Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
25 KASIM 1982 Cumhuriyet 9 Macarlstan Başbakanı türkiye'den ayrıldı [ ! KurtKuzu hikâyesi Baştarafı 12. Sayfada) Bir gıup alacaklıyla dlğer alacaklılarla görüş alışverişinde bulunan alacaklı Nuri Heper'e görüşünü sorduğumuzda «Kurt kuzu hikâyesi bu kardeşinı» diye başladığı sözlerinl şöyle sürdürdü: «Kurt kuzu hikâyesi diyorum çUnkü bankerleri yuta caklar. Bizlm banker de demek kl yutulmasına karar verilen bankerlerden birisi. Paramızı, falzimizi vadesi geldl felnde tıkır tıkır alıyorduk ne istlyorlar bu kadar tasarruf sahibiBden bilmem ki...» Nuri Heper'in yanıbaşmda yer alan BAKO'zedelerln bir bölümü bu sözlerl başlarıyla tasdik ettikten sonra «tn şallah hayırbsı olur» diyorlardı. Bu sırada biraz öteden «Yalancı olduklan ortadaytlı» dlyen sese doğru yöneldik, Çevreslndeki diğer BAKO'zedelerle durumu tartışan alacaklüardan Sabahattin Güleç'e ne düşündüğünü sorduk: «Ne diyeyim kardeşlm. Karann alındığı sabah btiroya srittik, bürodakiler bize şirketln sahibi ve yetkllileri httkümet yetkillleriyle görüşmek için Ankara'ya glttiler dedller. Sonra öğrendik ki İstanburdalarmış... Bu yalanı söyleyen nlye başka yalancıbklar yapmasm ki.?» Duruşmayı merakla izleyen, alacaklılann görüntüsü BAKO'zedelerin kimin haklı olduğu konusunda ikiye ayrıldığı izleniminl veriyordu. Ancak duruşmayı izleyen BAKO'nun bazı yöneticilerinln mahkeme koridorlarında alacaklılara BAKO'nun «Sağlamlıgı», «Güvenilirllgi» konusundaki düşüncelerlnl bıkmadan usanmadan anlattık lan görülüyordu. BAKO'nun şube müdürü olduğunu söyleyen bu yöne tlcilerden birisi sorularımızı yamtlarken, BAKO'nun yak laşık 4 bin mudisi olduğunu belirttyor ve girketln hacmi lle ilgili sorumuza da «Faizler dışmda şu ana kadar toplanan mevduat yaklaşık 1 milyar 200 milyon liradır» kar sılığını veriyordu. Söyleşiyi dinleyen bir başka BAKO yö neticisl ise alacaklılara dönerek «Hıh» dedi. «Baki bey sil kinse öder bu parayı...» blçiminde konuşarak onları rahatlatmaya çalışıyordu. Ama, gerek gazetecilerln, gerek alacaklılann dikkat lerinden kaçmayan bir başka şey ise şlrketin sahibi genç müteşebbüslerimizden Baki Aygün'tin şirketin faallyetinin durdurulmasmdan bu yana ortada görünmemesinin yanısıra, mahkemeye de gelmeyişiydi... • Yayvalanan ortah btldlrtde iki ülhenin ilişkilerini gellfttrmeh için ortah çaba göstermelerini kararlagtırdıkları belirtiUü. Haber Merkezi Başbakan BUland Ulusu'mın resmi konuftu olarak TUrkiye'ae bulunan Macaristan Başbakanı Glorgl Lazar, dün Türkiye'den ayrıldı. Yayınlanan ortak bildiride, Clusu ve Lazar'ın iki ülke ara •mdaki ekonomik ve ticari mü badeleleri ve ekonomlk isbirliğbıi kapsamlı bir şekilde inceledikleri belirtüdl, «Iki başbakanın ülkelerinln ekonomik ve ticari ilişknerini dengeU ve her İki ülkenin ortak menfaatleriBe uygun bir şekilde genişietmek ve gellştlrmek İçin ortak gayret sarledilmesi üzerinde mutabık kaldıklan» açıklandı. Ortak bildirid», Başbakan TJlusu'nun Macaristan Başbaka m Lazar tarafından Macaristan • davet edlldiği, davetin mem » nuniyetle kabul edildiği bildilildi. îstanbul'da dtta tncelemelerde bulunan Başbakan Ulusu, Macaristan Başbakanı Lazar'm öyaretiyle ilgili olarak yaptığı açıklamada, «tkill Ulşkilerimlö n geUştirilmesl içln gerekli semin haztrlanınıştır> dedi. Ulusu, Lazar'm zh/aretinin son 51larda Türkiye lle Macaristan arasmda karşılıklı saygı, toprak bütunlüğU, egemenlüs, içlşlerlne müdahalede bulunma. ma ve bak eşitliği ilkeleri çerçe veslnde gellşme gösteren iiişki lerin dabâ da gliçlennıesine önemli bir katkı sağladığuu belirtti. Macarlstan Başkam Lazar, TUrkiye'den aynlmadan önce İETT Levent otobUs garajında incelemelerde bulundu. Bilindiği gibi lETT'nin elindeki 950 otobüsten 495'1 Macar malı «Ikarus» marka otobüstUr. Konuk Başbakan, bir kuruluşta tek tip otobüs kullanmanın daha yararlı olacağını beürterek, «Ancak ben bunu bizbn otobüslerin propagandaa olsun dly e söylemiyorum. Buna karşın bizlm slze otobfis gönderme olanağıtnız vardır. Bildiğim kadanyla İstanbuU» lar da bizlm otobüslerl seviyorlar» dedi. Fiyat artışı yüzde (Baştaralı 1. Sayfada) yatlar karşısında erimiştir ve de insanda bu tür bir etki yaratmaktadır... Zarnların birbirini izlediği bir dönemde böyle bir etki de herhalda olağandır... Fiyat artışlarmm son aylarda nasil bir dönemece girdiginin acaba yetkililer farkmda mı?... Toptan eşya fiyatlan endeksine bakarsanız böylesine bir gelışmeyi vurgulamıyor. Gerçek fiyat artışlannı tam olarak yansıtmıyor. Çünkü 1938 yılının mal türleri ve toplam içinde o günkü yaşamın ağırhklan doğrultusunda hazırlanan bu endeksler (fiv?t gocte geleri) günümüzdeki fiyat hareketlerini yansıtmaktan çok uzak. Sanmz özellikle bu gunlerde yıllardır kullanılan bu fiyat göstergelerinln neyi ne kadar yansıttığım daha açık görmek müm kün olacak. Çunkü yapılan petrol zammı, fiyat ondekslerine beklendiği gibi yansımayacak, yansnnası da çok uzak bir olasılık. Çünkü pet rolün fiyat göstergeleri içinde taşıdığı ağırhk yüzde l do laymda. Oysa günlük yaşam daki etkisi ortada. En azından petrole yapılan zam ve bunun zincirleme etkisi aile bütçelertni fiyat göstergelerine yansımasından çok daha fazla etkileyecek. Çeşitli ku ruluşların ve esnafın zam istemleri bu yansımanm açık bir kanıtı. mantığa dayaruyor. Ticaret Bakanı gerçekten bir «iyilik yapmak istiyorsa gu üzerinde çoktandır çalışılmakta olan yeni toptan eşya fiyat endekslerini bir an önce yürürlüğe koysun. Günümüzdeki fiyat artışlannı gerçek olarak yansıtabilecek yeni bir endeks üzerinde yaklaşık bir yıldan fazladır çalışılıyor. Şu günlerde bu çalışma herhalde son aşamasffia gelmiş olmalı. Bu çalışma bittikten sonra 1938 yılından bu yana uygulanan fiyat göstergeleri daha gerçekçi olacak ve böy lelikle de memurlann, işçilerin, emeklilerin aylıklanndaki artış oranları da herhalde daha gerçekçi saptanabilecek... Elektrik enerjisi üretimî yüzde 10, dışalımı yüzde 25 arttı ANKARA (THA) 1082 (Baştarafı 1. Sayfada) yılının ocak ağustos ayTeknoloji Bakanuğı'nca durdu ları arasmdaki ilk sekiz ayrulmuştu. lık döneminde, geçen yılın Akaryakıt gammının taşıma aynı dönemine oranla, topücretlerlne etkisi önümüzdeki gunlerde belli olacak. Nakliyat lam elektrik enerjlsl arzı çılar Kooperatifl Başkanı Ah16.6 milyar kwh'dan 18.5 met Karapalolı, taşımacüık be kwh'ya yükselerek yüzde 11 dellerinin artmlmasma ilişkin oranında artış gösterdl. çaüşmaların yurütüldüğünü, in Türkiye Elektrik Kurumu celemeler sonucunda zam orayetklHlerlnden alman bilnının belirleneceğini açıkladı. gilere göre, sözkonusu döTOFAŞ VE nemde, yerll Oretimin yüzRENAÜLT ZAMMI de 10 oranında artmasına Totaş ve Renault, ürettiklerl karşılık, elektrik enerjisi it otomobillerin fiyatlarına öncehalatındakl artış yüzde 25 ki gün yaptıkları zammı uyguoldu. lamaya başladılar. Toîaş ve Buna göre. yerll üretlm Benault'un yeni fiyatlan tiplerine göre şöyle: geçen yılın ocak ağusTOFAŞ: tos döneminde 15 8 mtlyar Fiyat artışlannın 1982 yı Marka EsM Tenl kwh iken, bu yıl aynı dö(milyon (milyon nemde 174 milyar kwh'ye, lında yüzde 25 dolayında tuTL.) TL.) ithalat Ise 926 milyon kwhf tulamayacağı artık açıkça Şahin 1.155 1.183 den 1 7 mllyar kwh'ye çıktı. ortada. Ne var ld bunun Doğan 1.422 1.422 kendisinden çok sonuçlan öTEK yetktlilerinln verdiKartal 1.264 1.294 ği bilgiye göre. 8 aylık dö nem taşıyor. Özellikle asgarl RENAÜLT nemde Bulgaristan'dan It ücret ve memurlara yapıl1.195 1.231 hal ettiğimiz elektrik ener ması düşünülen zamlar açı TS IMetalik) 1.225 1.261 TS jisi miktan Sovyetler Bir sından çok önemli. Bir yan SV 1.270 1.308 dan işçilere. öte yandan me liği'ne oranla. daha büyük 1541 mur ve emeklilere bu yıl ve SV (MetaUk) 1.303 oranda artarken. Bulgarlstan'm toplam elektrik ener rilmesi öngörülen zam oranı jisi ithalatı içindeki payı da yaklaşık yüzde 2025 arayiikselme gösterdl Geçen smda Metrturlar. emekliler (Baştarafı 1. Sayfada) yıl 367 milyon kwh olan ve İşçilere verilecek zammm Bu kafl değildir, daima borç yüzde 20 25'lerdf tutulmaSSCB'den alman elektrik, lanarak bir memleketin ekono sı 1982 yılı İçin öngörülen mısi ayakta duramaz, bütün sa bu yıl 429 milyon kwh'ya çı yüzde 25'lik fiyat artışmdan nayicilerimize çok mühim vazi karak yfizde 17 arttı BuDolayısıyla feler düsmektedir. Her çareye na karşılık Bulearistan'dan kaynaklanıyor dar gelirliler içln öngörülen başvurarak ihracatı artırmak yapılan Ithnlat 559 milvon Bilhassa, ücret artışları artık geçerlili mecburiyetindeyiz. kwh'den 733 kwh'ye çıkarak ğini yitirmiş durumda Kal malıyeüeri düşürmek bakımmyüzde 31 oranında yükseldı ki memur ve emekliler dan Türkiye'nin büyük liman dl. larmda serbest için yapılan ücret artışları ması çok faydalıbölgeler kurıu olacaktır. Za Sovyetler BI'llBt'nin gedaha yüriirlnğp bile girme man geçtikçe, iyi çalıştığımız çen yıl yüzde 39 6 olan top di 1 ocak 1983 tarihinden takdirde sanayl mamullerimilam plpktrik oner11sl İthabaslayarak yürürlüfte gire zin ihracatınm artacağına ina latı lc'nıipki payı bu yıl cPk aylıVlnrdaki artışlar pet myorum. VÜ'İP 1« 9'a Indl Doviz temin etmekte turizrol 7ammı ile daha rebe gir Bu'fnr'stan'ın geçen vıl min de büyük rolü vardır. Ku meden uçtu gitti Ulaşım <rÜ7*p 60 4 olan toplam elek dan isınmayp, eleVWkten bfl hire'de bulunduğumuz bu bir trik pnerüsi İthalatı lelntu 71 tfiroel mnllars kadar U7a kaç gün zarfmda Mısır'ın fazla rizm gelirinın bizden çok deki navı Ise bu yıl yüzde nen fivat artışlan şu sıra olduğu kanaatına vardım. Tu63 l'e yükselrti. tonlnntılpnm sürdür rizm cephesinde her türlü imolan Asfrsri Ücret Ko kânları olan yurdumuzda 30 Kurayla y için acnbs nasıl seneden beri lafını ettığimız h'r ölrü olustııracsk'' Sa tunzm işini de vakit geç'rme atamn nınz veni 7nmlar en azın den ele alıp, 'urızm gelirlerir' ınecburiyetindeyız.» 110 önret?m Sümerbank Yehbi Koç (Baştarafı 1. Sayfada) Kaniık yetkililerini kabul et ti. Cumhurbaşkanhğı konutundaki kabul sırasmda bir konuşma yapan Milli Egitim Bakanı Hasan Saglam, fiğretmenler gününü bir bayram havası içinde kutladıkla rmı belirterek, öğretmenlerin güvenceyi Atatürk'ün yo lunda bulduklarmı söyledi. Cumhurbaşkanı Evren de 1 temsilcisi öğretmenlere hi 1 taben yaptığı konuşmada, oğretmenleri kabul etmekten büyük mutluluk duyduğunu belirtti. Evren konuşmasmda özetle şunları söyledi: «Milli EğiÜm camlasma 12 Eylül'den sonra gösterdiğimiz ilgiyi ve bu camiaya vermek istediğimiz degeri hepiniz takdir edersiniz. Mil ii eğitim camiasmı ne kadar kalkmdırabilirsek diğer bütün sahalardaki kalkınma mız da o nlsbette kuvvetll ve çabuk olur. Atatürk'ün ilke ve inkılaplannı Türk gençllgine maletmek ve yaşatmak görevimizdir. Bu gö revin en büyük payı sizlere düşecektir. Hangi aile isterse istesin Atatürk sevgisini ilke ve inkılaplannı o çocuğa öğretmesi mümkün değildir. O halde bu büyük görev sizlere düşmektedir. Her zaman ifade ettigim gibi, Atatürk'ün bize gösterdiği yoldan ayrılmayacağız. Aynldığımız anda düştüğümüz feci durum gözlerimizin önündedir. Atatürk'ü çe şitli yönleriyle tamtmak isteyenler çıkmıştır. Bundan sonra da çıkacaktır. Ama Atatürk'ün haMki vecheslnl aksettiren çok değerli araştırmalar. kltapiar vardır. Ben eğer öğretmenlerimden sağ olanlan bllebilseydim yahut bulabllseydim, onları da sizlerin arasma katacak, bugün onun elinl öpecektim. Hattâ beni smıftan döndürmüş öğretmenimin dahl elinl öperdim. Çünkü baklıydL» Evren, konuşmasmın sonunda şunlan söyledi: «Öğretmenlerimizin birçok problemleri vardır. Bun lar henüz halledilmiş degildir. Bunu da billyoruz. Fakat devletin imkanlarının da hudutsuz olduğunu söyleyemeyiz. tmkftnlar ölçüsünde öğretmenlerimizin ya nmdayız. Bunu büesiniz. Öğ retmenlerlmizin maaş, lojman, tayin problemleri vardır. özellikle ficra yerlerde vazlfe yapan öğretmenlerimizin lojman problemleri bunlar içerisinde en ba? yeri işgal etmektedir. Bunun üzerinde duruyoruz. Öğretmenlerimizin lojman problemlerine öncelik veriyoruz. Bu problemin on yıl içerisinde çözülmesî için elimizden gelen gayreti sarfedece ğiz.» Köşkteki kabul sırasmda Evren'e Ankara Olgunlaşma Enstitüsü öğrencileri tara fmdan hazırlanan altin ipük le işlenmiş iki Atatürk portre si ile Atatürk'ün bir imzası hediye edildi. Evren, bunlan da diğer hediyeler arasmda teşhir edeceğini belirtti. Da ha sonra il temsilcisi öğretmenlerle tek tek tanışan Ev ren, öğretmenlerle bir süre sohbet etti. öğretmenler günü dolayı sıyla dün saat 08.30'da yılın öğretmeni seçllen Orhan Aksay ve 11 temsilcisi öğret menler Milli Eğitim Bakanı Hasan Sağlam'ı ziyaret etti ler. Sağlam ziyaret sırasmda Milli Eğitim Bakanlığı önüne mechul öğretaıen anıtı dl kileceğini. açıkladı. öğretmenler Günü nedenlyle Danışma Meclisi'nde gündem dışı konuşmalar yapıldı. tSTANBUL'DA öğretmenler Günü nedeniyle îstanbul'da ilk tören Taksim Cumhuriyet Anıtı önünde düzenlendi. Vali Ayaz anıta çelenk koydu ve anıt özel defterini imzala dı. Törene Milli Eğitim Müdurü ile her ilçeden seçilen ilk ve orta dereceli okul öğ retmenleri de katıldı. Bir grup öğretmen de tstanbul Valisi Nevzat Ayaz, Belediye Başkanı Abdullah Tırtıl ile Gazeteciler Cemiyetini ziyaret ettiler. öğleden sonra da Atatürk Kültu r Merkezi'nde bir tören EVREN: BENİ mesl» olduğunu belirterek konuşmasraı şöyle sürdürdü: «Tabiatm en mükemmel varlığı olan insana şe kil veren öğretmenin, milletin yannı olan nesiilerin iyi yetiîtirilmesrade, kültü rünün gelişmesinde, çagdaşlaşmasında, her yönü ile kalkınmasında, refah ve mutluluğunun artmasında büyttk payı ve sorumluluğu vardır.» Törende ayrıca öğretmenler adma Ersin Aybars, emekli öğretmenler adına da Refet Angın ve Zeki ömer Defne birer konuşma yaptılar. Kompozisyon dalm da ilkokullardan Eren Eren dost, ortaokullardan Mehmet All Bayraktar, liselerden Arzu Çalış: şiir dalmda ilkokullardan Melahat Korutaş. ortaokullardan Nilgün Şahin, liselerden Hasibe Demirtaş birinci oldular. (Baştarafı 1. Savfada) Elele verdiğimiz sürece bütün problemleri çözeriz. Biraz önce lşaret ettigim gi bi, milletler dahl problemlerini karşılıklı konuşarak çö züyorlar. Konuşma kesildiği anda problemler halledilmlyor. Elbette ki, bu iki kesim, emek ve sermaye, karşılıklı oturarak haklannı koruyacaklardır. Bunun da zamanı yaklaşmıştır. Kanun lar hazırlandıktan sonra in şallah o devir de baslayacak tır.» Cumhurbaşkanı'nın konuş masından sonra Türk U Genel Başkanı Şevket Yılmaz, Evren ve MGK'nin çabalanyla işçi konulanndaki bazı pürüzlerin ortadan kal dınldıtmı söyledi. Yılmaz, Evren'e bir şilt verdi. Cumhurbaşkanı Evren da ha sonra TÎSK'e geçerek Konfederasyon Genel Başka nı Halit Narin ve yöneticilerle bir süre görüştü. Evren, burada yaptığı konuşmada, gerek işveren gerek işçi kesiminin Türkiye'nin kalkmmasma büyük katkılar sağladığını belirterek, «Sermaye olmadan, emek olmadan üretim olmaz; buniar muhakkak birleşecek tir ki, üretim olsun, yurt icindeki ihtiyacı karşılasın, hem de bir miktar yurt dışına ihraç edilebilsin,» dedi. Çıkanlacak yasalann gerek işçilerin gerek işverenlerin ihtiyaçlarma cevap verecek nitelikte olacağım anlatan Kenan Evren, sözlerini şöyle sürdürdü: KARŞILIKLI ANLAYIŞ İÇİNDE «Anlasmazhğin devam et tiğ! günlerin acısını hâlâ ya şamaktayız. Sıkınblar kolay kolay geçmemiştir. Bu sarsmtılann kırıntıları hâlâ mevcuttur. Bu sıkıntılar ancak birkaç senede giderilebi lecektir. Bu bakımdandır ki, ben, İşveren arkadaşlanmdan Türkiye'nin kalkınmasına büyük katkıda bulunmalannı ve beraber çalıştıklan işçüerle de anlayış içersinde çalışmalannı istiyorum. Birçok problemleri olduğu anlayışı içinde onlara dostluk elini uzatmalannı rica ediyorum.» TÎSK Genel Başkanı Halit Narin, işçiişveren ilişkilerinde çarpık geçen eski döneme değinerek, karanlık sayfanin karanlık düşünceli bazı sendikacılar tarafmdan yaratıldığını söyledi. Halit Narin'in bu sözleri üzerine Evren, işçinin büyük bir kitlesinin geçmis dö nemden memnun olmadığını ifade ederek şunlan söyledi: «Zamann zamansız kanunlu kanunsuz gösteri. işgal ve direnişlerden mem nun kalmamıştır. O da bundan zarar görmüş. çalışmadığı günlerin parasını alamamıştır, sıkmtı çekmiştir. İşte bunlan önleyici tedbirler getireceğiz ki. bundan sonra her iki ta raf da birbirini gayet iyi an layarak karşılıklı görüşmeIerle her iki tarafın hakkını teslim etsinler. Grev elbet yine olacaktır. Bütün dünyada oluyor. Ancak sosyalist ülkelerde yoktur. Gördük işte, greve kalktı, ne hallere dflştü. Serbest irade ile karşılıklı görüşerek bunlar hal Iedilebilir. Halledilemedigi zaman da olur. O zaman bazı çareler getirilecek. Yük sek Hakem Kuruluı yetmezse greve gider, en sonunda tekrar anlaşabilirler. Bunlar olacaktır. Fakat 12 Eylül'den evvelM gibi olmayacaktır.» TÎSK Genel Başkanı Narin daha sonra fabrikaların senelerin tecrübesi ve emeği ile kurulduğunu ifade ederek sanayicilerin sıradan ticari firmalar olmadığını ve kendilerine gerekli katkı nm yapılması gerektiğinı söyledi. Evren buna karşı hk, «Ben arkadaşlardan bir şey daha rica edeceğim. 07 sermayelerini artırsınlar.» vanıtmı verdi. Evren'in sözü üzerine Na rin, «Efendim, biz kendimi r.i koymuşuz,» dedi. Cu ıhur başkanı da «Krediyle iş g6r mekten biraz kurtarsmlar bendilerini.» biçiminde konustu. Calışanlar... Scrulan... Sorunlan...\ Y»lma2$lWVL «BİZ, BAĞ KUR'LULAR» SORU: Ben BağKur'un 11. basamağındaki en yüksek emekli aylığını alıyorum. Hiç bir yerden gelirim de yok. Tip FakUItesmde okuyan bir oğlum ve kız liseslnde okuyan bir kızım var. Yaş 66. Hiçbir kötü abşkanlığım da yok. Nasıl geçindireceğimi bilemiyorum. SSK güçlü bir kurum, kuvvetlt bir emekli sandığı var. Blz BağKur'Iular ise çok sıkıntılı günler geçiriyoruz, para olmadığı için evden bile çıkamıyoruz. Bu konuya da eğilmenizl beklerlz. S. E. Kadıköy İSTANBUL YANIT: Ülkemlzde üç ana sosyal güvenlik kurumu vardır. Bunlar, Emekli Sandıgı, Sosyal Sigortalar Kurumu ve BağKur'dur. Bu üç kurum arasmda en az «hak ve yardun» sağlayanı ise BağKur'dur. BağKur sigortalılan ile emekli, dul ve yetimlerl için bir sağlık sigortası henüz kurulamamıştır. BağKur'un emekli aylıklan ile sigortalılann ölümlerinde geride bıraktıkları dul ve yetimlerine bağlanan aylıklar onlan geçlndirmekten çok uzaktır. îleri yaşa gelmiş, çalışma gücünü yitirmiş olan BağKur emekllleri, yazgılanna terkedilml; du rumdadır. Hastalandıklannda, çok güç geçim koşullannda olmalarma karşın kendi olanakları ile tedavi olurlar. Sosyal yardım zamlan ayda 1.000 TL. olarak ödenmektedır. Vereceğimiz örnek sosyal güvenlik kurumlan arasmda BağKur'un yerini açıkça belirleyecektlr. ~~~~~ EMEKLt AYLIKLARI ,(%70 OBAN) \ Sosyal Yardım Enas Ençok Zammı Emekli 3.500 Sandığı 7.980 34.230 2.500 SSK 8.820 17.640 1.000 BağKur 3.787 11.319 Kenan Evren borulan. • sorunlan . DERVİŞ PAŞA USESİNDE SORUNLAR SORU : Okulumuz modern öğretim yapıyor. Ne var ki, kaloriferlerin yılda birkaç kez yanmasından başka modern liği yok. Lise son sınıf tayız. Bugüne değin laboratuar çalışması görmedik. Ama müdürümüz saçlarıuıızı dipten kestirip cezaevi disipllni uygulamayı başan sayıyor. Tüm bunlar blr yana, bizl şimdilik en çok ilgilendlren sorun şöyle: Geçen öğretim yılında yazılı sınavlanmız test yöntemiyle yapılıyordu. Bu bizim için gerçekten yararlı bir yoldn. Böylece, biiyük kentlerdeki Bğrenciler gibi test yönteminin öğretildiği özel kurslara gitme olanağımız bulunmadığı için, ünlversite smavlarına okulumuzda az çok hazırlanmış olu yorduk. Bu yıl, «Okullarda test uzmam olmaması nedeniyle Bakanlık test yöntemini kaldırdı» dediler. Sonuçta yine geleneksel sınav yöntemlne dönüldü. Bu gidişle universite sınavlarım başaramayacagız. Sizden öğrenmek istlyoruz: Milli Eğitim Bakanlığı, okul Muammer TUMCER larda test yöntemiyle yazılı smav yapılmasım, şu ya da bu nedenle gerçekten yasakladı mı? Derviş Paşa Llsesl öğrencileri adına: E Osmaniye Adana YANIT: Orta öğretim Genel Müdür lüğünün 19.7.1982 gün ve 1982/91 sayılı genelgesi bu konuya açıklık getirlyor. Genelge uyannca, «Yıl içinde yapılan yazılı yoklamalarm çok sorulu kısa ce vaplı düzenlenmesinde, uzmanı obnak, teknlğine uymak kaydiyle, test uygulanmasmda sakınca yoktur. Ancak, Bakanlıkça gönderilecekler dışmda, bitirme, bütflnleme, sorumluluk, tek ders sınavlannda okul müdürlükleri test uygulamayacaklardırj» Bu duruma göre, Bakanlık. yıl icindeki yazılı yoklamalarda tekniğine uymak koşuluyla test uygulamasma izin veriyor. Her okulda test tekniğinl iyi bilen öğretmenler vardır. Milli Eğitim Bakanlığı, okullarda düzenleyeceği hiz^ met içl kurslarıyla tüm öğretmenlerin test uygulaması alanında yetlgmelerinl sağlayabilir. Üçüncü Dünya ülkeleri Baştarafı 12. Sayfada) Hote'.'e gidiyorlar. Kulislerden bir şeyler kapmak ve doruğun toplanıp toplanmayacağı konusunda bir ipucu elde edebilmek ıçın. Ne var kl, bu da çoğu kez beyhuda bir çaba oluyor. Çün kü Devlet Başkanları da bu ko nuda kesin bir yarut verebile cek dıırumda değiller. Tüm umutlar önceki gece Etyopya Devlet Başkanr Mengistu Haile ÎMariam'ın başkanhğmda topla nan uzlaştırma komitesinin alacağı sonuca bağlanmıştı. Mengistu'nun başkanhğmda Kaddafi (Libya), Samora Machel (Mozambik), Julins Nyerere (Tanzanya) Kenneth Kaunda (Zambia), Musa Traore (Mali), n'Guesso (Kongo) dün sabaha dek çözüm aradılar. Sabah ya yılan haber, toplantının sonuç almadan dağıldığı idi. Toplantıran böylesine dağılmış olduğu haberinin yanısıra Devlet Başkam ve o dönem başkanı Da. niel Arap Moi başkanlığmdakı Kenya heyetinintilkelerinedön mek üzere havaalanmda bekle diği rivayeti yayıldı. Ardından Gana'daki devrimci Jerry Raw llngs rejimine karşı bir darbe gırişiminin bastınldığı haberi duyuldu. Bütün bunlar iyimserliği biraz daha körletti. Bekleyişe z < a ten eğsmen olan karamsarhğı daha da artırdı. Blr Nikaragua lı gazateci, «Şimdi Reagan ke ylften ellerlni oguştnruyordur» derken Senegalli bir gazeteci «Koca Afrika olarak dfinyaya ro.zil olamayız. Ba doruk her ne pahasına olursa olsun toplanmalı Toplanamazsa kaybede cek olan Kaddafi obnayacak. Tiitn Afrika kaybedecek» diyerek AErikalılann burukluğıinu yansıtıyordu. KtM KAYBEDECEK? Aslında, Afrika'nm bugünlerde Trablus'ta sergilediği buna lımm boyutlan kara kıtanın bo yutlarmı aşıyor. Eger, Afrika Birliğı Örgütü iflas ederse, BM nin temel direklerinden biri, bağıantısız'ar hareketi'nin yak laşuc yansı sökülmüş olacaî^ Yani üçüncü dünya kavramınm terihe gömülmesi, yok edümesı yolunda büyuk guçlerin yıllardır sürdürdüğü inatçı çabalar ürün vermiş olacak. Uluslarara sı arena büyük guçlerin kontro lüne daha da açılmış duruma gelecek. Ülkelerln önüne iki büyük güçten biri üe baglantı h olmaktan başka seçenek bırakümayacak. Bir zamanlar. NATO'dan aynlma talebini Var şova paktı'na katıbnak anlam' na çelmiyordu. Bir üçüncü se çenek, aünyanın en geniş gnro laşnıasım temsil eden bağlan tısızlık vardı. Üçüncü dünya kavramı vardı Şimdi, eğer, Af rika birliği çökerse ve bu gide rek bağlantısızlığın ortadan kalkmasıyla tamamlanırsa, güç bloklanna karşı çıkabilmelc mümkün olabılir mi? Anlamlı olabilir m i ' Türkiye'nin ilgisinden uzakta, Türkiye'nin kaderiyle ilişkisi» gibi Trablus'taki otel odalann da ve lobılerde cereyan eden yo ğun dtplomatik faaliyetin Akda niz'i aşarak Anadolu'ya bağlanan anıamı bu noktalarda düğümlen:yor. Çeyrek yUzyüdan beri oluşmuş olan Üçüncü dünya kavra mı ve üçüncü dünya ruhu ame liyat masasından kalkabileceis mı? Trablus'ta bu sorunun ya! nıtını beklıyoruz. Komisyon Baştarafı 12. Sayfada) sanmn bu maddesinin değlştirleceğini anlattılar. Oyeler bu nedenle Maliye yetkililerlnin komisyona bir ödeme planı getirmesir»i önerdiler. Tasarırun bu maddesi üzerinde vsrilen önergelerda MEYAK kesîntUerinın en geç 6 ay içinde veya he men ödenmesi önerildi. Tülay Oney, Cahit Tutum, Necmettin Narlıoğlu ve Özer Gürbüz'den kurulu alt komisyon ek göstergele rin emekliliktsn sayılıp sa yılmaması konusundaki ça lışmalannı sürdürüyor. ö ğ renildiğine göre, bu konuda alt kcmisyon üyeleri, E mekli Sandığı ve Maliye Bakanlığı yetkilileri ile görüşmeler yaptılar. Bu görüşroelerde ek göstergelerin emeklilikten sayılması halinde getireceğl parassl yük ile lıizmet s ınıflan ara smda bir dengesizlik yaratıp yaratmayacağı konulan ele almdı. Emekli Sandığı ile Maliye Bakanlığı, yetkllileri bu konudaki görüşlerini alt komisyona getirecekler ve konıı burada çözüme bağ lsndıktan sonra Bütçe Plan Komisyonunda ele almacak. Sanayi Bakanı Baştarafı 12. Sayfada) nuşmada buğday rekoltesinin belirlenmesinde uzaya yeni atılan Landsatde uydu sundan sağlanacak yeni fo toğraflardan yararlanılaca ğmı söyledi. Bakan, tanmsal üretimde son 10 yılın en yüksek düzeyine bu yıl ula şıldığını kaydetti. Üyelerin konuşmalarından sonra Bakanhğa gerek İi ağırlığm verilmediği yolundakl bir eleştiriye karşı lık veren özbek şunları söy ledi: «Bakanhğa geldigimde 73 kiloydum, şlmdi 95 kiloyum. ben bu kadar ağırhğımı koy dum, başka ne yapabilirim» dedi. Bakanın bu sözleri üyelerin alkışlan ve kahkahalarıyla karşılandı. Görüşmelerin tamamlanmasmdan sonra Tarım ve Orman Bakanlığı bütçesi oylanarak kabul edildi. Danışma Meclisinde bugün Sosyal Güvenlik ve Köy İşleri Bakanlığı bütçeleri görüşülecek. tebHnatları hazırtamyor su) Kura çekilmesi yo!uyla ıhtiyaç duyıüan üniversitelere atanan 110 öğretım uyesinin atanmalanna Uişkın tebltgatla nn hu7'r!ap(iıgı öğrenildi. YÖK'ten edinilpn bilgiye g» re, kurayla stfirevlendlrilen öğ retim uyelertnin isimleri YÖK' e bildiriMi YÖK, atanan öğre tim Uyelerinin atanmalanna 1 lişkin kendilerine yapılacal' tebligatian hazırlıvor. YÖK tebliRatı>"iın ilgili öğretim U yelerin» »önderilmpsiyle ata malar ke^in'pcmiş olacak TeV* ligatı alan •iftretim Uyetertn' 1 atandıkları üniversitp'erde g? rev yapm?lan zorunlıı bulıır' yor. Atandıkları üniversitede ögretim üyelerinin Universite ile ilişkileri kssilecek. ANKARA (Cıımhuriyet BOro mı irin «Yol KRsterirt» niteliV taşiri Bir de işin zamanlaması var. Önceki gün Danışma Meclisi'nde kürsüye çıkarak zamlan savunma cesaretini gösteren Ticaret Bakanı Kemal Cantürk, acaba bundan bir ay önce yapılması düşünülen zamlan durdurmak için neden öyle çırpmmak taydı? O zaman kamuoyu önüne çıkıp «Zam yok» de mesi nereden kaynaklanıyo» du. Şimdi; «Zam yaptık, İyl lik yaptık» demesi hang ]YÎLBÂSIndal LENINGRA MaskovadanB I sonraîgun \ 5 6/VS3 ISınıf Otel Yemekler Ucak veTurlardahıl Gdnensin (Bastaraft 1 Savfada» dava açıldı Gönensin ve Güllapoğlu'nun 3 aydan 1 yıla değin hapis cezasıyla cezalandırılmaları istendi. İstanbul Sıkıyönetim Ko•nutanhğı (3) Numa'alı As<eri Mahkemesi'nde açılan lavanın iddianamesinde, 6 •ylül 1982 tarihli eazetemiz<e yayınlanan «Buftday üre''cileri güç durumda kaldı* ıaşlıklı yazida. kasıtlı ola • k maksath ve mübalağab a mber yayınlandığı ileri sü •ülüyor Gönensin ve Gül '"'poğlu'nun 5 R »fivılı ya RO anin Ifl mpdr'"'i rfoinletiv le 1409 e^vılı V3 n " i 16/2 maddesi Etorp^'nre rezalandı nlmalan isteniyor. TÖRENLER llçelerde ve okullarda ya pılan törenlerden başka, il düzeyindekl en büyük tören Atatürk Kültür Merkezi'nde yapıldı. Törende bir konuşma yapan tstanbul Va lisi Nevzat Ayaz «Türk öftretmeninln her dönemde Cumhurlyetin en büyük sa vunucusu olduğunu» belirtti. îlçelerden 40'ar ilkokul. 30'ar orta dereceli öğretme nin çağrılı olarak katıldığı törende ilk konuşmayı Mil U Eğitim Müdürü Kemal Türen yaptı. Konuşmasmda Atatürkçü eğitim üzerin *e duran Türen, ögretmen'erl yıpratıcı davranışlar•lan kaçınılmasmı lstedi Oaha sonra kürsüye gelen Ntanbul VaHsi Nevzat Avaz «topypkün kalkınmami7da en önemli etkenin insan gücünün İyl yetl«tiril Cimnastiğin robot cocukları (Baştarafı Spor'da) uşrgulanıyor. 12 14 yaşlarmdakl çocuk^Mr ağırhk altına sokuluyor. tnsan vücudu hızlara, ivmelere, yer çekimlerine karşı kahplaşmış, mekanik formüllerini iflas ettıriyor. Milyonlarca de ğerindeki laboratuvarlar, yüzlerce bilım ada mı spor adı altında üstünlük teorlsine hiz met ediyor. Amaçlarma ulaşabilmek için öğrenmenin en uygun çağını, vücudun en hafif olduğu zamanı seçiyorlar. Antrenörler haflf kilolara daha rahat yardım edebi liyor, daha rahat çahştırabiliyorlar. Bu yaş ve kilolarda daha rahat kortrol altında tutabiliyorlar. Elektronik beyin gibi programlayıp sahalara sürüyorlar. O küçük ya ratıklar hiçbir sosyal yaşantıyı özlemlyor lar, arzulamıyorlar. Gezmek eğlenmek değ'l yalnız antrenman yapmak istiyorlar. Çdn ku öyle programlanıyorlat. Dışarıdan küçücük sevimli birer çocuk görünümünde olan teknolojinin bu mekanik bebekleri, sahalarda büyüdükçe büyüyor, oyuncak makina gibi oluyorlar. Nasırlı elleri, son derece güçlü kollan, gelişmlş kasları, ve inanılmayacak derecede bitmek tükenmek bllmeyen nefeslerl ile. Yaklaşık 2 dakika süre ile nabız atışlannı 220 230 lara çıkanyorlar. Kalpler, ciğerler, kaslar gellşiyor büyüyor, çeperlere sığmaz oluyor. Üstellk dopinglerle besleniyor patlayacak birer bomba haline sokuluyorlar. Spor adı altında başlatılan bu korkunç ma'cinalaşma nereye kadar gidecek. Çok erken yaşlarda kapasitelerinîn çok üstüne çıkarüan bu çocuklarm geleceğl ne olacak. Bu blyonik lnsanların yaşamlarım kim nasıl garantl edecek. Tüm bunlar üstünlük bırsına kapılmış devlerin işlediklert cinayetler değil mldlr.