komisyon üyelerinin evlerinde çalıştıklarmı belirterek yapılacak Komisyon toplantısmda ortak bir yanıt hazırlanacağını büdirdi. (Baştarafı 1. Sayfada) den dün gece 20.45 sıralarında öldüğünü bildirdi. Dr. Şirin. Pekin'm böbrek yetmezliği sonucu idran atamadığını da kaydetti. 61 yaşmdaki Penik'in ölmeden önce Dr. Feridun Şirin'e sarılarak öptüğü ve «ölümüm işe yarasın» dediği bildirildi. Artin Penik ayrıca «ASALA canilerini benimsemeyen son kişi ben değilim» şeklmde konuştu. Artin Penik olay günü vücudunun yüzde 4550 cıvanndaki bölümünde 12'inci derece yanık halde hastaneye kaldınlmıştı. Penike tedavide çeşitli yöntemler uygulanmıştı. Sağlık durumu konusunda daha önce yapüan acıklamalar, Penik'in hayati tehlikeyi atlatmadığı şekündeydi. Artin Penik öldü Buçay çok buruk I Şuttran KETEMCI 6 aya bu nedenle tutuklandıklan veya hüküm giydlklerl takdirde 12 ay İçinde hüktimlü lük veya tutukluluk halleri sona ermek koşuluyla işle rlne tekrar alınabilecekler. Eski llke karanna göre 12 aylık süre 90 gün İle sınırlandırılmıştı. Aynı fıkraya eklenen bir başka madde İle de, bu fikrada sözü geçen şoförlerin, tutuklama güntlnden başla yarak 150 güne kadar çıplak gUndellklerinin ödeneceğl hüküm aJtma alındı. Yine aynı ilke karanna eklenen 8'ncl fıkrada îş Yasasınm 17. maddesinln 2. fıkrasına göre işten çıka rılanlar hakkında ilke kararlarındakl htikümlerln uygulanmayacağı belirtildi. îş Yasasının 17'ncl maddesi nin ikinci fıkrası «ablak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller ve benzerlerl» hükümlerinl lçeriyor. Sanıkların (Baştarafı 12. Sayfada) rülmekte olan dava bir si yasi partinin yargüanması davası olmayıp, parti içindeki görevlilerin yani sanıkların TCK'nun 141. ve 142. maddclerine ayları ey lemlerinden dolayı açılan kamu davasıdır...» denildiğirii, ancak iddianamede sanıkların «TCK'da yeralan tlkeler doğrultusunda saptanmış, tipik olarak tes pit edilmiş hukuka aykırı herhangi bir eylem giiste rilmemiş ve cezalann şahsiliği kuralı dikkate alınmamıştır» görüşüne de yer verilen dilekçede bu konuda daha sonra şöyle dsnildi: «Mademki TİP program ve tüzüğü İle gizll bir örgüttür, o halde sanıklarda bu örgütün üyesi olduklarına göre TCK'nın 141. maddesi Uılâl ediimiştir. Varsayımlara dayab kuru lan «kollektif suçlama» esası bir an için geçerli da bi sayılsa, her sanık için ayrı ayn suç sayılan «eylem» tesplt edilebünıelidirki, «cezalann şahsiliği» 11kesine uyulabUsin ve yargılama yapılabilsin.» Savunma avukatlarınm ortak dilekçelerinde daha önce yaptıklan tahliye taleplerinin «isnat olunan su çuıı niteliği, sorgulann he nüz başlamamış olması, davanm bulunduğu aşama dikkate alınarak, sorgulann henüz tamamlaıunamış olması, tutuklama sebeplert henüz ortadan kalkmadı ğından» denilerek kabul edilmediği, 15 temmuz gün kü oturumda 7 kişi serbest bırakıhrken, «...tutuklama sebepleri ortadan kalkmış olduğu kanaatine varıldığından ..» denildiğini hatırlatıldı. Dilekçede tahliye istemlerinın reddediliş gerekçelerinin sanıklar lehine değiştiği görüşü savunularak tutuklu 17 sanığın tahliyeleri istendi. Mahkeme bu konuda karar alırken şöyle denildi: «tutuklu sanıkların kendilerine yüklenen suçlann vasıf ve mahiyeti dikkate alındığında haklarmdaki tutuklaraa sebepleri henüz ortadan kalkmamış olduğu kanaatine vanldığıudan tahliye yönündeki talebin reddl ile tutukluluk Jhallerinin devanuna.s (SÜRECEK) (Baştararı ı. Sayfada) tılması, ücret artışının sınır landınlması ile sıkı para politikalarının sürdügü belirtilerek şöyle deniliyor: «Hükümet bu programla 1982 yılının ikinci yarısında da enflasyon oranmı 6nemli ölçüde düşürmeyi ve 1983 yılında da bu yıldaki büyüme hızına ulaşmayı umut etmektedir.» Türkiye'nin ekonomi polltikasmın aynntılı bir biçim de anlatıldığı bu bölümde Kamu îktisadi Teşebbüsleri'nde (KlTler) yapılacak idari ve kurumsal reformlar da şu şekilde öaetlendi: • KjT'ler tamamon Öcari kurallarına göre yönetilecek. • Hükümet kahlımıyla KİT'ler yan . bağımsız yönetlciler kurulu tarafmdan işletilecek. • Sermaye artunlmasına izln verilecek. • Yönetim standartlannı yükseltmek için rekabetçi ücretler uygulanacak ve ye teneğe göre seçim yapılacak. İÇ PAZARI KORUMAK Ortak belgenin Türkiye'nin politikalan İle ilgili kıs mında ayrıca; «Hükümet İÇ pazar üretiminl korumak için alınan önlemlerin azaltılması gerektiginin farkındadır> denilerek şu görüşlere yer verildi: «Hükümet ithalatm serbestleştirilme poliökasına 1983 yılında da devam etmek niyetindedir. Hükümet aynı zamanda, başka ülkelerin ihracat amaçlannı da gözönüne alarak, kredi ve mali destekten oluşan ihracat sübvansiyonunu azaltraak istemektedir. Bu amaca ulaşmak için ihracat kre dilerine uygulanan tercihli faiz oranlan yüzde 27'den 31,5'e çıkartılmıştır. Ocak 1983'ten itibaren ihracattaki vergi indirimi, en az yüzde 20 ithal girdisi oranı olarak malların katma değerleriyle ilişkilendirilecektir.» (Baştarafı 12. Sayfada) cısı), 3 Saim Kurt (Sosyal Güvenlik Bakanlığı Müsteşar Vardımcısı), 4 Ercüment Artun (Sosyal Gfivenlik Kuruluşları Genel Müdürü), 5 Ömer Taner (Sosyal GüvenUk Bakanlığı Personej Daire Başkanı), 8 Orhan Özet (Tekel Genel Müdürü), 7 Izzet Kıran (Tekel Genel Müdürü Muavüıi), 8 Atilla Ozer (Tekel Genel Müdür Muavüıi), 9 özean Şengölge (BağKnr Genel Müdürü Muavinl). 10 Necati önder (İş ve îşçi Bulma Kurumu Teftiş Kurulu Başkanı) 11 Ali Haydar Şeşenoğlu (Çahşma Bakanlığı Hukuk Mü şaviri), 12 Kubilay Karaycğetı <Iş ve tşçl Bulma Kurumu Araştırma r ııre Başkanı), 13 Tahsin Kaplan (Köyişleri Bakanlığı Kooperatifler Genel Müdürü), 14 Mehmet Tiknıan (Çabşma Bakanlığı Personel ve Mali tşler Daire Başkanı), 15 Cavit Demir (Kopenhag Çalışmn Müşaviri).» (Baştarafı 1.* Sayfada) ta içüıde Merkez Bankası'nın gerekli ödemeyi yapmayı kabul etmesiyle çözülmüş oldu. 2.4 rnilyar lira tutanndakl pamuk boıcunun ödenmes) için Ege'deki rüm Ziraat Bankası şubelerine gerekli talimatın verildiği ve paranın kuryeler aracılığıyla şubelere üetıldigi öğrenildi. KBT'ler MHP i (Baştarafı 1. Sayfada) şı. Kimileri bu görevin ÇAY • lam para 8,1 milyar kadar. Bu KUR'a ait olduğunu savunuyor. yıl ise, yine taban fiyatı 55 li Bu arada, iller duzeyüıde yöneraya çıkarken, beklenen üretim tünler de sorunu tartışıyorlar. Biricik para kaynağı anlagerçekleşirse, üreticinin eline geçebüecek toplam para 16,5 mına gelen çay filizlerinden milyar olacak. Bu da geçen yı biraz daha fazla toplama çabalın şokundan sonra belini dog sı içindeki kadınlar, Karadeniz'rultmak bir yana, gerçek de in ünlü sağanak yağmurunda ğer, yani iki yıluı enflasyon ar dahi toplamayı sürdürüyorlar. tışma göre, çay üreticisinin Oysa glîneşli günlerde bile çay 1980'e göre çok daha düşük ge serelerinin aralan tamamen ıslir sağlaması anlamına geliyor. lak. Yörede kadın hastalıklan Tabü geçmiş yılardan ÇAY rekor düzeyde. Bir araştırmaKUR'un üreticiye borçlu kalma ya göre, çay gelirlerinin % 20'sı nedeni ile ödemelerde kay sini doktora, ilaca ödüyorlarma var. 1981'de borçla birlilrte mış. ödepen 13 milyar. Bu yıl ise Doğu Karadeniz'in erkekleri borçla birlikte 18,5 milyar öde kendilerine yeni bir iş araya me yapılabileceği samlıyor. dursünlar, kadınları her şeye , katlanarai, ÇAY KXJB"un isYÜBEKLEK DE BUEÜK . îşte bu açık ve net gerçek tediği, Türkiye'yi çay ithaline tir ki, bu yıl geçen yıhn ayla zorunlu kılmayacak çayı toplalarına göre, nerede ise iki katı maya, yılda 350 bin ton çayı elna yakın çay verebildiği halde, leri ile sağlamaya çalışıyorlar. BİTTÎ üreticinin yüreği buruk.. Her çay üreticisi, aşağı yukarı birbirinln aynı şeyler anlatıyor. Geçen yıla göre, bu yıl du(Baştarafı 1. Sayfada) rum daha iyi, ama çayın yöre 11 Güvenlik Konseyi karanna insanını zengin ettiği, gurbetçi göre verUmiş olan hapis cezalikten kurtardığı günler sona er sının infazı, 52 sayıb karar yümiş. Bütün ailelerde ek iş ara rürlükten kalktığı halde kesinyışı. Yörede iş bulamayınca da leşmiştir. tnfazla UgiU çağn çözüm gurbetçiliğe kalmış. Yö belgesi de müvekkUime 13 rede denize paralel dik dağlar Ağustos 1982 tarihlnde tebliğ nedeni ile çok yetersiz kalan edilmlştir. toprak, çok nüfuslu aileler için Bunun üzertne, müvekkilimin de bölüne bölüne, ÇAY • KUR' yasaı hakkını kullanarak, benun çay alım defterlerine göre zer durumlarda örnekleri göortalama 35 dönüme inmiş. rüldüğü gibi, infazın dört ay İŞÇİLİK TARİHE KARIŞMIŞ ertelenmesini istedlk. Bunun Üç yıl öncesine kadar, kam için Ankara Cumhurlyet Savpanya dönemlerinde Giresun, cüığı'na dün, meslekdaşım OrOrdu, Samsun ve Doğu Anado han Tosun Ue birlikte bir dilu yörelerinden gelen mevsim lekçe verdlk. Erteleme istemimizin gereklik işçiler tarihe kanşmış. Makas yasağı gelince, en usta bir çesl, yasal deybnle bir (ağır işçinin günde toplayacağı çay mağdurlyet)in önlenmesidlr. BUindiği gibi, müvekkilim Sa miktarı 30 kiloya üımis. Bu durumda bin lira yövmiye Ue işçi ym Bülent Ecevit, vermediği çaüştırabilmek söz konusu de bir demeçten ve demeç sanılan bir özel mektuptan dolayı 54 ğJl. Aynı nedenle, başkalannın gün göz altında ve tutuklu kalçaylığını parasını bölüşerek mıştır. Birinci konunun beraat yanlağa almanın da kazançli le, ikinci konunun da takipsizbir yan' kalmamış. Yarıcı bulu lik veya beraatle sonuçlanması namıyor. Sadece gurbete gide halinde: Ve o takdirde müvekcek genç erkek sayısı az, kala killrnizin gözaltında ve tutuklu balık aileler, çaylığıru topladık kaldığı toplam 54 günlük sürelan yerde barınma koşulu ile nin, mahkumlyet süresinden bu işi kabul ediyorlar. Tabü düşülmesl gerekecektir. kentlerde başka iş yapıp çaylıAncak bu konularda karar ğını yarılığa vermiş olanlar için, aşanıasma, yazılı talimat gerebu gelir de paylaşılmca, çay ğlnce Danünarka'da bir gazelığm bir anlamı kalmamış. Bu teciden ve Hollanda'da bir tedurumdakiler çayhklarını sat levizyon görevllsinden almacak maya çahşıyor. Topraklar biraz ifadelerin Ankara'daki Hglli As daha küçülüyor ve çay, giderek kerl Mahkeme ve Savcılığa aîlenin kadınları tarafmdan ev ulaşmasıyla vanlmış olacaktır. işi gibi uzun bir dönemde azar Danimarka ve Hollanda'daki azar toplanan, daha bir aile zi işlemler geçikmesiz sonuçlansa bile, bu ülkelerden gelecek ifaraati kimliğine bürünüyor. delerin, Türldye'dekl bilinen Yörede üç yılda yoksullaşma, bürokratik kanallardan ve dudışardan gözler için bile kolav raklardan geçerek Mahkemeye ca görülecek kadar boyutlu. ve Savcılığa ulaşması aylar Herkesin ağzmda artık yan ge sürebilir. lir olduğu kabul edilen, çayın Nitekim, Ankara Sıkıyönetun yanında, ek gelir kaynağı arayı Komutanlığı 1 Numaralı Askerl Mahkemesinin yazılı talimat lsteminfn Ankara'daki ilgili (Baştarafı 1. Sayfada) makamlarca Danimarka'ya posledi ve itfaıyenin müdaha talanabUmesi bile, bizim ısrarlı taldp ve hatırlatmalanmıza lesjyle kısa sürede kontrol karşm, yaklaşık ild ay sünnüşaltına alındı. tür. Yetkililer, sinagogdaki yan Bu tür gcçikmeler yüzünden gının kundaklama sonucu müvekkUimM, haplste gereksiz çıktığmı açıkladüar. Ancak yere 54 gün fazla kalması olakundaklamanın sorumlulu sılığını önlemek amacıyladır ki ğunu henüz hiçbir örgüt erteleme isteminde bulunduk. Ceza muhakemelerl usulü ya üstlenmedi. sasının 400. mıddesl bu konuMitterand hükümetinin ted da şöyle der: Ağır hapisten hişe karşı merkezi bir polis maada iki sene ve daha aşağı ve istihbarat teşkilatı oluş müddetle hürriyeH tahdit eden turacağı bildirildi. Radyo cezalann derhal infazı, mahMitterand'ın bu örgütle kum veya ailesi için mahkumiyetin gayes' haricinde ağır bir ilgili açıklamayı gelecek haf zaran mucip olacağı anlaşılırta yapmasının beklendiğini sa mahkumun talebi üzerine ce bildirdi. Radyoya göre bu zanın infazı tehir olunabilir orgüt ülke içinde ve dışın rehir müddeti dört ayı geçe mez... daki yıkıcılıkla mücadele Herhalde haplste gerektiğin ve istihbarat ajanslannm don dba uzun bir süre kalmah eşgüdümlerini sağlayacak, tan daba «ağır» bir «mağduriAyrıca hukuk sistemi goz yet» durumu tasavvur edilemez den geçirilerek sadece ted Onun İçin, başvurumuzun hak hışle görevli bir mahkeme 'j ve makul karşılanacağınve savcılık olusturulacak. umarız.» ANKARA, (THA) Ticaret Bakanlığı, haziran ayına kıyasla toptan eşya fiyatlan in deksinin temmuz aymda yüz de 1.2 oranında artış gösterdiğini açıkladı. Bakanlığın Konjonktür ve Yayın Dairesi' nce yapılan 1982 temmuz ayma ait toptan eşya fiyatlan Anka ra ve İstanbul geçinme indeks leri hesaplamaları sonucunda şu açıklama yapıldı: «1 Toptan eşya fiyatlan indeksi: Toptan eşya fiyatlan in deksl haziran ayına kryasla tem muz ayında yüzde \3, oranında artış göstermiştir. W81 yılının temmuz ayında ise yüzde 0.2'lik bir artış olmuştu. Toptan eşya fiyatlan indekslnin 1982 yılının ilk yedi ayın dakl artış, yüzde 14.2 oranında olmuştur. Söz konusu oran 1981 yıbnda yüzde 14.5 idi. Son onikl aylık artış, yani temmuz ayınuı bir önceki yıl temmuz ayı itibariyle yıllık artışı yüzde 25.3 olarak gerçekleşmiştir. 1981 yıhnın aynı dönemindekl artış ise yüzde 37.8 seviyesinde idi.» 2 Geçinme indeksleri: Geçinme tndekslerinin sencnin ilk yedi aymdakl artış lan 1982'de Ankara'da yüzde 15.8, İ'stanbul'da yüzd« 19.6, 1981 yılında %se Aakara'da, yüzde 13.8, İstanbul'da yüzde J5.1 olarak gerçekleşmiştir. Geçinme indekslerinin son on iki aylık oranlan 1982 yılında Ankara'da yüzde 281. İstanbul' da yüzde 33*, 1981'in aynı dö neminde Ankara'da yüzde 292, İstanbul'da yüzde 36.7 olmuştur. Sstanbul'da fiyat artısı yedi ayda yüzde 19.6yı buldu doğal bir şey olamaz. Bu açıdan bakıldığmda. önümüzdeki günlerde özelhkle «Mali bürokraside yeniden bir biçimlenmeye» tanüc olunacağı hemen hemen ke sinleşmış gibi. Önce yeni Devlet Bakanı Sermet Pasln'in durumunu ele alalmı. Sermet Pasin genellikle «Dış ekononük Uişkileri» yönlendırecek. İMF, Dünya Bankası, OECD gibi ekonomik kuruluşlarla Türkiye'nin ilişkilerini yürütecek. Bu amaçla, başmda bulunduğu Devlet Bakanlığında yeni bir müsteşarlık kurulması söz konusu. «Dış ekonomik ilişkller Müsteşarlığı» adındaki bu yeni kuruluşun bir sekreteryası da bulunacak Sermet Pasin'üı başkanlığında yeni müsteşar ve sekreterya bir yandan Maliye Bakanlığı, öte yandan Dışişleri Bakanlığı ile işbirliğı halinde olacak. «Dış ekonomik UişkUer müsteşarlığı» için önce Cenevre'de görev yapmakta olan Günal Kansu'nun adı geçti. Kansu da, tıpkı Kafaoğlu ve Pasin gibi, Yıllardır dış görevlerde bulunmuş bir uzman. Kansu, geçen yıla kadar New York' ta «ÜNİDO» (Birleşmlş Mil letler Smai Kalkınma Örgütü) daıresınde görevde idi. Geçen yıl bu kurumun Merkezi Cenevre'ye taşındı. Akla ilk gelen ve aralarındaki yakınlıktan dolayı da üzerinde durulan Günal Kansu, geçtiğimız halta içinde tatilini geçirmekte olduğu îzmir Çeşme'den Ankara'ya çağınldı. Kansu «Dış Ekonomik tlişkller Müsteşarüğma» pek ya naşmadı. Onun üzerine kendısine DPT Müsteşarlığı önerildi. Yurt dışına gitmeden önce, Günal Kansu belli bir süre DPT'de önem li görevlerde bulunmuş ve bir ara İktisadi Planlama Dairesi Başkanlığı yapmıştı. Şimdi, önerUen DPT müsteşarlığı için vereceği yanıt henüz belli değil. Ama, bu konu galiba gelecek hafta çözülecek... Ashnda, DPT Müsteşarlığı için «Akılda bulunan bir başka lsim» halen Devlet yatırun Bankası Genel Mtt dürü olan Tank Kıvanç. Genel Müdür Kıvanç'ın da DPT deneyımi var... Vurgulanan iki isimden de an laşılacağı gibi, halen DPT Müsteşan bulunan Tüdınm Aktürk'ün görevinden alınması bekleniyor... Bu arada Başbakanlıkta yeni bir isim olabüecek. Eskiden Hazine Genel Sekreterliğinde bulunan ve daha sonra galiba 1977 sonunda Kıbrıs'a gönderilen Sadullab Aygün*ün Başbakanhk Müsteşar Yarduncılığına getirilmesl bekleniyor. Aygün, Müsteşar Yardımcısı olarak «Başbakanlık Ue Maliye Bakanlığı arasında eşgüdüm» sağlayacak. Başba kanlıkta «Ekonomik Uzman» niteliğine bürünecek. Maliye Bakanlığmda ise, şu sıralardaki «gözde isim» Hazine Genel Sekreteri Tevfik Altınok, iki ay kadar önce Maliye Bakanlığının Washington'daki Mali Danışmanı olan Altınok Ankara'ya çağnlarak Hazine Genel Sekreterliğine atanmıştı. «Ayaklı mevzuat» adı takılan Tevfik Altınok' un yürürlükteki yasalar ve uygulamalarla ilgüi «derln bilgisi» herkesce biliniyor. Bu nedenle Altınok yenni koruyacak. Ama, ona bir yardımcı gelebilir. Ve bu yardımcı «Eski bir hesap uzmanı» olabilir. Mali Sayfada ı &. Günal Kansu ^ Tarık Kıvanç Avukatları ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) Dinlenmekte olduğu, Burhaniye Oren'deki evinde kalp durmasından ölen eski Ta bii Senatör Vehbi Ersü'nün cenazesi dün Ankara'ya getırilerek, Mevki Hastanesi morguna konuldu. Krsü'nün cenazesi yann Maltepe camiinde öğleym lolınacak cenaze namazuıdan sonra, Cebeci asri mezarlığında toprağa verilecek. Vehbi Ersü yarın toprağa veriliyor d Sadullah Aygün Şehit er BErtuğrul Kayah'mn terhisine bir ay vardı ANKARA. (a.a.) Suıırda görev yaparken Sovyet askerlerince vurularak şehit olan iki erden Ertuğrul Kayalı'mn terhisine bir ay kalmış olduğu öğrenildi. Er All Akarsu ile birlikte sınırda vurulan Kayalı'nın geçen hafta ailesine mektup yazdığı ve tezkereye ge lebilmek için para istediğini söyleyen ağabeyi Yakup Kayalı, kardeşinin askere gitmeden önce kunduracılık yaptığını belirtti. Şehit er Ertuğrol Kayalı'nm ağabeyi. Kayab ailesinin oturduğu Ankara'ya 30 kilomstre uzakhktaki Yenikent'teki eve gelen a.a. muhabirine, bir süre ö n c e kardeşinin yolladığı bir asker fotoğrafını gösterdi Ertuğrul Kayalı'nın ağabeyine gönderdiği fotoğrafuı arkasmda şunlar yazılı: «Sevgili asker ağabeyime hatıra olsun. Söyleyin güneş doğmasın Saklayın resmimi rengl solmasın Bu bir hatıradır yerde kabnasin Alayı sabah erken duman bürüyor Yüregim dolmuş ciğerimi kan bürüyor. Asker kardeşindcn hatıra! % Tevfik Altınok Paris'te AMASYA (THA) ArtovaMusaköy arasmdaki rampada arızalanarak duran ve ündat isteyen 968 sayılı yük treni, bek lemekte olduğu rampadan geri kayarak hareket etti ve Musaköy ıstasyonundan çekici olarak gelmekte olan 4970 sayılı lokomotifle çarpıştı. Kazada, imdat lokomotifinde bulunan yardımcı makinist Osman Özdemlr hayatını kaybetti. Başmakinist Hüseyin Ateş ise ağır yaralandl. Bazı yük vagonlarınm devrilmesi sonucu ise Amasya Sivas demiryolu ulaşıma kapandı. Yetkililer yolun a çı!ması için çalışmaların sürdürüldüğünü beUrtüler. Artova'daki tren kazasında bir görevli öldü Maliye Bakanlığı Müsteşan Ertuğrul Kumcuoğlu ise, çok büyük bir olasılıkla bir başka göreve atanacak. Kumcuoğlu'nun nereye atanacağı henüz belli değil. Kafaoğlu'na «Rahat düşünme olanağı verebilmek» amacıyla da, kendisi geçen hafta tatüe çıktı. Yerine, Kafaoğlu'nun en yakın Danışmanı Erdoğan Mlrun'un atanması düşünülüyor. Başkentte çeşitli çevrelerde «Mirun'un atanma kararnamesinin Çankaya'dan dönebileceği» yolunda söylentüer bulunmasına rağmen, kendisinin müsteşar olamaması, herhalde «Sürpriz» olarak nitelenebilir... MaUye'deki diğer Genel Müdürler ise, sağlanan bilgilere göre, çok büyük olasılıkla yerlerini koruyacaklar... Yerlerini çoğunlukla koruyacak olan bir başka «Takım», Merkez Bankası, ekibi. Başkan Osman Şıkı lar herhalde «Br süre da* ha» görevinde kalacalş. 1 Ama, aynı şeyi Başkan yap dımcüanndan tbrahiyı Kurt için söylemek şu 9ralarda güç görünüyor Mali bürokraside bektenen bu ilk değişikliklerr'tn sonra, Kafaoğlu'nun nerkesce merak edilen «Ara modelleri» herhalde daha çabuk ve daha aynntüı olarak gündemdeki yerini alacak Bürokratik değişıkliklerin gerçekleşmesi ise, en azından ağustos sonunu bulacağa benziyor. Mali bürokrasidekı değişiklikleri izlerken, araya «Kabinedeki değişiklikler» girerse, bunu da «Sürpriz» olarak değerlendirmemek gerek Ama bu bir başka konu Ş^ Ertuğrul Kumcuoğlu
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear