22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Cumhuriyet 6 EKONOMİ 19 MART 1982 EKONOMİDE Bakanlık endeksi de ürkütücü gelismeyi doğruladı GÜNÜN AYNASI Seker pancan faban fiyatı 5 lira IstanbuFda ocakşubat fiyat artışı yüzde 10 dolayında Ekonnnıi Servisi Ticaret Bakanlığı'nın şubat ayı geçinme endeksi rakamları da özellikle Istanbul'da tüketici fiyatlarının kaygı verici bıçımde artmakta olduğunu doğruladı. Dün açıklanan Ticaret Bakanlığı îstanbul geçinme endeksi 1982 yıhnın ilk iki ayında Istanbul'da fıyatların yüzde 9,4 arttığmı gösteriyor. Bu rakam yüzde 8,5 olarak belirlenen İstanbul Ticaret Odası rakamıyla yüzde 11,5 olarak belirlenen DİE rakamının arasında kalıyor ve yılın ilk iki ayında Istanbul'da meydana gelen fiyat artışının yüzde 10 dolayında oldugunu bir kez daha ortaya koyuyor. Geçen yılın ilk iki ayında Ticaret Bakanlığı îstanbul ge9 Sabanci: Hükümeîten lafta kalâcak yeni düzenleme istemiyoruz Q ISO Meclisi'nde TUD'un İstanbul'da yetkilerle donatılmış bir şube açması istendi. Ekonoml Servisi Istanoul Sanayi Odası'nın aylık olağan Meclıs toplantısı bu kez oldukça sönük geçti. Çiinkü Sanayi Bakanı Mehmet Turgufun İstanbul'u zıyareti nedenıyle İSO Meclisi bir gün önce olağanustu toplantıya çağTilmış ve her nedense bu toplantı gazetecilerın ısrarlı araştırmalarına rağmen basından titızlikle gizlı tutulmaya çalışılmıştı. Sanayıcı lerimiz Bakan Mehmet Turgut'a blr gün önce yeterince ıç lerini dökmüş olmalılar ki, olağan İSO Meclisi'nde kimse konuşmaya hevesli görünmedi ve toplantı 1 saatte bitiverdi. Toplantıda söz alan Sakıp Sabancı. Başbakanlıkta 12 mart günu sanayicilerle başlatılan dlyaloğun 5 mayıs ve H nazlran günleri sürdürülmesi kararınm sevindirlci olduğunu kaydettikten sonra, «hilkümetten etklli kararlar almasmı bekliyoruz. Tebliğler, kararnameler laft» kalacaksa, biz hiç bir konuda yeni düzenleme istemiyoruz,» dedi. Sabancı ayrıca Teşvık Uy gulama Dairesı TUD'un îstanbul'da bir şube açmasım önerdı. Türkiye'deki toplam sanayi üretiminin %46'sını gerçekleştıren Istanbullu sanayıcilerın devamlı Ankara'ya gıtmelerinın ve TUD'da giinler sonrasına verüen randevuların ışlen çok aksattıgını söyledi. Bu araua ISÜ Ybneum Kurulu Başkanı Nurullah Gezgın, Yi mart günü Başbakanla yaptıkları gorüşmede ortaya Koydugu gorüşlerı Meclts uyelerine yazılı olarak dağıttı Bu metne gore Istanbullu sanayiciler hukümetten şu isteklerd« bulunuyorlar: 0 Zor durumdakı sanayi Ku ruluşlarının birikmış banka borçlannuı Merkez Bankası' nda kurulacak bir fon aracılığıyla konsolide edilmesi. 9 Emek yogun yatırım ve üretimlere özendirici teşvlkler getirilmesı. # Hisse senedi pıyasasının &• zendirilmesi. 0 Ucret politikasmda verimlilık ilkesinin dıkkate almması. 0 Özel sektöre ve yabancı sermayeye önünü görecek, yol gösterici ve teşvik edici bir planın hazırlanması. , ANKARA, fANKA) Şeker pancan taban fiyatı kilo başına 5 lira olarak açıklandı. Bakanlar Kurulunun bugünkü Resmi Gazete'de yayınladığı 1982 pancar taban fiyatı, 1981 de üreticiye ödenen kilo başına 4 lirahk birim fiyatına göre sadece 1 lirahk blr artış getirdi Bakanlar Kurulu kararına gore 5 lira, yüzde 16 polar çeker içeren firesi düşürülmüş pancarın her kilosu için ödenecek Buna karşın. polar şeker varhğı yüzde 16'nın üzerinde bulunan pancarlar için. her polarizasyon derecesi fazlalığına karşılık, pancarın kilosuna 31 kuruluşluk bir ek ödemede bulunulacak, aynı şekilde, polar şeker varhğı yüzde 16'nın altında bulunan pancarlardan da her polarizasyon derecesi için kiloda 31 kuruş indirim yapılacak öte yandan. sadece 1982 yılı kampanyasında geçerli olmak üzere. ürününü erken teslim eden üreticiye erken söküm tazminatı ödenecek. Karara göre, pancar ekicileri istihsal kooperatiflen birliğinin (Pankobirlik) sermaye yapısını desteklemek amacıyla, pancar üreticilerinin teslim ettikleri pancar bedellerinden, Türkiye Şeker Fabrikaları Pankobirlik için yuzde 2 oramnda kesinti yapacak. Bu yolla sağlanacak mali olanağa karşılık, destekleme ve fiyat istikrar fonundan Pankobirlik'e avans olarak 2,5 milyar lira ödenecek. 1982'DE ÇEŞİTLİ ENDEKSLERİN ARTIŞ ORANLARI (YÜZDE OLARAK) Ocak Şubat OcakŞubat 4.8 4.4 94 Tioaret Bakanlığı Îstanbul Geçinme 4.6 6.7 DİE îstanbul Geçinme . 11.5 3.7 4.6 8.5 İTO İstanbul Geçinme 2.8 2.4 5.3 Ticaret Bakanlığı Ankara Geçinme 3.3 3.6 7.1 DIE Ankara Geçinme 3.6 1.7 5.4 Ticaret B8kanlığı Toptan Eşya 3.0 Henüz 1Delli olmadı İTO Toptan Eşya çirme endeksınde mevdana ge len artışm yalnızca vüssde 5 ol duğu, yıl sonunda İse, söz ko nusu endeksin yüzde 37,6'hk bir artış şösterdiği ammsandığında, 1982 sonunda Îstanbul' daki, fiyat artışlanmn yüzde 35'lerde değil yüzde 70'lerde gerçekleşmesi ürkütücü bir ola sılık olarak ortaya çıkıyor Ticaret Bakanlığı'nın toptan eşya fiyatları endeksi ise, şubat aymds yüzde 1,7 gıbi çok düşük bir artış gösfermiş bulunuyor. Ocak ayında yüzde 3,6 artmış bulunan TicRret Bakanlığı toptan eşya fiyatlannm şubat ayında bu kadar düşük bir rakamla sonuçlanması şaşırtıcı görünüyor. Bu endeksle karşılaştırılabilecek tek endeksi olan İTO toptan eşya fiyatlan endeksi şubat sonuçlarının henüz açıklanmamış bulunması şimdilik bir karşılaştırma yapma olansğmı smırlıvor. ANKARA GEÇİNME ENDEKSİ Ticaret Bakanlığı'nın Ankara geçinme endeksi ise, şubat ayında yüzde 2,4 ve ocak şubat toplamında yüzde 5,3 gibi daha sınırlı artışlar Rösterlyor. Geçen yılın İlk iki ayında da yüzde 5 dolayında olan Ankara fiyat artışları, başkentimizde bu yılki fiyat artışlarının geçen yıl olduğu gibi yüzde 35' lerde gerçekleşmesinin mümkün olduğunu gösteriyor. llaç dışsatımında patlama bekleniyor Eczacıbası: İlaçta dısa bağımlılık kacımlmaz, cünkü daha ekonomik Meral TAMER Eczacıbası tlaç Sanayii A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Nejat Eczacıbası, «İlaç sanayiinde dışa bağımlılık kaçınılmazdır, çünkü daha ekonomiktlr» dedi. llaç sanayiinde bu yıl Ortadoğu Ulkelerlne bir lhracat patlamasının yaşanacağım kaydeden Eczacıbası, Türklye'den 1980'de yapvlan 161 milyon lirahk ilat lhracatının. 1981'de 700 mll yon liraya yükseldlginl, bu yıl İse yalnızca Eczacıbası flrmasının 1,5 milyar liralık lhracat bağlantısı yaptığmı söyledi. Türkiye tlaç Endüstrl tşverenlerl Sendikasınm Türk llaç sanaylini basın mensuplarına tanıtmak üzere düzenledlğl bir dizl fabrlka gezlsinin ilkinde Eczacıbası llaç Sanayii A.Ş.'nin Levent'teki tesislerini gezdikten sonra Nejat Eczacıbası ile görüştük. Türk llaç sanayiinin 60 yıllık gelişimini rakamlarla anlatan Eczacıbası, kendl flrmalarının üçü Levent, üçü Ayazağa ve birl Yalova'da olmak üzere toplam 7 tesisleri bulunduğunu ve geçen yıl 9b milyon kutu ilaç ürettiklerini, cirolarının ise 6,8 milyar TL olduğunu söyledi. Nejat Eczacıbası, kendl firmalarının Türk ilaç sanayiindeki pazar payının serumlarda % 85, veteriner ilaçlarında % 15, reçeteslz ilaçlarda % 40, beşeri ilaçlarda % 14 olduğunu kaydettikten sonra ilaç sanayii konusunda genel bilgiler verdi. Asnn bagında 30'larda olan ortalama insan ömrünün ilaç sayesinde bugün uygar ülkelerde 74'e kadar çıktığını kaydeden Eczacıbası, ülkemizin llaç tüketiminde bu ülkelerin çok gerilerinde kaldığını örneklerle anlattı, Almanya ve İsviçre'de kişi başına yıllık ilaç tüketiminin 143 dolar, Pransa'da 128 dolar, îtalya ve Hollanda'da 6065 dolar, Polonya ve Yunanistan'da 20 dolar olmasına karşıhk ülkemizde bu rakamın 8,5 dolarda kaldığını söyledi. tlaç sanayiimizln dışa bağımlıhğı konusunda da sık sık yakınmalar olduğunu kaydeden Nejat Eczacıbası, Yülar Uretim Uretım Tuketim (mily. Kutu) (mily. TL.) (mily. TL.) 257 287 293 294 357 389 265 333 371 370 1.750 2.150 2 450 3.500 3.700 4.600 6.900 10.900 24.100 32.000 2.252 2.788 3.155 4.409 5 041 6 269 9 223 13 870 Bütçe acığı 22 milyar lira ANKABA, THA) 1981 mali yılı konsolide bütçesınde, mali yılın bıtimine bir hafta kala 22 şubat 1982 tarihi itibariyle toplam 22 milyar liralık bir açık ortaya çıktı. Maliye Bakanlığından edıni len bilgiye gore, 20 şubat 1982 tarihi itibariyle konsolide bütçe gelirleri 1 trilyon 348 milyar lira, bu na karşılık konsolide but çe harcamaları ise, gelirlerden 22 milyar lira daha fazla olarak 1 trilyon 370 milyar lira düzeyınde gerçekleştı. Yılbaşından şubat ayına kadar sü rekli olarak fazla veren 1981 bütçesinın son ay içinde açık vermesi, Maliye Bakanlığı yetkililerince şubat ayından öncekî aylarda, dış yardım karşılık ları ayrılmamıştı ve bu karşıhklar da gelir olarak gözükmekteydi. Şimdi yaklaşık 74 milyar lira civanndaki söz konusu bu karşıhklar. gellr kalemi içinden çıkarıldı. Sonuçta 22 milyar lira gibi, l.S trilyon lirahk bir bütçe için pek fazla önemsen meyecek bir açık ortaya çıktı» şeklinde açıklandı. Kişl Ilâç Hammadde llâç Başına Ithalatı İthali Inracatı tük. (TL.) (mily. TL.) (mily. TL.) (mily. TL.) 81 73 81 18 22 24 28 44 55 1972 1973 1974 1975 1978 1977 1978 197Ö 1980 1681 463 486 583 933 1.185 1.364 2 025 3 346 7.310 ? 11 e 18 20 25 31 27 52 110 123 149 214 313 726 1.100 100 71 Nejat Eczacıbası «2000 yılında dünyada 10 20 çeşlt llaç kalacak deniyor.» «Bu alanda yalnız blz değil, en llerl ttlkeler bile birbirlerine bağımlıdırlar. Çün kü aksi halde llaç fiyatları çok yukarılara fırlar» dedi. Ortalama llaç ömrünün günümüzde 5 yıl olduğunu, yani 5 yıl içinde blr ilacın kullanılmaz hale gelerek, ye rinl yeni bir ilacın aldığını söyleyen Eczacıbası, ilaç 32.83S 50 000 150 150 161 700 Endonezya Ticaret Bakanı: Türkiye'ye ucuz kahve satabiliriz İSTANBUL (a.a.) Ticaret Bakanı Kemal Can türk'ün resmı konuğu ola rak bır süredir üJkeınizde buıunan Enuonezya Ticaret ve Kooperatifler Bakanı Radius PraVViro. temaslarını tamamlayarak tilto ülkemizden ayrıldı. Prawıro, Yeşüköy'de verdığı demeçte, «iki ülke işadamları arasındaki yakm çalışmanın, Uçüncü dünya ülkelerinde yapılacak ortak girişimler ile sürdürülmesiııi arzu ettiklerlni» söy ledı. Göruşmelerde özellıkle Türkiye'den gübre ve pamuk alımı konusunda karar aldıklarım hatırlatan konuk Bakan Pravriro, özellikle üçlü süper fosfat gübreye ihtıyaç duyduklaruıı belirtti. Konuk Bakan Prawlro, buna karşılık Türkiye'ye ucuz kahve ıhraç etmek istechklerını söyledi. Endonezya'dan kahve ıthal etmek ısteyen TUrk ışadamlarını, dıınyadaki diğer kre di ve finansman kuruluşlanna göre çok daha cazip kredi olanakları tanıyacaklarını anlatan Endonezya Ticaret ve Kooperatiller Bakanı Radius Pravviro, ül kesinde üretilen kahvenin Türk tüketicileri arasmda tamnmasını saglamayı amaçladıklarım kaydetti. Turistik yat ihraeatı Istanbul Haber Servisi Proteksan, Profile Tekne ve Gemi Inşa Sanayı ve Ticaret A. Ş.'nin lsviçre'den sıpariş aldığı dört adet turistik yatın ihracına 1983 yılında başlayacağını bildirdi. Öte yandan, Avrupa'nm tüm turistik yat yapımının yüzde 40'ının Türkıye"ce karşılandığı belirtildi. Dün Sutlüce de yapılan törende konuşan kuruluş ınüdürü Zühtü Arkan ülkemizde üretilen, başta ba lıkçı olmak üzere fiberglas teknelerle yeni bir teknoloji ve anlayış getirdiklerini belirttı. Isvıçre'den al* dıklan siparişlenn toplam degerinın 6 milyon dolar cıvarında olduğunu da behrten Arkan ihraç için in' şasına başlanan geminin bu yılın ikinci yarısında ta| mamlanacağı ve ihracıyla yurdumuza bir buçuk milyon dolar civarında döviz gireceğini bildirdi. sektörünün araştırma ge liştirme harcamalarının en yüksek olduğu alanlardan blri olduğunu ve dünyada uzay. elektronik ve telekomlnikasyondan sonra dordüncü sırada yer aldığını kaydetti. 2000 yılında dünyada 1020 çeşit ilaç kalacagının soylendlğini ve bu ilaçlarla tüm hastalıkla rın tedavı edileceglnln umulduğunu belirten Eczacıbası, «araştırmanın bu denli yoğun ve pahalı olduğu alanda, dışa bağımlılık kaçınılmazdır», dedi. tlaç sanayiinde en gelişmlş Ulkelerin bile birbirlerine bağımlı olduğunu hatırlatan Eczacıbası, «îsviçre vltamln üretlr, ABD ve İtalya anti biyotik iıretir, Hollanda serum üretir ve birbirlerinden satın alırlar. Bugün biz de Istediğinıiz herhangi bir hammaddeyi üretebiliriz. Gazete manşetlerine de çıkarız. \ma rantabl olmaz. Dışarıdan 10 liraya satın ala bileceğimiz bir mali 100 liraya ürettnenin anlamı yok tur» dedi. Serntayeniıt yeniden ırapıianması nedir? ^^ menın durması, yön değiştlrmesı, hatta gerilemesl yönünde de. KAVRAMIN 1ÇERİG1 Bütün bu yanılgılan ortadan kaldırmak ve tartışmayı venrn li bir zemine oturtmak için, »armayenin yeniden • yapılanması kavramını açık seçik tanımlamakta yarar var. Bunun ıçin ise, zorunlu hareket noktası, sermayenin kendisinin ne olduğunu kavrayabilmek. Sermaye, ne para demek, ne de üretim aracı. Sermaye, belır11 bir toplumsal ilişkiye daya nan, sadece kapitalizmde toplu mun yaşamına hükmeden bir toplumsal güç. Sermaye birikımi denince de, bu gücün işçıler karşısında giderek büyü mesini anlamak gerekir. Yoksa, Urettm araçlarınm, fabrikaların sayıca artmasını değil. Kısacası, toplurnun bütünü İle, kendine öz(fü çıkarlara sahip bir toplumsal güç olan sermaye arasında ayırım yapabilmek son derece Önemli. Kapitalist öte jandan, ülke sermayesınin öteki sermı.yelerle ilişkilen de önemli. Durada da, giderek derinleşmekte olan yenı uluslararası işbölümü ve buna bağlı olarak uluslararası rekabet belirleyıcı. Bunlar birçok alanda köklü bir yeniden yapılanmayı gerekli kılıyor sermayenin çıkarlan açısından: tekelleşme, üretun sermayesi ile para • sermayenin ıçıçe gırmesi, yabancı sermaye ile daha kökten bir bütünleşme ve son olarak sermavenin eskıden yerleştiğı üretim dallarından yeni, uluslararası rekabet gücüne sahip olabileceği dallara göç etmesi. «Yapısal değişim» kavramı sadece bu son öğsyle ilgili: sermaye daldan dala göç ederken, ekonomtde farklı Uretim dallanmn taşıdığı ağırlığın değişmesine yol açacaktır. Dolayısıyla, ekonomide yapısal değişim, çok yönlü bir süreç olan sermayenin yeniden yapılanması olayının boyutlarından sadece blridlr. dr Sungur SA/RAN Her 2 saafte I ı'scı iş kazasmda ölüyor İZMİB, (THA) Türki yode her çalışma gününde ortalama 601 işçi iş kazasına uğruyor, her bir saatte ise 25 işçi iş kazası geçiriyor. işçi sağhğı ve iş guvenliğı merkezınin SSK İstatıstik Yıllığı nı kaynak aldığı verilerinde, ortalama 100 tşçiden 61'ınin yıl lçinde iş kazası geçirmekte oldutu. yine yıl içinde 1 milyon işçiden 588'inin meslek hastalığına yakalandığı, 1 milyon işçiden 2241' inin de daimi iş göremez hale gelerek çalışma ortamından ayrılmak zorunda kaldıkları bıldirildi. Iş ve meslek hastalıklarımn çalışma günlerine göre değerlendirilmesinin yapıldığı verilerde, ortalama günde \'i işcinin İş kazası ve meslek hastalığı sonucu daimi iş göremez hale geldiği ve ortalama 8 saatlik iş gününde her iki saatte bir işçinin iş kazalanna kurban gittiği ifade edildl. Van Lennep görevde kahyor PARtS, (ANKA) Ekonomik îşbırliği ve Kalkınma Örgütü (OECD) Genel Sekreteri Emile Van Lennep, 1984 yılı eylüle kadar görevinde kaldı. Van Lennep, 1979 yılında yaptığı açıklamada, görevdeki üçüncü beş yıllık dönemin ortasında istifa edeceğini açıklamıştı. 67 yaşındaki Genel Sekreter'in bu ay aonunda görevinden ayrılması bekleniyordu. OECD üyesi 24 ulke temsilcisi dün Van Lennep'ten görevinde kalmasını resmen istediler. Bu konudaki başvurunun, ABD ile OECD'nin Avrupalı üyeleri arasında yeni bir Genel Sekreter atanması konusunda surdürülen göruşmeler sonunda yapıldığı belirtihyor. Geçtiğimiz hafta sonunda, OECD Genel Sekreterliğine aday olan Italya eski Maliye Bakanı Filippo Marıo Pandolfi, yüksek düzeyde bir Federal Alman burokrat olan Helga Steeg ve Isveç eski Ticaret Bakanı Staffan Burenstam Linder adaylıklarını geri alrnışlardı. EZZDÖVİZ KURURI DÖVtZÎN CİNS1 1 ABD Doları 1 Avustralya Doları 1 Avusturya Şilini 1 Batı Alman Markı 1 Belçika Frangı 1 Danlmarka Kronu 1 Fransız Frangı 1 Hollanda Florinl 1 îsveç Kronu 1 îsviçre Frangı 100 Italyan Liretl 100 Japon Yenı 1 Kanada Dolan 1 Kuveyt Dinarı 1 Norveç Kronu 1 Sterlin 1 Suudi Arabıstan Riyali t, ., , D O V İ tz Alış Satış 144.35 147.24 152.94 156.00 8.66 8.83 60.85 62.07 3.25 3.32 18.04 18.40 23.43 23.90 55.39 56.50 24.77 25.27 76.66 78.19 11.17 11.39 59.93 61.13 118.81 121.19 507.29 517.44 24.00 24.48 260.84 266.06 42.22 43.06 * Alış 144.35 145.29 8.66 60.85 3.09 18.04 23.43 55.38 24.77 76.66 10.61 56.93 112.87 481.93 22.80 260.84 40.11 EFEKTtF Satış 148.68 157.53 8.92 62.68 3.35 18.58 24.13 57.05 28.51 78.96 11.51 61.73 122.37 522.51 24.72 268.67 43.49 . 99 âmr GÜMÜS r 1 lAI Lftnl 18 Mart 1982 11.60011.650 11.80012.000 1.750 1.760 1 Gnn 1 ann Cumhuriyet Reşat kulpsuz 24 Ayar Dilo^iU 17 Martla fark 5025 Lirsı arttı Fark yok 10 Lira arttı «Kapitalist tiretim tarzının her aşamasında, bunalımlarla blrlikte harekete geçen bazı eğilimler vardır... Üretim serma yesinin yeniden yapılanma sı bu süreçlerin en temel olanıdır.» ÎMF raporlanndan rm alınmıştır bu satırlar? Hayır. Fine ve Harris adlı iki îngillz marksist iktisatçının «Kapital'i Yeniden Okumak» başlıklı kıtabmdan .. «Bunalım ve Scrmayenin Veniden • Yapılanması», «Devlet, Bunalım, Kesimscl Yeniden Yapılanma», «MontaJ Hattının Yeniden • Yapılanması», «Kapitaliznün Yeniden • Yapılanma sının Latin Amerika Üzerinde ki Etküeri...» Dünya Bankası yayınların dan seçme bir liste mi? Yine hayır. Sırasıyla Belçika, Pransa, îngiltere ve Meksika'da yayımlanan sosyalist eğilimli toplumsal bilim dergilerinde yer alrnış dört makalenin başlıklarının sözcüğü sözcügüne Türkçe çevirisi... Kısacası, dünya yazınma bakıldığmda, «yeniden • yapılanma» kavramının büyük sermayenin kapısında konaklamadığmı görmek kolay. Ama Türkiye'de kavramın kandisini tMF'nln ve sermaye örgütlerinin bir yaratısı olarak sunmaya yönelik çaba içinde olanlar da var. Çabaran, bir yanılgı ürünü olduğu ortada: görüldüğü gibi, «sermayenin yeniden • yapılanması» kavramı, kapitalizmin dünya çapındaki bunalımını, her tür yüzeysel gözlemin ötesine geçe rek, derinlemesine ve eleştirel bir perspektifle kavramaya çalışan blr kuramsaı yaklaşunın parçası. Peki, yanılgının kaynağı ne? Genel nedenlerden Öte, iki noktaya parmak basılabilir. Bırincisi, kavramın TUrkiye'dekı Ekonoml Servisi Türkiye yazgısı bir garip oldu: sermaMiiteahhitler Sendikası (TİM yeye yakınlığıyla tanınan bir SE) Genel Başkanı Saml San, gazetecl, bir raslantı sonucunda, terimı soldan devraldı ve Toplu Konut Yasası'nın fonun biraz da çarpıtarak kullanmasınırlı tutulmasından ötürü 1984 yılındon önce işlerlik ka ya başladı. Ama sermayenin ı zanamayacağını ileri sürdü. şinin uzmanı sözcülerl teriml hiç de benlmsemecüler. San ayrıca, müteahhitlerin IIIkincisi, kavramın, geçmişte lerde «odalar», Türkiye genede kullanılmış olan «yapısal Mnde ise «blrllk» şeklinde ör değişlm» kavramıyla özdeşleşgütlenmesl gerektnîlnı savundu tirilmesi. Bu kavram yaygın olarak sanaylleşme, scoayileşme ve «Tiirklye Müteahhlt Odalanin derinleşmesı gibi olumlu rı Birllfli kurulmadan insaat sektörünün sorunları cözümle bir değişimi anlatmak lçın kullanılıyor. Türkiye'de bugün yanemez» dedi. şanmakta olan süreci «serma* TİMSE yonetlm kurulu üye yenin yeniden yapılanması» olarak niteleyenler de, sanki lerl, öncekl gün düzenlediklebu süreci olumlu görüyorlarrl sohbet toplantısında, başta devlet Ihalelerl olmak üzere mış gibi bir sonuç çıkarılıyor dolayısıyla. ceşltll konulara illşkln ayrıntıOysa, «sennayenln yeniden • 1 I acıklamolorda bulundular. yapılanması», yapısal değişimÖzellıkle devlet ihalelerinde or derj daha geniş bir süreci kavtaya cıkan yüzde 50 oronında ramsallaştırıyor. Yapısal değişim bunun sadece bir boyutu. kl «fiyat kırma» olayının olumEomu aşağıda göreceğiz. Ayrısuz aelişmelere ve rlpvlet haca, yapısal değişimin mutlaka zinesinin milyarlarca lira zaraolumlu bir nitelik taşıması gero girmeslne yol actıflını bellrrekmez. Sanaylleşmenin derin 'Toplu Konut Yasası 1984'ten önce isleriik kazanamaz,, TİMSE: bazı noktaların açık seçik bir biçimde ortaya konulmasında yarar var: 1) Yenıden yapılanma kavramına hiçbir anlamda olumlu bir içerik yüklenenicz. Bu kavramın boyutlarından sadece birıni oluşturan üretımde «yapısal değişim». her nekadar ba zı bağlamlarda sanayıleşmenm dermleşmesı anlamına gelebılııse de, başka bağlamlarda, sanayinın ekonomidekı payının azalması anlamına bile gelebılir. Bugün latin Amerıka'nm bazı ülkelerinde (sözgelişi Uruguay, Arjantin, Şili) ortaya çıkan bu sürece «sanayisizleşme» adını verenler de olmuştur. 2) Türkiye'de sermaye bırıkımınin sorunları içm çozüm yolunun yeni • Hberalizm olması, aynı şeyın toplumun geri kalan büyük bölümü için de ge çerli olduğu anlamına gelmez. Aksine, benimsenen yol, büyük kitleler için bir çözüm değil, bir sorundur. İşsizlik, düşük ücretler, kötü beslenme, elverlşsız sağlık koşullan, kısacası acı ve sıkmtılar getirir kitleleSermayenin yeniden yapılanması, yapısal de re yeni liberalizm. Bu yüzdan ğişimden daha geniş bir süreci kavramsallaş şiddetle eleştirilmeli, ama aynı zamanda neyın urünü olduğu tınyor. Yapısal değişim bunun sadece bir bo gösterilerek eleştinlmelidir. 3) Kapitalızm çerçevesmde yutu. Ayrıca yapısal değişimin mutlaka olum başka almaşıklar olabıteceğmı lu bir nitelik taşıması gerekmez. Sanayileş ilerı sürmek, tam tamına bumenin derinleşmesi yönünde bir yapısal deği nu engeller. Yani kitlelere bu getıren yeni • lişim de olabilir; durması, yön değiştirmesi, kadar sıkmtıkapitalizmin bunaberalizmın, lımma sermayenın çıkarlarına hatta gerilemesi yönünde de. uygun Günümüz Türkiyesi'nde 24 ocak siyasetlerin çeğinin tek çözüm oldugu ger kavranmasını. Eöylece, de cisimleşen yeni liberal stratejinin de katkı bu tur kemer sıkma sıyasetieri sıyla, sermayenin yeniden yapılanması süre şi ile kapitalist sistemın ışleyıarasındakl organik bag da, ci gözlerimizin önünde gerçekleşiyor. İşsizlik bilmçh veya bilinçsız olarak, olur. sürekli olarak yükseliyor, işçilerin gerçek üc gözlerden gizlenmış başka çö4) Sermaye ıçm retleri sürekli olarak düşüyor, tekelleşme ve züm olmaması, toplum ıçın para sermaye birimlerinin üretimi üzerin başka çözüm olmadıfım göstermez. Sermayenin yenîden deki denetimi artıyor. yapılanmasımn ve bunun yonteml olan yeni • liberalizmin almaşığı kuşkusuz vardır. Bu almaşık ise, sermayenin üretitoplumun devinimini anlamaîşte günümüz Türklye'sinde, mi ve toplumu yönlendiren da anahtar rolünü taşıyor bu 24 Ocak siyasetlerinde cisimlegüç olmaktan çıktığı koşullarayınm şen yeni • liberal stratejinin de da uygulanabilır ancak. katkısıyla, sermayenin yeniSermayenin ' yenidön yapıBitirirken şu nokta vurgulan lanması da anoak bu çerçeve den yapılanması süreci gözlemah: 24 Ocak yeni liberalızlçinde anlaşılabilir. Kısaca ta rimizin önünde gerçekleşiyor. minin, sermayenin yeniden îşsizlik sürakli olarak yükselinımlandığında kavramın içeriğı yapılanma sürecınin önündeki yor, işçilerin gerçek Ucretleri şu: Mrmayenin egemen topengelleri temizlemeye yönelik stlrekli olarak düşüyor. Tekellumsaı güç olarak kendlnl yeolduğunu vurgulamak son deleşme ve para • sermaye bıniden üretebllmesı, varlığmı rece önemli. Çünkü ilk bakışta rimlerinin üretim üzenndeki sürdürebilmesi için, değişen birbirinden bağımsız gibi gödenetiminin artışı açıkça gözkoşullara uygun yeni bir yapı rünen birçok oigunun aynı sü lanebilen bir süreç. Sermayekazanması. recın bütünselliğinde kaynaştınin üretim kesımleri arasında Bu degişen koşullar iki tür ğı ortaya çıkıyor bu saptama kuşkusua ilişkide cisimleşiyor. Bir yan yeniden • dağılımı sonucunda. Büyük kitlelerin daha emekleme dönemini yaşıdan sermaye ile işçi sınıfı araçektiği acı ve sıkmtlların bir yor. sındaki ilişkiler var. Bu ilışkıraslantı olmadığı anlaşılıyor. lerin günümüzde köklü blçimAma bu konuda bile ılgmç Sermayenin yöneldığı yeni yada değişmesi gündemde: emekön göstergeler var. Onyıllardır pının emekçilerın bugünkü dugücU piyasasında, ücretlerin süregelen iki temel eğllim, yarumunun kalıcı olmasmı gereıt düşmesi, işsizllğin artışı vb., nı tarımm sanayi karşısında, tirdiği kavranabıliyor. Herşeyfabrikada ise, çalışma sürecintüketim malları üretımmin de den önemllsı, Türk toplumude işçilerin Üaerindeki denetiüretim araçlan Uretlmi karşınun güncel dönemecinin madmin peklştirilmesi, iş.çlicü yösında gerilemesi egilimleri, son dl temelı okunabiliyor burada. netiminin «ussallaştınlması», yıllarda tersine dönmekte. Do Bu ışığm aydmlığında, siyassişgücünün bileşiminin değişmelayısıyla, olgular yeniden • ya tiyle, hukukuyla, ideolojisiyle si gibi zorunluluklar var. BU pılanma olmadığım değil, olduüstyapının geçirdiğj sarsıntı ve tün bunlar sermayenin yenîğunu gösteriyor. çalkantı gizemli peçesini ata Çorap sanayicileri pahaiı ham maddeden yakındı Ekonomi Servisi Ço rap sanayicileri ile bu sektore hammadde üre ten mus ipliği sanayicileri, Sanayi ve Teknolo]i Bakanı Mehmet Turgut a «tekelci uygulama lardan» yakınarak önlem alınmasını istediler. ÎSOda önceki gün yapılan sohbet toplantısında çorap sanayicılerinin mus ıplıgı sorununu gün deme getırdıkleri, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Turgut'a «Monopol durumundaki ku ruluş hammaddeyi, yük sek fiyata pazarladığı icin çorap fiyatlan sürekli yükselmektedir» şeklınde yakınmada bulundukları oğrenildi. Bu konuda ornekler veren çorap sanayicisi Hüsnü Kor'un, «tekelci uygulamalardan söz ettiği, mus ipliği üretiminde kullanılan hammaddenin. uluslararası fiyatla ra göre yüzde 100 paha lı satıldıgından yakındı gı anlaşıldı. Sanayi ve Teknolon Bakanı Mehmet Turgut'tan bu konu da önlem almasmı isteyen çorap sanayicilerimn İthalat yolu açık tutulursa. iç piyasada fi yat istikrarı sağlanacağı gibi, ihracat imkânı da doğabiiir görüşüne yer verdikleri bildirildi. Toplantıda alüminyum sanayicılerinin de hammadde konusunda ETÎBANK'ın tutumundan ya kmriıkİBiı hilrliHlHi
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear