Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
6 CUMHURİYET 29 Kasım 1974 Avrupa Şampiyon Kulüpler Turnuvasının 2. turunda Muhatızgücü Tranzool'a Futbol Federasyonu Başkanı Hasan Polat Millî Takımdan ümitli Futbol Federasyonu Başkanı, Millî Takımın istikrarlı ve sonuca giden bir futbol oynadığım, alınan sonuçlarm rastlantı olmadığını söyledi Hasan Polat'a göre, Millî Takımımız dış sahalarda başabaş mücadele edebilecek güçte. En kotü olasılıkla tek farklı yenilgiler alabiliriz 40 YIL ÖNCE CUMHURİYET 29.11.1935 «Kahrolsun Kıral» Dün AÜnadan gelen telgraüar Kıralın umuml af Uânı karannın birdenbire hiç beklenmedik biı olaya sebep olmuştur. Kıral evvelki akşam Bagvekil General Kondilisi çagırarak bir mart lsyaniyle ilgili bütün asker ve slvll mahkumlann aftj için bir kararname hazırlanmasuu lstemiştir. Kıralın bu istegi Uzerine Kondilis derhal Bakanlar Kurulunu toplamış, fakat bu konuda Bakanlar Kunılu üdye aynlmış ve ayrı ayn toplantılar yapmışlarcUr. Gece geç vakit yayınlanan tebliğde Kabtne ile Kıral arasında bir anlaşmazlık çıktıgı açıkça görüldügünden Başvekâlet Dairesi »• nünde biriken halk «Kahrolsun Kıral» diye bağırmıştır. Halk bu toplanmada General Kondilısa karşı muhabbet gösterilerinde bulunmuştur. 0 BasvefcD tsmet Inönfi dfin Bursa ve Gemlik fabrikalannın temelini atmıştır. Bugün de 1» tanbula gelerek Paşabahçe Caıa Fabrikasını açmıstır. • Yfizde yedl faizle dört mllyon liralık tertip olunan Sivaa Demiryolo tahvülerinin kapışılırcarana satılmakta olduğu men> nunlnklm görülmüstür. 96 65 yenildi Naci KORTAN ROTTERDAM Avrupa Şampiyon Kulüpler Basketbol Turnuvasınm 2. turunda Muhafızgucu, Tranzool RZ'ye 9 6 6 5 yenildi. îlk yan, Muhafızgücu'nun 40 32 aleyhine kapandı. Karşılaşmanın rovanşı, 5 Aralık tanhinde Ankara'da yapılacak MUHAFIZGÜCÜ: Nuri (12), Kemal (6), Alı (6), Abdullah (14ı. Reşat (25ı. îlhan (2) TRANZOOL RZ: Veck (2), Dekker (15), Veemhoff (8), Vervoorn (4), Battle (21), Velch (4), Dlkkins (18), Loorbach (24) Karşılaşmanın ilk yansı, başabaş mucadele içınde geçti ve devre Hollandalıların 40 32 lehine kapandı. Ancak ikinci yarıya çok hızlı giren Tranzool RZ. Muhafızgucu'nün top kaçırmasından yararlanarak son daklkalarda arayı açtılar ve kar şılaşma da Hollandalı takımın 9 6 6 5 lehine sonuçlandı. Polat: "Millî Takım için farklı yenilgili devreler artık geride kalmıştır,, Putbol Pederasyonu Başkanı Hasan Polat, Milli Putbol Takımımızın artık istkirarh ve sonuca giden bir futbol oynadığını söylemiştir. Milli Takımın aldığı sonuçlarm raslantı olmadığını da sözlerine ekleyen Polat. şöyle konuşmuştur: «Milli Putbol Takımımız aldığı sonuçlarla başanlı gözükmüştür. Takımımızın Avusturya ve Sovyetler Birliği gibı gilçlü bir ekibı 30 yenen îrlanda'ya karşı çıkardığı oyun hıç küçümsenmemelıdir. Bu maçlarda Takımımız galip de gelebilirdi.» Polat, Milli Takımımızın artık dış sahalarda da başa baş mücadele edeceğını ve en kötü olasılıkla tek farklı yenılgi alabileceğinı belirterek, farklı yenılgllı devrelerı geride bıraktığımızı söylemiştir. Hasan Polat, futbolcuların Millî Takım havasına ahştıklannı kulüplerinden çok, Millî Takıma bağlandıklarını da ifade ederek şöyle konuşmuştur: «Büyük takımlann futbolü or tada lîerleme yerıne bir düşüş gosterıyor. Bu ortamda biz Milli Takımımızj iyı oynatıyoruz. Takımlarına göre futbolcular Milli Takım havası ve beraberüğı içinde iyi futbol gösterıyorlar. Hiç olmazsa Federasyon olarak bu havayı, disiplinı, beraberliği getirdik.» vapılacak Macaristan • lsviçre özel milll maçı için îsviçre Milli takımını son kez Tilrk Milli takımı k&rşısında izleme fırsatı bulacaktır. ISVtÇRENtN KADROSU BELLt OLDU Ote yandan îsviçre Milli Takımının îzmire geleeek 14 kişilik kesin kadrosu bellı olmuştuı 14 kişilik kadroda yer alan futbolcular ile oynadıklan kuiüpler şöyledir: Bugener (Lausanne), Kucng (PC Wintherthur), Bizzini (CH Chenois), Botteron (FC Bale), Khun (FC ZUrich), Osbhild fBSC Young Boys), Scheberger (FC ST. Gallen), StierU (FC Zürich), Walentini (FC Sion), Seandupeux (PC Zürich), Müller (Herta Berlin), Pfister (Servette), Misi (FC Withetnur), Rutschmann (PC ZUrich). Nazım Özbay: "Millî Takıma gelmiş bir iutbolcuya şut atmasını öğretemeyiz,, İZMİR Futbol Federasyonu Sözcüsü Nazım özbay, Türk futbolunda özellikle son yülarda, futbolda en son hareket olan şut atılmasının bir kangren gibi ortaya çıkUğının belirtmış ve «Bu yaştan sonra artık kimseye şut atmasını öğretemeyiz. Bu bir alt yapı sorunudur» demiştir. Artık bütün dünyada futbolda temel eğıtımin 712 yaş arasında başlandığını belırten Özbay, daha sonra şöyle konuşmuştur: «Bu yaşlar bır futbolcu İçin çok önemlidir. lleride iyi bir futbolcu olacak kışi, ancak bu yaşlarda elde ettiklerını gittıkçe gehştırerek belU bır düz«ye ulaşır. Şut atması 2526 yaşında değil ancak bu yaşlarda öğretüır. Futbolculanmiz geldikleri yere eğitimsız ve sadece yetenekleri ile gelmektedır.» Özbay, Türk futbolunda mutlaka bi r aşama ıstenıyorsa eğitime çocuk yaşlarda başlanümasının şart olduğunu ve bunu en iyı yapacak müessesenın de MilU Egitim Bakanlığı olduğunu belirt miş ve konuşmasına şöyle devam etmiştir: «Millî Egitim Bakanlığına bun dan önce futbolun mutlaka orta öğretimde ders olarak yer almasını arzu ettık. Fakat ılgililer, okul spor yurtlan yönetmeliğinın buna müsaade etmediğini söylediler. lleride Federasyon olarak bu teklifimizı yenileyeceğiz. Zira futbolumuzun aşamasında bu büyük rol oynayacaktır. Bu konuda Millî Eğıtim Bakanlığı ile ışbırligine hazınz.» BULMACA lammda bir söz tki eeyi birblrinden ayıran uzaklık. 9 Tele! fondaki lk ses Dayanak. YTJKARIDAN ASAGIYA: 1 Bir fcuzey Avrupa ülkesU 2 Asitlerin alkollerle birlesm» sinden meydana gelen sıvılara verilen ad Yok olan ortadan kalkan. 3 Dinl inanışa göre mahşer günü üstünden yalnız günahsızlann geçebileceğine inanılan köprü Tersl bir hayvan yi^ ^ 1 1 * t i 1 1 1 yeceği. 4 Kimyada taiyunı cı«minin simgesi tç, içeri. 5 Baz» ermis insanlann doğaüstö bir takım yetenekleri bulunduguna ina nılan hayret uyandıncı hal. 6 Göçebe çadın Hristiyan diniSOLDAN SAÛA: nin peygamberi. 7 Bir işin ya1 Çok hızlı giden savaş ge pümaması buyruğu Tersi bir misi, torpido muhribi, 2 Tem kimsenin iyeliği altında bulunan bel, işsiz, «ylak Konuıu rürlü şey. 8 Bir göz rengi tşsiz. ka dans ve davranıslarla «nlatıUo rarsız, saşkınca dolaşan. 9 Termüzikli ve sözsüz tiyatro ve bu si geri vurur anlammda bir söz nu oynayanlariD takımı. 3 TerSonuna sesli bir harf getirildisi Fransa'da bir nehir Sığır, ko ğinde ikinci derecede olan, iklncil yun gibi hayvanlan kesip saun anlammda bir söz belirir. kimse. 4 İsteme, buyrultu. 5 pt'fNKÜ BULMACAN1N Tasawxıia dayanan ve kunisi eskı CÖZtTMÜ: dinlerin kalıntılannı yasatan, i'SOLDAN SAĞA: misi de şeriatın insanlara pek 1 Komandit 2 Aziî Oluk. sert ve bencil gelen hükümlennı 3 Ran A kala. 4 Anemi yumuşatmak ihtiyacı ile meydaVur. 5 Raca Ma. 6 Ezan na gelen türlü Islam ögretilerine Na. 7 laleH Bas. 8 Ar • verilen isim. 6 Fazlaca olmayao Vivola. 9 Ayina tr. Osmanlı tmparatorluğu'nun e v YUKARIDAN ASAGITA: ki devirlerinde devletin büyük1 Karavela. 2 Ozan Zara. lerine aynlan ve yıllık geliri vüz 3 Mineral. 4 Az Manevi. bin akçeden çok olan toprak. 7 5 aiC Hin. 6 Dok An Tersi utanma duygusu Yapım yA. 7 ilaV abö. 8 Tulum işleri. 8 Yığın, topak, öbek anAli. 9 Karamsar. 1 ~| 1 1 M | 1 | 1 2 3 MJ 4 5 6 7 8 * 1 * 1 * 1 * ^M 11*1 9 ~PBtT|«l»1 ! 1 1 2 3 4 5 6 7 89 jrn • 1 1 Hm Oktay: «İstikrarlı bir çıkış gösteren G. Saray, Ad. D.Spor maçını da kayıpsız atlatırsa, ilk yarıyı lider bitirir» Galatasaray takımı menaceri Metın Oktay, «Takımımız istikrarlı bır form çıkışı göstermektedır» demıştir. Milll Takımın maçlan içln Ug lere verilen aranın takımın form grafigindeki çıkışta aksama mey dana getirdığını belırten Metin Oktay, şunları söylemiştir: «Verilen bu aralar bazı takım lar için faydalı olabilir. Ama bizim futbolcuların maç yaptıkça açılacagına inandığım için bu aralar bizim cephemizden iyi olmuyor. Yalnız herkesin de gördüğü g! bi mevsim başında (Bu Galatasaray ligde bir şey yapamaz) di yenler yanıldıklarını anladılar. önümüzdeki hafta içinde iki zor lu maç yapacağız. önce tzmir'de Altay ile Türkiye Kupası için karşılaşacağız. Daha sonra Adana'ya geçerek ligln en iyı futbol oynayan ekiplerinden Adana Demirspor önünde bir sınav vereceğiz. Eğer o haftayı puan kaybetmeden atlatabilirsek, ilk yan yı lider bitirırız. Takım içinde bazı futbolcular diğerlerinden daha yüksek bir lorm içinde gibi görunmektedirler. Meselâ, K. Mehmet topu iyi izleyen fırsatçı ve hava toplarına hakim bir oyuncumuzdur. Ama bilirmisiniz ki, bütün Galatasaray K. Mehmet'e gol attırmak için çalışmaktadır» «Son 4 yılın en iyi Genç Milli Takımını kurduk» Putbol Federasyonu Ba«kanı Hasan Polat, Genç Milli Takımdan çok ümitli olduğunu söylemiş ve «Bu takım, son 4 yılın en iyi takımıdır» demiştir. Genç Milli Takımımızın Çeıcnslovakya'da yapılan Avrupa Şampiyonası eleme maçında >mSwtz bir golle 21 yenildiğinı beurten Polat, 15 martta yapılacaK rövanş maçını kazanacağını ve grup maçlannı oynama hakVını elde edeceğinl söylemlş ve şöyle konuşmuştur. «Genç Milli TaJamımıza çok gtiveniyorum. Son 4 yılın en iyı takımlanndan biri. Eğer Çek<^slovakyayı elersek Avrupa şaınpiyonasmda ıddialı olabilec«k bır durumda. Genç Milli Takımdan 1978 yılında çok futbolcu A Milli Takımma çıkabilir.» PAZAR GÜNÜ ÎSVİÇRE ÎLE AVRUPA ULUSLAR KUPASINDAKİ İKlNCİ MAÇINI OYNAYACAK MlLLl PUTBOL TAKIMIMIZ. tZMİR ATATÜRK STADINDA YAPTlGl SON ÇALIŞMALARIN BİRİNDE .. Sporda sevk ve ıdarecinın rolü ve önemı Samim VAR (TSYD GENEL BAŞKANI) «Bir memleketin kalkınmasında idarecinin rolü çok mühım, çok büyüktür. Ve böyle bır toplantı da ilk defa yapı):r>ktadır Gönül ne kadar arzu ederdı kı, büyük ya da amatör kulüplenmizm ıdarecılerinı de burada görmelıydık Açılış konuşmasın da böyle şey soylemek pek yerınde değıl ama bu. gordügünüz salon Türk sporunun ne kadar fecı durumda olduğunu gösterır. bır tek ıdarecinın bulunmaması maaiesef çok üzücüdür.» "Spordaki kişilerin örnek insan olmaları gerekir,, Türkiye Spor Yazarları Derneği ile Türk SCVK vf tdare Dernrği'nin ortaklaşa dMOMdcdiklerı «SROIUMt SEVK VE İDA&fiCtNlN ROLO VE ÖNEMİ» konulu seminerde « M alan *onuşmacıların görüşlerini özetler halinde sunuyunu Türkiye Radyoları Ortak Yayını 04.55 05 00 05.02 06 .30 07.00 07.01 07 30 07.4O 09.02 10.01 10.21 11.01 11.20 12.00 12.10 12.40 13.00 13.15 13.25 Açılış ve program Kısa haberler Günaydın Kur'ânı Kerim. açıklaması ve yonımu Kısa haberler Bölgesel vavın Haberler Sabahtan salmh* "^f"^ • Kadın dünyası ''" I*J'"r Arkası vann ~ 'H Bölgesel yayın Türküler Çeşıth mtlzik Bölge haberleri Türk halk müzıği toplu programı Isteğınıze göre Haberler Hafıf müzık Radyo, TV program haberlen 13.30 14 02 15.01 16.00 16.05 16.25 36 35 16.50 17.50 19.00 19.30 20.30 20.40 21.02 Bölgesel yayın GünUn ortası Okul radyosu Bölge haberleri Şarkılar Çocuk bahçesl Plaklar arasında Eve dönerken Bölgesel VBVUI "' ' Barcelona, D. Almanya'yı 21 yendi BARCELONA Lspanya'nın güflu takımı Barcelona, önceki gece oynanan özel maçta, Demokratik Almanya MİUİ Takımını 21 yenmiştir. 75 bın seyircirvln lzledlfii maçın ilk yarısı 11 sonuçlanmıstır. Uemokratik Almanya 18. dakıkada Redeger'in $ık golüvle 10 one geçmısse de. Sotil 34. dakikada, Neeskens'ın ortasına vurduğu Küzel bır kafa vuruşuyla beraberligi sağlamıştır. Barcelona galıblyet golüne, majın bıtimine 6 dakıka kala ulasmıştır. Uemokratlk Alman kalesı önünde meydana gelen bır karambolde, Cruyff, topu yakından ağlara göndermıştir. Özarı: «Genç millilerden 1978 Dünya Kupasında yararlanacağız» IZMtR A Milll Takım Teknik Dırektörü Coşkuiı özan, $u anda Genç Milli Takım kadrosun da bulunan futbolculardan 197R Dünya Kupası Grup Eleme maç larmda yararlanılabileceginı söylemıstır MİLLl MAÇI TÖNETECEK YLGOSLAV HAKEMLER BELLI OLDU Türkiye îsviçre Milli maçuun hakemleri ve müşahidi beılı oimuştur. Karşılaşmayı Yugoslav ferterasyonunda Miliveje Bugulevic yönetecek. Yan hakemlikleri ise Dusser Maksimovıc ve Preutrug Nikoliç yapacakiardır. Maçın muşahitliginı ise Bomen Pederasyonundan Andrei Radulescu yapacaktır. MACAR MtLLİ TAKIMIN ANTRENÖRÜ DE MAÇI ÎZLEYECEK Macaristan MiUi Takımı antrenörü Latos Baroto Türkiye lsviçre Milh" Maçını tzlemek üzere yarın tzmir'e gelecektir. Macar Millî Takımı antrenörü Baroto 4 aralıkta Macaristanda Orduspor antrenörü Kadri Aytaç'a 45 Kırıkkale antrenörü Suat Mamat'a 67 gün ceza verildî ANKARA Merkez Ceza Kurulu, Orduspor antrenörü Kadri Aytaç'a 45, Kınkkalespor antrenörü Suat Mamat'a â"a 67 gün ceza vermiştir. Kurul, aynca, Kütahyasporlu Mustafa, Zonguldaksporlu Yusuf, Kırıkkalesporlu Selçuk, PTTTi Savaş, Çorumsporlu Osman, Karagümrüklü Zihni'ye 3 maç. Kırıkkalesporlu Cihat'a 5 maç, Galatah Şeref'e 2 maç, Ceyhansporlu Selâhattin ile Mahmut'a birer ay , Sami'ye de 45 gün ceza vermiştir. göreyım senı) gibı bır söz, bana yol gostermıştır Sporda ınsanlann once ornek ınsan olmasını merı, cıvanmert, sportmen terımlenyle amaçlanan du/eylere gelmesını beklıyoruz Bunun ıçm de once kendı kendını yönetecek ve aynı zamanda ornek olucu durumlara gıdecektır. Takım oyununda pas verenle gol atanm farkını öğrendıgımız frün çok büyük bır aşama ıçır.e Kinvnruz Yalnız eol aranı mı alkışlayacağız? Yoksa o ortamı hazırlayanı mı, gol yememek için çalışanı mı? Şahap KOCATOPÇU (TSİD BAŞKANI) «Spor ve Sevk ve tdare kurumlarını bır araya getırerek toplumun ikı önemli konusunu aynı zamanda bağdaştırma amacını güden bu ilk semınerı, Türkıye Spor Yazarlan Dernegı ile beraber organıze etmenm mutluluğu ıçındeyiz Sevk ve Idare bir bılim mıdir, sanat mıdır? konusu daıma bir müzakere KO nusudur Ama Sevk ve tdare ınsamn kendı kendını ıdaresınden toplum ıdaresıne kadar giden bırden namütenahılere doğru ulaşan bır yönetım ortamidır. (!nsan bir gemi . akıl yelkenı fener dümenı kullan gemıyı Her bırının ayrı ayrı gorevlerı var Bır araya geldıklerı zamen ıse ortak başan elde edılecek tır. İşte yonetıcının sanatı ve başarısı. kabılıyeü orada kendını gösterecek tek tek yönetıcıler de takam yönetıcılığı. takım oyunu başarısını gösterecektır .. Takım Kaptanı her zaman en başanlı oyuncu clmajabılır Aıı.a arkadaşları üzerınde lıde; ıik gnTürk sporunun yöneticiîık ve ' revını kabul ettıren kışidır laTurkıve'nın sportmence kaîkınlum kaptanından sonra yon^tım?sı her sahada bundan <lers a cılık bakımından antrenör, rrıelarak kalkınmasının necer. şube kaptanlan. vonj,"n bır semınerın bugünkü kurullan, başkanları arka arkdçerçe\esıne ragmen üerde nu *i& 1 ya geliyor. Burada yöneıiıılı ' <y vânın anlasılarak bu saionu ve larak herbirının ayrı ayn aayretbuna benzeyen bütün saionlann len söz konusudur. Ben tu'bol dolduruİBbilmesmın bir oaşlMiseyircileri arasındakı amıeo'aıı gıcı olarak toplantıyı açıyjnım. bile bir nevı yönetici kabul odıederim.» yorum. O günün başarısında oYARIN: Avni AKYOL nun heyecan katkısı acaba ueScr lendırılemez mı? Ama (Hakcm yonetıcı mıdır?) sorusunda ıki yonde fikır savunulabılır ilaKcm oyunun taralsız gelışmesinae bı: gorev taşır Spor ve Gençlık Bakanlığı ve onun teşkılâtı iv l r üe bulunan Beden Terbıyesı üen;i Müdurlügü, Federasyoniar vonetım bakunından büyuk onemlı kuruluslar olmakla beraoer ç » şıtlı sıkıntıları nıaddi guçien bazen manevi destekten yoksun olmaları arzuladığımız başarıva ıılaşmakta bızı üzünrüye ü'jkınaktadırlar Bugün bır demırperrie u'kes'ne gıttığımız zaman spo run nasıl gelıstigını ve büyük 'op lum kitîelerını nasıl oyala'HSını ve eğıttığmı sörüyoruz. Son günlerde TVde seyrettıfimız AlniHnya'da yapılan küçük oyunîarla büyük gençlik kıtlelerinin ıwsü takım oyunu içinde masum fakat temız heyecan dolu atmoslcıde çelıştıklennı görüyoruz. Va cüların yanında Türk gençliginm tcrs yollarda gelıştigıni görüyoruz . Haberler Bölgeseı yayın Tarihten vankılar Şarkılar Açıklamalı Türk halk mUzıği 22.02 Türküler 22 17 Şarkılar 22.35 Onlü eserler, ünltl vorumcular 23.00 Haberler 23.10 Hafta sonu 01.00 Kısa haberler 010504.55 Gece yansı TV'DE BUGÜN (aa) Japon İşimatsu ünvanını korudu OSAKA, (Japonya) Mekslkalı Rodolfo Gonzalez'i 15 raundluk kar?ılaşmanın 12. raundunda nakavt eden 48 kiloda dünya boks şampiyonu Japon Gut' îsımatsu ünvanını konımuştur. Gonzales 48 kiloda eski cfünya şampiyonu idi. 17.59 AÇILIŞ VE PROGRAM 18.00 WÜZtK ŞOLENt 18.26 SANAT VE tNSAN «Marakeş Senligi» 18İ8 ADNAN ŞENSES SÖTT.ÜYOR. Ruhumda ^ ° i Na§mede Sevda Sesi Var mı? Olmaı llâç Sineı 3ad Pareme Gel Gttme Kalmasın Gözüm Yollarda Ben Sfni Pnnfmak tcin Sevmedim. 19.08 HER HAFT* BtR KONim Prot. Dr. Türkân Akyol aile planlaması konusunda konuşuyor. 19.28 DEMtR KIASKELt ADAM HAVA Ol'RWW€ 20.00 HABERLER (Zafer Cilasun • Olkü tmset • Erkan Oyal) KACAK «Rilzgar eslnce» Küçflk bir kasnbada !s bulan Dr Kimble vanmda calıstıgı kadmın rroblemli köçütr coeugu ile Mgtlenir. Bu arada kad> nın da oroblemlpr' ortava çıkar. ALMANYADA\ MEKTUP S.06 «0. YV7 YIL DOSYASI «Jet çagu 2238 C.ÜNE BAKIŞ Hazırlavao ve sunan: Can Akbel 22.47 OECE TV.*Sİ «Amerika 12» 2332 PROGRAM VE KAPAN1Ş Beşiktaş, Tekel ile karşılaşıyor Millî maç nedeniyle lige ara verilmesınd'en yararlanar» Beşiktaş, bugün 1. Amatör Ug takımlanndan Tekel ile bir özel karşılaşma yapacaktır. Şeref Stadındaki maç saat 14.00'de baş layacaktır. *'Eşim ve ben zor koşullar altında bile kendimize bir sıcak köşe bulabildik» (Bastarafı 1. sayfada) di Sanskntı unutmuş durumdayım. Ama ona ragmen Sansknt çalışmamın Dana vermış olduğu zıhın ve dil eğitiminin yararını ömrüm boyunca gördügüm du$un cesındeyım. Bizım Londra'daki o dönemimız bir üniversite dıplomasına bağlanamadığı halde, son dercce egıticı olmuştur. Aynca o yıllarda, toplum bilinci ve dayanışması olan bır halkın savaş sonrası sıkıntılannı nasıl birlıkte ve sosyal adalet anlayışı içinde göğüsleyebıldiğmı yakmdan gördüm. Darhğı olan bir ihtiyaç maddesinin sıkıntısına herkes şıkâyetsiz katlanırdı. Çünku herİces, bir köylu de, bir ışçi de, bır küçuk memur da bihrdi ki, kendisı ne kadar et, peynir ya da yağ yiyebiliyorsa, kralıçe de, başbakan da, lordlar da o kadarını yiyebilmektedir. Bazen su kıtlığı olurdu. İngilizler ban yo yapmaya çok duşkun olduk ları için tngiltere'de su kıtlığı önemli bir sorundur. ö y l e dönemlerde kimsenin banyosuna bir karıştan çok su d'oldurmamasl ilân edıhrdi. Herkes, Kral ailesinin de, başbakanın da, lordların da bu kurala uydukla rını bilirdı ve seve seve uyardı. Bundan dolayı da, yakınmak şöyle dursun kıvanç duyarlardı. tngilizler, savaş yıllannın ve savaş sonrası yılların ağır sıkıntılarına ve koca bir ımpara torluğu yitirmenin yoksunlukla rına ragmen, kendılerini, boyle bır toplum dayanışması için kalkındırabilmış. yeni koşullara uydurabilmişlerdi. Ingiliz toplumunun beni en etkileyen yanlan arasmda polislerin ve memurlann durumu da vardı. İngiltere'de polis, toplumun en saygın ınsanlan arasındaydı. Polisten korkulmaz, polise saygı, sevgi ve güven duyulurdu. Polisler de, tabii, ona göre davranırlardı. Herkes, polisin tarafsız olduğunu, her olayda tarafsız davranacağını, gereksiz. yere can incitmemeye özen göstereceğini düşünürdü. Polisle toplum öyle bir dayaruşma içindeydi ki, polisler tabanca taşımazlardı. Coplan da sadece bir alâmeti farika, bir süs gibiydi. ilişkisine alışık olmayanlar için bir zevkti. İnsanlann günlük ya şamlarını ilgilendiren ışlerde. başvuranın ilk karşılaştığı en küçük memurda hemen bütün yetkiler ve sorumluluklar toplanmış olurdu. Başvuran kimsenin ışi, hemen oracıkta, o memurla başlardı. O memurla biterdi. Bu durumun sırlarından biri, halkın en çok işi düşen memurlara, en geniş yetki ve sorumluluk ta run miş olmasıydı tkinci bir sırrı da, memurla halk ilişkilerinde karşılıklı kuşkunun değil, karşılıklı güvenın asıl olmasıydl. Memurlar bu güveni yabancı lara da gostermekten sakınmazlardı. Yerli olsun yabancı olsun, devlete işi düşen herkesi rahat ettirebilmek uğruna. gerektiğinde bazı kurallan, yasak ları çok yumuşak uygulamayı bile, umursamazlığa yol açmayacak ölçüler içinde göze alırlardı. örneğin, o yıllarda, savaş dö neminin sıkı kontrolları henüz yürürlükteydi. Yabancılar adres değiştirince polise hemen haber vermek zorundaydılar. Biz çok sık ev cfegiştirdiğimiz için bir seferinde bunu bir ay ihmal etmiştik. Polise bir ay sonra gittik.. Sürenizi çok geçirmişsiniz, dedi polis. Evet. dedim. özür dilerim. Yüzüme baktı, düşundü. düşündü • Ben kaydınızı dün taşınmışsınız gibı vapnorum. dedı. Her şeyın, ıç çamaşırlarının bile karneye bağlı olduğu vıllarda sıcak ulkelerden gelenlere. daha eok V U n çamaşır alma hakkı tanınırdl Bir yaban cı, ilgili daıreye başvurup bu amaçla ek karne istedi mı, genellikle ülkesi sorulmakla vetinilirdı, pasaponuna bile bakılmadan ek karneleri verilırdi. İnsanlara güvenmpmeyi devletin halka saygısızlığı gibi gorürler, bundan özenle kaçınırlardı. O karne döneminde gerçi karaborsa yapan, karne dısı yıyecek maddelen satar bir kaç bakkal, kasap vardı. ama bunların sahiplerı de, müştenlerl de, yabancılar olurdu. 1lerde, Türk halkının sorum luluk bilincırvi toplumsal dayanışma eğilımıni yakından tanıdıkça, Türkıye'de de neden böyle olmasın diye hep düşünmüşümdur. örneğın vurda donüşümde trafik pollsinin bile kemerinde herkesin uozune ba tacak biçimde asılı durar» tabancayı çok yadırgamışımdır. Sankı trafik kurallarını çiğneyen arabava ateş edilecekmış gibi ve sankı trafik polislerımiz tabanca taşıyor diye Türkiye'de trafik kurallarına lngıl tere'dekinden daha çok arzuluyormuş gibi.» Simdi televizyonda «Yaşar»ın öyküsünü seyrederken hep fngiliz bürokrasinin rahatlığını, sıcak lığını. insancıllığmı özlemle anun sarım. Böyle bir devlethalk Uiskisinin Türkiye'de de pekalâ oluşabi leceğini düşünürüm. Siyasette de en büyük amaçlarımdan biri öyle bir ilişki ortammı oiuşturabilmektir. «Yaşar»lann <Yaşamaz>lıfctan kurtulmasına katkıda bulunabilmektir. Yüzyılların bürokratik geleneklerinden kurtulmak zor, bili yorum.. Çok değişik bir kuruluşa dayanan tngiliz bürokrasisinin özeüiklerini, yönetim düzeninde ve hele eğitimde köklü değişiklik ler yapmadan gerçekleştirebilme nin zor olduğunu da biliyorum ama, halkımıza güvendiğim için gene de bunu umabiliyorum. Londra'daki maddl sıkıntılanmızın bende de, eşimde de hiç bir acı hatırası yok. Londra'daki birçok kimse bu sıkmtılan çekiyordu. Türkiye'de ise çok daha büyük sıkıntılar çeken insan lar olduğunu biliyorduk. O yıllann maddi güçlüklerini hatta biraz zevkle hatırlarım. Çünkü aşim de ben ae, en zor yaşam koşullan içinde bile kendimize dünyada bir sıc&k köşe kurabilmısizdir Sanatla, edebıyatla ilgimızi sürdürebiJraişızdir. Ve bu. bizim için en zor. rnanen veya maddeten en zor sayılabilecek koşullar içinde bile bir sıcak sığınak olmuştur. Yadırganabilecek kadar erken yaşta ve yeterli gelirim olmadan evlenmiştik. Ama giderek şu kanı ya vardım: doğru olanı budur. Evliliğin belki en büyük sınavı, ilk evlilik yıllannm maddi sıkıntılandır. Bir çift eğer o sıkıntılar içinde mutlu olabiliyorsa, o evlilik kolay kolay başansızlığa u | ramaz sanırım.» 1949 vılının sonlan ve 1950'nın başları, Ecevit ailesı için. biraz daha rahat bir naya' getirtr O zamana kadar mahalli kâtıp statüsünde olan ve eline aylık Ucret olarak 30 sterlin geçen Bülent Ecevit. kadrolu memurluga atanır.. Ve eline gecen para da bir ölçüde artar.. Ecevit: «Yanlış natırlamıyorsam 60 sterlin olmuştu» diyor. O tarihte ataşelıkte atase olarak Nejat Sönmez vardır. Nun Eren başka vere jianmış. verine o gelmıştir. Ecevit'in de. maaşıyle birlikte rütbesl de vükselmiş. artık ataşenin sadece fiilen degil. resmen de vardımci!«ı olmuştur. Yani iş) ve navat şartlan eittıkçe düzelmekte. daha da düzelecege benzemektedir. Ancak 1950 vazında onu rahatsi7 eden bır Daska gelısme baş gösterir.. 14 mayıs 1950'de Demokrat Par ti ıktidara gelmıştir. Daha önce belirttigı gibi, Ecevifı başlangıçta Türkiye'de demokrası açısından sevindiren bu olayın arkasın dan, Demokrat Partinin Ecevit'e ters gelen bazı «irisimlert eelir: Şöyle diyor: «Seçimleri Demokrat Partinin kazanmasuu bir CHP sempatiza nı olarak üzüntü ile, ama demok rasinin yerlesmesini isteyen bir kimse olarak da sevinçle karşoladım. Ne var ki. Demokrat Partinin hemen işbaşına gelir gelmez Atatürk devrimlerinden ve ilkele rinden taviz verir bir görüntü ıçine girmesi. beni çok endişelendir di. Türkiye'ye dönüp kendi gücüm oranmda bu eğilime karşı bir şeyler yapabilmek, bir katkıda bulunabilmek ihtiyacını duymaya başladım. Ne kimse bana geri gel dememişti, üstelik yaşam koşullanmız da, eskislne oranla bir hayli düzelmişti. Hiç değilse artık iki odalı bir dairede oturabiliyorduk. ama geri dönmeye karar verdim.» Böylelikle Ecevit, 1950 yılında kendi isteğiyle Türkiyeye dönmüş tür. Amirleri ona 5nce Basın Yavın Genel Müdürlüğünün Merkez TeşkilStınds bir görev vermek is terler. Ecevit, teşekkür ederek reddeder.. « Aslmda siyasal nedenlerle. devrimlerden taviz verme akımına karsı kendi yeteneğvmce bir şeyler yapabilmek için dönmüştüm.» diyor, czaten hep yazarhk hayaü içindeydim. Gazeteciliğin ın sanı edebiyata yakın tutacağı gi bi, birçok edebiyatçüarın düşmü» olduklan yanılgının da içindeydim. Bu iki nedenle Ulus gazete sine girmeyi tercih ertim. O sırada parti adma Ulus gazetesini yö neten Prof. Nihat Erim, beni ülus'a almayı kabul etti. Basın Yayın Genel Müdürlüğü memurluğundan istifa ederek aynldım.» Bundan sonra Biilent Ecevit'in gazetecilik ve yazarhk dönemi baş lar Bu dönem, bu röportaj seri sinin ikinci bölümü içinde anlatıla caktır. tlk bölümün sonu Memurlarsa, halka zorluk çıkarmakla, işleri yokuşa stinnekle değil, işleri kolaylaştırmakla kendilerini görevli sayarlardı. Halka tepeden bakmazlardı. Zaten İngiltere'de devlet memuruna, «Kalkın hizmetkârı» (Civil servant) denir. Resmi sıfatlan budur.. Resml sıfatlannın bu olduğunu da işlerine sindirmişlerdi. Dünyanın sanınm pek çok Ülkesinde, resmi dairede iş takibi zahmetli bir şeydir. İngiltere'de ise şimdi nasıldır bilmiyorunii ama o yıllarda dairede iş takip etmek adetâ bir zevkti. Hiç değilse, o türlü memur halk Ecevit'in gazetecilik ve politikacılık yıllarını kapsayan 2. bölüme çarşamba günü başlıyoruz