Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
14 Cumhuriyet 27 ARALIK 19S2 'de uyuşturucunun en çok kullanıldığı kent, îstanbul Diyarbakır'm daha önce «üretici» konumunda olması, geçtiğimiz yıllarda bu ilin nüfusuna ve ekonomik yapısına göre eroin içicilerinin sayısal açıdan yetkili çevrelerin deyimiyle «olağanüstü» boyutlara ulaşmasına neden oldu. Fatih GÜLLAPOĞLU TUrkiye'de nüfusa göre oran lama yapıldığında en çok eroin içloisinin Diyarbakır'da bulunduğu, genel olarak uyuşturucu maddeler (esrar v.b.) ele almdığında en çok uyuşturucu kullanımının îstanbul'da gerçekleş tiğl bildiriliyor. Diyarbakır'm yanısıra ürfa ilinde de önemU mlktarda eroinmanın bulundu ğu Narkotlk şube kayıtlanna geçen bir baska unsur. 1979 Istatlstiklerine göre Diyarbakır'da 3 bin «bilinen» eroinman bulunuyordu. Ancak son 3 yılda «Bilinen eroinman» sayısının bu ilde iki misli oranında arttıgı kaydediliyor. Son 23 yıla kadar olan dönemde Dünya uyuşturucu traliğinde «Transit geçiş» olarak kullanılan Türkiye aynı zamanda «Avrnpa icicileri» için önerali bir «Üretim» merkeziydi. Ancak, Türk narkotik şube elemanlannm, İnterpol ve BM'e bağlı Uyuşturucu Maddelerlo Mücadels Ponu «UMFADC» ile ortaklaşa çalışmaları sonucunda bu üretim Tierkezlerinin bü yük bir bölümü ele geçirilmişti. Bu operasyonlar sırasında eroin imalathanelerinin önemli bir bölümünün Diyarbakır ve bazı Doğu illerinde olduğu sap tanmıştı. Uyuşturucu maddelerle ilgilı çeşitli toplantılarda Türkiye'yî o dönemde önemli suçlamalar getirilirken, Merkez Narkotis Sube elemanlarının seri operasyonları sonuncunda Diyarbakır'da basılan imalathanelerde Federal Alman «Merck» fabrikalannın ürettiği ve erom 0 Asit Anhidrit imalinde kullamlan asit anhidrit bidonlan ele geçirilraişti. Nitekim bundan sonraki toplantıiarda Tıirk yetkililer, «Eroin imalindeki teknik olanaklar Avrupa ülkeleri tarafıııdan karşılanmakladır. Bu teknik olanaklan sunan ülkeler, bu işln ticaretinden bem bu yol dan hem de portör (taşıyıcı) olarak kullanılan Ttirklerin kazandığı yasa dışı bu paraları silaha dönüştürerek iki yönlü kâra ulaşmaktadirlar» yaklaşımında bulunmuşlardı. Yapılan çalışmalar sonucunda Türkiye hem uyuşturucu tranğınde önemli bir transit geçiş o'ma niteliğini hem de bir üretim merkezi özelliğini yıtirdiği, son d ö n e m toplantılarda kayıtlara geçirılirken, TUrkiye'nin «Özel gayreti için takdiri» son UMFADC top1 lantısmda da kararlaştırılmi ?tı. © Diyarbakır Ancak yetkili çevrelerden edı nüen bilgiye göre, Diyarbakır' ın daha önce «lıretici» konu r munda olması, geçtiğimiz yıl'a da bu ilin nüfusuna ve ekonomık yapısına gore eroin ıçıclerınm sayısal acıdan yine ydkılı çeırrelerın deyimiyle «Olağanüstü» boyutlara ulaşmasına. nedsn olrtu. Yeraltında halfn bazı küçük imalathanelerin laı lıyatini sürdüıme ihtimalinın bulunduğunu belirten yetkı'i çe\'reler, bunun yanısıra Iıan ve Sunye sınırmdan geçirilme. si başanlsbilen eroimn başta Diyarbakır olmak üzere erom kuJiaramının yoğun oldugu il lere pazarlandığını kabul edıyorlar. Edinilpn bilgiye göre, esrar morfin v.b. uyuşturuculann gösönüne almması halinde en çok uyuşturucu kullanılan il ise îstanbul olarak tahmin edilı yor. Yetkili çevreler Doğu ve Güneydoğu ıllerindeki eroin kul lanımı ıle İstanbul, Ankara ve Izmir gibi ekonomik açıdan daha gelişmiş iller arasındaki eroin kullanınıı arasında nitelik bakımından bir fark bulunduğunu belirtiyorlar. Diyarbakır, Urfa ve Van gibi Doğu ve Güneydoğu illerinde alışkanlığın, önce bu uyuşturucunun imali ve taşınmasında «Araç» olarak kullanılanlara aşılanmasıyla bir yaygınlaşmaya ulaştıgı kaydediliyor. Batı'daki büyük kentlerimizde ise bu alışkanlığm büyük ölçüde «Kişilerin ekonomik boyutlarından yararlanma» amacıyla yaygınlaştırıldığı, ifade edüiyor. SOVYETLER'DE ILIK HAVA, FRANSA'DA SEL Dünyada hava koşulları bu kış değişiklik gösteriyor. Amerika'nm batısmı etkisi altına alan elverişsiz hava şartları birçok yerlcşim yerinin dış dünyayla bağlantısınm kesilmesine yolaçarken, Colorado eyaletl kar fırtınası sonucu 1,5 metre kadar kar altında kaldı. Amerika'nm doğusundaki soğuk havaya karşm batı kesimleri ılık bir kış geçiriyor. New York'ta hava sıcaklığı ilk kez 18 dereceye yükseldi. Sovyetler Birliği'nin bazı bölgelerinde son yüzyıhn en sıcak kış mevsimi yaşanıyor. Başkent Moskova'da 1886'dan buyana ilk kez hava sıcaklığı aralık ayında 7 dereceyi buldu. Hava koşulları Avrupa kıtasında da farklıhk gösteriyor. Fransa'da ülkenin büyük bir bölümünü etkisi altma alan seller önemli ölçüde mal kaybma yolaçtı. Paris'te park yerlerindeki araç lar camlarma kadar sulara gömülürken, kentte bir yerden bir yere gitmek olanaksız hale geldi. CukurovaVa ycsğmur yo Tanm ve Orman Bakanhğı Müsteşarı Tekineî, «Türkiye'nin herhangi bir kuraklık tehlikesi ile karşı karşıya olmadığını» söyledi. ADANA (Cumhuriyet Güney Üleri Bürosu) Çukurova bölgesinde havaların kurak gitmesi üzerine baraj gölünden kanallara verilen su ile tarla sulamasına geçildiğinin ertesi günü yağmur yağmaya başladı. Son yılların en kurak kıçını geçirmekte olan Çukurova bölgesinde bir süre ön ce yarım günlük bir yağış olmuş, ancak ekilmiş olan tahıl ürünlerinin yeşermesine yetmemişti. Bunun üzerine Seyhan baraj gölünden DSt'ye ait sağ ve sol sa hil şeridinde bulunan 2.500 kilometre uzunluğundaki kanallara üç gün önce su verilerek, tarlaların sulanması sağlandı. Ne var ki önceki gece saat 02.00'den itibaren de iç kesimlerde ha f if, sahillerde İse sağnak biçiminde görülen yağış, Çukurova bölgesini etkilemeye başladtı. Meteoroloji yetkilileri bir haftadan beri Batı bölgelerinl etkisi altında bulunduran alçak basıncın, Akdeniz bölgesinin üzerine yerleştiğini, aynı hava kitlesiyle buna bağlı cephe sistemlerinin 23 gün daha bu bölgeyi etkileyeceğini, kısa aralıklarla da olsa, yağışların süreceğini söylediler. Kanallardan, tarlaların sulanmasına başlanmasınm ertesi günü yağmur yağ masını «doğanın şakası» olarak değerlendiren çiftçiler, yağmurun bir kaç gün sürmesi halinde. tüm tehlikenin gecebileceftini söylediler. DSÎ yetkilileri ise kanallara su verme işinin bölge, doyurucu yağış alıncaya dek sürdürüleceğinl söylediler. Tanm ve Orman Bakanlığı Müsteşan Osman Tekinel, «Türkiye herhangi bir kuraklık tehlikesi ile karşı katşıya değildir» dedi. Tekinel, «Son yagışlarm, topraktaki tohumu çimlendirmeye yeteceginl, anl bir don ohnadîftı takdirde. Uriin (Arkası 9. sayfada) Dogu bölgeleri haric yurdumuz yagıslı bir havanın etkisine girdi Esrarkeş, her türlü suçu işlemeye hazırdır Morfinmanlar zayıf karakterli, tutarsız, güçlükten kaçan, kolay yaşamaya alışan kişilerdir. Açlık durumuna düşen morfinman, önce kırgınhk içinde bunalır. Bu bunalım kızgınlığa dönüsür. Sonra isterik ağlamalar biçiminde gelişir. Çırpınmalar el kol hareketleri başlar. Kriz sırasında nefes darlığı görülür. Hasta boğulduğunu sanır. AhmetArifKIZmLIN PsikölogKriminolog her türlü suçu işlemeye hazır hale gelir. İlk kez esrar kullananda aşırı duyarlık, saldırganlık, hüzün, heyecan ve telas suç işleme egiliminin ön belirtlleridir. Bu kişinin üzerine eidilirse belirtiler artar ve patlama görülür. Bu tabloyu kısaca, zehirin merkez sinir sistemini etkilemesi sonucunda olusan geçicl cinnet hali olarak da tanımlayabiliriz. Esrarkeş, zehirlenen, zehirlenmeyi kendi istegiyle sürdüren hasta kişidir. Böyle bir insanda, beyinle birlikte tüm organlar, canlı dokular vaktin den önce yıpranır, eskir, ise yaramaz hale gelir. Sonuç erken ölümdür. Esrar kullanmak insanı kısa zamanda ruhsal çöküntüye sürükler. Belirli çarpıklıklar hemen göze bat maya başlar. Esrar içen kişi miskin ve uyuşuk bir hal alır. Üstü başı perişan, sarsak bir insan yıkıntısı çıkar karşımıza. ö z saygı, kişilige, onura düşkünlük yok olur. Göreve kayıtsızlık başgösterir. Çıldırma, melankoli, manl, erken bu nama, ölüme giden yolda esrar keşin çizeceği tablolardan birkaçıdır. Uluslararası adı «OPİUM» olan ham afyon koyu kahverengl, kurumuş bir çamur par çası görünümündedir. Tarih boyunca en ilkel bir biçimde kullanümıştır. İlk elde edildiği sırada yumuşak ve elastikidir. Durdukça sertleşir. Buruna hoş gelmeyen kokusu vardır. Tadı acıdır. Afyon, haşhas bitkisinin olgunlasmış mey valanndan elde edilir. Haşhaş kısa boylu, yeşil renkli bir bitkidir Renkli çiçekler açar. Ki mi bata ülkelerinde süs bitkisi olarak da ekilir. Bitkinin taç yapraklan dökülünce, yuvarlak, olgunlasmış meyvalar özel bıçaklarla çizilir. Buradan sızan süt hava ile karşılaşınca koyulaşır ve sertleşir. Bu mad de, yine özel bıçaklarla «koba* lak» adı verilen meyvanm üstünden kazınarak toplanır. Yoğurulup toprak yapüır. •#• 1Insanrn ruhsal bunalımlar, bedensel rahatsızlıklar geçirdi ği dönemler vardır. Böyle zamanlarda kişi tutunacak dal arar, gerçeklerden kaçmak ister. tşte o sırada küçük bir raslantı, zorunlu olarak kullanılan bir ilâç insamn yaşamını altüst edebilir, onu korkunç bir ahşkanlığın, uvuşturucu zehir tutkusunun pençesine sürükleyebilir. Böyle bir tutkunun kurbanı olan kişi, sonunda gerek kendisi, gerekse toplum için zararlı tutum ve davranışlara girer. sapık egilimler gösterir, suça yönelir. Bu nedenledir ki, tüm dünyada glderek yaygınlaşan uyuştu rucu alışkanhğı insanoglu için en büyük tehlikelerden birinl oluşturuyor. Bu tehlikeye karşı etkili savaşım verebilmek, ancak insanlığm amansız düşmanı olan uyuşturucu zehirleri ve sonuçlarmı ivice bilmek. le olasıdır. Bu yazı dizimizde uyuşturucu maddeleri ve etkilerini okurlarımıza tanıtmaya çalışacağız. Hint kenevirinden elde edilen esrarın geçmisi cok eskidir. Hint keneviri her iklimde yetişir. Bu bitkiyi kaçak yetiştirenler, başka bitkilerln arasına gizlemeye çalışırlar. Buğday tarlasının ortası, dere kenarlan, kimsenin ugramayacağı kıyı bucak, Hint kenevirinin vetiştirildiği yerlerdir. Hint keneviri kesilip kurutul duktan sonra bevaz bir örtü üstüne serilir. Belirli bir süre içinde beyaz beze biriken san toz, «KAYNAR» diye adlandınlan esrar tozudur. Numaralı eleklerle elenen toz esrar, kalmlık sırasına göre ad alır. îkınci kalitesine «KARA. üçüncü kalitesine «PASPAL» denir. Bu sıraya göre de değer kazanır. Kına görünümü veren esrarın kendine özgü bir kokusu vardır. Toz esrar, «kay natma, ütüleme» denilen bir işlemle plâkalar haline getirilir. Sonra selofan kâgıtlara sa rılıp büyük bir gizlilık içinde kullanana satılır. Esrar, yakın zamana değin Doğulu alışkanhğı olarak kabul edilirdi. Oysa bugün esrar kullanımı tüm ülkelere yayılmıştır. Son yıllarda. esrarın yanısıra ilaç gibi satılan sentetik uyuşturucular da bulundu. Esrar kullanma tutkusunun agına düşenler. bu zehiri solunum ve agız voluvla olmak üzere iki voldan alırlar. Esrarın kına görimümündeki türü olan 'kaynar» ve kırıntı halindeki «paspal» kryılmıs tütünün içine karıştırılır. Bu esrarh tütün çift kâğıda sanlarak «dolma» adı verilen kalm bir sigara bicimine getlrilir. «Doln u parlak ateşle vanar, ağır1 bir koku verir. Genellikle birkao kişi tarafmdan elden ele, dolaştırılarak içilir. | * L *• laşır. Gözbebekleri büyür. Işı ğa karşı duyarlık oluşur. Kalp atışları normalin üstüne çıkar. Genel uyuşuklugun yanısıra çok vüksek bir düş gücü gözlenir. Doz biraz artınlacak olursa, titremeler, kulak çınlamalan başlar. El ve ayaklar soğur. Böylece zehirlenmenin ilk belirtileri başlamıstır. İçim bitince bulantı ve kusma görülür. Diğer bir belirti de rahatsız bir uykudur. Esrar içen de uzaklık ölçüsü yoktur. Hız ölçüsü de degişir Esrarkeş hızlı yürüse bile, yavaş yürüdüğünü sanır. Yavaş yürüyünce, uçtuğu kanısındadır. Canlı varlıklar arasmda, lnsanı diğer yaratıklardan ayıran ve belirgin özellik insamn düşünme yetisidir. Uyuşturucu zehir merkez sinir sistemini et kilediğinden, beyin denetiminl yitirir. Böylece esrar içen kişi 0 Ham Afyon 01 Haşhaş 0k Uzun süreli etkileri 0 Esrar ve suçluluk Haşhaş bitkisinin kendine özgü, ağır bir kokusu vardır. Bu koku alışık olmayanlarda bulantı, kusma, baygmlık gibi geçici rahatsızlıklara neden olabilir. Haşhaş bitkisi, afyon verimine göre ikiye aynlır: Çi çekleri kırmızı, pembe, leylak rengi olan adi haşhaş (açık ko zalı) az afyon verir. Buna karşüık çiçekleri beyaz ve menek şe rengi olan büyük kozah haş haşlar daha verimlidir. Afyonun değeri bileşiminde. (Arkası 9. sayfada) Türk tekstil ürünlerinin Avrupa'yı istila ettigi iddiası yanlıs AET, Türkiye 'yi tekstil için anlaşmaya zorluyor Sedat ERGİN ANKARA Avrupa Ekonomik Topluluğu'nun tekstil alanında Türkiye'ye çıkardığı güçlüklerin ardında, pamuk ipliğinde olduğu gibi tekstilde de Türkiye'yi genel bir anlaşmaya «zorlama» niyeti yatıyor. Toplulugun bu eğilimi, bundan bir süre önce AET Komisyonu'nun Dış İlişkiler Sorumlusu Wilhelm Haferkamp tarafmdan Dışişleri Bakani İlter Türkmen'e aç'l mıştı. Türkmen, bu öneriyi kabule yanaşmadı. Türk tarafı, böyle bir smırlamamn Türkiye AET ortaklığınıa ruhuna aykırı olacağı görüşünde. Ancak, Türkiye'nin geçen ağustos aymda pamuk ipliğinde benzer bir genel anlaşmaya «Evet» demiş olması, pozisyonunu ister istemez zayıflatıyor. AET Komisyonu yetkilileri, Türkiye'nin topluluğa yapacağı tekstil ürünleri Ihracatmi kontenianlarla düzenleyen bir anlaşmanın ya pılması halinde bütün sorunlann kendiliğinden ortadan kalkacağı görüşündeler. İsminin açıklanmasını istemeyen bir komisvon yetkilisi bu konuda, «Genel bir anlaşma yapılmadıgı sürece tekstil alanındaki sınırlamalar sürdürülerpktir. Anlaşmanın tek çözüm yolu olduğunu Türk tarafma bildirdik» dedi. Türk tekstil ürünlerinin ge ttrilecek kontenjanlarla sınırlandınlması gerçekte katma protokole ters düşüyor. Komisyon, protokolün 60'ıncı maddesine dayanarak AET üyelerinin ulusal ekonomilerinin bunalıma girebileceği dummda «npkâla» sınırlama getirebileceği görüşünde. Ancak tekstildeki anlaşmazlığın kökeni katma protokolün maddelerinin vorum lanması üzerinde görüş ayrılık^rırr'an rnV. h'rMp h>r olşudan kaynaklanıyor. Türkiye Avrupa Ekonomik Top luluğu ile ortaklık anlaşması bulunan ve topluloğa tam üyeliği temel hedef edinmiş bir ülke statüsünde. Türkiye ile topluluk arasındaki ılişki bir ^ortaklık». Bu haliyle de Türkiye'nin topluluk karşısında üçüncü ülkelere kiyasla özel bir statüsü var. Özel statüsüne karşm, özellikle tekstil alanında topluluğun üçüncü ülkelere Türkiye'ye kiyasla daha geniş avantajlar sağlaması düşündürücü bir olgu olarak karsımıza çıkıyor. Bu durumu rakamlarla çarpıcı bir biçimde kanıtlamak mümkün. Örneğin, Tshirtlerde Türkiye'nin 1981 yılmda çeşitli engellemelere karşm, topluluğa ihraç ettigi Tshirt mik tan 8 milyon 780 bin adet Topluluk 1981 yılı içinde üçüncü ülkelerden 231 milyon adet Tshirt ithal etmiş. Baş (Arkası 9. sayfada) 01 Esrar BİR EROİN KAÇAKÇISI NASIL YAKALANDI? Necati, eroin bıılmak icin "Altın dis,,i aradı Senol KONUKÇU 2Ajan X kendisine iki kilo beyaz (eroin) lazun olduğunu ve fiyatuıın ne kadar tutacağını sordu. Necati 100.000 Mark olduğunu söyledi, Ajan X ile Necati uzun bir 'pazarlık sonucu 90.000 Mark üzerinde anlaştılar. Pa kat Necati eroinin temini için 1015 bin Mark'ın peşin verilmesini söylemesi üzerine Ajan X «Şıı anda tizerimde bu kadar para yok. Geldiğinde veririm» dedi. Necati de bu arada eroinleri temin edeceğine dair söz verdi. Ertesi gün de Ajan X'i yemeye davet etti. Semihle birlikte Ajan X'i otelden ala rak Sanyer'de Urcan Lokan tasma gittiler. Ajan X yemek sırasında Necati'ye eroinleri temin edip edemedlklerini sordu. Bunun üzerine Necati henüz eroini temin edemediğini ve parayı aldıktan sonra temin edebileceğini söyledi. Ajan Xde parası gelir gelmez hemen tesllm edeceğine söz verdi. Davetlen sonra Semih 23 gün sürekli olarak Ajan X'ı arayarak parasuım gelip gel mediğini sordu. 6 Mart 1981 günü Ajan X saat 17.00 sıralarmda telefon ederek Semih'e «Para hazır. Necati'yle birlikte otele g«lin» dedi. Aradan iki saat geçmeden Semih'in yalnız başına otele gelmesı üzerine Ajan X parayı Necati gelmeden veremeyeceğini bildirdi. Bunun üzerine Seırıh otelden Deniz Taksi'de bulunan Necati'ye telefon açarak otele gel Semih, Sheraton'a getirdiği «numune» eroini ağzında taşıdı. mesini söyledi. Ajan X bu arada seri numaralan tespit edilen 450.000 TL'nı bir pakede sararak Semih ile otelden dışarı çıktı. Necati ile Divan Oteli'nuı önünde buluştular. Paraları burada teslim alan Necati Ajan X'e «Eroini yann saat 11.00'de teslim ederiz» dedi. Necati ve Semih, Ajan X'den ayrıldıktan sonra Kasunpaşa'ya gittiler. Necati burada daha önceden tanıdığı ve samuni olduğu Diyarbakır'lı Altın diş» lakabıyla tanınan Nuri Iğ'de ile görüştü. Deniz Taksi'nin yakınmdakl bir kahve hanede yapılan görüşmede Necati, Nuri"ye eroin lazım olduğunu, temin edip edeme yeceğini sordu. Nuri'nin «pa ra peşin mi?» diye sormaeı üzerine Necati «450.000 lira sı olan bir yabancı var. îki kilo eroin istiyor. Paranın üstünü de eroini temin ettikten sonra verecek» dedi. Nuri eroini temin edebileceğini söyleyerek Necati'den 450.000 lirayı aldı ve akşam 18.00 sıralarında kendisini kahvehanede beklemesini söy ledi. Belirtilen saatte Nuri kahvehaneye gelmiş, Necati ise kendisini bekliyordu. Nuri burada dikkatlice ceketinin cebinden beyaz kağıda sarılı bir paket çıkararak «Eroinin numunesldir» deyip Necati'ye verdi. Necati eroini SemUı'e vererek Ajan X'e götürüp vermesini, kalitesini beğenip beğenmediğini öğrenmesini fctedi Semih eroini Kasımpaşa'dan Sheraton Oteline kadar avucunun için de getlrdi. Otele gireceği sırada küçük paketi ağızına aldı. Semih daha sonra Ajan X'in kaldığı 1612 nolu odaya girdi ve ağzmdaki küçük eroin paketini çıkanp Ajan X'e verdi. Ajan X eroin paketini açıp kontrol ettikten sonra kalitesini beğendiğini söyleyerek asıl eroinin ne zaman teslim edileceğıni sordu. Bu arada Semih otel odasmın tuvaletinde Ajan X'in arkadaşmın ol duğunu fark etmişti. Ajan X'e bu şahsın kim olduğunu sorduğunda Ajan X «Parayı getiren arkadaşım» diye cevap vermişti. Ancak Semih şüphelenerek fazla konuşmak istemedl «Eroinin ne zaman, nerede teslim edi leceğinl Necati bilir. Size bllahare bHdlririz» diyerek otelden ayrıldı. Semih'in git mesi üzerine getirilen eroin Ajan X tarafmdan Narkotik Şube'ye teslim edildi. Eroinin tesliminden bir gün sonra Necati Deniz Tak si'nin yanındaki kahvehanede otururken, Nuri yanına gelerek yabancmm «Numune Eroini» beğenip beğenme diğini sordu. Necati de yabencının eroini beğendiğini, ancak iki kilo istediğini söy lemssi üzerine Nuri, «Bu kadar eroini temin edemem ancak verilen paranın karşılığı olan eroini tmin ederim» dedi. Necati'nin iki kiloda ısrar etmesi üzerine Nuri «Akşam saat 16.00'da Şişhane'deki Türk Hava Yollari önünde buluşaum ancak o ! \ Esrarın insan üzerindeki etkileri, kısa süreli ve uzun süreli olmak üzere, îki ana böltimde ele alımbilir. Esran ilk kullananda, dolaşım bozuklugundan kavnaklanan baş dönmesi görülür. Gözler baygm O Esrarın tehlikeli etkileri zaman kesta bir çey soyleyebilirun» şeklinde konustu. Bu arada Necati ve Semih' ln telefon etmemelerinden şüphelenen Ajan X, Deniz Taksi'ye telefon açarak, Semih ila görüştü. Semih telefonda Ajan X'e Necati'nin saat 15.00'de Sanyer'deki Ur can Lokantasmda kendisini İDeklediğini ve paraları alınca eroini teslim edeceğini söyledi. Ajan X verilen randevu yerine gittiğinde Necati yerine Semih'le karşüaştı. Semih Ajan X'e Necati'nin gelemediğini, başka yerde kenoisini beklediğini söyleyerek birlikte Necati'nin bek lediği Çayırbaşı durağuıa git tiler. Ajan X Necati'ye eroi ni getirip getirmediğini sorduğunda Necati de Ajan X'e parayı temin edip edemediği ni sordu. Ajan X'in paranın yakın bir yerde bulunduğunu söylemesi üzerine, Necati de parayı aldıktan sonra eroini teslim edeceğini söyledi. Bu sırada Semih buluş ma yerinden aynlarak 20 dakika sonra yine aym yere geldi ve daha sonra kendilerini bekleyen 34 FE 108 plaka.ı Chevrolet marka tak siye hep birlikte bindiler. Taksınin içinde Ajan X yine Semih aracılığı ile Necati'ye eroini niçin getirmedik lerini sordu. Necati bu soru üzerine «Eroini burada teslim edersem otele gidinceye kadar çeşitli aramalar yapılır, senin için tehlikeli olabilir. Ben saat 19.00'da eroini otele getirip teslim ederim» dedi. Ajan X Necati' nin kendisini atlatmak istediğini belirierek, «Eroini te min ettinizse, teslim edin, etmedinizse slze vermis oldu ğum parayı iade edin. Ben sizi otelimde bekliyorum» diyerek taksiden indi. Yeni bir Tanm Sigortası Tasldgı Zarara uğrayan tarım urununun yüzde 80 ını sigorta karşılayacak ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Türkiye Ziraat Odaları Birliği'nce hazırlanan ve ilgili yerlere gönderilen, tarım sigortasına ilişkin yasa taslağı, doğal afetler, salgm ve parazlter hastalıklar nedeniyle zarara uğrayan tarım ürününün yüzde 80'inin bedelinin tarım sigorta fonundan öden mesini öngörüyor. Yasa taslağında, oluşturulacak tanm sigorta fonu ile üreticilerin doğal afetlerden, hastalık ve zararlılar nedeniyle meydana gele cek hasarların karşılığını alacakları, falz indirimli fon kredisi ve falzslz avans almada güçlük çekmeyecek lerl için yatırım ve satinalma güçlerinin artacağı belirtildi. Taslağa göre, yasa kapsamma giren tanm ürünlerinin alım flyatına, pazarlama masrafları ve yasal kâr marjı eklenecek. Bun(Arkası 9. sayfada) Gençliğin sorunları île ilgili bir proje hazırlandı ANKARA (CnmhuriyetBürosn) G«nçlik sorunlarımn saptanması, bu sorunlarm nedenleri. nin belirlenrnesi, güvenilir çözüm yollan bulunması ve gençliğe hizmet ve politika stratejisinin oluşturulmasını amaçlayan bir projenin Gençlik ve Spor Bakanlığı Gençlik Sorunları Genel Müdürlüğü'nce hazır landığı öğrenildi. Gençlik ve Spor Bakanlığı, Üniversiteler ve Devlet Planlama Teşkilatı tarafmdan yürütülecek projenin 1984 yılı nisan ayında tamamlanacağı, kapsamında yüksek ve orta öğrenim kurumlannda okuyan gençlerle, öğrenim dışmda kalan, kırsal alan ve gecekondularda yaşayan, ayrıca işçi ve çırakhk ya pan gençlerin bulunduğu belir. lendi. 1224 yaş kesimini içeren pro jede şu konular bulunuyor: Eğitim (sistem, içerik ve yük sek öğrenime giriş), gençliğe rehberlik sosyo ekonomik güven (sağlık, beslenme, bannma, kredi burs, evlilik v e aile, sosyal gfivenifk, 1s gücünun değerlendlrilmesi) örgüt öğrenci ilişkileri (gençliğin yönetîme katılması, örgütlenmesi, gençlik hizmetierinin örRütlenmesl, yük sek öğrenimde vönetici öğrenci kurum ilişkileri), gençliğir beden eğitimi ve spor çalışmaları, boş zamanlan değerlendirme, suçlu gençler, politika ve gençlik. YARIN: Ajan X cebinden mendilini çıkarınca